Jump to content

Doğada evrim diye bir şey yoktur. mutasyonlar hiç bir canlıyı daha mükemmel hale getiremez.


Recommended Posts

Sual- Cevaplar yalan anladık da bari yutulur cinsten olsun.

Samanyolu Tv dizilerindeki senaryo yaratıcılığında sorular.

cevaplar made by Kalas - esprili, Baya güldürüyor.

''Bir İtalyan profesörü, yeni bir teori çıkarmış, insanın maymundan değil, ayıdan geldiğine dair üç delil ortaya atmıştı:
Ayı, yavrusunu döverken insan gibi tokatlar, maymun ise ısırır.''

Bu nedir :D gülen maymun nedir, nerden aklınıza geliyor. Wc'de taharetlenirken evrimi çürütüyorlar.

Soruları hazırlayan-cevaplayan-inanlar hepsi mi IQ'su düşük ya da sahtekar.

Savunmasalar daha iyi, hepten batırıp tüy dikmişler.

Alıntı yaptığı prof.'de jinekolog , tam konun uzmanı bulmuşlar ahaha

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 226
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

sen adam değilsin yazma bana sana anlatan yok....

Her lafın yalan, her lafın üçkaat, hile... Şu halinle seni adam yerine koyup yazanda zaten kabahat...

Eğer bir orospu çecuğu değilsen, niye her lafın yalan senin? Pardon, senin anan kesin amsatanmıştır, islama uygun şekilde satıp, mehrini almıştır di mi?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Her lafın yalan, her lafın üçkaat, hile... Şu halinle seni adam yerine koyup yazanda zaten kabahat...

Eğer bir orospu çecuğu değilsen, niye her lafın yalan senin? Pardon, senin anan kesin amsatanmıştır, islama uygun şekilde satıp, mehrini almıştır di mi?

Anibal, bazen seni kıskanıyorum; küfür etme biçimine hayranım. Kendi küfür etme biçimlerimle karşılaştırınca kendimde bir eksiklik hissetmeme neden oldun. Ancak ufak bir eksiklik bu, üç aşağıya beş yukarıya anlaşıyoruz küfür konusunda.

Link to post
Sitelerde Paylaş

üniversite düzeyinde tıbbi biyoloji genetik ve

biyokimya biyoloji organik kimya biyofizik

fizyoloji patoloji

sonu loji ekiyle biten ne varsa canlılar aleminde

okudum anlayacağın

Bak kemal, üste şunları yazdın. Tekrar tekrar hatırlatıyorum. Ben de soruları sordum. Buyur anlat dedim. ..Dedim de..?

1-Bak teflon 100 yılı aşkın sürede hipotezlikten teori kanun seviyesine çıkamamış evrim teorisini burada 2miz tartışıp karara bağlayacağız öyle mi?
belki binlerce bilim adamı hem lehte hem alyhinde yanlışlığını isbat eden makaleler ele almışlar
biz hepsini geçip karara bağlayacağız eğer gerçekten bunu düşünüyorsan kafayı yemişsin
evrim hipotezinin isbatlanmayışı benim bukonuda herhangibir şey öne sürmemi zaten gereksiz kılıyor
senin her yaratılmışı Cenabı Hakkın her sanatını evrime bağlaman ve evrim tanrısına tapman seni bağlar
bu konuda tartışmayla öldürecek vaktim yok önemli işlerim var kusura bakmazsın umarım
2-Velev ki senin evrim farzı muhal olamaz ya diyelim doğru hatta evrim kanunu seviyesine çıktı
bu durumda bile cansızlardan canlı yaratılması ilk canlının meydana gelmesi insanın tüm canlı hayvanlardan farklı ve üstün olması ve benzer 100lerce madde hala havada kalır.Kutsal kitaplar bir çok peygamber ve mucizeleri ve bir olan yaratıcının olmayışını isbatlamaz.Yani demem o ki EVRİME TAPINILMAZ
3-Hem samimiyetten bahsetmişsin bundan şunu anlıyorum evrimin olmayacağını olamayacağını bilimsel isbat edince inanacaksın müslüman olacaksın öyle mi? kalsın
bu bana pek inandırıcı gelmedi boşa kürek çekecek kadar saf değilim
ayrıca sen ve bir kaç kişi sizler ateist olmaya devam ediniz
............

demem o ki sen kafir kal böyle daha iyisin
..............

1-) Hala daha hipotezden bahsediyorsun. Hipotez teori kanun farkını hala daha bilmiyorsun. Millet bin kere yazdığı halde. Sonunda evrim teorisi dediğin cümlede hem de. İşte o hipotez diye küçümsediğin evrimin çıkarımları olan sorular seni don yağı gibi ortada ve çaresiz bıraktığı halde. dahi cevaplayamadın. Hesabı sen yap. Biz sana nasıl saygı duyalım? Dediklerine neden kulak verelim? Otur bi kendi kendine düşün bunu. Vaktim yoksa burada ne arıyorsun kardeşim bunca zamandır? Herşeyi yaz da, vakitm yok deyip kendini küçük düşürme. Vaktim yok un mealini buradaki herkes anlıyor merak etme.

2-) Sana en sonunda velev ki, farzımahal dedirttik ya, bu da bir başlangıçtır, bu da bir şeydir. Ufak bir ışık çaktı mı?

3-) Evrimin doğruluk ya da yanlışlığının kanıtlanmasının neticesi ne ise oraya varır. Ben sadece eşşek olduğuma dair bir başlık açıp, içine de Aİİİİİ yazacaktım. O kadar. Sen endişelenme. Konu sadece öyle olup olmadığı. Hem budurum senin için önem arzetmiyorsa, neden evrim konusunda bilip bilmeden boyuna atıp tutuyorsun o zaman? Biraz tutarlılık yahu.

Olayın özeti şu:

Ben/Bizler galileo'yuz. Dünya yuvarlaktır diyoruz.

Sen hayır değildir deyip, bizi yakmakla tehdit edensin.

Ben sana "madem dünya düz, o zaman bir noktadan başlayıp yürüdüğümüzde en sonunda neden yine aynı noktaya varıyoruz?" diye sordum

Cevabını ver, ben eşşeğim diye başlık açacam, içine de anıracam dedim. Açık çek verdim. El mi yaman, bey mi yaman dedim..

Sen bu soruya cevap veremedin.

En temel soruya.

Durum bu kadar vahim.

Bununla yaşamasını öğren ve iyisi mi evrimi artık farzımahal da olsa, kabul etmeye başla.

Sürç-i lisan ettiysek affola, bundan önce kabalık ettiysem tekrar özür dilerim ve fakat, aynı zamanda sorularım hala geçerli.

Şu sorulara cevap verebilsen forumu şoka sokacaksın farkında değil misin?

Sen bize birşeyler kanıtlamayı da boşver, bence sadece kendi öz saygın için olsa dahi birşeyler yapman gerek.

Bu konuda herkesin gözünden kaçan bir konu şudur
önce mana gelir sonra madde
önce yumurta sonra larva
sonra tırtıl
sonra kelebek
önce yumurta sonra kartal
önce plan sonra bina
kim planlamış kim organize etmiş kim yapıyor kim yapabilir?
Elbette gücü herşeye yeten ve Kadiri Külli şey olduğu gibi Alimi Külli şey olan bir zat yapabilir
yoksa akılsız şuursuz bilinçsiz cansız sebepler
ne planlayabilir ne yaratabilir

DNA bir plan proje değildir. Bir eve bakarak röleve projesini çıkarabilirsin ama bir canlıyı ne kadar ölçüp biçsen de onun proje planını/DNA'sını çı-ka-ra-maz-sın.

Yani burada da yanlışsın. Ayrıca birilerinin önce bina dediği yok ki, ne alaka?

Hem, neden sonuç ilişkisi eninde sonunda gelip senin tanrını da vuruyor fakında değil misin?

Evrimi bilmiyor olduğun (şu ana kadar, belki bir süpriz yaparsın)ortaya çıktığına göre, bu konularda da yanılıyor olabilir misin?

Halep oradaysa arşın burada.

tarihinde teflon tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
Darwin ve Evrim Teorisi

Sual: Evrim teorisi hakkında bilgi verir misiniz?

CEVAP

Darwin, materyalistlerin iddia ettiği gibi, insanların maymundan türediğini veya bir hayvandan başka bir hayvan geleceğini ..............

Başlık sahibi mangal yürekli mikelanj, 4 adet sorunun cevapları nerede?

Bunların cevaplarını bilmiyorsan neden böyle bir başlık açıyorsun?

Yoksa cevapları hazırladın da son düzenlemeleri mi yapıyorsun?

Kusura bakma ama sormak zorundayım: o sorulara cevap veremediğin halde, halen hangi yüzle, hangi itibarla yazmaya devam edebiliyorsun?

Sözde çöken evrimin bunca karşıtının birinden dahi bir cevap alamadın mı?

Eğer niyetin bağcıyı dövmek değil de üzüm yemek ise, buyur sakin sakin yazışalım..

Bu mesajını da ayrıca elden geçiririz.

Görüşmek üzere..

Link to post
Sitelerde Paylaş

4 soru da sana mikelanj james bond. Aydınlat bizi. Saygı duymamızı sağla.

1-) Popülasyon için kritik kütle açısından bakarsan iki kişilik bir türün; doğal şartlarda ve hiçbir müdahele olmadan sonu hiçbir yere varamaz. Daha doğrusu, sonu "tükenmektir." 2+2=4

Yani soru şöyle olabilir(faraziye bu ya):

İki kişilik bir türden (burada Adem ve Havva oluyor), türün ilk ve tek bireyleri olduğu kabulü ile, sadece iki bireyden; doğal şartlarda ve hiçbir dış müdahele olmadan, ensest ilişki vasıtası, dezavantajları ve hatta imkansızlığıyla, nasıl oluyorda insanlık bugünkü popülasyon/niceliğe ve çeşitliliğe ulaşabiliyor....?

2-) İnsanoğlunun ensest ilişki ile üreme ihtimali için Adem ve Havva'nın genetiğinin kusursuz olması lazım ki hastalıklı bir nesil yetişmesin...

insanoğlu hiçbir zaman kusursuz olmamıştır. Ki günümüzdeki akraba evliliklerinin sonuçlarını görüyoruz. Eğer insanlarda genetik hastalıklar var olmasaydı, işte o Adem ve Havva masalının su götürür tarafı olurdu. Ama bu genetik hastalıklar var ve yüz binlerce yıldır bizimle. Yani o hastalıklarında adem ile havvada var olması lazım. İşte o zaman, o doğacak çocukların hepsinin sakat ve hasta olması kaçınılmaz olur. ....???

3-) Adem bir Havva bir eder iki kişi. Bu iki kişinin her bir genetik lokusu belirleyen maksimum 4 alleli vardır. yani Adem ve Havvanın birlikte TÜM POTANSİYELİ 4 ALLEL. Size göre tüm Mutasyonlar zaralıdır, ve dolayısıyla genetik bilgi artmaz. Basit soru bugün insanların 400 den fazla farklı alleli olduğu biliniyor. Yani bariz bir genetik bilgi artışı gözlenmiş Adem ve Havva'dan beri. Bunun anlamı 40.000 nin üzerinde yaralı mutasyon olmuş demektir. Yani adem ve Havva da olmayan genetik bilgi nereden gelmiştir? Nasıl oluyor da adem ve Havva nın allellerinin yaklaşık 100 katı allel içeren gen havuzu oluştu? Bunu bir açıklayın. Hadi bakalım. Hani DNA değişmezdi, hani genetik bilgi artışı olmazdı, hani insanlar hep yaratıldığı gibiydi. Sizin adem, havva hikayesine göre bile 40.000 nin üzerinde mutasyonla bugünün insanları oluşmuş görülüyor. 4 allelden 400 ün üstü allele ve 40.000 den fazla mutasyona diyor hesap. Sizin kutsal hikayeniz bile evrim demek zorunda, hem de eşşek gibi.

4-) Bildiğiniz gibi insanlarda 2x23 kromozom vardır, bunların 22 tanesini otozomal 1 tanesini cinsiyet kromozomları olarak ayırırız. Erkek kadın arasındaki fark da buradan kaynaklanır. Normal şartlarda erkek XY kromozom çiftini taşır, kadın XX kromozom çiftini taşır. Erkeğin bu Y kromozomu sadece babasından gelir. Babasına da onun babasından. Y kromozomu ile X kromozomu arasında krossing over de olmadığına göre bu mekanizma burada kullanılamaz. E dine göre bu silsileyi takip ettiğinde ulaşacağın son nokta adem olacağına göre her erkeğin, eğer mutasyon diye bir mekanizma tariflemez ve kabul etmezsen, bu durumda Y kromozomu aynı olmalıdır. Hele ki mutasyon vardır ama sadece zararlı sonuçlara yol açar diyen bir zihniyetin varsa yine çıkmaza girersin.

Yani ne yaparsan yap evrim teorisini kullanmadan bu çıkmazdan kurtulamazsın. İstersen adem aslında bir topluluktur de, o zaman maximum o topluluğun erkek birey sayısı kadar farklılık olması lazımdır, ki bu da şu an bulunan tüm farklılıklar kadar bireyin başlangıçta da olmasını gerektirir, ki bunun böyle olmadığı da ortadadır. Ne yaparsan yap çıkmaz yol. Farklı bir çözümü olan varsa beri gelsin, mekanizmasını anlatsın.

Bunlar zaten forumda daha önce sorulmuş sorular. Yeni bir şey getirmedim yani..Evrim cahili olmadığını ispatla.

Buyur;

Ya cevap ver ya da bir daha buralarda gözükme..

soruların bunlar sanırım...ama ilk konuyu açan ve soru soran benim..senin önce benim ilk koyduğum videoya açıklık getirmen gerekirdi...tırtıl nasıl oluyorda kısa sürede kelebek olup uçabiliyor. tesadüf deme evrim yaptı deme . mutasyonlar yapıyor deme. ya yanıtla yada kaybol...

senin bilim adamları bunlara mutasyon yaptı diye seni kandırıyorlar......CENABI ALLAHIN HER ŞEYİ EVİRİP ÇEVİREN OLDUĞUNU GÖERMEMEK İÇİN KÖR OLMAK GEREKLİ......BU BU KADAR AÇIKKKİ. SEN İNKAR ETTİKÇE İSTERSEN TONLARCA KİTAP EZBERLE. yalancı sın.........

senin tesadüf evrimin in senin kendi, sorularını bile açıklamaya gücü yetmiyor........

Basit soru bugün insanların 400 den fazla farklı alleli olduğu biliniyor. Yani bariz bir genetik bilgi artışı gözlenmiş Adem ve Havva'dan beri. Bunun anlamı 40.000 nin üzerinde yaralı mutasyon olmuş demektir. Yani adem ve Havva da olmayan genetik bilgi nereden gelmiştir? Nasıl oluyor da adem ve Havva nın allellerinin yaklaşık 100 katı allel içeren gen havuzu oluştu? Bunu bir açıklayın. Hadi bakalım.

40 binin üstünde yararlı mutasyon nasıl olmuş kendi kendinemi sence mutasyonlar. genetik bilgiyi mi artır mış......

bu bilgiyi mutasyonlar nerden öğrenmiş.....sence mutasyonlar ne kadar kitap okumuş tur......

Link to post
Sitelerde Paylaş

soruların bunlar sanırım...ama ilk konuyu açan ve soru soran benim..senin önce benim ilk koyduğum videoya açıklık getirmen gerekirdi...tırtıl nasıl oluyorda kısa sürede kelebek olup uçabiliyor. tesadüf deme evrim yaptı deme . mutasyonlar yapıyor deme. ya yanıtla yada kaybol...

senin bilim adamları bunlara mutasyon yaptı diye seni kandırıyorlar......CENABI ALLAHIN HER ŞEYİ EVİRİP ÇEVİREN OLDUĞUNU GÖERMEMEK İÇİN KÖR OLMAK GEREKLİ......BU BU KADAR AÇIKKKİ. SEN İNKAR ETTİKÇE İSTERSEN TONLARCA KİTAP EZBERLE. yalancı sın.........

senin tesadüf evrimin in senin kendi, sorularını bile açıklamaya gücü yetmiyor........

Basit soru bugün insanların 400 den fazla farklı alleli olduğu biliniyor. Yani bariz bir genetik bilgi artışı gözlenmiş Adem ve Havva'dan beri. Bunun anlamı 40.000 nin üzerinde yaralı mutasyon olmuş demektir. Yani adem ve Havva da olmayan genetik bilgi nereden gelmiştir? Nasıl oluyor da adem ve Havva nın allellerinin yaklaşık 100 katı allel içeren gen havuzu oluştu? Bunu bir açıklayın. Hadi bakalım.

40 binin üstünde yararlı mutasyon nasıl olmuş kendi kendinemi sence mutasyonlar. genetik bilgiyi mi artır mış......

bu bilgiyi mutasyonlar nerden öğrenmiş.....sence mutasyonlar ne kadar kitap okumuş tur......

Peki şunu yapan mutasyon, bu bilgiyi kimden almış:

harlequin.jpg

Yada mesela orak hücreli akdeniz anemisine yol açan mutasyon?

Link to post
Sitelerde Paylaş

soruların bunlar sanırım...ama ilk konuyu açan ve soru soran benim..senin önce benim ilk koyduğum videoya açıklık getirmen gerekirdi...tırtıl nasıl oluyorda kısa sürede kelebek olup uçabiliyor. tesadüf deme evrim yaptı deme . mutasyonlar yapıyor deme. ya yanıtla yada kaybol...

senin bilim adamları bunlara mutasyon yaptı diye seni kandırıyorlar......CENABI ALLAHIN HER ŞEYİ EVİRİP ÇEVİREN OLDUĞUNU GÖERMEMEK İÇİN KÖR OLMAK GEREKLİ......BU BU KADAR AÇIKKKİ. SEN İNKAR ETTİKÇE İSTERSEN TONLARCA KİTAP EZBERLE. yalancı sın.........

senin tesadüf evrimin in senin kendi, sorularını bile açıklamaya gücü yetmiyor........

Basit soru bugün insanların 400 den fazla farklı alleli olduğu biliniyor. Yani bariz bir genetik bilgi artışı gözlenmiş Adem ve Havva'dan beri. Bunun anlamı 40.000 nin üzerinde yaralı mutasyon olmuş demektir. Yani adem ve Havva da olmayan genetik bilgi nereden gelmiştir? Nasıl oluyor da adem ve Havva nın allellerinin yaklaşık 100 katı allel içeren gen havuzu oluştu? Bunu bir açıklayın. Hadi bakalım.

40 binin üstünde yararlı mutasyon nasıl olmuş kendi kendinemi sence mutasyonlar. genetik bilgiyi mi artır mış......

bu bilgiyi mutasyonlar nerden öğrenmiş.....sence mutasyonlar ne kadar kitap okumuş tur......

Lan ahmak..

Tırtıla hayret ediyorsun da,

Evren ve canlılılığı yarattığını iddia ettiğin allahın

nasıl oluşmuş,ona hayret etmiyor musun..

Kim yapmış allahını,allahın kendini yapmışsa bilgiyi malzemeyi nereden almış

Bir tırtılın oluşması mı daha karmaşık,

yoksa allahının oluşması mı karmaşık..

Buyur cevapla sayın ahmak..

*allah her şeyden münezzeh,müzeyyen laflarını kale almam,

bana gerçekçi bir cevap ver.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bir de Allaha bas kaldiran su canli var!

Turritopsis Nutricula

4-5 milimetre boyunda bir denizanasidir.

yasam döngüsü iki asamada olusur: Polip Dönemi ve Medusa Dönemi.

Hayatins polip olarak zemine kök salmis bir bitki gibi baslar sonra medusa döneminde denizanasina benzer. Ömrünün sonuna dogru, kosullar iyi degilse yeniden polip dönemine döner, kosullar uygun hale gelince yeniden medusa, yeniden polip...vs....yani disardan etki olmadigi takdirde ölmez.

https://en.wikipedia.org/wiki/Turritopsis_dohrnii

Her canlı ölümü tadacaktır(?!).... Al Imran-185

Link to post
Sitelerde Paylaş

soruların bunlar sanırım...ama ilk konuyu açan ve soru soran benim..senin önce benim ilk koyduğum videoya açıklık getirmen gerekirdi...tırtıl nasıl oluyorda kısa sürede kelebek olup uçabiliyor. tesadüf deme evrim yaptı deme . mutasyonlar yapıyor deme. ya yanıtla yada kaybol...

senin bilim adamları bunlara mutasyon yaptı diye seni kandırıyorlar......CENABI ALLAHIN HER ŞEYİ EVİRİP ÇEVİREN OLDUĞUNU GÖERMEMEK İÇİN KÖR OLMAK GEREKLİ......BU BU KADAR AÇIKKKİ. SEN İNKAR ETTİKÇE İSTERSEN TONLARCA KİTAP EZBERLE. yalancı sın.........

senin tesadüf evrimin in senin kendi, sorularını bile açıklamaya gücü yetmiyor........

Basit soru bugün insanların 400 den fazla farklı alleli olduğu biliniyor. Yani bariz bir genetik bilgi artışı gözlenmiş Adem ve Havva'dan beri. Bunun anlamı 40.000 nin üzerinde yaralı mutasyon olmuş demektir. Yani adem ve Havva da olmayan genetik bilgi nereden gelmiştir? Nasıl oluyor da adem ve Havva nın allellerinin yaklaşık 100 katı allel içeren gen havuzu oluştu? Bunu bir açıklayın. Hadi bakalım.

40 binin üstünde yararlı mutasyon nasıl olmuş kendi kendinemi sence mutasyonlar. genetik bilgiyi mi artır mış......

bu bilgiyi mutasyonlar nerden öğrenmiş.....sence mutasyonlar ne kadar kitap okumuş tur......

Önce ben sordum diyorsun yani..köşe kapmacaya başladık. Aslında senin durumunda bu iyi bir strateji, kabul etmek lazım. Ha, korkunun ecele faydası yok. Bilesin. Ben buradayım. İnşallah bu hikayenin sonunu da görecem. Soracağın her soruya da varım. Sana yan çizme fırsatı vermeyeceğim.

Her neyse, gerçeğin tarafında olduğumuz üzere bizi korkutacak hiçbir soru yok. Sindirecek, yan çizdirecek, etrafından dolaştıracak, vaktim yok vb. falan dedirtecek..

.............................................

Şu senin video; hani evrim için milyarlarca yıla gerek yok demişsin ya, önce onu düzeltelim; o evrim değil, metamorfoz. :))) Aynı şey değil. Araştır, öğren. O kadar kıt bakıyorsun ki olaya, evrim-metamorfoz yanılsaması sende bu sorunun evrimle cevaplanması gerektiği ama cevaplanamayacağı yanılsamasına neden oluyor.

Eğer metamorfoz sürecinin bizattihi kendisini soruyorsan Cevap: Ne evrimi lan! Metamorfozda evrim mi olur? Ne mutasyonu, ne tesadüfü? Ne alaka? Sen metamorfozu ne zannetin ki; mutasyon, tesadüf evrim olmaz falan diye sayıklıyosun keloğlan..? Bir tırtılın kelebek olması için tesadüfe mutasyona gerek yok ki. Hem oluyor, hem de canlı kanlı, naklen gözlenebiliyor işte. Saf mısın? Sorunun cevabı videonun kendisi.

Önce soruyu doğru dürüst sormasını öğren.

İlk yanlışı düzelttikten sonra devam ederek ilk taşı yerleştirelim.

1- Bu videodan sana her durumda ekmek çıkmaz. Neden çıkmaz?...... Yeterince ya da mümkün olan en karmaşık şey olduğuna kanaat getirdiğiniz bir şeyi/fenomeni; "muhtemelen bunu cevaplayamazlar, ben de oraya boşlukların tanrısını yerleştiririm" umuduyla buralara getiriyorsunuz. Çoğunuzun aslen konuya ilişkin ne bir araştırması, ne de bir fikri var. Kendinizi rezil ediyorsunuz farkında dahi değilsiniz..Resmen sülük-leş kargaları gibi idare etmeye çalışıyorsunuz bu tartışmaları..Şimdi;

Temel olarak:

Bu aslen bir bilgi eksikliği argümanı; daha tipik adıyla boşlukların tanrısı. Aynı zamanda da bir "non sequitur". Yani sizin cahil sazanlığınız.

"birşeyin nasıl olduğunu anlamıyorum, o zaman öyle olmamıştır.."

Ya da

"anlamıyorum, o zaman tanrı yaratmıştır."

"Metamorfozun nasıl evrimleştiğini anlamıyorum. O zaman evrilmemiştir, ya da evrilmiş olabilmek için fazla karmaşıktır."

Oysa kazın ayağı öyle değil. Bunu anla(ya)mıyor oluşunun nedeni şunlar olabilir mi?

1-Konuyu bilmiyorsun, cahilsin.

2-Yeterince(hatta hiç) araştırmadın.

Ya da kusura bakma ve kişisel alma ama,

3- Konuyu araştırmak ve anlamak için zekan yeterli değil, biraz fazla aptalsın. Anlamadığın her moku da tanrıya yoruyorsun. Olabilir, o da insanca birşey.

Yoksa..yoksa bunların hepsini yaptın mı? Konuya ilişkin geniş ve de yeterli araştırmayı yaptın, literatürü taradın ama buldukların seni tatmin etmedi ve aklına yatmayan kısımları sormak üzere de buraya gelmiş olabilir misin? İşte bu heyecan verici.

Sen soruyu doğru dürüst sormayı becerdikten sonra (beceremezsen onu da ben yaparım) ben literatürü ve genel prensipleri buraya taşımadan önce, yaptığın araştırma ve sahip olduğun bilgileri bilmek isteriz. Hazır ol sonraki sorun bu olacak..

Bu konu hakkında ne biliyorsun? Millet ağzı açık "sadece" seyretmiş mi bu konuyu bugüne kadar? Dirimbilim metamorfoz üzerine ne demiş bugüne kadar? Hiçbirşey dememiş mi?

ha son bir rica senden: ilahi yönlendirme nerede o süreçte, bana gösterir misin?

tarihinde teflon tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Önce ben sordum diyorsun yani..köşe kapmacaya başladık. Aslında senin durumunda bu iyi bir strateji, kabul etmek lazım. Ha, korkunun ecele faydası yok. Bilesin. Ben buradayım. İnşallah bu hikayenin sonunu da görecem. Soracağın her soruya da varım. Sana yan çizme fırsatı vermeyeceğim.

Her neyse, gerçeğin tarafında olduğumuz üzere bizi korkutacak hiçbir soru yok. Sindirecek, yan çizdirecek, etrafından dolaştıracak, vaktim yok vb. falan dedirtecek..

.............................................

Şu senin video; hani evrim için milyarlarca yıla gerek yok demişsin ya, önce onu düzeltelim; o evrim değil, metamorfoz. :))) Aynı şey değil. Araştır, öğren. O kadar kıt bakıyorsun ki olaya, evrim-metamorfoz yanılsaması sende bu sorunun evrimle cevaplanması gerektiği ama cevaplanamayacağı yanılsamasına neden oluyor.

Eğer metamorfoz sürecinin bizattihi kendisini soruyorsan Cevap: Ne evrimi lan! Metamorfozda evrim mi olur? Ne mutasyonu, ne tesadüfü? Ne alaka? Sen metamorfozu ne zannetin ki; mutasyon, tesadüf evrim olmaz falan diye sayıklıyosun keloğlan..? Bir tırtılın kelebek olması için tesadüfe mutasyona gerek yok ki. Hem oluyor, hem de canlı kanlı, naklen gözlenebiliyor işte. Saf mısın? Sorunun cevabı videonun kendisi.

Önce soruyu doğru dürüst sormasını öğren.

İlk yanlışı düzelttikten sonra devam ederek ilk taşı yerleştirelim.

1- Bu videodan sana her durumda ekmek çıkmaz. Neden çıkmaz?...... Yeterince ya da mümkün olan en karmaşık şey olduğuna kanaat getirdiğiniz bir şeyi/fenomeni; "muhtemelen bunu cevaplayamazlar, ben de oraya boşlukların tanrısını yerleştiririm" umuduyla buralara getiriyorsunuz. Çoğunuzun aslen konuya ilişkin ne bir araştırması, ne de bir fikri var. Kendinizi rezil ediyorsunuz farkında dahi değilsiniz..Resmen sülük-leş kargaları gibi idare etmeye çalışıyorsunuz bu tartışmaları..Şimdi;

Temel olarak:

Bu aslen bir bilgi eksikliği argümanı; daha tipik adıyla boşlukların tanrısı. Aynı zamanda da bir "non sequitur". Yani sizin cahil sazanlığınız.

"birşeyin nasıl olduğunu anlamıyorum, o zaman öyle olmamıştır.."

Ya da

"anlamıyorum, o zaman tanrı yaratmıştır."

"Metamorfozun nasıl evrimleştiğini anlamıyorum. O zaman evrilmemiştir, ya da evrilmiş olabilmek için fazla karmaşıktır."

Oysa kazın ayağı öyle değil. Bunu anla(ya)mıyor oluşunun nedeni şunlar olabilir mi?

1-Konuyu bilmiyorsun, cahilsin.

2-Yeterince(hatta hiç) araştırmadın.

Ya da kusura bakma ve kişisel alma ama,

3- Konuyu araştırmak ve anlamak için zekan yeterli değil, biraz fazla aptalsın. Anlamadığın her moku da tanrıya yoruyorsun. Olabilir, o da insanca birşey.

Yoksa..yoksa bunların hepsini yaptın mı? Konuya ilişkin geniş ve de yeterli araştırmayı yaptın, literatürü taradın ama buldukların seni tatmin etmedi ve aklına yatmayan kısımları sormak üzere de buraya gelmiş olabilir misin? İşte bu heyecan verici.

Sen soruyu doğru dürüst sormayı becerdikten sonra (beceremezsen onu da ben yaparım) ben literatürü ve genel prensipleri buraya taşımadan önce, yaptığın araştırma ve sahip olduğun bilgileri bilmek isteriz. Hazır ol sonraki sorun bu olacak..

Bu konu hakkında ne biliyorsun? Millet ağzı açık "sadece" seyretmiş mi bu konuyu bugüne kadar? Dirimbilim metamorfoz üzerine ne demiş bugüne kadar? Hiçbirşey dememiş mi?

ha son bir rica senden: ilahi yönlendirme nerede o süreçte, bana gösterir misin?

Metamorfoz bir yaratilis delilidir.Son yillarda metamorfoz hakkinda yapilan bilimsel arastirmalar, metamorfozun farkli genler tarafindan kontrol edilen kompleks bir süreç oldugunu göstermistir. Örnegin kurbaganin baskalasiminda sadece kuyruk ile ilgili islemler ‘bir düzineden fazla gen’ tarafindan kontrol edilmektedir. Bunun anlami bu sürecin, birçok parçanin birbiriyle uyumu sayesinde gerçeklesebildigidir. Bu özelligiyle metamorfoz yaratilisin delili olan ‘indirgenemez komplekslik’ özelligi tasiyan biyolojik bir süreçtir. ‘Indirgenemez komplekslik’, evrim teorisinin geçersizligini gösteren çalismalariyla ünlenen biyokimyaci Prof. Dr. Michael Behe tarafindan bilim literatürüne kazandirilan bir kavramdir. Anlami, kompleks biyolojik organ ve sistemlerin kendilerini meydana getiren parçalarin her birinin katilimi ve uyumuyla isleyebildigi ve içlerinden en küçük bir parçanin çikmasiyla dahi söz konusu sistem ya da organin is görememesidir. Buradan çikan sonuç, bu tip kompleks yapilarin evrimin iddia ettigi gibi tesadüfler neticesinde yasanan kademeli küçük degisimlerle meydana gelmesinin mümkün olmadigidir. Metamorfozda yasanan da budur. Metamorfoz süreci, farkli genlerin etkiledigi hormonlarin son derece hassas ölçü ve zamanlamalariyla gerçeklesir. Olusabilecek en küçük hata ise canlinin yasamiyla ödenecektir. Bu derece kompleks bir sürecin tesadüfle ve kademeli olarak olustugunu iddia etmek ise mümkün degildir. Küçücük bir hatanin bile o canlinin hayatina mal oldugu gerçegi ortadayken, evrim teorisinin öne sürdügü dogal seleksiyonla ‘deneme yanilma’ mekanizmasindan bahsedilemez. Canli milyonlarca sene diger eksik parçalarinin ‘tesadüflerle’ olusmasini bekleyemez.Bu gerçek dikkate alindiginda ise metamorfoz geçiren canlilarin konu hakkinda yeterince bilgisi olmayan bazilarinin zannettigi gibi evrime delil olusturmalarinin söz konusu olmadigi görülür. Kaldıki mikro evrimlede doğrudan veya uzaktan yakından bır ılgısı yoktur.Tam aksine, metamorfoz geçiren canlilar, bu sürecin ve süreci kontrol eden sistemlerinin kompleksligi düsünüldügünde, kusursuz bir yaratilisin delilidirler.

Filozoflar, her seyi olusum nedenini açiklayabilecek bir ana maddenin var olmasi gerektigini düsünerek, Thales bunu su, Anaximenes hava, Heraklitos ates olarak kabul ettiler.Kisaca heraklitosunda evrimle bir ilgisi yoktur.canlilarin var olma sebebplerinin bir nedene bagli oldugu felsefesinden yola çikmis ve bunu atese baglamistir sadece.kisaca evrim ile ilgili bir destekleyici bir durum söz konusu degildir.Empedokles, tek ana maddeyle yola çikarak seylerin ve olaylarin çesitliligini açiklamakta güçlügünden kurtulmak amaciyla, bircilikten ilk olarak çogulculuga geçen kisi oldu ve toprak, su, ates ve hava olmak üzere dört ana eleman kabul etti.Anaxagoras sonsuz derecede küçük tohumlardan bahsederek, olusum mekanizmasinin temelinde bunlarin oldugunu ortaya atarak, modern atom bilimine bir yaklasim yaratmistir. Sonradan Leukippos ve Demokritos maddenin sadece dolgunluktan degil bosluktan ve bos uzaydan da olustugu fikrini ortaya atarak atomist filozoflar olarak kabul edilmislerdir.Platon atomist bir felsefeci degildi, Demokritos`a öylesine karsiydi ki tüm kitaplarinin yakilmasini bile istedigi söylenir. Fakat düsünceleri, Pitagoras okulunun ögretileri için temel olusturmustur. Bu ögretideki, enteresan nokta din ile matematik arasinda dikkate deger bir iliski kurulmasi olmustur. Matematiksel biçimlendirme gücü ile, temelinde yatan o yaratici kuvvet arasindaki iliski, o zamandan bu yana insan düsünü üzerinde en güçlü etki yapan bir iliski oluvermistir. Sanıldıgının aksine hiç bir islam alimide ne makro nede mikro evrimi destekler bir eser bırakmamışlardır Kurbağalar önce su içinde doğar, bir süre burada yaşar; daha sonra ise ‘metamorfoz’ adı verilen değişimle birlikte karaya çıkarlar. Bazı insanlar ise, metamorfozu ‘evrim’in bir delili ya da örneği sanır. Oysa, gerçekte metamorfozun evrimle hiçbir ilgisi yoktur.

Evrim teorisinin öne sürdüğü tek gelişme mekanizması, mutasyonlardır. Metamorfoz ise, mutasyon gibi tesadüfi etkilerle gerçekleşmez. Aksine bu değişim, kurbağanın genetik bilgilerinde en baştan kayıtlıdır. Yani bir kurbağa ilk doğduğunda, onun bir süre sonra değişim geçirip karada yaşamaya uygun bir vücuda sahip olacağı bellidir. Son yıllarda yapılan araştırmalar, metamorfoz sürecinin farklı genler tarafından kontrol edilen çok kompleks bir işlem olduğunu göstermektedir. Örneğin bu dönüşüm sırasında sırf kuyruğun kaybolması işlemi, Science News dergisindeki ifadeyle ‘bir düzineden fazla gen’ tarafından yönetilmektedir.

Evrimcilerin ‘sudan karaya geçiş’ iddiası ise, tamamen suda yaşamak için yaratılmış bir genetik bilgiye sahip olan balıkların, rastgele mutasyonlar sonucunda, tesadüfen kara canlılarına dönüştüğü şeklindedir. Bu nedenle metamorfoz gerçekte evrimi destekleyen değil, çürüten bir delildir. Çünkü metamorfoz sürecine en ufak bir hata karışsa, canlı ölür ya da sakat kalır. Dolayısıyla rastgele bir değişim söz konusu olamaz. Metamorfozun mutlaka kusursuz olarak tamamlanması şarttır. Bu denli kompleks ve hataya izin vermeyen bir sürecin, evrimin iddia ettiği gibi rastgele mutasyonlarla ortaya çıkması ise imkansızdır

http://www.bilgilersitesi.com/biyolojide-metamorfoz-nedir-ders-notlari-kisa-konu-anlatimi-kisaca-ozet-bilgi.html

son olarak bu yazıyı kopyaladım . ister inan ister inanma bu senin tercihin. ancak bu seni bağlar. tabiki..

uzatmanın bir anlamı yok. inanç meselesi.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Metamorfoz bir yaratilis delilidir.Son yillarda metamorfoz hakkinda yapilan bilimsel arastirmalar, metamorfozun farkli genler tarafindan kontrol edilen kompleks bir süreç oldugunu göstermistir. Örnegin kurbaganin baskalasiminda sadece kuyruk ile ilgili islemler bir düzineden fazla gen tarafindan kontrol edilmektedir. Bunun anlami bu sürecin, birçok parçanin birbiriyle uyumu sayesinde gerçeklesebildigidir. Bu özelligiyle metamorfoz yaratilisin delili olan indirgenemez komplekslik özelligi tasiyan biyolojik bir süreçtir. Indirgenemez komplekslik, evrim teorisinin geçersizligini gösteren çalismalariyla ünlenen biyokimyaci Prof. Dr. Michael Behe tarafindan bilim literatürüne kazandirilan bir kavramdir. Anlami, kompleks biyolojik organ ve sistemlerin kendilerini meydana getiren parçalarin her birinin katilimi ve uyumuyla isleyebildigi ve içlerinden en küçük bir parçanin çikmasiyla dahi söz konusu sistem ya da organin is görememesidir. Buradan çikan sonuç, bu tip kompleks yapilarin evrimin iddia ettigi gibi tesadüfler neticesinde yasanan kademeli küçük degisimlerle meydana gelmesinin mümkün olmadigidir. Metamorfozda yasanan da budur. Metamorfoz süreci, farkli genlerin etkiledigi hormonlarin son derece hassas ölçü ve zamanlamalariyla gerçeklesir. Olusabilecek en küçük hata ise canlinin yasamiyla ödenecektir. Bu derece kompleks bir sürecin tesadüfle ve kademeli olarak olustugunu iddia etmek ise mümkün degildir. Küçücük bir hatanin bile o canlinin hayatina mal oldugu gerçegi ortadayken, evrim teorisinin öne sürdügü dogal seleksiyonla deneme yanilma mekanizmasindan bahsedilemez. Canli milyonlarca sene diger eksik parçalarinin tesadüflerle olusmasini bekleyemez.Bu gerçek dikkate alindiginda ise metamorfoz geçiren canlilarin konu hakkinda yeterince bilgisi olmayan bazilarinin zannettigi gibi evrime delil olusturmalarinin söz konusu olmadigi görülür. Kaldıki mikro evrimlede doğrudan veya uzaktan yakından bır ılgısı yoktur.Tam aksine, metamorfoz geçiren canlilar, bu sürecin ve süreci kontrol eden sistemlerinin kompleksligi düsünüldügünde, kusursuz bir yaratilisin delilidirler.

Filozoflar, her seyi olusum nedenini açiklayabilecek bir ana maddenin var olmasi gerektigini düsünerek, Thales bunu su, Anaximenes hava, Heraklitos ates olarak kabul ettiler.Kisaca heraklitosunda evrimle bir ilgisi yoktur.canlilarin var olma sebebplerinin bir nedene bagli oldugu felsefesinden yola çikmis ve bunu atese baglamistir sadece.kisaca evrim ile ilgili bir destekleyici bir durum söz konusu degildir.Empedokles, tek ana maddeyle yola çikarak seylerin ve olaylarin çesitliligini açiklamakta güçlügünden kurtulmak amaciyla, bircilikten ilk olarak çogulculuga geçen kisi oldu ve toprak, su, ates ve hava olmak üzere dört ana eleman kabul etti.Anaxagoras sonsuz derecede küçük tohumlardan bahsederek, olusum mekanizmasinin temelinde bunlarin oldugunu ortaya atarak, modern atom bilimine bir yaklasim yaratmistir. Sonradan Leukippos ve Demokritos maddenin sadece dolgunluktan degil bosluktan ve bos uzaydan da olustugu fikrini ortaya atarak atomist filozoflar olarak kabul edilmislerdir.Platon atomist bir felsefeci degildi, Demokritos`a öylesine karsiydi ki tüm kitaplarinin yakilmasini bile istedigi söylenir. Fakat düsünceleri, Pitagoras okulunun ögretileri için temel olusturmustur. Bu ögretideki, enteresan nokta din ile matematik arasinda dikkate deger bir iliski kurulmasi olmustur. Matematiksel biçimlendirme gücü ile, temelinde yatan o yaratici kuvvet arasindaki iliski, o zamandan bu yana insan düsünü üzerinde en güçlü etki yapan bir iliski oluvermistir. Sanıldıgının aksine hiç bir islam alimide ne makro nede mikro evrimi destekler bir eser bırakmamışlardır Kurbağalar önce su içinde doğar, bir süre burada yaşar; daha sonra ise metamorfoz adı verilen değişimle birlikte karaya çıkarlar. Bazı insanlar ise, metamorfozu evrimin bir delili ya da örneği sanır. Oysa, gerçekte metamorfozun evrimle hiçbir ilgisi yoktur.

Evrim teorisinin öne sürdüğü tek gelişme mekanizması, mutasyonlardır. Metamorfoz ise, mutasyon gibi tesadüfi etkilerle gerçekleşmez. Aksine bu değişim, kurbağanın genetik bilgilerinde en baştan kayıtlıdır. Yani bir kurbağa ilk doğduğunda, onun bir süre sonra değişim geçirip karada yaşamaya uygun bir vücuda sahip olacağı bellidir. Son yıllarda yapılan araştırmalar, metamorfoz sürecinin farklı genler tarafından kontrol edilen çok kompleks bir işlem olduğunu göstermektedir. Örneğin bu dönüşüm sırasında sırf kuyruğun kaybolması işlemi, Science News dergisindeki ifadeyle bir düzineden fazla gen tarafından yönetilmektedir.

Evrimcilerin sudan karaya geçiş iddiası ise, tamamen suda yaşamak için yaratılmış bir genetik bilgiye sahip olan balıkların, rastgele mutasyonlar sonucunda, tesadüfen kara canlılarına dönüştüğü şeklindedir. Bu nedenle metamorfoz gerçekte evrimi destekleyen değil, çürüten bir delildir. Çünkü metamorfoz sürecine en ufak bir hata karışsa, canlı ölür ya da sakat kalır. Dolayısıyla rastgele bir değişim söz konusu olamaz. Metamorfozun mutlaka kusursuz olarak tamamlanması şarttır. Bu denli kompleks ve hataya izin vermeyen bir sürecin, evrimin iddia ettiği gibi rastgele mutasyonlarla ortaya çıkması ise imkansızdır

http://www.bilgilersitesi.com/biyolojide-metamorfoz-nedir-ders-notlari-kisa-konu-anlatimi-kisaca-ozet-bilgi.html

son olarak bu yazıyı kopyaladım . ister inan ister inanma bu senin tercihin. ancak bu seni bağlar. tabiki..

uzatmanın bir anlamı yok. inanç meselesi.

tamamen saçmalık.

Metamorfoz basit bir süreç. Ergenlik gibi.

Bu derece abartınızin sebebi nedir?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Metamorfoz bir yaratilis delilidir.Son yillarda metamorfoz hakkinda yapilan bilimsel arastirmalar, metamorfozun farkli genler tarafindan kontrol edilen kompleks bir süreç oldugunu göstermistir. Örnegin kurbaganin baskalasiminda sadece kuyruk ile ilgili islemler ‘bir düzineden fazla gen’ tarafindan kontrol edilmektedir. Bunun anlami bu sürecin, birçok parçanin birbiriyle uyumu sayesinde gerçeklesebildigidir. Bu özelligiyle metamorfoz yaratilisin delili olan ‘indirgenemez komplekslik’ özelligi tasiyan biyolojik bir süreçtir. ‘Indirgenemez komplekslik’, evrim teorisinin geçersizligini gösteren çalismalariyla ünlenen biyokimyaci Prof. Dr. Michael Behe tarafindan bilim literatürüne kazandirilan bir kavramdir. Anlami, kompleks

...........

Evrim teorisinin öne sürdüğü tek gelişme mekanizması, mutasyonlardır. Metamorfoz ise, mutasyon gibi tesadüfi etkilerle gerçekleşmez. Aksine bu değişim, kurbağanın genetik bilgilerinde en baştan kayıtlıdır. Yani bir kurbağa ilk doğduğunda, onun bir süre sonra değişim geçirip karada yaşamaya uygun bir vücuda sahip olacağı bellidir.

............

Evrimcilerin ‘sudan karaya geçiş’ iddiası ise, tamamen suda yaşamak için yaratılmış bir genetik bilgiye sahip olan balıkların, rastgele mutasyonlar sonucunda, tesadüfen kara canlılarına dönüştüğü şeklindedir. Bu nedenle metamorfoz gerçekte evrimi destekleyen değil, çürüten bir delildir. Çünkü metamorfoz sürecine en ufak bir hata karışsa, canlı ölür ya da sakat kalır. Dolayısıyla rastgele bir değişim söz konusu olamaz. Metamorfozun mutlaka kusursuz olarak tamamlanması şarttır. Bu denli kompleks ve hataya izin vermeyen bir sürecin, evrimin iddia ettiği gibi rastgele mutasyonlarla ortaya çıkması ise imkansızdır

son olarak bu yazıyı kopyaladım . ister inan ister inanma bu senin tercihin. ancak bu seni bağlar. tabiki..

uzatmanın bir anlamı yok. inanç meselesi.

Koparabileceğinden o kadar büyük bir lokmaya yeltendin ki, thales'den demokritos'a kadar zırvalamak zorunda kalmışsın. Daha doğrusu yapıştırdığın "şey" kalmış. Thales demokritos falan deyince millet bişey zanneder belki sanrısı bu sanırım..

O kadar sığ, zavallı ve ezik içerikli bir yazı ki bu, biraz bilgin görgün olsa sen de farkedeceksin ama sende o yok işte. Neresinden tutsan elinde kalır. Evrimin öne sürdüğü tek gelişme mekanizması mutasyonlarmış, metamorfoz ise mutasyon gibi tesadüfi etkilerle gerçekleşmezmiş. Bak sen!

Yahu biz de aynı şeyi dedik ya zaten! "Ne Evrimi lan! ne mutasyonu.." demedik mi? Metamorfoz "sürecinin" kendisini koşullayan şey genotip! Mutasyonlar evrim falan değil. Bunu yazan aklıevvel de senle aynı tongaya düşmüş ya işte. Evrim ve "metamorfoz sürecini" eşleştirmek. Metamorfoz "sürecini" evrimin karşısına koymak..Resmen sürünüyorsunuz. Rezillik. Karizma anca böyle çizdirilir. Teşekkür ederim ama, benim yazdıklarımı teyit edip, tasdiklemişsin.

Neyse, bu mevzuya sonra dönecem. Tadı, heyecanı kaçmasın. :) Şimdilik iki yanlışını daha revize edip, iki hayalini daha yıkarak, eğer biraz karakterin varsa utanıp rencide olmana vesile olacam. (Ha, bu arada metamorfoz'a ilişkin yazabileceğin tüm şey bu mu? Getire getire bunları mı getirdin? Bu kadarını mı bulabildin!???)

1- İndirgenemez Komplekslik ve Michael Behe:

Haberin yok sanırım, indirgenemez kompleksite kavramının mucidi, ateşli savunucusu ve Darwin's Black Box'un yazarı Michael Behe, son kitabı "Edge's Of Evolution" da özetle; evrimi, insanların ve maymunların ve hatta tüm canlıların ortak atadan geldiğini kabul etmiştir. Hatta mutasyonları da. İddia ettiği, daha doğrusu elinde kalan tek şey mutasyonların zamanlamasının manidar olduğu ve bunları yapan büyük bir mutasyoncu(!) olduğu iddiası. Burada da atladığı birikimli seçilim hususunda bilim camiasında bolca eleştirilip, alay konusu olan, tabiri cazise itin götüne sokulmuş bir adam. Hayal kırıklığına uğrattığım için üzgünüm ama akıncı şövalyeniz dahi gerçeğin karşısında boyun eğmiş durumda.

Bak adamın kendi cümlesi, olanca samimiyeti ile: "Behe argues strongly for common descent of all lifeforms on earth, including that humans and chimpanzees have a common ancestor. He states that there is such overwhelming evidence for common ancestry that it should not only be obvious, but "trivial..."

Özetle: Behe, insan ve şempanzeyi de kapsayacak şekilde, dünyadaki tüm canlı formlarının ortak bir atasının olduğunu (güçlü bir şekilde)savunuyor. O kadar ezici kanıt mevcut ki, besbelli olmasını bırakın, bir nevi tırı vırı..

2- Sudan karaya geçiş: Yaradılışçıların kabusu çamur zıpzıp'ı arz-ı endam etsin;

http://www.akvaryum.com/periophthalmus_argentilineatus_(camur_zipzipi)_tatlisur_32_1051.asp

gani gani incele..

arkası yarın.........

bu arada;

...ister inan ister inanma bu senin tercihin. ancak bu seni bağlar. tabiki..

uzatmanın bir anlamı yok. inanç meselesi.

"Uzatmanın bir anlamı yok" derken..?! :)

tarihinde teflon tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Metamorfoz bir yaratilis delilidir.Son yillarda metamorfoz hakkinda yapilan bilimsel arastirmalar, metamorfozun farkli genler tarafindan kontrol edilen kompleks bir süreç oldugunu göstermistir. Örnegin kurbaganin baskalasiminda sadece kuyruk ile ilgili islemler ‘bir düzineden fazla gen’ tarafindan kontrol edilmektedir. Bunun anlami bu sürecin, birçok parçanin birbiriyle uyumu sayesinde gerçeklesebildigidir. Bu özelligiyle metamorfoz yaratilisin delili olan ‘indirgenemez komplekslik’ özelligi tasiyan biyolojik bir süreçtir. ‘Indirgenemez komplekslik’, evrim teorisinin geçersizligini gösteren çalismalariyla ünlenen biyokimyaci Prof. Dr. Michael Behe tarafindan bilim literatürüne kazandirilan bir kavramdir. Anlami, kompleks biyolojik organ ve sistemlerin kendilerini meydana getiren parçalarin her birinin katilimi ve uyumuyla isleyebildigi ve içlerinden en küçük bir parçanin çikmasiyla dahi söz konusu sistem ya da organin is görememesidir. Buradan çikan sonuç, bu tip kompleks yapilarin evrimin iddia ettigi gibi tesadüfler neticesinde yasanan kademeli küçük degisimlerle meydana gelmesinin mümkün olmadigidir. Metamorfozda yasanan da budur. Metamorfoz süreci, farkli genlerin etkiledigi hormonlarin son derece hassas ölçü ve zamanlamalariyla gerçeklesir. Olusabilecek en küçük hata ise canlinin yasamiyla ödenecektir. Bu derece kompleks bir sürecin tesadüfle ve kademeli olarak olustugunu iddia etmek ise mümkün degildir. Küçücük bir hatanin bile o canlinin hayatina mal oldugu gerçegi ortadayken, evrim teorisinin öne sürdügü dogal seleksiyonla ‘deneme yanilma’ mekanizmasindan bahsedilemez. Canli milyonlarca sene diger eksik parçalarinin ‘tesadüflerle’ olusmasini bekleyemez.Bu gerçek dikkate alindiginda ise metamorfoz geçiren canlilarin konu hakkinda yeterince bilgisi olmayan bazilarinin zannettigi gibi evrime delil olusturmalarinin söz konusu olmadigi görülür. Kaldıki mikro evrimlede doğrudan veya uzaktan yakından bır ılgısı yoktur.Tam aksine, metamorfoz geçiren canlilar, bu sürecin ve süreci kontrol eden sistemlerinin kompleksligi düsünüldügünde, kusursuz bir yaratilisin delilidirler.

Filozoflar, her seyi olusum nedenini açiklayabilecek bir ana maddenin var olmasi gerektigini düsünerek, Thales bunu su, Anaximenes hava, Heraklitos ates olarak kabul ettiler.Kisaca heraklitosunda evrimle bir ilgisi yoktur.canlilarin var olma sebebplerinin bir nedene bagli oldugu felsefesinden yola çikmis ve bunu atese baglamistir sadece.kisaca evrim ile ilgili bir destekleyici bir durum söz konusu degildir.Empedokles, tek ana maddeyle yola çikarak seylerin ve olaylarin çesitliligini açiklamakta güçlügünden kurtulmak amaciyla, bircilikten ilk olarak çogulculuga geçen kisi oldu ve toprak, su, ates ve hava olmak üzere dört ana eleman kabul etti.Anaxagoras sonsuz derecede küçük tohumlardan bahsederek, olusum mekanizmasinin temelinde bunlarin oldugunu ortaya atarak, modern atom bilimine bir yaklasim yaratmistir. Sonradan Leukippos ve Demokritos maddenin sadece dolgunluktan degil bosluktan ve bos uzaydan da olustugu fikrini ortaya atarak atomist filozoflar olarak kabul edilmislerdir.Platon atomist bir felsefeci degildi, Demokritos`a öylesine karsiydi ki tüm kitaplarinin yakilmasini bile istedigi söylenir. Fakat düsünceleri, Pitagoras okulunun ögretileri için temel olusturmustur. Bu ögretideki, enteresan nokta din ile matematik arasinda dikkate deger bir iliski kurulmasi olmustur. Matematiksel biçimlendirme gücü ile, temelinde yatan o yaratici kuvvet arasindaki iliski, o zamandan bu yana insan düsünü üzerinde en güçlü etki yapan bir iliski oluvermistir. Sanıldıgının aksine hiç bir islam alimide ne makro nede mikro evrimi destekler bir eser bırakmamışlardır Kurbağalar önce su içinde doğar, bir süre burada yaşar; daha sonra ise ‘metamorfoz’ adı verilen değişimle birlikte karaya çıkarlar. Bazı insanlar ise, metamorfozu ‘evrim’in bir delili ya da örneği sanır. Oysa, gerçekte metamorfozun evrimle hiçbir ilgisi yoktur.

Evrim teorisinin öne sürdüğü tek gelişme mekanizması, mutasyonlardır. Metamorfoz ise, mutasyon gibi tesadüfi etkilerle gerçekleşmez. Aksine bu değişim, kurbağanın genetik bilgilerinde en baştan kayıtlıdır. Yani bir kurbağa ilk doğduğunda, onun bir süre sonra değişim geçirip karada yaşamaya uygun bir vücuda sahip olacağı bellidir. Son yıllarda yapılan araştırmalar, metamorfoz sürecinin farklı genler tarafından kontrol edilen çok kompleks bir işlem olduğunu göstermektedir. Örneğin bu dönüşüm sırasında sırf kuyruğun kaybolması işlemi, Science News dergisindeki ifadeyle ‘bir düzineden fazla gen’ tarafından yönetilmektedir.

Evrimcilerin ‘sudan karaya geçiş’ iddiası ise, tamamen suda yaşamak için yaratılmış bir genetik bilgiye sahip olan balıkların, rastgele mutasyonlar sonucunda, tesadüfen kara canlılarına dönüştüğü şeklindedir. Bu nedenle metamorfoz gerçekte evrimi destekleyen değil, çürüten bir delildir. Çünkü metamorfoz sürecine en ufak bir hata karışsa, canlı ölür ya da sakat kalır. Dolayısıyla rastgele bir değişim söz konusu olamaz. Metamorfozun mutlaka kusursuz olarak tamamlanması şarttır. Bu denli kompleks ve hataya izin vermeyen bir sürecin, evrimin iddia ettiği gibi rastgele mutasyonlarla ortaya çıkması ise imkansızdır

http://www.bilgilersitesi.com/biyolojide-metamorfoz-nedir-ders-notlari-kisa-konu-anlatimi-kisaca-ozet-bilgi.html

son olarak bu yazıyı kopyaladım . ister inan ister inanma bu senin tercihin. ancak bu seni bağlar. tabiki..

uzatmanın bir anlamı yok. inanç meselesi.

O kadar cahilsin ki, zırcahil lafı bile kifayet etmez cehaletine.

MEtamorfoz, en kolay indirgenebilir olan evrimsel süreçtir mesela, sıçılmış bir bok kadar bile aklı olmayan zavallı.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...