nazliyarim 0 Eylül 20, 2016 gönderildi Raporla Share Eylül 20, 2016 gönderildi 10 saat önce, leonardo18 yazdı: Newbie sağcı mısın Solcu musun? Ona göre cevap yazacağım. Kendini biraz tanıtır mısın? Diğelim sağcıyım Ne diyeceksin? Diyelim solcuyum O zaman ne diyeceksin? Link to post Sitelerde Paylaş
impressivo 0 Eylül 20, 2016 gönderildi Raporla Share Eylül 20, 2016 gönderildi 11 hours ago, leonardo18 said: Newbie sağcı mısın Solcu musun? Ona göre cevap yazacağım. Kendini biraz tanıtır mısın? Yazdıklarında, hiçbir fikir, bilimsellik,felsefe ya da en azından düşünce kırıntısı olmayan ahmaklara neden düzgün cevap yazıyorsun ki. Onlarla anladıgı dilden konuşacaksın. Foruma yeni üye olup,dahaa forumu okumadan biraz bilgi sahibi olmadan,nasıl ateistlere geydiririm mantığında olan embesillere, it muamelesi yapacaksın. Bu gerzeklerin anladıgı dil budur. Link to post Sitelerde Paylaş
Tremor 0 Eylül 20, 2016 gönderildi Raporla Share Eylül 20, 2016 gönderildi 23 hours ago, nazliyarim said: Ülkende olan biteni yabancı basından mı takip ediyorsun... Enteresan tipler türedi... Önce kendi insanı ne istiyor demiyor da.. Amerika ve Avrupa ne istiyor diyor... Önce kendi basınına bakmıyor da,.. B..kton abd ve Avrupa basınına bakıyor... Pornoyu sanat olarak görüyormusun? Link to post Sitelerde Paylaş
albatillademir 0 Eylül 20, 2016 gönderildi Raporla Share Eylül 20, 2016 gönderildi Hulusi Akar'ı açık, kilitsiz kapı olarak bırakmış olabilirler. İfadelerdeki çelişkiler, tutarsızlıklar Hulusi Akar'ın temize çıkarılmak istemesinden kaynaklanıyor olabilir. ODA TV'de Hulusi Akar'ın önünün cemaatin açmasıyla ilgili haberler var ve bu adama işaret ediyor. Link to post Sitelerde Paylaş
Kuranınizinde 0 Eylül 20, 2016 gönderildi Raporla Share Eylül 20, 2016 gönderildi Güzel günler yakın Bize düşen görev birlik olmak. Sadece sabır ve birlik olmak bu kadar Link to post Sitelerde Paylaş
democrossian 0 Eylül 20, 2016 gönderildi Raporla Share Eylül 20, 2016 gönderildi 24 dakika önce, Kuranınizinde yazdı: Güzel günler yakın Kabak tadı verdin ama... Polyanna şubesi mi açtın buraya... Link to post Sitelerde Paylaş
leonardo18 0 Eylül 20, 2016 gönderildi Raporla Share Eylül 20, 2016 gönderildi 2 saat önce, Kuranınizinde yazdı: Güzel günler yakın Bize düşen görev birlik olmak. Sadece sabır ve birlik olmak bu kadar Ben karamsarlığı sevmem. Dünyada "olmaz" diye bir şey de yok. Ama Ankara/Ulus'taki Atatürk heykelini iplerle filan devirebileceklerine inanıyor musunuz? -Dediğim gibi "olmaz" diye bir şey yok. Ama o zaman Allah bu ülkeyi ne yapar? onu düşündünüz mü? Tamamen mizah ta yapmıyorum. her şey yabancı basındaki gibi değil. Onlar "TC'de demokrasi gitti şeriat geldi" der geçerler. Yani arkadaş o açıdan haklı. Yani demek istediğim. Olacak iş vardır, olmayacak iş vardır. Ben baştakilerin mantıklı düşünemeyen kişiler olduklarını, salak olduklarını düşünüyorum. Link to post Sitelerde Paylaş
impressivo 0 Eylül 21, 2016 gönderildi Raporla Share Eylül 21, 2016 gönderildi Acaba, Abd türkiyeyi işgal etmek için bahane mi arıyor ? Türkiye'nin Nato'dan ayrılmasını ve yalnız kalmasını sağlamak ! Bilindiği gibi,19. yüzyıldan günümüze gelen süreçte Doğu Akdeniz-Arap yarımadası çizgisinin önemli bir taşıma yolu olduğunu biliyoruz. Bu yola hakim olmanın ve hakim kalma mücadelesinin uluslararası sistem içindeki büyük güçler arasında bir mücadele olarak canlandığı açıktır. Diğer taraftan Arap yarımadası ve günümüzde Kafkasya’daki enerji kaynaklarının varlığı, mücadeleye yeni bir boyut katmıştır. Bunlara sahip olmak ve bunları taşıyacak yolu elde tutmak temelde aynı ama anlamda değişik bir mücadele ortaya çıkarmıştır. Büyük güçlerin amacı bu enerji bölgelerini ele geçirerek, boru hatları gibi projelerle bu kaynakları taşıma yoluna oradan da ana karalarına aktarma amacını gütmektedirler. Bu mücadele etki kurma, dış yardım ve gereğinde silahlı müdahale olarak canlanmaktadır. Amaç yalnızca bu kaynakları elde ederek bunları taşımak değildir. Aynı zamanda rakipleri de buralardan uzak tutmaktır. Bu nedenle mücadele daha üst bir seviyeye ulaşmakta ve bölgesel mücadele bir anda küresel bir mücadele haline gelmektedir. Bu küresel mücadele her büyük güç tarafından değişik yöntemlerle devam ettiğinden coğrafik tanımların ortaya attığı sınırlar da değişiklikler göstermektedir. Bu değişiklik bir büyük gücün kendi tanımının bile zaman içinde farklılaşmasına neden olmaktadır. Örneğin 1910’ların Orta Doğusu Arap yarımadasını içerirken, günümüzde Rus Jeopolitikçi Alexander Dugin’in tanımladığı Avrasya, ABD’nin tanımladığı Orta Doğu’nun bir kısmını içermekte; ABD kanadında ise Samuel Huntington bir İslam Medeniyetinden söz ederken, Orta Doğu tanımını Kuzey Afrika’dan, Afganistan’a değin ulaştırabilmektedir. Sonuçta Orta Doğu kavramı siyasal coğrafya açısından bölgesel bir anlam içermektedir. Buna karşılık daha 19. yüzyıldan anlaşılacağı üzere bu ara bölgeyi dünyanın genel siyasal dengesinden izole ederek incelemek yanıltıcı olacaktır.Ayrıca bölgede etkinlik kurmak isteyen büyük güçler bölgeye yönelik ürettikleri stratejilerde, küresel strateji için üretilen kavramları kullanmaktadırlar. Bu durumun en güzel örneklerini ABD’nin bölgedeki egzersizleri oluşturmaktadır. Irak’ı kendi ürettiği terör tanımı çerçevesinde suçlaması ve işgali, Afganistan’ı teröristlere destek vermekle suçlayarak işgal etmesi, İran ve Suriye’ye terörist tanımları yakıştırması, bölgedeki askeri müdahalelerini önalıcı saldırı ve önleyici savaş kavramları ile rasyonalize etmesi ABD’nin küresel hakimiyet amacıyla kullandığı söylemlerin bölgedeki yansımaları olmaktadır. Siyasal tarih açısından bakıldığında ise bu ara bölge 19. yüzyıldan itibaren büyük güçlerin sistem içindeki mücadelesinde önemli bir yer teşkil etmiştir. Amaç bu taşıma yolunu ve enerji bölgesini kontrol altına almak ve sonrada diğerlerini buradan uzak tutmak olmuştur. Sonuçta bu güç mücadelesi devamlı olacak bir sürekliliği ifade etmektedir. 11 Eylül öncesine değin Orta Doğu’nun kabaca uzlaşılmış sınırlara sahip bir bölge olduğu söylenebilir. Klasik siyasi coğrafya açısından bakıldığında Orta Doğu’ya fiziki sınırlar çizilebilir. 19. Yüzyılın sonlarından itibaren de küresel güç dengesi içinde yer alan büyük güçlerin yaklaşımında anlaşılan aşağı yukarı bu mantıkta bir Orta Doğu’ydu. Süveyş Kanalı gibi bir önemli taşıma yolunun varlığı ve başta petrol olmak üzere enerji kaynaklarının çokluğu şüphesiz ki bu bölgeyi her büyük güç için önemli bir alan haline getirmekteydi................. Link to post Sitelerde Paylaş
leonardo18 0 Eylül 30, 2016 gönderildi Raporla Share Eylül 30, 2016 gönderildi Fettulah Gülen darbenin Erodoğan'In kendisi tarafından örgütlendiğinden emin olduğunu ifade ediyor: (Türk basınına yansıdı mı bilmiyorum) http://www.newsmax.com/World/GlobalTalk/Gulen-Certain-Erdogan-Behind/2016/09/29/id/750771/ Link to post Sitelerde Paylaş
jumanji35 0 Eylül 30, 2016 gönderildi Raporla Share Eylül 30, 2016 gönderildi memleketin içinde darbe girişimi oluyor herkes birbirinden farklı. yahu nasıl bilinmez bu aynı ülkede yaşamıyor muyuz. bilinmesi lazım net olması lazım böyle şey olur mu. Link to post Sitelerde Paylaş
haci 0 Eylül 30, 2016 gönderildi Yazar Raporla Share Eylül 30, 2016 gönderildi 49 dakika önce, jumanji35 yazdı: memleketin içinde darbe girişimi oluyor herkes birbirinden farklı. yahu nasıl bilinmez bu aynı ülkede yaşamıyor muyuz. bilinmesi lazım net olması lazım böyle şey olur mu. Unutulmasin ki burası ahmaklar ve ahlaksızlar ülkesi Türkiye. Burada herşey mümkün. Link to post Sitelerde Paylaş
jumanji35 0 Eylül 30, 2016 gönderildi Raporla Share Eylül 30, 2016 gönderildi başladın yine ahmaklar a falan hacı Link to post Sitelerde Paylaş
leonardo18 0 Ekim 5, 2016 gönderildi Raporla Share Ekim 5, 2016 gönderildi Tayyoş AB'nin Radyo-Televizyon- sanatsal film hazırlama programından da çıkmış: http://variety.com/2016/film/global/turkey-exits-the-eus-creative-europe-program-in-surprise-isolationist-move-1201877551/ Sözde sebep: Ermeni soykırımı meselesi Link to post Sitelerde Paylaş
leonardo18 0 Ekim 8, 2016 gönderildi Raporla Share Ekim 8, 2016 gönderildi Şunu eklemiş miydim hatırlamıyorum: Link to post Sitelerde Paylaş
skander 0 Ekim 9, 2016 gönderildi Raporla Share Ekim 9, 2016 gönderildi (düzenlendi) Bu darbe girisimini buyuk ihtimalle hirsiz yaptirdi. Kontrollu bir darbe girisimiydi. Buyuk ihtimalle bazi askerlere gaz verildi, arkadan biz gelecegiz ayagina bunlar atladi, ve ortada kaldilar. Darbe girisiminde bulunan ust duzey askerlerin yargilanmalarini TVlerin vermesi lazim, yok vermiyorlarsa bilinki olay komple tezgah. Bu isi fethullahcilar tezgahlasa, simdiye kadar TR elde verilerle Amerikadan fethullahi isterdi. Fethullahcilarda oyle kolay teslim olmazdi. Olmeden teslim olmaz bu adamlar. Fethullah bagimsiz bir mahkemede yargilanmayi kabul ediyor. Bu isi tezgahladigi dusunulen bir insan icin abarti ozguveni var. Yani buyuk ihtimalle bu elemanin olayla alakasi yok. Darbe girisimi olacak, bu arkadas ucagiyla dolanip, istanbula inecek. O anda darbecilerin elinde F16 var. O F16, milletin mali vs dinlemez, o ucagi indirir. Hele su andaki ortamda kesin indirirdi. Bu sayede fethullahcilari komple sistemden elimine ediyorlr, istedikleri pozisyonlara kendi adamlarini getiriyorlar. Meclis kapandi, kafasina gore takiliyor, bildigin padisahlik sistemine gectik. Riza olayinda amerikanin basina corap orecegini farkedip, uzun Rusyaya yanasti, bence darbecilerin cogu amerikanci askerler. Kemalist askerlerde amerikancilarin tasviye edilmesine ve fethullahcilarin devletten temizlenmesine yesil isik yakti. perincek gibi adamlarin Uzunun arkasinda siralanmasi normal degil. Su anda bunlar arasinda adi konulmamis ittifak var. Uzunun en ufak yamugunda kemalistler uzunu kitleyecek pozisyona gecti. Bence kemalistler sartlarin olusmasini bekliyor, sartlar olustugunda (ekonomik kriz, olasi savas vs....), kemalist askerler yonetime el koyarlar. Bu is kontrollu darbe gibi olmaz, tankin onune atlayan ampul kafalari cekirge gibi ezerler. Ekim 9, 2016 tarihinde skander tarafından düzenlendi Link to post Sitelerde Paylaş
leonardo18 0 Ekim 15, 2016 gönderildi Raporla Share Ekim 15, 2016 gönderildi Üçüncü darbe girişiminden dış basında da söz ediliyor. Mafya/derin devlet ile ilgili teoriler dış basına da yansımış. http://www.newsweek.com/michael-rubin-another-coup-turkey-cards-509616?rx=us Ben hala daha fazla acayiplik yaşanmadan dincilerin bu sevdadan vazgeçmelerini umuyorum. Link to post Sitelerde Paylaş
leonardo18 0 Ekim 18, 2016 gönderildi Raporla Share Ekim 18, 2016 gönderildi Yine ilginç makaleler çıkıyor. Bazılarına göre Demokrasi tamamen bitmiş değil. Eski bürokratik, ordu-güdümündeki Türkiye'yi istemeynler var. Bu şekilde AB'ye filan giremeyeceğimiz söyleniyor. ordunun sivilleştirilmesinden, Erdenekon'dan sonra Tayyip'İn Fetocuları nasıl kilit yerlere yerleştirdiğinden söz ediliyor. Yeni gelişmeler de takip ediliyor. Sekülarizm ve İslamcılık arasında kalmış bir türkiyeden söz ediliyor. Genel tablo da düşünüldüğü kadar karamsar değil. http://europe.newsweek.com/turkey-turkey-coup-erdogan-kurds-democracy-transparency-secularism-510776 Link to post Sitelerde Paylaş
Mindsurfer 0 Ekim 19, 2016 gönderildi Raporla Share Ekim 19, 2016 gönderildi 19 saat önce, leonardo18 yazdı: Sekülarizm ve İslamcılık arasında kalmış bir türkiyeden söz ediliyor. Genel tablo da düşünüldüğü kadar karamsar değil. Şeriat gelirse, batılı büyük firmalar yatırımlarını çekmeye başlar. turizm gelirleri yarıya iner ve her yıl milyarlarca dolar kaybedilir. çatışma ortamında hergün ülke biraz daha geriye gider. bu yüzden zaten "yarı islam, yarı laik" bir ülke olarak devam edecekler. öyle görünüyor. Ama riskli bir altyapı bulunduğu için, laiklik ve demokrasi mücadelesi her zaman devam etmelidir. Link to post Sitelerde Paylaş
leonardo18 0 Kasım 1, 2016 gönderildi Raporla Share Kasım 1, 2016 gönderildi Şimdi de ülkenin en eski gazetesinin peşine düştüler. Onlar da "Fetocu" ve "PKKlıymış". BUgün gittiğim. A.K.mun bir AVM'sinde de "Demokrasi şehitleri fotoğraf sergisi vardı" böyle müzikli filan. ABD filan uyarmaya başlamış. Basın özgürlüğü ve insan hakları sorunumuz var. 12 Eylülü baştan yaşıyoruz. https://www.yahoo.com/news/opposition-paper-turkey-says-editor-columnist-detained-060458011.html Link to post Sitelerde Paylaş
leonardo18 0 Kasım 2, 2016 gönderildi Raporla Share Kasım 2, 2016 gönderildi 10000 kamu çalışanı işinden edilmiş 1400 akademistyen yerinden edilmiş. PKK operasyonlarında 1700 kişi ölmüş 400,000 yârinden edilmiş. Kılıçdaroğlu gayet mantıklı açıklamalar yapıyor. 90'lı yıllarda bunlara oy kullanma hakkı vereni Zkiim. http://www.latimes.com/world/europe/la-fg-turkey-crackdown-20161101-story.html Link to post Sitelerde Paylaş
Recommended Posts