Jump to content

Yetim kızlarla nikah


Recommended Posts

Eğer yetim (kız)lar konusunda adaleti yerine getiremeyeceğinizden korkarsanız, bu durumda, (onlarla değil) size helal olan (başka) kadınlardan ikişer, üçer, dörder olmak üzere nikahlayın. Şayet adaleti sağlayamayacağınızdan korkarsanız, o zaman bir (eş) ya da sağ ellerinizin malik olduğu (cariye) ile (yetinin). Bu sapmamanıza daha yakındır.
NİSA-3
Ayette yetim kızlarla evlenme olayı var sanırım..
Şu meallere bakın hepsi rezalet...
Link to post
Sitelerde Paylaş
Eğer yetim (kız)lar konusunda adaleti yerine getiremeyeceğinizden korkarsanız, bu durumda, (onlarla değil) size helal olan (başka) kadınlardan ikişer, üçer, dörder olmak üzere nikahlayın. Şayet adaleti sağlayamayacağınızdan korkarsanız, o zaman bir (eş) ya da sağ ellerinizin malik olduğu (cariye) ile (yetinin). Bu sapmamanıza daha yakındır.
NİSA-3
Ayette yetim kızlarla evlenme olayı var sanırım..
Şu meallere bakın hepsi rezalet...

ayeti Kerimeleri bu şekilde Değerlendirmen doğru değil. anladığm kadarıyla. kuranı kerimin hepsini okumayıp. ateistlerin parça parça alıp değerlendirme yaptığı yerlerden bulup okuyosun. KURANI KERİMİ OKUYCAKSIN. BESMELEYLE ADESTLİ GECELEYİN TANE TANE . AĞIR BİR OKUYUŞLA ÖNÜNDEKİ ARDINDAKİ AYETLEREDE BAKARAK...ELEŞTİRMEK İÇİN DEĞİL. BU Rabbimin kelamı bana ne diyor. benimle konuşuyor. diye düşünceksim.......

KURANI kerimden hüküm çıkarmıycaksın. HÜKÜMLERİ ANCAK YETKİLİ ALİMLER ÇIKARABİLİRLER....

YUKARDAKİ PAYLAŞTIĞIN AYETİN NUZUL SEBEBİNİ ELMALI TEFSİRİNİDE OKUMAN GEREKİYOR.........

Link to post
Sitelerde Paylaş

ayeti Kerimeleri bu şekilde Değerlendirmen doğru değil. anladığm kadarıyla. kuranı kerimin hepsini okumayıp. ateistlerin parça parça alıp değerlendirme yaptığı yerlerden bulup okuyosun. KURANI KERİMİ OKUYCAKSIN. BESMELEYLE ADESTLİ GECELEYİN TANE TANE . AĞIR BİR OKUYUŞLA ÖNÜNDEKİ ARDINDAKİ AYETLEREDE BAKARAK...ELEŞTİRMEK İÇİN DEĞİL. BU Rabbimin kelamı bana ne diyor. benimle konuşuyor. diye düşünceksim.......

KURANI kerimden hüküm çıkarmıycaksın. HÜKÜMLERİ ANCAK YETKİLİ ALİMLER ÇIKARABİLİRLER....

YUKARDAKİ PAYLAŞTIĞIN AYETİN NUZUL SEBEBİNİ ELMALI TEFSİRİNİDE OKUMAN GEREKİYOR.........

Be akıl hastaları; tutturmuşsunuz bir kuranın tamamını okuyacaksın türküsü, başka bir şey bilmiyorsunuz; üstüne üstlük, bu pislik dolu kitabı, kendiniz bile okumuyorsunuz.

Nisa 2:

Yetimlere mallarını verin ve iyisinin yerine kötüsünü koyup değiştirmeyin ve onların mallarını, kendi mallarınıza katıp yemeyin; çünkü bu, pek büyük bir suçtur.

Nisa 3:

Yetim kızlar hakkında adâletle muâmele edemeyeceğinizden korkarsanız, beğendiğiniz, hoşunuza giden başka kadınlardan iki, üç ve dört kadın alın. Fakat bunların arasında adâleti gözetemeyeceğinizden korkarsınız o vakit bir zevceyle, yahut sahip olduğunuz cariyelerle iktifa edin. Bu, doğruluktan sapmamanıza daha yakın ve size daha uygundur.

Nisa 127:

Kadınlar hakkında senden fetva istiyorlar, de ki: Onlar hakkındaki fetvayı Allah veriyor ve kendilerine verilmesi icap eden mîrası vermediğiniz ve beğenip almadığınız yetim kızlarla âciz çocuklar hakkında ve yetimlere adâletle muâmele hususunda işte size kitapta okunan hüküm. Hayra ait neler yaparsanız şüphe yok ki Allah hepsini bilir.

Bu pisliğin hikayesi de şu:

TEFSİR BÖLÜMÜ - ESBAB-I NÜZULE DAİR|Nisa Suresi||Aişe|Bir rivayette hadis şöyledir: "Yetime kız velisinin terbiyesindedir. Velisi, kızın güzelliğine ve malına tamah etmekte (evlenmek istemekte)dir. Ancak mehrini tam değil, eksik vermeyi düşünmektedir. Böyle veliler, yetimlere, mehri hususunda adaletli davranmadıkça, yetimle evlenmeleri yasaklanmış, başka kadınlarla evlenmeleri emredilmiştir." ||536

TEFSİR BÖLÜMÜ - ESBAB-I NÜZULE DAİR|Nisa Suresi||Aişe|Cenab-ı Hakk'ın şu ayette: "Ey Muhammed! Kadınlar hakkında senden fetva isterler, de ki: "Onlar hakkında fetvayı size Allah veriyor: Bu fetva kendilerine yazılan şeyi vermediğiniz ve kendileriyle evlenmeyi arzuladığınız yetim kadınlara ve bir de zavallı çocuklara ve yetimlere doğrulukla bakmanız hususunda Kitab'ta size okunandır..." (Nisa, 127) ayetinde atıfta bulunan bahis. Önceki ayettir ki orada şöyle denmektedir: "Eğer velisi olduğunuz mal sahibi yetim kızlarla evlenmekle onlara haksızlık yapmaktan korkarsanız, onlarla değil, hoşunuza giden başka kadınlarla iki, üç ve dörde kadar evlenebilirsiniz." Hz. Aişe (ra) devamla şunu söyledi: "Sonraki ayette yani, "... kendileriyle evlenmeyi arzuladığınız yetim kadınlara..." (Nisa, 127) ifadesinin geçtiği ayette, Cenab-ı Hakk'ın mevzubahis ettiği arzu, kişinin terbiyesi altında bulunan yetimenin malı ve güzelliği az olması halindeki arzudur. Bu durumda onunla evlenmek istememektedir. ||537

TEFSİR BÖLÜMÜ - ESBAB-I NÜZULE DAİR|Nisa Suresi||Aişe|Bir başka rivayette "Ey Muhammed! Kadınlar hakkında senden fetva isterler" (Nisa 127) ayeti ile ilgili Hz. Aişe şu açıklamayı yapar: "Burada sözkonusu edilen, kişinin terbiyesi altında bulunan ve malından kendisine ortak olan yetime kızdır. Adam bu yetime ile evlenmeyi düşünmediği gibi, başkasıyla evlendirip, yabancıyı malına ortak kılmak da istememekte, yetimeyi ortada tutmaktadır. Cenab'ı Hakk, mezkur ayetle bu durumu yasaklamaktadır." Ebu Davud merhum şu ilavede bulunur: Rebi'a, Cenab-ı Hakk'ın "Eğer velisi olduğunuz mal sahibi yetim kızlarla evlenmekte onlara haksızlık yapmaktan korkarsanız..." sözü hakkında şu açıklamayı yaptı: "Burada Allah Teala şunu söylüyor: "Korkuyorsanız bu yetimeleri serbest bırakın, (arada tutmayın), ben size dört tanesini helal kıldım." ||538

Kuranın tamamını bırakın, adam gibi bir suresini bile okumamışsınız ki, atıp tutuyorsunuz. Bu zırvaları yazanlar adam gibi sıraya bile dizememişler ki, bölük pörçük, bir orda bir burda, dağınık biçimde duruyor zırvalar; siz de aa parça parça almayın diye kendi kepazeliğinizi örtmeye çalışıyorsunuz.

Link to post
Sitelerde Paylaş

ayeti Kerimeleri bu şekilde Değerlendirmen doğru değil. anladığm kadarıyla. kuranı kerimin hepsini okumayıp. ateistlerin parça parça alıp değerlendirme yaptığı yerlerden bulup okuyosun. KURANI KERİMİ OKUYCAKSIN. BESMELEYLE ADESTLİ GECELEYİN TANE TANE . AĞIR BİR OKUYUŞLA ÖNÜNDEKİ ARDINDAKİ AYETLEREDE BAKARAK...ELEŞTİRMEK İÇİN DEĞİL. BU Rabbimin kelamı bana ne diyor. benimle konuşuyor. diye düşünceksim.......

KURANI kerimden hüküm çıkarmıycaksın. HÜKÜMLERİ ANCAK YETKİLİ ALİMLER ÇIKARABİLİRLER....

YUKARDAKİ PAYLAŞTIĞIN AYETİN NUZUL SEBEBİNİ ELMALI TEFSİRİNİDE OKUMAN GEREKİYOR.........

Benim anlamayacağım şeyi bana din diye yolluyorsa bu allah, eh, bi siktirsin gitsin işine..

Olay bu, ama sorun bu değil.

Sorun, o "alim" dediğim zerzevatın kuranı doğru anladığını nerden çıkarıyorsun, neye güveniyorsun?

Ve tali sorun da şu: Sen salak, dangalak, manyak, budala, gerzek misin, bir kuranı bile anlayamıyorsun? Hani kuran apaçık bir kitaptı? Ve senin yazdığından apaçık anlaşılıyor ki, müslümanlar bir kuranı bile anlayamayacak kadar embesil moronlardır.

Link to post
Sitelerde Paylaş

'Yetim kızlar' meselesini biraz kurcalamak gerekir.

Yetim, bizim anladığımız anlamda 'babası ölmüş' demektir. Kadim Araplar yetimi, 'babası kesin belli olmayan' anlamında da kullanıyorlardı. (Bir anlamda, 'piç'...)

Köleliğin uygulandığı düzende, cariyeler de sık sık hamile kalıp çocuk doğuruyorlardı. Ve bunların neredeyse hepsi sahiplerinden oluyordu. Ama cariye değiş-tokuşu da yaygın bir uygulamaydı. Sahip, birine verdiği cariyeyi bir süre sonra geri alabiliyordu. Bu durumda cariye hamileyse, doğacak bebeğin babası geri alındığı adam olduğu sanılsa da, cariyenin kimden hamile kaldığının bilinmediği durumlar da oluyordu.

Kuran'ın "Eğer yetim kızlar konusunda adaleti yerine getiremeyeceğinizden korkarsanız ..." dediği şey, aslında, yetim kızın babasının kendisi olabileceği endişesidir. Eğer onunla evlenirse, kendi kızıyla yatmış olacaktı. Kuran'ın uyarısı bunadır.

tarihinde satsuma57 tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

'Yetim kızlar' meselesini biraz kurcalamak gerekir.

Yetim, bizim anladığımız anlamda 'babası ölmüş' demektir. Kadim Araplar yetimi, 'babası kesin belli olmayan' anlamında da kullanıyorlardı. (Bir anlamda, 'piç'...)

Köleliğin uygulandığı düzende, cariyeler de sık sık hamile kalıp çocuk doğuruyorlardı. Ve bunların neredeyse hepsi sahiplerinden oluyordu. Ama cariye değiş-tokuşu da yaygın bir uygulamaydı. Sahip, birine verdiği cariyeyi bir süre sonra geri alabiliyordu. Bu durumda cariye hamileyse, doğacak bebeğin babası geri alındığı adam olduğu sanılsa da, cariyenin kimden hamile kaldığının bilinmediği durumlar da oluyordu.

Kuran'ın "Eğer yetim kızlar konusunda adaleti yerine getiremeyeceğinizden korkarsanız ..." dediği şey, aslında, yetim kızın babasının kendisi olabileceği endişesidir. Eğer onunla evlenirse, kendi kızıyla yatmış olacaktı. Kuran'ın uyarısı bunadır.

Yanlış düşünüyorsun bence çünkü kızlar ifadesi var. Yetim erkek olmuyor mu?

Sonrasında onlarla değil başka kadınlardan ikişer, üçer, dörder, beşer, altışar alabilirsiniz diyor.

Kadınlar ifadesi de var.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Be akıl hastaları; tutturmuşsunuz bir kuranın tamamını okuyacaksın türküsü, başka bir şey bilmiyorsunuz; üstüne üstlük, bu pislik dolu kitabı, kendiniz bile okumuyorsunuz.

Nisa 2:

Yetimlere mallarını verin ve iyisinin yerine kötüsünü koyup değiştirmeyin ve onların mallarını, kendi mallarınıza katıp yemeyin; çünkü bu, pek büyük bir suçtur.

Nisa 3:

Yetim kızlar hakkında adâletle muâmele edemeyeceğinizden korkarsanız, beğendiğiniz, hoşunuza giden başka kadınlardan iki, üç ve dört kadın alın. Fakat bunların arasında adâleti gözetemeyeceğinizden korkarsınız o vakit bir zevceyle, yahut sahip olduğunuz cariyelerle iktifa edin. Bu, doğruluktan sapmamanıza daha yakın ve size daha uygundur.

Nisa 127:

Kadınlar hakkında senden fetva istiyorlar, de ki: Onlar hakkındaki fetvayı Allah veriyor ve kendilerine verilmesi icap eden mîrası vermediğiniz ve beğenip almadığınız yetim kızlarla âciz çocuklar hakkında ve yetimlere adâletle muâmele hususunda işte size kitapta okunan hüküm. Hayra ait neler yaparsanız şüphe yok ki Allah hepsini bilir.

Bu pisliğin hikayesi de şu:

TEFSİR BÖLÜMÜ - ESBAB-I NÜZULE DAİR|Nisa Suresi||Aişe|Bir rivayette hadis şöyledir: "Yetime kız velisinin terbiyesindedir. Velisi, kızın güzelliğine ve malına tamah etmekte (evlenmek istemekte)dir. Ancak mehrini tam değil, eksik vermeyi düşünmektedir. Böyle veliler, yetimlere, mehri hususunda adaletli davranmadıkça, yetimle evlenmeleri yasaklanmış, başka kadınlarla evlenmeleri emredilmiştir." ||536

TEFSİR BÖLÜMÜ - ESBAB-I NÜZULE DAİR|Nisa Suresi||Aişe|Cenab-ı Hakk'ın şu ayette: "Ey Muhammed! Kadınlar hakkında senden fetva isterler, de ki: "Onlar hakkında fetvayı size Allah veriyor: Bu fetva kendilerine yazılan şeyi vermediğiniz ve kendileriyle evlenmeyi arzuladığınız yetim kadınlara ve bir de zavallı çocuklara ve yetimlere doğrulukla bakmanız hususunda Kitab'ta size okunandır..." (Nisa, 127) ayetinde atıfta bulunan bahis. Önceki ayettir ki orada şöyle denmektedir: "Eğer velisi olduğunuz mal sahibi yetim kızlarla evlenmekle onlara haksızlık yapmaktan korkarsanız, onlarla değil, hoşunuza giden başka kadınlarla iki, üç ve dörde kadar evlenebilirsiniz." Hz. Aişe (ra) devamla şunu söyledi: "Sonraki ayette yani, "... kendileriyle evlenmeyi arzuladığınız yetim kadınlara..." (Nisa, 127) ifadesinin geçtiği ayette, Cenab-ı Hakk'ın mevzubahis ettiği arzu, kişinin terbiyesi altında bulunan yetimenin malı ve güzelliği az olması halindeki arzudur. Bu durumda onunla evlenmek istememektedir. ||537

TEFSİR BÖLÜMÜ - ESBAB-I NÜZULE DAİR|Nisa Suresi||Aişe|Bir başka rivayette "Ey Muhammed! Kadınlar hakkında senden fetva isterler" (Nisa 127) ayeti ile ilgili Hz. Aişe şu açıklamayı yapar: "Burada sözkonusu edilen, kişinin terbiyesi altında bulunan ve malından kendisine ortak olan yetime kızdır. Adam bu yetime ile evlenmeyi düşünmediği gibi, başkasıyla evlendirip, yabancıyı malına ortak kılmak da istememekte, yetimeyi ortada tutmaktadır. Cenab'ı Hakk, mezkur ayetle bu durumu yasaklamaktadır." Ebu Davud merhum şu ilavede bulunur: Rebi'a, Cenab-ı Hakk'ın "Eğer velisi olduğunuz mal sahibi yetim kızlarla evlenmekte onlara haksızlık yapmaktan korkarsanız..." sözü hakkında şu açıklamayı yaptı: "Burada Allah Teala şunu söylüyor: "Korkuyorsanız bu yetimeleri serbest bırakın, (arada tutmayın), ben size dört tanesini helal kıldım." ||538

Kuranın tamamını bırakın, adam gibi bir suresini bile okumamışsınız ki, atıp tutuyorsunuz. Bu zırvaları yazanlar adam gibi sıraya bile dizememişler ki, bölük pörçük, bir orda bir burda, dağınık biçimde duruyor zırvalar; siz de aa parça parça almayın diye kendi kepazeliğinizi örtmeye çalışıyorsunuz.

Tefsirleri okuyacaksın diyor fakat tefsirler de pisliği onaylıyor.

Kendisi de okuyup cevap vermekten aciz, ilkokul mezunu şeyhlerin ağzına bakan bir cahil. Acaba kaç defa anlayarak kuran okumuştur. Gelmiş burada cahil cahil önerilerde bulunuyor.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Benim anlamayacağım şeyi bana din diye yolluyorsa bu allah, eh, bi siktirsin gitsin işine..

Olay bu, ama sorun bu değil.

Sorun, o "alim" dediğim zerzevatın kuranı doğru anladığını nerden çıkarıyorsun, neye güveniyorsun?

Ve tali sorun da şu: Sen salak, dangalak, manyak, budala, gerzek misin, bir kuranı bile anlayamıyorsun? Hani kuran apaçık bir kitaptı? Ve senin yazdığından apaçık anlaşılıyor ki, müslümanlar bir kuranı bile anlayamayacak kadar embesil moronlardır.

Apaçık kuranı anlamak için ilkokul mezunu alimlere ihtiyaç vardır.

Link to post
Sitelerde Paylaş
Konu, kuran'daki kepazeliklerden sadece bir tanesi...


Yetim ile, babasız çocukların kastedildiği kesin. Ama bu babası bilinip de ölmüş olan mı, yoksa babası bilinmediği için olmayan mı, orası kesinleştirilmemiş. O yüzden her ikisi de geçerli. Çünkü hür kadınlara mehir ödemeye gücü yetmeyen müslümlerin cariyelerle ücreti karşılığı seks yapmakla yetinmesini öngören ve cariyeleri fuhuşa zorlamaya "hııı" yapar gibi yapıp aslında izin veren kuran ifadesi var. Bu ifadeye göre zorlanmadan zaten mükatebe, yani hürriyet bedeli ödemek için cariye fuhuş yapabilir. Yok ama cariye "hürriyetimi de istemem sizin gibi şerefsizlerden, fuhuş da yapmam" derse zorlamak sözde yasak! Ama bu yasağın hiç bir yaptırımı olmadığı gibi üstelik bir de allah affeder yazıyor. Burada affedilen, zorla bir şey yaptırılan cariye olamayacağına göre, zorlayan oluyor. Öyle ya, zorla yaptırılan eylemin suç sayılması mümkün değil. Ancak zorlamak suç olur. Onu da allah efendi affediyormuş bak hele allaha gel allaha!


Şimdi bu yine kuran ifadelerine göre küçük yetim çocukları gözüne kestiren ne yapacak? Buna sakın kimse yuva kurmak, evlenmek, aile olmak filan diye bakmasın. Bunlar kuran dışı kavramlardır. Kuran "nikah" der. Yani o kızı yatağa atma hakkını elde etme. İsterse yataktan kalkınca boş ol diyebilir. Zaten adet bile görmemiş çocukları bile boşamaktan bahseden yine bu ilkel vahşi yağmacının el kitabı!


İslamdan bahsederken neden bahsettiğinizi bilerek edeceksiniz. Bir insanlıkmış, bir düzgün bir şeymiş zannederek bahsederseniz çok yanılırsınız. Bu bir yağma, talan, cinayet, katliam, soygun, tecavüz, kölelik düzenidir. İslam derken bahsettiğiniz budur.


Şimdi gelelim yine yetim kız çocuklarını yatağa atmaya niyetlenen herifin ne yapacağına. Herifler diyor ki hür kadınları nikahlamak için dünyanın mehirini veriyoruz. Tabii kadın meta ve öyle ucuza satılmıyor. Hür bir anne adayı kızın babası bir sürü mehir istiyor. Şeriatın yaşayan biçimine bakmak için töre denen sapıklığa bakacaksınız. Töre, yaşayan, ortaçağdan hortlayan şeriattır.


Peki, bu yetim kızlara azıcık bir mehir versek olur mu! Buna cevap olarak kuran'a şöyle yazılmış: "Size fetvayı allah veriyor." Bu ayet çok yanlış şekilde tercüme edilmektedir. İslamın ne kadar ilkel bir yobazlık olduğunu gizlemek için kasten yanlış aksettiriliyor. Bir kere bu pasajda yetimlere verilecek olan miras filan değil. Mehir. "Kitapta size yazılan" derken açıkça mehirden bahsediyor. Çünkü mehir nikahın şartı, farzıdır. Mehirsiz nikah olmaz.


Bir diğer yanlış tercüme, beğenmediğiniz yetimler diye çevrilmesi. Tam tersine arzuladığınız, istediğiniz yetimler diyor. Yani pislik herifler ne çıtırdatılır şu kız diye iç geçiriyor ama ne mehir vereceğiz diye soruyorlar. Tabii kapan üçer beşer götürsün olmuyor, kargaşa olur. Bir düzenleme lazım.


Kesin bir miktar belirlemiyor. İşte atın bir kaç kuruş anlamında bir şeyler söylüyor. Bu şu demek: Kesin bir miktar yok, zamanın durumun şartlarına göre yöneticiler bir miktar belirler! Yani öyle yetim kızları onar yirmişer götürmek yok! Dört rakamı esasen kesin bir sınır değildir. Dört taneye kadar izin veriyor diye yorumlanır ama, değildir. Bu da yöneticinin takdiri. Geri yobazlar noktalama işaretlerini bilmedikleri için, bilselerdi "bir, iki, üç, dört...." diye yazacaklardı. Bu beş, altı, yedi.... anlamına gelir. Yoksa birdirbir mi oynuyor, seksek mi, niye saysın? En fazla dört der keser atardı. Bunun anlamı, "allah ne verdiyse"dir.


İslamı doğru okursanız, iğrenç bir suratla karşılaşırsınız. Bu iğrenç surat, ekranlarda gördüğünüz işitçi haydut katil sapık suratıyla birebir aynıdır. Doğru okumayı bileceksiniz. Süslemeci sahtekar yalancı meallere kanmayacak, kelime kelime kendiniz tercüme edeceksiniz. Arapça bilmek şart değil. Yığınla Arapça çözümleme kaynağı var internette.

tarihinde democrossian tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Adama bak ateistlere abdest al besmele çek falan diyor :D

"Siz şimdi gusül de mi almıyonuz?" diye de sorar bu kesin :D

O triplere de hastayım ha. Yok işte kuran okumadan "iki abdest üç dua okucaksın kalbini açıcaksın teslim olacaksın kuran ancak öyle anlaşılır" falan diyorlar. Yahu hangi kitabı o şekilde okusak zaten kutsal bir anlam çıkarırız, kuranın olayı ne :D

Link to post
Sitelerde Paylaş

Tabi tabiii... Oooonca işi gücü bırakacaz, hiç işimiz gücümüz yok bizim, gusül alacaz, tabi ağza burna üç kere su çekecez, artı pismillayi çekecez, salavat getirecez, diz çökecez, "allaam yarappim nasıl bir kitap göndermiş böyle yaaa..." deyip üç de cık cık cık çekecez, sonra estağfurrrr diye geğirecez, aman ha, o da üç kere, iki olursa olmaz bak, anlayamazsın! :lol: Anlasan bile yanlış anlarsın hafazanallah ve iyyaaaak! Sonra bu kitabı gönderdiği nebiye de bolca, bak bunun sınırı yok, istediğin kadar, salavat sallayacaz! Salla sallayabildiğin kadar. Hepsini yer.

Tüm bu işlemler bitince huşuuuu içinde sayfayı çevir. İçine bir korku girerekten "eüzü billaaaah" diye höykür. Aman ha şeytan yanlış filan okutturur! Doğru okutturur yanlış anlaşılttırır melun şeytaaan! Hastiiiir cehennemi nâra melun ibliiiiiis! :lol:

Tüm bunları yapıp daha da bi bok anlamadıysan artık! Allah kalbini mühürlemiş! İla cehennemi zümera bunlar kardeş, kalpleri mühürlü bunların! :D

Lan bunlar ne komedi yahu... Bunlar olmasa şu bottan memlekette neyle neşemizi bulurduk hiç bilmiyorum.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Vay be... Bu güzel ahlak dini değil miydi?

Yetim kızlarla evlenilmez, onlara analık babalık edilir.

Angelina Jolie ve Brad Pitt kuranı yazan insanlardan daha müslüman...

Kız zaten yetim kalmış, içinde ne depremler oluyor kim bilir bunun üstüne arap bedevileri kızla yatıyorlar.

Yetim kızlara sulanan bu çöl tecavüzcülerinin uydurduğu dinden ne beklenir ki.

Bu tecavüz edebiyatçıları insanlığı lanete bulaştırdı ve günümüzde hala devam ediyor ve çoğalıyor... İnsanlığa tek bir yararı olmayan bu kitap acaba daha ne pislikler doğuracak...

Link to post
Sitelerde Paylaş

İslam insanlık ve erdem düşmanı bir dindir. Evlatlık kurumunu acımasızca ve hayvanca ortadan kaldırmıştır. İslamda bir yetim çocuk ancak yanaşma, besleme olarak eve alınır. Evlatlık olarak alınmaz. Sünnet dedikleri kepazelik uyarınca da bu yanaşma ve besleme diye aşağılanan yetim, evin herifi tarafından kullanılır. Evin kadını da bu islami sünnete itiraz edemez.

Bu zavallı yetimleri, babası öldüğü anda artık hiç kimseye baba deme şansı, evladım dendiğini duyma şansı bırakmayarak insanlık açısından çok büyük bir zulme imzasını atmıştır bu ilkel ve vahşi çöl yağmacısı dini.

Her zaman söylüyorum. İslamdan bahsederken ne olduğunu bilerek bahsetmek gerekir. Bu ilkel ve vahşi dinin cahil çöl yağmacıları tarafından yaratıldığını ve insanlığın başına bela edilen erdem düşmanı bir din olduğunu bilerek...

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • 4 weeks later...

Kadınlar konusunda senden fetva isterler. De ki: "Onlara ilişkin fetvayı size Allah veriyor. (Bu fetva,) Kendilerine yazılan (hakları veya miras)ı vermediğiniz ve kendilerini nikahlamayı istediğiniz yetim kadınlar ve zayıf çocuklar (hakkında) ile yetimlere karşı adaleti ayakta tutmanız konusunda size Kitap'ta okunmakta olanlardır. Hayır adına her ne yaparsanız, şüphesiz Allah onu bilir.

Nisa/127

Bu ayete de dikkat çekmek istedim, yukarıda örnek verilmiş.

tarihinde tupac tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Nisa 3. Ayete bazı savunmalar yapmışlar.

Bende baktım sadece yetim kelimesi var, kız ifadesi bulunmuyor.

Sadece yetimlerin hakkını korumak için kadınlarla evlilik durumu varmış gibi fakat Nisa 127. Ayette yetim kızlarla evlilik durumu kesinleşiyor.

Tefsirler de bu yönde, sadece kuran müslümanları savunma yapmışlar fakat kesinlik bir durum yok.

...nikâhlamak istediğiniz yetim kızlar ve çocuklardan aciz olanlar hakkında ve yetimlere adaletle davranmanız konusunda...

tarihinde tupac tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

11. fî yetâme : yetimler hakkında, konusunda

12. en nisâi : kadınlar

13. elletî : ki onlar

14. lâ tu'tûne-hunne : onlara vermiyorsunuz

15. mâ : şey

16. kutibe : yazıldı, farz kılındı

17. lehunne : onlar, onlara, onlar için

18. ve tergabûne : ve rağbet ediyorsunuz, arzuluyorsunuz, istiyorsunuz

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • 3 years later...

soru; kocamın ukrayna'da beraber yaşadığı segilisi ve bir çocuğu olduğunu öğrendim. kocamın yurtdışında gayriresmi ilişkisi beni aldatmış sayar mı?

 

- islamda aldatma diye bir kavram yoktur, nikahlı olup olmama durumu vardır. nikahsızlığa çözüm olarak kısa süreli nikah çeşitleri vardır. Bu nikahlara şiia'da muta nikahı, sünnilerde misyar nikahı denilir. nikahsız ilişkiye bir başka çözüm, ukraynalı kadının cariye olarak değerlendirilmesi olacaktır. islamda malik olan erkeklerin elinin altındakiler maldır ve cariyeler islama göre malikin mallarından sayılır.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.

×
×
  • Yeni Oluştur...