Jump to content

SEKÜLARİZM


Recommended Posts

6 hours ago, democrossian said:

Ne günahkarı? Günah diye bir kavramın olması için tanrı diye bir şeyin olması gerekir. Bu nasıl materyalist olmak? İnsanları günahkar olmakla suçlayarak nasıl materyalist olduğunu iddia edebilirsin?

Diyalektik materyalist olduğunu söyleyen bir kişi kullandığı sözcükleri özenle seçmeli. Hadi suç demek isteyerek günah sözcüğünü kullanılabilir varsayalım. Ama günahkar demek doğrudan dinsel bir çağrışımdır.

Teist kafasıyla ateist olmaya çalışmayın boşuna diye sıklıkla uyarıyorum. Teist kafasını bir formatlayın, ateizmi ondan sonra yükleyin. Yoksa kafa karışır. Bilgisayar virüs doluyken harddiski temizlemeden yeni bir işletim sistemi yükleyebilir misiniz? Olmaz... 

Bu bir gözlem. Mantıklılık mesela bir davranış biçimidir. Dünyevileşme iddiası dinlerin günah tanımının çok yapılması az yapılması ile tanımlamışlar. Örneğin zina. Zina yaparak da insan mantıklılıkdan uzaklaşabilir. Şimdi din dışı bir tanım; dünylaşmayı anlatıyor. Ama dinin içinde negatif tutumun varlığı ile bunu kanıt gösteriyor. Olay bu.

Link to post
Sitelerde Paylaş
5 hours ago, democrossian said:

Hitler de Sovyetler de bilimi yozlaştırmışlardır. Hitler Almanyasında yıldızların elmastan yapılı oldukları görüşü revaç bulmuş, Sovyetlerde genetiği savunan biyologlar Sibirya esir kamplarına gönderilmişlerdir.

Şimdi çok devletin az çok saçmalaması mümkün. Abd de bilim adına çok saçmalıklar bulunabilir. Ben hitler ve sscb dönemi dedim. Bu ülkeler demedim. Mesela hitler döneminde Fransa kimya da çok işler yaptı. Ama aynı Fransa bu ivmeyi daha sonra göstermedi.

Link to post
Sitelerde Paylaş
5 hours ago, Abdul Alhazred said:

Ben bu görüşlerinize katılmıyorum şöyleki devlet tüzel bir varlıktır dolayısı ile bu tüzel varlığın yönetim organları dinden bağımsızdır.Sizin yorumda bulunduğunuz şeriatı bu kapsama hukuksal olarak ele alamayız, yoksa şuanki yönetim biçiminin dışında bir kavram olmakta.Laik bir yönetim biçimi söz konusu dinle yönetimi kabul etmemektedir.Çünki din bireyleri kapsamaktadır soyut bir kavrama din yönetim biçimini katarsanız çok yanlış olur.Feodal yapı çökmüştür, bizler uygar dünyada yaşayan bireyleriz.Özel yaşamda dindarlaşma herzaman olağan gelmiş birşeydir, bunu görmeye gerek yoktur ammavelakin din dışı özel yaşam sürenlerin sayısıda artmaktadır çağdaş dünyada.Bilim gelişmiyor dediğiniz yorumada katılmıyorum bu hitler zamanındada ,sscb zamnından buyanada gelişmesini sürdürmektedir. Günümüz dünyası koşullarında güçlü olmak bilimle özdeştir. Hem gelişmekte ve hemde yayılmaktadır. Şirketlerin gelişmesi bilim sayesinde oluyor. Yoksa teknolojiden bir şirketleşmeden nasıl konuşulabilir.Kapitalizm dünyaya kötü sonuçlarla beraber bir dinamizm katmaktadır temelinde hammadde ve bilim bulunmaktadır.Sekülerizmde  kapitalizmin yönü tartışılmaz bir gerçektir.Sekülerizmsiz bir bilim veya bilimsiz bir sekülerizm düşünülemez.Dolayısıyla dinin yönü insanın iç dünyasında daha az yer bulur, çünkü bilim gerçeği gösterir.

Devlet, evrimseldir. Mesela kabileler, Mısır medeniyeti vb. Laiklik, 1950 lerin devletlerinde bu anlattığınız manada idi. Ancak devletin denetim ve yönetim mekanizmasın da artık başka oyuncular var. Sivil toplum gibi. Medya gibi. Evrimin geleceğinde devlet yönetimi siyasal olarak azalıma sivil olarak çoğalıma doğru gidiyor. 

Bu sebeple artık laiklik sürdürülemez bir şekilde şeriatın daha gelişmiş versiyonu şeriat2.0 gibi bir sürümüdür.

Link to post
Sitelerde Paylaş
36 dakika önce, Rhodium yazdı:

Bu sebeple artık laiklik sürdürülemez bir şekilde şeriatın daha gelişmiş versiyonu şeriat2.0 gibi bir sürümüdür.

Bu cümle ; sizin  ileriyi görme çabası içinde yaptığınız bir  analiz gibi görünüyor ama kesinlikle katılmıyorum. Laiklik kavramı geliştirilebilir, ama sizin bu kavramı yozlaştırmanızı doğru bulmuyorum. Şahsen; gelecekte, anarşizm kavramının gelişmiş bir versiyonu olabilir. Devlet denen düzenin gereksizliği, küreselleşme süreci, tüm dünya ülkeri arasındaki sınırların kalkması, dinlerin insanlık tarihinin gelmiş geçmiş en büyük palavralarının oldukları, ırkçılık vs.gibi saçma iddeolojilerin de din kategorisinde değerlendirilmesi................ tabiiki; bu durumların ortaya çıkması için çok büyük bir zaman süreci gerekiyor; dünya henüz buna hazır değil; belki 3 bin 5 bin yıl sonra olacak şeyler; gerçi bunlar farklı konular. Ancak; şu anki dünya düzeninde ülke olarak daha hızlı gelişmek istiyorsak, bu ancak seküler bir devlet yapısı ile olur; ki laiklik kavramı da bunun gereklerinden biridir. Ayrıca, benim gelişmişlik ölçüsüne bakış açım; teknoloji odaklı değil, insan odaklıdır. İnsanlarınız ne denli eğitimli olursa; ülke o derecede daha ileriye yol alır. Eğitim içine zihniyet meselesini de katıyorum. Örnek vermek gerekirse, teknik açıdan bakılırsa; türkiye ukraynadan teknoloji olarak daha üstün. Ancak ortalamada turkiye insanımız daha yobazdır. Ben ukraynada gece dışarıda rahat dolaşabiliyorum(çoğu yerinde), ancak bu türkiyede pek mümkün değil,çünkü korkuyorum.Yani demek istediğim; ben bir ülkenin çok teknoloji üretmesi, veya zengin olup suudiler gibi teknoloji satın almaları vs. gibi durumlarla ilgilenmiyorum. Odak noktası insan olmalı.Olayda, öğretilmiş davranış kalıpları açısından aile kavramı da çok önemlidir. Bugün 2 kız çocuğundan(6 yaş)biri bismillah vs.. diyor, yemek yemeye başlarken; çünkü ailesi tarafından bir din öğretisi dayatılmış, ancak onun arkadaşı bu konu hakkında hiçbir şey bilmiyor; bilmeyene sordum> tanrı nedir ?; cevap: bilmiyorum,o ne? !!! 

Turkiye'de seküler bir devlet yapısı olsa, ki sadece bu yeterli değil. Eğitimle aşılması gereken bir çok durum var ki, eğitimin de seküler bir yapıda olması gerekir; toplumun değişmesi seküler çapta olsun; böylece bireysel anlamda da sekülerist insanların toplumda sayıca artması, toplumsal değişmeyi pozitif yönde etkileyecektir.Şu an turkiyede bir oylama yapılsa; diyanet işlerinin kaldırılmasına kaç kişi evet der ??? Turkiye'de laiklik olmazsa olmazdır ! Sonuçta yaşadığımız çağa göre hareket etmek gerekiyor.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Mesela herkesin namaz kılması kanunu getirelim. Ülke ayağa ayağa kalkar. Ama buna dikkat kesilin, bunun sebebi; halkın namaz kılınmasına karşı olması değildir. Başkalarının özgürlüklerini koruması da değildir. Bu ben siyasal devletten daha güçlüyüm kuralı ben koyarım demektir. Mesela cuma günü çoğu işletmede namaza gitmiyorsan iştoplumu seni tehlike olarak işaretler. Sen onlardan olmayan bir şeysin. İşte bu yazılmamış hukuktur.

Örneğin İSKİ skandalı medya vedoksanların star tv si sistemin verilmesinin ilk işaretleriydi. Artık Türkiye de darbe ile iyice ortaya çıktı ki, siyasi devletin (bürokrasi ve meclis), sivil halk üstünde erki zayıf. Halk ekstrem hukuk dışında kendi kendini dolaylı olarak yönetiyor.

İşte siz o halkın içine hangi ideolojiyi koymuşsunuz dolaylı olarak o sistem işliyor. Hemde teokratikliğe göre çok daha güçlü şekilde. Türkiye de ise şeriattır bu.

Bu kapitalizmin kılıf düşüncelerine kanmayın. Özgürlük ve Laikliğin alakası yoktur. Laiklik domates biz bu dünyada ketçaptan bahsediyoruz. Ve içinde domates dışında çok kimyasal var. Gelecek ve yeni dünya için analiz yapmıyorum. Yapsam daha farklı düşünüyorum.

Laiklik hem diyalektik metaryalizm hemde özgürlük anlayışları için yetersiz ve eksik bir sistemdir. Sekülerizmi sağladığı ile maskesini bulur. Oysa gerçek bambaşka. 

Link to post
Sitelerde Paylaş
19 saat önce, Rhodium yazdı:

Bu bir gözlem. Mantıklılık mesela bir davranış biçimidir. Dünyevileşme iddiası dinlerin günah tanımının çok yapılması az yapılması ile tanımlamışlar. Örneğin zina. Zina yaparak da insan mantıklılıkdan uzaklaşabilir. Şimdi din dışı bir tanım; dünylaşmayı anlatıyor. Ama dinin içinde negatif tutumun varlığı ile bunu kanıt gösteriyor. Olay bu.

Bu iletiden bir şey anlaşılmıyor.

Link to post
Sitelerde Paylaş
On 10.08.2016 at 20:19, democrossian yazdı:

Zaten dindarlar laikliğe karşı tavır aldıkları ve laikliği savunmak dinsizlere kaldığı için bu toplum laikliği geliştiremiyor.

Laikliği savunan dindarlar elbette var. Ama sayıları çok yetersiz. Onların da üstelik görüşleri tutarsız. Kura^'da laiklik var filan gibi saçma sapan iddialara kalkışıyorlar. Böyle olunca, laikliği düzgün doğru bir biçimde savunan hiç bir dindar bulamıyoruz desek haklı oluruz.

"Kuran laikliği emreder." "İslam demokrasinin beşiğidir." "Allah ne hakla gelirseniz gelin ama kul hakkıyla gelmeyin dedi." "Kuranda eline diline beline sahip ol yazar."  

Bunların yalan olduğunu bile bile bu laiklik yanlısı görünmekte yarar gören Müslümler bu yalanları ısrarla söylüyorlar. Bir bunların yalan olduğunu kavrayamayan, öğrenemeyen, aslında itiraf edemeyen dindarlara kaldıysa laikliği savunmak, kara kara günlere elbet kalır. Bunlar yalan. Bunların yalan olduğunu biliyorlar da. Ama işlerine öyle geliyor.

Bu böyle gitmez. Müslümlar laik de düzgün de ahlaklı da olsalar yalan söylemekten vazgeçmedikçe toplum gelişemez ve ancak Müslümlerin olmadığı ya da az olduğu bir toplum gelişebilme kapasitesini yakalayabilir.

İslam sürekli biçimde inanırları eliyle intihar etmesine karşın bir türlü de ölmüyor. Sürünüyor. Bu da daha kötü...

Sizin yazdıklarınızı ,fikirlerinizi çok degerli buluyorum.Umarım ; birçok teist sizden çok şey öğrenir.Forumun bilge kişisi oldugunuzu düşünüyorum. Gaz vermek için demiyorum; samimiyetle. Ancak, bir konuda birşey sormak istiyorum size.Forumda ahlak-yok cular var(biz ateistlerden); belki gördünüz ya da görmediniz.Aktöre kara töre diye konu açmışlar.Sizin de bu konuda fikirlerinizi merak ediyorum.Saygılarımla. 

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • 4 weeks later...
On 12.08.2016 at 19:50, experimental yazdı:

Sekularizm bir dindir.Bakınız insanlık dini Augoste Comte.

Sekülarizm, doğada veya yaşamda ; dini ve dogmatik tüm unsurları kaldırmayı amaçlayan bir fikir akımıdır. Bu bağlamda, nasıl din kategorisine soktunuz ? Bağlantıyı nereden kurdunuz ? 

Link to post
Sitelerde Paylaş
On 11.08.2016 at 17:27, Rhodium yazdı:

. Bu ben siyasal devletten daha güçlüyüm kuralı ben koyarım demektir.

Hukuk herkes için vardır.

 

On 11.08.2016 at 17:27, Rhodium yazdı:

İşte siz o halkın içine hangi ideolojiyi koymuşsunuz dolaylı olarak o sistem işliyor. Hemde teokratikliğe göre çok daha güçlü şekilde. Türkiye de ise şeriattır bu.

İyi de, Türkiyede nasıl bir şeriat sistemi var şu an ? gizli olak mı diyorsunuz ? 

 

On 11.08.2016 at 17:27, Rhodium yazdı:

Bu kapitalizmin kılıf düşüncelerine kanmayın. Özgürlük ve Laikliğin alakası yoktur. Laiklik domates biz bu dünyada ketçaptan bahsediyoruz. Ve içinde domates dışında çok kimyasal var. Gelecek ve yeni dünya için analiz yapmıyorum. Yapsam daha farklı düşünüyorum.

Özgürlük ile laikliğin nasıl alakası yok ? Hem de oldukça birbiri ile ilgili ve alakalı iki kavram. Siz hangi bakış açısına göre böyle bir değerlendirmede bulunuyorsunuz? 

 

On 11.08.2016 at 17:27, Rhodium yazdı:

Laiklik hem diyalektik metaryalizm hemde özgürlük anlayışları için yetersiz ve eksik bir sistemdir. Sekülerizmi sağladığı ile maskesini bulur. Oysa gerçek bambaşka. 

Bambaşka dediğiniz gerçek nedir ? Laiklik gibi medeni bir kavram, neden sekülarizmin maskesi olsun ki ! 

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bu laiklik meselesini çok anlattık. Hatta, islam laik bir din dedik. Vs.

Şimdi, devlet iki erkten oluşur. Bunlar siyasi ve sivil toplumdur. Siz fonksiyon olarak 1800-1950 yılları içinde siyasi devket için analiz yapıyırsunuz. Ve siyasi devletin sivil devlet üzerindeki etkilerine bakıyorsunuz. Bu açıdan da laiklik bir özgürlük ve gelişme gibi görünüyordu.

Ancak, artık devletlerde, sivil devletin de egemenliği vardır. Ve bu egemenlik ona hem sorumluluk hemde yetki verir. Hatta öyle bir hal alırki sivil devletin egemenliği daha güçlü de olabilir. Örneğin darbe olayında sivil devlet otoritesi hesap edilmedi. Bu halkın gücü değildir. Halkın gücüde eski bir niteleme. Halkın artık sistemli halde devleti kontrolör ve baskı olarak yönetme kabiliyeti var.

İşte böyle bir durumda, Laiklik, özgürlükleri engelleyici ve şeriatı uygulayıcı hal almakta. Hemde teokrasiye göre daha güçlü şekilde.

Dünyalaşma ise; maddenin değişmezliği ile işlemekte. Bakış açınızı 180 derece değiştirin. Dünyalaşma bir din kavramıdır. Dünyalaşma eşittir dindarlaşmadır. Çünkü din idealizmin kümesine aitir.

Metaryalizm ve aydınlanmacılık; maddenin kendisi ile değil, maddenin değişimi ve maddenin yansıma kanunları ile işler. 

 

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.

×
×
  • Yeni Oluştur...