Jump to content

"Herşey kendi kendine oluşamaz" iddiası, gerçekte ateizmi destekler.


Recommended Posts

Ülen şu maarif noktai nazarlı uyduruk lafı cahil bir çöl yağmacısı başının etmediği o kadar apaçık belli ki güldürmeyin insanı be... Hayır bütün yollar tükendi de ateistleri gülmekten telef etmekten başka çıkar yolunuz mu kalmadı! Allahın cahil çöl eşkiyası başı maarif noktai nazarı yok cart yok curt diyecek! :D

Bunu süslü laf etmeye meraklı salağın birinin uydurduğu yani o kadar apaçık belli ki, çüş artık yani... :lol:

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 154
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

Ülen şu maarif noktai nazarlı uyduruk lafı cahil bir çöl yağmacısı başının etmediği o kadar apaçık belli ki güldürmeyin insanı be... Hayır bütün yollar tükendi de ateistleri gülmekten telef etmekten başka çıkar yolunuz mu kalmadı! Allahın cahil çöl eşkiyası başı maarif noktai nazarı yok cart yok curt diyecek! :D

Bunu süslü laf etmeye meraklı salağın birinin uydurduğu yani o kadar apaçık belli ki, çüş artık yani... :lol:

Hocam sen bilirsin Kuranda ''üzerinde 19 vardır'' ayetinin kaynağı kökeni nedir Arapça'n vardı senin.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Adam aynı kuyruğuna takıldığı arap bedevisi gibi yalancı ve şarlatan. Aynı zamanda da ikiyüzlü ve utanmaz. Gerçi müslüman, şaşmamak lazım.

Allah kuranı kerimde. bir millet isdidadını bozmadıkça bende o kavmi bozmam diyor.. (bu ayetler ne incilde ne tevratta var :D )

Eskiden dedeleri 3 kıtada icra-ı hüküm sürerlerdi. ilimlere mevzuu sanatlara model verirlerdi. hayırsız evlatlar isdidatlarını meyillerini bozdular. Allahta onları bozdu. şimdi kokuşmuş batmış bir ortadoğu var.

tarihinde Dindarr tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Hocam sen bilirsin Kuranda ''üzerinde 19 vardır'' ayetinin kaynağı kökeni nedir Arapça'n vardı senin.

Sen de bilirsin benden iyi ama yine de yanıtlayayım.

Söz konusu müddesir adı verilmiş bölümce cehennemden ve üzerindeki 19 melekten bahsedildiği son derece açık. Bunun hiç bir kıvırtması yoktur. Edip saptırmacacısının iddia ettiği gibi kuran'da 19 vardır dememiş olduğu son derece kesin.

Çünkü her kim ise, malının ve evladının çokluğundan dolayı kibirlenerek kuranın insan sözü olduğunu söyleyen adamı sakara (cehennemin başka bir adı) sokacağım onu diye tehdit ettikten sonra bu 19 ifadesi geliyor. Durum son derece açık. Bu sakar denen şeyin mahvettiğini, bitirdiğini filan söylüyor, yani azap edeceğim diyor. Açıkça cehennemle tehdit ediyor. Sonra üzerinde 19 vardır diyor. Bu da belli ki 19 muhafız melek. Niye 20 değil, esrarlı gizemli bir hava vermek amacıyla. 20 tane dese sıradan olacak. Adamlar akıllarınca kuran'a esrarlı bir hava vermeye çalışmışlar.

Edip'in sakar üzerinde değil de kuran üzerinde 19 vardır dediğini iddia etmesine dayanak yaptığı "levvahatün lil beşer" ifadesi. Levvahat levha'nın çoğulu. Levhalar derken sayfalar demek istiyor diye iddia ediyor.

Bu iddia ise yersiz. O kadar sakardan bahsettikten sonra damdan düşer gibi kuran nerden çıkacak bir kere... Ayrıca levvahatün demesi ibret levhası denir ya, o türden bir ifade. Yani adam kuran insan sözüdür dediği için ona edeceğini iddia ettiği azapları levhalaştırıyor. Önce bir adamın hallerini anlatıyor, kahrolasıca filan diye hakaretler ediyor, hem de iki kere hırsını alamayıp kahrolasıca geberesice diyor. Sonra anasından doğduğu gibi aciz şekilde öldüğünde elimize düşecek sakara atacağız diyor. Sakar onu mahvedecek, bitirecek diyor. Sonra üzerinde 19 vardır diyor. Yani muhafızlar var oradan çıkamayacak demek istiyor.

Levvahatün ifadesi kuran filan demek değil. Levvehetün lil beşer demek insanlar için levhalar, yani ibret levhaları bu sakar, azap, cart curt, bu levhalara, bu yaptığımız azap tasvirlerine bakın hizaya gelin demek. Apaçık... Konu çok belli. Kuran'da 19 vardır filan kesinlikle demiyor. Bu çok zorlama uydurma bir çıkarım.

Link to post
Sitelerde Paylaş

İfadeler şöyle: fekale in haza illa kavlül beşer. Seuslihi sakara vema edrake ma sakar latübki vela tezeru levvahatün lil beşeri aleyha tisate aşar.

Şimdi araya sakar girmese in haza illa kavlül beşer kella aleyha tisate aşar dese olurdu. Bu durumda bu adam kuran insan sözüdür diyor ama hayır onun üzerinde 19 vardır demek olurdu. Yani beşer sözü olsa üzerinde 19 olmazdı demek olurdu. Ama adamın kuran insan sözüdür demesine karşılık onu sakara sokacağız sen sakar nedir bilir misin bırakmaz mahveder üzerinde ondokuz vardır diyor.

Daha öncesinde de adama verip veriştiriyor. Neymiş insan sözü bu demiş. E doğru söylemiş... Bu kadar sinirlenmek, iki kere üst üste nasıl düşündü nasıl kurdu geberesice diye hakaretler etmek (kutile keyfe kaddera sümme kutile keyfe kadder) nasıl bir öfkeyse... Tamam adamı geberttin, sümme deyip niye bir daha gebertiyorsun. Hırsını mı alamadın bir kere gebertmekle, suçu da neymiş, kuran insan sözü demekmiş!

Daha ne hakaretler saydırıyor. Adamı bir iyi tasvir edip iyice yeriyor. Yok kibirlendi, yok oturdu düşündü kurdu yok ailesine gitti dedi ki bu insan sözü. Yok biz ona oğullar verdiydik, mallar verdiydik, vay nankör, vay kafir...

Anlaşılan bu oğullarından biri de müslümmüş ki babasını ihbar etmiş geldi bize kuran insan sözüdür dedi diye. Çünkü yazdığına göre (sümme zehebe ila ehlihi yetemetta) ehline ailesine gitti diyor. Adam ailesi ile konuşamayacak düşündüklerini fikirlerini bu faşist zorba dinci yobazlara kalsa... Bunlar böyle kardeşi kardeşe, baba evladı birbirine düşman etmekle, gammazlamakla, kafir diye öldürmekle ünlüdürler. Kafir diye kardeşini, annesini babasını öldürür bunlar...

Link to post
Sitelerde Paylaş

İfadeler şöyle: fekale in haza illa kavlül beşer. Seuslihi sakara vema edrake ma sakar latübki vela tezeru levvahatün lil beşeri aleyha tisate aşar.

Şimdi araya sakar girmese in haza illa kavlül beşer kella aleyha tisate aşar dese olurdu. Bu durumda bu adam kuran insan sözüdür diyor ama hayır onun üzerinde 19 vardır demek olurdu. Yani beşer sözü olsa üzerinde 19 olmazdı demek olurdu. Ama adamın kuran insan sözüdür demesine karşılık onu sakara sokacağız sen sakar nedir bilir misin bırakmaz mahveder üzerinde ondokuz vardır diyor.

Daha öncesinde de adama verip veriştiriyor. Neymiş insan sözü bu demiş. E doğru söylemiş... Bu kadar sinirlenmek, iki kere üst üste nasıl düşündü nasıl kurdu geberesice diye hakaretler etmek (kutile keyfe kaddera sümme kutile keyfe kadder) nasıl bir öfkeyse... Tamam adamı geberttin, sümme deyip niye bir daha gebertiyorsun. Hırsını mı alamadın bir kere gebertmekle, suçu da neymiş, kuran insan sözü demekmiş!

Daha ne hakaretler saydırıyor. Adamı bir iyi tasvir edip iyice yeriyor. Yok kibirlendi, yok oturdu düşündü kurdu yok ailesine gitti dedi ki bu insan sözü. Yok biz ona oğullar verdiydik, mallar verdiydik, vay nankör, vay kafir...

Anlaşılan bu oğullarından biri de müslümmüş ki babasını ihbar etmiş geldi bize kuran insan sözüdür dedi diye. Çünkü yazdığına göre (sümme zehebe ila ehlihi yetemetta) ehline ailesine gitti diyor. Adam ailesi ile konuşamayacak düşündüklerini fikirlerini bu faşist zorba dinci yobazlara kalsa... Bunlar böyle kardeşi kardeşe, baba evladı birbirine düşman etmekle, gammazlamakla, kafir diye öldürmekle ünlüdürler. Kafir diye kardeşini, annesini babasını öldürür bunlar...

Sağolasın zaten biliyordum bunları ama sizin de fikrinizi almak istedim özellikle niye 19 melek dendiğini yani, bir de Kuran'da bu meleklerin başının Malik(Molek) olduğu yazıyormuş sanırım.Pagan Tanrısı Molek'i cehennem muhafızı yapmış adamlar.

tarihinde Tanah-Gospel Theologist tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Kuran'da Malik ismi geçmiyor. Bir Cibril ismi geçer. Harut'la Marut geçer.

Zaten paganlardaki alt tanrılar islamda olmuş melek... Hepsi böyle. Paganlarda da bir sürü tanrı var ama bir baş tanrı var. İslamda hiç bir yenilik, bir fark yok. Alt tanrılar olmuş melek... Aynısı... Hiç ama hiç farkı yok.

Kuran'da vahyi getiren melek için adını söylemez ama cibrili kasteder, "zi kuvvetin inde zil arşi mekin" diye bu meleğin gücünü över. Bu ne kepazelik yahu? Hani güç ve kuvvet allaha mahsustu? Sağlam arşın sahibi indinde kuvvet sahibidir ne demek yahu! Bak sen hele! Hem la havle vela kuvvete illa billah de, hem de melek kuvvet sahibidir de! Bu ne perhiz bu ne hıyar turşusu!

Hayır o zaman la havle vela kuvvete illa billah demeyeceksin! La havle vela kuvvete illa billahi ve melaiketühü diyeceksin!

Lan bi müslümlere dininiz nedir öğret, bir de allaha nasıl kuran yazılır öğret! Ne lan bu çektiğimiz! Hayır böyle kuran mı yazılır, bu allahın kuran nasıl yazılır kursuna ihtiyacı varmış. Öyle kafana göre sallayarak kuran mı yazılır be!

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bilimin "neden" sorusuna yanıt aramadığı, "nasıl" sorusuna yanıt aradığı safsatası, yaygın bir şehir efsanesidir. Böyle bir kısıtlama yoktur.

Nedensellik bilimin özü, felsefesidir. Neden bu böyle sorusunu sormadan bilim yapılamaz.

Müsbet ilim hadiseler arasındaki münasabeti araştırır. "Neden" ve "Nasıl" sorusuna Cevap verebilirse de "Nİçin" sorusuna cevap vermez.

İnsan ise Hikmeten müştaktır. "Niçinsiz" yaşayamaz.

Peygamberimiz "bir kimse Evet ilen Hayır kelimesini kullanmasını bilmez birde "Niçin" kullanmaz ise Yıkılır" demişlerdir

yani ömrünü zavallı olarak yaşar inleye inleye yaşar zavallı olarak gelir geçer göçer gider.

hayatı acılıkla yaşar tatlılıkla yaşamaz. yani yıkılmıştır.

Müsbet ilim "Niçin" sorusuna cevap vermeye kalkarsa sahasının haricine çıkar. Orada Müspet ilim olmaz

"Niçin" sorusunun cevabını Ancak ve Ancak Din verir başka hiç bir yer veremez. saygılar

tarihinde Dindarr tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Kuran'da Malik ismi geçmiyor. Bir Cibril ismi geçer. Harut'la Marut geçer.

Zaten paganlardaki alt tanrılar islamda olmuş melek... Hepsi böyle. Paganlarda da bir sürü tanrı var ama bir baş tanrı var. İslamda hiç bir yenilik, bir fark yok. Alt tanrılar olmuş melek... Aynısı... Hiç ama hiç farkı yok.

Kuran'da vahyi getiren melek için adını söylemez ama cibrili kasteder, "zi kuvvetin inde zil arşi mekin" diye bu meleğin gücünü över. Bu ne kepazelik yahu? Hani güç ve kuvvet allaha mahsustu? Sağlam arşın sahibi indinde kuvvet sahibidir ne demek yahu! Bak sen hele! Hem la havle vela kuvvete illa billah de, hem de melek kuvvet sahibidir de! Bu ne perhiz bu ne hıyar turşusu!

Hayır o zaman la havle vela kuvvete illa billah demeyeceksin! La havle vela kuvvete illa billahi ve melaiketühü diyeceksin!

Lan bi müslümlere dininiz nedir öğret, bir de allaha nasıl kuran yazılır öğret! Ne lan bu çektiğimiz! Hayır böyle kuran mı yazılır, bu allahın kuran nasıl yazılır kursuna ihtiyacı varmış. Öyle kafana göre sallayarak kuran mı yazılır be!

http://www.kuranmeali.org/43/zuhruf_suresi/77.ayet/kurani_kerim_mealleri.aspx

Geçiyor hocam.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bilimin "neden" sorusuna yanıt aramadığı, "nasıl" sorusuna yanıt aradığı safsatası, yaygın bir şehir efsanesidir. Böyle bir kısıtlama yoktur.

Bilim, hakkında somut bir kanıt elde edebileceği her soruya yanıt arar. Neden gökyüzü mavidir? Buna bilim yanıt aramayacak da ne arayacak? Bilim bunun nedenini araştırmadan bilim olamaz.

Nedensellik bilimin özü, felsefesidir. Neden bu böyle sorusunu sormadan bilim yapılamaz.

Bu safsata şehir efsanesini dile getirmekte amaç "tanrı bunu yaratmakla neyi murad etti?" sorusunu bilimin sormadığı ise, elbette öyle. Ama söylenmek istenen bu ise, bu şekilde söylenmeli. Bilim nedenini araştırmaz demek çok yanlış, yanıltıcı, saçma ve cahilce bir iddia olur.

Bilim çok güçlü olduğu için insanlar ondan korkuyor ve onu sınırlamaya, gücünü dizginlemeye çalışıyorlar. Bilim aldı başını gidiyor, teknoloji ile çok güçlendi ve insanlar onun nereye gidebileceğini bilmiyor. Bilimden resmen bir korku var. Bilimi kısıtlayın, bilimi baskılayın, bi dursun artık bu canavar, bizi nereye sürüklüyor bu çılgın deli imajı şaşılacak kadar yaygın.

Bilim Frankeştayn'dan beri insanlarda korku yaratmaktadır. Anlamsız, saçma, cahil korkusu... Bilimin bir gün canavarlar yaratacağı korkusu o kadar derindir ki, belki dünyada en çok korkulan şey budur. Boşuna... Bilimi çok büyük bir küresel felaketin haricinde bir şey durduramaz. Bilim hızla böyle bir küresel felaketin olmaması için de sigortalarını geliştiriyor. Bilimi pek bir şey tutabileceğe benzemiyor. Hele cehalet ve korku hiç tutamaz.

Bilime "neden" sorularini sorabirsin ama bilim yaninda hep "nasil" sorusunu da cevaplayabilir/cevaplar!

Link to post
Sitelerde Paylaş

Anlamsızca yazıp boş saçma sapan bir tartışma yaptırıyorsun ama neyse artık. Kendim ettim kendim bulayım.

Bak canım yemin ediyorum bütün bilim adamlarını getirsen Şu cümlemin karşısında durmaz kıpırayamazsınız.

"Evren Allahın yarattığı canlılar bütünü değil. Kendi kendine organize olmuş oluşmuş canlılar bütünüdür" diyorsanız..
O halde "Kendi kendine organize olmuş oluşmuş varlıklar." Ölmez gebermez, uyumaz, acz içersinde kıvranmazlar. Çünkü Kendi kendini organize edilerek kendini oluşturmuşsa HERŞEYİ YAPABİLİR HERŞEYİ. Ama demek ki Bunlar kendi kendilerine olmuş oluşmuş değiller ki Kıçlarını yırtsalar HİÇBİR ŞEY YAPAMIYORLAR Aciz içersinde kıvranıyorlar. (ya :D var mı bu cümlemin karşısında tutuna bilecek bir gücün)
Birbirlerinden yardım istiyorlar.
Zira Allah Kudret cüzz ü Kül yekdiğerinden eyler istimdadıdat demiştir :D
..............................


Evladım;
Sana yazmadık mı:

Sen kendi kendine organizasyon(self organizayon) ile kendi kendini yapmak şeklinde uydurduğun şeyi karıştırmışsın.
Self organizasyon doğanın bir parçası. Hoşunuza gitse de, gitmese de..
Örnek: buz kristalleri; ortamdan enerji çekmek sureti ile(termodinamiğe göre) kendi kendine organizayon örneği. Daha da iyisi kil kristalleri.(ki bu daha önce proto canlı olarak da önerilmiştir) Bakın orada kendilerini gözümüze sokuyorlar. Bir proteinin katlanmasında dahi bu var. Ölümsüz oldukları falan da yok, ne alakaysa zaten?


diye?
Kendin üretip uydurduğun saçmasapan öncüllere dayalı yine absürd saçma sapan çıkarımlarından bana ne?
Ben evren canlılar bütünüdür vb. falan demiyorum. Benim adıma yazıp durma.

Soru basit. Veriler ortada. Makale orada. Self organizsayon bu evrenin bir parçası. Zorunlu bir sonucu. Bütün mesele termodinamik. Akla gelen ilk örnekler ise buz ve kil kristalleri. Eğer düpedüz salak değilsen, bunların kendine kendine organizasyonun SOMUT ÖRNEKLERİ olduğunu görüyorsun demektir. Be kardeşim ölümsüzlük acı kıvranmak falan gibi takıntılı şekilde yazdıkların bunun neresinde?

1- Kendine kendine organize olmuş varlıklar ölmez gebermez acı çekmez bla bla...bu önermenin mantıksal dayanağı nedir diyorum be adam . Al sana kendi kendine organizasyon örneği de veriyorum! Nedir dayanağın; tümevarım mı? başka birşey mi nedir? Zorunluluğu nereden geliyor?

Kendi yaptığın çıkarsamada dahi öncüllerin formel mantık açısından sonuca dair hiçbir bilgi içermiyor. Birşey kendi kendine organize oluyorsa ölmez gebermez, acı çekmez kıvranmaz? Ne alaka? Nerenden uyduruyorsun? Düpedüz kıçından.

Soruyu tekrar ve tekar yazıyorum:

"Eğer kendi kendini yapsaydı ölmezdi.." önermesinin
mantıksal dayanağı nedir acaba?
Ya da deneyimsel dayanağı?
Ya da tümevarımsal temeli?
Herhangi bir şekilde temeli?
Kendi kendine olduğu için ölmeyen şeyler mi gördün istiareye falan yatıp?
Yoksa "ben söyledim oldu" yöntemi mi?
Bu soruyu pas geçmemeni rica ederim.

Formel mantık açısından düşünürsek, mantıkta, eğer öncüllerin doğru olduğunda sonuç da doğru olmak zorundaysa bu çıkarıma geçerli çıkarım denir. Senin bir tane öncülün var:

Kendi kendine organize olmuş oluşmuş varlıklar." Ölmez gebermez, uyumaz, acz içersinde kıvranmazlar. Çünkü Kendi kendini organize edilerek kendini oluşturmuşsa HERŞEYİ YAPABİLİR HERŞEYİ

Ben de diyorum ki: kardeş bu önermenin dayanağı nedir? Tümevarım mı? Nedir? Bu bir aksiyom mu? Neden?

Kendi kendine a priori, kerameti kendinden menkul bişey yaratmısın getirip biz burda yutturmaya çalışıyorsun. Hemi de ben tam karşısına aksi yönde canlı, somut örnekleri koymuşken.

Hasılı: senin önce doğru düşünmeyi ve düşüncelerinin oto-kontrolünü yapabilmeyi öğrenmen lazım. Gerekirse geçerli geçersiz çıkarım örnekleriyle falan başlarız.

Buz kristallerinin ustası kim vesaire. diyeceğini.. Dünyanın Bütün Kimyagerlerini getir karşıma... Su : iki hidrojen bir oksijendir. Peki Üçünçü ısltıhalatı nasıl meydana getirmiştir. diye sorsam Dünyanın Bütün kimyagerleri kıçını yırtsa bu sorumun cevabını veremez. Oturur oturduğu yerde kaaamoon :D

Beklediğin ya da gösterilemeyecek ya da imkansız olan nedir? Formül orda işte. Hayır ola ki sorduğun her ne cins birşeyse ona hakikaten cevap verilemedi diyelim. Bunun neye delalet olduğunun kararını neye göre verip bir de bundan emin olabiliyorsun? Bunun için de mantıksal bir dizge versene bize..

Al açıkça kendine kendine organize oluyorlar. USTA NEREDE?

Soruya soruyla cevap verme uyanıklığını bırak.

Sen yazdın ben cevabını açıklamasına, örneğine ve makalesine kadar verdim.

Aynısını senden de bekliyorum.

Öylesine beklediğimi bilmekle birlikte bekliyorum.

tarihinde teflon tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Anlamsızca yazıp boş saçma sapan bir tartışma yaptırıyorsun ama neyse artık. Kendim ettim kendim bulayım.

Evladım;

Sana yazmadık mı:

diye?

Kendin üretip uydurduğun saçmasapan öncüllere dayalı yine absürd saçma sapan çıkarımlarından bana ne?

Ben evren canlılar bütünüdür vb. falan demiyorum. Benim adıma yazıp durma.

Soru basit. Veriler ortada. Makale orada. Self organizsayon bu evrenin bir parçası. Zorunlu bir sonucu. Bütün mesele termodinamik. Akla gelen ilk örnekler ise buz ve kil kristalleri. Eğer düpedüz salak değilsen, bunların kendine kendine organizasyonun SOMUT ÖRNEKLERİ olduğunu görüyorsun demektir. Be kardeşim ölümsüzlük acı kıvranmak falan gibi takıntılı şekilde yazdıkların bunun neresinde?

1- Kendine kendine organize olmuş varlıklar ölmez gebermez acı çekmez bla bla...bu önermenin mantıksal dayanağı nedir diyorum be adam . Al sana kendi kendine organizasyon örneği de veriyorum! Nedir dayanağın; tümevarım mı? başka birşey mi nedir? Zorunluluğu nereden geliyor?

Kendi yaptığın çıkarsamada dahi öncüllerin formel mantık açısından sonuca dair hiçbir bilgi içermiyor. Birşey kendi kendine organize oluyorsa ölmez gebermez, acı çekmez kıvranmaz? Ne alaka? Nerenden uyduruyorsun? Düpedüz kıçından.

Soruyu tekrar ve tekar yazıyorum:

"Eğer kendi kendini yapsaydı ölmezdi.." önermesinin

mantıksal dayanağı nedir acaba?

Ya da deneyimsel dayanağı?

Ya da tümevarımsal temeli?

Herhangi bir şekilde temeli?

Kendi kendine olduğu için ölmeyen şeyler mi gördün istiareye falan yatıp?

Yoksa "ben söyledim oldu" yöntemi mi?

Bu soruyu pas geçmemeni rica ederim.

Formel mantık açısından düşünürsek, mantıkta, eğer öncüllerin doğru olduğunda sonuç da doğru olmak zorundaysa bu çıkarıma geçerli çıkarım denir. Senin bir tane öncülün var:

Kendi kendine organize olmuş oluşmuş varlıklar." Ölmez gebermez, uyumaz, acz içersinde kıvranmazlar. Çünkü Kendi kendini organize edilerek kendini oluşturmuşsa HERŞEYİ YAPABİLİR HERŞEYİ

Ben de diyorum ki: kardeş bu önermenin dayanağı nedir? Tümevarım mı? Nedir? Bu bir aksiyom mu? Neden?

Kendi kendine a priori, kerameti kendinden menkul bişey yaratmısın getirip biz burda yutturmaya çalışıyorsun. Hemi de ben tam karşısına aksi yönde canlı, somut örnekleri koymuşken.

Hasılı: senin önce doğru düşünmeyi ve düşüncelerinin oto-kontrolünü yapabilmeyi öğrenmen lazım. Gerekirse geçerli geçersiz çıkarım örnekleriyle falan başlarız.

Beklediğin ya da gösterilemeyecek ya da imkansız olan nedir? Formül orda işte. Hayır ola ki sorduğun her ne cins birşeyse ona hakikaten cevap verilemedi diyelim. Bunun neye delalet olduğunun kararını neye göre verip bir de bundan emin olabiliyorsun? Bunun için de mantıksal bir dizge versene bize..

Al açıkça kendine kendine organize oluyorlar. USTA NEREDE?

Soruya soruyla cevap verme uyanıklığını bırak.

Sen yazdın ben cevabını açıklamasına, örneğine ve makalesine kadar verdim.

Aynısını senden de bekliyorum.

Öylesine beklediğimi bilmekle birlikte bekliyorum.

Teflon.. yenir bir kaplama çıkardılar su bile tutunamıyor damla gibi oluyor kayıyor. entersatan :P

Dindarr: Kendi kendine organize olmuş oluşmuş varlıklar." Ölmez gebermez, uyumaz, acz içersinde kıvranmazlar. Çünkü Kendi kendini organize edilerek kendini oluşturmuşsa HERŞEYİ YAPABİLİR HERŞEYİ

teflon : Kardeş bunun mantıksal dayanağı var mı nedir acaba? Ya da deneyimsel dayanağı?Ya da tümevarımsal temeli?

Herhangi bir şekilde temeli?

Dindarr: E var 50 kez söylüyozz :D Çünkü kendi kendini self organizasyon ile olmuş şey. HERŞEYİ YAPABİLİR HERŞEYİ.

kendini yapabildi mi? Vallahi billahi Herşeyi yapabilir. Herşeyi Allah kuran çarpsın yemin ediyor ya vallahi billahi yaa ekmek musaf çarpsın yaaa! kamon :):D

tarihinde Dindarr tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

"Niçin" sorusunun cevabını Ancak ve Ancak Din verir başka hiç bir yer veremez. saygılar

Evrenin ve insanın varoluşunda bir amaç olabilir. İnsan maddeden ibaret ve hiçliğe doğru sürüklenen bir varlık da değil.
Ancak bu varoluştaki amacın din olması da mümkün değil. birilerine köle olsun diye varolmadı hiçbir insan...
Amaç ya dinlerin menfaatidir, ya insanların... ikisinin birlikte olamayacağını tarih, gelenekler ve kutsal kitaplar bize gösteriyor.
Mesela diyelimki uzayda başka bir gezegendesin, çevrende birkaç insan ve hayvan var.
" mutlaka uzaklarda bir gezegen vardır. orda da bir adam vardır. beni vareden her neyse, mutlaka -o dediyse inanıp, ne istediyse yapmamı- istemiştir." der misin...?
Cevap "hayır" ise neden "mutlaka başka bir adam bulup, o ne dediyse onu yapmalıyım" diyorsun?
Kendi aklını da seni yaratan verdiyse, onu neden ölçüt kabul etmiyorsun...?
Yani "neden" sorusunun cevabını, ancak tüm geleneksel öğretilerden bağımsız olarak özgürce düşünerek bulabilirsin...
Hayatın anlamını bulmak için insan aklı yeterlidir. Din denilen şey, sadece başka insanların belirlediği öğretilerden ibarettir.
Saygılar...
tarihinde Mindsurfer tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
Neden sorusu, dünyada hiçbir tanrı ve din inancı olmadığında da zaten düşünen sorgulayan her insanın sorabileceği sorulardır.


Bu soruları özgürce sorduğumuzda, varoluşta bir plan ve akıl bulunma olasılığın yüksek olduğu ortaya çıkıyor.


Birkaç örnek vereyim;

Empati ayna nöronlar sayesinde olmaktadır. Peki ayna nöronlar neden oluşmuştur?



Plesebo etkisi neden vardır...? Herşey maddesel ise, düşünce gücü insan bedenine nasıl etki etmektedir?



Maddesel etkileşimler sonucu insan oluşmuş... peki bu zincirleme etkileşimlerde neden hiçbir kırılma olmamıştır...?

Domino taşı deneylerinde bu tarz zincirleme etkileşimler titiz bir plan ve ölçüm gerektirir iken..., insan ve evren gibi çok daha gelişmiş yapıların hiçbir plan gerektirmemesinin sebebi nedir....?




Bu tarz sorular bende çok. ancak herkes bunları sorgulamaya hazır değil sanki. bazı kişilerin tepkilerinden, bu tarz delilleri üzerinde düşünmeye korkarak okudukları anlaşılıyor.


Bu delillerin hepsini yazarsak sonra yaratıcı olduğu konusunda ikna etmeye çalışıyormuşum gibi algılayanlar olabilir.

Hiçbir alakası yok. sadece hayatın anlamsız birşey olmadığını, insanın amaçsızca bir hiçliğe sürüklenmediğini anlatmaya çalışıyorum.

Herkesin memnun olmasını gerektiren birşeydir bu.


Bu tarz şeyleri yazınca deizme kayanlar da oluyor, sonra bundan beni sorumlu tutuyorlar. mesela benim için "sorsan deistim der" gibi hikayeler uyduranlar, kendi içinde deizme kaydığı için bunu söylüyor aslında.. olumsuz bir durum değil. ancak düşüncesini açıkça söyleyebilmek lazım. Zaten deizm ile materyalizmi karşılaştırdığımızda, materyalizm daha metafizik sonuçlar veriyor.


Şunu tekrar belirteyim; Evredeki bilinçten tanrının varlığına gitmiyoruz. sadece varoluşta bilinç etkeninin de bulunduğu sonucuna gidiyoruz.

Bu da çok büyük olasılıkla içinde yaşadığımız evren ve doğanın kendisidir.

Evren uzun süreçlerde düşünsel davranışlar ortaya koyabilen canlı bir varlıktır. Verileri bir araya getirdiğimizde iyi birşeyler yapılmak istendiği, ancak henüz bu işlemin tamamlanmadığı sonucu ortaya çıkıyor.


Bilinç faktörünü reddetmek, müslümana "böyle bir durum varsa, senin dinin ve tanrın doğrudur" mesajını vermektir.

Ve gerçekten de varoluşta bir bilinç ve amaç bulunmaması çok zor bir olasılık. Bu küçük olasılığı mutlak doğru olarak anlatmak ise, sadece bir inançtır.

Burda bir bilgi ve farkındalıktan bahsediyorum, herhangi bir tartışma yapmıyorum. Doğru neyse onu söylemek lazım.


"Materyalizmde herşey yanlıştır" diye birşey de yok. Ancak bunu mutlak bir bilgi olarak sunmanın bir dayanağı da yoktur.






tarihinde Mindsurfer tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Evreni yaratan yaratıcı bir zeka varsa o, evrenden daha karmaşık bir yapıdadır. O yaratıcı zeka kendiliğinden varolabiliyorsa, evren de kendiliğinden varolabilir demektir. Evren o yaratıcı zekadan daha az karmaşık yapıda olduğuna göre (çünkü o tanrı), evrenin kendiliğinden evrimsel süreçlerle varolması, o yaratıcı zekanın kendiliğinden varolmasından kolaylık ve koşullar bakımından daha olasıdır.

13119055_518464351688379_200473938054211

Sevgin Tumagü, kendini varedebilecek kadar zeki bir Allah, Arap kültürünün bağnazlığından habersiz olup, Arapça dilinde vahyederek o insanların birer yobaza dönüşebileceğini anlayamaz mıydı ? Bence anlayabilirdi allah gerçekten Tanrı olsaydı. Tıpkı arap tanrısı allahın, ahiretinde niye bana tapmadın, diz çöküp namaz kılmadın diye insanı soruya çekip cehenneminde yakacak kadar egoist iken, arap bir sapıkla insanlara mesaj göndermeye yeltenmesinin akıl işi, sağlam bir iş olamayacağını bilebileceği gibi.

Link to post
Sitelerde Paylaş
Allah'ın egoist yapısı Arap kültürünün bir yansıması tabiki. Kutsal kitaplarda mucizeler ve şifrelemeler yapılması yine bölgesel kültürle alakalı gelişmeler. Tanrı, anlatmayı arzuladığı olayları, bazı insanların anlayamamasını ne diye istesinki. Tevrat'ın gizem ve şifreleri aynı eksende Quran'da da devam etmiş ama Budist meditasyonundan ve mantra'dan farksız mistik tecrübelerden ileriye gidilememiştir. Zaten Tanrı nazarında ahlaki değer kriteri, insanın taşıdığı erdemleriyse Tanrı, elçi-nebi göndererek mucizelere inanç, elçiye biat ve itaat istemesiyle erdem kriterini kendisi bozmuş olmamalıydı. İnsanlığa bilim yönünden katkı sağlamış insan kriterlerinde, mucizeye inanç, nebilere itaat ile Tanrı vaadlerine kavuşabilmeyi arzulamak, diyalektik anlamda biraz ayıplı bir düşüncedir bana göre. Tarih ilerledikçe gündelik alışkanlıklar değişiyor ve alışkanlıklar da düşünce kalıplarını değiştiriyor. Tarihi süreçte evrensel farkındalık arttıkça mucizelere inanç azalarak yok olacaktır. Bu açıdan Tanrı, insanı hizalamak için dinleri değil, bilimi kasten kullanıyor sanki. tarihinde Tumagü tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
Evrenin ve insanın varoluşunda bir amaç olabilir. İnsan maddeden ibaret ve hiçliğe doğru sürüklenen bir varlık da değil.
Ancak bu varoluştaki amacın din olması da mümkün değil. birilerine köle olsun diye varolmadı hiçbir insan...
Amaç ya dinlerin menfaatidir, ya insanların... ikisinin birlikte olamayacağını tarih, gelenekler ve kutsal kitaplar bize gösteriyor.
Mesela diyelimki uzayda başka bir gezegendesin, çevrende birkaç insan ve hayvan var.
" mutlaka uzaklarda bir gezegen vardır. orda da bir adam vardır. beni vareden her neyse, mutlaka -o dediyse inanıp, ne istediyse yapmamı- istemiştir." der misin...?
Cevap "hayır" ise neden "mutlaka başka bir adam bulup, o ne dediyse onu yapmalıyım" diyorsun?
Kendi aklını da seni yaratan verdiyse, onu neden ölçüt kabul etmiyorsun...?
Yani "neden" sorusunun cevabını, ancak tüm geleneksel öğretilerden bağımsız olarak özgürce düşünerek bulabilirsin...
Hayatın anlamını bulmak için insan aklı yeterlidir. Din denilen şey, sadece başka insanların belirlediği öğretilerden ibarettir.
Saygılar...

İnsanın (AKLI) bizatihi hayrı şerri bilemez ve Allaha isyan eder. Onun için Allah ile kul arasına peygamber girmek mecburiyetinde kalmıştır. Ve Ahireti bildirmiştir. Aklın ahireti bilemez. Onun içinde isyan eder. halbuki bilse dünyadaki bütün canavarlar kurt tabiatlı insanlar kuzu gibi olur..

Allah imanın çoooooooook zor olduğunu (Aklın) kabul etmiyceğini isyan edeceğini bildiği için

Allahlığıma yemin ederim ki her insan hüsrandır akıbeti berbattır ayvayı yiycektir. yalnız iman edenler (bu dünyada mesut yaşayanlar) ve salih amel işleyenler ve birbirine hakkı ve sabrı tevsiye edenler müstesna demiştir Vel asr suresinde

tarihinde Dindarr tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

İnsanın (AKLI) bizatihi hayrı şerri bilemez ve Allaha isyan eder. Onun için Allah ile kul arasına peygamber girmek mecburiyetinde kalmıştır. Ve Ahireti bildirmiştir. Aklın ahireti bilemez. Onun içinde isyan eder. halbuki bilse dünyadaki bütün canavarlar kurt tabiatlı insanlar kuzu gibi olur..

Allah imanın çoooooooook zor olduğunu (Aklın) kabul etmiyceğini isyan edeceğini bildiği için

Allahlığıma yemin ederim ki her insan hüsrandır akıbeti berbattır ayvayı yiycektir. yalnız iman edenler (bu dünyada mesut yaşayanlar) ve salih amel işleyenler ve birbirine hakkı ve sabrı tevsiye edenler müstesna demiştir Vel asr suresinde

Sende muhmmed gibi yemin ediyorsun. allahta senin veya muhammed gibi yemin ediyor . ya allahın allahı var yada kuran geçersizdir yalandır. ŞİMDİKİ insanlık ayvayı yemiş zaten git sefalet içindeki yaşayan inasalara bir bak akıl etmezmisin :D

ayvaedemhavaelma.jpgyem%C4%B0nedenallah.jpg

tarihinde güven tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Sende muhmmed gibi yemin ediyorsun. allahta senin veya muhammed gibi yemin ediyor . ya allahın allahı var yada kuran geçersizdir yalandır. ŞİMDİKİ insanlık ayvayı yemiş zaten git sefalet içindeki yaşayan inasalara bir bak akıl etmezmisin :D

ayvaedemhavaelma.jpgyem%C4%B0nedenallah.jpg

Yavrucum sen eksik üksük bilginle, kuranı eleştirmen gerçekleri bilenleri kahkahalara salıyor, bende saldım biraz önce :D

Allaha andolsun ne demek biliyor musun?

Allah o kadar nazik ki, Araplar inansın diye Onların yemin ettiği gibi yemin ediyor. Onlar "Allaha and olsun diye yemin ederdi yada yıldızlara and olsun diye vs. vs. vs. diye

eğer Kuran ingilsice inseydi.

İngilisce oath :yemin, ant, küfür, sövgü

Allah İngilislere küfür ederek yemin edecekti :D

O yüzden ne buyurulmuş "Düşünüp anlayasınız diye Kuranı arap lisanı üzere indirdik." okey

tarihinde Dindarr tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...