Jump to content

Kuran'ın Çelişkilerine Örnekler 2


Recommended Posts

On 13.04.2017 at 19:30, Buzul yazdı:

Arabın dini islamı kaybetme korkusu yaşayan,ne yardan,ne serden geçerimci,orta yolcu,kutsal uyuşturucu bağımlıları en açık gerçekleri,saçmalıkları,tutarsızlıkları,gülünçlükleri görmezden gelirler,sorunun islamdan kaynaklandığını gerçeğini kabul etmezler,arabın dini islamı ölümüne savunurlar.Kendilerini kandırmak,aldatmak için yalanlar,zırvalar uyduran kutsal uyuşturucu bağımlıları,uydurdukları yalanları,zırvaları da utanmadan,pazarlayıp,satmaya çalışırlar,uydurdukları yalanları,zırvaları başkalarının da kabul etmesini beklerler.Bu tür bağımlılar,ilginçtir ki zaman zaman kendi dinleriyle bile ters düşebilirler,kendi dinlerini yalanlayabilirler.Ama kutsal uyuşturucu bağımlısı,islamı kaybetme korkusu yaşayan beyin,dinde kalabilmek için uydurduğu yalanların,zırvaların,üfürmelerin hepsini islam olarak gördüğü için,kendi dinini yalanladığının,kendi diniyle ters düştüğünün,dinden çıktığının,müslüman olmadığının bilincinde değildir.

Bu tür bağımlıların içinden,kendilerini kandırmayı,aldatmayı bırakıp,bağımlılığından kurtulabilenler de çıkabilir.

Süreç genellikle şöyle işler.

İslamın gerçekleriyle karşılaşan islam bağımlısı beyin,islamı tüm gerçekliğiyle benimseyemez,bağımlı olduğu dinini kaybetmemek için,çıkar bir yol arar,islamı kaybedip,boşluğa düşmek istemez.İlk önce hadisleri,mezhepleri reddeder,sorunun kaynağını bunlar olarak görür,kendini hoşnut eden,eğip,bükücü,taklacı kişileri dinlemeye başlar.Belli bir süre,bunları dinleyerek kendini kandırmayı sürdürür.Beyin en sonunda yeter artık,sorunun kaynağı islammış,kuranmış diyip,kendini kandırmayı bırakır,islamı terkeder,bağımlılığından kurtulur.

Kur'an'ı okumadığınızı bu kadar belli etmeyin... Şuan senin "müslüman" dediğin kişilerin savunduğu islam ile Kur'an'daki islam arasında dağlar kadar fark var... Önce bunu öğren... Sen daha neye karşı çıktığınıda bilmiyon... Bir sistemi eleştiriyorsan önce onların ne iddia ettiğini bilmen gerekir... Şu saçmalamalarını kes... Önce neyi savunduğunu öğren gel tamam...

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 1,1k
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

Top Posters In This Topic

Posted Images

On 11.04.2017 at 07:25, profer said:

Not: sana yazdıkların copy-paste demedik iyi oku, paylaştığın ayetlere copy-paste yapıyorsun dedik... Başını sonunu bilmemene ve başka bu konuda ayetler var mı bilmemene rağmen paylaşıyorsun anlamında...

.-.

.

Ben bu ayete cevap verdim zaten... Senin çoğu iddiana da cevap verdim zaten.. Tek konu, Sen tartışmanın bilmem kaçıncı sayfasında gelip ahkam kesmen... Arkadaşlarının bana karşı cevaplarını yetersiz görüyorsun anlaşılan... Arkadaşın cevap veremiyor mu da hemen “muazzam mantıklar” kurabiliyormuş gibi, olaya giriyorsun...

.

SON OLARAK

Asıl sen “MERT” ol. Savunduğun şeyin ne olduğu belli olmadığı için, her cevaba kaçış yolu buluyorsun... Konu değiştir, dalga geç falan bırak bu taktikleri, varsa bilgin paylaş kıvırtma...

 

 

Burada yazmaya devam edip bir süre sonra kaçmayacaksan eğer, önce en azından şu (parça parça)alıntılama işini öğren. İstediğin pasajı seçip yukarıdan çift tırnak kısmını seçmen yeterli. Yazdıkların bu hali ile şekilsel olarak çamur gibi duruyor. Bak ben aşağıda yapıcam.

.............................

 

O zaman her seferinde kuranın tamamının copy paste edelim olur mu? Önceki ayetler kıvırısı bitemedi yıllardır. Çapraz kesmenin ne demek olduğu, ya da nerede başlayıp nerede bittiği, veyahut bozgunculuk ve fesadın bağlam ve sınırlarına ilişkin önceki ayetleri de getrsenize yer gelmişken? Her saçmalığın altından önceki ayet diye attırarak yırtacağınızı sanıyorsunuz ama kazın ayağı öyle değil. Forumdan toz olmadığın müddetçe bunu yaşayarak öğrenirsin. Kaçarı yok.

 

Quote

 

> Sen ne kıvırtmasından bahsediyon ya? Kıvırtmanın daniskasını yapan sizlersiniz...

-> Apaçık olan ayetleri “çelişkiliymiş” gibi gösteriyorsunuz.

-> Sonra sizin “berbat mantığınızı” gösteriyoruz “açık” şekilde....

- Siz napıyordunuz? Hemen Kur’an’daki “metafizik” anlatımlara yapışıyorsunuz.

-> O anlatımların “ne anlama geldiğini bilmiyoruz, bir çok yorum yapılabilir” diyoruz.

-> Diyorsun ki, “açık” olduğunu iddia eden kitapta bu ayetin ne işi var? Diyorsunuz.

-> E zaten Kur’an, kitabın hepsine açık demiyor diyoruz..

 

Kur’an’ı okumadığın ortaya çıkıyor, daha aksini savunduğun ktabın iddialarından haberin yok bana “MERT” ol diyorsun, kıvırtıp durcağına sen “MERT” ol..

 

Öne parçayı alıntıladık.

Şimdi bizler ayetin kendisinin bir kıvırtma olduğundan bahsediyoruz. Ki bu kısmı açık ve net. Bu hala hangi kıvırtma diyor. Rasyonel her insan bu ayetten bu anlamı çıkarıp, bu yargıya da varabilir. Kimsede çıkıp gık diyemez. Diğeri çıkar " hayır bu gerçekten de tanrının kastıdır der." Evet, kitaba körleme inanmışsanız bunu da söylebilirsiniz ama konu şu ki, aksi yargıya da hükmedilebileceği açıktır. Konu bu. Aksini yazabileceksen yaz. Bu yorum da çıkarılamaz de, sonra arkasında dur bakalım. Kıvırma.

 

Bu ayet, birazcık kurnazımsı ama aslen saf olan bir ademoğlunun da bir kitap yazarak milleti keklemeyi amaçlaması durumunda, peydah olacak ilk, yegane ve insancıl ve aslen zavallı reflekslerden biridir. "Kitabın bir yerinde mıçacak olursam eğer, ki insanlar da şimdi bile kıllanmaya da başladı zaten, şimdiden hem gerisi hem de ilerisi için bir arka çıkış bırakayım" ..sonra da: "bağane ben hepsi açık dememiştim taam mı, böhüü.." ........Adam olan her haltı açık yazar, akabinde hele hele insanlar için, hele hele de son ve nihai ve zamanlar üzeri ve ilahi olduğunu buyurduğu böyle bir kitap içerisinde akla ziyan sadece kendi için lafızlar bırakmaz. Mahal vermez. Bu mevzu ve ali imran 7, kurandaki deli saçması bazı ayetler ve zamana yenilen tüm ayetler ile birlikte altından kalkamayacağınız bir mevzudur. Yazdıkça batacaksınız. Bu ayet rezilliktir. Açık bir zaafiyettir

 

Her zaman söylerim: kuranı'ın en büyük mucizesi olsa olsa "mahal vermemek" olurdu diye. Yanlış anlaşılmaya, dejenerasyona, kutuplaşmaya, mezheplere, gerçek islam bu değillere. San baştan mahal verme, verme de sonra böyle ayetler indirmek zorunda kalmayasın! Ama öyle olmamış işte. Daha önce tevratta incilde; seleflerinde ne oldu ise kuranda aynısı olmaya devam etmiş. Katolikler, ortodokslar, protesanlar, hanifiler, şiiler.....sürüsüne bereket. Tanıdık geldi mi? Hem kitabın muhatabını sen yarat, hem de o muhatabın yanlış anlamaya ve dejenere etmeye müsait olduğunu bildiğin halde buna müsaade et. MAHAL VER! "Ne oldubeceremedin mi yoksa" derler adama. Bu allah açık ki bu kitabın yanlış anlaşılmasını ve dejenere edilmesini engellemeyi becerememiş. Ondan sonra bir forum içerisinde iyi niyetinden süphe olunmaz 3 müslüman olarak bile anlaşamaz hale gelmişsiniz. İnsan hakları evrensel beyannamesini yanlış anlama ihtimalin var mı? Bir, 23 senede onca kalın kitapta becerebildiğin boka bak, bir de şuncaık beşeriyatın görece ve onca kısalığıyla ortaya koyabildiği "yalınlığa". İnsan hakları evr. beyannamesinin mesajı sadece insana yöneliktir. Yazar kendisine göndermede bulunmaz. Önce "zödöröfler olursa, insanlar zöttürtülebilir" diye bir şey yazıp, sonra onları kendimize yazdık siz anlamazsınız demez. Çünkü o mesaj insanlar için yazılmıştır. Daha önce yazdıklarım oldukça açıkken önemli bir bölümünü görmezden gelip işine gelen kısımlara cevap yazman üzücü. Tabi senin açından. Onları tekrar tekrar okursan her şeyi gayet açık anlayacaksın.

 

Quote

 

> Vee yine bir kıvırtma geliyor. Allah kıvırtmak için, yöntem geliştirmişmiş... Bir kitabın “geneli” açıksa neyle kıvırtcan? Zaten “genel” kısımlarında çelişki bulamadığınız için, “metafizik” lere yapışıyorsunuz ya...

-> Ayrıca “anlaşılmayan yerler” belli değilse, gece gündüz ne olduğunu bilmediğin ayetlerde mi çelişki arıyon? Bu iddian yeterince saçma...

-> İşin tuhaf tarafı, zaten “anlaşılmayan” ayetleri alıp çelişki var diyorsunuz... Sonra çıkıp Kur’an’da hangi ayetlerin “anlışılır olmadığı” belirtilmemiş diyorsun pişkin pişkin...

.

BAZI KISIMLARININ “AÇIK OLMADIĞI” BELİRTİLMİŞ BİR KİTAP VARSA OKUMAZMIŞ BÖYLE BİRŞEY YAZMAYA UTANIRMIŞ, “KIÇIYLA” GÜLERMİŞ...

YA “BELİRTİLMEMİŞLERİ” NE YAPARSIN?

.

-> Yani bazı kısımlarının “anlaşılır olmadığı” belirtilmemiş ama “anlaşılır olmayan kısımlar” içeren bir kitaba da kıçınla gülermisin bay teflon?

-Kitapta belirtilmişse kıçımla gülerim.

-Kitapta belirtilmemişse kıçımla gülmem ve fırlatmam... :)

 

Bu nedir ya? Nasıl bir mantıktır...

 

Bak ben sana bir tavsiye vereyim bay teflon, Bir kitabın “ana mesajı” ana kısımlarındadır... Yani “ana kısımları” açıksa o kitap anlaşılır bir kitaptır... Ha “okumak işime gelmiyor” dersin anlarım ama böyle berbat mantıklarla gelirsen biri çıkar “berbat mantıklarını” deşifre eder...

Senin bu mantığınla gidecek olursak dünyada kitap kalmayacak...

 

 

Bu kitabın geneli neresi özeli neresi dedik, daha biriniz gık diyemedi. Hala daha geneli açıksa diye üfürüp durmaktasınız..Süper mantığınız şu: açık olanlar açıktır. Arkadaş; ya elin arabının onca cahilliği ve öngöremezliğine binanen olanca abukluğu ile yazdığı ve sonra altından kalkamadığı ayetler de müteşabih olarak aklanmaya çalışılıyorsa?(Gayet samimi izlenim budur) Ya müteşabih dedikleriniz de elin arabının 1400 sene önceki aklıyla "ulan ne de güzel yazdım çiçek gibi oldu" dediği ayetlerse?! Ayırımı neye, kime, hangi kıstasa ve referansa göre yapacaz o kalın kafanız hala alamadı mı bunu? Bence aldı ama kıvırmak olsun işte.. Yersen tabi. Geneli neresi lan? Neresi? Nerede başlayıp bitiyor bu genel?!!!!! Sen kıstası ve dökümü vermedikten sonra ben nereden bileyim 1400 sene evvelki arap evladının dansöz gibi kıvırmadığını? Şüphe etmek en doğal hakkım! Şüphe ediyorum, var mı ötesi!Sen o kadar yazıyorsun ama nedense bu kısma hiç değinemiyorsun. Varsa yoksa gece gündüz açık ayetler...Ortada daha o tarihlerde dahi bu kitabın insan yazması olduğunu iddia edenler var iken, böyle ayak oyunları yapamazsın. Yaptıkça batarsın. Aslen yapılabilecek en iyi savunma şudur: bu kitabın "tamamını" apaçık yazmak. Eğer alim-i ve kadiri mutlaksan alasını da yaparsın. En babasını yaparsın. Senin yaptığın ne: evet bir kısmı yamuktur deyip yediğin boku itiraf etmek. Zaten konu bu: bu kitabı insan mı yazdı, yoksa alim-i mutlak birşey mi..Bana böyle zavallı bir savunma ile gelirsen biz de kuyruğuna tenekeyi bağlar yollarız haklı olarak. Gece gündüz deyip sıvışınca iş bitiyor mu be aklıevvel! Kimi kandırıyosun? Bizi mi, kendini mi? Birşey yazmış gibi atarlanmışın bir de..

 

Bak, zekanın ve kurgu kabiliyetinin sınırlarını burada görüyoruz. Açık değil yazmazsa gülmez miymişim? Bak bak bak mantığa gel...Tabii ki de gülerim ve fırlatır atarım ve bunu yaptım da zaten be adam..Mesela harun yahya'nın safsata kitabını aldıktan sonraki 5 dakika içinde kitabı çöpe attım. Ha, kitap daha kendi içerisinde "benim içimde anlaşılmaz yerler var" diyerek kendne gönderme yapıyorsa eğer, işte ona daha da fazla güler ve daha da fazla saygı duymam. Böyle bir zavallılığa, acizliğe kim saygı gösterebilir ki? Olsa olsa acır. Ben de acıyorum zaten kitabınıza ve onu savunmak için içine düştüğünüz hallere..Anladın mı şark kurnazı mevzuyu ve o onulmaz mantığının geri dönülmez şekilde patlayışını. Bundan sonra ne yazsan boş. Çöp. Benim adıma kendi çapında bir niyet okuması ve öngörüye binaen yine atarlanıp durmuşsun..Ama bu sadece seni bağlar. Ben de az önce güzelce bağlayıp paket yaptım.

 

İşte söylediğin tek mantıklı söz: bu mantıkla evet dünyada kitap kalmaz. Senin kitabının mantığıyla. Aferim. Bak işte böyle bir kitaba inanıyorsun. Sen kaç tane kitap gördün arkadaş benim bazı yerlerim saçma,oraları okumayın diyen? Manyakça bir iş.


 

Quote

 

YAKIN GÖK AYETİ

.

Yakın gök “kandilerle(ışıklarla)” donatılıyor ve bu ışıklar “Şeytanlar” için “atış birimleri” olmuş oluyor...

.

Hadi bana bu ayetin “metafizik” olmadığını göster... Hadi bana bilimsel olarak “çelişkli” olduğunu göster...

İşe önce “Şeytan” dan başlayabilirsin...

.

Sonra burada “kandil” denerek neden ışığa dikkat çekilmiş? Bunu da açıklayıver.

.

Bide çıkıp hangi ayetlerin “açık olmadığı” belirtilmemiş diyorsun gülermisin ağlarmısın Adam Kur’an’ı geçersizliğini göstericem diye “mantığını kuma gömüyor” resmen...

 

 

İddia şu:bu kitabı cahil bir arap yazmıştır ve buna istinaden bazı yerlerinde gerek cahilliği, gerek haddini bilmezliği gerekse hırsı yüzünden saçmalayıp durmuştur. Sonra kitabı karştırıyoruz ve karşımıza bu ayet çıkıyor, bakıyoruz: Bingo!..Tam birçöp. Yegane şüphenin bu olduğu yerde, işte bunun metafizik olduğunu kanıtlamaklayükümlüolan asıl sensin. Öyle ya bana ne, beni bağlar mı, şüphe zaten ortada. Ve sorun şu ki, biri bunun metafizik olmadığını kanıtlayamazsa eğer, sen de metafizik olduğunu kanıtlayamazsın şark kurnazı..

Ne yapayım, 1400 sene öncesine geri dönüp arapla sobet mi edeyim..Ben derim ki mesela: bu elin arabı düşünmüş ki; bak o ışıkları ve hatta yıldızları bir amaç için, insan için koyduk, kandil olsun süslesin, ışık versin, yol göstersin falan diye. Neticede bu yıldız dediğin meret ışık da veriyor.  Yani öylesine değil. İnsan için. Yoksa yakın göğe yıldız koymazdım. Şöyle kandil die bir teşbih yapayım da, elin yıldızından bile vazife çıkarayım kendime..Bu iddiayı yanlışlasana şimdi? İddia şu: elin arabı aptal ve de cahilolduğu için böyle yazmıştır. Sen aksini gözteremedikçe -ki göstersen deaşağıdaki çukura düşecen, yani boku çişle yıkayacan- o "şüphe" orada durmaya devam eder. O vakit de şüphe etmek er kişinin en doğal hakkıdır.. Bunu bir tanrı bile alamaz elinden..2+2=4 Kafa şarj etti mi şimdi? Sen bana söylesene bakalım, yakın gökle uzak gök arasında ne gibi farklar var? Sen genişletmekten büyük patlamaya kadar anlam kastır yardır da yardır, sonra kandile yıldız demekten imtina et.

 

(Aşağıdaki çukur): Bingo kısmına geri sarıp devam ediyorum:

Bingo!....Ama o da ne? Elin oğlu diyor ki, bağane bu anlaşılmaz bir ayettir ve kasıtlıdır, hem ben bunu kitabın başka bir yerinde yazmıştım taam mı? Hem bunu kitabın başka bir yerine yazmayı ancak allah akıl edebilir banane banane..Fesupanallah deyip devam ediyoruz ve "peki nerede yazıyor bu ayetin arabın saçmalaması değil de, müteşabih olduğunu, göster bakalım?" Karşıdan gelen cevap: Hayır hayır, bu ayetin olduğu yazmıyor, ortaya yazılmış o. Boş atıp dolu tutt...pardon öyle işte. O ayet saçma olduğu için müteşabihtir. Böyle bir kıstas yok..Anlamadıklarımız için arap saçlamıştır demiyoruz, müteaşbih diyoruz. .....:) İşte biz de burada kıçımızla gülmeye başlıyoruz. Senin savunun bu işte. Senin değil, tüm islamın. Pardon tüm islamın da değil, çünkü onlar da aralarında anlaşamıyor.

 

http://www.kuranmeali.org/41/fussilet_suresi/12.ayet/kurani_kerim_mealleri.aspx

 

Şimdi şu linke bak bakalım millet nasıl çevirmiş bu ayeti..arada yıldız-mıldız diyen mi dersin, farklı kelimeler falan mı dersin ne ararsan var mı, var. Şimdi farklı anlayanlardan mı dem vuralım, yoksa müteşabih falan dinlemeden gayet güzel yorumlayanları mı..E yıldız diyen de çıkmış ya. Yazılmayan halt kalmamış zaten. Oraya yıldız yazanlar şeytanın oğlu mu yoksa? Sakın beni bağlamaz deme. Seni de, kuranı da, tanrıyı da sülalenizi de bağlar. Çünkü bu kitap ilahi. Sözde Alim-i mutlak bir şeyin eseri. Sen alim-i mutlağın ne demek olduğunu, nasıl bir kavramsal çerçeveye çattığını bilir misin? Alim-i mutlak ın özrü olmaz. Adam resmen çelişmediğin gösteremezsin taam mı diyerek zavallı bir şekilde ağlıyor, ondan sonra da kuma gömmekten bahsediyor. İlahi. Kuma böyle gömülür işte. Topunuz birden..

 

Quote

Elin arabı orada yıldızları görüp, iddia ettiğin gibi mantık kursaydı orada “kandil” değil direk “yıldız” derdi... Sonra da yıldızların olduğunu düşündüğü bir göğe “genişliyor” demezdi. Zira gök genişliyorsa yıldızlarda uzaklaşıyor demektir... E yıldızlar görünüşte bir yere gitmediğine göre? Burada da yine çuvallıyorsunuz... Her zaman olduğu gibi...

 

E gök zaten genişliyor da kutup yıldızı gökten kayıp mı oluyor be akıl düşmanı? Elin arabı da her gün aynı yıldızın hemenhemen  aynı yerde durduğunu görmüş zaten. Neden yazmasın? Sazan gibi atlamış işte. La zaten biri gök demiş biri sema demiş? E madem oraya gök genişlediği halde biz onları yakın gökte tutuyoruz yazaydı ya? Bunlar akla ziyan bir kandilse bile o genişlemeden etkilenmemesi için dünyanın (atmosferin falan) içinde olması lazım. İçinde mi bunlar? E nerdeler şimdi? Beklendiği üzere yoklar. İçinde olsa ayrı patlıyosun, dışında olsa ayrı. Sen bir de kalk bu ayeti, kendisi de ayrıca bir muamma ve kerameti kendinden menkul olan genişleme(*)  mevzusu ile savun.. ndan sonra ne olduğunu anlayamadığın ve kanıtlayamadığın bir ayet dururken, bir de kalk çuvallamaktan bahset. Karikatür gibisiniz. (*)Sahi o da müteşabih olmasın sakın? Ne malum?

 

Quote

 

KISTASI VERİLMESSE KİTABIN HEPSİ “ZAN ALTINDA” OLUR MUŞMUŞMUŞ

.

-Yani sen bir kitabın anlaşılabilir olup olmadığını yazar söyleyince mi anlıyorsun?

Yazar söylemesse anlayamıyormusun?

Bence bu konuda daha fazla uzatma, neresinden tutsak elimizde kalıyor mantığın...

 

 

Gerçekten bunu mu soruyorsun? Kimlerle tartşıyoruz...

Hayır yazar söyleyince değil, okuyunca anlıyorum. Veyahut bu konuda kitabı okumuş eksperlerin yorumlarını dikkate alıyorum ya da almıyorum ve zaman kaybetmiyorum. Oldu mu?

Ama içerisinde nal gibi "benim bazı yerlerim saçma.." diyen bir kitabı da kaale almıyorum. Bu kadar açık ve net. Gece ve gündüz gibi..Senin mantık ise elde bile kalmıyor, çünkü yok.

Yazar söyleyince anlıyorum demek, söylemeyince anlamıyorum mu demektir? (Bkz: harun yahya örneği.) Sen mal mısın mala mı yatıyorsun? Mantığa gel. Yine benim adıma aklın sıra bir niyet okuması yamışsın. Benim adıma düşünüp arkasından kendi uyduruk kurguna atarlanmışsın. Ama atarlandığın şey benim düşüncem değil, senin benim adıma düşündüğümü düşündüğün şey. Düşündürtdüğün şey. Mantık düşmanı seni. Yazarın kendi diyor yahu, bundan ötesi var mı...Çüş! Oha!

 

Quote

 

YİNE SAÇMA SAPAN BİR ÖNERME (ASLINDA AYNI ÖNERME AMA O FARKLI ZANNEDİYOR)

.

Önermenize “genel olarak” ibaresi ekleseydiniz. Diğer x önermenizde bir mantıksızlık olmazdı... Ve karşıdaki kişi böyle bir iddiaya başta girmezdi...

.

Önermenizin Kur’an’ın iddiasına benzer şekilde düzeltilmiş halini hemen görelim

Buyrun,

-> “Genel olarak Anlatamayacağım, izah edemeyeceğim bir konu yok.!”

Demek ki “izah edemeyeceğin, analatamayacağın” konularda var sonucu çıkar...

-> Kur’an’a bakalım:

Sana Kitabı indiren O'dur. O'ndan, Kitabın anası (temeli) olan bir kısım ayetler muhkem'dir; diğerleri ise müteşabihtir.... [3-7]

Demekki Kur’an “açık” bir kitap ama “açık” olmayan kısımları da var sonucu çıkar...

Yani mantığınız yine çuvalladı... Hayır yani bide sanki önceki önermesinden farklı bir önerme kurmuş gibi niye cevaplamadın diyor. Kaşınıyor deşifre et diye...

 

Kaşımaya devam edelim.

Kafanın bir türlü basamadığı nokta şu:

Biri sana " ben şu, şu. şu....şu sorular hariç, geriye kalan tüm soruları cevaplarım, yani bu bağlamda genel olarak cevaplarım, cevaplamadıklarım ise bilerek öyle, o ayrı mevzu.." derse, o kişiyle iddiaya girmenin ve de kazanmanın koşulları yine de var demektir. Bakarsın, karar verirsin. Bu adam muhtemelen sahtekar dersin ama ortada bir kazanma koşulu vardır. Ama o kişi "bazılarına cevap vermem ama onların hangileri olduğunu söylemem derse"..Aynen kuranda olduğu gibi..işte o zaman siktiri çekersin. ANLADIN MI?..Yeterli düzeyde saf birini bulursan eğer, bu, kaybetme koşulunun olmadığı bir iddia olur. Ama öyle birileri(!) var demek ki, biz de tartışıyoruz burada. Ha, ama hakkını vermek lazım, eğreltilemeyi kurunca sen de mevzuyu çakozlamış olduğundan olsa gerek, "baştan iddiaya girmez buyurmuşsun". Ha şunu bileydin! Senin kitap da "genel olarak" diyor zaten. Sen de iddiaya baştan giriyorsun ya işte...Çaktın mı?.. Daha fazla kaşırsam yara olacak artık karışmam bak..Anladın mı kendi çuvallama mantığını?
 

Quote

 

HASAN BEY MEVZUSU

Hasan bey, gayb bilgilerinin “apaçık” şekilde teşbihli bir anlatımla anlatıldığını söylüyor. Bu “teşbihli gayb” ayetlerinin anlaşılabileceğini iddia etmiyor...Anlatım apaçık diyor. Ama o da anlaşılmayacağını (sonuçta kimse cenneti, cehennemi görmedi) kabul ediyor. Yani aslında farklı bir şey söylemiyoruz... Farklı noktalara dikkat çekiyoruz. Kısaca sana buradan ekmek çıkmaz... Boşuna alıntılarla falan uğraşma Hasan beyin ne demek istediğini anlamaya çalış önce..

 

Ben hasan bey'in ne dediğini anladım. Kendisine de sordum. Merak etme. Hasan gayb diyor, sen gayb dedin mi? O noktaya kadar gayb'a gönderme yaptın mı? Yani sadece gayb'a dair ayetler mi müteşabihtir, öyle mi? Sen de böyle mi dedin..Nerede? İlimde ilerleyenlerin anlamayasıyla ilgili aynı yorumu mu yaptınız(burayı atlamış olabilirim şimdi bakamıyacam) Nerede? Hem hasan bey senle aynı fikirde mi? Hem sadece hasan olsa iyi, diğerleri de sizinle aynı fikir de mi? Hem gayb'ın kıstası, referansı nedir? Yakın gök ve kandillere neye dayanarak gayb diyecez mesela? Kanıtlasana? Hani aksini kanıtlayamıyoruz ya(!)..

 

Şimdi ayetler her türlü apaçıksa, o zaman ister gayb olsun, ister her ne haltsa başka türlü müteşabih olsun, kuranın apaçık ve bu bağlamda mühkem ve müteşabihlerin de apaçık olması lazım. Bu kitabın bir şekilde apaçık olma iddiasına dair rüştünü kanıtlaması lazım. Nerede, göstersene. Bekliyoruz.  Bayıldıktık beklemekten. Godo'yu bekliyoruz mübarek...Peki bu yeterli mi? Sence? Bu dökümün kitabın içinde verilmesi gerekmez mi? Birlik olalım ayağına dolap çevirmeyeceğiniz ne malum?

 

Ama siz önce bi gösterin, gerisine bakarız. Bi şaşırtın bakalım bizi..

 

Son olarak:http://www.dinimizislam.com/detay.asp?Aid=469

 

Al sana dimiz islam linki. Bak oradakiler ne diyor. Hasan'dan çok fazlası var göreceğin üzere anlaşman gereken. Yanlış mı anlaşmışlar? Yok öğle yağma. Bir kitabı beşeriyat yazmışsa eğer, anlaşılamayan yerleri yazara da okuyana da yorabilirsin. Ama o kitabı alim-i ve kadir-i mutlak bir şeyin yazdığı iddiası varsa eğer, işte o vakit okuyanı suçlayamazsın. Kesin ve kati olarak metnin kendisi sorunlu olmak zo-run-da-dır. Nedenini algılayabilirsin inşallah. Zor gözüküyor ama imkansız değil. Burasını anlarsan eğer, gerisi fasa fiso. Yakın zamanda en iyi ihtimalle deist profer olursun.

Link to post
Sitelerde Paylaş
8 saat önce, profer yazdı:

"müslüman" dediğin kişilerin savunduğu islam ile Kur'an'daki islam arasında dağlar kadar fark var

 

Öyle tabii de senin dediğin şekilde değil. Kuran'daki İslam son derece cahilce, banal bir İslamken, Müslümler kafalarında yarattıkları, Kuran'da esamesi bile olmayan şirin görüp gösterdikleri bir hayali islama inanırlar.

 

Hiç bir Müslüm Kuran bilmez. Müfessiri de buna dahildir. Çünkü öyle ön yargıyla aptesler alıp eüzülerle merasimle okunan bir şeyin doğru anlaşılması olanaksızdır. Ancak bir ateist Kuran'a objektif bakar ve ne yazıyorsa doğru anlar. Kuran'ı dosdoğru anlamak için Müslüm olmamak kesin şarttır.

Link to post
Sitelerde Paylaş
On 11.04.2017 at 08:34, profer said:

Ben şuan bilimsel olarak, Büyük patlamaya neden olan şey hakkında Hangi Kuramlar var diye bir soru sordum mu? Hayır...

Sana göre bu neden ney? Diye bir soru sordum, dolayısıyla soruma cevap ver, "varsayımsal kuramları" önüme koyma...

.

Hadi "Büyük patlamanın" nedenini bulduk? Sen bunun gerçekten "Tanrı" fikrini çüretebileceğine inanıyormusun?

Sonrada onun nedeni ney diye soracağız. Hadi onuda bulduk... Sonra onun nedeni ney diye soracağız... Hadi onu da bulduk... Sonsuza kadar gider...

Ki zaten seninde dediğin gibi bu çok çok düşük bir ihtimal,...

.

En son olarak "EZEL"  olan bir şey var demek zorundayız.

-> Sen buna "zaten vardı" dersin tıpkı 19. yy da "Mataryalistler" in EVREN için, dediği gibi, sonra başlangıcı bulunur... Hayal kırıklığına uğrarsın...

-> Bende derimki bunların hepsi "Allah'ın yarattığı bir sebebtir" ve "Akıl", "bilinç ürünüdür." Yani ezeli olan olan "Madde" değil, "Maddeyi ortaya çıkaran" dır derim...

.

Ha şimdi böyle dedim diye kesin "Araştırmayalım o zaman" İşte "müslüman ya bilimi gereksiz" görüyor.Gibi şeyler dersin kesin. Bilim kadar güzel bir şey yok bence bu hayatta... İnsanın Evreni anlayabilmesi ve anlamlandırabilmesi mükemmel bir şeydir... Aynı zamanda "Kur'an'ın bir emridir". Tıpkı 1000 yıl önce Müslüman aleminde "Müşrik sistem" yaygınlaşmadan önce olduğu gibi...

.

Ben Tanrı'nın varlığını "BOŞLUKLARDA" aramam. "DOLULUKLARDA" ararım. Bir Tanrı nın varlığının delili açıklayamadığın şeylerde değil, açıkladığın şeylerdedir...

.

İslamı "ESKİ KABİLE" İnanışlarıyla karıştırmaya kalkmayın... Zira islam da "SEBEB" ile yaratılış söz konusudur... Yani islamdaki "Tanrının" iddiası benim sanatım "İNCELEDİĞNİZ/GÖRDÜĞÜNÜZ" şeylerde şeklindedir...

.

-> Mesela ben "DNA" a bakarım 3.2 milyar harflik bir bilgi içerdiğini görürüm ve doğal olarak bu "bilgiyi" buraya kim koydu diye sorarım... Aklı başında olan herkesde bu soruyu sorar.

.

-> Mesela "yoktan evrenin oluşmasına" bakarım ve derim ki bunun nedeni ney? Neden hiç bir şey yokken birşey oldu? Derim. Dikkat et "nasıl olmuş olabilir" sorusu ile "neden oldu" sorusu farklıdır. Biri "süreci açıklamak" için sorulur. Diğeri "ne anlama geldiğini" öğrenmek için sorulur...

.

-> Mesela "ne olduda yaşam başladı" derim? "Neden hiç bir canlı yokken, bir canlı oldu" derim?

.

-> Mesela "ne olduda diğer canlılarda bilinç yokken insan bilinçli oldu" derim? "Neden bilinçsizlik olacağına, bilinç var?" 

.

Daha uzatılabilir

Bana "biyolojiyle cevap vermeye" kalma çünkü hem fizik, hem biyoloji, "oluşumun başlangıcından sonraki olayları inceler" Mesela ilk hücrenin nasıl çıktığını açıklamaz. Hücrenin şuanki işlevini açıklar...

.

Nasıl yanlışlayamıyorum? Mesela ben Hristiyanlığın tanrısını yanlışlayabiliyorum... Tanrı doğurdu diyor.(1 tane daha tanrı olmuş oluyor ve yanlarında olmuş oluyor) Bak yanlışlayabiliyorum. Yada şuan "tanrı yanımızda duruyor" diyor. Yanlışlayabiliyorum... Ha kendi iddiaları arasında çelişmeseler ben bunada yanlış diyemem. Başka kriterlere tabii tutar anlamaya çalışırım...

.

Bence sizin yanılgınız burada, siz "başta tanrı fikri saçma" diyip önermeler kurmanız, her dinin iddiası aynıymış gibi düşünmekten kaynaklı... (Benzer şeyler içermesi ayrıdır)

Mesela, "Tanrı hiç birşeye benzemez" diyor... Sonra "Gözleriyle insanlara baktı" diyor... Bak yanlışlayabiliyorum... Sizin sorununuz karşıdakinin iddiaları arasında çelişki var mı diye bakmamak... Siz baştan yapılan iddiaya olamaz diyorsun...(Neye göre? kime göre? Hangi bilgiye göre?) İddialar arasında çelişki varmı diye bakmıyorsunuz... Ha Tanrı yı görüpte bize söylemiyorsan darılırım bak :)

 

Kuramları sormuş muymuş...Bunları anlamadan neyi anlayacaksın be adam..Dakka bir gol bir..Bu kuramlar aynı zamanda nedenleri de içeriyor. Nasılına bakıp, demek ki bu yüzden diyebiliyoruz anladın? Önce birincil kuramı,yani her şeyin kuramını bulmak gerekiyor. O kuram bunları da kaplıyor. Anladın? (muhtemelen anlamadın)

 

Hangi başlangıç bulunmuş da nasıl hayal kırıkılığı yaşanmış..Yine hayallerini yazıp durmuşsun o kısıtlı algınla..Milletin adına yine atıp tutmuşsun.. Kavramlarınız o kadar dar ve o kadar antropik/insansı yanılgılara dair ki..Sonrasından da bir hayır gelmiyor elbet. Varlık daimi..Yokluk ise varlığa istinaden olmayana dair bir niteleme. Mutlak yokluk hiçlik falan yok ki. Bunların tamamı antropik yanılsamalar.

 

Ama sorun şu ki, senin allah bunları yarattı demen sadece bir spekülasyondur. Kıçından uydurmandır. Ötesi değil. Önce bunu sindirin. Bunula yaşamasını öğrenin. Sizler sıkıyorsunuz. Bilimse ortaya koyuyor. Ama az ama çok. Sizinkilerse hiç.

 

Tanrı yok. Ve olamaz. İnsan aklı ve kavrayışı için olamaz. Mantığı için olamaz. Beş duyu bunu görmüyor. Bilim ve mantık ise kalanını süpürüp, tanrıya varolbileceği bir koşul bırakmıyor.

 

Termodinamiğin 1. yasası. Tanrı bu yüzden bilimsel olarak olamaz.

Sıfatlarının bir birbiri ile çelişmesi. Tanrı bu yüzden mantıksal olarak olamaz.

 

Bu kadar.

 

Sen DNA'ya bakıp da o soruyu soruyorsan eğer, işte tam da ve de bal gibi boşluklarda arıyorsun. Bu soruyu neden sordun, çünkü bilmiyorsun. Çünkü açıklayamıyorsun. Cahilsin. İşte cahilliğin o boşluk. Yerine koyduğun şey de tanrı. Hem kim koydu da ne demek yahu, dalga mı geçiyorsun? Kim nerden çıktı? Bunun için önce "koyulduğunu" yani bilinçli ve bir amaç doğrultusunda ereksel olarak yapıldığını gösterebilmelisin. Gösterdin mi? Hayır. Boşluk. Yerine? Tanrı. "Kim" zaten daha en baştan bilinçli bir özneye gönderme yapıyor. Kim nereden çıktı, ne zaman geldik;ne haddine. Kısacası kim demek daha haddine bile değil.

 

Adam senin tanrını çürütüyor, sen sonra kalkıp hiçbirşeye benzemez deyip tüm yanlışlama koşulunu ortadan kaldırmaya ve onu kaf dağının arkasına kaçırmaya çalışıyorsun, sonra da kalkıp bak yanlışyorum diyorsun. Arkadaş, aynı argüman hristiyan için geçerli değil mi? Hİçbirşeye benzemez dediğin tanrı, kitabın muhtelif yerinde birşeylere benzeyen şeyler yapıyor mu yapmıyor mu? Hiçbir şeye benzemiyor ama kızıyor. Hiçbir şeye benzemiyor ama cezalandırıyor. İnsan da cezalandırıyor. Benzemesene kardeşim.  Yaratması bir süre alıyor. İnsanlar için de öyle. Sakın yaratmaz moduan geçme. İnsanlar da üretiyor ve bu bir süre alıyor. Tıpkı tanrı gibi. Vazgeçiyor değiştiriyor...vb. Hiçbirşeye benzemez argümanı kuranın içinden patlıyor.

 

Bu arada kehf 104'de Adam şundan korktum da öldürüüm diyor olay bitiyor eee? Gerisi? Adam anası ile babasını yoldan çıkaracak diye korktum öldürdüm çocuğu demiş bitmiş. Bu nasıl bir manyaklıktır? Manyak mısınız siz? Maide 101'de de resmen kafana göre yorum yapmışsın. Kuran varken sorulsa açıklanacaksa eper, açıklanmayı gerektiren birşeydir. O zaman neden kuran içinde yok? Peki bunları sormak neden günah? Millet mesela neleri sormuş da bağışlanmış? Bizi üzecek olanlar nedir mesela?Neyi sormayalım neyi soarlım? Ne zaman sıkıntı vereb-n ve bağışlama gerektiren bir şey oluyor bu,ne zaman olmuyor? Haaa...:) bu da müteşabih desene şuna..

 

Kimseye islam müşriği falan deme hakkın da yok. Haddine de değil. Sen kimsin? Kaldı ki onlara göre de sen islam müşriğisin. Milletin adına niyet okuması yapmak adet olmuş sende. Ama asıl hadise şu ki,her birinizin bu kitap ayrı bir mana çıkardğınız için karşılıklı müşrik diye mok atıp duryorsunuz. Sonra da çıkıp kuran apaçık diyorsunuz. Biriniz de biriniz müşrik olmadan olmuyor bu iş tabi. Yoksa bu kitabı herkesin iyi niyetle ve samimi bir şekilde okusa da yanlış ve farklı anlayabildiği ve aynen bu şekilde kutuplaşabildiği ortaya çıkacak. Bize de böyle ibretle seyretmesi düşüyor. Patlamış mısır falan..

 

Karmaşıklık ya da düzenin zeka ya da bilinç gerektirmesi mantıksal bir zorunluluk değildir. Bunu bugüne kadar hiç bir babayiğit gösterememiştir. Aksi ise gösterilmiştir. Kar kristallerine bakıp kendiliğinden örgütlenmeyi görmen yeterli. Kim değil, "Termodinamik". Evrende aslolan kaos iken hala daha bilinçdir zekadır diye aval aval gezmeniz takdire şayan. Karmaşıklığın nedenine hepsinden daha karmaşık hatta sonsuz karmaşık bir şeyi koyup da sonra ben yaptım oldu şeklinde kafayı yastığa koymanız daha da takdire şayan. Sen şaşır şaşır, sonra en şaşılacak şeye şaşırma şıp diye kabul et. Pes. Teist aklı. Şaşırarak iman etme yöntemi. Ne kıymetlidir ha tanrı katında bu şimdi..

 

Tesadüftür evrendir 3 tane patlamadır vb. diye boyna atıp tutmuşsun ama sana hatta bu başlıktaki tüm arkadaşlara öneri:bu başlık kurandaki çelişkiler içerikli açılmış. Sahibi aramızda olmasa bile, bir ordan bir burdan karmaşık oluyor. İyisi mi profer sen münferit bir başlık aç, bütün kurtlarını dök orda evrendir tesadüftür vb..peydepeyi tartışalım. Sen kaçmaz isen biz evellalah(!) buradayız..

Link to post
Sitelerde Paylaş
9 saat önce, profer yazdı:

Siz genelde "işinize gelen yerlere" cevap verirsiniz merak etmeyin... Çokta kasmanıza gerek yok... Hayır okumadığın kitapta çelişki aramaya çalışıyorsun oradan buradan gördüğün ayetlerle, sonra cevap verlince zaten çelişkileri gösterdim diyorsun sen ne çelişkisinden bahsediyon? Çelişki iddialarına verdiğim cevaplar tatmin etmediyse niye konuları değiştirdin? Onun cevabını ver önce...

 

Okumaktan aciz olduğunuzu ortaya koydunuz. İletilerimde konu değiştirme yoktur; uyduruk tanrınızın varlığına kanıt olarak ortaya attığınız zırvaların yanlışlığını gösteren örnekler ve ayrıntılar vardır. dönüp yeniden okumanızda yarar var; düşüncenizde hiçbir şey değişmese bile, belki okuma konusunda yetkinlik kazanırsınız.

 

konu kuran çelişkileridir, sürdürecekseniz, buradan devam edin.

Link to post
Sitelerde Paylaş
14 saat önce, profer yazdı:

Kur'an'ı okumadığınızı bu kadar belli etmeyin... Şuan senin "müslüman" dediğin kişilerin savunduğu islam ile Kur'an'daki islam arasında dağlar kadar fark var... Önce bunu öğren... Sen daha neye karşı çıktığınıda bilmiyon... Bir sistemi eleştiriyorsan önce onların ne iddia ettiğini bilmen gerekir... Şu saçmalamalarını kes... Önce neyi savunduğunu öğren gel tamam...

Sen müslüman değil misin?

Link to post
Sitelerde Paylaş
28 minutes ago, Yeremya said:

Sen müslüman değil misin?

 

O da senin gibi müslüman, o da senin gibi İslam'ı en iyi, en doğru kendisinin anladığını, başka herkesin yanlış anladığını sanıyor. Çocuğunu kesmeye kalkan manyakların, sapıkların peşine takılanlarda olur böyle hezeyanlar.

Link to post
Sitelerde Paylaş
On 14.4.2017 at 09:44, Dindarr yazdı:

 

Sayın ceviz 

profer diyor ki :  "Valla bende sorguladım, akıl yürüttüm ve bu kitabın hiçbir yerinde; "Muhammede" itaat et diye birşey göremedim."

 

Şimdi Alla sen Profer Kuranı okumuş mudur okumamış mıdır?

Sonra Alla sen Kuran'ın bir tane mealini okumak ayrı şey bin tane mealini okuyup anlamak ayrı şey zira bir meal O emali yapan adamın anlayışıla mütansiptir.

adam gerizekalı bir tercümeci ise allahu akbar tabarakal bakbar demek lazım gelir.

 

Batı dünyasında Müslüman olan ekserisi lord ve mütefekkir  adamlar Allahu antul beşer:DD:a  Hadis müslümanlığı ile müslüman olmayıp Bizzat kuranı okuyuo Kuran bizi şunu emreder böyle söyler diyerek Kuranla müslüman olmuşlardır

 

Sonra Vallahu beşer :Dasa Müslüman dünyasındaki farklı görüşler Kurandan kaynaklı değildir. hadis müslümanlığından kaynaklıdır.

Kuran ana yasadır. 

Kur'an'ı Allahul beşer antukul keşer yemin billah ederim ki yanlış yorumlamak mümkün değildir. 

Uyduruk Hadis müslümanlığını  içine katarsan o zaman yanlış yorumlamak mümkündür. saygılarımı tevecüh eder çalışmalarınız başarılar dileri sayın ceviz

 

Bu arada sayın fındıkla aranız nasıl :AD:asasasa sasalskasasaa,sa

 

 

 

 

 

 

Pek sevimsiz dinsiz dindarrr,

 

sana laf anlatmak ne mümkün be adem. Ben senden delilli, ispatli birseyler koy ortaya senin gibi sözde dinndarlarinda mutabik oldugu tek islam olsun diye yazdim. Sen bana kendi fikir ve düsüncelerini yaziyorsun, yetmiyor birde yemin ediyorsun. Senin yemininden bana, kime ne??? Sen bu iletinle ortaya ne koydugunu saniyorsun. Ceviz kabugunu doldurmuyor yazdiklarin. Birde aklindan büyük ceviz, findik kabugunu begenmiyorsun.

 

Ceviz, kabuk demisken üyelik adimin neden ceviz kabugu oldugunu yazayim belki findik beynin anlar. Bir tartismada yapilan yorumlar en azindan ceviz kabugunu doldurmali. Onun altinda yapilan yorumlar kale alinacak, islenecek kadar yeterli olmuyor, emek vermeye degmiyor. Ceviz kabugu kadar dolu degilsen, bari findik kabugu kadar olmaya calis.

 

Sana bati dünyasindaki müslümanlari soranmi oldu??? Hadis külliyatli islam anlayisinimi sordum ben??? Dedimki, en azindan siz ücünüz olsun bir konuda ayni yorumu kurana bakarak yorumlayin. Bunu asla basaramayacaksiniz diyede iddaa ettim.  Ispatmi istiyorsun, sitedeki konulara müslümanlarin yaptiklari yorumlarla kendi yorumlarini bir karsilastir. Hatta okadar yorma kendini, sadece bu konu üzerinde baksan anlaman icin yeterli gelir.

 

Vallahi, billahi sende birak ceviz kabugunu findik kabugunu dolduracak irdeleme, kavrama anlayisi yok. Bak bende yemin ettim, benimkisi gecerlidir dersem ne düsünürsün???  Nasil oldumu??? yeminle ortaya birseyler koymus oldummu ben simdi??? Halen inatla evet benim yeminim gecerlidir dersen, deh de essegine be adem. Dünya üzerinde en cok yemin eden araplar gibi olmussun. Insan ne diye iki cevabinin birinde yemin etmeye gerek duyarki. Ispat olmayinca hile araci yemin etmek devreye girdiginden olmasin???

 

Yok burasi sanal alem, isteyen istedigini atip tutuyor dersen. Git istedigin islami kuruluslardan iki alim, hoca ne haltsa bul onlara bir konu hakkinda kuran tabanli ayetler esliginde soru sor, bak bakalim biri anya derken öteki konya diyecekler. Senin masal okumaktan vaktin yoktur eminim. Ac youtube yi izle bin bir cesit alim, hocalarini. Kafir, küffar, munafik yaftamalari havada ucuyor.

 

Bak dindiz dindarrr, sana dinsiz dindarrr diyorum fazlada üstüne alinma. Cünki senin kuran tabanli bir dinin yok. Senin dinin seni egiten, basindaki aklini kiraya verdigin, ona tabi oldugun kisinin dinidir. Herkez bulundugu teskilatin, cematin, tarikatin ne haltlarsa liderine baglidir. O bastaki sözüm ona alimim diye nam yapanlar varya onlar islami sizlere nasil anlatirlarsa, sizlerde onlarin benimsedigi islama tabisiniz. Ve hic biri, bu dini ayni yorumlamazlar. Bunu uzun uzadiya bir düsün istersen, neden bukadar farklilik türemis tek olan, bir olan kitaptan, dinden diye.

 

Hicmi düsünmüyorsun be adem, neden bütün müslümanlar birlik olmuyor, olamiyor diye??? arzu edersen uzun bir seceresini cikarayim sana ama, senin böyle bir derdin yok. Sen senin dogrularinin, sana ögretilenlerin, liderinin müslümanisin ve bilki, digerlerin kafiri, münafigisin.

 

Biraz daha ülke disina cikalim ve ülkeler arasi kiyas yapalim. Iran, arabistan, irak, suriye, pakistan, afganistan vs. TC deki müslümanlara göre veya Tc devleti ve müslüman halki onlara, SANA göre gercek islam devletilerimidir??? Halki o tek dedigin gercek islamin ümmetimidir??? Sizden baska 1,5 milyar müslümanim, en dogru islam benim inandigim, anladigim islam düsüncesinde olanlar var. Ve hepiniz papagan gibi otekilerin sergiledigi gercek islam bu degil diye nara atiyorsunuz. Hepside bir kitabi okuyup iman ediyor. Su kaliplasmis düsünceden kurtulun. Isin özü herkezin gercek islam bu degil dedigi, ama var oldugunu iddaa ettiginiz gercek islam nerde??? kimin tekelinde??? kistasi, ölcüsü, ispati, delili kimde, nerde??? Ben sana yazarken masal, fantazi kendi fikrimi, düsüncemi yazmiyorum, sana ortada bariz, acik olani dile getiriyorum. Bu örnek verdiklerimin hepsi islamin güncel gercekleri. Bu benim sorguladigim, ortaya koydugum gercekleri düsünecek kadar özgür bir iraden kaldiysa citti citti düsünmelisin bunlari.

 

Sana birseyler anlatmak icin iki satir bile yazarsam namerdim. Dolaylida olsa sana yaziyor gibi görünsemde, ben sitede konulari okuyan insanlarin aradaki farki görmeleri acisindan senin su sacma, sapan 1001 gece masallarini aratmayacak islam hakkindaki sahsi (sana öretilen veya dayatilan) görüslerinin ne boyutda anlamsiz oldugunu bir nebze ortaya koymak icin yaziyorum. Sen ve senin gibilerin bir üst akildan aldigi kaynaklari tek gercek din sananlarin hanki sebeplerden, egitimden gecerek devir aldiginida cok iyi bilirim. O yollardan geceli hayli zaman oldu. Aklinin dahi alamayacagi islami kuruluslarin icinde yogrulup bir cesaretle prangalari kirmis biri olarak yaziyorum bunlari.

 

Bak eger bana herzamanki gibi, herkeze yazdigin gibi masal, fantazi tarzinda ve dahi konu disi yazacaksan hic yazma üzerim seni. Birde su cocuk gibi siritmalari birak artik, fena abzürd kaciyor. Insanin sana cevap yerine saydirasi geliyor, biraz citti ol. Sana din egitimi veren hocalarin hicmi demedi müslüman dedigin lakayit, civik olmaz,  oturakli, uslu basli olur diye. Islam dini ve onun temsilcileri civik olmayi kabul etmez. Burasi mizah yeri degil be adem, daha bunu bile kavrayamiyorsun. Islam, kuran hakkinda yorum yazdigini unutuyorsun sen. Ha illede mizah katayim diyorsan ozaman arapca birseyler yazda inancina uyum saglamis ol. Elin gavurunu gece gündüz elestirip, adamlarin dilini kendine fayda saglamak icin kullanman cok ayip. Cahil cocuk gibisin. Dedigim gibi SEN zaman kaybisin ama, senin üstünden belki birilerine bir isik yakabiliriz.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Müslümler içinde kafası çalışan sadece bir "sadece Kuran"cılar var. Ben bunlarla müslümlüğümün son döneminde görüştüm. Kuran'ı sorguladığımı duyan bir arkadaş "sen bu görüştüğün kişilerin içinde Kuran'ı inceleyemezsin, seni kafir ilan ederler" dedi. Ben de "zaten öyle yapıyorlar, Kuran'ı incelersem dinden çıkıp cehenneme gideceğimi söylüyorlar" dedim. "Sen gel bize takıl, rahatça incelersin" dedi. Söylediği gibiydi. Bunlar eski görüştüğüm kişilerin aksine mushafa kutsal bir nesne gibi davranmıyorlardı. Ellerine alacaklarında aptes filan almıyor, yere veya dizlerinin üzerine koyuyorlardı. Öyle ki ayaktalarken yerlerde Mushaflar oluyordu.

 

Bunlara ben epeyce sorular sordum. Kuran dokunulamazdır ama Mushaf bir cisimdir, Kuran değildir diye açıklama yapıyorlardı. Peki dedim Mushaf ile Kuran farklı olabilir mi? Yani Mushaf değiştirilmiş midir? Aldığım yanıt şaşırtıcıydı, ilk kez Müslümlerden böyle bir yanıt alıyordum, "evet, Emeviler mushafta değişiklikler yaptılar" dedi! Yani şimdi siz Allah indindeki Kuran ile elimizdeki Mushaf'ın farklı olduğunu mu söylüyorsunuz? dedim. Yanıt "evet."

 

Şaşırtıcıydı, ilk kez akıllı konuşan Müslümler görüyordum. Böylece Kuran'da nasıl olur da "hüre hür köleye köle dişiye dişi" yazabilir sorusunu bertaraf ediyorlardı. Bunu Emeviler köle düzenini sürdürmek için ekledi. Böylece köleliği kaldırmadılar. Emeviler başka ne ekledi diye sordum ama aklımda sadece bu kalmış. Böylece okuyup aklıma yatmayacak ayetler için peşin bir yanıt vermiş oluyorlardı.

 

Fakat iyi olmadı. Bunlar benim ateist olmamı yıllarca geciktirdiler. Yoksa hüre hür köleye köle dişiye dişi beni derhal islamdan çıkarırdı. Emeviler bir günah keçisi, bir şeytandı. Akıl dışı ne kadar ayet varsa bundan Emeviler sormluydu! Allkahın gül gibi kitabını ne hâle getirmişlerdi alçak namussuzlar! Yıllarımı Emevi düşmanlığı ile, onlara diş bileyerek harcadım. Bunlar Kuran'ın asıl orijinal şeklini bilen bütün sahabileri katliam etmişlerdi.

 

Kuran'a yönelecek öfkemi Emevilere yönelterek yıllarca beni oyaladılar. Fakat oyunu anlamam yine de uzun sürmedi. Bir gün aniden bu safsataya da daha fazla inanamayacağımı hissettim. Bir kere Allah diye bir şey yoktu başta, bunu kavradım. Kuran'ın aslı faslı filan diye bir şey yoktu. Müslümlerin beni bu son kerizleyişi olacaktı. Bir daha bunlara kerizlenirsem aptallığıma doymamalıydım artık! Hemen bunlara da tekmeyi bastım ve görüşmeyi kestim. Anında ateist olmama karşın bunu açıklamam da yıllarımı aldı.

 

Bu İslam benim hayatımdan bir kesiti çaldı. Ne olaydı ömrümde İslam diye bir şeyi hiç duymamış olsam, bu zırvalarla hiç boğuşmadan direk ateist olarak hayata başlasaymışım... "Ailem ateist, hiç Müslüm olmadım" diyenleri öyle kıskanıyorum ki...

Link to post
Sitelerde Paylaş
7 saat önce, sağduyu yazdı:

 

O da senin gibi müslüman, o da senin gibi İslam'ı en iyi, en doğru kendisinin anladığını, başka herkesin yanlış anladığını sanıyor. Çocuğunu kesmeye kalkan manyakların, sapıkların peşine takılanlarda olur böyle hezeyanlar.

Çocuğunu kesmeye kalkanlar manyak, peki bunu başaranlar ne? Acikca kurtajdan bahsediorum evet.

Link to post
Sitelerde Paylaş
12 saat önce, teflon yazdı:

Şimdi bizler ayetin kendisinin bir kıvırtma olduğundan bahsediyoruz. Ki bu kısmı açık ve net. Bu hala hangi kıvırtma diyor. Rasyonel her insan bu ayetten bu anlamı çıkarıp, bu yargıya da varabilir. Kimsede çıkıp gık diyemez. Diğeri çıkar " hayır bu gerçekten de tanrının kastıdır der." Evet, kitaba körleme inanmışsanız bunu da söylebilirsiniz ama konu şu ki, aksi yargıya da hükmedilebileceği açıktır. Konu bu. Aksini yazabileceksen yaz. Bu yorum da çıkarılamaz de, sonra arkasında dur bakalım. Kıvırma.

 

Bu ayet, birazcık kurnazımsı ama aslen saf olan bir ademoğlunun da bir kitap yazarak milleti keklemeyi amaçlaması durumunda, peydah olacak ilk, yegane ve insancıl ve aslen zavallı reflekslerden biridir. "Kitabın bir yerinde mıçacak olursam eğer, ki insanlar da şimdi bile kıllanmaya da başladı zaten, şimdiden hem gerisi hem de ilerisi için bir arka çıkış bırakayım" ..sonra da: "bağane ben hepsi açık dememiştim taam mı, böhüü.." ........Adam olan her haltı açık yazar, akabinde hele hele insanlar için, hele hele de son ve nihai ve zamanlar üzeri ve ilahi olduğunu buyurduğu böyle bir kitap içerisinde akla ziyan sadece kendi için lafızlar bırakmaz. Mahal vermez. Bu mevzu ve ali imran 7, kurandaki deli saçması bazı ayetler ve zamana yenilen tüm ayetler ile birlikte altından kalkamayacağınız bir mevzudur. Yazdıkça batacaksınız. Bu ayet rezilliktir. Açık bir zaafiyettir

 

ÖNEMLİ HATIRLATMA!

Bahsettiğimiz kitabın yapısı normal kitaplardan farklı, o yüzden iddialarımızı bu yapı farklılığını dikkate alarak yapmalıyız...

-Öncelikle Arapça olduğu için "çeviri hataları" mümkündür...

-Kur'an Sureler ve Ayetlerden oluşur...

-Her surede, numaralı ayetler vardır...

-Bazı konular, bağlamlı bir şekilde, takip eden ayetlerde anlatılmaya devam edilir...

-Bir konuyla ilgili bütün ayetlerin toplamı Kur'an'ın iddiasıdır... 1-2 ayet getimek bak Kur'an'ın iddiası demek için yeterli değildir...

-Kur'an'ın yazarına göre; ayetler üzerinde düşünüp, acele etmemek gerekir... Bu şekilde bir yaklaşımla Kur'an'ın anlaşılabilir bir kitap olacağı aşikardır...

.

Ayetin kendisi kıvırtma falan değil, Bana ayeti "kelime kelime" analiz et bakalım bak şu kelimede benim dediğim anlam çok net çıkıyor de... Deki, seni hayal dünyandan çıkarılım :)

Ayet açık ve net diyor ki; "Kitabın Anası(temeli) Açık" ama bazı yerleri "Kapalı". Bu kıvırtma yöntemi olamaz. Bir kitabın "genel" Kısmı açıksa bu kitap, açık bir kitaptır... "Geneli açık" bir kitabın neresiyle kıvırtcan? Ha sen anlamıyorsan problem sende, kitapta değil... Çünkü: Kitabı anladığını iddia edenler varsa ve iddialarını kitap üzerinden delillendirebiliyorsa; senin iddian çürür...

.

Diğer bir nokta; Bir kere bir şeyin "açık" lığı ile "kapalılı" ğı yazarın söylemiyle alakalı değildir... Yani yazar açık diyor diye kitap "herkes için açık" olmaz, ya da kapalı diyor diye "herkes için kapalı" olmaz...

.

"açık" bir ifadeyi anlamada sorun yaşıyorsan bunun bir çok nedeni olabilir. Ama; değişmeyecek olan; o yazar bak "bu ifade açık" demesi o anlayan açısından bir fark yaratmaz, o anlamıyorsa anlamamaya devam eder, aa yazar "açık" dedi demekki anladım demez... KISACA YAZAR NİYE BELİRTSİN Kİ; ŞU "KISIM AÇIK" BU "KISIM KAPALI" DİYE... ADAM ZATEN GENELİ AÇIK DEMİŞ... ;)

.

İnsanların "açık" bir metin üzerinden yaptığı "farklı yorumlar" beni bağlamaz. Kimseyi de bağlamaz. Ben anladığımı düşünüp, bunu delillendirebiliyorsam önemli olan budur... Ki bu "kitabın açık" olduğunu göstermek için yeterlidir...

 

12 saat önce, teflon yazdı:

Her zaman söylerim: kuranı'ın en büyük mucizesi olsa olsa "mahal vermemek" olurdu diye. Yanlış anlaşılmaya, dejenerasyona, kutuplaşmaya, mezheplere, gerçek islam bu değillere. San baştan mahal verme, verme de sonra böyle ayetler indirmek zorunda kalmayasın! Ama öyle olmamış işte. Daha önce tevratta incilde; seleflerinde ne oldu ise kuranda aynısı olmaya devam etmiş. Katolikler, ortodokslar, protesanlar, hanifiler, şiiler.....sürüsüne bereket. Tanıdık geldi mi? Hem kitabın muhatabını sen yarat, hem de o muhatabın yanlış anlamaya ve dejenere etmeye müsait olduğunu bildiğin halde buna müsaade et. MAHAL VER! "Ne oldubeceremedin mi yoksa" derler adama. Bu allah açık ki bu kitabın yanlış anlaşılmasını ve dejenere edilmesini engellemeyi becerememiş. Ondan sonra bir forum içerisinde iyi niyetinden süphe olunmaz 3 müslüman olarak bile anlaşamaz hale gelmişsiniz. İnsan hakları evrensel beyannamesini yanlış anlama ihtimalin var mı? Bir, 23 senede onca kalın kitapta becerebildiğin boka bak, bir de şuncaık beşeriyatın görece ve onca kısalığıyla ortaya koyabildiği "yalınlığa". İnsan hakları evr. beyannamesinin mesajı sadece insana yöneliktir. Yazar kendisine göndermede bulunmaz. Önce "zödöröfler olursa, insanlar zöttürtülebilir" diye bir şey yazıp, sonra onları kendimize yazdık siz anlamazsınız demez. Çünkü o mesaj insanlar için yazılmıştır. Daha önce yazdıklarım oldukça açıkken önemli bir bölümünü görmezden gelip işine gelen kısımlara cevap yazman üzücü. Tabi senin açından. Onları tekrar tekrar okursan her şeyi gayet açık anlayacaksın.

Cevabın başında Kur'an ile ilgili uyarılarda o yüzden bulundum... Bu kitap yapı olarak farklı... Bu Kitabı normal bir kitap olarak okursan yanlış anlaman mümkün... Bir iddiayı kendi iddiasına göre değerlendirirsin... Bu kitap farklı bir kitapsa o kitabın yapısına göre o kitabı anlamaya çalışman gerekir...

.

Din kullanıma açık bir yapıdır... O yüzden çarpıtma yapmaya ve kendi isteklerini insanlara empoze etmeye çalışanlar Kur'an'da çok çarpıtma yoluna giderler...

.

Kur'an'ın iddiası, bak bu kitap indiğinde "mezhep diye bir şey ortada kalmayacak" şeklinde değil ki; Hatta Kur'an'ın kendisi bu kişileri müşrik(ortak koşan) olarak tanımlar.

Ayrıca insana irade verilmeşse bunların olması son derece doğaldır... Çünkü Kur'an'a göre bunların hepsi zaten "imtihan" dır... Eğer bu tarz şeyler olmasa Kur'an hayat ile çelişmiş olurdu tam tersi...

.

(O müşrikler ki,) Kendi dinlerini fırkalara ayırmış ve kendileri de parça parça olmuşlardır; ki her grup kendi elindekiyle övünüp sevinç duymaktadır. [30-RUM, 32]

.

"İnsan hakları evrensel beyannamesi" ne alaka? Dünya sence bu beyannameye göre hareket ediyor mu? Daha doğrusu tınlayan var mı? Şimdi burada senin mantığının hatalılığınıda göstermiş olalım... Senin mantığına göre; insanlar uygulamıyor diye bakıp, demek ki bu açık değilmiş, bu yazılanlar saçma mı diycez?? Diğer bir nokta; Kur'an ile insan hakları beyannamesi gayet uyumludur... Bunu nereden çıkardın? Sorun insanların Kur'an'a ile ilgili iddialarını sanki nu konuda 1-2 ayet varmış gibi gösterip, sadece o ayetleri gösterip, Bak Kur'an böyle diyor demeleri...Ve bununu maalesef ki "Ben müslümanım" diyenlerinde yapıyor olması...

 

13 saat önce, teflon yazdı:

Bu kitabın geneli neresi özeli neresi dedik, daha biriniz gık diyemedi. Hala daha geneli açıksa diye üfürüp durmaktasınız..Süper mantığınız şu: açık olanlar açıktır. Arkadaş; ya elin arabının onca cahilliği ve öngöremezliğine binanen olanca abukluğu ile yazdığı ve sonra altından kalkamadığı ayetler de müteşabih olarak aklanmaya çalışılıyorsa?(Gayet samimi izlenim budur) Ya müteşabih dedikleriniz de elin arabının 1400 sene önceki aklıyla "ulan ne de güzel yazdım çiçek gibi oldu" dediği ayetlerse?! Ayırımı neye, kime, hangi kıstasa ve referansa göre yapacaz o kalın kafanız hala alamadı mı bunu? Bence aldı ama kıvırmak olsun işte.. Yersen tabi. Geneli neresi lan? Neresi? Nerede başlayıp bitiyor bu genel?!!!!! Sen kıstası ve dökümü vermedikten sonra ben nereden bileyim 1400 sene evvelki arap evladının dansöz gibi kıvırmadığını? Şüphe etmek en doğal hakkım! Şüphe ediyorum, var mı ötesi!Sen o kadar yazıyorsun ama nedense bu kısma hiç değinemiyorsun. Varsa yoksa gece gündüz açık ayetler...Ortada daha o tarihlerde dahi bu kitabın insan yazması olduğunu iddia edenler var iken, böyle ayak oyunları yapamazsın. Yaptıkça batarsın. Aslen yapılabilecek en iyi savunma şudur: bu kitabın "tamamını" apaçık yazmak. Eğer alim-i ve kadiri mutlaksan alasını da yaparsın. En babasını yaparsın. Senin yaptığın ne: evet bir kısmı yamuktur deyip yediğin boku itiraf etmek. Zaten konu bu: bu kitabı insan mı yazdı, yoksa alim-i mutlak birşey mi..Bana böyle zavallı bir savunma ile gelirsen biz de kuyruğuna tenekeyi bağlar yollarız haklı olarak. Gece gündüz deyip sıvışınca iş bitiyor mu be aklıevvel! Kimi kandırıyosun? Bizi mi, kendini mi? Birşey yazmış gibi atarlanmışın bir de..

 

Bak, zekanın ve kurgu kabiliyetinin sınırlarını burada görüyoruz. Açık değil yazmazsa gülmez miymişim? Bak bak bak mantığa gel...Tabii ki de gülerim ve fırlatır atarım ve bunu yaptım da zaten be adam..Mesela harun yahya'nın safsata kitabını aldıktan sonraki 5 dakika içinde kitabı çöpe attım. Ha, kitap daha kendi içerisinde "benim içimde anlaşılmaz yerler var" diyerek kendne gönderme yapıyorsa eğer, işte ona daha da fazla güler ve daha da fazla saygı duymam. Böyle bir zavallılığa, acizliğe kim saygı gösterebilir ki? Olsa olsa acır. Ben de acıyorum zaten kitabınıza ve onu savunmak için içine düştüğünüz hallere..Anladın mı şark kurnazı mevzuyu ve o onulmaz mantığının geri dönülmez şekilde patlayışını. Bundan sonra ne yazsan boş. Çöp. Benim adıma kendi çapında bir niyet okuması ve öngörüye binaen yine atarlanıp durmuşsun..Ama bu sadece seni bağlar. Ben de az önce güzelce bağlayıp paket yaptım.

 

İşte söylediğin tek mantıklı söz: bu mantıkla evet dünyada kitap kalmaz. Senin kitabının mantığıyla. Aferim. Bak işte böyle bir kitaba inanıyorsun. Sen kaç tane kitap gördün arkadaş benim bazı yerlerim saçma,oraları okumayın diyen? Manyakça bir iş.

 

Ben sana mevzunun özetini söyliyim; Bak güzel kardeşim: Sizin şuan çıldırmanızın nedeni, ne güzel "Kur'an hepsine açık" deseydi. Çelişki bulduk diye ortalıkta gezecektiniz... E Kur'an sizin elinizden bunu alınca ve bir kez daha "kendi içerisinde bir çelişkisi olmadığını" gösterince... Afallayıp, böyle akıldan uzak, saçma sapan mantıklar kurmaya başladınız... Yukaradaki cevaplarımda da belirttim ama bir daha üstünden geçeyim: Zaten mesele bunu yazarın söyleyip, söylememesi değil... Yazarın bir şey söylemesi "açıklık" ya da "kapalıllığı" değiştirmez. Yazar sadece sana iyilikte bulunur ki Kitabı yanlış anlamayasın... Ya da yazarın söylediklerini "çarpıtmaya" kalkmayasın tamam mı? Ben bir çok kitabın başında; yazarın uyarıda bulunduğuna şahit oldum; Bu yazarın görevi zaten: Bak yalın dil kullandım, ama yine de anlamadığın nokta olabilir gibi... Bu kitabın türüne göre değişir zaten... Yani bunu bide marifet gibi sunuyorsun... Yani yazar bazı yerlerini anlamayabilirsin dedi diye; kitabı kenara atmak "kitap" düşmanlığının başka bir boyutu olsa gerek...

.

13 saat önce, teflon yazdı:

İddia şu:bu kitabı cahil bir arap yazmıştır ve buna istinaden bazı yerlerinde gerek cahilliği, gerek haddini bilmezliği gerekse hırsı yüzünden saçmalayıp durmuştur. Sonra kitabı karştırıyoruz ve karşımıza bu ayet çıkıyor, bakıyoruz: Bingo!..Tam birçöp. Yegane şüphenin bu olduğu yerde, işte bunun metafizik olduğunu kanıtlamaklayükümlüolan asıl sensin. Öyle ya bana ne, beni bağlar mı, şüphe zaten ortada. Ve sorun şu ki, biri bunun metafizik olmadığını kanıtlayamazsa eğer, sen de metafizik olduğunu kanıtlayamazsın şark kurnazı..

Ne yapayım, 1400 sene öncesine geri dönüp arapla sobet mi edeyim..Ben derim ki mesela: bu elin arabı düşünmüş ki; bak o ışıkları ve hatta yıldızları bir amaç için, insan için koyduk, kandil olsun süslesin, ışık versin, yol göstersin falan diye. Neticede bu yıldız dediğin meret ışık da veriyor.  Yani öylesine değil. İnsan için. Yoksa yakın göğe yıldız koymazdım. Şöyle kandil die bir teşbih yapayım da, elin yıldızından bile vazife çıkarayım kendime..Bu iddiayı yanlışlasana şimdi? İddia şu: elin arabı aptal ve de cahilolduğu için böyle yazmıştır. Sen aksini gözteremedikçe -ki göstersen deaşağıdaki çukura düşecen, yani boku çişle yıkayacan- o "şüphe" orada durmaya devam eder. O vakit de şüphe etmek er kişinin en doğal hakkıdır.. Bunu bir tanrı bile alamaz elinden..2+2=4 Kafa şarj etti mi şimdi? Sen bana söylesene bakalım, yakın gökle uzak gök arasında ne gibi farklar var? Sen genişletmekten büyük patlamaya kadar anlam kastır yardır da yardır, sonra kandile yıldız demekten imtina et.

 

(Aşağıdaki çukur): Bingo kısmına geri sarıp devam ediyorum:

Bingo!....Ama o da ne? Elin oğlu diyor ki, bağane bu anlaşılmaz bir ayettir ve kasıtlıdır, hem ben bunu kitabın başka bir yerinde yazmıştım taam mı? Hem bunu kitabın başka bir yerine yazmayı ancak allah akıl edebilir banane banane..Fesupanallah deyip devam ediyoruz ve "peki nerede yazıyor bu ayetin arabın saçmalaması değil de, müteşabih olduğunu, göster bakalım?" Karşıdan gelen cevap: Hayır hayır, bu ayetin olduğu yazmıyor, ortaya yazılmış o. Boş atıp dolu tutt...pardon öyle işte. O ayet saçma olduğu için müteşabihtir. Böyle bir kıstas yok..Anlamadıklarımız için arap saçlamıştır demiyoruz, müteaşbih diyoruz. .....:) İşte biz de burada kıçımızla gülmeye başlıyoruz. Senin savunun bu işte. Senin değil, tüm islamın. Pardon tüm islamın da değil, çünkü onlar da aralarında anlaşamıyor.

 

http://www.kuranmeali.org/41/fussilet_suresi/12.ayet/kurani_kerim_mealleri.aspx

 

Şimdi şu linke bak bakalım millet nasıl çevirmiş bu ayeti..arada yıldız-mıldız diyen mi dersin, farklı kelimeler falan mı dersin ne ararsan var mı, var. Şimdi farklı anlayanlardan mı dem vuralım, yoksa müteşabih falan dinlemeden gayet güzel yorumlayanları mı..E yıldız diyen de çıkmış ya. Yazılmayan halt kalmamış zaten. Oraya yıldız yazanlar şeytanın oğlu mu yoksa? Sakın beni bağlamaz deme. Seni de, kuranı da, tanrıyı da sülalenizi de bağlar. Çünkü bu kitap ilahi. Sözde Alim-i mutlak bir şeyin eseri. Sen alim-i mutlağın ne demek olduğunu, nasıl bir kavramsal çerçeveye çattığını bilir misin? Alim-i mutlak ın özrü olmaz. Adam resmen çelişmediğin gösteremezsin taam mı diyerek zavallı bir şekilde ağlıyor, ondan sonra da kuma gömmekten bahsediyor. İlahi. Kuma böyle gömülür işte. Topunuz birden..

 

Öncelikle Oradaki ifadenin nasıl çevrildiği hiç bir şeyi değiştimez. Oradaki ifade "kandil" ve bu kelimenin anlamıda belli, buradaki ifadenin yıldızla alakası yok gibi bir iddiamda yok ayrıca... benim iddiam: "yıldızın ışığı" na dikkat çekiliyor. Çünkü sonuçta; bizim göğümüzde(atmosferde) yıldızın ışığı yok mu var... Ayet gayet normal... Hatta ben burada direk yıldız yerine onun ışığına dikkat çekilmesini ilginç buluyorum... Sizin dediğiniz gibi orada yıldızlarda var diyebilirdi ışığı var demek yerine...

.

Kur'an'da uzak gök ifadesi yok bir kere... Yakın gök ifadesi ise; dünya göğü kastedilmiş olarak görünüyor... Kur'anda gök(sema) kelimesi bir den çok anlamda kullanılmış ama genel olarak, dünya dan hariç olan bütün boşlukları kapsayacak şekilde kullanılmış bir ifade... O neden den ötürü yakın gök tabiri, "gök tabirinden kasıdın" ne olduğu açısından yerinde bir tarif içerir... Genişleme mevsuzusunda ise; Eğer sizin dediğiniz gibi bu kişi devasa evren boşluğundan habersiz bir şekilde, direk gök olarak "dünya göğü" nü biliyorsa ve yıldızlarıda oraya koyduğunu düşünüyorsa, bide bunun genişlediğini düşünüyorsa o yıldızların "uzaklaşmaya başlaması" gerekir mantığınıda kurup, böyle bir genişleme iddiasında bulunmaması beklenir ki bunun olma hitimali olmadığına göre; kastedilenin "Dünya göğü" değil, "Evren" olduğunu anlıyoruz...

.

Diğer ayetteki metfizikliğin nedeni, olayın kahramanlarının "Metafizik" olması, Yani "ışık" lar "şeytanlar" için, "atış birimleri" yapılmış. Cümlesindeki olayın kahramanı "şeytan" yani "metafizik" olmuş olur dolayısıyla... Anlamıdıysan daha açarım bu konuyu...

 

14 saat önce, teflon yazdı:

E gök zaten genişliyor da kutup yıldızı gökten kayıp mı oluyor be akıl düşmanı? Elin arabı da her gün aynı yıldızın hemenhemen  aynı yerde durduğunu görmüş zaten. Neden yazmasın? Sazan gibi atlamış işte. La zaten biri gök demiş biri sema demiş?

 

"Göğün genişlediğini" nereden çıkarmış bu adam bana onu söyle? Teleskopla falan inceleme mi yapıyormuş yoksa? Bir kere uzaydaki devasa boşluktaki ve uzaklıktaki yıldızlar tabii kide genişleyen evrende öyle bir görüntü sunmaz... Benim buradaki ifadem sizin mantık yapnıza bir eleştiri...Eğer gökyüzünde yıldızlar söz konusuysa; genişleyen gökyüzünde yıldızların uzaklaştığı bir görüntüyü hayal demi edemiyorsun? Bu kitabın yazarı bi kere; "dünya göğü" nü de biliyormuş, "evreni" de hiç kıvırtmaya gerek yok...

bizde "gökteki yıldızlar" diyoruz ya da "gök cismi" diyoruz...Çünkü gök tabiri, uzay açısından geniş bir kavram. En başta bu bilim adamları arasında bile tartışmalı bir konu Ayrıca uzayla ilgili bilgimizde diğer bütün şeylerde olduğu gibi yeterince az... Sanki göğün bütün sırları çözülmüş gibi bak ayette çelişki var demek ayırı bir kafa yapısı olsa gerek...

 

14 saat önce, teflon yazdı:

Ama içerisinde nal gibi "benim bazı yerlerim saçma.." diyen bir kitabı da kaale almıyorum. Bu kadar açık ve net. Gece ve gündüz gibi..Senin mantık ise elde bile kalmıyor, çünkü yok.

Yazar söyleyince anlıyorum demek, söylemeyince anlamıyorum mu demektir? (Bkz: harun yahya örneği.) Sen mal mısın mala mı yatıyorsun? Mantığa gel. Yine benim adıma aklın sıra bir niyet okuması yamışsın. Benim adıma düşünüp arkasından kendi uyduruk kurguna atarlanmışsın. Ama atarlandığın şey benim düşüncem değil, senin benim adıma düşündüğümü düşündüğün şey. Düşündürtdüğün şey. Mantık düşmanı seni. Yazarın kendi diyor yahu, bundan ötesi var mı...Çüş! Oha!

 

Bak şimdide "bazı yerler kapalı" cümlesi "bazı yerler saçma" ya döndü...Kıvırttı deyince kızıyonuz bide :) Hiç bir kitapta böyle bir iddia bulamassınız... Zaten Kur'an'da da böyle bir iddia yok...

.

"Yazar söyleyince anlıyorum" demek tabii kide "yazar söylemeyince anlamıyorum" demektir... Çünkü bu bir anlatım bozukluğudur... ;) Neyi kastediyorsanız onu belirtmelisiniz çok kapsayıcı bir cümle kurarsanız sonucundada böyle bir şeyle karşılaşırsınız...

 

15 saat önce, teflon yazdı:

Kaşımaya devam edelim.

Kafanın bir türlü basamadığı nokta şu:

Biri sana " ben şu, şu. şu....şu sorular hariç, geriye kalan tüm soruları cevaplarım, yani bu bağlamda genel olarak cevaplarım, cevaplamadıklarım ise bilerek öyle, o ayrı mevzu.." derse, o kişiyle iddiaya girmenin ve de kazanmanın koşulları yine de var demektir. Bakarsın, karar verirsin. Bu adam muhtemelen sahtekar dersin ama ortada bir kazanma koşulu vardır. Ama o kişi "bazılarına cevap vermem ama onların hangileri olduğunu söylemem derse"..Aynen kuranda olduğu gibi..işte o zaman siktiri çekersin. ANLADIN MI?..Yeterli düzeyde saf birini bulursan eğer, bu, kaybetme koşulunun olmadığı bir iddia olur. Ama öyle birileri(!) var demek ki, biz de tartışıyoruz burada. Ha, ama hakkını vermek lazım, eğreltilemeyi kurunca sen de mevzuyu çakozlamış olduğundan olsa gerek, "baştan iddiaya girmez buyurmuşsun". Ha şunu bileydin! Senin kitap da "genel olarak" diyor zaten. Sen de iddiaya baştan giriyorsun ya işte...Çaktın mı?.. Daha fazla kaşırsam yara olacak artık karışmam bak..Anladın mı kendi çuvallama mantığını?

 

Kur'an ne diyor? Size indirdiklerimden sorumlusunuz -> "yazılı" ve başı-sonu belli bir metin söz konusu...

-Senin önermendeki herif ne diyor? Bak şu sorular hariç, "bütün sorulara genel olarak" cevap veririm... -> Öncesinde ne olacağı falan filan yazılı da değil, başı sonuda belli değil... (Hatta kendisiyle çelişkili neden olduğunu altta anlatıcam)

.

Kur'an ne diyor? Bu kitabın anası(temeli) açık ama bazı yerleri değil -> yazarın bunların ne olduğunu söylememesi tam tersi karşıdaki kişiyi gayet uyanık ve anlayabilen biri olarak varsaydığını gösterir...)

-Senin önermedeki herif? Şu sorular hariç "genel olarak bütün sorulara cevap" veriririm diyerek aslında, cevaplarım dediği kısımlardada cevaplayamadığı kısımlar olduğunu söylemiş olur ki, kendisiyle çelişkiye düşer ve bunu karşıdaki farkedecek kadar "akılını" kullanıyorsa. Öyle bir iddia ya zaten girmez...

.

.

.

Daha uzatılabilir... Bi kere "önerme" ile "Kur'an" arasında bir benzerlikte yok zaten karşılaştırsak... Önerme; gösterdiğim gibi kendisiyle çelişkili en başta..

Kur'anda: şunları şunları açıklayamam ama diğerlerini genel olarak açıklarım gibi bir iddia olmadığına göre yine çuvalladınız...

 

15 saat önce, teflon yazdı:

Ben hasan bey'in ne dediğini anladım. Kendisine de sordum. Merak etme. Hasan gayb diyor, sen gayb dedin mi? O noktaya kadar gayb'a gönderme yaptın mı? Yani sadece gayb'a dair ayetler mi müteşabihtir, öyle mi? Sen de böyle mi dedin..Nerede? İlimde ilerleyenlerin anlamayasıyla ilgili aynı yorumu mu yaptınız(burayı atlamış olabilirim şimdi bakamıyacam) Nerede? Hem hasan bey senle aynı fikirde mi? Hem sadece hasan olsa iyi, diğerleri de sizinle aynı fikir de mi? Hem gayb'ın kıstası, referansı nedir? Yakın gök ve kandillere neye dayanarak gayb diyecez mesela? Kanıtlasana? Hani aksini kanıtlayamıyoruz ya(!)..

 

Şimdi ayetler her türlü apaçıksa, o zaman ister gayb olsun, ister her ne haltsa başka türlü müteşabih olsun, kuranın apaçık ve bu bağlamda mühkem ve müteşabihlerin de apaçık olması lazım. Bu kitabın bir şekilde apaçık olma iddiasına dair rüştünü kanıtlaması lazım. Nerede, göstersene. Bekliyoruz.  Bayıldıktık beklemekten. Godo'yu bekliyoruz mübarek...Peki bu yeterli mi? Sence? Bu dökümün kitabın içinde verilmesi gerekmez mi? Birlik olalım ayağına dolap çevirmeyeceğiniz ne malum?

 

Ama siz önce bi gösterin, gerisine bakarız. Bi şaşırtın bakalım bizi..

 

Son olarak:http://www.dinimizislam.com/detay.asp?Aid=469

 

Al sana dimiz islam linki. Bak oradakiler ne diyor. Hasan'dan çok fazlası var göreceğin üzere anlaşman gereken. Yanlış mı anlaşmışlar? Yok öğle yağma. Bir kitabı beşeriyat yazmışsa eğer, anlaşılamayan yerleri yazara da okuyana da yorabilirsin. Ama o kitabı alim-i ve kadir-i mutlak bir şeyin yazdığı iddiası varsa eğer, işte o vakit okuyanı suçlayamazsın. Kesin ve kati olarak metnin kendisi sorunlu olmak zo-run-da-dır. Nedenini algılayabilirsin inşallah. Zor gözüküyor ama imkansız değil. Burasını anlarsan eğer, gerisi fasa fiso. Yakın zamanda en iyi ihtimalle deist profer olursun.

 

Açık ifadesi "bak önünde duruyor" anlamıda katabilir cümleye; "içeriği açık" anlamıda katabilir... Karışıklık bu anlam farkından kaynaklı...

.

Öncelikle hasan bey anladığım kadarıyla diyor ki; Kur'an açıktır ama bazı yerlerinde bu açıklık ifadesi "bak görüyorsun, önünde, açık şekilde önünde duran belge" anlamında kullanılmıştır diyor...

.

Örnek: "apaçık belgelerle gönderdik" ifadesi, burada bak görebileceğin anlamında da kullanılmıştır... gibi... Ben bu yoruma yanlış demiyorum ama böyle bile düşünülse Kur'an yine açıktır ama bazı yerleri "açık" değildir... (görünüş olarak ama açıktır...)

.

Gayb ayetleri tabii kide metafizikdir(açık değildir yani)... Şeytan da  bir gaybi bilgidir... Benim söylediklerimde bir çelişkili durum yok yani... Aynı şeyden bahsediyoruz...

.

Sonuçta o da yukarıdaki nedenden ötürü hepsi "açık" diyor ama sonuçta "gayb" ayetlerini anlayamayız diyerekse benim savunduğumu savunmuş oluyor...

.

Bide dini konularda bile kafası en çalışmayan siteyi yollamışsın :) Ulan o savunduğu kitabı bilmiyor ki... Anlaşılır olup olmadığını bilsin... En baştaki iddiası hatalı "Kur'an'ı peygamber açıklar" diyerek...

 

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
14 saat önce, teflon yazdı:

Kuramları sormuş muymuş...Bunları anlamadan neyi anlayacaksın be adam..Dakka bir gol bir..Bu kuramlar aynı zamanda nedenleri de içeriyor. Nasılına bakıp, demek ki bu yüzden diyebiliyoruz anladın? Önce birincil kuramı,yani her şeyin kuramını bulmak gerekiyor. O kuram bunları da kaplıyor. Anladın? (muhtemelen anlamadın)

 

Bana bir şeyin neden sorusuna cevap vermiş bir "Kuram" gösterir misiniz? Not düşeyim: Bir şeyin nedenini de bilmek. Sizin mantığınıza göre düşünürsek aynı şeyi yapabilme becerisine de ulaşmış olmak demektir... Evet şimdi örneğinizi bekliyorum...

.

Ayrıca bu kuramlar ispatlamamışsa bana cevap olarak veremezsin ancak görüşünü söylersin tamam...

 

14 saat önce, teflon yazdı:

Hangi başlangıç bulunmuş da nasıl hayal kırıkılığı yaşanmış..Yine hayallerini yazıp durmuşsun o kısıtlı algınla..Milletin adına yine atıp tutmuşsun.. Kavramlarınız o kadar dar ve o kadar antropik/insansı yanılgılara dair ki..Sonrasından da bir hayır gelmiyor elbet. Varlık daimi..Yokluk ise varlığa istinaden olmayana dair bir niteleme. Mutlak yokluk hiçlik falan yok ki. Bunların tamamı antropik yanılsamalar.

 

Big bang tan önce; 19. yy da bütün materyalistler ve ateistler bu modele karşı çıkmışlardır... Çünkü onlar evrenin ezeli olduğu ve sonsuz olduğu fikrine sahiptiler... Daha bunlardan haberiniz yok anlaşılan kafamdan kurguladğımı falan zannettiğinize göre...

.

En çokta şu cümleniz ilginç: "antropik/insansı yanılgılara..." bu cümlenizi kulağınıza küpe edip, Kur'an'ı da aynı mantıkla okuyun görelim...

.

Tamam bende mutlak varlık var diyorum zaten... Ama benim tanımımdaki mutlak varlık; "raslantı" değil, "bilinç"... fark burada...

.

15 saat önce, teflon yazdı:

Ama sorun şu ki, senin allah bunları yarattı demen sadece bir spekülasyondur. Kıçından uydurmandır. Ötesi değil. Önce bunu sindirin. Bunula yaşamasını öğrenin. Sizler sıkıyorsunuz. Bilimse ortaya koyuyor. Ama az ama çok. Sizinkilerse hiç.

 

Tanrı yok. Ve olamaz. İnsan aklı ve kavrayışı için olamaz. Mantığı için olamaz. Beş duyu bunu görmüyor. Bilim ve mantık ise kalanını süpürüp, tanrıya varolbileceği bir koşul bırakmıyor.

 

Termodinamiğin 1. yasası. Tanrı bu yüzden bilimsel olarak olamaz.

Sıfatlarının bir birbiri ile çelişmesi. Tanrı bu yüzden mantıksal olarak olamaz.

 

Bu kadar.

 

Bir kere öncelikle burada kesin bildiğimiz şey; bir "bilinc" in yaptığı... O bilinç değil de başka bilinçtir gibi tartışmalar ayrı bir konu... Bir şeyin "süreçlere" işlemesi onu "raslantı" ya da "bilinçten" uzak yapmaz. Böyle bir yorum sizin yorumunuz/felsefeniz olmuş olur...

.

Biz bir şeyin bilinç ürünü olduğunu; "sonucundan" anlarız "sürecinden" değil, ortaya çıkan şey; bilgi ve sanat içeriyorsa bu bir bilincin ürünüdür...

.

Bilim hiç bir nedeni açıklayamamıştır. Ve öyle de bir derdi yoktur... Bilim gözlem yapar... Ve süreçleri tarif eder... Daha açıklanmamış tonlarca "süreç" varken "Neden" i açıklamasını bekleyemeyiz öyle değil mi?

.

Termodinamik yasası, şuanki evrende olan bir yasa biliyorsunuz değil mi? Yani evren oluşmadan öncesini bilmediğimize göre; Orada termodinamik yasasının olduğunu nerden çıkarıyorsun... Entropiye görede evrenin sonu var senin mantığına göre; "enerji" ile "evrenin" sonu aynı şeyler mi olmuş oluyor?

.

Tanrı "kendi iddiaları" arasında çelişmeyen bir kavramdır... (çelişen modeller var ama onlar çeşitli din tanrıları olduğu için; aslında onlar;en başta "tanrı kavramıyla" çelişmiş oluyorlar)

Dolayısıyla olmasında hiç bir mantıksızlık yoktur...

 

15 saat önce, teflon yazdı:

Sen DNA'ya bakıp da o soruyu soruyorsan eğer, işte tam da ve de bal gibi boşluklarda arıyorsun. Bu soruyu neden sordun, çünkü bilmiyorsun. Çünkü açıklayamıyorsun. Cahilsin. İşte cahilliğin o boşluk. Yerine koyduğun şey de tanrı. Hem kim koydu da ne demek yahu, dalga mı geçiyorsun? Kim nerden çıktı? Bunun için önce "koyulduğunu" yani bilinçli ve bir amaç doğrultusunda ereksel olarak yapıldığını gösterebilmelisin. Gösterdin mi? Hayır. Boşluk. Yerine? Tanrı. "Kim" zaten daha en baştan bilinçli bir özneye gönderme yapıyor. Kim nereden çıktı, ne zaman geldik;ne haddine. Kısacası kim demek daha haddine bile değil.

 

Adam senin tanrını çürütüyor, sen sonra kalkıp hiçbirşeye benzemez deyip tüm yanlışlama koşulunu ortadan kaldırmaya ve onu kaf dağının arkasına kaçırmaya çalışıyorsun, sonra da kalkıp bak yanlışyorum diyorsun. Arkadaş, aynı argüman hristiyan için geçerli değil mi? Hİçbirşeye benzemez dediğin tanrı, kitabın muhtelif yerinde birşeylere benzeyen şeyler yapıyor mu yapmıyor mu? Hiçbir şeye benzemiyor ama kızıyor. Hiçbir şeye benzemiyor ama cezalandırıyor. İnsan da cezalandırıyor. Benzemesene kardeşim.  Yaratması bir süre alıyor. İnsanlar için de öyle. Sakın yaratmaz moduan geçme. İnsanlar da üretiyor ve bu bir süre alıyor. Tıpkı tanrı gibi. Vazgeçiyor değiştiriyor...vb. Hiçbirşeye benzemez argümanı kuranın içinden patlıyor.

 

Ben "DNA BİLGİ İÇERİYOR" diyorum adam boşluğa tanrı koyuyorsun diyor????? Güzel kardeşim burada ben bir "BOŞLUK" değil, "BİLGİ" görüyorum... Sana göre bilgi "raslantısal" dır(evrim tarifi açısından bir sıkıntı yok). Yani "AKLINI KUMA GÖMERSİN" Ben böyle bir "AKIL HEZİMETİNE" giremem... "Bilgi" = bilgiyi koyan bir bilinç demektir... Burada boşluk değil, tapu gibi "DOLULUK" var... Sen daha hayal aleminde gez...

.

Arkadaş düşünce yoksunluğunuz mu var?

.

Mesela "tanrı kızamaz" ı hangi bilgiye göre söylüyorsun?

.

İnsana benzemiş diyorsan = insandan başka "hiç bir şey kızamaz" da demiş oluyorsun

ki bu bilginin dayanağı nedir? (tanrı görünmüyor lafınla çeliştin şuan)

.

Dolayısıyla mantıksal açıdan "Tanrı" kavramı çelişkili değildir...

 

15 saat önce, teflon yazdı:

Bu arada kehf 104'de Adam şundan korktum da öldürüüm diyor olay bitiyor eee? Gerisi? Adam anası ile babasını yoldan çıkaracak diye korktum öldürdüm çocuğu demiş bitmiş. Bu nasıl bir manyaklıktır? Manyak mısınız siz? Maide 101'de de resmen kafana göre yorum yapmışsın. Kuran varken sorulsa açıklanacaksa eper, açıklanmayı gerektiren birşeydir. O zaman neden kuran içinde yok? Peki bunları sormak neden günah? Millet mesela neleri sormuş da bağışlanmış? Bizi üzecek olanlar nedir mesela?Neyi sormayalım neyi soarlım? Ne zaman sıkıntı vereb-n ve bağışlama gerektiren bir şey oluyor bu,ne zaman olmuyor? Haaa...:) bu da müteşabih desene şuna..

 

Kimseye islam müşriği falan deme hakkın da yok. Haddine de değil. Sen kimsin? Kaldı ki onlara göre de sen islam müşriğisin. Milletin adına niyet okuması yapmak adet olmuş sende. Ama asıl hadise şu ki,her birinizin bu kitap ayrı bir mana çıkardğınız için karşılıklı müşrik diye mok atıp duryorsunuz. Sonra da çıkıp kuran apaçık diyorsunuz. Biriniz de biriniz müşrik olmadan olmuyor bu iş tabi. Yoksa bu kitabı herkesin iyi niyetle ve samimi bir şekilde okusa da yanlış ve farklı anlayabildiği ve aynen bu şekilde kutuplaşabildiği ortaya çıkacak. Bize de böyle ibretle seyretmesi düşüyor. Patlamış mısır falan..

 

Kehf Suresindeki(74) olay da hala neye takıldın anlayamadım... Allah'ın, peygamberinin yanına "ilim sahibi bir kul" göndermesi ve peygamberin bile bilmediği olayların dönmesi... Ve sonucunda da "çocuk öldürün" gibi bir mesajın olmadığı bir metin üzerinde bir insan niye kafa yorar ki? Hayır benim açımdan çok sonuç çıkarda senin açından mantıksızca bir tavır... Ailesine isyan edecek çocuğu bilemiyeceğimize hataa bilsek bile öldüremiyeceğimeze göre; Allah burada "musa" ile "ilim sahibi" bir kul üzerinden... Bazı şeylerin kötü görünmesinin, o şeyin kötü olduğu manasına gelmediği dersini vermiş ve senin gibi man kafa hala; "yaaa musa niye susmuş" desin... Hayır bide olayın başında "musa peygambere" gelme, dayanamassın uyarısıda yapılıyor orası da ayrı bir mevzu...

.

Dedi ki: 'Gerçekte benimle birlikte olma sabrını göstermeye kesinlikle güç yetiremeyeceğini sana söylemedim mi?' [18-KEHF, 75]

.

Ben kime müşrik demişim? Kimin ismini vermişim? Ha "alametlerini" söylüyorsan onu ben değil Kur'an söylüyor... Şey pardon okumadığınız için onuda bilmiyor olabilirsiniz doğru ya...

.

O kişiler bize müşrik demez... Onlara göre müşriklik "krem peynire" falan tapanlara denir... :) Onlar bize "mürted" dinden dönen derler... Onuda çoğu demez haklarını almıyım bu işin ticaretini yapanlar der daha çok...

 

16 saat önce, teflon yazdı:

Karmaşıklık ya da düzenin zeka ya da bilinç gerektirmesi mantıksal bir zorunluluk değildir. Bunu bugüne kadar hiç bir babayiğit gösterememiştir. Aksi ise gösterilmiştir. Kar kristallerine bakıp kendiliğinden örgütlenmeyi görmen yeterli. Kim değil, "Termodinamik". Evrende aslolan kaos iken hala daha bilinçdir zekadır diye aval aval gezmeniz takdire şayan. Karmaşıklığın nedenine hepsinden daha karmaşık hatta sonsuz karmaşık bir şeyi koyup da sonra ben yaptım oldu şeklinde kafayı yastığa koymanız daha da takdire şayan. Sen şaşır şaşır, sonra en şaşılacak şeye şaşırma şıp diye kabul et. Pes. Teist aklı. Şaşırarak iman etme yöntemi. Ne kıymetlidir ha tanrı katında bu şimdi..

 

Burada mesele "karmaşıklık" değil ortaya çıkan ürünün bilinç gerektirmesi. Bunun karmaşık olarak ya da "tesadüf" görünümümde olması bir şey değiştirmez...

.

Kar kristalleride aynı mantıkdır... "Tesadüf" ya da "karmaşıklık" bir ürünün sonucuna göre anlam kazanır... "Sürecine" göre değil...

.

Bir insanın "matbaa da kimseyi bulamayıpta bu gazetedeki yazıların bir yazarı yokmuş bak bu matbaa yapıyormuş" demesinden farksızdır kurduğunuz mantık...

.

Süreç hiç bir zaman asıl nedeni açıklayamaz, Çünkü evren hep birbirleriye bağlantılıdır. Ve senin nedenini buldum dediğin şey; başka bir neden gerektirecektir...

 

16 saat önce, teflon yazdı:

Tesadüftür evrendir 3 tane patlamadır vb. diye boyna atıp tutmuşsun ama sana hatta bu başlıktaki tüm arkadaşlara öneri:bu başlık kurandaki çelişkiler içerikli açılmış. Sahibi aramızda olmasa bile, bir ordan bir burdan karmaşık oluyor. İyisi mi profer sen münferit bir başlık aç, bütün kurtlarını dök orda evrendir tesadüftür vb..peydepeyi tartışalım. Sen kaçmaz isen biz evellalah(!) buradayız..

 

Ulan konuyu değiştiriyorsunuz dediğimde de "bana değiştirmiyorum" diyorsunuz bak sende itiraf ettin.... Nasıl konuyu değiştirdiğinizi... Hatta önceki cevaplara bakarak kimin bu konuyu buralara getirdiğini kendinde görebilirsin... :D

 

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
17 saat önce, teflon yazdı:

Ne yazmışız be, uzun olmuş..senin bozuk ve karmaşık karakterlerin yüzünden alıntı yapınca benimkiler de bozulmuş profer..

 

Aynen ha :D Olm ben yeniyim. O yüzden düzenden çok, anladığımı direk alıntılayıp cevap veriyom... Bide uzatınca çirkin görünüyo :)

Link to post
Sitelerde Paylaş
10 hours ago, cevizkabugu said:

 

Pek sevimsiz dinsiz dindarrr,

 

sana laf anlatmak ne mümkün be adem. Ben senden delilli, ispatli birseyler koy ortaya senin gibi sözde dinndarlarinda mutabik oldugu tek islam olsun diye yazdim. Sen bana kendi fikir ve düsüncelerini yaziyorsun, yetmiyor birde yemin ediyorsun. Senin yemininden bana, kime ne??? Sen bu iletinle ortaya ne koydugunu saniyorsun. Ceviz kabugunu doldurmuyor yazdiklarin. Birde aklindan büyük ceviz, findik kabugunu begenmiyorsun.

 

Ceviz, kabuk demisken üyelik adimin neden ceviz kabugu oldugunu yazayim belki findik beynin anlar. Bir tartismada yapilan yorumlar en azindan ceviz kabugunu doldurmali. Onun altinda yapilan yorumlar kale alinacak, islenecek kadar yeterli olmuyor, emek vermeye degmiyor. Ceviz kabugu kadar dolu degilsen, bari findik kabugu kadar olmaya calis.

 

Sana bati dünyasindaki müslümanlari soranmi oldu??? Hadis külliyatli islam anlayisinimi sordum ben??? Dedimki, en azindan siz ücünüz olsun bir konuda ayni yorumu kurana bakarak yorumlayin. Bunu asla basaramayacaksiniz diyede iddaa ettim.  Ispatmi istiyorsun, sitedeki konulara müslümanlarin yaptiklari yorumlarla kendi yorumlarini bir karsilastir. Hatta okadar yorma kendini, sadece bu konu üzerinde baksan anlaman icin yeterli gelir.

 

Vallahi, billahi sende birak ceviz kabugunu findik kabugunu dolduracak irdeleme, kavrama anlayisi yok. Bak bende yemin ettim, benimkisi gecerlidir dersem ne düsünürsün???  Nasil oldumu??? yeminle ortaya birseyler koymus oldummu ben simdi??? Halen inatla evet benim yeminim gecerlidir dersen, deh de essegine be adem. Dünya üzerinde en cok yemin eden araplar gibi olmussun. Insan ne diye iki cevabinin birinde yemin etmeye gerek duyarki. Ispat olmayinca hile araci yemin etmek devreye girdiginden olmasin???

 

Yok burasi sanal alem, isteyen istedigini atip tutuyor dersen. Git istedigin islami kuruluslardan iki alim, hoca ne haltsa bul onlara bir konu hakkinda kuran tabanli ayetler esliginde soru sor, bak bakalim biri anya derken öteki konya diyecekler. Senin masal okumaktan vaktin yoktur eminim. Ac youtube yi izle bin bir cesit alim, hocalarini. Kafir, küffar, munafik yaftamalari havada ucuyor.

 

Bak dindiz dindarrr, sana dinsiz dindarrr diyorum fazlada üstüne alinma. Cünki senin kuran tabanli bir dinin yok. Senin dinin seni egiten, basindaki aklini kiraya verdigin, ona tabi oldugun kisinin dinidir. Herkez bulundugu teskilatin, cematin, tarikatin ne haltlarsa liderine baglidir. O bastaki sözüm ona alimim diye nam yapanlar varya onlar islami sizlere nasil anlatirlarsa, sizlerde onlarin benimsedigi islama tabisiniz. Ve hic biri, bu dini ayni yorumlamazlar. Bunu uzun uzadiya bir düsün istersen, neden bukadar farklilik türemis tek olan, bir olan kitaptan, dinden diye.

 

Hicmi düsünmüyorsun be adem, neden bütün müslümanlar birlik olmuyor, olamiyor diye??? arzu edersen uzun bir seceresini cikarayim sana ama, senin böyle bir derdin yok. Sen senin dogrularinin, sana ögretilenlerin, liderinin müslümanisin ve bilki, digerlerin kafiri, münafigisin.

 

Biraz daha ülke disina cikalim ve ülkeler arasi kiyas yapalim. Iran, arabistan, irak, suriye, pakistan, afganistan vs. TC deki müslümanlara göre veya Tc devleti ve müslüman halki onlara, SANA göre gercek islam devletilerimidir??? Halki o tek dedigin gercek islamin ümmetimidir??? Sizden baska 1,5 milyar müslümanim, en dogru islam benim inandigim, anladigim islam düsüncesinde olanlar var. Ve hepiniz papagan gibi otekilerin sergiledigi gercek islam bu degil diye nara atiyorsunuz. Hepside bir kitabi okuyup iman ediyor. Su kaliplasmis düsünceden kurtulun. Isin özü herkezin gercek islam bu degil dedigi, ama var oldugunu iddaa ettiginiz gercek islam nerde??? kimin tekelinde??? kistasi, ölcüsü, ispati, delili kimde, nerde??? Ben sana yazarken masal, fantazi kendi fikrimi, düsüncemi yazmiyorum, sana ortada bariz, acik olani dile getiriyorum. Bu örnek verdiklerimin hepsi islamin güncel gercekleri. Bu benim sorguladigim, ortaya koydugum gercekleri düsünecek kadar özgür bir iraden kaldiysa citti citti düsünmelisin bunlari.

 

Sana birseyler anlatmak icin iki satir bile yazarsam namerdim. Dolaylida olsa sana yaziyor gibi görünsemde, ben sitede konulari okuyan insanlarin aradaki farki görmeleri acisindan senin su sacma, sapan 1001 gece masallarini aratmayacak islam hakkindaki sahsi (sana öretilen veya dayatilan) görüslerinin ne boyutda anlamsiz oldugunu bir nebze ortaya koymak icin yaziyorum. Sen ve senin gibilerin bir üst akildan aldigi kaynaklari tek gercek din sananlarin hanki sebeplerden, egitimden gecerek devir aldiginida cok iyi bilirim. O yollardan geceli hayli zaman oldu. Aklinin dahi alamayacagi islami kuruluslarin icinde yogrulup bir cesaretle prangalari kirmis biri olarak yaziyorum bunlari.

 

Bak eger bana herzamanki gibi, herkeze yazdigin gibi masal, fantazi tarzinda ve dahi konu disi yazacaksan hic yazma üzerim seni. Birde su cocuk gibi siritmalari birak artik, fena abzürd kaciyor. Insanin sana cevap yerine saydirasi geliyor, biraz citti ol. Sana din egitimi veren hocalarin hicmi demedi müslüman dedigin lakayit, civik olmaz,  oturakli, uslu basli olur diye. Islam dini ve onun temsilcileri civik olmayi kabul etmez. Burasi mizah yeri degil be adem, daha bunu bile kavrayamiyorsun. Islam, kuran hakkinda yorum yazdigini unutuyorsun sen. Ha illede mizah katayim diyorsan ozaman arapca birseyler yazda inancina uyum saglamis ol. Elin gavurunu gece gündüz elestirip, adamlarin dilini kendine fayda saglamak icin kullanman cok ayip. Cahil cocuk gibisin. Dedigim gibi SEN zaman kaybisin ama, senin üstünden belki birilerine bir isik yakabiliriz.

 

Bak Gerçek islam Kurandadır.

Biz Kuranı Okumayıp Hadisci insanları Hocam görürsek Kuranın ne suçu var

 

Biz Kur'anı okumayıp sadece  ölümüze okursak manasını hiç bakmaksak bu dinin ne suçu var kardeşim

 

Biz Dünya parasını saadetini düşünüp Eğitim almak için okula giderken Ebedi saadetimizi kazanmak için yermizden kımıldamazsak

Kuranı anlamak hiç istemezsek bu dinin ne şucu var

 

Bugün 1.5 milyar müslüman Fazilet yerine Celbi menfaatini düşünüyorsa Bu dinin ne suçu var kardeşim

 

1.5 milyar müslümana sorsak 6666 cümle ilahiden kaç cümlesini bilir ve amel edersiniz desek bir tane bir cümle söyleyemez.

 

Kuranın ne sucu var

 

Kuran apaçık diyor Cennete girecekler Ahir ümmetten azdan azdır.. yok gibidir 

Kurandan bir tek doğru islam çıkar

İşte O 1.5 milylar hatta 20 milyar müslümandan cenente girecekler azdan azdır diyor

azdan da az yok gibidir.

 

kuran galip

kuran ne demiş odur gerçek islam anladın

 

Bugünkü bütün farklılıklar hadiscilerden kaynaklıdır

Kuran kaynaklı değildir

 

Kuranı okuyup yanlış yorumlamak mümkün değildir. nokta

tarihinde Dindarr tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Kevaibe etraba için COMPANIONS OF HEAVEN* adli makaleye bakilabilir. Makalenin (Kuzey Afrika'li) yazarinin anadili Arapçadir.

 

Onun açikladigina göre göre KEVAIB "üzüm taneleri"dir. Kelimenin tekili KA'BE, ikilisi KA'BEYN. Nitekim Mâide 6'da insanin ayak bilegindeki o iki yuvarlak çikintiya, seklen "iki üzüm tanesi"ne benzedikleri için, KA'BEYN deniyor:

 

Inananlar! Namaz için kalktiginizda yüzünüzü ve dirseklere kadar ellerinizi yikayip basinizi ve ayak bilegindeki o iki yuvarlaga kadar ayaklarinizi sivazlayin, ile el-KA'BEYN.    

 

Arastirmacilar için önemli olan ise yazarin şu söyledikleridir çünkü dogrulugunu test edebilirler:

 

Az karsilasilan sakli gizli bir anlam degil bu. Benim ülkem olan Kuzey Afrika'da üzüm denen meyva böyle (yani KEVAIB diye) dile getiriliyor; SALKIM "unkûd"dur, bir üzüm tanesi: ka'be.  

 

This is not a rare hidden meaning, where I come from (North Africa); it is still how the fruit of grapes 'inab is described (a bunch: 'unqood and a single grape: ka'ba.

___________________________________________

*https://www.free-minds.org/Old/articles/science/hur.htm

 

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...