Jump to content

Kuran'ın Çelişkilerine Örnekler 2


Recommended Posts

  • İleti 1,1k
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

Top Posters In This Topic

Posted Images

19 saat önce, democrossian yazdı:

 

Öyle tabii de senin dediğin şekilde değil. Kuran'daki İslam son derece cahilce, banal bir İslamken, Müslümler kafalarında yarattıkları, Kuran'da esamesi bile olmayan şirin görüp gösterdikleri bir hayali islama inanırlar.

 

Hiç bir Müslüm Kuran bilmez. Müfessiri de buna dahildir. Çünkü öyle ön yargıyla aptesler alıp eüzülerle merasimle okunan bir şeyin doğru anlaşılması olanaksızdır. Ancak bir ateist Kuran'a objektif bakar ve ne yazıyorsa doğru anlar. Kuran'ı dosdoğru anlamak için Müslüm olmamak kesin şarttır.

 

Buna katılmam mümkün değil, Ateistler daha çok açık aramak için Kur'an okur. Hatta acaba şunu mu demek istemiş dediğini bile duyamassınız Kur'an'ın herhangi bir ayetiyle ilgili...

Link to post
Sitelerde Paylaş
On 15.04.2017 at 11:56, profer yazdı:

Kur'an'ı okumadığınızı bu kadar belli etmeyin... Şuan senin "müslüman" dediğin kişilerin savunduğu islam ile Kur'an'daki islam arasında dağlar kadar fark var... Önce bunu öğren... Sen daha neye karşı çıktığınıda bilmiyon... Bir sistemi eleştiriyorsan önce onların ne iddia ettiğini bilmen gerekir... Şu saçmalamalarını kes... Önce neyi savunduğunu öğren gel tamam...

Kutsal uyuşturucu yüzünden,algı yolların tıkanmış.Acilen kutsal uyuşturucuyu bırakman gerek.

Link to post
Sitelerde Paylaş
1 dakika önce, profer yazdı:

Ateistler daha çok açık aramak için Kur'an okur.

 

Kuran sizin de söylediğiniz ve kendinde de yazdığı, bizim de onayladığımız gibi açık (mubin) tır. Anlaşılamayan sınırlı bazı pasajları vardır, onlar da anlaşılmayıversin, bir şey olmaz. Kuran'ın ne amaçla yazıldığı kabak gibi meydandadır.

 

O bakımdan olmayan açık bulunmaz. Olan açık zaten ortada, bulmaya gerek yok. Kuran'ın herhangi bir rasgele sayfasını aç, en az bir iki tane akla, bilime, insanlığa aykırı ifade mutlaka bulursun. Aramaya taramaya gerek yok. O arama taramayı çelakıllı mucize budalaları mucize arayacağız diye her tarafını didik didik arayarak yapar. Gün geçmez ki abuk sabuk bir mucize iddiası ortaya atmasınlar. :D 

Link to post
Sitelerde Paylaş
Şimdi, democrossian yazdı:

 

Kuran sizin de söylediğiniz ve kendinde de yazdığı, bizim de onayladığımız gibi açık (mubin) tır. Anlaşılamayan sınırlı bazı pasajları vardır, onlar da anlaşılmayıversin, bir şey olmaz. Kuran'ın ne amaçla yazıldığı kabak gibi meydandadır.

 

O bakımdan olmayan açık bulunmaz. Olan açık zaten ortada, bulmaya gerek yok. Kuran'ın herhangi bir rasgele sayfasını aç, en az bir iki tane akla, bilime, insanlığa aykırı ifade mutlaka bulursun. Aramaya taramaya gerek yok. O arama taramayı çelakıllı mucize budalaları mucize arayacağız diye her tarafını didik didik arayarak yapar. Gün geçmez ki abuk sabuk bir mucize iddiası ortaya atmasınlar. :D 

 

Bu dediğin, diğer kitaplar gibi olması durumunda geçerlidir... Kur'an ın yapısı diğer kitaplara göre farklı olduğuna göre? Sen Kur'an şunu iddia ediyor demek için o konudaki bütün ayetleri bilmen gerekir... Aksi sadece beğendiğin ayetin söylediği şeyi Kur'an'ın iddiası diye pazarlarsın... Kitabı okumayan cahillerde yer ama ben yemem söyliyim ;)

Link to post
Sitelerde Paylaş
5 dakika önce, profer yazdı:

Kur'an ın yapısı diğer kitaplara göre farklı

 

Nasıl yani, Kuran'a bilime, insan haklarına, akla aykırı ifadeler yazma imtiyazı mı tanınmış? Bir tarafı altınla kaplı olduğu için ayrıcalığı, torpili mi var?

 

Ben bu kitap olduğunu iddia ettiğiniz şeyi ayrıntılı ve bütünsel olarak inceledim.

 

tarihinde democrossian tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
6 dakika önce, Buzul yazdı:

Kutsal uyuşturucu yüzünden,algı yolların tıkanmış.Acilen kutsal uyuşturucuyu bırakman gerek.

 

Kitabı "açık kafayla" okumayıp, açık arıyacam diye okuduysan bu benim sorunum mu? Sanki tek sorgulayan sizsiniz ulan daha 6 ay önceye kadar Kainatın Hz. Muhammed için yaratıldığına inanıyordum Kur'an'da tamamen farklı bir anlatım olmasına rağmen... Tabii o zamanlar Kur'an'ı tek tük bilirdik...

Link to post
Sitelerde Paylaş
2 dakika önce, democrossian yazdı:

 

Nasıl yani, Kuran'a bilime, insan haklarına, akla aykırı ifadeler yazma imtiyazı mı tanınmış? Bir tarafı altınla kaplı olduğu için ayrıcalığı, torpili mi var?

 

Ben bu kitap olduğunu iddia ettiğiniz şeyi ayrıntılı ve bütünsel olarak inceledim.

 

 

Bir kitapta konular, başlıklar halinde tartışılır geçer... Kur'an farklı yerlerde ayet denilen numaralama sistemiyle konuları ele alır sence yeterince farklı değil mi?

Link to post
Sitelerde Paylaş
3 dakika önce, democrossian yazdı:

Kuran'da Muhammed çok da iplenmez. Orası doğru. Başına kakılır, tehdit edilir, azarlanır. Bu da muhammed yaşadıysa şayet, kullanılan, itip kakılan bir adam olduğu izlenimi uyarır. Kuran'ı kesinlikle muhammed diye biri düzmemiştir, o kesin.  

 

Düşün sene, bu hadisleri getiren kişiler, getirdi lafta Kur'an'ı ama şuanki fıkıh ta bolca çelişiyor, Hadislerde... Bu kitabın başlı başına ilginç olduğunu gösteriyor... Benim açımdan bir anlam ifade ediyor bu farklılıklarda sizin açınızdan "hepsi aynı" deniyor... Ama kusura bakma bunu iddia eden bir kimseye ben Kur'an'ı okumuş diyemem birçok fark var çünkü şuanki anlatılan islam ile "Kur'an" arasında...

Link to post
Sitelerde Paylaş
7 dakika önce, democrossian yazdı:

 

Eee, ne olmuş, bununla bütünsel bir incelemeden kurtulamaz. Ben bu şeyin ne olduğunu, ne anlattığını son derece iyi biliyorum. Çünkü satır satır tamamını inceledim.

 

Mesela örnek çelişki nedir? O zaman paylaşın bir inceleyelim çelişki mi değil mi... Zaten ben size bütününe bakmıyorsunuz diye ithamda bulunuyorum...

tarihinde profer tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
8 dakika önce, profer yazdı:

hadisler

 

Hadislerin oluşturulması ile Kuran'ın oluşturulması farklı süreçler. Oluşturan ekipler de zamanlar da farklı. Kuran İslamın ortaya çıkışından önceki bir takım protokuran niteliğinde Hristiyan mezhep üretimi metinlere kadar dayandığı halde hadisler çok çok sonra oluşturuldu. Ben hadisleri kıl kadar dikkate almam. Hadisler benim için ha var ha yok... Hadis üzerinden İslama eleştiri yaptığım neredeyse hiç yoktur. Tamamen Kuran üzerinden giderim.

Link to post
Sitelerde Paylaş
3 hours ago, democrossian said:

Müslümlerin en cesaretlisi atak yaptı, profer tırstı galiba... :lol:

Kevaib üzüm taneleri ise kabe de üzüm tanesi oluyor. :D

 

 

Bilmemneianlarin en mecimek beyinlisi (hani müslümanlara müslüm ve mercimek beyinli der ama hakaret etmiyormus GiBi YAPAR ya) anlamadi yine. KA'BE çok anlamli bir kelimedir, tipki bizim dilimizdeki YÜZ gibi. Linkini verdigim makalede bu da açiklaniyor. Anlamadi yine dedim ama belki okumadi bile.  

tarihinde Hasan Akçay tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
1 hour ago, profer said:

 

Cevabın başında Kur'an ile ilgili uyarılarda o yüzden bulundum... Bu kitap yapı olarak farklı... Bu Kitabı normal bir kitap olarak okursan yanlış anlaman mümkün... Bir iddiayı kendi iddiasına göre değerlendirirsin... Bu kitap farklı bir kitapsa o kitabın yapısına göre o kitabı anlamaya çalışman gerekir

 

 

-Senin önermendeki herif ne diyor? Bak şu sorular hariç, "bütün sorulara genel olarak" cevap veririm... -> Öncesinde ne olacağı falan filan yazılı da değil, başı sonuda belli değil... (Hatta kendisiyle çelişkili neden olduğunu altta anlatıcam)

.

.

 

 

 

30 dakikadır yazdıklarımın hepsi silindi lanet olası.. Forum yönetimi ya da bilen birine yeri gelmişken sorayım: forumda eskiden auto save benzeri bi şey vardı. Son bilmem kaç dakikada bir yazılanları kaydediyordu, artık yok mu böyle bir şey..?
 

Quote

 

ÖNEMLİ HATIRLATMA!

Bahsettiğimiz kitabın yapısı normal kitaplardan farklı, o yüzden iddialarımızı bu yapı farklılığını dikkate alarak yapmalıyız...

-Öncelikle Arapça olduğu için "çeviri hataları" mümkündür...

-Kur'an Sureler ve Ayetlerden oluşur...

-Her surede, numaralı ayetler vardır...

-Bazı konular, bağlamlı bir şekilde, takip eden ayetlerde anlatılmaya devam edilir...

-Bir konuyla ilgili bütün ayetlerin toplamı Kur'an'ın iddiasıdır... 1-2 ayet getimek bak Kur'an'ın iddiası demek için yeterli değildir...

-Kur'an'ın yazarına göre; ayetler üzerinde düşünüp, acele etmemek gerekir... Bu şekilde bir yaklaşımla Kur'an'ın anlaşılabilir bir kitap olacağı aşikardır...


 

 

 

Şimdi de yapısı farklı oldu. Biz yapınca kıvırma oluyor profer. Neyi referans alacaz o zaman? Yine yanlışlama ve kıyaslama koşullarını ortadan kaldırma çabası. Pek tabii şuncacık beşeriyatın dahi yazdıkları ve yapabildiklerinden yola çıkarak kurana bir nevi ekstrapolasyon yapacaz. Dünya üzerinde bir yerde bir makine ya da uçak/ufo gördüğümüz zaman: : ula bu hiçbir alaşıma, teknolojiye benzemiyor. Bu işi merihliler yapmış olmalı deriz. Ya da demeyiz. CIA gelir: Hööt! Onu hiçbir şeyle kıyaslayamazsınız anlamanız mümkün değil dağılın der kovalar. Profer de kovalar. O zaman hiç üzerine konuşmayalım bu kitabın. Ne de olsa eğriliğini de, doğruluğunu da göstermenin imkanı yok. Yeri gelince insan mantığından gırla örnek getir. Kıyasla. Çıkarına uymayınca kaf dağının ardına at. Biz insanınz. İnsan mantığıyla anlamaya çalışıyorsak bu kitabı, insan kitabı ile de kıyaslarız. bundan korkma. Ama kuralları da sen koymaya, dayatmaya çalışma..Hem nereden çıktı şimdi bu? Bir gocunma mı sezinliyoruz?

 

Çeviri hataları mümkün değildir. Olmaz. O-la-maz. Olmamalı. Sen çeviri hataları olacak kitabı daha en baştan neden yazıyorsun o zaman? Çevirilecek şekilde, çevirilmeye muhtaç kalacak şekilde gönderme metni o zaman. Sen tanrı değil misin. Bul bir yolunu. Ha müslüman bunun yolunu da bulmuş: o da imtihan. Dünya imtihan. İmtihanın cevap anahtarı, yönergesi, yol göstericisi olması gereken şey de imtihan. Sınav içinde sınav. İmtihan içinde imtihan. İnsan yazımı bir kitap da çeviri hatası olabilir. bu kitaptan da kaynaklı olabilir, dilden de, insandan da. İnsan da sınırlı, dili de. Bunu seneler önce Wittgenstein dahi görmüş. Tanrı görememiş mi? Ama o kitabı alim ve kadiri mutlak yazmışsa eğer, pürüzsüz, çeviri hatasına imkan vermeyecek, mahal vermeyecek şekilde de kotarabilir. Bunu kimse yapamaz ama tanrı yapabilir. Tanrının çeviri hatası diye bi özrü olamaz. Kitabı da, muhatabını da, dili de yaratan o.

 

Askerde bir laf vardır. Atışlarda ıskalandığı zaman; Ya tüfekten, ya "eşekten" şeklinde. :) Öyle ya, insan yapımı tüfek ya da sıfırlaması ya da onu kullanan hatalı olabilir. Ama o tüfeği alim-i mutlak bir mühendis yapmışsa eğer,  "doğru kullanıldığı" müddetçe ıskalanmaz. o tüfek ıskalatmaz. Ha diyeceksin ki, tüfeği yanlış tutarsa ya da yöneltirse. İşte burada defalarca kere vurguladığımız "samimi ve iyi niyetli müslüman" kavramı devreye giriyor. Bu tüfekle senelerdir millet birbirini vurup duruyor, karavana gırla... Herkes  birbirine bok atıyor. O art niyetli, bu salak, şunlar müşrik. Kimsenin de dönüp tüfeğe bakmak aklına gelmiyor nedense..Herkes mi art niyetli, herkes mi salak? Bi sen mi iyi niyetli ve akıllısın? Elin izbandut gibi iskandinavyalısı için, onun anatomi ve geometrisine göre 15 kiloluk bir tüfek yaptığını düşün. Akabinde onu elin el kadar japonlusuna verdiğini. Ne yapacak? Altında kalacak, ezilecek. E elin japonu ne yapsın bu durumda? Fiziği ve anatomisini değiştiremez ki? arapçayı ana dili gibi öğrenemez ki?  Ya da neden öğrensin ki? Tüfeği modifiye etsen de o artık "aslı" olmaz ki? Millet de çıkar bu aslı değil, o yüzden kusurludur der ki.. Sen tüfeği tek tip yaparsan olacağı bu. Ya da karmakarışık sistemli bir tüfek yaptın. Kullanım kılavuzunu da tek dilde yazdın. Ağır bir dilde.  İçerisinde de "bazı" yerlerinin açık olmadığını ve hatta çevirilerinin de hatalı olabileceğini buyurdun..İleride bu tüfeğin ve kullanım kılavuzunun yanlış anlaşabileceği ve hatta dejenere edilebileceğini belirttin..Kim ne yapsın bu tüfeği de, kılavuzunu da..Alır AK-47'sini kullanır. İslam dünyasının 1400 sene sonraki ibretlik halini görünce de, meğer biz ne haklıymışız der.

 

Quote

 

Ayetin kendisi kıvırtma falan değil, Bana ayeti "kelime kelime" analiz et bakalım bak şu kelimede benim dediğim anlam çok net çıkıyor de... Deki, seni hayal dünyandan çıkarılım :)

Ayet açık ve net diyor ki; "Kitabın Anası(temeli) Açık" ama bazı yerleri "Kapalı". Bu kıvırtma yöntemi olamaz. Bir kitabın "genel" Kısmı açıksa bu kitap, açık bir kitaptır... "Geneli açık" bir kitabın neresiyle kıvırtcan? Ha sen anlamıyorsan problem sende, kitapta değil... Çünkü: Kitabı anladığını iddia edenler varsa ve iddialarını kitap üzerinden delillendirebiliyorsa; senin iddian çürür...

 

 

40 kere yazıldı profer. 40 kere. Gözün çıkmasın.

 

Bazı..kilit nokta "BAZI", "BAZI YERLERİ"   ....Bazı neresi, açık neresi? Anası neresi? Babası neresi? Geneli neresi, özeli neresi? Yıllardır yazılagelen şu: açık olan yerler açıktır. Bu mudur? Kendisine gönderme yapan bir önerme..Gödel'in eksiklik teoremine kadar gider bu. Böyle olduğu sürece sistemin çelişkisiz olduğu kanıtlanamaz. Tutarlılık ve eksiksizlik. Ya biri var ya öteki. Sadece kendine gönderme yaparak tutarlı olabiliyor. İşte bu kıvırmadır. Kaf dağının ardına kaçırmadır. İşte benim dediğim anlam çok net ve açık çıkıyor. Onca yazıp da halen net bir kıstas ve referans çatısı verememenizden, dökümü yapamamanızdan da zaten açıkça anlaşılıyor bu. Bunu yaparsanız bizi şu hayal dünyamızdan(!) önemli ölçüde çıkarabilirsiniz. Al açık çek. Seninki gibi karşılıksız değil.

 

Cümleye bakar mısın: geneli açık olan bir kitabın neresi ile kıvırtacan? Geneli ve özelinin neresi olduğunun belli olmamasıyla. "Neresi" orası işte. Artık anla.


 

Quote

 

Diğer bir nokta; Bir kere bir şeyin "açık" lığı ile "kapalılı" ğı yazarın söylemiyle alakalı değildir... Yani yazar açık diyor diye kitap "herkes için açık" olmaz, ya da kapalı diyor diye "herkes için kapalı" olmaz...

.

"açık" bir ifadeyi anlamada sorun yaşıyorsan bunun bir çok nedeni olabilir. Ama; değişmeyecek olan; o yazar bak "bu ifade açık" demesi o anlayan açısından bir fark yaratmaz, o anlamıyorsa anlamamaya devam eder, aa yazar "açık" dedi demekki anladım demez... KISACA YAZAR NİYE BELİRTSİN Kİ; ŞU "KISIM AÇIK" BU "KISIM KAPALI" DİYE... ADAM ZATEN GENELİ AÇIK DEMİŞ... ;)

.

İnsanların "açık" bir metin üzerinden yaptığı "farklı yorumlar" beni bağlamaz. Kimseyi de bağlamaz. Ben anladığımı düşünüp, bunu delillendirebiliyorsam önemli olan budur... Ki bu "kitabın açık" olduğunu göstermek için yeterlidir...

 

 

Böyle bir savunu yok. Yok.

 

Kimse aa açık dedi anladım falan demez. Ortada böyle bir iddia yok ki. Boş yere yorma kendini böyle gereksiz noktalarla. Laf salatasına bağlama.

Bir şeyin açıklığı yazarın söylemi ile alakalı değldir. Evet. Biz de aksini hiçbir yerde yazmadık zaten. Haklısın yazar açık diyor diye açık olmaz. En güzel örneği de kuran işte. :) açık demiş ama açık değil. 1400 yıllık tarih bize bunu "apaçık" gösteriyor.

 

Ama herkes için, ilahi, tüm zamanlar üzeri ve son kitap olarak yazıldığını belirttiğin bir kitapta kapalı denmesi? Hele hele referans verilmeden? akademisyenlere falan yazmıyrosun ki bu kitabı. İddian çok büyük. Kaldı ki bu kitap da ifade edilen kapalı, bazıları için falan değil ki, resmen hiç kimse için. İstisna yok. Orası size kapalı. yangından mal mı kaçırıyorsun ne o? Herkes için, insan için ama herkese kapalı..Amaç ne? Orayı kendine yazmış. Süper mantıklı.

 

Hala daha yazar neden belirtsin ki diyor. Adam zaten geneli açık demişmiş..Eğer o kitabın ve yazarın yetkinliği ile ilgili bir sorgu varsa ortada. (Ki bu insanın en doğal hakkıdır değil mi? Her ne kadar kuranın bir yerlerin sormayın, sorunca üzlürsünüz, biz daha önce soranları (nedense) affettik dese de.). İşte o vakit bu ayrım önem kazanır. Tutarlılık ve eksiksizlik devreye girer. Bir amaca yönelik yazılan kitapda o amaca yönelik şeyler olur. Hangi manyak neden kitabın içinde anlayamayacağınız noktalar olacak. Onları açıklayamam ama siz genelinin açık olduğunu bilin şeklinde muğlak bir söylemle kitabını töhmet altında bırakır ki? Neden? O hangileri dahi belli olmayan ayetler kurabnda neden var?

 

Yine en önemli olduğunu düşündüğüm kısım tekrar:: Sen istediğin kadar ben anladığını san, düşün. Seni teyit edebilecek bir otorite yok ki? Bize ne senin anladığından, ya da ne anladığınıi anladığını zannettiğinden. Farklı yorumlar o tanrıyı da, kitabını da, o kitabı savunduğun için seni de köküne kadar bağlar. Bu kitabın yazarı alimi ve kadiri mutlak be adam. Yanlış anlaşılmaya mahal vermeyecek şekilde yazmaya muktedir. İnsan da, kitap da, hata da varsa eğer, onun. Sınav da zaten diğer tarafta. Sen bunu sınavın yönergesi olsun diye koymuşsun. İnananlar sınavı geçsin. İnanmayanlar kaybetsin işte. Net. Ama inananlara dahi sınavı kaybettirebilen bir kitap bu...............Sen bir hocasın, sınav yapıyorsun. ama cevap anahtarında da anlamayacağınız yerler var diyorsun. Sorularla birebir eşleşme kriterini de vermiyorsun. Sadece "bazı".. Ulen sınav zaten ortada, beride, öteki tarafta, diğeri. Cevap anahtarına da sınav koymak da nesi? bir hoca olarak kitap yazıyosun, hem de önceki kitaplar tahrif edilmiştir, yanlış anlaşılmaktadır gerekçesiyle.. Sonra 1400 sene boyunca insanlar onu farklı şekilde anlayıp duruyor. O kitabı yayından alır, seni de hocalıktan atarlar. Ya da kitabı redakte falan ederler. Kitapta böyle bir ayet var, çünkü yazan, onu hiçbir surette mükemmel ya da öncekilerden üstün şekilde yazamayacağını biliyor. Dejenere edeceğini bile bile bunca enzetme veriyorum belki anlarsın diye.

Quote

 

Din kullanıma açık bir yapıdır... O yüzden çarpıtma yapmaya ve kendi isteklerini insanlara empoze etmeye çalışanlar Kur'an'da çok çarpıtma yoluna giderler...

.

Kur'an'ın iddiası, bak bu kitap indiğinde "mezhep diye bir şey ortada kalmayacak" şeklinde değil ki; Hatta Kur'an'ın kendisi bu kişileri müşrik(ortak koşan) olarak tanımlar.

Ayrıca insana irade verilmeşse bunların olması son derece doğaldır... Çünkü Kur'an'a göre bunların hepsi zaten "imtihan" dır... Eğer bu tarz şeyler olmasa Kur'an hayat ile çelişmiş olurdu tam tersi...

(O müşrikler ki,) Kendi dinlerini fırkalara ayırmış ve kendileri de parça parça olmuşlardır; ki her grup kendi elindekiyle övünüp sevinç duymaktadır. [30-RUM, 32]

 

 

Evet, dil görüngü ve fenomenleri ifade etmede sınırlı, eksik aciz bir araçtır. Dil, insanı sınırlar. E dili kullanma o zaman. Kaldı ki, kadiri mutlak bir tanrı dilin her ne kadar kusuru olursa olsun, o dili kusurusuz bir aktarma aracı haline getirmekle de muktedirdir. Tanrı öyle bir kitap yazar ki, inanan inanır, inamayan da inanmaz ama; art niyetlisi ya da iyi niyetlisi, kim gelirse gelsin onu yanlış anlamaz, farklı yorumlamaz, dejenere istese de edemez. Sen bu cümleyi kurmakla tanrının dilin mertebesinde aciz kılıyorsun farkında mısın? Dil aciz, o yüzden tanrının kitabında da bu tür acizlikler olabilir. Acizliğe efelenme, dilin acizliği kurana da tanrıya da yansımış işte. Bunu sen de itiraf ettin. Bunu gerçek bir tanrı yazsa hiç böyle olur muydu? Okuyanın ağzı açık kalır, 1400 senelik islam tarihi ve toplumlarının, bu kitap inanırlarının içinde bulunduğu "tek"lik ve nizamı da görünce söyelcek fazla şey kalmadan inanıverirlerdi belki? Bundan önce olanlar kuranda olmadı bak, bu kitapta bir iş olabilir...

 

Kuranın iddiası mezhep çıkmayacak değilmiş. Kusura bakma ama bu da ziyadesiyle bir kıvırma. Bunu yazmaktan kolay ne var? Kitabının tanrı yazımı olmaması nedeniyle mükemmel olamayacağını, bu nedenle öncekilerin başına ne geldiyse bunun da başına aynısının kaçınılmaz olarak görebilecek herkesin yazabileceği bir cümle bu. Tanrı olan aslen, bu kitap indiğinde mezhep kalmayacak yazabilmeli. Ve akabinde en azından islam içinde ayrılıklar olmamalı. İlahi kitap orada işte daha ne? İnanmayanlar olabilir, türlü müşriği olabilir. Ama islam dünyası bütün olur. Bu da kitabın en büyük mucizesi olur. onu okuyanların yanlış anlamasına ve bölünmesine mahal vermemesi. Tanrının yapacağı ve başaracağı bu olabilir, insann yapacağı ise sizin kitaptaki. O kadar öngörülebilir, o kadar insanı zaafiyetlerle yazılmış ve donamış ki, hikmet falan hak getire. önden yüklemeli ayetler yöntemi. Argümanlarınız ziyadesiyle kıvırılır.

 

sınav inanmak ya da inanmakla başlayabilir, bizim bahsettikleirmiz inandıktan sonra olagelenler. Her bir haltı sınav mantığı altına süpürmeye çalışmanız inanın sizin bu kitabın gereçekçiliğinin önemli ölçüde yitmesine yol açıyor..Hep ağlayıp sızlanıyorsunuz. Kıvıramadığınız her şey sınav. Sınav için gönderilen şey de sınav. Sınav deyğnce dokunulmazlık geliyor birden aklınız sıra. Ha geliyor olsa, dahi gerçekçilik ve samimiyetini yitiriyor. Sizin yöntemlerinle herhangi bir kitabın ya da dinin ilahi olduğunu iddia etmek pek de zor değil. Her bir sorguyu taca auta at, geriye savunulacak birşey de kalmasın oh ne güzel. Mis. Bu kitap yıllardı bu yüzden bir dirhem katkı verememiş bu millete. Sürünüyor islam dünyası. La tanrı sen de ne pis yaratmışsın bu insanları..Hep müşrik hep müşrik.

 

Quote

 

İnsan hakları evrensel beyannamesi" ne alaka? Dünya sence bu beyannameye göre hareket ediyor mu? Daha doğrusu tınlayan var mı? Şimdi burada senin mantığının hatalılığınıda göstermiş olalım... Senin mantığına göre; insanlar uygulamıyor diye bakıp, demek ki bu açık değilmiş, bu yazılanlar saçma mı diycez?? Diğer bir nokta; Kur'an ile insan hakları beyannamesi gayet uyumludur... Bunu nereden çıkardın? Sorun insanların Kur'an'a ile ilgili iddialarını sanki nu konuda 1-2 ayet varmış gibi gösterip, sadece o ayetleri gösterip, Bak Kur'an böyle diyor demeleri...Ve bununu maalesef ki "Ben müslümanım" diyenlerinde yapıyor olması...

 

 

Ne alaka? Açıklık ve yalınlık bağlamında olmasın sakın :) Alaka hoşuna gitmedi galiba..dünyanın bunu tınlayıp tınlamaması değil önemli olan. Bak nasıl anlamamazlıktan gelmişsin. Önemli olan tınlayanların ne yaptığı..Ne yapabileceği ya da yapamayacağı. Bu metnin eğilip bükülebilirliği.. Yine benim adıma bir niyet okuması ve yine kendi kurguna kendi kedine atarlanarak mantığı çürttüğünü zannetmen söz konusu her zamanki gibi. Mantığımı çürütmek adına her seferinde bu safça kolpacılığı yapıp çuvallıyorsun. Onca geri yedirmemize rağmen. Kuranı insanlar uygulamadığı için saçma nerede dedim. Göstersene. Öyke olsa dahi ana mevzuyu hala anlamadın mı? Sorun inanmayanlar değil, inananların ne yaptığı, 1400 senelik islam tarihinin hali be adam! Yanlış anlaşılma, açık olmayan kitap deyip duruyoruz şaka mısın sen? İnsan hakları beyannamesi örneğini o yüzden verdim. Bunu eğ bük bakalım dedim, sen hala başka tarafa kaçırmaya çalışıyorsun mevzuyu..Ve 1400 senelik rezillik de kuranın 1-2 ayetine değil, tamamına tekabül ediyor anlayacağınız üzere..Ben müslümanım diyenleri yargılama hakkı sana düşmez. Düşse de bir halt yiyemezsin çünkü referans noktası verilmemiş kitabınızda. Yangından mal kaçırılır gibi, korka, ürkek ve ezikçe yazılmış. Bir referans göstersen dahi onu teyit edecek bir otorite yok oratada. Bu referansın kuranda verilmesi gerekli aslen ama o da yok. Zaten bunca karın ağrınız bu yüzden..
 

Quote

 

Ben sana mevzunun özetini söyliyim; Bak güzel kardeşim: Sizin şuan çıldırmanızın nedeni, ne güzel "Kur'an hepsine açık" deseydi. Çelişki bulduk diye ortalıkta gezecektiniz... E Kur'an sizin elinizden bunu alınca ve bir kez daha "kendi içerisinde bir çelişkisi olmadığını" gösterince... Afallayıp, böyle akıldan uzak, saçma sapan mantıklar kurmaya başladınız... Yukaradaki cevaplarımda da belirttim ama bir daha üstünden geçeyim: Zaten mesele bunu yazarın söyleyip, söylememesi değil... Yazarın bir şey söylemesi "açıklık" ya da "kapalıllığı" değiştirmez. Yazar sadece sana iyilikte bulunur ki Kitabı yanlış anlamayasın... Ya da yazarın söylediklerini "çarpıtmaya" kalkmayasın tamam mı? Ben bir çok kitabın başında; yazarın uyarıda bulunduğuna şahit oldum; Bu yazarın görevi zaten: Bak yalın dil kullandım, ama yine de anlamadığın nokta olabilir gibi... Bu kitabın türüne göre değişir zaten... Yani bunu bide marifet gibi sunuyorsun... Yani yazar bazı yerlerini anlamayabilirsin dedi diye; kitabı kenara atmak "kitap" düşmanlığının başka bir boyutu olsa gerek...

 

 

Bu yazdıklarının hiçbir önemi yok. Ad hominem. Acizliğin en güzel belirtisi .

Daha kuran hepsine açık mı demiş, apaçık mı, yoksa geneli mi açıkmış kalanının neresi kapalıymış adam gibi yazamazken bunları yazmanız ayrıca manidar. Kuranın ve muhammedin bu safça şark kurnazlığını yüzünüze vurmamız da belki kafanız çalışıp da bu uykudan uyanmanız açısından önemli.

Yazara bak sen, iyilikte bulunmak için yazmış bunu. Vah canıım. Biz de yedik tabi. Ben o yazara şunu derdim: senin anan güzel mi? Ya da yazarın söylediklerinin çarpıtmaya kalmayasın diye işte bak mevzuyu yavaaş yavaaş çakmaya başladın. Hinoğlu hinliği derinde duyumsamaya başladın. Ben bir kitap yazdım ama bzaı yerleri sizin içindeğil, onlar benim için ve kapalı, nereleri oldupunu da söylemeyen bir yazara şizofren ve şark kurnazıi kitabına da çöp muamelesi yapılır. Tabi rasyonel insanlar tarafından. Sizi tenzih ediyorum ..
 

Quote

 

Öncelikle Oradaki ifadenin nasıl çevrildiği hiç bir şeyi değiştimez. Oradaki ifade "kandil" ve bu kelimenin anlamıda belli, buradaki ifadenin yıldızla alakası yok gibi bir iddiamda yok ayrıca... benim iddiam: "yıldızın ışığı" na dikkat çekiliyor. Çünkü sonuçta; bizim göğümüzde(atmosferde) yıldızın ışığı yok mu var... Ayet gayet normal... Hatta ben burada direk yıldız yerine onun ışığına dikkat çekilmesini ilginç buluyorum... Sizin dediğiniz gibi orada yıldızlarda var diyebilirdi ışığı var demek yerine...

.

Kur'an'da uzak gök ifadesi yok bir kere... Yakın gök ifadesi ise; dünya göğü kastedilmiş olarak görünüyor... Kur'anda gök(sema) kelimesi bir den çok anlamda kullanılmış ama genel olarak, dünya dan hariç olan bütün boşlukları kapsayacak şekilde kullanılmış bir ifade... O neden den ötürü yakın gök tabiri, "gök tabirinden kasıdın" ne olduğu açısından yerinde bir tarif içerir... Genişleme mevsuzusunda ise; Eğer sizin dediğiniz gibi bu kişi devasa evren boşluğundan habersiz bir şekilde, direk gök olarak "dünya göğü" nü biliyorsa ve yıldızlarıda oraya koyduğunu düşünüyorsa, bide bunun genişlediğini düşünüyorsa o yıldızların "uzaklaşmaya başlaması" gerekir mantığınıda kurup, böyle bir genişleme iddiasında bulunmaması beklenir ki bunun olma hitimali olmadığına göre; kastedilenin "Dünya göğü" değil, "Evren" olduğunu anlıyoruz...

.

Diğer ayetteki metfizikliğin nedeni, olayın kahramanlarının "Metafizik" olması, Yani "ışık" lar "şeytanlar" için, "atış birimleri" yapılmış. Cümlesindeki olayın kahramanı "şeytan" yani "metafizik" olmuş olur dolayısıyla... Anlamıdıysan daha açarım bu konuyu...

 

"Göğün genişlediğini" nereden çıkarmış bu adam bana onu söyle? Teleskopla falan inceleme mi yapıyormuş yoksa? Bir kere uzaydaki devasa boşluktaki ve uzaklıktaki yıldızlar tabii kide genişleyen evrende öyle bir görüntü sunmaz... Benim buradaki ifadem sizin mantık yapnıza bir eleştiri...Eğer gökyüzünde yıldızlar söz konusuysa; genişleyen gökyüzünde yıldızların uzaklaştığı bir görüntüyü hayal demi edemiyorsun? Bu kitabın yazarı bi kere; "dünya göğü" nü de biliyormuş, "evreni" de hiç kıvırtmaya gerek yok...

bizde "gökteki yıldızlar" diyoruz ya da "gök cismi" diyoruz...Çünkü gök tabiri, uzay açısından geniş bir kavram. En başta bu bilim adamları arasında bile tartışmalı bir konu Ayrıca uzayla ilgili bilgimizde diğer bütün şeylerde olduğu gibi yeterince az... Sanki göğün bütün sırları çözülmüş gibi bak ayette çelişki var demek ayırı bir kafa yapısı olsa gerek...


 

 

Yakın gök ifadesi ise; dünya göğü kastedilmiş olarak görünüyor.....bu ne demek? Kastediliyor görünüyor falan..kuran apaçık değil mi net yaz rica ederim. İddia falan ne demek? Net yazsana..Bu ayet müteşabihse eğer, o zaman ne uğraşıyorsun. Müteşabih, onlar inanmış o zaman biz de inandık de geç. Bunca ne tırmalıyorsun? Açık mı mütşabih mi emin olmadığı için mi?

 

Bu adamın ya da kitabın evrenin genişlediğinden bahsettiği yorumu sadece bir spekülasyon. O yüzden bundan sonraki bütün savlarınız da spekülayonlara dayalı ve anlamsız oluyor. Şu pasaj içerisinde ifadelerinizden de anlaşılacağı üzere sürekli speküle ederek spekülsayonlar arasında dansediyor oluşunuz hiç mi dikkatinizi çekmiyor?

 

Uydurma şeytanın uydurmalığı bile şifa olabiliyor bu kitaba. Kafa süper. Ayrı bir kafa yapısı. Tabi elin arabının bunun 1400 sene sonra sorfulanacağını öngörmeksizin  düz şeytan taşlama anlamında yaradana sığınıp kale boş nasılsa şeklinde atıp tutmuş olmasına dair yorumun önünü de kapatan hiçbir şey yok.

 

Çevirileri size o yüzden verdim. Herkez farklı bir dünyada çevirmiş bunu. Neden acaba? Biri hiç müteşabih diye gocunmamış sanki, diğeri gizem üstüne gizem vermiş falan...komik ve gülünesi. İnsan bir kuran meali sayfasında 3 satırlık şey için onlarca çeviri görünce gülesi geliyor..
 

Quote

 

Bak şimdide "bazı yerler kapalı" cümlesi "bazı yerler saçma" ya döndü...Kıvırttı deyince kızıyonuz bide :) Hiç bir kitapta böyle bir iddia bulamassınız... Zaten Kur'an'da da böyle bir iddia yok...

.

"Yazar söyleyince anlıyorum" demek tabii kide "yazar söylemeyince anlamıyorum" demektir... Çünkü bu bir anlatım bozukluğudur... ;) Neyi kastediyorsanız onu belirtmelisiniz çok kapsayıcı bir cümle kurarsanız sonucundada böyle bir şeyle karşılaşırsınız...

 

 

:) Saçma kelimesini biraz düşünerek, sana en azından şunu yazdırabilmek için de kullandım.  Bak ne güzel yazmışsın, hiçbir kitapta böyle bir iddia bulmazsınız diye. Değil mi ama? Hangi manyak yapar bunu. Şimdi yavaş yavaş "bazı" ve "kapalı" çizgisine doğru çek kendini. Bak yavaş oluyor. 

 

Ayrıca, kelime ve ayak oyunu yapma. Bunlara mı tamah ediyorsun.. Şimdi, kapalı ama genelde kapalı diye kaçırılmaya çalışanların aynı zamanda deli saçması ve abuklukla bezeli olduğunu da görüyoruz, ne tesadüf değil mi. Adam bazı yerlerim kapalı derkenresmen saçmalığı es geçine getiriyor olayı. Bak üst tarafla da birleştirdik.

 

Quote

 

Kur'an ne diyor? Bu kitabın anası(temeli) açık ama bazı yerleri değil -> yazarın bunların ne olduğunu söylememesi tam tersi karşıdaki kişiyi gayet uyanık ve anlayabilen biri olarak varsaydığını gösterir...)

-Senin önermedeki herif? Şu sorular hariç "genel olarak bütün sorulara cevap" veriririm diyerek aslında, cevaplarım dediği kısımlardada cevaplayamadığı kısımlar olduğunu söylemiş olur ki, kendisiyle çelişkiye düşer ve bunu karşıdaki farkedecek kadar "akılını" kullanıyorsa. Öyle bir iddia ya zaten girmez...

.

Daha uzatılabilir... Bi kere "önerme" ile "Kur'an" arasında bir benzerlikte yok zaten karşılaştırsak... Önerme; gösterdiğim gibi kendisiyle çelişkili en başta..

Kur'anda: şunları şunları açıklayamam ama diğerlerini genel olarak açıklarım gibi bir iddia olmadığına göre yine çuvalladınız...

 

Açık ifadesi "bak önünde duruyor" anlamıda katabilir cümleye; "içeriği açık" anlamıda katabilir... Karışıklık bu anlam farkından kaynaklı...


 

 

Demek karşısındakinin uyanıklığına binaen konmuş. Koltuklarımız kabardı. Ama her insan bir mi? Pekala, yanlış anlaşılmadan kitap sorumlu değildi ya hani, demek ki yanlış anlaşılmalar oluyor galiba ha? Buna ne buyurulur? Ha bir de art niyetliler var, ama o da sınav. Kulplar hazır. Yeri gelince saf, salak, art niyetli muşrik, yeri gelince uyanık. E uyanık olduğunu anlayabiliyor da, varsayıyor da; salağını, safını, art niyetlisini falan niye anlayıp da varsaymıyor..Vaziyete göre durum aldığınızdan olabilir mi? Kıvır allah kıvır.

 

Herif ne diye çelişkiye düşsün? Aynı kuran gibi, bilmediğim için değil, öyle istediğim için diyor öncelikle. Yanıtlayamam değil, yanıtlamam diyor ve başı sonu belli bir kıstas veriyor daha ne olsun. Yine benim adıma yazmışsın.." cevaplamadıklarım ise bilerek öyle, o ayrı mevzu.." derse" demedik mi arkadaş, kolpacılık yapma. Bir şeyin çelişikliğini gösterdiğin falan yok netice itibari. Yazdıklarım hemen üstte duruyor bak oku, kimi kandırıyorsun..

:) Boşuna uğraşmayın olmuyor işte. Olmuyacak da..Vaziyet tabak gibi ortada.

Şu anlamı da bu anlamı da katabilir de ne demek, anlam farkından kaynaklı ne demek? Bu kuran açık değil mi? Yorum yapma, direk yaz. Yazdıklarınla yaptıklarını çeliştirip durma. Reca ederim.


 

Quote

 

Öncelikle hasan bey anladığım kadarıyla diyor ki; Kur'an açıktır ama bazı yerlerinde bu açıklık ifadesi "bak görüyorsun, önünde, açık şekilde önünde duran belge" anlamında kullanılmıştır diyor...

.

Örnek: "apaçık belgelerle gönderdik" ifadesi, burada bak görebileceğin anlamında da kullanılmıştır... gibi... Ben bu yoruma yanlış demiyorum ama böyle bile düşünülse Kur'an yine açıktır ama bazı yerleri "açık" değildir... (görünüş olarak ama açıktır...)

.

Gayb ayetleri tabii kide metafizikdir(açık değildir yani)... Şeytan da  bir gaybi bilgidir... Benim söylediklerimde bir çelişkili durum yok yani... Aynı şeyden bahsediyoruz...

.

Sonuçta o da yukarıdaki nedenden ötürü hepsi "açık" diyor ama sonuçta "gayb" ayetlerini anlayamayız diyerekse benim savunduğumu savunmuş oluyor...

.

Bide dini konularda bile kafası en çalışmayan siteyi yollamışsın :) Ulan o savunduğu kitabı bilmiyor ki... Anlaşılır olup olmadığını bilsin... En baştaki iddiası hatalı "Kur'an'ı peygamber açıklar" diyerek...

 

 

Anladığım kadarı ile ne demek? Hani aynı fikirdeydiniz? Ayrılık gayrılık yoktu. Anla öyle yaz.

Ha hemen altında hem fikir olmadığınızı da teyit etmişsin zaten.

Savunmaya çeliştiğin metnin muğlaklığından ötürü, günlerdir yazdıkların kendi ayağına dolanıp duruyor gördüğün üzere.

Gayb'la iligili yazdıklarıma da cevap falan vermemişsin. Gayb'la iligili ve orada genel olarak ne sormuşum bir daha, iyi oku. Sıvışma. Sıvışırsan hatırlatırım merak etme.Mecazi olarak iki elim yakanda :)

O bütün müteşabihleri "gayb" parantezine almış. eveleyip geveleyip durma, sen de alabiliyor musun? Gayb'ın kıstası ne? Bütün müslüman alemi de sizle hem fikir mi? Şu müşrik olmayanlar? Hani, nerede?

 

Kısaca şöyle sorayım. Parantezli soru: Bu kuran apaçıksa eğer, en azından mühkem müteşabih ayrımı apaçık olmalı ve devamında da islam alemine ayırın bunları bakalım dediğimiz zaman hepsi birden tek nefeste aynı dökümü verebilmeli. Verebilir mi profer? Evet ya da hayır. Bari buna cevap ver allah rızası için. Bak soruyu senin için oldukça basitleştirdim.

 

O siteyi zaten bunu yazasın diye yolladım. Öngörülebilir olduğun üzere. Onlar da müşrik değil mi? Yoksa salak mı? Yoksa saf mı? Yoksa bir tek sen mi akıllısın? Kime göre, neye göre?  O linki bu gerçekle yaşamasını öğrenesin diye yolladım. Hayalleriniz başka, gerçekler ise bambaşka. Sindirmesini iyi bilin. apaçık kuranınızın, hemi de 1400 senede becerebildiği bu işte.

 

Özetle: bizim bu deli saçması arap saçı ile işimiz ne ayıptır sorması?
 

Quote

 

Kur'an ne diyor? Size indirdiklerimden sorumlusunuz -> "yazılı" ve başı-sonu belli bir metin söz konusu...


 

Kuran ne diyor? İndirdiklerimizden sorumlusunuz. Ama aynı zamnda "bazılarından" değil he mi? O bazıları da belli değil. Müteşabihler aslen inmemiş demek ki? İnmişse anlamadığın şeydennasıl sorumlusun? Çelişkiye, tutarsızlığa gel. Her bir ayet berikini tokatlayıp duruypr. Böyle de bir deli saçması işte.

Link to post
Sitelerde Paylaş
17 dakika önce, democrossian yazdı:

Kuran hakkında eleştiriler ile dolup taşıyor forum... Burada başlıca işimiz Kuran'ı eleştirmek.

 

İlla bir örnek ver diyorsan, Kuran'da kısasın hüre hür köleye köle dişiye dişi uygulanacağının yazdığı rezalet kepazeliği bir örnek olarak gösteririm.

 

Öncelikle o ayet bir çelişki örneği değil onu belirteyim... ("çelişmek" ile "bir şeyin gerçekleşme olasılığı" ve "mantıksızlık" farklı şeylerdir.)

.

Ayette neden o ifadeye takılıyorsunuz bende orasını anlamıyorum. Ayet orada Kısasa vurgu yapıyor... Köleyse köle olacak ya da kadınsa kadın olacak diye bir durum söz konusu değil... O daha çok kinayeli bir anlatım gibi duruyor... Bir tarif biçimi...

Çünkü hemen sonraki ifadeye bakın:

.

...Fakat kimin (hangi katilin) lehine, onun (maktulün) kardeşi (varisi veya velisi) tarafından bağışlanırsa, artık (yapılması gereken) örfe uymak (ve) ona (maktulün varis veya velisine) güzellikle (diyet) ödemektir...

.

Eğer öyle bir mantık olsa; affetmek ne alaka?

.

Nede olsa hüküm belli olmuş oluyor... Birde karşıdaki kişi köle öldürdü ee öldüren kişinin kölesi yoksa nasıl olacak... Dolayısıyla ayette dikkat çekilen konu "kısas". Diğer ifade ise; kısasın özelliğine kinayeli bir vurgu yapıyor... (karşılıklı olmasından ötürü) 

.

Hatta bir sonraki ayette:

.

Ey temiz akıl sahipleri, kısasta sizin için hayat vardır. Umulur ki sakınırsınız.

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
1 dakika önce, profer yazdı:

o ayet bir çelişki örneği değil

 

Ben çelişki örneği olsun diye vermedim. Eleştiri örneği olarak verdim.

 

Pasajın savunulur yanı yoktur. Hüre hür köleye köle dişiye dişi diye bir kayıt koymak rezalet, kepazelik ve skandaldır.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...