Jump to content

Ahlakın Evrimsel Kökenlerini Sindiremeyenler İçin


Recommended Posts

Neden üzülürüz, neden seviniriz? Neden çok üzüldüğümüzde ağlarız? Neden aşık oluruz? Duygular oradadır ve hiçbir zaman bunları sorgulama ihtiyacı bile duymayız. İyi, her zaman iyidir. Bizim tarafımızda olan herşey iyidir. Kötü ise, her zaman kötüdür. Bize, varlığımıza, özgürlüğümüze karşıdır.

Tüm bunlar nereden geliyor? Bunların var olma nedenleri nedir? Sevinmemizin, sevmemizin nedenleri nelerdir? Toplumsal bir canlı olduğumuz için pek çok hayvana göre daha fazla duygu taşıyoruz. Bazı hayvanların ağladıklarını duymuştum. Sevindiklerinde yapabildiklerine şahit olabiliyoruz. Onlarla çoğu duygularımız aynı. Çünkü duygularımız onlardan geliyor. Ortak atalarımızdan. Onlar da bizim gibi üzülür, depresyona girer, sevinirler vs. Ama hiçbir hayvan müzik dinlemez, değişik ruhani ritüeller yapmazlar.

İnsanoğlunun toplumsal zekası biraz daha farklı çalışıyor. O yüzden de atalarımızdan aldığımız bazı duyguları zenginleştirerek, toplumsal yaşamı kolaylaştıran yeni duygular eklemişiz. Buna ahlak da diyebiliriz. Ben buna karşımızdaki insanı anlama ve başka insanlara yardım etme güdüsü diyorum. Empati ve yardımlaşmada oldukça iyiyiz.

Dünya'nın öbür ucuna gidin. Dillerini bilmediğiniz bir coğrafyaya. Orada eğer gerçekten yardıma ihtiyacınız olduğunuz izlenimi verebilirseniz, bölge insanları sizi tanımasa bile size yardım edecektir. Eğer adres soruyorsanız, size mutlaka tarif edecektirler. Eğer biraz yiyeceğe ihtiyacınız varsa bunun gerçek olduğunu gösterebilirseniz, size yiyecek verecektirler.

Çünkü bu duygu, hemen hemen her insanın genine işlenmiştir. Doğal seleksiyon bu tip duyguları insanlar için seçmiş, bizim genlerimize işlemiş, öyle davranmamızı sağlamaya başlamıştır. Neden? Sebebi ortada: Hayatta kalmak için. Benzer yardım duygusunu, düşman gördüğünüz insanlara karşı hissetmeyiz. Çünkü onlara yapacağımız yardımın bize geri dönüşü olmayacaktır. Yardımı insan karşılıksız yapmaz. Mutlaka karşılık bekler. Karşılığı olmayan yardım da yapılmaz.

Ahlakı, sadece yardımlaşma olarak da görmemek lazım. Ancak bu duygu, ahlakın temelini oluşturuyor. Bu duygu sayesinde, empati yeteneği ve zorda kalana yardım etme güdüsü sayesinde insanlar daha büyük toplumlar kurabilmenin yolunu bulmuşlardır. Yazılı kanunların olmadığı dönemlerde her türlü toplumsal kurallar, eğer çok eskiden beri mevcut ise genlere işlemiş, yenice gelişmişlerse öğrenilen davranışlar olarak kalmıştır.

Mevcut ahlak kurallarının çoğu öğrenilen kurallardır. Ancak öğrenilen, içselleştirilen kurallar, zaman içinde, toplumun ceza mekanizması sayesinde daha çok içselleştirilmekte ve o yönde davrananlar daha çok ödüllendirilmektedir.

Ahlak, bir yönden evcilleştirmeye benzer. Nasıl insan, doğadan aldığı vahşi kurtları, seçerek, evcilleştirerek uysal köpeklere dönüştürdü ise; aynı şekilde kendi türü içindeki kişileri de seçerek evcil olanları tutar, olmayanları dışlar. Bunun adı ahlaktır. Dinle, imanla alakası yoktur.

tarihinde CharlesDarwin tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 180
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

Sindirememek nedir?

Sen insanın oksijen soluması gerçeğini bir anlayışla mı sindiriyorsun?

Sizler iyice saçmaladınız ha

Gerçekler insanların yorumlarına tabi değildir.

Onlar zorla kendisini dayatırlar

Bak:

- İnsan suda aletsiz nefes alamaz, yoruma tabi değildir bu.

- İnsan başka tür bir canlıyla çiftleşip üreyemez, yoruma tabi değildir bu

- İnsan aletsiz havada uçamaz veya süzülemez, bu da yoruma tabi değildir

Böyle şeyler sindirilerek anlaşılması söz konusu değildir

Bir gerçek daha var

- İnsanın "ahlak" başlığı altındaki tüm davranışlarının biyolojik engeli yoktur

Senin çocuk öldürmene, adam kesmene, birine şefkat göstermene, kendi çocuğun kardeşin veya ebeveynlerinle çiftleşmene biyolojik bir engel yoktur

Bu kesindir

Sen ahlak kategorisinde sıralanan tüm yasak davranışları biyolojik olarak yapabiliyorsun.

Biyolojik olarak engeli olmayan ancak yapılmayan davranışlar eğitimle dayatılır

Koşullandırmalardır

Ayıların oynaması gibi, aslanların, fillerin sirkte hareketler yapması gibi,

Bunu sindiremeyen sizlersiniz.

Ayrıca ahlak kategorisinde yasaklanmış tüm davranışlar eğer yakalanmazsan cezalandırılmadan kalıyor

Cezalandırılmadan bu davranışları yapan adam genlerini bir sonraki nesle yine aktarıyor

Eeee?

Sizin derdiniz nedir?

Müslümanların hebele hübele hebele hübele ALlah var demesi gibi

Siz de hebele hübele hebele hübele Ahlak var diyorsunuz

Farkınız yok

Sen ayet yorumluyorsun :)

Link to post
Sitelerde Paylaş

Ahlak diye bir şey yoktur.

Başlığı açan evrim falan diye saçmalamış.

Evrimde ahlak yoktur

İnsanın yapabildiği herşey evrimle kazanılmıştır

Eğer çalabiliyorsanız, eğer öldürebiliyorsanız, tecavüz edebiliyorsanız bunlar evrimle kazanılmış yeteneklerdir

Ve bu yetenekleri doğadaki diğer anlılara değil kendi türünüze karşı kazandınız.

Çünkü yalan, planlı programlı öldürme, tecavüz ancak kendi türünüze yapabileceğiniz şeyler

Bu özelliklerinizi kısıtlayan taraf (dinler ve inançlar) kendi doğasından korkan taraftır

O yüzden bir üst kurum oluşturdular

Devlet dediler buna

Bu devlet denilen kuruma organlar verdiler

Bu organlar aracılığıyla da kendilerini korumaya çalışıyorlar.

Çünkü virüsler

Yaşamda hayatta kalacak becerilere sahip değiller

Eğer bakarsanız ne üretirler, ne alet yapabilirler, ne de geleceğe yönelik plan yapabilirler

Ancak kural dayatırlar

Bu kurallarla alet yapabilenleri, üretenleri baskı altına alırlar

Bir çeşit çetecilik bu, mafyacılık

Ahlak denen bir şey yok

Yapabildiğiniz şey biyolojik olarak yapabildiğiniz her şeydir.

Yapamadığınız şey de biyolojik olarak yapamadığınız her şeydir

Hepsi bu.

Din ve inançlar sizden hayatınızı, malınızı, ömrünüzü çalıp

Sizi öldürüp çocuklarınızın hem beynine hem bedenine tecavüz ediyor

Bu da çok hoşunuza gidiyor

Bunu onlar yapabiliyorsa ahlak yok demektir zaten

Kafanız basmıyor

Stockholm sendromu sizinki.

Tam olarak adı bu

Stockholm dendromu deniyor buna.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Cahil cahil konuşmuşsun. Kimsin sen ya. Başka sorunlu bir arkadaş mı?

Adam gibi cevap yazamayan başka bir özürlü de sen misin? Psikiyatristlere görünmekten korkmayın. Türk milleti psikiyatriste gidince deli damgası yemekten korkar. Ondan sonra sorunlu böyle insanlar çevrede ona buna sataşır.

tarihinde CharlesDarwin tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Cahil cahil konuşmuşsun. Kimsin sen ya. Başka sorunlu bir arkadaş mı?

Adam gibi cevap yazamayan başka bir özürlü de sen misin? Psikiyatristlere görünmekten korkmayın. Türk milleti psikiyatriste gidince deli damgası yemekten korkar. Ondan sonra sorunlu böyle insanlar çevrede ona buna sataşır.

He yavrum he.

Sen uçurumla ateşin hikayesini bilir misin?

Üzerinden atlayan veya düşen insanları yumuşak bir şekilde yere indiren bir uçurum ile kendisine dokunan insanlara zarar vermeyen bir ateş varmış.

Bu ikisi çok iyi arkadaş olmuş.

Çünkü üzerinden atlayanları ve düşenleri paramparça eden diğer uçurumlar ve kendisine dokunanları yakan diğer ateşlerden farklıymışlar

Çok ahlaklıymışlar

Kimseye zarar vermeden yaşamışlar

Sonra uçurum düz ova olmuş, ateş de sönmüş kül olmuş

Bu ikisinin adları her zaman iyi anılmış.

Bunlar ahlaklıymış.

Sen salaksın Charles Darwin denen dangalak.

Biyolojimizin yapmamıza engel oluşturmadığı şeyleri, uyduruk kavramlar oluşturup da bariyer oluşturan bir dangalak.

Psikiyatristlik vaka sizlersiniz

Kocaman yazıyorum

AHLAK TANRISIZ BİR DİNDİR.

BAZI DAVRANIŞLARIN POZİTİF BAZILARININ NEGATİF DEĞERLERİ OLDUĞU DİNİDİR.

Tanrısız dindarlarlar = Ahlakçılar

Demek sana eskiler sağ kulağını tutma deselerdi onu da biyolojik sanacaktın

Bozuk beyinli herifler sizi :D

Link to post
Sitelerde Paylaş

He yavrum he.

Sen uçurumla ateşin hikayesini bilir misin?

Üzerinden atlayan veya düşen insanları yumuşak bir şekilde yere indiren bir uçurum ile kendisine dokunan insanlara zarar vermeyen bir ateş varmış.

Bu ikisi çok iyi arkadaş olmuş.

Çünkü üzerinden atlayanları ve düşenleri paramparça eden diğer uçurumlar ve kendisine dokunanları yakan diğer ateşlerden farklıymışlar

Çok ahlaklıymışlar

Kimseye zarar vermeden yaşamışlar

Sonra uçurum düz ova olmuş, ateş de sönmüş kül olmuş

Bu ikisinin adları her zaman iyi anılmış.

Bunlar ahlaklıymış.

Sen salaksın Charles Darwin denen dangalak.

Biyolojimizin yapmamıza engel oluşturmadığı şeyleri, uyduruk kavramlar oluşturup da bariyer oluşturan bir dangalak.

Psikiyatristlik vaka sizlersiniz

Kocaman yazıyorum

AHLAK TANRISIZ BİR DİNDİR.

BAZI DAVRANIŞLARIN POZİTİF BAZILARININ NEGATİF DEĞERLERİ OLDUĞU DİNİDİR.

Tanrısız dindarlarlar = Ahlakçılar

Demek sana eskiler sağ kulağını tutma deselerdi onu da biyolojik sanacaktın

Bozuk beyinli herifler sizi :D

Zır cahil. Senin gibi uydurmuyoruz değil mi? Kaç makale okudun şimdiye kadar? Kaç çalışmayı değerlendirdin? Başta ingilizcen var mı senin ki bilimden falan bahsediyorsun?

Link to post
Sitelerde Paylaş

O sana yakışır. Hacı'nın senin gibi ateistlere bir yakıştırması var. Türk Müslüman Ateisti. Aha o sen oluyorsun.

Senin gibilere de benim yakıştırmam var

Aptal Ateist :)

Ahlakçık molekülleri

Otobüste yer verme molekülü eksikse, otobüste yaşlılara yer vermiyoruz

Otobüste yer verme molekülleri %50 ile %80 arasında ise, hemen yaşlılara yer veriyoruz

Ama sorun şu

Eğer otobüste yer verme molekülleri %80'den fazla ise bu sefer de çoluk çocuk herkese yer veriyoruz

Hatta yer verme gang bangi oluşuyor

:D :D

Sen harbi salaksın

Link to post
Sitelerde Paylaş

Senin gibilere de benim yakıştırmam var

Aptal Ateist :)

Ahlakçık molekülleri

Otobüste yer verme molekülü eksikse, otobüste yaşlılara yer vermiyoruz

Otobüste yer verme molekülleri %50 ile %80 arasında ise, hemen yaşlılara yer veriyoruz

Ama sorun şu

Eğer otobüste yer verme molekülleri %80'den fazla ise bu sefer de çoluk çocuk herkese yer veriyoruz

Hatta yer verme gang bangi oluşuyor

:D :D

Sen harbi salaksın

Boş boş konuşup başlığı kirletme. İkile şurdan.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Eğer insanda ahlak varsa

O zaman fillerde de futbol oynama var.

Çünkü ben bizzat gözümle şahit oldum

Sirkte bir grup fil futbol oynuyordu.

Fillerde evrim zamanla futbol oynayan filleri seleksiyona uğratmış ve futbol oynamayan filler hiç bir kulübe transfer olamadığından soyları tükenmiş

Ha ha ha :D

Link to post
Sitelerde Paylaş

Boş boş konuşup başlığı kirletme. İkile şurdan.

Başlık bir dindarın hezeyanları

Sen bir dindarsın oğlum

Tanrısız dinin dindarı

Ahlak dininin dindarı

Ahlakı bana cihazlarla göster

Mesela MR'da bana sokağa tkürmemeyi göster :D

Link to post
Sitelerde Paylaş

Ahlak diye bir şey yoktur.

Başlığı açan evrim falan diye saçmalamış.

Evrimde ahlak yoktur

İnsanın yapabildiği herşey evrimle kazanılmıştır

Eğer çalabiliyorsanız, eğer öldürebiliyorsanız, tecavüz edebiliyorsanız bunlar evrimle kazanılmış yeteneklerdir

Ve bu yetenekleri doğadaki diğer anlılara değil kendi türünüze karşı kazandınız.

Çünkü yalan, planlı programlı öldürme, tecavüz ancak kendi türünüze yapabileceğiniz şeyler

Bu özelliklerinizi kısıtlayan taraf (dinler ve inançlar) kendi doğasından korkan taraftır

O yüzden bir üst kurum oluşturdular

Devlet dediler buna

Bu devlet denilen kuruma organlar verdiler

Bu organlar aracılığıyla da kendilerini korumaya çalışıyorlar.

Çünkü virüsler

Yaşamda hayatta kalacak becerilere sahip değiller

Eğer bakarsanız ne üretirler, ne alet yapabilirler, ne de geleceğe yönelik plan yapabilirler

Ancak kural dayatırlar

Bu kurallarla alet yapabilenleri, üretenleri baskı altına alırlar

Bir çeşit çetecilik bu, mafyacılık

Ahlak denen bir şey yok

Yapabildiğiniz şey biyolojik olarak yapabildiğiniz her şeydir.

Yapamadığınız şey de biyolojik olarak yapamadığınız her şeydir.

Bedenin de sistematik işleyen ve davranan hücrelerden oluşmuştur.

Neden sistem olarak çalışıyor da her hücre bireysel takılmıyor?

Neden hücreler diğerlerini öldürmüyor?

Neden vücut hücreleri yada organları gelişi güzel takılmıyor da sistem olarak davranıyor. Yaralanma, acı, acıkma gibi durumlarda neden beyni uyarıyor da birbirlerini yemiyor?

Hala çıkarlarını düşünen canlılarız.bu uğurda diğerlerini kullanıyoruz,faydalanıyoruz.

tarihinde ateistdusunce tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

.......Bunun adı ahlaktır. Dinle, imanla alakası yoktur.

Zırva..

Ahlak dini bir kavramdır..Bunu anlatamadık..Kaç gündür yazıyoruz ama ahlakı savunan ateistlerden dişe dokunur tek bir cümle göremedik..

Dostum,sende yazamamışsın..Olmamış..

Bak mesela..İran'daki ahlak polislerini bana açıklasana..Nasıl yapacaksın bunu?

Ahlak iyi birşeyse,niye ahlakı savunan ateistler İran'a gitmiyor?

Ahlak kötü birşeydir ama siz tam tersini anlıyorsunuz..Ahlak deyince iyi birşey algılıyorsunuz ama bu yanlıştır..Dindarların binlerce yıldır lanse/empoze ettiği bu bilgiden kurtulun..Ahlak kötü birşeydir ve ahlak KESİNLİKLE DİNİ BİR KAVRAMDIR..

Link to post
Sitelerde Paylaş

Zırva..

Ahlak dini bir kavramdır..Bunu anlatamadık..Kaç gündür yazıyoruz ama ahlakı savunan ateistlerden dişe dokunur tek bir cümle göremedik..

Dostum,sende yazamamışsın..Olmamış..

Bak mesela..İran'daki ahlak polislerini bana açıklasana..Nasıl yapacaksın bunu?

Ahlak iyi birşeyse,niye ahlakı savunan ateistler İran'a gitmiyor?

Ahlak kötü birşeydir ama siz tam tersini anlıyorsunuz..Ahlak deyince iyi birşey algılıyorsunuz ama bu yanlıştır..Dindarların binlerce yıldır lanse/empoze ettiği bu bilgiden kurtulun..Ahlak kötü birşeydir ve ahlak KESİNLİKLE DİNİ BİR KAVRAMDIR..

Ahlak denince neden aklına Norveçlilerin değil de İranlıların ahlakı geliyor?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bedenin de sistematik işleyen ve davranan hücrelerden oluşmuştur.

Neden sistem olarak çalışıyor da her hücre bireysel takılmıyor?

Neden hücreler diğerlerini öldürmüyor?

Neden vücut hücreleri yada organları gelişi güzel takılmıyor da sistem olarak davranıyor. Yaralanma, acı, acıkma gibi durumlarda neden beyni uyarıyor da birbirlerini yemiyor?

Hala çıkarlarını düşünen canlılarız.bu uğurda diğerlerini kullanıyoruz,faydalanıyoruz.

Hücreler birbirlerini yerler

Bu hep böyle oluyor.

Onların çıkarı yok

Onların çevreye karşı direnme güçleri var

Bir hücre kendi bütünlüğü ile ayakta durur.

Bu bütünlük onun sınırları, kütlesi vs

O sınırlar kütle vs yani varlığı dışarıdan sürekli baskı altındadır

Bedeliye otobüsünde sıkışık halde olduğunu düşün.

DIşarıdaki insaların baskısı senin direncin kadardır

Sen yumuşak bir malzemeden, veya sıvıdan olsan o baskı seni ezer geçer

Aslında çıkar yok

Seni ayakta tutan tek şey var

Senin gücün

Felç geçirenlerin hareket etmeme çıkarı mı var?

Hareket etmek hepsininçıkarına ancak donanımları izin vermiyor.

Bu da öyle.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Ahlak iyi birşeyse,niye ahlakı savunan ateistler İran'a gitmiyor?

Ahlak kötü birşeydir ama siz tam tersini anlıyorsunuz..Ahlak deyince iyi birşey algılıyorsunuz ama bu yanlıştır..

İran'da trafik polisleri de var. O zaman, trafik de dini bir kavram. Trafik kuralları kökenini dinlerden alıyor.

Ahlakı da insanlar yarattı, dinleri de insanlar yarattı. Bir de bu doğru cenahtan bakalım. Ahlak dinden gelir deyince, sanki -din diye- bize, bizim üretmediğimiz, başka bir gücün bize enjekte ettiği bir durum varmış gibi bir sonuç çıkıyor. Sanki bize dış bir güç tarafından verilmiş, biz de ondan ahlak yapmışız gibi bir kavrayış söz konusu. Oysa, bu yanlıştır. Bu kavrayış idealisttir. Arabayı atların önüne koymaktır.

Veya, bunun /ahlak dinden gelir/'in daha materyalist makyajlı -yerli ateistlerimizin en fazla rağbetini gören- başka uyarlamaları da yapılabilir /bu onları idealizme dayalı olmaktan kurtarmasa da/. Buna göre: Dini başka bir güçten almadık, biz yarattık, dini kurumlar oluşturduk, o kurumların başına din adamları getirdik, o din adamları-bezirganları da birtakım ahlak kuralları koydular. Yok abicim öyle birşey. Bu, tamamen toplumsal yaşamın maddi üretim ve hükmetme hükmedilme ilişkilerinin bir parçası. Bizim aramızdaki ilişkilerden doğan bir şey. O ilişkilerden ahlak da doğmuş, din de doğmuş, hukuk doğmuş, siyaset doğmuş vs vs. Din ahlaktan doğduğu yargısı, kökenini, temizliğin imandan geldiği yargısıyla aynı yerden alıyor. Ahlak dini bir kavramdır demek, temizlik imandan gelir demekten farklı değil.

Ahlak kurallarını din adamları koymuyor. Tersi de doğru değil. Ne ahlak dinden doğdu, ne de din ahlaktan. Bunlar dini hurafeler sadece. Dincilerin beyin yıkaması. Ahlak toplumsal yaşamın doğrudan ürünüdür. Din gibi dolayımlar olmadan da insanlar aralarında ahlaki ilişkiler kurmaktadırlar, birbirlerine yardım etmektedirler.

Peki dinin, dini cereyanların ahlakla ilgisi ne? Din ahlakı kendine benzetmiş, egemenliği altına almış, ondan karikatür ve o dinin çıkarsal denklemi içine hapsolmuş topal bir ahlak türetmiştir. İşlevsizleştirmiştir. Yozlaştırmıştır. Sadece ahlakı değil, örneğin temizlik anlayışını da. Örneğin, İslam'a göre, namazdan önce temiz olmak gerekir. Ruh ve beden temizliği olayı yani. Bedensel temizlik için su ile abdest alınır. Su yoksa napılır? Teyemmüm yapılır. Toprağa avcunu koyarsın, yüzüne sürersin, güya temizlenirsin. Gerçi, toprak pis birşey değildir, sadık yarimizdir. Ama kuru toprak elini temizlemez. Oldu mu? Olmadı. Temizlik olmadı. Ama, müslümana sorsan, teyemmümle bedensel temizlik yapılmıştır, bal gibi olmuştur. Artık namaz kılınabilir. Böyle temizlik anlayışı olur mu? Olmaz. Yozlaşmaya bir örnek bu.

Örtünme için de benzer şeyler geçerli. Bedensel örtünme bir dinin telkini ya da emri ile başlamamıştır. Buna dinler ve bizim müslüman ateistlerden bazıları inanır ancak. Örtünme doğal ihtiyaçlardan ortaya çıkmıştır. Sonradan kültürel yönler de kazanmıştır. Dinlerin bedensel örtünme anlayışı olsa da, örtünmenin dinlerden köken aldığı asla söylenemez. Örtünme dini bir kavram değildir. Dinlerin bir örtünme anlayışının olması, örtünmeyi dini bir olgu yapmaz. Bu sadece, dinin, ahlakı yozlaştırdığı gibi örtünmeyi de kendine ait öz kökeninden ayrı bir yerde konumlandırmaya çalıştığını gösterir. Türban, dini cereyanların örtünmeyi nasıl çarpıttığına, onu nasıl karikatürleştirerek kendi zeminine mal etmeye çalıştığına açık bir gösterge. Ahlaka yaptığının bir benzeri.

Ayrıca, kısa değineceğim ama, ahlak iyidir kötüdür diye bir yaklaşım saçma. Ahlak zorunludur. Hukuk zorunludur. Geçici olabilir, gelecekte insanlar arasında şimdiden öngöremeyeceğimiz başka protokollerle ilişkiler ve düzenler kurulabilir, bu ahlakın gerçek ama tarihsel, zorunlu ama geçici olduğu olgusunu değiştirmez. Din de doğal ve zorunluydu, ama bilim artık onun gördüğü işlerden bazı önemli olanları üstlendi ve dini gereksizleştiriyor. Din gibi, ahlak da toplumsal olarak doğal ve zorunludur. Sorunludur da. Evet, o da var. Çelişkili. Çünkü, hangi ahlak dizgesine bakarsanız bakın, tümel bir yararı değil, kesimsel bir çıkarı yansıtıyor. Bak bunu kabul ediyorum. Ya bir sınıfın çıkarını, ya bir zümrenin, ya bir dinin mensuplarının ya da bir türün, ya da canlının. Ama bu ahlakın zorunlu olduğu gerçeğini değiştirmiyor.

tarihinde isabettin tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Demek marketten sigara alırken marlboro mu yoksa camel sigarası mı almanın evrimsel kökenleri var ha? :D

Sizler çok basit avlarsınız.

Belki de dindarlar avlarını yavaşlatabilemk için bu hikayeleri kullanıyorlar

Doğada sersemletici gaz zehir vs uygulayan hayvanlar var

Belki de bu da dindarların zehirli ısrığı

Oğlum ahlak var

Kendine yapılmasını istemediğin şeyi başkasına yapma felsefesi var

Sersemledikten sonra?

Örümceğin yaptığı gibi gel, ağa sar ve kozada depola

Vay salaklar vay.

Tanrı sanrısından kurtulunca işiniz bitti mi sandınız?

Kıçınızdaki kazığı çıkardınız mı sandınız?

Esas kazığın budaklısı tam orada duruyor

Ve çıkartmaya çalışana saldırıyorsunuz.

:)

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...