Jump to content

Kuran'ın Çelişkilerine Örnekler 2


Recommended Posts

43 minutes ago, malta erigi said:

Eger kuran genelinde saldirgan ayetlerle dolu olmasa soyledigini ciddiye alabilirdim ama su haliyle yorumun cok zorlama.

Müslümanların cımbızlama kültürü çok gelişmiştir, şaşırmamak gerek. Kuranın işine gelmeyen kısımlarını ve çelişkileri görmezden gelince, ortada bir sorun kalmıyor. Mis.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 1,1k
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

Top Posters In This Topic

Posted Images

58 dakika önce, teflon yazdı:

Müslümanların cımbızlama kültürü çok gelişmiştir, şaşırmamak gerek. Kuranın işine gelmeyen kısımlarını ve çelişkileri görmezden gelince, ortada bir sorun kalmıyor. Mis.

 

Ayni sekilde musluman olmayanlarda kurandan cimbizlama yapar. Kurani okurken cercevesi ile okuman gerek. Tek ayet cimbizlanarak yorum yapilmasi yanlistir.

Link to post
Sitelerde Paylaş
1 saat önce, sağduyu yazdı:

 

Nasıl yorum yapılmalıdır?

Kuran'ın anafikri nedir?

 

Kuranin bir cok fikri vardir. Sadece oyle cimbizlayarak kurani anlamaniz mumkun degildir. Ben kendim musluman degilim. Yurt disinda , Hollandada Groningende ''Religiewetenschappen'' okudum. Tam anlami , Din bilimi. Ve islam dinine yonelik olarak okudum. Kuran hakkinda cok bilgim var.

Link to post
Sitelerde Paylaş
Bir saat önce, Westsideturk yazdı:

 

Kuranin bir cok fikri vardir. Sadece oyle cimbizlayarak kurani anlamaniz mumkun degildir. Ben kendim musluman degilim. Yurt disinda , Hollandada Groningende ''Religiewetenschappen'' okudum. Tam anlami , Din bilimi. Ve islam dinine yonelik olarak okudum. Kuran hakkinda cok bilgim var.

 

 

bu oldukça gülünç bir iddia. kuranı cımbızlayarak okuyan biz pis atayizler ile, kuranı ezbere bilip, bir bütün olarak yaşayan müslümanlar, aynı konularda aynı yargıları veriyoruz. kuranı yaşamayıp da, okumayıp da onu iyi bir şey sananlar kendi masallarını uyduruyorlar.

 

kuranın temelde tek bir fikri vardır. o da, araplık siyasetidir; arap tanrısı, arap peygamberi, arap dili ve arap dini etrafında bir arap varlığı yaratmaktır. bunun dışındaki her şey detaydır ve o detayların her biri ayrı bir sorundur.

Link to post
Sitelerde Paylaş
2 hours ago, Westsideturk said:

 

Kuranin bir cok fikri vardir. Sadece oyle cimbizlayarak kurani anlamaniz mumkun degildir. Ben kendim musluman degilim. Yurt disinda , Hollandada Groningende ''Religiewetenschappen'' okudum. Tam anlami , Din bilimi. Ve islam dinine yonelik olarak okudum. Kuran hakkinda cok bilgim var.

 

Kuran'daki fikirleri değil anafikri sordum.

 

Ben söyleyeyim: Kuran'da bu dinin kurucusuna inanmayanların sonsuza kadar bir tanrı tarafından yakılacağı söylenir.

 

Şimdi sana göre anafikir nedir?

Link to post
Sitelerde Paylaş
4 saat önce, sağduyu yazdı:

 

Kuran'daki fikirleri değil anafikri sordum.

 

Ben söyleyeyim: Kuran'da bu dinin kurucusuna inanmayanların sonsuza kadar bir tanrı tarafından yakılacağı söylenir.

 

Şimdi sana göre anafikir nedir?

Güzel kardeşim aynı kitap dileyen "iman etsin", dileyen "inkar" etsin de diyor... Senin tercihin zaten inanıp, inanmamak. Adam sana bir iddia da bulunmuş, eğer inanmıyorsan ana mesaj seni bağlamaz zaten kafana göre takıl sen... Eğer buna din adına zorlayan bir kişi varsa Kur'an'a aykırı hareket ediyor... Bunu sadece size değil şuan sözde müslüman olanlarada anlatamıyoruz ama bir gün sizde-o sözde müslümanlarda anlayacaklar ne demek istediğimizi...

Link to post
Sitelerde Paylaş
19 saat önce, bir_akil_insan yazdı:

 

Yalnızca kitabınızı değil, genel anlamı ile konuştuğunuz dilinizi de bilmiyorsunuz.

 

TDK:

 

iletişim:

1. isim Duygu, düşünce veya bilgilerin akla gelebilecek her türlü yolla başkalarına aktarılması, bildirişim, haberleşme, komünikasyon

2. teknik Telefon, telgraf, televizyon, radyo vb. araçlardan yararlanarak yürütülen bilgi alışverişi, bildirişim, haberleşme, muhabere, komünikasyon
"Basın mensupları bağlı oldukları yayın kuruluşları ile iletişim hâlindeydiler." - N. Eray

 

 

etkileşim:

isim Birbirini karşılıklı olarak etkileme işi

 

Teknik olarak bilişim sistemleri üzerinden hayatımı kazanıyorum. Bilgisayar, görebileceğiniz en aptal sistemlerden biridir. Verdiğinizin karşılığını alırsınız ya da almazsınız. Burada ya doğru ya da hatalı durum vardır. Başka durum yoktur. İletişimde ise başka durum vardır. Herhangi bir şey almak için vermeniz gerekmez ve beklediğinizin dışında sonuçlar alıyor olmanız, hata durumu değildir. Bu yüzden bunu örnek olarak kullanamazsınız uyduruk tanrınıza. Neyse, birgün öğrenirsiniz belki.

 

arabın zırvalarından :

 

- nisa 14

Ve kim Allah'a ve Resûlüne isyan eder ve sınırlarını aşarsa onu, daimî kalmak üzere, ateşe atar ve onadır horlayıcı, aşağılık bir hale getirici azap.

 

- nisa 93

Ve kim bir mümini kasten öldürürse cezası cehenneme atılmaktır, ebedî kalır orada ve Allah ona gazap eder ve rahmetinden uzaklaştırır onu ve ona pek büyük bir azap hazırlamıştır da.

 

- Nisa 168 169

İnkâr edip zulmedenleri Allah asla bağışlayacak değildir. Onları (başka) bir yola iletecek de değildir.Ancak orada ebedî kalmak üzere cehennem onları yoluna (iletecektir). Bu da Allah'a çok kolaydır.

 

- Tevbe 68

Allah erkek münafıklara da kadın münafıklara da kâfirlere de içinde ebedî kalacakları cehennem ateşini vâdetti. O, onlara yeter. Allah onlara lânet etmiştir! Onlar için devamlı bir azap vardır.

 

- Nahl 28 29

Kendilerine haksızlık ederlerken meleklerin canlarını aldıkları kimseler: Biz hiçbir kötülük yapmıyorduk, diyerek teslim olurlar. (Melekler onlara şöyle der:) «Hayır, Allah, sizin yaptıklarınızı elbette çok iyi bilendir.“Haydi, içinde ebedî kalacağınız cehennemin kapılarından girin. Büyüklük taslayanların yeri ne kötüdür!”

 

ve daha nicesi. Şunu anlamıyorsunuz: islamda en büyük günah, islamı reddetmek ve müslüman öldürmektir. islamı reddetmek, zulümdür; kişinin kendine ettiği zulümdür. Bunlara, islamı reddedenlere zalim denilir. Bunların tartısı hafif gelir. Diğerleri ise, yine aynı uyduruk kitaptan alıntı olarak, siz ayetlerinizi reddetseniz de:

 

 

Meryem 71:

Sizden bir tek kişi bile yoktur ki oraya uğramasın; bu, Rabbinin takdîr ettiği bir şeydir.

 

Meryem 72

Sonra çekinenleri kurtarırız, zâlimleriyse dizüstü çökmüş bir halde bırakırız orada.

 

Kafanız zerre kadar çalışsaydı, yukarda meryem 72de çekinenleri nereden kurtarıyor, zalimleri nerede bırakıyor diye sorardınız. herkes cehenneme girmeyecekse, çekinenleri nereden kurtarıyor? yalnızca günahkarlar girecekse, çekinenler kim ki onları cehennemden kurtarıyor? 

 

mantıktan söz ediyorsunuz; sizde mantığın kırıntısı olsa, 72 ile ilgili soruları kendiniz sorardınız.

İyide saydığınız bütün ayetler, şuan "dünya cezası" değil... Ahiret cezası, şuan bu söylenenlere ister inanırsın ister inanmassın. Ha eğer bu söylenenler gerçekse itiraz edecek bir dayanağın olmaz orası ayrı. Adam sana demiş inanmassan sonsuz yanarsın. E Kur'an'ın anlatılarına baktığımızda bir zorluğununda olmadığını görüyoruz. Az sayıda haram belirtilmiş, gerisi helal kılınmış. Herhangi bir yönetim biçimi tarif edilmez. (O insanların kafa kurup, yapacağı bir şey çünkü) Müzik haram değildir, haremlik-selamlık yoktur. Kur'an'ın ana mesajı sadece "Allah" ı tanrı olarak bilmek. Onun adına kandırılmamak. Allah adına birşeyler uydurmamak.... daha uzar gider... Ana mesaj hep Allah'tır. Bir "insana itaat" değildir... 

 

Kur'an tüm Arap dili mantığında değildir. mesela şu ayete bakın:

 

-Eğer biz onu A'cemi (Arapça olmayan bir dilde) olan bir Kur'an kılsaydık, herhalde derlerdi ki: 'Onun ayetleri açıklanmalı değil miydi? Arap olana, A'cemi (Arapça olmayan bir dil)mi?' De ki: 'O, iman edenler için bir hidayet ve bir şifadır. İman etmeyenlerin ise kulaklarında bir ağırlık vardır ve o (Kur'an), onlara karşı bir körlüktür. İşte onlara (sanki) uzak bir yerden seslenilir.' [41-FUSSİLET, 44]

 

Sizi yanıltan "Allah ve Resulu' ne itaat" ifadesi. Hatta din istismarcılarının da kullandığı ayetlerin başında gelir. Çünkü kendileri sözde peygamber yolunda olduklarından, peygambere itaat = bize itaat olmuş olur adamı istediği gibi yönetir.

Ama burada yapılan en büyük çarpıtma, "resul" kelimesinin farsça bir kelime olan "peygamber" diye çevrilmesinden kaynaklanır. Yani burada paygambere itaat değil. "elçi" denerek Allah'a itaat kastedilir. Burada "elçi" tabirinin kullanılması bu mesajı iletme görevinden ötürüdür. Kur'an daki mesela şu ayetlere bakalım:

 

-Elif, Lam, Ra. (Bu,) Ayetleri muhkem kılınmış, sonra hüküm ve hikmet sahibi ve her şeyden haberdar olan (Allah) tarafından 'birer birer (bölüm bölüm) açıklanmış' bir Kitap'tır.

Öyle ki, Allah'tan başkasına ibadet etmeyin. Gerçekten ben, sizi O'nun tarafından uyaran ve müjdeleyenim; [11-HUD, 1-2]

 

Mesela peygamberin insanlara söylediklerine bakalım:

 

- De ki: "Ben ancak sizin benzeriniz olan bir beşerim. Bana yalnızca, sizin ilahınızın bir tek ilah olduğu vahyolunur. Öyleyse O'na yönelin ve O'ndan mağfiret dileyin. Vay haline o müşriklerin.(ortak koşanların)" [41-FUSSILET, 6]

 

-De ki: 'Ben elçilerden bir türedi değilim, bana ve size ne yapılacağını da bilemiyorum. Ben, yalnızca bana vahyedilmekte olana uyuyorum ve ben, apaçık bir uyarıcıdan başkası değilim.' [46-AHKAF, 9]

 

-De ki: "Size Allah'ın hazineleri yanımdadır demiyorum, gaybı da bilmiyorum ve ben size bir meleğim de demiyorum. Ben, bana vahyedilenden başkasına uymam." De ki: "Kör olanla, gören bir olur mu? Yine de düşünmeyecek misiniz?" [6-ENAM, 50]

 

Bunun cevabını daha önce de verdim, ama hal hadi bi daha paylaşıyım:

 

66-İnsan demektedir ki: 'Ben öldükten sonra mı, gerçekten diri olarak çıkarılacağım?'

67-İnsan önceden, hiç bir şey değilken, gerçekten onu yaratmış olduğumuzu (hiç) düşünmüyor mu?

68-Andolsun Rabbine, onları da, şeytanları da mutlaka haşredeceğiz, sonra onları cehennemin çevresinde diz üstü çökmüş olarak hazır bulunduracağız.

69-Sonra, her bir gruptan Rahmana karşı azgınlık göstermek bakımından en şiddetli olanını ayıracağız.

70-Sonra biz ona (cehenneme) girmeye kimlerin en çok uygun olduğunu daha iyi biliriz.

71-Sizden ona girmeyecek hiç kimse yoktur. Bu, Rabbinin kesin olarak üzerine aldığı bir karardır.

72-Sonra, takva sahiplerini kurtarırız ve zulmedenleri diz üstü çökmüş olarak bırakıveririz.

 

Bak bide şöyle bi ihitmalde var. Şuan çoğu sözde "müslüman" Kur'an'a aykırı hareket ettğine göre, benim açımdan kesin de sizin açınızdan eğer cehennem varsa "o eleştirdiğiniz kişilerle" aynı cehennemi paylaşacak gibisiniz. Çünkü onlarında Kur'an la alakası yok, sizinde...

İyi günler,

 

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
18 saat önce, poiuz yazdı:

 

Masaya bir elma koyun ve ona el lambasıyla ışık tutun. Sonra elmayı 180 derece döndürün, gölgede kalan kısmı aydınlık tarafta olsun ve aydınlık taraftaki kısmı gölgede olsun. Şimdi karanlık aydınlığı "sarmış" mı oluyor? 
Tabii hayır. 7.yyılın Arabı gibi güneşin dünyanın etrafında döndüğünü sanırsak, yani el lambasıyla elmanın etrafında dönersek belki "sarmaktan" bahsedebiliriz. Ama dediğim gibi gece de gündüz de sabittirler. Birbirlerini sarmazlar, sadece dünya döner. Böyle bir ayeti uzaydan, astronomiden anlayan biri yazmaz. Bunu elmanın üstünde yaşayan, el fenerini elmanın etrafında dönüyor sanan birileri yazar, elmayı döndürünce aydınlık gidiyor karanlık geliyor sanan biri yazar. Aydınlık ve karanlığın aynı durduğunu sadece elmanın döndüğünü bilmez.
Bunu (ateşle yakılacaksın diye kandırılmamış) 10 yaşındaki çocuğa anlatsam anlar ama üniversiteler bitirmiş olsan da anlamak istemiyorsan yapacak bir şey yok. 
Bu konuyu kapatabiliriz.


Şimdi gelecek saçmalığa geçelim.

"Kuranda gök kelimesi atmosfer ve evren için de kullanılır"

Gündüz ve gecenin oluş nedeninin dünyanın kendi ekseni etrafında dönmesinden kaynaklandığını bilmeyen 7.yy Arabı atmosferi, evreni, samanyolunu nerden bilecek. Yukarı baktımı  "göğü" görüyor... yukarda "gök" var.
"Yok orda gök diye atmosferden bahsediyor" gibi anlamları bu günün müslümanları uyduruyor, yazarın atmosferden haberi yok, yukarısı gök aşağısı yer. Bu kadar basit.

Bu yüzden:
"Allah en yakın göğü kandillerle (yıldızlarla) süslemiş"
Evet, bu en yakın gök "atmosfer" desek...? Yıldızlar atmosferde değil. "Evren" desek, evren sonsuz. Diğer gökler nerde, neyin nesi?

Bunun açıklamasıda aynı surede yazıyor. Fussileti okursak...
Allahın, (küçük) dünyayı yapmak için 4 gün uğraşırken, yüz milyarlarca yıldızları sadece 2 günde(!) bitirdiğini görürüz.
Neden?
Nasıl?
Çünkü 7.yy Arabı, yıldızların dünyadan 100 kere 1000 kere daha büyük olacabileceğini düşünemiyor. Gökkubbede asılı küçük ışıklar olarak düşünüyor ve iki günde oraya asıyor. 4 günde üzerinde dağlar, denizler, ormanlar, çöller olan kocaman(!) dünya, 2 günde asılan (küçük) kandiller!
(Atmosfere düşüp yanan uzay taşlarını) Yıldız kaymalarını gören Arap, bu yıldızlarla şeytanın taşlandığı kararını veriyor!

 

 

..İzni olmaksızın yerin üzerine düşmesin diye göğü O tutuyor... Hacc-6

 

Evet, Allah "evren", " atmosfer", herneyse dünyaya düşmesin diye onu tutuyormuş! 
Evren dünyaya düşebilir mi?
Tabii ki hayır. 
Burda Kuran yazarlarının bir gökkubbeden bahsetikleri çok açık.
Allah direksiz yarattığı gökkubbeyi tutuyor!!!

Aslında anlamak isteyen, mantıklıca ve (din korkusu olmadan) özgürce düşünebilen insanlar bu kitabın kimler tarafından yazıldığını anlayabilirler.
Anlamak istemeyenler ise "fantastik" teorilerle, hayalgüçleriyle AÇIKÇA yazılanı başka yerlere çekmeye çalışırlar

Şimdilik bu kadar.
İyi günler

 

Öncelikle kandil ışık kaynağı anlamına gelir. Yakın gök (dünya gök)  tabiri ile kullanılması, hangi göğün kastedildiğini ve kandil diye nitelenmesi hangi anlamda kullanıldığını sizinde dediğiniz gibi çok "açık" gösteriyor zorlama bir yorum yapıyorsunuz. Gün kelimesi Kur'an'da göreceli olarak değişen şekilde de ifade edilir yani ayette 2 gün, 4 gün gibi ifadelerin geçmesi yine bilimle çelişmez çünkü Kur'an'a göre zaman "izafiidir"...

Kur'an'a göre göğün, hem evren, hemde atmosfer için kullanıldığı çok nettir mesela:

 

-İnkar edenler Evren (Gökler) ve yer birbirleriyle bitişik iken onları ayırdığımızı, her canlıyı sudan yarattığımızı görmüyorlar mı? Yine de onlar inanmayacaklar mı? [21-ENBİYA, 30]

Burada gökyüzü olarak kullanılmadığı çok açık, çünkü bir araya geçmiş şekilde olduğunda bahsediyor. Tıpkı bigbang in bize söylediği gibi... Burada diğer dikkat edilecek nokta "gök" denmiyor "gökler" deniyor yani 7 gökten hangisi gibi bir anlam çıkmaz (bütün gökler evrende dahil yani) boşuna kıvırtmaya çalışmayın...

 

-Ve Evren’i (Göğü) kuvvetimizle kurduk, muhakkak ki onu genişletmekteyiz.  [51-ZARİYAT, 47]

Burada da evren için kullanıldığı çok "açıktır" zira sizin mantığınıza göre düşünürsek , eğer bu Kur'an yazarı göğün sadece "atmosfer" olduğunu düşünüyor ve "yıldızlarıda" oraya koyuyorsa genişleyen gökte yıldızlarda uzaklaşır mantığını kavrayamamış mı? Durduk yere, "atmosfer sandığı göğün" genişlemesinden bahsediyor???

 

-Gökyüzünü(göğü) korunmuş bir tavan kıldık; onlar ise bunun ayetlerinden yüz çeviriyorlar. [21-ENBİYA, 32]

Buradada atmosfer kastedildiği açıktır. Burada "korunmuş" mevzusuna hemen diyeceksiniz işte şeytanlardan koruyormuş diye. Buda zorlama bir yorum olur neden? Çünkü "şeytan" metafiziktir gözlem dışıdır. Ama ayetin sonunda "ayetlerinden(delilerinden)" yüz çeviriyorlar diyerek bu yorumun önünüde güzelce tıkanmıştır...

 

Bide şu gece-gündüz mevzusuna gelelim. Yav arkadaş bide deney yap diyon. Hayal demi edemiyon oluşacak görüntüyü..

Buyrun bakalım sizin iddia ettiğiniz gibi mi benim iddia ettiğim gibi mi bir görüntü oluşur uzaydan bakıldığında?

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

-

 

dunya.mp4

tarihinde profer tarafından düzenlendi
Ekleme
Link to post
Sitelerde Paylaş
28 dakika önce, profer yazdı:

Öncelikle kandil ışık kaynağı anlamına gelir. Yakın gök (dünya gök)  tabiri ile kullanılması, hangi göğün kastedildiğini ve kandil diye nitelenmesi hangi anlamda kullanıldığını sizinde dediğiniz gibi çok "açık" gösteriyor zorlama bir yorum yapıyorsunuz. Gün kelimesi Kur'an'da göreceli olarak değişen şekilde de ifade edilir yani ayette 2 gün, 4 gün gibi ifadelerin geçmesi yine bilimle çelişmez çünkü Kur'an'a göre zaman "izafiidir"...

Kur'an'a göre göğün, hem evren, hemde atmosfer için kullanıldığı çok nettir mesela:

 

-İnkar edenler Evren (Gökler) ve yer birbirleriyle bitişik iken onları ayırdığımızı, her canlıyı sudan yarattığımızı görmüyorlar mı? Yine de onlar inanmayacaklar mı? [21-ENBİYA, 30]

Burada gökyüzü olarak kullanılmadığı çok açık, çünkü bir araya geçmiş şekilde olduğunda bahsediyor. Tıpkı bigbang in bize söylediği gibi... Burada diğer dikkat edilecek nokta "gök" denmiyor "gökler" deniyor yani 7 gökten hangisi gibi bir anlam çıkmaz (bütün gökler evrende dahil yani) boşuna kıvırtmaya çalışmayın...

 

-Ve Evren’i (Göğü) kuvvetimizle kurduk, muhakkak ki onu genişletmekteyiz.  [51-ZARİYAT, 47]

Burada da evren için kullanıldığı çok "açıktır" zira sizin mantığınıza göre düşünürsek , eğer bu Kur'an yazarı göğün sadece "atmosfer" olduğunu düşünüyor ve "yıldızlarıda" oraya koyuyorsa genişleyen gökte yıldızlarda uzaklaşır mantığını kavrayamamış mı? Durduk yere, "atmosfer sandığı göğün" genişlemesinden bahsediyor???

 

-Gökyüzünü(göğü) korunmuş bir tavan kıldık; onlar ise bunun ayetlerinden yüz çeviriyorlar. [21-ENBİYA, 32]

Buradada atmosfer kastedildiği açıktır. Burada "korunmuş" mevzusuna hemen diyeceksiniz işte şeytanlardan koruyormuş diye. Buda zorlama bir yorum olur neden? Çünkü "şeytan" metafiziktir gözlem dışıdır. Ama ayetin sonunda "ayetlerinden(delilerinden)" yüz çeviriyorlar diyerek bu yorumun önünüde güzelce tıkanmıştır...

 

Bide şu gece-gündüz mevzusuna gelelim. Yav arkadaş bide deney yap diyon. Hayal demi edemiyon oluşacak görüntüyü..

Buyrun bakalım sizin iddia ettiğiniz gibi mi benim iddia ettiğim gibi mi bir görüntü oluşur uzaydan bakıldığında?

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

-

 

dunya.mp4

Asıl sen kıvırtma,yüzsüz,pişkin müslim.Bağımlı olduğun islamı kaybetmemek için ne yapacağını şaşırdın.Apaçık,anlaşılır olduğunu söyleyen kitapta,gök hem evren,hem de bildiğimiz gök anlamında kullanılmıştır diyemezsin.Bunu yaparsan,Kuranın apaçık,anlaşılır olmadığını kabul etmiş olursun.Sizin açınızdan iki taraflı bir sıkıntı var.
Ayrıca Şeytan metafizik varlık demişsin.Öyleyse,insanlara gönderildiği söylenen bir kitapta
neden şeytanların yıldızlarla taşlandığı,bilgi çalmaya çalışan şeytanların,cinlerin ateş toplarıyla,ışınlarla vurulduğu,göğün bekçilerce korunduğu söyleniyor.Bu gözlem dışı olaylar neden anlatılıyor.Kendi ayağına sıkmışsın,bu yorumunla da.

Son olarak;Zariyat 47de geçen tekil gök sözcüğüne evren anlamı vermişsin işine geldiği için,enbiya 30da geçen çoğul gökler sözcüğüne de evrenler anlamı yerine,evren anlamı vermişsin,işine gelmediği için.Var mı öyle bir dünya.Ler,lar eki nereye gitti.İşinize gelmeyince,tek harfi bile değişmemiştir,apaçık,anlaşılır dediğiniz Kurandan ekler atıyorsunuz,sözcüklere başka anlamlar veriyorsunuz,olmayan sözcükler ekliyorsunuz,ayetleri baştan yazıyorsunuz.

tarihinde Buzul tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
23 dakika önce, Buzul yazdı:

Asıl sen kıvırtma,yüzsüz,pişkin müslim.Bağımlı olduğun islamı kaybetmemek için ne yapacağını şaşırdın.Apaçık,anlaşılır olduğunu söyleyen kitapta,gök hem evren,hem de bildiğimiz gök anlamında kullanılmıştır diyemezsin.Bunu yaparsan,Kuranın apaçık,anlaşılır olmadığını kabul etmiş olursun.Sizin açınızdan iki taraflı bir sıkıntı var.
Ayrıca Şeytan metafizik varlık demişsin.Öyleyse,insanlara gönderildiği söylenen bir kitapta
neden şeytanların yıldızlarla taşlandığı,bilgi çalmaya çalışan şeytanların,cinlerin ateş toplarıyla,ışınlarla vurulduğu,göğün bekçilerce korunduğu söyleniyor.Bu gözlem dışı olaylar neden anlatılıyor.Kendi ayağına sıkmışsın,bu yorumunla da.

Şuanki "sözde müslümanlar"  a da bak Kur'an senin dediğini demiyor dediğimizde aynı senin yaptığın itirazı yapıyor. Ve aynı senin gibi "Hakaret vari" bir üslup kullanmaya başlıyor. Sakin ol kardeşim elinden oyuncağı alınmış çocuk gibi inlemene gerek yok.

Kur'an "apaçık" zaten apaçık olduğu için başka anlamlarda kullanıldığı net görünüyor. Ama sizin gibi "apaçık" görünen anlamları değiştirmeye kalkan "sözde müslümanlar" ve "ateistler" olduğu için siz ayetin "apaçık" olduğunu göremiyorsunuz...

Diğer bir nokta,

Metafizik bir olay şuan gözlem dışıdır. Bu o olayın gerçekleşmediğini veya bizim ileride bunları gözlemleyemiyeceğimiz anlamına  gelmez.

 

tarihinde profer tarafından düzenlendi
Ekleme
Link to post
Sitelerde Paylaş
12 dakika önce, profer yazdı:

Şuanki "sözde müslümanlar"  a da bak Kur'an senin dediğini demiyor dediğimizde aynı senin yaptığın itirazı yapıyor. Ve aynı senin gibi "Hakaret vari" bir üslup kullanmaya başlıyor. Sakin ol kardeşim elinden oyuncağı alınmış çocuk gibi inlemene gerek yok.

Kur'an "apaçık" zaten apaçık olduğu için başka anlamlarda kullanıldığı net görünüyor. Ama sizin gibi "apaçık" görünen anlamları değiştirmeye kalkan "sözde müslümanlar" ve "ateistler" olduğu için siz ayetin "apaçık" olduğunu göremiyorsunuz...

Diğer bir nokta,

Metafizik bir olay şuan gözlem dışıdır. Bu o olayın gerçekleşmediğini veya bizim ileride bunları gözlemleyemiyeceğim anlamına  gelmez.

 

Sözde müslüman olan sensin aslında,orta yolculuğu,ne yardan,ne serden geçerimciliği müslümanlık sanıyorsun.Hoş istersen kendine müslüman de,ama bana dersen ben müslümanım,,sen de sözde müslümanlar gibisin,ben de sana asıl sen müslüman değilsin,yalnızca bağımlı olduğun islamı kaybetmemek için yalanlar uyduruyorsun,kendini kandırıyorsun,aldatıyorsun,uydurduğun yalanları,palavraları da pazarlamaya,satmaya çalışıyorsun,derim.

Ayrıca pişkin,yüzsüz,sağı solu ayrı oynayan bir kişinin,insanların gözününe baka baka yalan söylemesine,pişkinlik yapmasına katlanamıyorum.

La daha yeni,gözlem dışı metafizik bir şeyden söz etmez,edemez diyordun,ben insanlara gönderildiği söylenen Kuranda gözlem dışı bu anlatımların ne işi var diyince de,bu yıldızlarla taşlanan şeytanları,ateş toplarıyla vurulan cinleri,göğü koruyan bekçileri ilerde gözlemleyemeyeciğimiz anlamına gelmez diyorsun.Kafan güzel galiba.Koca koca yıldızlarla şeytanların taşlandığını kabul eden birine de sorulacak soru mu bu,tabi kafası güzel.

tarihinde Buzul tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
19 dakika önce, Buzul yazdı:

Sözde müslüman olan sensin aslında,orta yolculuğu,ne yardan,ne serden geçerimciliği müslümanlık sanıyorsun.Ayrıca pişkin,yüzsüz,sağı solu ayrı oynayan bir kişinin,insanların gözününe baka baka yalan söylemesine,pişkinlik yapmasına katlanamıyorum.

La daha yeni,gözlem dışı metafizik bir şeyden söz etmez,edemez diyordun,ben insanlara gönderildiği söylenen Kuranda gözlem dışı bu anlatımların ne işi var diyince de,bu yıldızlarla taşlanan şeytanları,ateş toplarıyla vurulan cinleri,göğü koruyan bekçileri ilerde gözlemleyemeyeciğimiz anlamına gelmez diyorsun.Kafan güzel galiba.Koca koca yıldızlarla şeytanların taşlandığını kabul eden birine de sorulacak soru mu bu,tabi kafası güzel.

Güzel kardeşim nereden biliyorsun bilimin gelişip, öyle bir şeyin olup olmadığını doğrulayıp, doğrulamıyacağını... Şuan gözlem dışı bu illa olmadığını göstermez. Buradaki kilit nokta bilimle çelişmediği... Asıl sizin kafanız iyi heralde... Mesela desydi ki "insanlara atıyoruz" ya da "hayvanlara atıyoruz" ee biz hayvanları gözlemleyebildiğimize göre bak bilimle çelişiyor derdik. Ama bahsettiği şeytan nedir? Taşlama nedir? bilmiyoruz dolayısıyla "bilimle çelişen" bir ifadede olmamış oluyor. Anladın mı? Kafanın uyuşukluğu geçince bi daha oku belki o zaman anlarsın...

Zariyat 47 de "genişlediğinden" bahsediyor. Sizin mantığınıza göre; kastedilen gökyüzü ise; gökyüzü genişliyor dersen "yıldızların uzaklaşması" anlamına gelir... Ve sizin mantığınızdaki gibi düşünen biri çıkıpta "gökyüzü" genişliyor demez bilmem anlatabildim mi?

tarihinde profer tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
1 dakika önce, profer yazdı:

Güzel kardeşim nereden biliyorsun bilimin gelişip, öyle bir şeyin olup olmadığını doğrulayıp, doğrulamıyacağını... Şuan gözlem dışı bu illa olmadığını göstermez. Buradaki kilit nokta bilimle çelişmediği... Asıl sizin kafanız iyi heralde... Mesela desydi ki "insanlara atıyoruz" ya da "hayvanlara atıyoruz" ee biz hayvanları gözlemleyebildiğimize göre bak bilimle çelişiyor derdik. Ama bahsettiği şeytan nedir? Taşlama nedir? bilmiyoruz dolayısıyla "bilimle çelişen" bir ifadede olmamış oluyor. Anladın mı? Kafanın uyuşukluğu geçince bi daha oku belki o zaman anlarsın...

Bunları görmüyor,gözlemleyemiyor oluşumuz,cinlerin,şeytanların ateş toplarıyla vurulmasının,şeytanların yıldızlarla taşlanmasının gerçekleşmediği anlamına gelmezmiş.
Bilim gelişince,bu olayları da görebilecekmişiz.He bilim gelişince koca canis majoris ile,görünmeyen şeytanların taşlandığını,koca koca yıldızlarla şeytanların kovalandığını göreceksin.
Bu neyin kafası.
Adam şeytanlar,cinler görülmediği için bu bilimle çelişmez dedi ya la.Koca koca yıldızlarla şeytanların taşlanması,koca koca yıldızların şeytanların peşine düşmesi bilimle çelişmezmiş.


İşine geldiği gibi davranıyorsun.Bir yerde bunlar gözlem dışı olduğu için,bunlardan söz etmez diyorsun,sonra bunların gözlemlenmemesi,görülmemesi,bunların gerçekleşmediği
anlamına gelmez,diyorsun.
Bir yerde tekil gök sözcüğüne evren anlamı veriyorsun,öteki yer de çoğul gökler sözcüğüne,işine gelmediği için evrenler anlamı yerine,evren anlamı veriyorsun.
Sen ne utanmaz,pişkin bir şey çıktın böyle yahu.İnsanların gözüne baka baka yalan söylemeye,pişkinlik yapmaya utanmıyor musun.Git yalanlarını,palavralarını başka yerde pazarla bence.

Link to post
Sitelerde Paylaş
2 saat önce, profer yazdı:

İyide saydığınız bütün ayetler, şuan "dünya cezası" değil... Ahiret cezası, şuan bu söylenenlere ister inanırsın ister inanmassın. Ha eğer bu söylenenler gerçekse itiraz edecek bir dayanağın olmaz orası ayrı. Adam sana demiş inanmassan sonsuz yanarsın. E Kur'an'ın anlatılarına baktığımızda bir zorluğununda olmadığını görüyoruz. Az sayıda haram belirtilmiş, gerisi helal kılınmış. Herhangi bir yönetim biçimi tarif edilmez. (O insanların kafa kurup, yapacağı bir şey çünkü) Müzik haram değildir, haremlik-selamlık yoktur. Kur'an'ın ana mesajı sadece "Allah" ı tanrı olarak bilmek. Onun adına kandırılmamak. Allah adına birşeyler uydurmamak.... daha uzar gider... Ana mesaj hep Allah'tır. Bir "insana itaat" değildir... 

 

Kur'an tüm Arap dili mantığında değildir. mesela şu ayete bakın:

 

-Eğer biz onu A'cemi (Arapça olmayan bir dilde) olan bir Kur'an kılsaydık, herhalde derlerdi ki: 'Onun ayetleri açıklanmalı değil miydi? Arap olana, A'cemi (Arapça olmayan bir dil)mi?' De ki: 'O, iman edenler için bir hidayet ve bir şifadır. İman etmeyenlerin ise kulaklarında bir ağırlık vardır ve o (Kur'an), onlara karşı bir körlüktür. İşte onlara (sanki) uzak bir yerden seslenilir.' [41-FUSSİLET, 44]

 

Sizi yanıltan "Allah ve Resulu' ne itaat" ifadesi. Hatta din istismarcılarının da kullandığı ayetlerin başında gelir. Çünkü kendileri sözde peygamber yolunda olduklarından, peygambere itaat = bize itaat olmuş olur adamı istediği gibi yönetir.

Ama burada yapılan en büyük çarpıtma, "resul" kelimesinin farsça bir kelime olan "peygamber" diye çevrilmesinden kaynaklanır. Yani burada paygambere itaat değil. "elçi" denerek Allah'a itaat kastedilir. Burada "elçi" tabirinin kullanılması bu mesajı iletme görevinden ötürüdür. Kur'an daki mesela şu ayetlere bakalım:

 

-Elif, Lam, Ra. (Bu,) Ayetleri muhkem kılınmış, sonra hüküm ve hikmet sahibi ve her şeyden haberdar olan (Allah) tarafından 'birer birer (bölüm bölüm) açıklanmış' bir Kitap'tır.

Öyle ki, Allah'tan başkasına ibadet etmeyin. Gerçekten ben, sizi O'nun tarafından uyaran ve müjdeleyenim; [11-HUD, 1-2]

 

Mesela peygamberin insanlara söylediklerine bakalım:

 

- De ki: "Ben ancak sizin benzeriniz olan bir beşerim. Bana yalnızca, sizin ilahınızın bir tek ilah olduğu vahyolunur. Öyleyse O'na yönelin ve O'ndan mağfiret dileyin. Vay haline o müşriklerin.(ortak koşanların)" [41-FUSSILET, 6]

 

-De ki: 'Ben elçilerden bir türedi değilim, bana ve size ne yapılacağını da bilemiyorum. Ben, yalnızca bana vahyedilmekte olana uyuyorum ve ben, apaçık bir uyarıcıdan başkası değilim.' [46-AHKAF, 9]

 

-De ki: "Size Allah'ın hazineleri yanımdadır demiyorum, gaybı da bilmiyorum ve ben size bir meleğim de demiyorum. Ben, bana vahyedilenden başkasına uymam." De ki: "Kör olanla, gören bir olur mu? Yine de düşünmeyecek misiniz?" [6-ENAM, 50]

 

Bunun cevabını daha önce de verdim, ama hal hadi bi daha paylaşıyım:

 

66-İnsan demektedir ki: 'Ben öldükten sonra mı, gerçekten diri olarak çıkarılacağım?'

67-İnsan önceden, hiç bir şey değilken, gerçekten onu yaratmış olduğumuzu (hiç) düşünmüyor mu?

68-Andolsun Rabbine, onları da, şeytanları da mutlaka haşredeceğiz, sonra onları cehennemin çevresinde diz üstü çökmüş olarak hazır bulunduracağız.

69-Sonra, her bir gruptan Rahmana karşı azgınlık göstermek bakımından en şiddetli olanını ayıracağız.

70-Sonra biz ona (cehenneme) girmeye kimlerin en çok uygun olduğunu daha iyi biliriz.

71-Sizden ona girmeyecek hiç kimse yoktur. Bu, Rabbinin kesin olarak üzerine aldığı bir karardır.

72-Sonra, takva sahiplerini kurtarırız ve zulmedenleri diz üstü çökmüş olarak bırakıveririz.

 

Bak bide şöyle bi ihitmalde var. Şuan çoğu sözde "müslüman" Kur'an'a aykırı hareket ettğine göre, benim açımdan kesin de sizin açınızdan eğer cehennem varsa "o eleştirdiğiniz kişilerle" aynı cehennemi paylaşacak gibisiniz. Çünkü onlarında Kur'an la alakası yok, sizinde...

İyi günler,

 

 

 

konumuz, herkesin cehenneme gideceği ve sonrasında cezasını çekenlerin ordan cennete gideceğiydi. yanıtınız ise konudan çıkıp, bambaşka yerlere gitmiş.

 

neyse, özetle: islam da, kuran da arabın günün siyasetine uygun olarak uydurduğu zırvalar bütünüdür ve bu yüzden kendi içinde tutarsızdır.

 

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
9 dakika önce, Buzul yazdı:

Bunları görmüyor,gözlemleyemiyor oluşumuz,cinlerin,şeytanların ateş toplarıyla vurulmasının,şeytanların yıldızlarla taşlanmasının gerçekleşmediği anlamına gelmezmiş.
Bilim gelişince,bu olayları da görebilecekmişiz.He bilim gelişince koca canis majoris ile,görünmeyen şeytanların taşlandığını,koca koca yıldızlarla şeytanların kovalandığını göreceksin.
Bu neyin kafası.
Adam şeytanlar,cinler görülmediği için bu bilimle çelişmez dedi ya la.Koca koca yıldızlarla şeytanların taşlanması,koca koca yıldızların şeytanların peşine düşmesi bilimle çelişmezmiş.


İşine geldiği gibi davranıyorsun.Bir yerde bunlar gözlem dışı olduğu için,bunlardan söz etmez diyorsun,sonra bunların gözlemlenmemesi,görülmemesi,bunların gerçekleşmediği
anlamına gelmez,diyorsun.
Bir yerde tekil gök sözcüğüne evren anlamı veriyorsun,öteki yer de çoğul gökler sözcüğüne,işine gelmediği için evrenler anlamı yerine,evren anlamı veriyorsun.
Sen ne utanmaz,pişkin bir şey çıktın böyle yahu.İnsanların gözüne baka baka yalan söylemeye,pişkinlik yapmaya utanmıyor musun.Git yalanlarını,palavralarını başka yerde pazarla bence.

Ben "ileride görünecek" diye bir şey iddia etmedim Yalancının tekisiniz... (böyle bir ihtimalin olmadığı nereden biliyorsunuz diyerek-belki cümlesi kullandım)

O kadar bilim le uyumlu açıklama olmasa tamam bunlar saçma derim ama o kadar bilimle uyumlu açıklma var bunları görmezden gelemem...

Birşeyin çelişip, çelişmemesinin ne olduğunu bile eminim bilmiyorsun...

Neyse nasıl konuları çarpıttığını bütün samimi kişeler elbet görüyordur... Daha az önce kullandığım kelimeyi bile çarpıtarak "YALAN" söylüyorsun. Ayrıca arkadaşlarınızın cevaplaını yetersiz görüyorsunuz heralde 3 kişi birden cevap verdiğinize göre :)

 

tarihinde profer tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
22 dakika önce, profer yazdı:

 

Zariyat 47 de "genişlediğinden" bahsediyor. Sizin mantığınıza göre; kastedilen gökyüzü ise; gökyüzü genişliyor dersen "yıldızların uzaklaşması" anlamına gelir... Ve sizin mantığınızdaki gibi düşünen biri çıkıpta "gökyüzü" genişliyor demez bilmem anlatabildim mi?

Arkadaş sen ne pişkin,sözden anlamaz bir şey çıktın böyle yahu.Apaçık,anlaşılır kitapta gök evren yerine kullanılmıştır diyemezsin,bunu yaparsan bu kitabın apaçık,anlaşılır olmadığını kabul etmiş olursun.Bunu kabul eden kişi de,islamdan çıkar.İlk önce tutarlı bir tutum sergile.Ne yardan,ne serden geçerimciliği,orta yolculuğu bırak.Kendi kitabınla,kendi silahınla vuruyoruz seni.

İkinci olarak,dediğim gibi zariyat 47de geçen tekil gök sözcüğüne evren anlamı vermişsin,ama enbiya 30da geçen çoğul gökler sözcüğüne evrenler anlamı vermek yerine,ler,lar ekini atarak,evren anlamı vermişsin.İşine gelmeyince Kurandan ek bile atıyorsun.Sonra da burada,tek bir harfi değişmemiştir,korunmuştur geyiği yaparsınız.Seni kendi silahınla vuruyoruz bak.

İşin kötü,müslüman olmadığın,dinden çıktığın halde bize karşı islamı savunuyorsun.İşte ben bu duruma katlanamam,kişinin kendisi müslüman değil,bağımlı olduğu islamı,kendi benimseyebileceği bir biçime getirmeye çalışıyor,işine gelmeyince ek atıyor.Bu nasıl bir saçmalıktır.Şuraya gelip,bağımlı olduğunuz,kendi benimseyebileceğimiz bir biçime getirdiğiniz islamı,kuranı,müslüman olmadığınız halde savunmayın.

Link to post
Sitelerde Paylaş
9 dakika önce, bir_akil_insan yazdı:

 

konumuz, herkesin cehenneme gideceği ve sonrasında cezasını çekenlerin ordan cennete gideceğiydi. yanıtınız ise konudan çıkıp, bambaşka yerlere gitmiş.

 

neyse, özetle: islam da, kuran da arabın günün siyasetine uygun olarak uydurduğu zırvalar bütünüdür ve bu yüzden kendi içinde tutarsızdır.

 

 

He az önceki paylaştığım ayetlerde de kendisinin bir şey bilmediğini, o yüzden bana değil, Allah'a uyun dediğini ve Kur'an'da bir çok yerde kendi hatasını millete anlatan bir "Arap" ilginç...

Link to post
Sitelerde Paylaş
14 dakika önce, profer yazdı:

Ben "ileride görünecek" diye bir şey iddia etmedim Yalancının tekisiniz... (böyle bir ihtimalin olmadığı nereden biliyorsunuz diyerek-belki cümlesi kullandım)

O kadar bilim le uyumlu açıklama olmasa tamam bunlar saçma derim ama o kadar bilimle uyumlu açıklma var bunları görmezden gelemem...

Birşeyin çelişip, çelişmemesinin ne olduğunu bile eminim bilmiyorsun...

Neyse nasıl konuları çarpıttığını bütün samimi kişeler elbet görüyordur... Daha az önce kullandığım kelimeyi bile çarpıtarak "YALAN" söylüyorsun. Ayrıca arkadaşlarınızın cevaplaını yetersiz görüyorsunuz heralde 3 kişi birden cevap verdiğinize göre :)

 

İleride görünmeyecekse,be ey algı yolları tıkanmış kişi,insanlara gönderildi dediğin kitapta,insanların hiçbir zaman görmeyeceği,gözlemleyemeyeceği,gözlem dışı olayların ne işi var.Mülk 5,saffat 6,7,8,9,10,cin 8,9 gibi ayetleri okuyup,imanınızı mı arttıracaksınız,rabbim koca koca yıldızları şeytanların peşine takıp,koca yıldızlarla şeytan taşlıyor subhanallah diyip.Koca koca yıldızların,şeytanların peşine düşmesine,koca koca yıldızlarla şeytanların taşlanmasına hala bilimle çelişmez diyor  utanmadan.

Göğe bakmışlar,bir şeyler kayıp kayıp duruyor,bunlar da olsa olsa yıldız olur demişler,bu gözlemle de fantastik ögeleri birleştirip,aha bunlarla şeytanlar vuruluyor,taşlanıyor gibisinden fantastik bir masal ortaya atmışlar.Halbuki o kayanlar göktaşı,yıldız değil.

Sen ilk önce tutarlı olmayı öğren,hem nalına,hem mıhına vurmayı bırak.

tarihinde Buzul tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
25 dakika önce, Buzul yazdı:

Arkadaş sen ne pişkin,sözden anlamaz bir şey çıktın böyle yahu.Apaçık,anlaşılır kitapta gök evren yerine kullanılmıştır diyemezsin,bunu yaparsan bu kitabın apaçık,anlaşılır olmadığını kabul etmiş olursun.Bunu kabul eden kişi de,islamdan çıkar.İlk önce tutarlı bir tutum sergile.Ne yardan,ne serden geçerimciliği,orta yolculuğu bırak.Kendi kitabınla,kendi silahınla vuruyoruz seni.

İkinci olarak,dediğim gibi zariyat 47de geçen tekil gök sözcüğüne evren anlamı vermişsin,ama enbiya 30da geçen çoğul gökler sözcüğüne evrenler anlamı vermek yerine,ler,lar ekini atarak,evren anlamı vermişsin.İşine gelmeyince Kurandan ek bile atıyorsun.Sonra da burada,tek bir harfi değişmemiştir,korunmuştur geyiği yaparsınız.Seni kendi silahınla vuruyoruz bak.

İşin kötü,müslüman olmadığın,dinden çıktığın halde bize karşı islamı savunuyorsun.İşte ben bu duruma katlanamam,kişinin kendisi müslüman değil,bağımlı olduğu islamı,kendi benimseyebileceği bir biçime getirmeye çalışıyor,işine gelmeyince ek atıyor.Bu nasıl bir saçmalıktır.Şuraya gelip,bağımlı olduğunuz,kendi benimseyebileceğimiz bir biçime getirdiğiniz islamı,kuranı,müslüman olmadığınız halde savunmayın.

 

14 dakika önce, Buzul yazdı:

İleride görünmeyecekse,be ey algı yolları tıkanmış kişi,insanlara gönderildi dediğin kitapta,insanların hiçbir zaman görmeyeceği,gözlemleyemeyeceği,gözlem dışı olayların ne işi var.Mülk 5,saffat 6,7,8,9,10,cin 8,9 gibi ayetleri okuyup,imanınızı mı arttıracaksınız,rabbim koca koca yıldızları şeytanların peşine takıp,koca yıldızlarla şeytan taşlıyor subhanallah diyip.Koca koca yıldızların,şeytanların peşine düşmesine,koca koca yıldızlarla şeytanların taşlanmasına hala bilimle çelişmez diyor  utanmadan.

Göğe bakmışlar,bir şeyler kayıp kayıp duruyor,bunlar da olsa olsa yıldız olur demişler,bu gözlemle de fantastik ögeleri birleştirip,aha bunlarla şeytanlar vuruluyor,taşlanıyor gibisinden fantastik bir masal ortaya atmışlar.Halbuki o kayanlar göktaşı,yıldız değil.

Sen ilk önce tutarlı olmayı öğren,hem nalına,hem mıhına vurmayı bırak.

Senin anlama kıtlığın mı var?

Zariyat 47 =  وَالسَّمَٓاءَ Ve-ssemâe(gök)

Enbiya 30 = السَّمٰوَاتِ  essemâvâti(gökler)

.

Çocuğum, evladım, bilimin ilerlemesiyle şuan ki bilimle açıkladığımız bir çok konuyu belki başka tabirlerle bile açıklayacağız bilim sürekli gelişir çünkü...Ama bu sonuçta biz gözlemleyemiyoruz diye böyle birşeyin olamayacağını göstermez. Yada göremeyeceğimizi göstermez... Ama şuan göremiyoruz. Ve şuanki bilm ile gözlediğimiz bir "varlığa yıldız atılıyor" da denmiyor. Sonuç olarak biz şeytanın ne olduğunu bilmiyoruz. Ha bilseydik "arkadaş şeytan a ateş atılamaz"  derdik anladın? Kaldı ki bu ifade mecazi bir anlatımda olabilir buda mümkündür. Tek bildiğimiz şey bilimin bulgularıyla gözlemleyemediğimiz bir şeyden bahsediyor. Bilimin "gözlemleyemediği bir şey"?  "bilimle nasıl çelişir" senin kafan yerinde mi?

 

tarihinde profer tarafından düzenlendi
Düzeltme
Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...