Jump to content

Recommended Posts

  • İleti 524
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

sağduyu haklı. en zararsız görünen Budizm bile hırsızlıktır. millet açlıktan bir deri-bir kemik iken, rahiplerin hepsi koca götlüdür.

ne alakası var ? burdan, rahiplerin çok yemek yediği sonucunu mu çıkarıyoruz ?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Zaten budizme en iyi din diyemeyiz. Diyebileceğimiz, en az kötü din olduğu... Dinin iyisi diye bir şey olmaz.

Bir konu da, islamı hiç ama hiç bilmeyen türk müslümlerin, islamda dört kadına kadar izin var, fazlasına yok zannetmeleri. Böyle bir sınırlama yoktur. Arapçada noktalama işaretleri olsaydı o kuran pasajı şöyle yazılacaktı:

"Bir, iki, üç, dört... alın." Bu da açıkça birden başlar, kaça kadar giderse demektir. Dört ile sınırlayacağınızda bir iki üç dört diye saymazsınız. Sadece dört rakamını telaffuz eder ve bunun son sınır olduğunu belirtirsiniz.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Sorun sınırsız kadın nikahlamakla kalsa islamda, yine iyi... İslam bundan da ahlaksız bir dindir. Çünkü bir kuran pasajında da muhammede özel izinle mehirsiz kadın nikahlayabileceği yazılmıştır. Halbuki mehiri nikahın farzı olarak göstermiştir. Muhammedi de sözde "üsvetül hasene" yani en güzel örnek ilan etmiştir.

En güzel örneğe gel vatandaş, en güzel örneğe bak hizaya gel! Böyle en güzel örneğe... Ülen böyle en güzel örnek mi olur? Hayır o zaman örnek olduğunu bari iddia etme be! Böyle mi örnek oluyormuş bu herif!

Söz konusu pasajda pişkin bir ahlaksızlıkla hala kızın dayı kızın teyze kızın diye tek tek büyük bir zevkle de sayılmıştır. Çüş artık! Ülen bütün kuzenlerin deyip geç bari be! Tek tek saymanın bir alemi var mı düzenbaz utanmaz! Zaten istediğini mehir filan vermeden kapatabilirsin diye öbür dünyada huri vaadetmekle açık ettiğin mesleğini icra etmişsin. Daha bir de tek tek ne sayıyorsun ahlaksız!

Mehiri salaklar ödesin, senin ödemene gerek yok ha! Üsvetül hasene bir de ha! İttir! Üsvetül hasenenle birlikte!

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • 1 month later...

Art niyetli ve illa da eleştirme gözüyle bakıyorsunuz olaylara. Mutlaka hata bulmalıyım gibisinden. 

On 17.05.2016 at 20:53, democrossian said:

Sorun sınırsız kadın nikahlamakla kalsa islamda, yine iyi... İslam bundan da ahlaksız bir dindir. Çünkü bir kuran pasajında da muhammede özel izinle mehirsiz kadın nikahlayabileceği yazılmıştır. Halbuki mehiri nikahın farzı olarak göstermiştir. Muhammedi de sözde "üsvetül hasene" yani en güzel örnek ilan etmiştir.

En güzel örneğe gel vatandaş, en güzel örneğe bak hizaya gel! Böyle en güzel örneğe... Ülen böyle en güzel örnek mi olur? Hayır o zaman örnek olduğunu bari iddia etme be! Böyle mi örnek oluyormuş bu herif!

Söz konusu pasajda pişkin bir ahlaksızlıkla hala kızın dayı kızın teyze kızın diye tek tek büyük bir zevkle de sayılmıştır. Çüş artık! Ülen bütün kuzenlerin deyip geç bari be! Tek tek saymanın bir alemi var mı düzenbaz utanmaz! Zaten istediğini mehir filan vermeden kapatabilirsin diye öbür dünyada huri vaadetmekle açık ettiğin mesleğini icra etmişsin. Daha bir de tek tek ne sayıyorsun ahlaksız!

Mehiri salaklar ödesin, senin ödemene gerek yok ha! Üsvetül hasene bir de ha! İttir! Üsvetül hasenenle birlikte!

 

Link to post
Sitelerde Paylaş

Acaba tepkim fazla mı diye elbette düşünüyorum. İnsan tepkilerini ölçmeli ve kontrol etmeli. Çünkü hepimizde taşkın duygular var, hormonlarımızı denetleyemeyiz. O yüzden tepkilerimizi değerlendirmemiz ve aşırılıklardan kaçınmaya çalışmamız gerekiyor.

Fakat söz konusu olayda aşırı tepki verdiğimi hiç düşünmüyorum. Hatta ne kadar serinkanlı düşünsem de yine de az bile tepki verdiğimi düşünüyorum. Şöyle değerlendirelim: Bir diktatör tiran olsa. İktidarı ele geçirince hemen bir harem kurup "derhal teyzemin, dayımın, halamın, amcamın kızlarını getirip hareme doldurun" diye emretse... Yetmese göz koyduğu sınırsız kadını hiç bir şey ödemeden haremine atsa. Evlatlığının karısı bile elinden kurtulamasa...

Elbette bunları muhammed yaptı demiyorum. Muhammedin yaşadığına bile inanmıyorum ki bunları yapsa. Ama önümüze konulan hikaye bu. O bakımdan söylüyorum. Bunu açıkladıktan sonra: Üstelik bu despot faşist diktatör "eeeyyy halkım, ben en güzel örneğim, bana uyun ama yaptıklarımı yaparak değil, emrettiklerimi yaparak uyacaksınız, sakın haaa benim yaptıklarımı aynen yapmayın! Ivır zıvır terelli konularda da yaptıklarımı yapabilirsiniz, o ayrı... Söz gelimi mehir vermek size farz! Ben mehir vermeden istediğim kadını hareme atıyorum diye siz yapmaya kalkışmayın! Bu bana özel bir hak! Nasıl yiyip içiyorum, nasıl yatıp uyuyorum, nasıl sıçrıyorum, onları taklit edebilirsiniz" dese...

Bu faşist zorba tiran herife has ittir lan ordan ahlaksız pislik demez de ne dersiniz? Soruyorum ne dersiniz? Bundan aşağı kurtarır bir söz yok! Yukarısı daha artık ne diyeceksen... Hiç biri bu ahlaksızlığa fazla gelmez. Ben en asgari, kurtarır kadarını söylüyorum. Bundan hafifi kurtarmaz bu kadar ahlaksızlığı...      

Link to post
Sitelerde Paylaş

 

Quote

 

Sadece  "itibarsızlaştırma" yapmak gibi bir durum söz konusu. Tefsir metodolojisinde "siyak-sibak" denilen bir ilişki vardır.yani herhangi bir ayet tefsir edilirken, o ayetin bir önceki ve bir sonraki ayeti de göz önüne alınarak tefsir edilir ve bir konu bütünlüğü yakalanmaya çalışılır.
dolayısıyla kur'an'dan tek bir ayeti ya da herhangi bir ayetin içinden tek bir cümleyi almak, cımbızlama yapmak, hem anlam sorunlarına yol açar hem de kur'an'da çelişki olduğu zannına sürükler.ki burada da öyle bir durum söz konusu.

 

 

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
On 4/10/2016 at 17:32, dindar07 said:

Öncelikle bu siteye, inancı ne olursa olsun eşit haklar verdiği için teşekkür ederim... Konuya geçelim........

Gerçekten Ateist olsam, düşüncelerim ne olur, nasıl bir insan olurum ? Burada fikir yürüteceğim.

Kimse bana akıl vermeye kalkıp, hikaye okumasın.Fikirlerimi eleştirebilirsiniz.Ayrıca değişime kapalı biri değilim.

Gerçekten sizin haklılığınıza karar verirsem , ATEİST OLACAM...

Tartışalım, münakaşa edelim bakalım.Öncelikle, ateistlerde ahlak anlayışının olduğu beklenemez. Bunu belirttikten sonra ; Örneğin ben ateistim ve şimdi fikir yürütmeye başlıyorum...

A:) Kendi kendime düşünüyorum. Ulan, öldükten sonra zaten toprak olup yok olacağım.Yaratıcı maratıcı kesinlikle yoktur, hesap vereceğim bir mercii ölümden sonra zaten yok. Bu bağlamda,Ne kadar iyi bir yaşama sahip olursam o denli kardır.İstediğimi yapmakta özgürüm; tabiiki akıllı olmak şartıyla... (gidip de keyfine bi insanı öldürüp de, salak gibi hapiste yatacak değiliz)...

Gerçekten Ateist olsam neler yaparım ;

1:) Maddi olarak yüksek kazançlar elde etmek için her türlü üçkağıdı yaparım. :ph34r:

Kanun açıklarından yararlanarak her türlü dolandırıcılığı yaparım...

2:) Cinsel olarak tüm fantezelerimi gerçekleştiririm. Rus,geyşa,zenci,japon,... :D aynen !

3:) Doğaya ve çevreye saygı duymam ; benden sonrası çok da umrumda olmaz !!!

Zaten saygı da ne demek ? insan uydurması bir kavram !!!

4:) Hiçbir kutsal değerim olmaz. Ahlak mahlak zırvalarıyla uğraşmam !!!

5:) Herşeye, her varlığa, maddesel açıdan bakarım. Trafik ışığında karşıdan karşıya geçen bir moruğa ha elinden

tutup yardım etmişim, ha onu tekme tokat dövüp hastaneye komaya göndermişim. Ne farkeder ki !

6:) İftira, namussuzluk , yolsuzluk gibi kavramların önemi yoktur..Hepsinden nemalanırım!!! . vs...vs......

Bana katılıyorsunuz değil mi ?

Merhaba,

Hayir, size katilmiyorum, fakat sozleriniz sasilacak cinsten degil. 

Teoloji denilen, iste tam da bu sebeple, islevsel hukugun var olmadigi sosyal yapilarda diyalektigin bir geregi olarak vucuda gelmistir. Bu teolojilerin siyasal cikisina ise, gunumuzde "semavi dinler" diyoruz. Elbette bu dinlerin doktrinal duzenekleri de, donemler icinde belirli makamlara hizmet etmek uzere tasarlanmislardir.  

Bireysel tabanda, bir tanrinin varligi ya da yokluguna iliskin dusunumler, ortalama ya da ortalama alti zekasal niteliklere sahip kisinin egilimleri uzerinde genel olarak etkin degillerdir. Kisacasi, sozunu ettiginiz turevde yurutulen bir mantik, felsefi duzlemde bir "gercekligi cozundurme girisimi" degil, sadece, metabolik istencleri tarafindan yonetilen, piyasadaki teistik doktrinlerin enjeksiyonuna maruz kalmis bir zihnin turetebilecegi psikolojik niteliklerin sozellesmesinden ibarettir. 

Son tahlilde, kisilerin, dusunsel, sozel ya da madden ortaya koyduklari, kendilerinin, yasam spektrumunda kim ya da ne olduklarini belirler. Bu durumun da, salt teizm/ateizm dikotomisi yerine, kapsamli olarak antropolojik temelde irdelenmesi daha tutarli olur.

Saygilarimla 

Link to post
Sitelerde Paylaş
On 08.07.2016 at 03:39, Hizip said:

Konuyu açan kişiye verilecek cevap aşağıdaki söyleşide anlatılıyor. Yıllardır aynı soruları soruyor bu dindarlar.  

 

Bir ateist arkadaş, bir yerde,hatta çoğu ateist birçok yerde,soruma sorularla karşılık vererek göründüğü üzere karşı bir taktik geliştirmişler.
Örneğin, Allah'ın varolmadığının kanıtını sormuşum, bu bana soruyu çevirip tekrar sormakla yetinmemiş, başka sorularla süslemiş.
Başka birine, dünya üzerindeki döngülerden (karbon döngüsü, su döngüsü,...vs....) ve yaşam için gerekli elementler ve oluşma şartları, olasılık hesapları üzerinden matematiksel kanıtları göstermişim, matematik bilimine hakaret olan milyarlarca evren teorisi ve "imkansız kesin olasılıktır" gibi absürd derecede saçma sözlere sığınarak karşı atağa geçmek için hedef saptırma ve geçiştirme ile ancak yetinebilmiş.
Sorumun veya sorularımın cevabına net bir biçimde kanıt getirebilmiş mi? off course, hayır !!! 
Şimdi bu ateistin verdiği cevap aslında, cevap falan değil.
Bu ateist arkadaş din alimlerinin, dünyaya bak, kuşa bak ,  gibi örneklerini saçma buluyor.
Peki kendisi bir açıklama yapsın o halde.
Dünya, kuş, böcek, insan kendi kendine nasıl var olur?
Bunun bilimsel bir açıklamasını yapsın bize.
Din adamları çok basit olarak diyor ki bunlar kendi kendine olmaz, ama bu ateist arkadaş olduğunu iddia ediyor.
O halde iddasını kanıtlamak zorunda.
Yoksa bunun söylediği iddia dan öteye geçmez.
Hiçbir şeyin kendi kendine olamayacağını din adamları çok çok basit bir şekilde kanıtlayabilir,
Peki ateistler evrenin ve içlerindeki her şeyin kendi kendine olmasını bir kenara bırakın,
sizce basit bir maddenin bile kendi kendine olabileceğine inanırlar mı sizce?
Peki etten ve kemikten olan bir varlığın nasıl yürüdüğünü, konuştuğunu ve düşündüğünü bilimsel olarak açıklasın?
Onlara göre kasaptaki bonfile ve kıyma da düşünebiliyordur.
Hatta, akıl vicdan ahlak gibi kavramlara bile sadece kurgu diyenler bile var...
Her zaman dediğim gibi, bazıları fizik kurallarının keşfettiler diye, fizik kurallarının neden var olduğuna cevap verdiklerini zannediyorlar.... 
Link to post
Sitelerde Paylaş
18 minutes ago, KokTurk said:
Bir ateist arkadaş, bir yerde,hatta çoğu ateist birçok yerde,soruma sorularla karşılık vererek göründüğü üzere karşı bir taktik geliştirmişler.
Örneğin, Allah'ın varolmadığının kanıtını sormuşum, bu bana soruyu çevirip tekrar sormakla yetinmemiş, başka sorularla süslemiş.
Başka birine, dünya üzerindeki döngülerden (karbon döngüsü, su döngüsü,...vs....) ve yaşam için gerekli elementler ve oluşma şartları, olasılık hesapları üzerinden matematiksel kanıtları göstermişim, matematik bilimine hakaret olan milyarlarca evren teorisi ve "imkansız kesin olasılıktır" gibi absürd derecede saçma sözlere sığınarak karşı atağa geçmek için hedef saptırma ve geçiştirme ile ancak yetinebilmiş.
Sorumun veya sorularımın cevabına net bir biçimde kanıt getirebilmiş mi? off course, hayır !!! 
Şimdi bu ateistin verdiği cevap aslında, cevap falan değil.
Bu ateist arkadaş din alimlerinin, dünyaya bak, kuşa bak ,  gibi örneklerini saçma buluyor.
Peki kendisi bir açıklama yapsın o halde.
Dünya, kuş, böcek, insan kendi kendine nasıl var olur?
Bunun bilimsel bir açıklamasını yapsın bize.
Din adamları çok basit olarak diyor ki bunlar kendi kendine olmaz, ama bu ateist arkadaş olduğunu iddia ediyor.
O halde iddasını kanıtlamak zorunda.
Yoksa bunun söylediği iddia dan öteye geçmez.
Hiçbir şeyin kendi kendine olamayacağını din adamları çok çok basit bir şekilde kanıtlayabilir,
Peki ateistler evrenin ve içlerindeki her şeyin kendi kendine olmasını bir kenara bırakın,
sizce basit bir maddenin bile kendi kendine olabileceğine inanırlar mı sizce?
 
Peki etten ve kemikten olan bir varlığın nasıl yürüdüğünü, konuştuğunu ve düşündüğünü bilimsel olarak açıklasın?
Onlara göre kasaptaki bonfile ve kıyma da düşünebiliyordur.
Hatta, akıl vicdan ahlak gibi kavramlara bile sadece kurgu diyenler bile var...
Her zaman dediğim gibi, bazıları fizik kurallarının keşfettiler diye, fizik kurallarının neden var olduğuna cevap verdiklerini zannediyorlar.... 

Evrim teorisi açıklıyor sorduğunuz soruları. Tarafsız, ön yargısız inceler. ve değerlendirseniz sorularınıza cevap bulabilirsiniz. Evrim teorisi bir iddia değil bilimsel bir gerçektir. 

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
1 hour ago, Hizip said:

Evrim teorisi açıklıyor sorduğunuz soruları. Tarafsız, ön yargısız inceler. ve değerlendirseniz sorularınıza cevap bulabilirsiniz. Evrim teorisi bir iddia değil bilimsel bir gerçektir. 

 

Teori ile bilimsel gerçeği birbirine karıştırdınız. Örnekleyelim.   H20= su  olarak tanımlıyoruz. İki hidrojen atomu ve bir oksijen atomu birleşmesi suyu oluşturur. 

Bu bin yıl sonra da böyle olacak.Değişmez ve sabitlenmiş bir gerçek; ekosistemimiz içinde; yani bilimsel gerçek. 

Evrim teorisi, bilimsel gerçek değildir ;  bilimde teoriler  yanlışlanabilir. Evrim teorisine bu kadar fazla bağlanmayın; bundan 100 yıl sonra yanlışlanabilir.

Evrim  dediğiniz moleküler düzeyde vardır. Yoksa, insan ve şempanzenin ortak atasının bir primat olduğu sadece bir teoridir.Ve bu teoride ispat edilemeyen o kadar çok husus var ki... 

Dr. Robert Milikan (Nobel Ödüllü, Ünlü Bir Evrimci):

Şu çok acıklı: Biz bilim adamları şu ana kadar hiçbir bilim adamının kanıtlayamadığı evrimi kanıtlamaya çalışıyoruz

 

François Jacob (Hücre Genetiği Profesörü - 1965 Nobel Tıp Ödülü):

Ama yine de, özellikle evrimin mekanizmalarına ilişkin nihai açıklamaya sahip olmanın uzağındayız... Ayrıca, örneğin kromozomların yapısıyla ilgili şu yakınlarda gerçekleştirilen bazı gözlemlerin de ortaya koyduğu gibi, evrimin temelinde yer alan bütün mekanizmaları bilebilmenin de çok uzağındayız.

 

Pierre Paul Grassé: 

Bugün, bizim görevimiz, bizden daha önce baş gösteren ve basit, anlaşılır ve açıklanmış bir olgu olarak kabul edilen evrim mitolojisini yıkmaktır. Hile (aldatma) bazen bilinçsiz olur, ama her zaman değil, çünkü bazı insanlar, tarafgirlikleri nedeniyle, amaçlı olarak gerçeği görmezden gelirler ve inançlarının yetersizliğini ve yanlışlığını kabul etmeyi reddederler.24

Rastgele mutasyonların, tüm canlılık aleminin ihtiyaçlarını karşılamış olmasının imkansızlığını anlattıktan sonra Grassé şöyle diyor:

Hayal kurmaya karşı bir yasa yok, ama bilim buna dahil edilmemelidir

 

Dr. Lewis Thomas:

Biyolojinin, evrimde yönlendirici güç için "hata" sözcüğünden başka bir sözcüğe ihtiyacı var. Tesadüf doktrini ile uzlaşmam mümkün değil. Doğadaki amaçsızlık ve kör tesadüfler kavramına tahammül edemiyorum. Ve bununla beraber zihnimi sakinleştirmek için bunun yerine ne koyabileceğimi hala bilmiyorum

 

H. S. Lipson:

Eğer canlılık atomların, doğa güçlerinin ve radyasyonun karşılıklı etkileşimleri sonucunda oluşmamışsa nasıl oluşmuştur?.. Sanırım tek kabul edilebilir açıklamanın yaratılış olduğunu kabul etmeliyiz. Bundan ne kendim ne de fizikçiler hoşlanmamaktadır. Ancak eğer bir teoriyi bilimsel deliller destekliyorsa, o teoriyi sırf hoşlanmadığımız için reddedemeyiz. Aslında evrim bir anlamda bilimsel bir din haline geldi; hemen hemen bütün bilim adamları bunu kabul etti ve birçoğu onunla uyumlu olması için gözlemlerini eğip bükmeye hazırlandılar.

Evrim teorisinin yaşayan canlıların tüm özelliklerini sayabilme yeteneği beni daima teoriden kuşkulanmaya itmiştir (Örneğin zürafanın uzun boynu). Bu nedenle son 30 yıllık biyolojik araştırmaların Darwin'in teorisine uygun olup olmadığına baktım. Uygun olduğunu düşünmüyorum. Bana göre teori ayakta bile duramamaktadır.

 

Gregory Alan Pesely:

Ayrıca bilim adamlarının temel prensibi "gereksiz söz tekrarı" olan bir kanundan memnun kalmaları utanılacak bir şeydir. Bu problem ile ilgili başarılı bir çözüme kavuşulmadıkça doğal seleksiyon teorisi asla ciddi bir bilim olamaz

 

Roger Lewin (Ünlü Evrimci Bilim Yazarı, New Scientist Dergisi Eski Editörlerinden):

Zekamızı gösteren anlayışımız, son derece geniş teknolojik imkanlarımız, son derece kompleks olan dilimiz, ahlaki değerlerimiz tüm bunlar galiba doğayla insanları birbirinden ayırmaya yeterli olacaktır. Evrimciler için bu durum açıklanması gereken bir utançtır

 

P. Lemoine:

Evrim teorileri ile araştırma yapmayı seven gençlerimiz kandırıldı. Bütün dünyanın öğrenmeye devam ettiği bir dogma oluşturuldu. Zoologlar ya da botanikçiler yapılan hiçbir açıklamanın yeterli olmadığını saptamıştır. Bu özetten şu sonuç çıkmaktadır ki, evrimin gerçekleşmiş olması imkansızdır

 

Prof. Cemal Yıldırım (Yerli Evrim Savunucularından, Felsefe Profesörü):

Hiçbir bilim adamı (Darwinist ya da neo-Darwinist olsun) evrim kuramının ispat edildiği düşüncesini ileri süremez.

Doğrudur, evrim kuramı ispat edilememiştir.

Darwin'in evrim kuramı bugün geçerliliğini koruyorsa, bunun başlıca nedeni yerine geçecek daha doyurucu, alternatif bir kuramın yokluğundandır. Yetersiz de olsa Darwin'in kuramını, başka bir kuram ortaya çıkıncaya kadar korumak zorundayız.

 

 

Link to post
Sitelerde Paylaş

Burada bir çok ateist filan ahlakın varlığını reddetmiyor. Bir kaç tane cahil, yobaz bir müslümken kafası bozulup ateistim demeye başlamış, onu da niye diyor, amacı ne belli değil, böyle kafadan çatlak bunalımlı veya öyle görünen sahtekar iki bilemedin üç değersiz kaale bile alınmayacak kişi ateizmde ahlak olmaz ve yoktur iddiasını ortaya atıyor.

Ateistlerin çok büyük çoğunluğu dürüst, ahlaklı kişilerdir.

Sapla samanı karıştırmanın yararı yok zararı var.

Link to post
Sitelerde Paylaş
1 hour ago, democrossian said:

Dünya, kuş, böcek, çiçek kendi kendine oluşmadı öyle mi... Peki nasıl oluştu? Allah mı yarattı? Allah nasıl oluştu? Kendiliğinden mi...

Evrimin gerçek olması; Yaratıcıyı ortadan kaldırır mı?  Sizce evrim kuran'a ters mi? Ve neden?  

Evrimun gercek olabilecegine ihtimal de veriyorum.....

Link to post
Sitelerde Paylaş
9 hours ago, KokTurk said:

Evrimin gerçek olması; Yaratıcıyı ortadan kaldırır mı?  Sizce evrim kuran'a ters mi? Ve neden?  

Evrimun gercek olabilecegine ihtimal de veriyorum.....

Evrimin gerçek olması, ''yaratıcıya ihtiyaç yoktur'' demektir. Doğal seçilim bir akıllı tasarımcı gerektirmez.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...