Jump to content

EVRİM NEDİR?


Recommended Posts

Yani allahın yokluğu ispat edilemiyorsa vardır. Mantığı mı?

Ekleme ispat edilemiyorsa. Baştan vardır sonucu çıkar mı.

Bu sonuç, şapkadan tavşan çıkarmak olmaz mı?

İşte din adamı sizin gibi yapar.

Ya iddianın, adam gibi nasılını, niçinini ortaya koyarsın. Ya da adam gibi bu diyardan gidersin.

Öyle eklemeyi gösteremiyorsanız, gökten zenbille indi zırvasına bu forumda yer olmaz.

Gözünün önünde bir şey duruyor ise bu bir yerden gelmiştir. Nerden geldiği araştırılır. Bulunması geçikmişse, şimdilik bulunmuyorsa araştırmalara devam edilir. Ol dedi oldu ile işin peşi bırakılır ise sizin gibi aklınız güdük kalır.

Sevgiler

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 143
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

güneş ışınları gökten zembille iner. dikktini çekerim

<<bu bir yerden gelmiştir. <<< sorunda burda nerden gelmiştir.

Üç kuruşluk aklı ile, arka çıkmaya gelmiş din kardeşine.

Zenbilin zincirleri de varmı? onu da söyle bari.

Gökten geliyor da nerden geldiği bilinmiyor mu?

Önünde duran şeyin nerden geldiğini bilmiyorsan. Allah mı göndermiş olur?

Sizler bu mantık ile mi biliminsanı olup, bilimsel araştırma yapıyorsunuz?

Nerden geldiği bilinmeyen şeyleri, allah ol dedi oldu gibi bir nedene bağlamak bilimsel bir bakış açısı mıdır?

Siz evrendeki bütün bilinmeyenleri çözmüşsüzün de haberimiz yokmuş?

Hiç düşünmüyor musunuz? Eller aya giderken biz neden yaya gidiyoruz?

Aptallığın farkına varmak bile, aptallıktan bir gömlek iyidir.

Sizler aptallığınızın bile farkında değilsiniz.

Aptala aptal demek hakaret sayılmaz.

Aptallığınızı ispat ederim.

Tabi sizlere değil. Aptallık ile normal bir aklın farkını ayırt edebilenlere.

Sevgiler.

Link to post
Sitelerde Paylaş
Yani allahın yokluğu ispat edilemiyorsa vardır. Mantığı mı?

Ekleme ispat edilemiyorsa. Baştan vardır sonucu çıkar mı.

Bu sonuç, şapkadan tavşan çıkarmak olmaz mı?

İşte din adamı sizin gibi yapar.

Ya iddianın, adam gibi nasılını, niçinini ortaya koyarsın. Ya da adam gibi bu diyardan gidersin.

Öyle eklemeyi gösteremiyorsanız, gökten zenbille indi zırvasına bu forumda yer olmaz.

Gözünün önünde bir şey duruyor ise bu bir yerden gelmiştir. Nerden geldiği araştırılır. Bulunması geçikmişse, şimdilik bulunmuyorsa araştırmalara devam edilir. Ol dedi oldu ile işin peşi bırakılır ise sizin gibi aklınız güdük kalır.

Sevgiler

dostum böyle yapma lütfen..

biyoloji bilgin yok..bunu sen de biliyorsun ben de..

daha temel kavramları bile tam bilmiyorsun..

bu durumda yapman gereken en mantıklı iş tarafsız kalmaktır..

ama sen tarafsız davranmıyorsun..

olaya ideolojik yaklaşıyorsun..

benim iddiam ortada..

istersen toparlayayım..

1. evrimsel süreçler varsa(evrimcilerin iddiasını doğru kabul ederek yola çıkıyorum)

bu durumda,

''ekleme yoksa'' bugünün modern canlısının kromozom sayısının ilk canlınınkinden az yada eşit olması gerekir

ama eşit veya az olmadığı bilimsel bir gerçek..

dolayısıyla ekleme var diyen taraf haklı olmalıdır.

eğer haklıllığını kanıtlayamazsa en baştaki kabulümüzün doğruluğunu sorgulamamız gerekecek..

yani evrimsel süreçler var mı?

sıra kimde şimdi bende mi hala sana göre?

Link to post
Sitelerde Paylaş
Delesyon,duplikasyon,inversiyon,trizomi vs gibi yollarla kromozom sayısının değişmesi olanaklıdır.İddia ettiğin şeyi pamuk ipliği gibi karıştırarak yanıtlanamaz hale getirmişsin.Eğer bir sorun varsa açık açık belirtirsen cevaplanabilir.

sorum gayet açık..

DNA ya dışarıdan nükleotit ekleyeceksin..(başka canlı kullanmadan)

nasıl ve niçinleri ile beraber tabi

Link to post
Sitelerde Paylaş
Bilim forumunu da cıvıtık bir forum haline getirmeye çalışanları uyarıyorum; bu tarz, laf olsun torba dolsun muhabbetiyle tavanarası tarzı ile yazı yazmayın.. Şimdilik sadece iletileri temizliyorum fakat bilim forumuna uygun olmayan uslupta yazanları forumdan atarım..

yokbe aslında ben ben şunu sormak istedim anlamadı.. 10 milyon ışık yılı uzaklıkta olan güneş ışınlarını getiren nedir ? bunu öğrenmeye çalışmıştık.

bir soru sorduk.aldığımız cevaba bak

o kıvırıp gine saçmaladı

tarihinde bredpitt tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
dostum böyle yapma lütfen..

biyoloji bilgin yok..bunu sen de biliyorsun ben de..

daha temel kavramları bile tam bilmiyorsun..

bu durumda yapman gereken en mantıklı iş tarafsız kalmaktır..

ama sen tarafsız davranmıyorsun..

olaya ideolojik yaklaşıyorsun..

benim iddiam ortada..

istersen toparlayayım..

1. evrimsel süreçler varsa(evrimcilerin iddiasını doğru kabul ederek yola çıkıyorum)

bu durumda,

''ekleme yoksa'' bugünün modern canlısının kromozom sayısının ilk canlınınkinden az yada eşit olması gerekir

ama eşit veya az olmadığı bilimsel bir gerçek..

dolayısıyla ekleme var diyen taraf haklı olmalıdır.

eğer haklıllığını kanıtlayamazsa en baştaki kabulümüzün doğruluğunu sorgulamamız gerekecek..

yani evrimsel süreçler var mı?

sıra kimde şimdi bende mi hala sana göre?

Sevgili ohm mesele benim biyoloji bilgimin az olmasında değil. Nerden bu kanıya vardığını da tahmin ediyorum. Nükleotit e amino asit demişim de ondan. Biyolojiyi gözünde büyütme.

Üstelik tartıştığımız konuyu temelde biyolojinin dışına çıkaran da sensin.

DNA zincirlerindeki Delesyon,duplikasyon,inversiyon,trizomi vs gibi hareketlerin teknik ayrıntılarını bilmek senin sorunu çözmüyor, sen bunları zaten biliyorsun.

Bunları aramıyorsun. Senin ne aradığını anlıyorum. Dile getiriyorum ama sen utangaç davranıyorsun. Senin aradığın biyolojinin de dışında bir konu.

Mesleğin (savunduğun tez) ile inancının çelişkisinin farkında olduğun için utangaç davranıyorsun. Bütün kromozomları içeren ilk canlıyı akıllı bir tasarımcı yapmıştır. Tezini zaten bilimsel kanıtlarla ortaya koyabilseydin bu kadar utangaç olamayacak. Bizim karşı atağımıza muhatap olmayacaktın. Akıllı tasarımcıyı ortaya çıkardığın için dünyanın bütün ödülleri sana verilecekti.

Vee işte yukarıda toparlamışsın. Çark ettiğin de ortada.

Bu günkü modern canlıdaki kromozom sayısının ilk canlıdan fazla olduğunu (eşit veya az olmadığını) ve bunun bilimsel bir gerçek olduğunu söyleyerek zaten ilk baştaki tezinin dayanaksız olduğunu itiraf ediyorsun. Ekleme var diyen tarafın haklılığını teslim ediyorsun.

Ama bu kez de yaptığın başka bir kurnazlık.

Haklılığınızı kanıtlayınız diyorsun. Haklılığımızı kanıtlayamazsak senin kabülüne döneceğiz diyorsun. Fazlalıklar göz önünde dururken nasıl bir kanıt istediğini açıklamıyorsun.

Örneğin; Evinde dişi bir kedi besliyorsun. Kedi 5 yavru doğurdu, koydun bir sepete, Yavrulara ve annesine yiyecek birşeyler almak için evden çıkıyorsun. Alıp geliyor ve bakıyorsun ki yavru sayısı 6 olmuş. Bu altıncı yavrunun buraya nasıl geldiğin görmedin ve ispatlayamıyorsun.

Biz de sana modern hücredeki fazlalık kromozomların nerden geldiğini ispatlayamıyoruz diyelim.

Her iki durumda da nasıl akıl yürütürsünüz. Nasıl bir sonuca varırsınız.

İşte buyur biz ispatlayamadık.

Top sende

Nasıl bir sonuca çıkacaksan çık

Sevgiler.

Link to post
Sitelerde Paylaş
Sevgili ohm mesele benim biyoloji bilgimin az olmasında değil. Nerden bu kanıya vardığını da tahmin ediyorum. Nükleotit e amino asit demişim de ondan. Biyolojiyi gözünde büyütme.

Üstelik tartıştığımız konuyu temelde biyolojinin dışına çıkaran da sensin.

DNA zincirlerindeki Delesyon,duplikasyon,inversiyon,trizomi vs gibi hareketlerin teknik ayrıntılarını bilmek senin sorunu çözmüyor, sen bunları zaten biliyorsun.

Bunları aramıyorsun. Senin ne aradığını anlıyorum. Dile getiriyorum ama sen utangaç davranıyorsun. Senin aradığın biyolojinin de dışında bir konu.

Mesleğin (savunduğun tez) ile inancının çelişkisinin farkında olduğun için utangaç davranıyorsun. Bütün kromozomları içeren ilk canlıyı akıllı bir tasarımcı yapmıştır. Tezini zaten bilimsel kanıtlarla ortaya koyabilseydin bu kadar utangaç olamayacak. Bizim karşı atağımıza muhatap olmayacaktın. Akıllı tasarımcıyı ortaya çıkardığın için dünyanın bütün ödülleri sana verilecekti.

Vee işte yukarıda toparlamışsın. Çark ettiğin de ortada.

Bu günkü modern canlıdaki kromozom sayısının ilk canlıdan fazla olduğunu (eşit veya az olmadığını) ve bunun bilimsel bir gerçek olduğunu söyleyerek zaten ilk baştaki tezinin dayanaksız olduğunu itiraf ediyorsun. Ekleme var diyen tarafın haklılığını teslim ediyorsun.

Ama bu kez de yaptığın başka bir kurnazlık.

Haklılığınızı kanıtlayınız diyorsun. Haklılığımızı kanıtlayamazsak senin kabülüne döneceğiz diyorsun. Fazlalıklar göz önünde dururken nasıl bir kanıt istediğini açıklamıyorsun.

Örneğin; Evinde dişi bir kedi besliyorsun. Kedi 5 yavru doğurdu, koydun bir sepete, Yavrulara ve annesine yiyecek birşeyler almak için evden çıkıyorsun. Alıp geliyor ve bakıyorsun ki yavru sayısı 6 olmuş. Bu altıncı yavrunun buraya nasıl geldiğin görmedin ve ispatlayamıyorsun.

Biz de sana modern hücredeki fazlalık kromozomların nerden geldiğini ispatlayamıyoruz diyelim.

Her iki durumda da nasıl akıl yürütürsünüz. Nasıl bir sonuca varırsınız.

İşte buyur biz ispatlayamadık.

Top sende

Nasıl bir sonuca çıkacaksan çık

Sevgiler.

yani şimdi bunu ispatlamak ile ispatlamamak arasında bir fark yok mu?

adam sana evrimin dayandığı temel mantığınve süreçlerin bilimsel olarak mutlaka gözlenlenmesi gereken ama görülemeyen ve pratikte ve teoride de ispatlanmadığını söylüyor...

sen de bilmiyorum ama evrim genede vardır diyorsun...

olur mu hiç...

adam sana insanın bilmemkaçıncı atasının sevdiği renkleri sormuyorki sen farketmez diyesin..

farketmezmi?hiç farketmez olurmu ?adam evrimin ilk maddesini daha suratınıza çarpan bilimsel bir iddia atıyor ..sen de bilmiyorum ama vardır diyorsun.bu mu bilimsellik .ok araştır sana araştırma demiyoruz ama bulunca :demekki oluyormuş de ..şimdiden deme

Tarafsız olarak şöyle demen gerek:aa demek ekleyemiyor hep beraber gördük....e o zaman evrime hemen atlamamak gerek ona da kuşku ile bakalım....bu birinci adım ...bu birinci adımı yaptın mı ki ikinci adımı soruyorsun

haaa

bide haklısın ok ekliyemez bundan sonucun ne diyorsun ya:

valla buradan çıkan ilk sonuc(senin de reddedemeyeceğingibi) bilinen süreçleri ile evrim, tamamen bir saçmalıktır.

başka şeyler bulmak gerek yada evrime bu hgerçeği aşacak başka süreçler eklemek gerek.

yani o eklenen nükleotit ler gökten zembille indi bile desen şu andakinden daha bilimsel olursun...

tarihinde kolonya tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Eh sevgili kolonya şimdi bu son iletinle sen ne anlatmaya çalıştın.

Bak sana bilimsel bir yöntem öğreteyim.

Yukarıda gayet açık ve net iki durum anlattım.

Buna ohm dan yanıt beklerken de dediğin belli olmayan bir ileti ile araya giriyorsun.

Be zavallılar.

Önceleri. Bir kan damlasından insan oluyor diye şeyler zırvalardınız. Meselenin öyle kan damlası olmadığını bilim ortaya koydu. Sperm leri, yumurtaları, bunların içindeki nukleotitleri, DNA ları, genleri, kromozomları vb. Bilim adamları işin peşini bırakmıyor.

Siz ne yapıyorsunuz? şimdilik açıklanamayan, ancak çalışmalarla gelecekte açıklanacak şeylerden medet umuyorsunuz. Onlar buluyor siz bakıyor dudak büküyorsunuz. Eee daha, daha, o nerden geldi, bu nerden geldi? hadi sen de getirde görelim gibi köylü kurnazı tezler ileri sürüyorsunuz.

En sonunda dervişlerin, meczupların dediği yere gelineceğini zannediyorsunuz.

Muhammedin takipcileri, tıpkı hitler faşistleri gibi döneminin tüm kitaplarını yakıyorlardı. İşte herşey kuranda var diye. Aradan 1500 yıldan fazla zaman geçti hala aynı zırvalarla oyalanıyorsunuz.

Sizdeki mantık nasıl hastalıklı işliyor görmüyor musunuz?

Ben eklemenin nasıl olduğunu ispatlayamadık, Diyelim şeklinde sizin değirmeninize su taşımak istiyorum. Pası size atıyorum. Ama söyleyecek bir şeyiniz yok ki bu pası alasınız.

Ekleminin nasıl olduğunu gösteriyor arkadaşlar. EEE bu nerden geldi diye ayak diretiyorsunuz.

Ananızın örekesinden geldi.

Virüsü kabul etmem, çünkü virüs ortaya çıkıncaya kadar köprünün altından su geçmiş,

benzer türden, aynı türün anomalilerinden, mutasyonlarından geldi. Mutasyon mevcutun parçalanmasıdır vs. diyorsunuz.

Mevcut ama kimin mevcutu. A daki mutasyon sonucu çıkmış yeni bir dizilim B ye geçiyor. A daki mutasyon sonucu kopmuş bir parça gidip bir başka zincire yapışıyor, yeni bir ekleme, yeni bir dizilim, yeni bir canlı, bunlar birikip daha üst düzey, daha doğa ile uyumlu olanlar yaşamda kalarak evrimsel ilerleme oluyor.

Evrime, ilerlemeye, tekamüle ayak direrseniz. bütün kromozomları baskılanmış atanıza dönersiniz.

Dananın altında buzağı yok.

Evrim maddenin tüm aşamalarında var.

Evrim zamandır.

Evrim maddedeki harekettir.

Rüzgara karşı işenmez.

Kendi çişiniz ile ıslanırsınız.

Sevgiler.

Link to post
Sitelerde Paylaş
Eh sevgili kolonya şimdi bu son iletinle sen ne anlatmaya çalıştın.

Bak sana bilimsel bir yöntem öğreteyim.

Yukarıda gayet açık ve net iki durum anlattım.

Buna ohm dan yanıt beklerken de dediğin belli olmayan bir ileti ile araya giriyorsun.

Be zavallılar.

Önceleri. Bir kan damlasından insan oluyor diye şeyler zırvalardınız. Meselenin öyle kan damlası olmadığını bilim ortaya koydu. Sperm leri, yumurtaları, bunların içindeki nukleotitleri, DNA ları, genleri, kromozomları vb. Bilim adamları işin peşini bırakmıyor.

Siz ne yapıyorsunuz? şimdilik açıklanamayan, ancak çalışmalarla gelecekte açıklanacak şeylerden medet umuyorsunuz. Onlar buluyor siz bakıyor dudak büküyorsunuz. Eee daha, daha, o nerden geldi, bu nerden geldi? hadi sen de getirde görelim gibi köylü kurnazı tezler ileri sürüyorsunuz.

En sonunda dervişlerin, meczupların dediği yere gelineceğini zannediyorsunuz.

Muhammedin takipcileri, tıpkı hitler faşistleri gibi döneminin tüm kitaplarını yakıyorlardı. İşte herşey kuranda var diye. Aradan 1500 yıldan fazla zaman geçti hala aynı zırvalarla oyalanıyorsunuz.

Sizdeki mantık nasıl hastalıklı işliyor görmüyor musunuz?

Ben eklemenin nasıl olduğunu ispatlayamadık, Diyelim şeklinde sizin değirmeninize su taşımak istiyorum. Pası size atıyorum. Ama söyleyecek bir şeyiniz yok ki bu pası alasınız.

Ekleminin nasıl olduğunu gösteriyor arkadaşlar. EEE bu nerden geldi diye ayak diretiyorsunuz.

Ananızın örekesinden geldi.

Virüsü kabul etmem, çünkü virüs ortaya çıkıncaya kadar köprünün altından su geçmiş,

benzer türden, aynı türün anomalilerinden, mutasyonlarından geldi. Mutasyon mevcutun parçalanmasıdır vs. diyorsunuz.

Mevcut ama kimin mevcutu. A daki mutasyon sonucu çıkmış yeni bir dizilim B ye geçiyor. A daki mutasyon sonucu kopmuş bir parça gidip bir başka zincire yapışıyor, yeni bir ekleme, yeni bir dizilim, yeni bir canlı, bunlar birikip daha üst düzey, daha doğa ile uyumlu olanlar yaşamda kalarak evrimsel ilerleme oluyor.

Evrime, ilerlemeye, tekamüle ayak direrseniz. bütün kromozomları baskılanmış atanıza dönersiniz.

Dananın altında buzağı yok.

Evrim maddenin tüm aşamalarında var.

Evrim zamandır.

Evrim maddedeki harekettir.

Rüzgara karşı işenmez.

Kendi çişiniz ile ıslanırsınız.

Sevgiler.

1.ok ohm la olan tartışmaya girmedim varsayın onu bekleyin.

2.haddini bil.bana senin ananın örekesinde ................ yaptırma.zavallıda sensin..

3.şimdi sen yine ekleme yaptın...bunu ohm da dedi sana..

4.bilmediğim için soruyorum:bunun şimdiye kadar kanıtlamamasının sebebi bilimin "şu andaki" yetersizliği midirr.

yani bilimin bu seviyesine gelmesi ile kanıtlanamamış ya ....şunu demeye çalışıyorum:nesneleri çeken şey aslında yerçekimi değil. dese ..... olabilir valla bilim sürekli ilerliyor mu derdin.yokksa bilimin bu hali ile bunun saçma olduğu zaten belli mi yani daha da ilerlemeye gerek yok sanırım bunu bilmek için ...

5.1500 yıl daha bu bilinemese ..bi 100000 yıl daha beklermisin?bekle tabi bekle sana bekleme diyen yok..

ama buulunca :demekki böyle imiş de ...zaten böyle olduğunu biliyordum demeye hakkın yok çünkü o zaman taraflı olursun...

5.sevgiler miş hah

Link to post
Sitelerde Paylaş
Sevgili ohm mesele benim biyoloji bilgimin az olmasında değil. Nerden bu kanıya vardığını da tahmin ediyorum. Nükleotit e amino asit demişim de ondan. Biyolojiyi gözünde büyütme.

Üstelik tartıştığımız konuyu temelde biyolojinin dışına çıkaran da sensin.

DNA zincirlerindeki Delesyon,duplikasyon,inversiyon,trizomi vs gibi hareketlerin teknik ayrıntılarını bilmek senin sorunu çözmüyor, sen bunları zaten biliyorsun.

Bunları aramıyorsun. Senin ne aradığını anlıyorum. Dile getiriyorum ama sen utangaç davranıyorsun. Senin aradığın biyolojinin de dışında bir konu.

Mesleğin (savunduğun tez) ile inancının çelişkisinin farkında olduğun için utangaç davranıyorsun. Bütün kromozomları içeren ilk canlıyı akıllı bir tasarımcı yapmıştır. Tezini zaten bilimsel kanıtlarla ortaya koyabilseydin bu kadar utangaç olamayacak. Bizim karşı atağımıza muhatap olmayacaktın. Akıllı tasarımcıyı ortaya çıkardığın için dünyanın bütün ödülleri sana verilecekti.

Vee işte yukarıda toparlamışsın. Çark ettiğin de ortada.

Bu günkü modern canlıdaki kromozom sayısının ilk canlıdan fazla olduğunu (eşit veya az olmadığını) ve bunun bilimsel bir gerçek olduğunu söyleyerek zaten ilk baştaki tezinin dayanaksız olduğunu itiraf ediyorsun. Ekleme var diyen tarafın haklılığını teslim ediyorsun.

Ama bu kez de yaptığın başka bir kurnazlık.

Haklılığınızı kanıtlayınız diyorsun. Haklılığımızı kanıtlayamazsak senin kabülüne döneceğiz diyorsun. Fazlalıklar göz önünde dururken nasıl bir kanıt istediğini açıklamıyorsun.

Örneğin; Evinde dişi bir kedi besliyorsun. Kedi 5 yavru doğurdu, koydun bir sepete, Yavrulara ve annesine yiyecek birşeyler almak için evden çıkıyorsun. Alıp geliyor ve bakıyorsun ki yavru sayısı 6 olmuş. Bu altıncı yavrunun buraya nasıl geldiğin görmedin ve ispatlayamıyorsun.

Biz de sana modern hücredeki fazlalık kromozomların nerden geldiğini ispatlayamıyoruz diyelim.

Her iki durumda da nasıl akıl yürütürsünüz. Nasıl bir sonuca varırsınız.

İşte buyur biz ispatlayamadık.

Top sende

Nasıl bir sonuca çıkacaksan çık

Sevgiler.

bi soruyu ne kadar uzaatınız yazık..

evrimsel süreçlerin varlığını kabul eden sizlersiniz..

ben de vbu süreçlerde çok önemli yere sahip mutasyonlarla ilgili bir soru sordum..

eğer evrimsel süreçler varsa böyle olmalıdır dedim..

evrimsel süreçler var dediğinize göre siz yanıtlamalısınız..

ayrıca yanıtın ne olacağını bilmiyorum..

evet biyoloji okudum..hem de 6 yıl( daha iyi öğrenmek için :lol: )

ama DNA ya nükleotitdin nasıl eklendiğini açıklayan bir adam görmedim..

şöyle olmuştur demekle olmuyor..

neden niçin?

zaten bu nedenle 6 yılda bitirdim okulu..

okulum beyinsiz evrimcilerle doluydu..

ezberlerini zırvalayıp duruyorlardı..

ben de neden niçinini soruyordum

elbette yanıt yok..

yani bilimsel yöntemi bilmeyen zavallı ezberci ateistler yüzünde okulu uzattım..

şimdi ben sinirlenmeyeyim de kim sinirlensin..

bilimsel bilgi nasıl elde edilir?

ideolojik davranan ve ezberden konuşan ateist bilimcilerden nefret ederim

benim gözümde kuranı ezberleyip vaaz veren mollalardan zerre kadar farkları yoktur o zavallıların..

Link to post
Sitelerde Paylaş
Kolonya sen neden başkalarından medet umuyorsun? Ohm, ateshbey gibi. Kendi kendine yetmiyor musun? Bilgin bizimkilerle yarışabilecek düzeyde değil mi?

Seni kınamak için söylemiyorum. Bu konuları bilmek zorunda değilsin. Ama bilmiyorsan atlama forumdaki bu konulara be kardeş.....

bu ohm un sorusu old. için ohm üzerinden gittim.

yoksa zaten ben şunu şunu tek başına tartıştım demöenin bir anlamı yok...açtığım başlıklar ortada..tartışmalarım da ..atesbey de benim dediklerim üzerine yaptığı alıntı kadar bende onun dedikleri üzerine alıntı yapmışımdır. o kadar

tartışma konusuna gelince ...aslında nezle virüsü açısından aynı soruyu bende sormuştum...zaten kendinde olan bir özellik ön plana çıkıyordu..yeni bir özellik katmıyordu diye..

bilgi konusu ise evet özellikle microdüzey biyoloji bilgim yeteli değil.ama en azından muhakeme yeteneğimle bu soruya cevap verilemediğinin ne anlama geldiğini anlayabiliyorum..

burada evrimin köküne kibrit suyu dökülmüş sen bana takıyorsun...sanırım biraz sinirlendin ...cevap da gelmeyince normal tabii.......

ama artık yeni bişiler söylemek gerek ....

Link to post
Sitelerde Paylaş
microdüzey biyoloji bilgim yeteli değil.ama en azından muhakeme yeteneğimle bu soruya cevap verilemediğinin ne anlama geldiğini anlayabiliyorum..

burada evrimin köküne kibrit suyu dökülmüş sen bana takıyorsun...

Sevgili kolonya muhakeme yeteneğinle sorulan soruya cevap verilemediğinin ne anlama geldiğini anlıyorum diyorsun ya. Ne anladığını açıklasan bizi de aydınlatsan kötü mü olur. Bu şey buraya nereden geldi sorusuna yanıt alamadığın zaman bunun ne anlama geldiğini lütfen açıkla. Bak OHM 6 yıl biyoloji okumuş ama hala aradığı yanıtı bulamamış. Çünkü o olan şeyi olduğu gibi değil, olmasını istediği, arzu ettiği gibi olsun istiyor. Virüsü kabul etmiyor, başka canlıyı kabul etmiyor. Tabi niye kabul etmediğini açıklamıyor. Çünkü virüsten, başka bir canlıdan veya canlı denmese bile canlıya yapıtaşı olacak maddelerin ortamdan gelmesi demek. Varmak istediği sonuca engel. O istiyor ki mucizevi bir şekilde gelmiş olsun. İzah edilemeyecek şekilde olsun. Mucizeye, doğaüstü güçlere endeksli beyinler, her yerde mucize, her yerde gizem ararlar.

Evrim; dünyanın yuvarlaklığı kadar somut bir gerçektir. Kötüne kibrit suyu dökerken kendini güdük bırakırsın. Evrim bir inanç konusu değil ki bugün inanalım yarın terk edelim.

Kaldı ki keşke evrimi yanlışlayabilseniz. Keşke yerine daha doğru ve daha bilimsel yeni bir şey koyabilseniz. Biliminsanları böyle şeylerden gocunmaz sevinirler. Yanlış bulunmuş yerine yenisi ve doğrusu konulmuştur.

Dünyanın heryerinde biyoloji laboratuvarları, biliminsanları canlının yapıtaşlarını araştırıyorlar. DNA yaklaşık kırk yıl önce fransız biyologlar tarafından bulundu. Bu kırk yıl içinde çok mesafe katedildi. DNA nın yapısı, Genleri oluşturması, genlerden oluşmuş kromozomların yapıları. Bu kromozomlardan hangi gelişmeler olduğu, genetik hastalıklar vs pek çok şey bulundu. Ünlü Genom projesi ile insanın gen profili çıkarıldı. Şimdi bundan sonraki aşama hangi gende hangi özellikler var. Hangi gendeki dizilimden hangi gelişme oluyor. Normali nasıl? hastalıklı hali nasıl? Hastalıklı bir gen nereden gelmiş olabilir? Genetik dizilimlerde nasıl değişiklik yapılabilir. Yapılabilen değişikliklerden ne gibi sonuçlar alınıyor. Yani artık tesadüfi mütasyonlarla iş yürümüyor, konuya insan bilinci dahil oldu ve yapay mütasyonlar ne gibi geğişikliklere yol açıyor bunlar araştırılıyor. istediğimiz özelliklerde yeni canlılar üretiyoruz. Vs vs. Adamların bir genin, bir nücleotit zincirinin nereden geldiğine ilişkin problemleri yok ki. Geldiği yeri bilmek veya bilmemek problem teşkil etmiyor ki. Bilmiyorlar diye bunu oraya allah koymuştur şeklinde bir çıkarsamaları, yaklaşımları yok ki. Böyle bir yaklaşımın saçma olduğunu biliyorlar. Böyle bir yaklaşımın onlara hiçbirşey kazandırmayacağını biliyorlar.

Yani sizler biryerlerinizi yırtsanız bile onu oraya allah yerleştirdi diye ancak gülüyorlar.

Sonuçta şöyle diyorlar.

Peki kardeşim siz gidin allah ile işinizi yürütün.

Biz kendi işimize bakalım.

Sizin işiniz allaha kalmış.

Sevgiler.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Sorun yılan hıkayesine dönmüş...

DNA'ya nükleotid eklenmesi ile mi genetik materyel çoğalır?

Buna neden gerek var ki?

Genler genlerden çıkarlar..

DNA'ya nükleotid eklemeye veya çıkarmaya gerek yoktur.

Gerçi öyle bir mekanizma da vardır ama, genetik materyelin çoğalması temel olarak genlerin duplikasyonu ile sağlanır.

Frame shift mutasyon nükleotid eklemek ve çıkarma örneği..

Bu yetmiyor mu?

İlla nükleotid eklemeden bahsediyorsunuz..

Birbirinizi cehaletle suçlamakla bilim yapıyorsunuz...

Bilim bu mu..

Bildiğinizi yazarsınız.. Olur biter..

Kimse kimsenin özgeçmişi ile ilgilenmemeli..

Mutasyon DNA'ya yeni bilgi ekler mi? sorusunun yanıtı........

Evet, ekler!

Frame shift mutation ekler..

Çoğalan genlerden birinin mutasyonu DNA'ya yeni bir bilgi ekler..

DNA'da değişiklik demek olan mutasyon evrimin en belli başlı nedenidir.

Link to post
Sitelerde Paylaş
Sorun yılan hıkayesine dönmüş...

DNA'ya nükleotid eklenmesi ile mi genetik materyel çoğalır?

Buna neden gerek var ki?

Genler genlerden çıkarlar..

DNA'ya nükleotid eklemeye veya çıkarmaya gerek yoktur.

Gerçi öyle bir mekanizma da vardır ama, genetik materyelin çoğalması temel olarak genlerin duplikasyonu ile sağlanır.

Frame shift mutasyon nükleotid eklemek ve çıkarma örneği..

Bu yetmiyor mu?

İlla nükleotid eklemeden bahsediyorsunuz..

Birbirinizi cehaletle suçlamakla bilim yapıyorsunuz...

Bilim bu mu..

Bildiğinizi yazarsınız.. Olur biter..

Kimse kimsenin özgeçmişi ile ilgilenmemeli..

Mutasyon DNA'ya yeni bilgi ekler mi? sorusunun yanıtı........

Evet, ekler!

Frame shift mutation ekler..

Çoğalan genlerden birinin mutasyonu DNA'ya yeni bir bilgi ekler..

DNA'da değişiklik demek olan mutasyon evrimin en belli başlı nedenidir.

bu hacının yanıtı..

daha önce de bu yanıtı vermişti aslında..

ama bu yanıtın ne anlama geldini kendisi de bilmiyor sanırım..

Frame shift adını verdiği bir bir mutasyondan bahsediyor..

ama nasıl olduğu kapalı..

bir ara bie arkadaş onu açıklamaya çalıştı..ama beceremedi..

sağdan soldan kopyalayıp yapıştırmıştı..

tabi böyle olunca kopyaladığı şeylerle ilgili sorular da havada kaldı..

yok mu şöyle adam akıllı biyoloji bilen biri bu forumda..

Link to post
Sitelerde Paylaş
bu hacının yanıtı..

daha önce de bu yanıtı vermişti aslında..

ama bu yanıtın ne anlama geldini kendisi de bilmiyor sanırım..

Frame shift adını verdiği bir bir mutasyondan bahsediyor..

ama nasıl olduğu kapalı..

bir ara bie arkadaş onu açıklamaya çalıştı..ama beceremedi..

sağdan soldan kopyalayıp yapıştırmıştı..

tabi böyle olunca kopyaladığı şeylerle ilgili sorular da havada kaldı..

yok mu şöyle adam akıllı biyoloji bilen biri bu forumda..

Frame shit mutasyonu açıklamak zor değil..

Anlamak zor olabilir eğer konu hakkında hiç bilginiz yoksa..

Frame shift bir sır değil.. Bir gerçek..

Bilmemek ayıp değil.. Ama varlığını inkar etmek çok ayıp..

Meraklısına bir kaynaktan aldığım bilgileri Türkçeye çevirerek aşağıya yapıştırıyorum.

Evet.. Ne demiştik. Frame shift mutasyon tek bir nükleotid'in eklendiği veya çıkarıldığı bir mutasyon türüdür.

OHM böyle bir şeyin olmadığını söylüyor. 6 yıl biyoloji tahsili alan birisinden bunu duymak üzücü..

Bu mutasyon bilgisayarlarda kullanınan ASCII kod sistemi ile benzerlik gösteriyor.

ASCII 0 ile 255 arasındaki sayıları sembollere ve karakterlere çevirir.

Örneğin ASCII kodunda A harfi 65'dir. Binari de 64+1 veya 26+1 şeklinde ifade edilir.

01000000+00000001=01000001 olarak yazılabilir.

128 karakter kullanırsak 7 dijit kullanırız. Bu durumda A nın 7 dijit kodu 1000001 olarak ifade edilir.

Küçük a, A'dan 32 yüksektir. ve 1100001 olarak yazılır.

Bunun binarı yazılımı desimal olarak 64+32+1=97 dir.

b ise 1100010 olup binarı olarak 64+32+2=98 dir.

d 1100100 olup binari olaark 64+32+4=100

e, 1100101, yani 64+32+4+4=101'dir.

Bütün bunları fram shift mutasyonla ne gibi bir ilişkisi vardır?

Bu benzetmede yukarda değindiğimiz ASCII karakterler, biyolojik proteonler ve enzimler ki aslında bir dizi amino asitlerden oluşmuşlardır, kelime veya tümcelere tekabül ederler.

Her amino asitin bir ASCII karakterle ifade edildiği düşünülebilir.

Örneğin Arjinin A ile ifade edilebilir.

DNA nükleotidleri A, T, C ve G, binari dijit olan 0 ve 1'e tekabül eder.

Bu durumda birkaç harfi, örneğin b, e ve d'yi, kullanarak dijital bir kelime yazarsak bunu şöyle ifade edebiliriz.

110001011001011100100

Okunan çerçeveyi bir dijit sola alırsak, ki bir dijit eklemeyi ifade ediyor, aşağıdaki durum ortaya çıkar.

1110001011001011100100

Bu durumda biz hala üç harften oluşan bir dizilime sahip oluruz ama bu harfler tümüyle farklıdır.

Onlar birden q 2 ve r olmuşlardır.

Çerçevenin hafifçe sola kayması harfleri tümüyle değiştirmiştir.

Ortada yepyeni bir dizilim vardır.

Görüldüğü üzere bu basit bir mutasyon değildir.

Müthiş bir mutasyondur.

Birden yepyeni bir bilgi türemiştir.

Bu doğal seçilime maruz kalır ve elenmezse, DNA'da yepyeni bir bilgi ortaya çıkmış demektir..

HACI

Link to post
Sitelerde Paylaş
drosophilaphylogenykaryqu1.jpg

meyvesineies1.jpg

http://genome.gov/Pages/Research/Sequencin.../Drosophila.pdf

Ohm 6 sene biyoloji okumuşsun.Bana bu meyve sineklerinin neden farklı kromozom şekillerine ve gen sayılarına sahip

olduklarını açıklayabilirmisin?

bi zahmet açıklayıp aydınlatırsan sevinirim..demek boşuna okumuşum

Link to post
Sitelerde Paylaş
Bu mutasyon bilgisayarlarda kullanınan ASCII kod sistemi ile benzerlik gösteriyor.

ASCII 0 ile 255 arasındaki sayıları sembollere ve karakterlere çevirir.

kısaca 2 lik taban kullanılır diyelim..bilgisayarlar bu sistemle çalışır.1, elektirk var demektir..0 ise elektirk yok demektir.

ama bazı oynamalar yaparak ikilik sistemi değiştirebilirsin..sorun olmaz

128 karakter kullanırsak 7 dijit kullanırız. Bu durumda A nın 7 dijit kodu 1000001 olarak ifade edilir.

Küçük a, A'dan 32 yüksektir. ve 1100001 olarak yazılır.

sorun değil..istersen 10 dijit kullan..hatta 16, 32, 64...keyfine göre..yada kesene göre..

.

Bütün bunları fram shift mutasyonla ne gibi bir ilişkisi vardır?

gerçekten çok merak ettim

Bu benzetmede yukarda değindiğimiz ASCII karakterler, biyolojik proteonler ve enzimler ki aslında bir dizi amino asitlerden oluşmuşlardır, kelime veya tümcelere tekabül ederler.

burada çeviriyi yanlış yapmışsın..

ASCII karakterler Nükleotitlere tekabul eder demen daha doğru..nereden mi çıkarıyorum..

baksana aşağıdaki cümlelerinden öyle anlaşılıyor:

Her amino asitin bir ASCII karakterle ifade edildiği düşünülebilir.

Örneğin Arjinin A ile ifade edilebilir.

DNA nükleotidleri A, T, C ve G, binari dijit olan 0 ve 1'e tekabül eder.

neyse sorun değil..eeeeeeeeee

Bu durumda birkaç harfi, örneğin b, e ve d'yi, kullanarak dijital bir kelime yazarsak bunu şöyle ifade edebiliriz.

110001011001011100100

seni bilmem ama bilgisayarcılar şöyle yazmayı tercih eder..doğrusu da budur..

1100010

1100101

1100100

yani alt alta..ama sorun değil...devam edelimm

Okunan çerçeveyi bir dijit sola alırsak, ki bir dijit eklemeyi ifade ediyor, aşağıdaki durum ortaya çıkar.

1110001011001011100100

burada 22 dijit var..

peki kim nasıl hangi nedenle sola aldı..

bunun için yeni bir kablo(iletken tel) eklemen gerekir bunu da biliyorsundur umarım(tabi bilgisayarlar için, inanmazsan bilgisayarcılara sor)

Bu durumda biz hala üç harften oluşan bir dizilime sahip oluruz ama bu harfler tümüyle farklıdır.

Onlar birden q 2 ve r olmuşlardır.

Çerçevenin hafifçe sola kayması harfleri tümüyle değiştirmiştir.

Ortada yepyeni bir dizilim vardır.

Görüldüğü üzere bu basit bir mutasyon değildir.

Müthiş bir mutasyondur.

Birden yepyeni bir bilgi türemiştir.

Bu doğal seçilime maruz kalır ve elenmezse, DNA'da yepyeni bir bilgi ortaya çıkmış demektir

hacı eğer bu yazdıklarınla olayı açıkladığını sanıyorsan sana gerçekten acırım..

keşke işin içine hiç bulaşmasaydın..

bu masalı nerden buldun sen..

bu seni ikna etti mi?

gerçekten bunu samimi olarak soruyorum..

bu açıklamalar seni ikna etti mi?

çerçevenin hafifçe sola kaydırılmasından bahsediyorsun..yeni dijit ekliyorsun..

tamam eyivallah..ekle..

ama bunun nükleotitlrde nasıl olduğunu da yanıtla bir..

başı ve sonu belli bir DNA parçası çiz..

sonra çerçeveyi mi sola kaydırıyorsun ne yapıyorsan yap ve oraya bir nükleotit ekle..

ve deki bu nükleotit şuradan geldi..şu sebep onu buraya ekledi..

olay bu kadar basit..

beynini böyle saçmalıklarla kim doldurmuş senin..

tarihinde OHM tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
Misafir
Bu konu kapalıdır ama konuya cevap yazmaya yetkiniz var görünüyor.
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...