Jump to content

TDK'yi tartışalım


Recommended Posts

Tükçe, cumhûriyetin kuruluşuna kadar, yaygın bir yazı dili değildi. Türkçe yazmak isteyen herkes, kendi kafasına göre, uygulamalara başvuruyordu.

 

Bu dildeki yazı dilini geliştirmek için, yeni bir oluşum kurulması gerekiyordu. Atatürk'ün önderliğinde, 1932 yılında,  Türk Dili Tetkik Cemiyeti kuruldu. Bu ad, dahâ sonraları, Türk Dil Kurumu biçimine dönüştürüldü.

 

Bu kamu derneği, Türkçeye, çok büyük kazanımlar getirdi.

 

Tâ ki...

 

Özerk bir kamu derneği olan TDK, 1983 yılında, ANAP aymazlarınca, Başbakanlık'a bağlanıp, özerk olmaktan çıkarıldı ve bir buyruk altı oluşumuna dönüştürüldü.

 

Artık Türkçe, bilimsel anlamda değil, buyruksal boyutlarda, algılanmaya ve uygulanmaya başlamıştı!

 

Yaptıkları yanlışları anlayan aynı ANAP aymazları, 1988 yılında, Bakanlar Kurulu kararıyla, Dil Derneği'ni kurdular.

 

Ama Dil Derneği de, yine siyâsetçilerin etkisinde olduğu için, orada da, us ve mantık tabanında, çalışmalar yapılamadı ve hâlen yapılamıyor.

 

Sonuçta, kamu denetimindeki hiç bir oluşum, ustan ve mantıktan uzak kalıyor!

 

Türkçe'ye yönelik her iki kuruluş da, dilimize, yarardan çok, zarar getiriyor.

 

Dil eğitimi olmayan bir toplum, bilim de üretemez; her türlü eğitim, üstün dil eğitimine dayalıdır.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bugün de yine insanlar kendi kafasına göre q-x-w harflerini kullanıyorlar ve yerine göre anlam bütünlüğünü, kullanmadıkları zamankinden daha iyi anlama kavuşturuyorlar. Bu nedenle q-x-w harfleri Türkçeye eklenerek 32 harfe yükseltilmeli Türk alfabesi. Rus alfabesi de 33 harftir. İngiliz alfabesi 26 harften oluşur ama ikili kombinasyon vardır ingilizce'de. Bizde ikili kombinasyonlu harfler olmadığı için 29 harf azlık anlamına geliyor.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bizim dilimizde 'w' sesi yok. Bu sebeple de ingilizceyi yeni ogrenen turkler telafuz etmekte zorlaniyor, genelde 'v' harfi gibi telafuz ediyorlar. W sesi olmadigi icin, harf olarak da eklemeye gerek yok. Kaf-kef farki yuzunden 'Q' harfi eklenmesi dusunulmus Ataturk zamaninda ama aslina bakarsaniz istanbul turkcesi ile konusunca ona da gerek yok. 

Link to post
Sitelerde Paylaş

Yeryüzündeki tüm diller arasında, en çok virgül, en çok noktalı virgül ve en çok kısa çizgi kullanılan dil, Türkçe'dir.

 

İsterseniz, hem TDK'nin, hem de Dil Derneği'nin yayınlarını inceleyin; düş kırıklığı yaşayacaksınız! Rezâlet!

 

Peki; bu, hep böyle miydi? Kesinlikle hâyır!

 

TDK'nin çalışanları, memur sınıfına girince; Dil Derneği de, siyâsetin etkisinde kalınca, uygulamalı yazı dilini de, yerle bir ettiler!

 

Güzel dilimizin, gereğince uygulanabilmesi için, tarafsız bir kuruluşa gerek vardır.

 

Tıpkı Almanca, İngilizce, Fransızca, vesâirecede olduğu gibi, dil, kamudan uzaklaştırılıp, us üreten, özel teşebbüse bırakılmalıdır.

 

Amaaa... TDK, yeniden özerkleştirilirse, yeterince olmasa bile, yeniden uygun bir düzene girebilir.

Link to post
Sitelerde Paylaş

İyide bilgisız bi uşak, madem ki hassasiyet arıyorsun, kendi adını niye sesli uyumuna uydurmadın?
Malta eriği'nin dediği bence de doğru. Türkçe'de olmayan seslerin harflerine gerek yok.
Türkçe'de w, x sesleri yok, ama Q var. Örneğin ben bazen Quran yazarım.  (قرآن) Kuran yazınca kurmak fiili ile eş anlamlı olmasın diye ayırmak amacıyla q ile yazmak bana mantıklı geliyor. Arapça ق-gaf sesi Q sesine denk geliyor zaten. Gaf veya Kaf, Qaf sesinin karşılığı olamıyorlar. Başka örnekleri de vardır. Şu an aklıma bu geldi.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bence TDK´yı karalamak yersiz ve gereksiz, çünkü Türkiyenin uzun yılardan beri süren çok önemli bir eğitim sorunu var. Haliyle o kurumdan sorumlu olanlarında da yetersiz kalması kaçınılmaz. Kaldı ki dilleri, kurumlardan ziyade, büyük ülçüde onu kullanan halkın kendisi belirler ve  șekillendirir. Mesela dilimize almancadan giren "șinitzel" (Schnitzel) kelimesinin kullanılmasını herhalde bu kurum insanlara dayatmadı.  

Hasılı vatandașlarımızın eğitim düzeyi ve bilgisi yükseldikçe dilimiz de hak ettiği yere varacaktır.

Ayrıca ben bu dili çok iyi bilirim edasıyla ve öyle bol noktalı ve virgüllü yazarak hava atmaya da gerek yok, çünkü bilmediği bir çok kere tescillenmiștir.

 

tarihinde kavak tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Benim rumuzuımda, hiç bir yanlışlık yok.

 

Başka dilleri, Türkçe'yle karşılaştırmak, bir aymazlıktır. Her dilin, kendine özgü yapısı vardır.

 

Diller, içinde bulundukları uygarlıklarla gelişirler; hattâ gelenekler bile, dillerin gelişmesinde, pay edinirler. Eğer Almanca'yı, Türk yaşam tarzıyla kıyaslarsanız, duvara toslarsınız!

 

Bir dili anlayabilmek için, o dilin oluştuğu uygarlığı, anlayabilmeniz gerekiyor; o uygarlık, size ters düşüyorsa, o dili öğrenebilmeniz, olanaksızdır.

 

Türkçe'yi, Arapça ya da Kütçe ile kıyaslamak, kendi usumuza yapacağımız ihânettir. Hiç bir dil, başka hiç bir dil ile kıyaslanamaz.

 

Elbet de, ortak kökeni olan, dil kümelerini karşılaştırmak, yanlış bir tutum değildir; ama karşılıklı hiç bir bağı olmayan, iki değişik dili kıyaslamak, us ürünü olamaz.

 

Türkçe'deki harfler, ortadadır; hiç bir eksiği yoktur.

 

Hattâ fazlası var; J harfi, Türrkçe'de yoktur; kimi Türk dillerinde, H ve F harfi de yoktur.

 

Bir abecenin, kısıtlı olması, o abeceyi uygulayan dilin, kısıtlı olması demek değildir. Yeryüzünde, yalnızca 13 ya da 14 harfli yazı dilleri var; ve o diller, son derece kusursuz dillerdir.

Link to post
Sitelerde Paylaş
11 dakika önce, bilgisız bi uşak yazdı:

Bir abecenin, kısıtlı olması, o abeceyi uygulayan dilin, kısıtlı olması demek değildir. Yeryüzünde, yalnızca 13 ya da 14 harfli yazı dilleri var; ve o diller, son derece kusursuz dillerdir.

 

Mesela hangi diller ?

Merak ettim...:D

tarihinde kavak tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.

×
×
  • Yeni Oluştur...