Jump to content

yakalanmayacağı bilsem hırsızlık yaparım


Recommended Posts

şarkıda geçen söz şu, ''sen kemiksen ben köpeğim'', ''allah belanı versin'', ''ayılık var hamurunda''...

 

şimdi bu ve buna benzer saçmalıklarla binlerce lira kazanıyorlar! benm babam bütün gün ocağın başında! veya madenciler, hammallar...

 

bu kdr adaletsiz bir dünyada ben neden adalet arayayım?

 

diğeri ''namaz kılmayan hayvandır'', beriki ben mehdiyim diyerek kedicikler saraylar paralar...

 

hırsızlık gırla bu dünyada. herkes yoluna bakıyor. zaten bozuk, adaletsiz bir yer, ben mi adaletin peşinden ahlak ın peşinden koşturucam? neden? 

neden zorluk çekeyim ben, bu kadar embesil paraları götürürken?

 

evden para sayma makinesi çıktı bakan oğlunun! hani parayı götürmüş o kdr çok ki makinesi bile var!

 

örnekler çoğaltılabilir.

 

elbette aile ve kişisel terbiyeden dolayı bunu net ifade edemiyorum, fakat yakalanmamak olsa ucunda, neden hırsızlık yapmayayım.

 

yani ne yazık bunu düşünür oldum zira bu kadar saçmalığın olduğu yerde ahlaki kurallarda sorgulanıyor ister istemez.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 57
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

Allah'ın adaleti dedikleri falan palavra o yüzden yakalanma sıkıntısı olmasa bende çalarım, ama şöyle bir şey var o adam mutsuz olacak toplumsal olarak düşününce herkes birbirinden bir şeyler çalsa o zaman toplum mutsuz olur, empati yapınca da ahlaksız bir davranış ama ben çalardım ama yakalanma riski olmayacak, bu arada bu güne kadar hiç bir şey çalmadım yerde para bulursam alır giderim onun dışında hiç çalmadım.

Link to post
Sitelerde Paylaş

bana geçen ergen diye hakaret etmiştin bir konuda jumani:(

ama neyse açtığın konuda haklısın.

bende bu dünyada adalet ahlak gibi şeylerden vazgectım artık.

daha önce forumda hiç bahsetmedim.

belki utandıgım için söylememiş olabilirim.

benim vücudumda bir özrüm var.

küçükken mahalledeki cocuklar tarafından sürekli alay konusu olurdum.

zaman gectıkce insanlardan sogumaya uzaklasmaya basladım.

asosyal oldum.arkadasım kalmadı...

su anda yalnızım.

her zaman içimden sunu dedim.

lan madem allah diye biri var.

beni neden sakat yarattı.

hadi sakat yarattı dıyelım benımle alay eden bu insanların basına neden hiç bir bela gelmiyor.

sonra ne mi oldu.?

,kendime ateıst forumlarda turan dursun forumlarında bulur oldum.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Yolsuzluk yapanları bir kenara koyarsak.  Adalet arayışın gerçekçi değil. Herkes kendinde olan avantajı kullanır. Güzel bir kadın için güzelliği bir avantajdır. Zengin birini güzelliği ile kafesler ve rahat yaşar. İyi şarkı söylüyor ise veya seksepalitesi yüksekse ve istiyorsa bunu sahnede, ekranda pazarlar.  Messi gibi tek vasfın topa iyi dürtmekse zengin olursun. Çok zeki isen buluş yapar yine köşeyi dönersin. Hamallık yapıyorsan satabileceğin kol gücündür, onun da  piyasa değeri de düşüktür,

Ben burada (Rekabet sistemi içerisinde )adaletsizlik görmüyorum. Bunların hepsi doğuştan gelen avantajlardır. Adnan hoca olmak kolay mı zannediyorsun? Adam tımarhanelerden çıktı bu hayatı kurdu. Sen olsan yapabilirmiydin?

Ne ise, yine de yolsuzluklara kafan bozuluyorsa, gidip ufak işler yapma büyük düşün, kurumsal soygun yap.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Ben de öyle düşündüm bir ara eskiden.

İnsan gençken, elinde hiçbirşey yokken, kendi yeteneklerine ve birikimine rağmen hakettiği yerde olmadığını görünce, daha doğrusu, kendileri aşağıdayken başkalarının haketmedikleri kadar yüksek yerlerde olduğunu görünce, karamsarlığa kapılıyor. Dünya adil değil çünkü gerçekten.

Ama bu adaletsizliğe rağmen, bu koşullar altında ne yapabilirim sorusunu sormadan zaten ilk adım bile atılamıyor.

Zekası, bilgisi, becerisi ve yeteneği olan insan, eğer bunları kullanmaya karar verir ve kollarını sıvarsa bir yerlere geliyor.

Bu iş zaman alıyor, çünkü pek çok kişi var, çok daha ileriden başlıyor. Haksız avantajlara sahip bir şekilde hayat mücadelesine giriyorlar.

Bunlara ve bu haksızlıklara odaklanmayıp, kendi durumumu nasıl ilerletirim düşüncesine odaklanmak gerekiyor.

Akıllı ve becerikli insan, seçtiği konu ne olursa olsun, o konuda mesafe katediyor. Bu iş zaman alıyor, ama belli amaçlar tespit edip o uğurda uğraşmak bu işin tek yolu.

Çünkü o adaletsizliklerin üstesinden gelmek mümkün olmadığı gibi, bir yerlere gelmenin de kısa bir yolu yok.

Suç, kısa yol gibi gözükebilir pek çok kişiye. Ama suç en riskli yol.

İşin daha da kötüsü, geri dönüşsüz bir yol. Bir kez o yola girildi mi, devamını getiriyor insanlar, kurtulamıyor. Ne kadar çok o yolda kalınırsa, yakalanma riski de o kadar artıyor. Dolayısıyla, o yol ya hapishanede bitiyor, ya da erken girilen mezarda.

Onun yerine, kısa yol aramayıp, beceriyi ve birikimi somut bazı amaçlara yönlendirmek en mantıklısı. Kendin için çok önemli olan, uğraşmaktan keyif aldığın alanlara yönelmek lazım. Dünyadaki çeşitli problemleri çözmeye yönelik düşünceler üretmek, patentler almak, ürünler geliştirmeye çalışmak gibi şeyler mesela.

Ya da kitap yazmak, ilgilendiğin bir alanda web sayfası hazırlayıp, onu geliştirmeye ve popülerleştirmeye çalışmak, vs.

Kendimizi ancak kendimizle kıyaslamalıyız. Dün olduğumuz yer ile bugün geldiğimiz yere bakmalıyız. Dünyanın adaletsizliğini ortadan kaldırmaya hiçbirimizin gücü yetmez. Bu yüzden buna yönelmek, ve bu sebeple içimizin içimizi yemesine izin vermek, olsa olsa hayatı çekilmez yapar. Bunun bizi edilgen yapmasına izin verirsek, bir baltaya da sap olamayız o zaman.

 

 

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
23 saat önce, jumanji35 yazdı:

şarkıda geçen söz şu, ''sen kemiksen ben köpeğim'', ''allah belanı versin'', ''ayılık var hamurunda''...

 

şimdi bu ve buna benzer saçmalıklarla binlerce lira kazanıyorlar! benm babam bütün gün ocağın başında! veya madenciler, hammallar...

 

bu kdr adaletsiz bir dünyada ben neden adalet arayayım?

 

diğeri ''namaz kılmayan hayvandır'', beriki ben mehdiyim diyerek kedicikler saraylar paralar...

 

hırsızlık gırla bu dünyada. herkes yoluna bakıyor. zaten bozuk, adaletsiz bir yer, ben mi adaletin peşinden ahlak ın peşinden koşturucam? neden? 

neden zorluk çekeyim ben, bu kadar embesil paraları götürürken?

 

evden para sayma makinesi çıktı bakan oğlunun! hani parayı götürmüş o kdr çok ki makinesi bile var!

 

örnekler çoğaltılabilir.

 

elbette aile ve kişisel terbiyeden dolayı bunu net ifade edemiyorum, fakat yakalanmamak olsa ucunda, neden hırsızlık yapmayayım.

 

yani ne yazık bunu düşünür oldum zira bu kadar saçmalığın olduğu yerde ahlaki kurallarda sorgulanıyor ister istemez.

Sen bu zerzevatları eleştirirken düşünce tarzınla kendini onlara benzettiğinin farkında mısın? 

Bakanın hırsız oğlunu eleştirmişsin ama fırsatım olsa bende yaparım diyerek onu haklı çıkarıyorsun. O zaman senin onlardan tek farkının fırsatının olmaması olduğunu söyleyebilir miyiz? Öyleyse onları neden eleştiriyorsun?

Toplum olarak yaşamak istiyorsak hırsızı ve hırsızlığı yüceltmemeli aksine yerin dibine gömüp buna özendirmememiz lazım. Eğer bu bilince sahip olmazsak toplumda şuan olduğu gibi kaos hakim olur senin gibilerde büyük ihtimal kim vurduya gider haberin olsun.

Link to post
Sitelerde Paylaş
23 saat önce, jumanji35 yazdı:

şarkıda geçen söz şu, ''sen kemiksen ben köpeğim'', ''allah belanı versin'', ''ayılık var hamurunda''...

 

şimdi bu ve buna benzer saçmalıklarla binlerce lira kazanıyorlar! benm babam bütün gün ocağın başında! veya madenciler, hammallar...

 

bu kdr adaletsiz bir dünyada ben neden adalet arayayım?

 

diğeri ''namaz kılmayan hayvandır'', beriki ben mehdiyim diyerek kedicikler saraylar paralar...

 

hırsızlık gırla bu dünyada. herkes yoluna bakıyor. zaten bozuk, adaletsiz bir yer, ben mi adaletin peşinden ahlak ın peşinden koşturucam? neden? 

neden zorluk çekeyim ben, bu kadar embesil paraları götürürken?

 

evden para sayma makinesi çıktı bakan oğlunun! hani parayı götürmüş o kdr çok ki makinesi bile var!

 

örnekler çoğaltılabilir.

 

elbette aile ve kişisel terbiyeden dolayı bunu net ifade edemiyorum, fakat yakalanmamak olsa ucunda, neden hırsızlık yapmayayım.

 

yani ne yazık bunu düşünür oldum zira bu kadar saçmalığın olduğu yerde ahlaki kurallarda sorgulanıyor ister istemez.

Benim öyle bir dişçim vardı. beni bayağı bir kazıklamıştı. Çok kurnaz bir adamdı ve bunun yanında oldukça da cesurdu. Yani fark edilme durumunda kavgaya da hazırdı. O kadar ki Allaha havale ettim. Öyle bir yolun yol olduğunu düşünmüyorum.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bizim toplumumuzda güce ve kurnazlığa tapma hastalığı var. İnsani değerlerden bihaber yaşayıp gidiyoruz. Magandaların yüceltilip övüldüğü,dolandırıcıların çakal olarak adlandırılıp sırtının sıvazlandığı bir toplumda yaşıyoruz. Toplum böyle oluncada dürüst ve terbiyeli insanlar ezilmiş oluyor ister istemez.

Link to post
Sitelerde Paylaş
22 saat önce, mantik yazdı:

Ben de öyle düşündüm bir ara eskiden.

İnsan gençken, elinde hiçbirşey yokken, kendi yeteneklerine ve birikimine rağmen hakettiği yerde olmadığını görünce, daha doğrusu, kendileri aşağıdayken başkalarının haketmedikleri kadar yüksek yerlerde olduğunu görünce, karamsarlığa kapılıyor. Dünya adil değil çünkü gerçekten.

Ama bu adaletsizliğe rağmen, bu koşullar altında ne yapabilirim sorusunu sormadan zaten ilk adım bile atılamıyor.

Zekası, bilgisi, becerisi ve yeteneği olan insan, eğer bunları kullanmaya karar verir ve kollarını sıvarsa bir yerlere geliyor.

Bu iş zaman alıyor, çünkü pek çok kişi var, çok daha ileriden başlıyor. Haksız avantajlara sahip bir şekilde hayat mücadelesine giriyorlar.

Bunlara ve bu haksızlıklara odaklanmayıp, kendi durumumu nasıl ilerletirim düşüncesine odaklanmak gerekiyor.

Akıllı ve becerikli insan, seçtiği konu ne olursa olsun, o konuda mesafe katediyor. Bu iş zaman alıyor, ama belli amaçlar tespit edip o uğurda uğraşmak bu işin tek yolu.

Çünkü o adaletsizliklerin üstesinden gelmek mümkün olmadığı gibi, bir yerlere gelmenin de kısa bir yolu yok.

Suç, kısa yol gibi gözükebilir pek çok kişiye. Ama suç en riskli yol.

İşin daha da kötüsü, geri dönüşsüz bir yol. Bir kez o yola girildi mi, devamını getiriyor insanlar, kurtulamıyor. Ne kadar çok o yolda kalınırsa, yakalanma riski de o kadar artıyor. Dolayısıyla, o yol ya hapishanede bitiyor, ya da erken girilen mezarda.

Onun yerine, kısa yol aramayıp, beceriyi ve birikimi somut bazı amaçlara yönlendirmek en mantıklısı. Kendin için çok önemli olan, uğraşmaktan keyif aldığın alanlara yönelmek lazım. Dünyadaki çeşitli problemleri çözmeye yönelik düşünceler üretmek, patentler almak, ürünler geliştirmeye çalışmak gibi şeyler mesela.

Ya da kitap yazmak, ilgilendiğin bir alanda web sayfası hazırlayıp, onu geliştirmeye ve popülerleştirmeye çalışmak, vs.

Kendimizi ancak kendimizle kıyaslamalıyız. Dün olduğumuz yer ile bugün geldiğimiz yere bakmalıyız. Dünyanın adaletsizliğini ortadan kaldırmaya hiçbirimizin gücü yetmez. Bu yüzden buna yönelmek, ve bu sebeple içimizin içimizi yemesine izin vermek, olsa olsa hayatı çekilmez yapar. Bunun bizi edilgen yapmasına izin verirsek, bir baltaya da sap olamayız o zaman.

 

 

 

Sistem denen şey burada devreye giriyor. Örneğin "Amerikan Rüyası" 90'ların sonuna kadar bunun üzerinden prim yapmış. Hatta Vahşi Batı döneminde bile bir "risk alırsan, tehlikeyi göze alırsan, amacına ulaşabilirsin" görüşü vardı. Yani solcular ABD'yi kötülerler ama bir de bu yönüne bakmak lazım.

TR'de mesela biri lokanta açıyor, açtığı lokanta için haraç ödüyor. BU ABD'de kenar mahallelerde olan bir şey Avrupa'da ise hemen hemen hiç yok.

Eğitim sistemi de var. Parasız, eşitlikçi, adil, insancıl bir eğitim sistemi.

Dönüp dolaşıp her şey sistemin yeniden yapılanmasına geliyor. TR'nin sistemi tamamen adaletsiz denemez. Ama AKP'nin abarttığı kadar da kötü değil. Ve kitleler buna inanıyor, ben inanmıyorum: Şahsen AKP'nin faşist partilerin iddia ettikleri gibi sistemi yenilemek istediğinden de o kadar emin değilim.

Temel mantık: sistem sağlam olacak. Bir de nüfusu kontrol altına aldın mı, o zamanda diğer ülkelerden insanlar ülkeye doluşmak istiyor, işin gücün onla uğraşmak oluyor zaten.

Link to post
Sitelerde Paylaş
8 saat önce, NoOneCares yazdı:

Birkaç sene önce çalıştığım yer ve konum itibarı ile günde elimden 10.000 tl gibi para geçiyordu, ve tüm girdi çıktıları pc den kaydeden yine bendim. Hatta meraklı olduğumdan dolayı, programcının elleme dediği yerleri elleyip, Kayıtlardan bile silebilmeyi öğrenmiştim...

Benden önceki arkadaş sezonda 200.000 e yakın para yürütmüş fakat ispat edilemiyor (sql den silmiş)

birkaç ay her akşam ve gündüz arada beni kontrol etse-ettirse de, adam bir  süre sonra 1-3 günde bir parayı teslim alıp kontrol etmeyi bıraktı. Ve gelmeden önce de odama sprey sıkılıp uyutuldum ve soyuldum (yani tum sezon asgarinin az üstü çalışıp az bir birikim yaptım ve onu da çaldırdım), oysa ki yastık altında sustalı vardı ama uyuttular...

Dönmem için patron cebime 200 tl koydu ve tüm kayıtları sildirdi... öyle bir fırsatım varken neden çalmadım ve eve kuruşsuz döndüm?

Hocam o yakalanma korkusu var ya, işte o korku yetiyor. Yani yakalanmanın imkansız olduğu kusursuz soygun yoktur!

Benim yakalanma ihtimalim nerede ise yok gibi idi FAKAT imkansız da değil di!

Hatta her müşterinin kartından ara sıra 20-50 tl çeksem bile zengin olurdum. (Küçücük çocukların 500 tl lik kredi saatlerinin olduğu bir yerde pc den sorumlu tek kişi idim. Lira yüklemesi bile bendeydi. Barkot sistemli saatlerdeki her barkota zaten erişme yetkilerini de ben ayarlıyordum)

Çoğu gelip "bizim çocuk baya harcıyor, sen ona bitmeden bi 500 daha yükle" deyip para sayıyordi.

Sadece nadiren bu çok zengin takımından birkaç magnum yada yemek çekip, Orada calışan arkadaşlarımıza veriyordum. Ve 3 yıl kimsenin ruhu duymadı ki duymaz (kayıtlardan silince hem girdi hhem çıktıdan temizleyince  olan müsteriye olur. Sadece çıktıdan silsem olan patrona olur)

 

Bayağı yazdım ki, işin ve konumun farkına varın. Bu kadar imkana rağmen çalmadı isem, tek nedeni Yakalanma korkusu (itibar gidecek, rezillik, hukuk, sonrası)

Yani Kaybedecek hiç bir şeyiniz kalmadi ise, çalarsınız. Ufacik bir umudunuz var ise hayata dair, Yakalanma korkusu size engel olacaktır.

 

Gece evini basıp da seni soymuşlar ya. Demek ki daha önceden de bir şey aşırmışlığın var. Benim inancıma göre bu böyledir. Ben otellerden havlu/sabun filan bile alıp gitmem. Hatta 1997'de bir banka güvenliği banka soyup paraların hepsini sokakta insanlara saçmıştı. Paranın 3/1'i filan insanlar tarafından bankaya geri getirilmişti.

Yalnız bende şöyle bir şey: Kuyumcu olmak isterdim. Ya da çok sayıda altın/mücevher, gümüş olan bir yerde bulunmak, bunlara dokunmak filan isterdim. Yani altın manyaklığı belki de. sebebini de bilmiyorum.

Link to post
Sitelerde Paylaş

fırsatım olsa yaparım dedim çünkü onlarda böyle yapıyor. demek ki böyle oluyor. hakettiği kadar kazanıyor mu herkes. misal kerimcan durmaz

 

bir konsere ne paralar alıyor. halbuki ses yok, beste yok, güfte yok, şiir yok, kafiye yok, bir bok yok. ama tonla para. e şimdi bu kdr adaletsiz bir ortamda bende böyle düşünmekte haklıyım.

 

iyi tarihçiler, iyi edebiyatçılar, iyi siyasiler, iyi sanatçılar vs ona lafımız yok. hakettiklerini kazansdınlar. ama piyasada hakettiğinden çok daha fazlasını her nasıl oluyorsa kazananlar dolu. bu bana göre haksız bir rekabet. demet akalın misal. 

 

yani evet dünyada adalet aranmıyor da bunlara bakıp bende kendi sonucumu çıkarabilirim. yığınla para kazanan demet akalın da benm neyim eksik ki. hak ederek mi kazanıyor bu paraları? haketmeden bu kdr kazanırsa bazıları, diğerleri de farklı düşünebilir.

tarihinde jumanji35 tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
16 dakika önce, Kromozom yazdı:

Sen bu zerzevatları eleştirirken düşünce tarzınla kendini onlara benzettiğinin farkında mısın? 

Bakanın hırsız oğlunu eleştirmişsin ama fırsatım olsa bende yaparım diyerek onu haklı çıkarıyorsun. O zaman senin onlardan tek farkının fırsatının olmaması olduğunu söyleyebilir miyiz? Öyleyse onları neden eleştiriyorsun?

Toplum olarak yaşamak istiyorsak hırsızı ve hırsızlığı yüceltmemeli aksine yerin dibine gömüp buna özendirmememiz lazım. Eğer bu bilince sahip olmazsak toplumda şuan olduğu gibi kaos hakim olur senin gibilerde büyük ihtimal kim vurduya gider haberin olsun.

Sistemin oturmadığı her yerde fırsatçılık, kurnazlık, ikiyüzlülük, yalancılık artar. Yani MHP'lilerin Türkleri öven sözleri boştur demiyorum. O da doğru. Mesela Fransa'da her gösteride, çoluk-çocuk kısmı mağazalardan müzik seti, telefon, ne varsa alırlar. Bizde pek yapılmaz. Ama yetişkin nüfusunun biraz daha ahlaklı olduğunu düşünebiliriz. Yine aynı anlamda değil. Yeterince parayla orada da herkese her şeyi yaptırabilirsin. Ama sistemi ayarlarsan millet de o sisteme göre, dürüst, çalışkan, özverili olmaya çalışır. Kurnaz, dolandırıcı kişi ise dışlanır. sistem denen şeyin asıl amacı budur.

Link to post
Sitelerde Paylaş
3 dakika önce, jumanji35 yazdı:

fırsatım olsa yaparım dedim çünkü onlarda böyle yapıyor. demek ki böyle oluyor. hakettiği kadar kazanıyor mu herkes. misal kerimcan durmaz

 

bir konsere ne paralar alıyor. halbuki ses yok, beste yok, güfte yok, şiir yok, kafiye yok, bir bok yok. ama tonla para. e şimdi bu kdr adaletsiz bir ortamda bende böyle düşünmekte haklıyım.

 

iyi tarihçiler, iyi edebiyatçılar, iyi siyasiler, iyi sanatçılar vs ona lafımız yok. hakettiklerini kazansdınlar. ama piyasada hakettiğinden çok daha fazlasını her nasıl oluyorsa kazananlar dolu. bu bana göre haksız bir rekabet. demet akalın misal. 

 

yani evet dünyada adalet aranmıyor da bunlara bakıp bende kendi sonucumu çıkarabilirim. yığınla para kazanan demet akalın da benm neyim eksik ki. hak ederek mi kazanıyor bu paraları? haketmeden bu kdr kazanırsa bazıları diğerleri de farklı düşünebilir.

Bu kapitalizm. Saydıklarını zengin edenler bu kişileri takip edenler, arz-talep ilişkisi yani. Sen bu gereksizleri takip etme, bunlardan donanımlıysan sevdiğin alanda çalışmalar yap bu yönde ilerle zaten bi şekilde kazanırsın. Hak ettiğini kazanamazsın belki ama kazanırsın yani :) Bu iş hırsızlık veya mafyalık yaparak çözülmez, bilakis bunların sonu hep kötüdür ve kafaları asla rahat değildir. Böyle bir hayat mı istiyorsun gerçekten?

Link to post
Sitelerde Paylaş

ben mafya demedim.

 

donanımlıyız evelallah ta donanıma mı bakılıyor ki? bu bir ölçüt mü bir yerlere gelebilmek için. sadece bu yeterli mi?

 

şu denebilir, zeki insan bir yolunu bulur. ben zaten buldum o yönden bir sıkıntım yok. fakat daha kolay değil. işte dediğim o zaten, çok kolay şekilde hakettiklerinden fazlasını kazanıyorlar. ben donanımımla kazanıyorken diğerleri rezil rüsva şeylerde benden çok daha fazla kazanabiliyor veyahut çalıyor çırpıyor her ne ise. işte onu diyorum, madem böyle oluyor ben neden haketmeyenlerin kazandığı parayı hakederek kazanmaya çalışayım? bu bahsettiğimiz durumlar öyle istisna durumlarda değil.

 

ayrıca konu başına dönersem, hırsızlık çok yapılan birşey ve herkes kendine bakıyor, kendi hayatına, kendi çoluğuna çocuğuna. yok helal para olsun fln, geçti bu. o yatlar tekneler bilmem ne çalışarak mı alınıyor? bunu biliyoruz yani. bende dolandırıldım daha önce mesela, hani zaten bizler için bir dini yaptırım yok, inancımız bu, yasal olarak yakalanmadıktan sonra da bir sorun yok. nedir bizi bunları yapmaktan alıkoyan, kendi ahlaki normlarımız. işte bu normlar artık pek güçlü duramıyor bende. tabi özel olarak hayatımla ilgili başka konularda var. eh sonunda çıktığım yer beni bunu yapmaktan alıkoyan aslında herhangi birşey olmadığı. yakalanma korkusu dışında. zorluyorum ve başka elimde kalan bir husus yok.

Link to post
Sitelerde Paylaş

ya ben yarın garanti yi gidip soymıcam ki (: niye hemen öyle işe çıkıyomuşum gibi 

 

fikir teatrisi yapıyoruz öyle icraate geçilecek kadar kolay bişy mi bu. kaldı ki yakalanma ihtimalim fazla olduğu için de bu tarz konulara yeltenemem de.

 

fakat dediğim gibi, net olarak bilebilsem bunu yaparım. yani kağıt üstünde durum bu

tarihinde jumanji35 tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
28 dakika önce, jumanji35 yazdı:

ben mafya demedim.

 

donanımlıyız evelallah ta donanıma mı bakılıyor ki? bu bir ölçüt mü bir yerlere gelebilmek için. sadece bu yeterli mi?

 

şu denebilir, zeki insan bir yolunu bulur. ben zaten buldum o yönden bir sıkıntım yok. fakat daha kolay değil. işte dediğim o zaten, çok kolay şekilde hakettiklerinden fazlasını kazanıyorlar. ben donanımımla kazanıyorken diğerleri rezil rüsva şeylerde benden çok daha fazla kazanabiliyor veyahut çalıyor çırpıyor her ne ise. işte onu diyorum, madem böyle oluyor ben neden haketmeyenlerin kazandığı parayı hakederek kazanmaya çalışayım? bu bahsettiğimiz durumlar öyle istisna durumlarda değil.

 

ayrıca konu başına dönersem, hırsızlık çok yapılan birşey ve herkes kendine bakıyor, kendi hayatına, kendi çoluğuna çocuğuna. yok helal para olsun fln, geçti bu. o yatlar tekneler bilmem ne çalışarak mı alınıyor? bunu biliyoruz yani. bende dolandırıldım daha önce mesela, hani zaten bizler için bir dini yaptırım yok, inancımız bu, yasal olarak yakalanmadıktan sonra da bir sorun yok. nedir bizi bunları yapmaktan alıkoyan, kendi ahlaki normlarımız. işte bu normlar artık pek güçlü duramıyor bende. tabi özel olarak hayatımla ilgili başka konularda var. eh sonunda çıktığım yer beni bunu yapmaktan alıkoyan aslında herhangi birşey olmadığı. yakalanma korkusu dışında. zorluyorum ve başka elimde kalan bir husus yok.

jumanji bende zaman zaman senin gibi düşünürdüm ayrıca bu konuda canı yananlardan birisiyim ama Allaha şükürler olsun asla bu işlere girmedim ancak bu konuda dediğin insanlara çok benzeyen hatta bu konuda açık diyim bazı sınırları aşmış bir tanıdığım vardı eleman gerçekten müthiş 3 kağıt açan akla hayale gelmeyecek taklalar atan birisiydi ancak şuan itibariyle öyle bir durumda ki  adam felaket durumda maddi olarak evet bir yere geldi ama psikolojik olarak çok kötü bir durumda kardeş öyle böyle değil o yüzden açıkcası kimsenin kazandığı para umurumda değil eğerki haksızlık varsa adaletsizlik varsa kul hakkı varsa er geç bir şekilde çıkacaktır şunu unutma bu dünyada yaşanılan mutlulukların tamamı yalandır gerçek olan acının ta kendisidir 40 sene dünyanın en mutlu insanı olarak yaşasan bile inan bana çekeceğin 20 saniyelik bir kanser acısı o yaşadıklarının tamamını alıp götürür sanki hiç yaşamamış gibi olursun sen yaşanılana değil yaşanacağa bak.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Ortama göre fikirler değişebilir. Derebeylikte yaşıyorsan ve çok iyi at biniyor, çok iyi ok atıyorsan zenginlerden fakirlerden zorla topladıkları paraları geri alan bir Robin olmayı düşünebilirsin elbet.

Bir de tabii fakir çalınca hırsız olur, zengin çalınca kibarlaşılıp kleptoman denir. O da tabii az çaldıysa. Hamuduyla götürdüyse milli kahraman olur.

Taaa önceden demişler bunu: "Milyonla çalan şerefle serfiraz, kuruşla çalan câyı kürektir." Türkçesi: Milyonla götüren başlar üstünde ağırlanır, kuruşla çalan küreğe vurulur.

Link to post
Sitelerde Paylaş
21 saat önce, NoOneCares yazdı:

Evimi değil. iş yerinde 30+ kişi iken kendimize pansiyonu tuttuk "yani kapattık komple 1 seneliğine"

Ben görev gereği sezon bitince de orada kaldım. Koca yerde tek kalmaya başladım. Çevredeki oteller ve restaurantlar da boşalınca kuytu kaldı. Önlem olsun diye kapı arkasına şişe dizip, pencereyi kapatıyordum. Fakat adamlar şebekeyi sökmüş, çekmeceleri bile boşaltmışlar. Yani insan bu kadar ses yapar mı! Telefonu cüzdanı alıp gitmemiş te, bildiğin çekmecedeki giysilerime kadar almışlar.

Olay yeriinceleme geldi, bi halt yapmadı. "Ortalık parmak izi doludur, baksana şebeke kesilmiş heryer kurcalanmış" dedim. Assubay kesik şebekeyi tutup çıplak gözle parmak izi arayıp "bunsa birşey yok" dedi. Adama işini doğru yapmasını söyleyince de suçlu ben oldum!

Fakat senin inacın çok saçma! Ben multi milyarderden alıp 3 kuruşa çalışan adama dondurma tost burger aldım diye başıma bu geldi ise <<<<< sence Neden bu Ülkeyi soyanlar gül gibi yaşıyorlar? Multi milyarder olupta hiç haksızlık yapmayan insan olur mu?

Elbiseleri mi almışlar? NİHAHAHA

Bizim polis'i de FBI gibi düşünmemek lazım. Benim bildiğim defterine bir şeyler karalar gider.

- Benim dediğim biraz da inanç meselesi. Ben o tür kişilerin son seviye güvenlik sistemine, özel güvenliğe filan ihtiyaç duyacaklarına inanıyorum. Ben mesela cep telefonumu bir yerde unutup, üç saat sonra hatırlayıp bıraktığım yerden almış insanımdır. Kaç kere sağda solda eşyam kaldı gidip görevlilerden filan aldım.

Bir de çalan insan zayıftır. Kendine "Ben o miktarı kazanamam" mesajı veriyorsun. Halbuki adamların tipine bakıp "Bu maymunda varsa bende de olabilir" gibi bir sonuca da yönelebilirsin. Ben öyle yapıyorum.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...