Jump to content

Kuran'ın Çelişkilerine Örnekler 2


Recommended Posts

2 saat önce, sağduyu yazdı:

 

Bu aşağılık, rezil, iğrenç arap dini uğruna insanlar ne kadar da iğrençeleşebiliyor, çirkinleşebiliyora güzel bir örnek.

 

1400 yıl kadar önce bir arap bedevisi iktidar hırsı ile bir şeyler yumurtlayıp bir çete kurmuş ve sağa sola saldırıp ortalığı kana bulamış, günümüzdeki gözlerini huri, memeleri yani çıkmış kız bürümüş hayal aleminde yaşayan bazı mallar bunu kutsamak için kıçını yırtıyorlar, kırk takla atıyorlar. 

 

Bu arap bedevisi önce,

 

Enfal/1. (Ey Muhammed!) Sana ganimetler hakkında soruyorlar. De ki: “Ganimetler, Allah’a ve Resûlüne aittir. O hâlde, eğer mü’minler iseniz Allah’a karşı gelmekten sakının, aranızı düzeltin, Allah ve Rasûlüne itaat edin.”

 

diyerek tüm ganimete konmak istiyor ama daha sonra

 

Enfal/41.     Bilin ki, ganimet olarak aldığınız herhangi bir şeyin beşte biri mutlaka Allah’a, Peygamber’e, onun yakınlarına, yetimlere, yoksullara ve yolculara aittir. Eğer Allah’a; hak ile batılın birbirinden ayrıldığı gün, (yani) iki ordunun (Bedir’de) karşılaştığı gün kulumuza indirdiklerimize inandıysanız (bunu böyle bilin). Allah, her şeye hakkıyla gücü yetendir.

 

tamam, beşte bir de olur, kalanı sizin olsun diyor.

 

Evlatlığının karısına göz koyuyor, hemen 

 

Ehzab/37.     Hani sen Allah’ın kendisine nimet verdiği, senin de (azat etmek suretiyle) iyilikte bulunduğun kimseye, “Eşini nikâhında tut (onu boşama) ve Allah’tan sakın” diyordun. İçinde, Allah’ın ortaya çıkaracağı bir şeyi gizliyor ve insanlardan çekiniyordun. Oysa kendisinden çekinmene Allah daha lâyıktı. Zeyd, eşinden yana isteğini yerine getirince (eşini boşayınca), onu seninle evlendirdik ki, eşlerinden yana isteklerini yerine getirdiklerinde (onları boşadıklarında), evlatlıklarının eşleriyle evlenmeleri konusunda mü’minlere bir zorluk olmasın. Allah’ın emri mutlaka yerine getirilmiştir.

 

diyerek hem etraftan gelen tepkileri önkemek istiyor hem de evlatlığının karısını haremine katıyor, evlatlığının karısı ile evlendiğinde aralarına 9 yaşında evlendiği Aişe de dahil olmak üzere 6-7 karısı var.

 

Yine bu arap bedevisi, mehir vermeden haremine kadın katmak için aşağıdaki ayeti söylüyor:

 

Ahzab/50. Ey Peygamber! Biz sana mehirlerini verdiğin eşlerini, Allah’ın sana ganimet olarak verdiklerinden elinin altında bulunan kadınları; seninle beraber hicret eden, amcanın kızlarını, halalarının kızlarını, dayının kızlarını ve teyzelerinin kızlarını sana helâl kıldık. Ayrıca, diğer mü’minlere değil de, sana has olmak üzere, mehirsiz olarak kendini Peygamber’e bağışlayan, Peygamber’in de kendisini nikâhlamak istediği herhangi bir mü’min kadını da (sana helâl kıldık.) Mü’minlere eşleri ve sahip oldukları cariyeleri hakkında farz kıldığımız şeyleri elbette bilmekteyiz. Bütün bunlar, sana herhangi bir zorluk olmaması içindir. Allah çok bağışlayıcıdır, çok merhamet edicidir.

 

Bu arap bedevisi kendisine muhalefet eden herkesin öldürülmesi gerektiğini de aşağıdaki ayette dile getirmiş:

 

Ahzab/60-61. Andolsun, eğer münafıklar, kalplerinde bir hastalık bulunanlar ve Medine’de kötü haberler yayıp ortalığı karıştıranlar (tuttukları yoldan) vazgeçmezlerse, elbette seni onların üzerine saldırtırız. Onlar da (bundan sonra) orada lânete uğramış kimseler olarak seninle pek az süre komşu kalacaklardır. Nerede bulunurlarsa, yakalanırlar ve yaman bir şekilde öldürülürler.

 

Herif karıları ile arasındaki anlaşmazlıkları bile dinle çözmüş.

 

Tahrim/4-5. (Ey peygamber’in eşleri!) Eğer siz ikiniz Allah’a tövbe ederseniz, ne iyi. Çünkü kalpleriniz kaydı. Eğer Peygamber’e karşı birbirinize arka çıkarsanız bilin ki Allah onun yardımcısıdır, Cebrail de, salih mü’minler de. Bunlardan sonra melekler de ona arka çıkarlar. Eğer o sizi boşarsa, Rabbi ona, sizden daha hayırlı, müslüman, inanan, sebatla itaat eden, tövbe eden, ibadet eden, oruç tutan, dul ve bakire eşler verebilir.

 

Şu ayetlerdeki rezilliğe, saçmalığa bakın. Koskoca alemleri ve canlıları yaratan, kudreti sonsuz put işi gücü bırakmış, bir arap bedevisinin karılarını tehdit ediyor, arap bedevisine karı ayarlamakla uğraşıyor.

AHZAB 52. AYETTE istersen beğendiğin olsun başka eş alamazsın diyor ?

 

AHZAB 52 :Bunların ötesinde kadınlar sana helal değildir, ve eşlerinden her hangi birisini de onlarla değişemezsin. Güzellikleri senin ilgini çekse bile. Ancak elinin altındakiler ile yetin. ALLAH her şeyi gözetleyendir.

 

 yalnız bak bu tahrim suresi 3-4-5 hem saptırabilir hem de doğru yola koyabilir çünkü hz muhammed bir sır veriyor verdiği sırrı hanımlarından biri gidip başkasına söylüyor allah da hz muhammed'e bunu bildiriyor hz muhammed de doğal olarak hesap soruyor .

TAHRİM SURESİ 3. AYETİ DE YAZAYIM ŞURAYA  :

 Hani peygamber eşlerinden birine, gizli bir söz söylemişti. Fakat eşi o sözü (başkasına) haber verip Allah da bunu peygambere bildirince, peygamber bunun bir kısmını bildirmiş, bir kısmından da vazgeçmişti. Peygamber, bunu ona (sırrı açıklayan eşine) haber verince o, “Bunu sana kim bildirdi?” dedi. Peygamber, “Bunu bana, hakkıyla bilen ve hakkıyla haberdar olan Allah haber verdi” dedi.

 

 BAK BURASI ÇOK ÖNEMLİ SEN BURAYI KOYMAMIŞSIN ARTIK NASIL BİR SIR VERDİYSE PEYGAMBER DEMEK Kİ ÖNEMLİ BİR ŞEYDİ HZ MUHAMMED NASIL OLDU DA SÖZÜ BAŞKASINA SÖYLEDİĞİNİ ÖĞRENDİ ? HEM DİYELİM Kİ BAŞKA BİRİ GELDİ SÖYLEDİ HZ MUHAMMED ONU TUTUP YÜZLEŞTİRMEZ MİYDİ ? BU YÖNDEN DE BAK BENCE... MELEKLERİN HZ MUHAMMED'E ARKA ÇIKMASINI BEN DE PEK ANLAMADIM AMA HERALDE BURDA ONA BİLDİRMELERİNDEN DOLAYI OLABİLİR...

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 1,1k
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

Top Posters In This Topic

Posted Images

2 saat önce, teflon yazdı:

 

 

 

Adamsın Dindarr.

Kıvırmak vb. yok..

Adamın dibi.

 

yahu nasıl kalır ister bedelsiz ister fidye ile serbest bırakın diyor ama sonuç olarak serbest bırakın diyor muhammed suresi 4. ayette bırakmayın kafanıza göre takılın sonucunu sen nereden çıkardın kardeşim ?

Link to post
Sitelerde Paylaş

:D El hurri bil hurri vel abdi bil abdi vel unsa bil unsa cümlesinin fiilinin olmayışı, onu daha kuvvetle önceki cümleye bağlar! Önceki cümlenin devamı olmasını çok kuvvetli olarak sağlar. Yoksa fiilsiz bırakılmazdı. Kapiş? Saksı? Daha mı gübrelemedi lan allahınız şu saksılarınızı be! Bu nasıl allah lan böyle görevini ihmal edip duruyor! Bu allah değil miydi aklını kullanmayanların üzerine pislik yapıp saksılarını gübreleyeceğim diyen? Şimdi de onu diyen gitti mi diyor lan bu!

 

Allah gübresi abi, en iyisi... Allah bu, hormonluyla suni gübreli gıdalarla beslenecek değil ya, gübresi tamamen doğaldır yani ama... İşte görevini ihmal ediyor, etmese! Halbuki yunus yüz numarada açıkça dediydi gübreleyeceğini. Sözünde de durmuyor ya! Böyle allah mı olur len!

 

tarihinde democrossian tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
2 dakika önce, democrossian yazdı:

:D El hurri bil hurri vel abdi bil abdi vel unsa bil unsa cümlesinin fiilinin olmayışı, onu daha kuvvetle önceki cümleye bağlar! Önceki cümlenin devamı olmasını çok kuvvetli olarak sağlar. Yoksa fiilsiz bırakılmazdı. Kapiş? Saksı? Daha mı gübrelemedi lan allahınız şu saksılarınızı be! Bu nasıl allah lan böyle görevini ihmal edip duruyor! Bu allah değil miydi aklını kullanmayanların üzerine pislik yapıp saksılarını gübreleyeceğim diyen? Şimdi de onu diyen gitti mi diyor lan bu!

 

Allah gübresi abi, en iyisi... Allah bu, hormonluyla suni gübreli gıdalarla beslenecek değil ya, gübresi tamamen doğaldır yani ama... İşte görevini ihmal ediyor, etmese! Halbuki yunus yüz numarada açıkça dediydi gübreleyeceğini. Sözünde de durmuyor ya! Böyle allah mı olur len!

 

 

2 saat önce, sağduyu yazdı:

 

Bu aşağılık, rezil, iğrenç arap dini uğruna insanlar ne kadar da iğrençeleşebiliyor, çirkinleşebiliyora güzel bir örnek.

 

1400 yıl kadar önce bir arap bedevisi iktidar hırsı ile bir şeyler yumurtlayıp bir çete kurmuş ve sağa sola saldırıp ortalığı kana bulamış, günümüzdeki gözlerini huri, memeleri yani çıkmış kız bürümüş hayal aleminde yaşayan bazı mallar bunu kutsamak için kıçını yırtıyorlar, kırk takla atıyorlar. 

 

Bu arap bedevisi önce,

 

Enfal/1. (Ey Muhammed!) Sana ganimetler hakkında soruyorlar. De ki: “Ganimetler, Allah’a ve Resûlüne aittir. O hâlde, eğer mü’minler iseniz Allah’a karşı gelmekten sakının, aranızı düzeltin, Allah ve Rasûlüne itaat edin.”

 

diyerek tüm ganimete konmak istiyor ama daha sonra

 

Enfal/41.     Bilin ki, ganimet olarak aldığınız herhangi bir şeyin beşte biri mutlaka Allah’a, Peygamber’e, onun yakınlarına, yetimlere, yoksullara ve yolculara aittir. Eğer Allah’a; hak ile batılın birbirinden ayrıldığı gün, (yani) iki ordunun (Bedir’de) karşılaştığı gün kulumuza indirdiklerimize inandıysanız (bunu böyle bilin). Allah, her şeye hakkıyla gücü yetendir.

 

tamam, beşte bir de olur, kalanı sizin olsun diyor.

 

Evlatlığının karısına göz koyuyor, hemen 

 

Ehzab/37.     Hani sen Allah’ın kendisine nimet verdiği, senin de (azat etmek suretiyle) iyilikte bulunduğun kimseye, “Eşini nikâhında tut (onu boşama) ve Allah’tan sakın” diyordun. İçinde, Allah’ın ortaya çıkaracağı bir şeyi gizliyor ve insanlardan çekiniyordun. Oysa kendisinden çekinmene Allah daha lâyıktı. Zeyd, eşinden yana isteğini yerine getirince (eşini boşayınca), onu seninle evlendirdik ki, eşlerinden yana isteklerini yerine getirdiklerinde (onları boşadıklarında), evlatlıklarının eşleriyle evlenmeleri konusunda mü’minlere bir zorluk olmasın. Allah’ın emri mutlaka yerine getirilmiştir.

 

diyerek hem etraftan gelen tepkileri önkemek istiyor hem de evlatlığının karısını haremine katıyor, evlatlığının karısı ile evlendiğinde aralarına 9 yaşında evlendiği Aişe de dahil olmak üzere 6-7 karısı var.

 

Yine bu arap bedevisi, mehir vermeden haremine kadın katmak için aşağıdaki ayeti söylüyor:

 

Ahzab/50. Ey Peygamber! Biz sana mehirlerini verdiğin eşlerini, Allah’ın sana ganimet olarak verdiklerinden elinin altında bulunan kadınları; seninle beraber hicret eden, amcanın kızlarını, halalarının kızlarını, dayının kızlarını ve teyzelerinin kızlarını sana helâl kıldık. Ayrıca, diğer mü’minlere değil de, sana has olmak üzere, mehirsiz olarak kendini Peygamber’e bağışlayan, Peygamber’in de kendisini nikâhlamak istediği herhangi bir mü’min kadını da (sana helâl kıldık.) Mü’minlere eşleri ve sahip oldukları cariyeleri hakkında farz kıldığımız şeyleri elbette bilmekteyiz. Bütün bunlar, sana herhangi bir zorluk olmaması içindir. Allah çok bağışlayıcıdır, çok merhamet edicidir.

 

Bu arap bedevisi kendisine muhalefet eden herkesin öldürülmesi gerektiğini de aşağıdaki ayette dile getirmiş:

 

Ahzab/60-61. Andolsun, eğer münafıklar, kalplerinde bir hastalık bulunanlar ve Medine’de kötü haberler yayıp ortalığı karıştıranlar (tuttukları yoldan) vazgeçmezlerse, elbette seni onların üzerine saldırtırız. Onlar da (bundan sonra) orada lânete uğramış kimseler olarak seninle pek az süre komşu kalacaklardır. Nerede bulunurlarsa, yakalanırlar ve yaman bir şekilde öldürülürler.

 

Herif karıları ile arasındaki anlaşmazlıkları bile dinle çözmüş.

 

Tahrim/4-5. (Ey peygamber’in eşleri!) Eğer siz ikiniz Allah’a tövbe ederseniz, ne iyi. Çünkü kalpleriniz kaydı. Eğer Peygamber’e karşı birbirinize arka çıkarsanız bilin ki Allah onun yardımcısıdır, Cebrail de, salih mü’minler de. Bunlardan sonra melekler de ona arka çıkarlar. Eğer o sizi boşarsa, Rabbi ona, sizden daha hayırlı, müslüman, inanan, sebatla itaat eden, tövbe eden, ibadet eden, oruç tutan, dul ve bakire eşler verebilir.

 

Şu ayetlerdeki rezilliğe, saçmalığa bakın. Koskoca alemleri ve canlıları yaratan, kudreti sonsuz put işi gücü bırakmış, bir arap bedevisinin karılarını tehdit ediyor, arap bedevisine karı ayarlamakla uğraşıyor.

AHZAB 52. AYETTE istersen beğendiğin olsun başka eş alamazsın diyor ?

 

AHZAB 52 :Bunların ötesinde kadınlar sana helal değildir, ve eşlerinden her hangi birisini de onlarla değişemezsin. Güzellikleri senin ilgini çekse bile. Ancak elinin altındakiler ile yetin. ALLAH her şeyi gözetleyendir.

 

 yalnız bak bu tahrim suresi 3-4-5 hem saptırabilir hem de doğru yola koyabilir çünkü hz muhammed bir sır veriyor verdiği sırrı hanımlarından biri gidip başkasına söylüyor allah da hz muhammed'e bunu bildiriyor hz muhammed de doğal olarak hesap soruyor .

TAHRİM SURESİ 3. AYETİ DE YAZAYIM ŞURAYA  :

 Hani peygamber eşlerinden birine, gizli bir söz söylemişti. Fakat eşi o sözü (başkasına) haber verip Allah da bunu peygambere bildirince, peygamber bunun bir kısmını bildirmiş, bir kısmından da vazgeçmişti. Peygamber, bunu ona (sırrı açıklayan eşine) haber verince o, “Bunu sana kim bildirdi?” dedi. Peygamber, “Bunu bana, hakkıyla bilen ve hakkıyla haberdar olan Allah haber verdi” dedi. .

 

AYRI BİR PERSPEKTİF DAHA VAR BAK ŞİMDİ HZ MUHAMMED BUNU KESİN OLARAK BİRİNDEN ÖĞRENİYOR SİZİN MANTIĞINIZA GÖRE BU HABERİ ONA BİR İNSAN SÖYLÜYOR ,  HZ MUHAMMED DE BU İNSANDAN ALDIĞI SÖZÜ BANA BUNU ALLAH SÖYLEDİ DİYE YAZIYOR ŞİMDİ BURADAKİ MANTIK HATASINI BEYİN DONUKLUĞUNU ANLAMAN GEREK BUNU HZ MUHAMMED YAZSA ONA SÖYLEYEN İNSAN MİLLETİN ARASINDA DEMEZ Mİ YAHU BUNU MUHAMMED'E BEN SÖYLEDİM BU GİTTİ BANA ALLAH SÖYLEDİ DİYE YAZIYOR :)  MİLLETE BUNU DUYURMAZ MI ? ONU GEÇELİM DİĞER YANDAN BAKALIM  BÖYLE BİR SEYDEN KORKMAZ MI HZ MUHAMMED BEN BUNU ALLAH BANA SÖYLEDİ DİYE YAZIYORUM AMA YA O SİZİN İDDİA ETTİĞİNİZ KİŞİ(!) DEDİKODU ÇIKARIRSA ? EN İYİSİ BEN BUNU YAZMIYIM DEMEZ Mİ SİZE GÖRE HZ MUHAMMED ÇOK KURNAZ BURADA AKLI MI TUTULDU BÖYLE BİR ŞEYİ NEDEN YAZSIN ? Bİ DE BU YÖNDEN BAK DERİM MANTIK HATASI OLUŞUYOR SİZİN DEDİĞİNİZE GÖRE HEM DE ÇOK BÜYÜK BİR MANTIK HATASI...

Link to post
Sitelerde Paylaş

Harfi tarifler, yani "el" takıları bir de şuna manidir: "Bizim kabileden sizin kabilenizin hür bir adamının öldürdüğü köleye karşılık getirin sizin kabileden de bir köle öldüreceğiz!"

 

Bu Kuran pasajına göre bu da denemez. Çünkü belli, tarif edilmiş, öldürülmüş olan bir köleye karşılık yine belli, tarif edilmiş, katil olan köle kısas edilecektir. Herhangi, tanımlanmamış, belirli olmayan, harfi tarifle işaret edilmemiş bir köle de olmaz!

 

Tıpkı  "Bizim kabileden sizin kabilenizin hür bir adamının öldürdüğü köleye karşılık getirin o hür adam olan katili kısas olarak öldüreceğiz!" denemeyeceği gibi. Çünkü ancak el hüre karşı el hür kısas edilebilir. Hür adamın öldürdüğü köle bu geri yobaz vahşi ilkel şeriata göre öldüğüyle kalır, katile bir işlem yapılamaz.

 

Acı gerçekler bunlar müslümler... Çok acıttı biliyorum ciyak ciyak bağırdınız ama gerçekler acıdır. Allahınız yok. Dininizi cahil çöl yağmacıları düzmüş. Çok acı olsa da sizin açınızdan, gerçek bu şekilde.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Robo, sen ne diyorsun yahu? Bir kere şu capsi bir kapat, büyük yazman önemli şeyler yazdığını göstermez. Tersine zırvalayıp bir botmuş gibi gösterme çabasında olduğunun işaretidir.

 

Ne demeye çalıştığınsa hiç anlaşılmıyor. Şunu doğru düzgün ifade et yahu, heyecanlanma, relax... Ne diyorsun, muhammedin evlatlığının karısına göz koyup evlatlığına boşattırıp gelinini aldığı Kuran'da yazmıyor mu diyorsun? Böyle aptalca bir şey söylemeye çalışıyorsan ne acı ki senin açından, tam da bu yazıyor Kuran'ında... Maalesef,,, Üzgünüm. Ama böyle rezil bir kepazelik aynen yazıyor. Skandal tabii, rezalet ama... Yazmasa! Yazıyor işte!

Link to post
Sitelerde Paylaş
3 dakika önce, democrossian yazdı:

Harfi tarifler, yani "el" takıları bir de şuna manidir: "Bizim kabileden sizin kabilenizin hür bir adamının öldürdüğü köleye karşılık getirin sizin kabileden de bir köle öldüreceğiz!"

 

Bu Kuran pasajına göre bu da denemez. Çünkü belli, tarif edilmiş, öldürülmüş olan bir köleye karşılık yine belli, tarif edilmiş, katil olan köle kısas edilecektir. Herhangi, tanımlanmamış, belirli olmayan, harfi tarifle işaret edilmemiş bir köle de olmaz!

 

Tıpkı  "Bizim kabileden sizin kabilenizin hür bir adamının öldürdüğü köleye karşılık getirin o hür adam olan katili kısas olarak öldüreceğiz!" denemeyeceği gibi. Çünkü ancak el hüre karşı el hür kısas edilebilir. Hür adamın öldürdüğü köle bu geri yobaz vahşi ilkel şeriata göre öldüğüyle kalır, katile bir işlem yapılamaz.

 

Acı gerçekler bunlar müslümler... Çok acıttı biliyorum ciyak ciyak bağırdınız ama gerçekler acıdır. Allahınız yok. Dininizi cahil çöl yağmacıları düzmüş. Çok acı olsa da sizin açınızdan, gerçek bu şekilde.

kur'an kuran ile açıklanır prensibi yine yok sayılıyor diğer surelerde cana karşılık can var ayrıca islamın köleliği bitirmeye çalıştığı ortada köle sadece savaşta alınır muhammed suresi 4. ayete göre de köle alınamaz savaş bittiğinde serbest bırakılır ulan bir savaş olsa eliniz ayağınız birbirine dolaşır delirirsiniz köleleri bırakmak istemezsiniz bunları da öldürelim dersiniz ya da bunları alalım kullanalım karşı tarafa karşı dersiniz hiç savaş yaşamadık o yüzden böyle boş beleş konuşuyoruz var ya bir savaş felan olsa bu ülkenin topunun aklı başına gelecek her manada yanlış anlama sadece senin için demiyorum...  adamlar sizin annenizi babanızı öldürmüştür ama buradaki merhameti anlayamıyorsunuz çünkü siz biyonik gibi davranıyorsunuz insan psikolojisini anlayamıyor musunuz ? robot muyuz kardeşim biz ? çok medeni dediğimiz amerika ve rusya neler yapıyor suriye'de hala görmüyor musunuz arkadaşlar ? bu kanunlar çok insancıl kanunlar hele ki savaşta ileri gitmeyin haddi aşmayın , allah saldırganları sevmez gibi ayetler varken neden bu ayetleri görmüyorsunuz ? şimdi rusya kalksa gelse annelerimizi kardeşlerimizi karılarımızı öldürse ve biz de onlardan esir alsak onlara naparız ? kendi adıma söyliyim hepsini öldüresiye dövmek isterim sen ne yapmak istersin ? ama islama göre köle alınanlara iyi davranmamız gerekiyor onları yedirmemiz içirmemiz gerekiyor bunlar insancıl şeyler değil mi merhamet değil mi bunlar ? elini vicdanına koy öyle cevap ver arkadaşım burda birbirimizi yenmeye çalışmıyoruz ama insan psikolojisini biraz önemse lütfen

Link to post
Sitelerde Paylaş
37 dakika önce, robertobaggio yazdı:

yahu nasıl kalır ister bedelsiz ister fidye ile serbest bırakın diyor ama sonuç olarak serbest bırakın diyor muhammed suresi 4. ayette bırakmayın kafanıza göre takılın sonucunu sen nereden çıkardın kardeşim ?

Müşrik kadınları, iman etmedikçe nikâhlamayın. Bir müşrik kadın, sizin hoşunuza gitse bile, iman etmiş olan bir cariye herhalde ondan daha hayırlıdır. Müşrik erkeklere de mümin kadınları nikâh ettirmeyin. Bir müşrik, sizin hoşunuza gitse bile, mümin bir köle elbette ondan daha hayırlıdır. Onlar sizi ateşe davet ederler, Allah ise, kendi izniyle cennete ve mağfirete davet ediyor ve âyetlerini insanlara açıklıyor. Umulur ki onlar hatırda tutup, öğüt alırlar.Bakara 221

 

Hata dışında bir mümin, diğer bir mümini öldüremez. Ve kim bir mümini yanlışlıkla öldürürse, mümin bir köle azad etmesi ve ölenin ailesine teslim edilecek bir diyet vermesi gerekir. Ancak ölünün ailesinin bağışlaması müstesnadır. Eğer öldürülen, mümin olmakla beraber size düşman bir kavimden ise, o zaman, öldürenin bir köle azad etmesi gerekir. Eğer öldürülen sizinle aralarında antlaşma olan bir kavimden ise, öldürenin, ölenin ailesine diyet vermesi ve mümin bir köle azad etmesi gerekir. Bunlara gücü yetmeyenin de Allah tarafından tevbesinin kabulü için arka arkaya iki ay oruç tutması gerekir. Allah, Alimdir , Hakimdir .Nisa 92

 

Allah size rastgele yeminlerinizden dolayı değil, bile bile ettiğiniz yeminlerden ötürü hesap sorar. Yeminin keffareti, ailenize yedirdiğinizin ortalamasından on düşkünü yedirmek yahut giydirmek ya da bir köle azad etmektir. Bulamayan üç gün oruç tutmalıdır; yeminlerinizin keffareti budur. Yemin ettiğinizde yeminlerinizi tutun. Şükredesiniz diye Allah size böylece ayetlerini açıklıyor..Maide 89

 

Evlenemeyenler, Allah kendilerini lütfü ile zenginleştirene kadar iffetli davransınlar. Ellerinizin altında bulunanlardan özgür olmak için bedel vermek isteyenlerin, onlarda bir iyilik görürseniz, bedel vermelerini kabul edin. Onlara Allah'ın size verdiği maldan verin. Dünya hayatının geçici menfaatini elde etmek için, iffetli olmak isteyen cariyelerinizi fuhşa zorlamayın. Kim onları buna zorlarsa bilsin ki Allah hiç şüphesiz onu değil zorlanan kadınları bağışlar ve merhamet eder.Nur 33


 

Şimdi soru şu,öyle ya da böyle serbest bırakın diyorsa Kuran,müslümanlar,yukarıdaki ayetlerde söz edilen köle ve cariyeleri nereden elde ediyorlardı.Tarlada mı yetişiyor bu köleler,cariyeler.

tarihinde Buzul tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

:D Muhammed 4 pasajının Kureyş, yani aslında İslama kazanılması temel amaç olan kabileye mensup, yani asil sayılan esirler için "indir"ildiği :D kesindir. Bunu pasajın önünü okur okumaz şıp diye anlarsınız.

 

O kadar islama kazanılması isteniyordu ki bu kabilenin, islamı tekrar müşrik dini yapma uğruna bu kabile islama kazanıldı. Güya putları kaldıran islam, bu Kureyşi kazanma uğruna müşrik hac ritüellerinin hepsini kabul etti. Taş taşlama, taş öpme, taş dolanma gibi müşrik tapınmalar aman Kureyş memnun olsun diye kabul edildi. Sonra da Kureyş fitil fitil burunlarından getirdi. Yezid, Haccac filan kan kusturdu yani tarihin yalancısıyız biz... Öyle yazıyor.

 

Teslim olan bazen kazanır. Mekke de teslim oldu ama kazandı...

Link to post
Sitelerde Paylaş
5 dakika önce, democrossian yazdı:

Robo, sen ne diyorsun yahu? Bir kere şu capsi bir kapat, büyük yazman önemli şeyler yazdığını göstermez. Tersine zırvalayıp bir botmuş gibi gösterme çabasında olduğunun işaretidir.

 

Ne demeye çalıştığınsa hiç anlaşılmıyor. Şunu doğru düzgün ifade et yahu, heyecanlanma, relax... Ne diyorsun, muhammedin evlatlığının karısına göz koyup evlatlığına boşattırıp gelinini aldığı Kuran'da yazmıyor mu diyorsun? Böyle aptalca bir şey söylemeye çalışıyorsan ne acı ki senin açından, tam da bu yazıyor Kuran'ında... Maalesef,,, Üzgünüm. Ama böyle rezil bir kepazelik aynen yazıyor. Skandal tabii, rezalet ama... Yazmasa! Yazıyor işte!

ateistlerin ahlaktan bahsederken hangi temele dayandırdığını bilmiyorum hangi temele dayandırıyorsunuz ahlakınızı ? hangi kurallar mesela ya da hangi gelenek ? bir insanın annesiyle evlenememesi kuralını dinler getirmiştir mesela ama ateist olan birine göre bunu yapsa hangi ahlaki kanun ona karşı çıkabilir ? annesi ya da kız kardeşiyle birlikte olmanın kötü olduğunu hangi ahlaki temele dayandırıyorsunuz mesela bunu bana açıklar mısın aksiyolojik temelin nedir? sana çok ciddi bir şey sorucam ama harbiden cevap ver hz muhammed 25 yaşına kadar evlenmemiş bunda herhangi bir sıkıntı yok değil mi ? sıcak iklimlerde insanların biyolojik olarak çabuk geliştiğini biliyoruz hz muhammed muhtemelen 11-12 yaşında ergenliğe girmiştir 25 yaşına kadar evlenmemiş ki 21. yüzyıla kadar insanların 17-18 yaşında evlenmeye başladığını biliyoruz bu kadar şehvet düşkünü bir adam neden 25 yaşına kadar evlenmiyor ? hadi evlendi neden 40 yaşında biriyle evleniyor ? hz muhammed 40 yaşına geldiğinde hz hatice 55 yaşındaydı 55 yaşında bir kadın fiziki olarak çöküşe geçmiştir menopoz olmuştur bile , buna rağmen neden onu boşamıyor bu kadar şehvetliyse ? hz hatice öldüğünde 65 yaşındaydı hz muhammed ise 50 yaşında oluyor sence aralarında bir cinsel ilişki kalmış mıdır ? 65 yaşında birinden bahsediyorum lütfen mantıklı düşün. HZ hatice öldükten sonra da hemen evlenmiyor zaten aynı yıl baska sevdikleri de ölüyor bir yas süresi var ondan sonra da çoklu evlilik yapıyor 51-52 yaşından sonra... 51-52 yaşından sonra evlense ne olur evlenmese ne olur ya harbiden bunu düşünemiyor musunuz evlendikleri arasında çok yaşlılar da var  küçükler de var hz aişenin 9 yaşında olmadığını söyleyen binlerce insan var onları neden hiç umursamıyorsunuz anlamıyorum 

Link to post
Sitelerde Paylaş
10 dakika önce, robertobaggio yazdı:

kur'an kuran ile açıklanır prensibi yine yok sayılıyor diğer surelerde cana karşılık can var ayrıca islamın köleliği bitirmeye çalıştığı ortada köle sadece savaşta alınır muhammed suresi 4. ayete göre de köle alınamaz savaş bittiğinde serbest bırakılır.

Hayır,köleler,cariyeler savaşlar,baskınlar,saldırılar sonucu elde edilirler.Elde edilen bu köleler ve cariyeler ganimettirler.Müslümanlar arasında bölüştürülürler.Hatta müslüman kardeşine kendi payına düşen bir köleyi,cariyeyi armağan bile edebilirsin,çünkü onlar senin malındırlar.Müslümanlar paylarına düşen köle ve cariyelerini alarak evlerine götürürler,onlardan yararlanırlar.Köleler ve cariyeler özgür değildirler,efendilerinin izni olmadan ben gidiyorum da,diyemezler.

tarihinde Buzul tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
1 dakika önce, Buzul yazdı:

Hayır,köleler,cariyeler savaşlar,baskınlar,saldırılar sonucu elde edilirler.Elde edilen bu köle ve cariyeler ganimettir.Müslümanlar arasında bölüştürülürler.Hatta müslüman kardeşine kendi payına düşen bir köleyi,cariyeyi armağan bile edebilirsin,çünkü onlar senin malındırlar.Müslümanlar paylarına düşen köle ve cariyelerini alarak evlerine götürürler,onlardan yararlanırlar.Köle ve cariyeler özgür değildirler,efendilerinin izni olmadan ben gidiyorum da,diyemezler.

buzul sen yine de dalga geçmeyen birine benziyorsun  o yüzden teşekkür ederim böyle konuştuğun için... Muhammed suresi 4. ayet hakkında ne düşünüyorsun? ayrıca kölelerin okuma yazma öğretme karşılığı salınmasına ne diyorsun ? sence esir alınan köleler ne yapılmalıdır ? ya öldüreceksin ya yaşatacaksın değil mi ? islam öldürülmesinler diyor ee öldürmedik bu adamlar ne olacak elbette bizimle yaşayacak ve işlere dahil olacaklar savaş bittiğinde de serbest bırakılacaklar... allah saldırganları sevmez ayeti olması ve savaş açılmadıkça savaşamazsın kuralı varken neden böyle düşünüyorsun ? iyi akşamlar...

Link to post
Sitelerde Paylaş
10 dakika önce, robertobaggio yazdı:

biz de onlardan esir alsak onlara naparız ?

 

Saçmalıyorsun robo... İslamda köle sürekli bir şekilde ticareti yapılan bir metadır. Savaşın amacı da hem yağma malı, yani ganimet, hem de köle elde etmektir islamda zaten. Senin dediğinin çağdaş savaşlarla bir alakası yok. Çağdaş savaşlarda sivillere karşı suç işleyen askerler yargılanır ve ceza alır. Savaş esirleri köle değildir, alınıp satılmaz. Barış imzalanana kadar esir tutulurlar. Barış imzalandı mı serbest bırakılmamaları suç oluşturur. Sivillere karşı suç işlemişse ayrı tabii. Mahkemece verilen cezayı çeker.

Link to post
Sitelerde Paylaş
13 dakika önce, Buzul yazdı:

Müşrik kadınları, iman etmedikçe nikâhlamayın. Bir müşrik kadın, sizin hoşunuza gitse bile, iman etmiş olan bir cariye herhalde ondan daha hayırlıdır. Müşrik erkeklere de mümin kadınları nikâh ettirmeyin. Bir müşrik, sizin hoşunuza gitse bile, mümin bir köle elbette ondan daha hayırlıdır. Onlar sizi ateşe davet ederler, Allah ise, kendi izniyle cennete ve mağfirete davet ediyor ve âyetlerini insanlara açıklıyor. Umulur ki onlar hatırda tutup, öğüt alırlar.Bakara 221

 

Hata dışında bir mümin, diğer bir mümini öldüremez. Ve kim bir mümini yanlışlıkla öldürürse, mümin bir köle azad etmesi ve ölenin ailesine teslim edilecek bir diyet vermesi gerekir. Ancak ölünün ailesinin bağışlaması müstesnadır. Eğer öldürülen, mümin olmakla beraber size düşman bir kavimden ise, o zaman, öldürenin bir köle azad etmesi gerekir. Eğer öldürülen sizinle aralarında antlaşma olan bir kavimden ise, öldürenin, ölenin ailesine diyet vermesi ve mümin bir köle azad etmesi gerekir. Bunlara gücü yetmeyenin de Allah tarafından tevbesinin kabulü için arka arkaya iki ay oruç tutması gerekir. Allah, Alimdir , Hakimdir .Nisa 92

 

Allah size rastgele yeminlerinizden dolayı değil, bile bile ettiğiniz yeminlerden ötürü hesap sorar. Yeminin keffareti, ailenize yedirdiğinizin ortalamasından on düşkünü yedirmek yahut giydirmek ya da bir köle azad etmektir. Bulamayan üç gün oruç tutmalıdır; yeminlerinizin keffareti budur. Yemin ettiğinizde yeminlerinizi tutun. Şükredesiniz diye Allah size böylece ayetlerini açıklıyor..Maide 89

 

Evlenemeyenler, Allah kendilerini lütfü ile zenginleştirene kadar iffetli davransınlar. Ellerinizin altında bulunanlardan özgür olmak için bedel vermek isteyenlerin, onlarda bir iyilik görürseniz, bedel vermelerini kabul edin. Onlara Allah'ın size verdiği maldan verin. Dünya hayatının geçici menfaatini elde etmek için, iffetli olmak isteyen cariyelerinizi fuhşa zorlamayın. Kim onları buna zorlarsa bilsin ki Allah hiç şüphesiz onu değil zorlanan kadınları bağışlar ve merhamet eder.Nur 33


 

Şimdi soru şu,öyle ya da böyle serbest bırakın diyorsa Kuran,müslümanlar,yukarıdaki ayetlerde söz edilen köle ve cariyeleri nereden elde ediyorlardı.Tarlada mı yetişiyor bu köleler,cariyeler.

islamiyet öncesi kölelik çok yaygındı doğal olarak da insanların köleleri vardı roma imparatorluğunda yok muydu ? 

Link to post
Sitelerde Paylaş
8 dakika önce, robertobaggio yazdı:

hangi temele dayandırıyorsunuz ahlakınızı ?

 

Bu kadar kolay bir soruyu soracak kadar akılsız olamazsın. Bunun yanıtı kabak gibi ortada, tabii ki etik, hukuk değerlere göre ahlak anlayışımızı oluşturuyoruz. Bunda bilemeyecek ne var da soruyorsun anlamadım.

 

Muhammede gelince ben öyle bir herifin yaşamış olduğuna inanmıyorum. Tüm hikayeleri uydurma. Yok öyle birisi.

 

Biz eleştirirken muhammed şunu yaptı diye eleştirmiyoruz. Kuran'da muhammed şunu yaptı yazıyor diye eleştiriyoruz.

 

Yani eleştirdiğimiz, yaşamamış, uydurma bir masal kahramanı olan Muhammet değil, elimizde olan, somut, okuyabildiğimiz bir şey olan Kuran...

Link to post
Sitelerde Paylaş
1 dakika önce, democrossian yazdı:

 

Saçmalıyorsun robo... İslamda köle sürekli bir şekilde ticareti yapılan bir metadır. Savaşın amacı da hem yağma malı, yani ganimet, hem de köle elde etmektir islamda zaten. Senin dediğinin çağdaş savaşlarla bir alakası yok. Çağdaş savaşlarda sivillere karşı suç işleyen askerler yargılanır ve ceza alır. Savaş esirleri köle değildir, alınıp satılmaz. Barış imzalanana kadar esir tutulurlar. Barış imzalandı mı serbest bırakılmamaları suç oluşturur. Sivillere karşı suç işlemişse ayrı tabii. Mahkemece verilen cezayı çeker.

çok pollyannacısınız beyler umarım hep hayatınız böyle geçer mutlu olursunuz... sen esad'ın aldığı esirleri bıraktığını felan mı sanıyorsun ? abd ırak'ta ebu gureyb cezaevinde yaptıklarından tecavüzlerinden sorumlu tutulup ceza aldığını mı sanıyorsun ? adamlar kilometrelerce uzaktan geliyorlar bombalayıp gidiyorlar hiç kimseye de hesap vermiyorlar senin yaşın kaç bilmiyorum ama siyasetle ve tarihle pek ilgin olduğunu düşünmüyorum sakın yanlış anlama ama gündemden çok uzaksın bence... 80 darbesinde kenan evren insanlara neler yaptı kenan evren ceza aldı mı ? sadece mahkemeye çağırdılar o da zorla :) adam öldü gitti hatta cumhurbaşkanlığını bıraktıktan sonra marmariste resim yaparken videoları felan vardı... bunu neden anlattım çünkü dünya böyle bir yer değil senin dediğin gibi... insan psikolojisi çok çok farklı birleşmiş milletler'e sordu mu abd ırak'a girerken ? tabi ki cevap HAYIR... Esad daha geçen gün kimyasal kullandı ne oldu sonuç olarak birleşmiş milletler ne yapabildi hiçbir şey yapamadı yapamaz da zaten... 

Link to post
Sitelerde Paylaş
1 dakika önce, robertobaggio yazdı:

islamiyet öncesi kölelik çok yaygındı doğal olarak da insanların köleleri vardı roma imparatorluğunda yok muydu ? 

Beni kureyza kıyımından sonra ele geçirilen cariye,sonradan muhammedin eşi olan safiyyede mi islam öncesi kölelerdendi ?Baskın düzenlersen,saldırı yaparsan,yayılırsan,ganimet,köle,cariye elde edersin.İslam da böyle bir din işte.Aklınız sıra,o köleler ve cariyeler islam öncesinden kalma köle ve cariyeler,o ayetlerde de bunlardan söz ediyor diyeceksiniz.

Link to post
Sitelerde Paylaş
Şimdi, Buzul yazdı:

Beni kureyza kıyımından sonra ele geçirilen cariye,sonradan muhammedin eşi olan safiyyede mi islam öncesi kölelerdendi ?Baskın düzenlersen,saldırı yaparsan,yayılırsan,ganimet,köle,cariye elde edersin.İslam da böyle bir din işte.Aklınız sıra,o köleler ve cariyeler islam öncesinden kalma köle ve cariyeler,o ayetlerde de bunlardan söz ediyor diyeceksiniz.

yahudilerin sözleşmeyi bozduklarını biliyorsun... kur'an'da bile yahudilerin hz muhammed'in yanına gelip bizim şu meselemizi çöz dediği geçiyor buna karşılıkta allah eğer çözmek istiyorsan adalet ile çöz diyor yani yahudilere karşı bir şey yok sözleşmeler varken ve hainlik bozgunculuk yokken bir de burdan baksan...

Link to post
Sitelerde Paylaş
2 dakika önce, robertobaggio yazdı:

çok pollyannacısın

 

Hâlâ saçmalıyorsun. Ben uluslar arası savaş hukukunu düzenleyen Cenevre sözleşmesi harfi harfine hiç aksamadan uygulanıyor, ortalık güllük gülistanlık dedim mi?

 

Biz burada koyulmuş kuralları tartışıyoruz. Senin anayasan Kuran. Orada ne yazdığını eleştiriyoruz. Uygulamadaki yanlışlıklar zaten tartışmakla bitmez ki...

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...