bosyinebos 0 Mayıs 23, 2016 gönderildi Raporla Share Mayıs 23, 2016 gönderildi Guney kore de ayni. Yine de teknolojik olarak bizden ilerideler. Biz kasaba toplumuyuz calismayi sevmeyiz. Ister sekuler ol ister seriatci. Bugun cin. Devasa bir pazar olarak basladi. Simdi kendi teknolojisi uretiyor. güney kore, çin ve tayvan.. bu üçü 1978'den sonra büyük patlama yaptılar. ama türkiye hep aynı yerde saydı. böyle giderse orta gelir tuzağında çürüyeceğiz. Link to post Sitelerde Paylaş
Hasan Akçay 0 Mayıs 23, 2016 gönderildi Raporla Share Mayıs 23, 2016 gönderildi (düzenlendi) Mü'minûn = inananlar. Yaşli genç, zenci beyaz, yoksul varlikli, kadin erkek... BÜTÜN inananlar. Ayet 1: Müminler kurtulusa ermistir - Kad eflehal mü'minûn. Yaşli genç, zenci beyaz, yoksul varlikli, kadin erkek... bütün inananlar kurtulusa ermistir. Ayrim söz konusu degil. Ayet 2: Salâtlarinda huşu duyanlardir onlar. Onlar salâtlarinda huşu duyan yaşlilardir, gençlerdir, yoksullardir, varliklilardir, erkeklerdir, kadinlardir... ayrim yok. .... Ayet 5: Apisaralarini saklayanlardir onlar Vellezîne hum lifurûcihim hâfizûn Ayrim yok, mü'minler apisaralarini saklayan yaşlilardir, gençlerdir, erkeklerdir, kadinlardir... Erkekler saklarlar ama kadinlar apisaralarini saklamasa da olur denmiyor. Ayet 6: Ama esleri YA DA "meleket eymân"lari hariç, apisaralarini yalnizca onlara açmalari caizdir. Dikkat. Eger bu ayetteki meleket eymân inanan bi adamin cariyeleri ise inanan bi kadinin da köleleri olur. Mümkün mü? Inanan kadinin apisarasini erkek kölelerine açmasi caiz midir, caiz olsun mu? Mayıs 23, 2016 tarihinde Hasan Akçay tarafından düzenlendi Link to post Sitelerde Paylaş
Dindarr 0 Mayıs 23, 2016 gönderildi Raporla Share Mayıs 23, 2016 gönderildi (düzenlendi) Niye ki loooo ? Cübbeli, insanlık tarihi 7 bin yıl diyor. 10 bin yıllık insan kalıntısına bile yalan,palavra diyor. Peygamber cesedi toprakta çürümüyormuş, toprağa harammış. Delili de hadis var diyor....Cübbeli kıvırmıyo işte en azından, yani gerçek islamı savunuyor, moloz ! Bak kardeşim bizine lo cübbeli kafürden bize ne loo biz evvelah dinimiz çoooooook iyi bilitriz gel bende öğren dini kemon Evet tevratta dünyanın Ömrü 7 bin yıldır der Kuranı Kerimde de : "Miractaki 1 gün dünya senesiyle 50 bin senedir." Efem. Bunu çarparsın. ne çıkar.. İşte dünyanın ömrü çıkar keemon Bu çıkan rakkamında ne kadar geçmiş ne kadar kalmış allah bilir. evet vallahi billahil 7 bin senedir. ama Miraçtaki insana göre bir gün dünya senesiyle 50 bin senedir anlamışsen kemon cübbeli kafir bunları bilmez kemon Koca islam büyüksün bizde evvellaha dinimiz herkesten çoooooooooook daha iyi biliriz kemon Gerçek islamı gel sen benden öğren kemon Mayıs 23, 2016 tarihinde Dindarr tarafından düzenlendi Link to post Sitelerde Paylaş
exnihilo 0 Mayıs 23, 2016 gönderildi Raporla Share Mayıs 23, 2016 gönderildi (düzenlendi) Bak kardeşim bizine lo cübbeli kafürden bize ne loo biz evvelah dinimiz çoooooook iyi bilitriz gel bende öğren dini kemon Evet tevratta dünyanın Ömrü 7 bin yıldır der Kuranı Kerimde de : "Miractaki 1 gün dünya senesiyle 50 bin senedir." Efem. Bunu çarparsın. ne çıkar.. İşte dünyanın ömrü çıkar keemon Bu çıkan rakkamında ne kadar geçmiş ne kadar kalmış allah bilir. evet vallahi billahil 7 bin senedir. ama Miraçtaki insana göre bir gün dünya senesiyle 50 bin senedir anlamışsen kemon cübbeli kafir bunları bilmez kemon Koca islam büyüksün bizde evvellaha dinimiz herkesten çoooooooooook daha iyi biliriz kemon Gerçek islamı gel sen benden öğren kemon Allahiniz zamandan munezzeh. O yuzden 1000 yil gibi bir sure bir sey ifade etmez. Celiski ustune celiski. Hacc 47 Ve azabı senden acele istiyorlar. Ve Allah, asla vaadinden dönmez. Ve Rabbinin katındaki bir gün, sizin saydığınız bin sene gibidir. Mayıs 23, 2016 tarihinde Metalurjist tarafından düzenlendi Link to post Sitelerde Paylaş
Dindarr 0 Mayıs 23, 2016 gönderildi Raporla Share Mayıs 23, 2016 gönderildi (düzenlendi) Allahiniz zamandan munezzeh. O yuzden 1000 yil gibi bir sure bir sey ifade etmez. Celiski ustune celiski. Hacc 47 Ve azabı senden acele istiyorlar. Ve Allah, asla vaadinden dönmez. Ve Rabbinin katındaki bir gün, sizin saydığınız bin sene gibidir. Allah zamanlardan mekanlardan münezzehtir Allah için zaman yoktur seni ayeti okuyup anlayamıyorsan kafan basmıyorsa çalışmıyorsa ben napıyım kardeş Şüphesiz Allah yanında bir gün sizin saydığınız bin sene gibidir. der. 1000 sene sonra tepelerim diyor.. benm için zaman yok Kuranda ki Yevme kelimesi Güneş günü değildir. Hazreti Ali efendimiz "Yevme" kelimesini An ile tefsir buyurmulardır bu işin inceliğini duyurmuşlarıdr kıyamet anı azab anı vs.. Allah'ın için zaman olmadığından kendi yanında bir gün sizin saydığınız bin sene gibidir diyor. Allah için zaman yok Allah Her günlerde tecelli edendir. kendi yanında tecelliği ettiği bir gün sizin saydığınız bin sene gibidir der. Anladın mı kemon ayrıca bak enam 27: "azaba durduruldukları zaman görseydin keşke biz müminlerden olsaydık derler" Halbuki o gün o kafirler için daha gelmediki... kemon hahay yavrum benm Mayıs 23, 2016 tarihinde Dindarr tarafından düzenlendi Link to post Sitelerde Paylaş
exnihilo 0 Mayıs 23, 2016 gönderildi Raporla Share Mayıs 23, 2016 gönderildi (düzenlendi) Allah zamanlardan mekanlardan münezzehtir Allah için zaman yoktur seni ayeti okuyup anlayamıyorsan kafan basmıyorsa çalışmıyorsa ben napıyım kardeş Şüphesiz Allah yanında bir gün sizin saydığınız bin sene gibidir. der. 1000 sene sonra tepelerim diyor.. benm için zaman yok Kuranda ki Yevme kelimesi Güneş günü değildir. Hazreti Ali efendimiz "Yevme" kelimesini An ile tefsir buyurmulardır bu işin inceliğini duyurmuşlarıdr kıyamet anı azab anı vs.. Allah'ın için zaman olmadığından kendi yanında bir gün sizin saydığınız bin sene gibidir diyor. Allah için zaman yok Allah Her günlerde tecelli edendir. kendi yanında tecelliği ettiği bir gün sizin saydığınız bin sene gibidir der. Anladın mı kemon ayrıca bak enam 27: "azaba durduruldukları zaman görseydin keşke biz müminlerden olsaydık derler" Halbuki o gün o kafirler için daha gelmediki... kemon hahay yavrum benm Allah katinda bir an sizin bin senenizdir komiksin yahu. Yevme gun demektir. An lahzah demektir.(1:4:2) yawmi (of the) Day مَالِكِ يَوْمِ الدِّينِ (2:8:7) wabil-yawmi and in the Day وَمِنَ النَّاسِ مَنْ يَقُولُ آمَنَّا بِاللَّهِ وَبِالْيَوْمِ الْآخِرِ وَمَا هُمْ بِمُؤْمِنِينَ (2:48:2) yawman a day وَاتَّقُوا يَوْمًا لَا تَجْزِي نَفْسٌ عَنْ نَفْسٍ شَيْئًا (2:62:11) wal-yawmi and the Day مَنْ آمَنَ بِاللَّهِ وَالْيَوْمِ الْآخِرِ وَعَمِلَ صَالِحًا فَلَهُمْ أَجْرُهُمْ عِنْدَ رَبِّهِمْ (2:80:6) ayyāman (for) days وَقَالُوا لَنْ تَمَسَّنَا النَّارُ إِلَّا أَيَّامًا مَعْدُودَةً (2:123:2) yawman a day وَاتَّقُوا يَوْمًا لَا تَجْزِي نَفْسٌ عَنْ نَفْسٍ شَيْئًا وَلَا يُقْبَلُ مِنْهَا عَدْلٌ (2:126:17) wal-yawmi and the Day وَارْزُقْ أَهْلَهُ مِنَ الثَّمَرَاتِ مَنْ آمَنَ مِنْهُمْ بِاللَّهِ وَالْيَوْمِ الْآخِرِ (2:177:14) wal-yawmi and the Day وَلَٰكِنَّ الْبِرَّ مَنْ آمَنَ بِاللَّهِ وَالْيَوْمِ الْآخِرِ وَالْمَلَائِكَةِ وَالْكِتَابِ (2:184:12) ayyāmin days فَمَنْ كَانَ مِنْكُمْ مَرِيضًا أَوْ عَلَىٰ سَفَرٍ فَعِدَّةٌ مِنْ أَيَّامٍ أُخَرَ (2:185:26) ayyāmin days وَمَنْ كَانَ مَرِيضًا أَوْ عَلَىٰ سَفَرٍ فَعِدَّةٌ مِنْ أَيَّامٍ أُخَرَ (2:196:50) ayyāmin days فَمَنْ لَمْ يَجِدْ فَصِيَامُ ثَلَاثَةِ أَيَّامٍ فِي الْحَجِّ وَسَبْعَةٍ إِذَا رَجَعْتُمْ (2:203:4) ayyāmin days وَاذْكُرُوا اللَّهَ فِي أَيَّامٍ مَعْدُودَاتٍ (2:203:9) yawmayni two days فَمَنْ تَعَجَّلَ فِي يَوْمَيْنِ فَلَا إِثْمَ عَلَيْهِ وَمَنْ تَأَخَّرَ فَلَا إِثْمَ عَلَيْهِ (2:228:20) wal-yawmi and the Day وَلَا يَحِلُّ لَهُنَّ أَنْ يَكْتُمْنَ مَا خَلَقَ اللَّهُ فِي أَرْحَامِهِنَّ إِنْ كُنَّ يُؤْمِنَّ بِاللَّهِ وَالْيَوْمِ الْآخِرِ (2:232:23) wal-yawmi and the Day ذَٰلِكَ يُوعَظُ بِهِ مَنْ كَانَ مِنْكُمْ يُؤْمِنُ بِاللَّهِ وَالْيَوْمِ الْآخِرِ (2:254:11) yawmun a Day أَنْفِقُوا مِمَّا رَزَقْنَاكُمْ مِنْ قَبْلِ أَنْ يَأْتِيَ يَوْمٌ لَا بَيْعٌ فِيهِ وَلَا خُلَّةٌ (2:259:28) yawman (for) a day قَالَ كَمْ لَبِثْتَ قَالَ لَبِثْتُ يَوْمًا أَوْ بَعْضَ يَوْمٍ (2:259:31) yawmin (of) a day قَالَ كَمْ لَبِثْتَ قَالَ لَبِثْتُ يَوْمًا أَوْ بَعْضَ يَوْمٍ (2:264:17) wal-yawmi and the Day كَالَّذِي يُنْفِقُ مَالَهُ رِئَاءَ النَّاسِ وَلَا يُؤْمِنُ بِاللَّهِ وَالْيَوْمِ الْآخِرِ (2:281:2) yawman a Day وَاتَّقُوا يَوْمًا تُرْجَعُونَ فِيهِ إِلَى اللَّهِ (3:9:5) liyawmin on a Day رَبَّنَا إِنَّكَ جَامِعُ النَّاسِ لِيَوْمٍ لَا رَيْبَ فِيهِ (3:25:4) liyawmin on a Day فَكَيْفَ إِذَا جَمَعْنَاهُمْ لِيَوْمٍ لَا رَيْبَ فِيهِ (3:41:12) ayyāmin days قَالَ آيَتُكَ أَلَّا تُكَلِّمَ النَّاسَ ثَلَاثَةَ أَيَّامٍ إِلَّا رَمْزًا (3:55:20) yawmi (the) Day وَجَاعِلُ الَّذِينَ اتَّبَعُوكَ فَوْقَ الَّذِينَ كَفَرُوا إِلَىٰ يَوْمِ الْقِيَامَةِ (3:114:3) wal-yawmi and the Day يُؤْمِنُونَ بِاللَّهِ وَالْيَوْمِ الْآخِرِ وَيَأْمُرُونَ بِالْمَعْرُوفِ وَيَنْهَوْنَ عَنِ الْمُنْكَرِ (3:140:10) l-ayāmu [the] days وَتِلْكَ الْأَيَّامُ نُدَاوِلُهَا بَيْنَ النَّاسِ (3:161:11) yawma (on the) Day وَمَا كَانَ لِنَبِيٍّ أَنْ يَغُلَّ وَمَنْ يَغْلُلْ يَأْتِ بِمَا غَلَّ يَوْمَ الْقِيَامَةِ (4:38:10) bil-yawmi in the Day وَالَّذِينَ يُنْفِقُونَ أَمْوَالَهُمْ رِئَاءَ النَّاسِ وَلَا يُؤْمِنُونَ بِاللَّهِ وَلَا بِالْيَوْمِ الْآخِرِ (4:39:6) wal-yawmi and the Day وَمَاذَا عَلَيْهِمْ لَوْ آمَنُوا بِاللَّهِ وَالْيَوْمِ الْآخِرِ (4:59:23) wal-yawmi and the Day فَرُدُّوهُ إِلَى اللَّهِ وَالرَّسُولِ إِنْ كُنْتُمْ تُؤْمِنُونَ بِاللَّهِ وَالْيَوْمِ الْآخِرِ (4:87:8) yawmi (the) Day اللَّهُ لَا إِلَٰهَ إِلَّا هُوَ لَيَجْمَعَنَّكُمْ إِلَىٰ يَوْمِ الْقِيَامَةِ لَا رَيْبَ فِيهِ (4:136:23) wal-yawmi and the Day وَمَنْ يَكْفُرْ بِاللَّهِ وَمَلَائِكَتِهِ وَكُتُبِهِ وَرُسُلِهِ وَالْيَوْمِ الْآخِرِ فَقَدْ ضَلَّ ضَلَالًا بَعِيدًا (4:162:21) wal-yawmi and the Day وَالْمُؤْمِنُونَ بِاللَّهِ وَالْيَوْمِ الْآخِرِ أُولَٰئِكَ سَنُؤْتِيهِمْ أَجْرًا عَظِيمًا (5:14:18) yawmi (the) Day فَأَغْرَيْنَا بَيْنَهُمُ الْعَدَاوَةَ وَالْبَغْضَاءَ إِلَىٰ يَوْمِ الْقِيَامَةِ (5:36:17) yawmi (of the) Day لِيَفْتَدُوا بِهِ مِنْ عَذَابِ يَوْمِ الْقِيَامَةِ مَا تُقُبِّلَ مِنْهُمْ (5:64:32) yawmi (the) Day وَأَلْقَيْنَا بَيْنَهُمُ الْعَدَاوَةَ وَالْبَغْضَاءَ إِلَىٰ يَوْمِ الْقِيَامَةِ (5:69:11) wal-yawmi and the Day مَنْ آمَنَ بِاللَّهِ وَالْيَوْمِ الْآخِرِ وَعَمِلَ صَالِحًا فَلَا خَوْفٌ عَلَيْهِمْ (5:89:31) ayyāmin days فَمَنْ لَمْ يَجِدْ فَصِيَامُ ثَلَاثَةِ أَيَّامٍ (5:119:4) yawmu Day قَالَ اللَّهُ هَٰذَا يَوْمُ يَنْفَعُ الصَّادِقِينَ صِدْقُهُمْ (6:12:15) yawmi (the) Day لَيَجْمَعَنَّكُمْ إِلَىٰ يَوْمِ الْقِيَامَةِ لَا رَيْبَ فِيهِ (6:15:8) yawmin (of) a Day قُلْ إِنِّي أَخَافُ إِنْ عَصَيْتُ رَبِّي عَذَابَ يَوْمٍ عَظِيمٍ (6:130:13) yawmikum (of) your day أَلَمْ يَأْتِكُمْ رُسُلٌ مِنْكُمْ يَقُصُّونَ عَلَيْكُمْ آيَاتِي وَيُنْذِرُونَكُمْ لِقَاءَ يَوْمِكُمْ هَٰذَا (7:14:4) yawmi (the) Day قَالَ أَنْظِرْنِي إِلَىٰ يَوْمِ يُبْعَثُونَ (7:51:14) yawmihim Mayıs 23, 2016 tarihinde Metalurjist tarafından düzenlendi Link to post Sitelerde Paylaş
sağduyu 0 Mayıs 23, 2016 gönderildi Raporla Share Mayıs 23, 2016 gönderildi (düzenlendi) Mü'minûn = inananlar. Yaşli genç, zenci beyaz, yoksul varlikli, kadin erkek... BÜTÜN inananlar. Nur/12. Bu iftirayı işittiğiniz zaman, iman eden erkek ve kadınlar, kendi (din kardeş)leri hakkında iyi zan besleyip de, “Bu, apaçık bir iftiradır” deselerdi ya! 5. el mu'minûne : mü'min erkekler 6. ve el mu'minâtu : ve mü'min kadınlar Müminun/1'de geçen "el mu'minûne" kelimesi aslında "erkek müminler" anlamına gelir, yukardaki ayette bu açıkça görülmektedir. Ama gel de bunu Hasan Akçay gibi "kafirlere" anlat, adamın tek yaptığı yalan dolan ve sahtekarlık. Müminun/6. Ancak karıları ve ellerinin altında bulunan cariyeleri bunun dışındadır. Onlarla ilişkilerinden dolayı kınanmazlar. 2. alâ ezvâci-him : onların (kendi) zevcelerine "him" erkekler için kullanılan bir zamirdir ve ayrıca ezvaci kelimesi de "zevce" yani "kadın eş" kelimesinin çoğuludur. İnsan şu ayete bakınca "karıları" kelimesini görünce "el mu'minûne" kelimesi ile erkek müminler kastedildiğini anlar. Mayıs 23, 2016 tarihinde sağduyu tarafından düzenlendi Link to post Sitelerde Paylaş
exnihilo 0 Mayıs 23, 2016 gönderildi Raporla Share Mayıs 23, 2016 gönderildi Allah zamanlardan mekanlardan münezzehtir Allah için zaman yoktur seni ayeti okuyup anlayamıyorsan kafan basmıyorsa çalışmıyorsa ben napıyım kardeş Şüphesiz Allah yanında bir gün sizin saydığınız bin sene gibidir. der. 1000 sene sonra tepelerim diyor.. benm için zaman yok Kuranda ki Yevme kelimesi Güneş günü değildir. Hazreti Ali efendimiz "Yevme" kelimesini An ile tefsir buyurmulardır bu işin inceliğini duyurmuşlarıdr kıyamet anı azab anı vs.. Allah'ın için zaman olmadığından kendi yanında bir gün sizin saydığınız bin sene gibidir diyor. Allah için zaman yok Allah Her günlerde tecelli edendir. kendi yanında tecelliği ettiği bir gün sizin saydığınız bin sene gibidir der. Anladın mı kemon ayrıca bak enam 27: "azaba durduruldukları zaman görseydin keşke biz müminlerden olsaydık derler" Halbuki o gün o kafirler için daha gelmediki... kemon hahay yavrum benm Bakara 184: Eyyâmen madûdât(madûdâtin), fe men kâne minkum marîdan ev alâ seferin fe iddetun min eyyâmin uhar(uhara) ve alellezîne yutîkûnehu fidyetun taâmu miskîn(miskînin), fe men tatavvaa hayran fe huve hayrun leh(lehu), ve en tesûmû hayrun lekum in kuntum talemûn(talemûne). 1. eyyâmen : günler 2. ma'dûdâtin : adetli, sayılmış, sayılı 3. fe men : fakat kim 4. kâne : oldu, idi 5. min-kum : sizden 6. marîdan : hasta 7. ev alâ seferin : veya seferde, yolculukta 8. fe : o zaman, o taktirde 9. iddetun : müddet, sayı, bir şeyin müddetini 10. min eyyâmin : günlerden 11. uhara : diğer 12. ve alâ ellezîne : ve onlar üzerine 13. yutîkûne-hu : ona dayanamazlar, zorlanırlar, takatleri kesilir, güç yetiremezler 14. fidyetun : fidye 15. taâmu : yemek 16. miskînin : çalışamayacak durumdaki yaşlılar 17. fe men : artık kim 18. tatavvaa : isteyerek, gönüllü olarak yaptı 19. hayran : bir hayır 20. fe : işte 21. huve : o 22. hayrun : hayırdır, daha hayırlıdır 23. lehu : onun için 24. ve en tesûmû : ve sizin oruç tutmanız 25. hayrun : hayırdır, daha hayırlıdır 26. lekum : sizin için, size 27. in : eğer, şâyet, ise, keşke 28. kuntum : siz oldunuz 29. ta'lemûne : biliyorsunuz, bilirsiniz Link to post Sitelerde Paylaş
Hasan Akçay 0 Mayıs 23, 2016 gönderildi Raporla Share Mayıs 23, 2016 gönderildi Ve köle de çikarilmis çeviriden, köle yok, cariye var sadece. Halbuki mâ meleket eymânukum ikisini de aliyor içerisine. Hadi köleyi de al o zaman, hadi bakalim! O zaman kadin da köleyi alsin odasina! "Yooo, olmaz." Eee kardesim, eger bu ayeti delil getiriyorsan ikisi de... Bakin burda (çeviride) ne diyor: Ancak esleri ve ellerinin sahip oldugu cariyeler hariç. VE diyor VE... VE. Niye? Çünkü odalik olarak kullanacak. (Abdülaziz Bayindir, 27:20) Link to post Sitelerde Paylaş
sağduyu 0 Mayıs 23, 2016 gönderildi Raporla Share Mayıs 23, 2016 gönderildi Ve köle de çikarilmis çeviriden, köle yok, cariye var sadece. Halbuki mâ meleket eymânukum ikisini de aliyor içerisine. Hadi köleyi de al o zaman, hadi bakalim! O zaman kadin da köleyi alsin odasina! "Yooo, olmaz." Eee kardesim, eger bu ayeti delil getiriyorsan ikisi de... Bakin burda (çeviride) ne diyor: Ancak esleri ve ellerinin sahip oldugu cariyeler hariç. VE diyor VE... VE. Niye? Çünkü odalik olarak kullanacak. Hitap erkeklere olunca "mâ meleket eymânukum" ifadesinin de cariye anlamına gelmesinden daha normal ne olabilir? Ahzab/50. Ey Peygamber! Biz sana mehirlerini verdiğin eşlerini, Allah’ın sana ganimet olarak verdiklerinden elinin altında bulunan kadınları(cariyeleri); seninle beraber hicret eden, amcanın kızlarını, halalarının kızlarını, dayının kızlarını ve teyzelerinin kızlarını sana helâl kıldık. Ayrıca, diğer mü’minlere değil de, sana has olmak üzere, mehirsiz olarak kendini Peygamber’e bağışlayan, Peygamber’in de kendisini nikâhlamak istediği herhangi bir mü’min kadını da (sana helâl kıldık.) Mü’minlere eşleri ve sahip oldukları cariyeleri hakkında farz kıldığımız şeyleri elbette bilmekteyiz. Bütün bunlar, sana herhangi bir zorluk olmaması içindir. Allah çok bağışlayıcıdır, çok merhamet edicidir. 10. ve mâ : ve şey 11. meleket : sahip oldu 12. yemînu-ke (mâ meleket yemînu-ke) : senin elin : (elinin altında sahip olduğun) 13. mimmâ (min mâ) : şeyden 14. efâallâhu (efâe allâhu) : Allah ganimet olarak verdi Bak, bu ayette de "mâ meleket yemînu-ke" ifadesinde cariye anlamı çıkarılmış, neden çünkü hitap edilen kişi yani Muhammed erkek de onun için. Neden cariye dendiğini anlayabildin mi taş kafa Hasan? Hiç sanmıyorum çünkü konu arap putu olunca sende akıl mantık kalmıyor, tam aptallaşıyorsun. Link to post Sitelerde Paylaş
Tatarka 0 Mayıs 23, 2016 gönderildi Raporla Share Mayıs 23, 2016 gönderildi Kadin yani cariye? Mümkün degil kardesim çünkü ayette "esleri YA DA ( أو ) mâ meleket eymân uhum" deniyor,açik ve net. Mümin seçimini yapacak: Mümin, bir ese sahip olacak YA DA "meleket eymân"a. Ese ve "meleket eymân"a degil ese YA DA "meleket eymân"a. Meleket eymân eger cariye demekse mümin yalnizca bir tanesine sahip olabilir ayrica baska bi ese sahip olamaz. Kendisine apisaranizi açmaniz caiz olan tek kisidir meleket eymân, esinizdir o. Cariye olsaydi sayiya gelmezdi, al alabildigin kadar. Oysa bu yalnizcas bir tane, TEK. Sag eller konusunu ayrica ele alayim insallah. TEK es olayini anladiniz mi? Bu ne sacmalik. Ne neyse odur.Kafaniza gore farkli anlamlar yukluyorsunuz.Kurana gore bir erkek 4 kadinla nikah yapabilir,ilave olarak isterse bin tane cariyeye de sahip olabilir.Cariye icin bir sınır yok. Osmanli padisahlari bunu cok iyi uygulamişlar.Kuran sadece erkege hitap eder,erkegi dusunur.Kadini insan yerine koymaz,asagilar,sahitligini kabul etmez, mirasda esit vermez. Link to post Sitelerde Paylaş
strong 0 Mayıs 23, 2016 gönderildi Raporla Share Mayıs 23, 2016 gönderildi Kuran gibi absürd bir kitabı olan müslümanların önünde iki seçenek var. Ya dinden çıkacaklar,ya da dansözlük yapacaklar. Link to post Sitelerde Paylaş
Hasan Akçay 0 Mayıs 23, 2016 gönderildi Raporla Share Mayıs 23, 2016 gönderildi Ahzab Suresi 52 Ayet - Bundan başka kadınlar sana helâl olmaz. Bunları başka eşlerle değiştirmek de olmaz. İsterse güzellikleri hoşuna gitsin. Ancak sahip olduğun cariyen başka. Allah her şeye gözcü bulunuyor. Bu çeviride de nebinin kendi eslerini baska erkeklerin esleriyle becayis etmesi söz konusuymus gibi bi hava verilmis. Oysa ayette söylenen şudur: Bundan sonra kadinlar sana helal degil ve onlarin güzelligi hosuna gitse bile kendi esleri(ni) onlardan birileriyle degistirmen de helal degil ama "meleket yemîn"in hariç... Bu kadar açik ve net. Nebi eslerini kendi yemininin malik olduklariyla degistirebilir ancak baskalarinin esleriyle becayis edemez. Devam edecegim insallah. Link to post Sitelerde Paylaş
sağduyu 0 Mayıs 23, 2016 gönderildi Raporla Share Mayıs 23, 2016 gönderildi Devam edecegim insallah. Yalana, sahtekarlığa devam, nasıl olsa put uğruna her türlü yalan dolan serbest. İslam'ı olduğu gibi satamayan sahtekarlar, şarlatanlar ambalaj değiştirip öyle kakalamaya çalışıyorlar bu rezil, iğrenç, pislik arap dinini. Link to post Sitelerde Paylaş
Hasan Akçay 0 Mayıs 24, 2016 gönderildi Raporla Share Mayıs 24, 2016 gönderildi Bundan sonra kadinlar sana helal degil, onlar ile eslerinden birilerini degistirmen de helal degil ama kendi "meleket yemîn"in hariç. Evet, bundan sonra senin "meleket yemîn"ini senin eslerinden birileriyle degistirebilirsin ancak. Senin "meleket yemîn"in derken? Cevap ayetin hemen öncesinde, yani Ahzâb 50'de: Ey nebi! Sana helal kildik 1.evlenme bedellerini kendilerine verdigin eslerini 2.Allah'in sana verdiklerinden "meleket yemîn"ini .... sana helal kildik = helalin ettik. = nikahli eslerin ettik Kendileriyle evli olmak açisindan 1 ne ise 2 odur: nikahli eslerin. Tipki Mü'minûn 6'daki gibi. Evli olmak açisindan (kadin olsun erkek olsun) her inananin esi ne ise "meleket eymân"i odur : nikahli esi. Iyi ama nebi "meleket yemîn"ini evlenme bedellerini kendilerine verdigi eslerinin yerine koyup degistirebiliyor. Evli olmak açisindan AYNI iseler nasil degistirebilir? Lütfen dikkat, nikahlidirlar ama nikahlarin türü AYNI degil. 1 yazili nikahtir, 2 tipki bizdeki dinî nikah gibi, sözlü. Araplara özgü bir nikah türüdür meleket eymân, bazi Arap yerlesim alanlarinda hâlâ kiyiliyor. Ana dili Arapça olup Arabistan'da yaşayanlarin söyledigi bu. Tabi 1 ve 2'nin aralarinda örn evlenme bedeli ve bazi baska haklar açisindan farklar oldugu görülüyor. Nebi iste o farklari gidererek 2'yi 1'in yerine koymak suretiyle degistirebilir. Caiz olan yalnizca bu. Link to post Sitelerde Paylaş
Hasan Akçay 0 Mayıs 24, 2016 gönderildi Raporla Share Mayıs 24, 2016 gönderildi (düzenlendi) . Mayıs 24, 2016 tarihinde Hasan Akçay tarafından düzenlendi Link to post Sitelerde Paylaş
sağduyu 0 Mayıs 24, 2016 gönderildi Raporla Share Mayıs 24, 2016 gönderildi .................... Bir şeyler anlatmaya çalışıyorsun ama ne anlatmak istediğini eminim sen bile bilmiyorsundur. Nasıl bir insan evlatlığının karısı ile, 9 yaşındaki bir çocukla evlenen bir arap bedevisini savunmak için bu kadar kıçını yırtar? Ahzab/50. ...Ayrıca, diğer mü’minlere değil de, sana has olmak üzere, mehirsiz olarak kendini Peygamber’e bağışlayan, Peygamber’in de kendisini nikâhlamak istediği herhangi bir mü’min kadını da (sana helâl kıldık.) .... Yahu bu arap bedevisi bedava karı almak için kendine özel ayet yazıyor, senin gibi mallar da bu pisliği yalayıp yutuyor ve bu rezilliği savunmak için yırtınıyor. Araplara özgü bir nikah türüdür meleket eymân, Bu zırvaya kısaca hassiktir demek yeterli. Link to post Sitelerde Paylaş
democrossian 0 Mayıs 24, 2016 gönderildi Raporla Share Mayıs 24, 2016 gönderildi Yalana, sahtekarlığa devam, nasıl olsa put uğruna her türlü yalan dolan serbest. İslam'ı olduğu gibi satamayan sahtekarlar, şarlatanlar ambalaj değiştirip öyle kakalamaya çalışıyorlar bu rezil, iğrenç, pislik arap dinini. Ne desen haksız değilsin. Yalanın, sahtekarlığın, dolandırıcılığın bu kadarı insanı öğürtecek, midesini kaldıracak kadar iğrenç. Yahu hangi insan kılığında insan, iğrenç, kokuşmuş pislik çukuru bir bataklığı mis gibi kokan gül bahçesi diye insanlara kakalamaya çalışır? İnanç ayrımcılığı var, cinsiyet ayrımcılığı var, ırk ayrımcılığı var, kölelik var, yağma, cinayet, katliam, soykırım var... İşkence, istismar, tecavüz, soygun, talan normal sıradan gırla giden şeyler bu dinde. Bunu ancak bir arap, aynaya bakıp ben arap olmaktan ne yapsam kurtulamam, en iyisi arap olmak dünyanın en süper şeyi olmak diye inanayım ve savunayım diyerek yapabilir. Başka türlü ben bu dinin savunulmasına olanak görmüyorum. Hele bir türkün kalkıp elin yağmacı çöl haydutlarını savunmak için yırtmadık yerini koymasını hiç anlayamıyorum. Hadi arap kendini süper bir şey zannetmek için bunu yapıyor. Bu türke ne oluyor? Onun salak kafasındaki salak düşünce de şu: Allah arapları koyverdi, bizi seçti! Dünyada bu kadar salak insanların yaşıyor olması insanlık için bir utanç! Yahu bir insan kalkar benim ırkımın genetik özellikleri şu şu şu iklimsel, coğrafi, tarihsel nedenlerden dolayı üstün bir biçimde oluşmuştur der, ırkçı olur, anlarsın. Bunun anlaşılır, anlatılabilir bir açıklaması vardır. Geçersizdir, bu gerekçe ile ırkçılık yapılamaz, o ayrı... Ama gökte yedinci katta tahtına godunu yerleştirmiş oturan bir put var, bize aşık oldu, bizi seçti... Bu aptalca salakça safsataya ne dense yeridir. Buna diyecek değil, denmeyecek laf bulmak zor. Ne dense gider... Link to post Sitelerde Paylaş
Engse Hohol 0 Mayıs 24, 2016 gönderildi Raporla Share Mayıs 24, 2016 gönderildi Mücadele 3 " Müminler, boşandıktan sonra eşleriyle tekrar temas etmek için önce bir köleyi özgürlüğüne kavuştursunlar " (ayeti allah dedi). Müminlere göre Kur'an son kitaptır ve kıyamete kadar hükmü sürecektir. Demekki mücadele 3nc ayetinin istikbali de, bize islamda köleleğin kıyamete dek süreceğini gösteriyor. islamda kölelik yoktur diyenler anlar bunu umarım. Kölelik, islamdan kıyamete dek ayrılamaz bir hükümdür. Link to post Sitelerde Paylaş
democrossian 0 Mayıs 24, 2016 gönderildi Raporla Share Mayıs 24, 2016 gönderildi Bu kadar apaçık, göze girecek beyne sokulacak kadar net gerçekleri ortaya koyuyoruz. İslamın ne olduğu o kadar açık ki, en küçük bir şüphe yok ki bu din ilkel, vahşi bir cahil dini. Buna karşın müslümlerin kıvırtabilmeleri, yine bu allaha, bu kurana bu islama inanmayı başarabilmeleri olağanüstü bir başarı. Yani tomruk olur, tornaya girer, yapacağı hiç bir şey olmaz, torna onu müslüm yapar, çıkar, elinden gelecek bir şey yoktur. Tomruk olsa bunlar, anca olur. Böyle insan olunmayacağı kesin. Bu kadar apaçık gerçeklere göz yumarak insan olunamaz. Link to post Sitelerde Paylaş
Recommended Posts