Jump to content

Efe Aydal, Depresyon ve Sansür


Recommended Posts

Efe Aydal'ın İntihar Ettiren İlaçlar videosunda yaptığı "depresyon bir akıl hastalığı değildir" söylemi üzerine ben de dahil bazı izleyiciler, videonun altında bıraktığı bir yoruma cevap olarak depresyon konusunda haksız olduğunu söyledik.

 

Videoda bahsettiği Türkiye'deki devlet hastanelerinin ve doktorların çoğunun baştan savma iş yaptığı, sağlıklı bir yaşam için spor yapmak, sosyalleşmek ve bir şeyler üretmek gerektiği konularına katılıyorum. Ancak üzüntüyü klinik depresyonla karıştıran Efe, onun bir akıl hastalığı olduğunu da reddediyor. Varmaya çalıştığı noktayı anlıyorum, existential crisis yaşayan izleyicilerine yardım etmek istiyor, ancak gerçekten depresyon belirtileri gösteren birini doktor ve ilaç tedavisinden soğutmak hiç akıllıca bir şey değil.

 

Kronik üzüntü, depresyon hastalığının belirtilerinden sadece biri. Genel isteksizlik ve motivasyon yokluğu, hiç bir şeyden keyif almamak, bozuk uyku düzeni, bozuk iştah, kayıtsızlık, kendine verilen değerin yitirilmesi, intihar düşünceleri ve girişimi belirtilerinin çoğuna sahip olan birine depresyon teşhisi konulmalıdır. Eğer doktor bunu yapmıyorsa o genel olarak bilimin ve tıbbın değil, o doktorun hatasıdır. İlaç yan etki gösterirse doktora bildirilir, doktor kötü ise başka doktora gidilir. Reçetesiz ilaç almak genel olarak zaten kötü bir firkirken, reçetesiz antidepresan almak çok tehlikeli bir şeydir. Bu konuda Efe'nin "antidepresan almayın" demesine yarı yarıya katılıyorum. Ancak ciddi bir akıl hastalığını reddetmek ve baştan aşağı komplo teoristi olup "psikolojik ilaçların bizi öldürmek için tasarlandığını" düşünmek hiç mantıklı değil.

 

Bu konuları Efe'ye yorum kısmında açıklamaya çalıştım, ve bana bu konuda bilgili bir kaç insan daha katıldı. Ancak Efe ona katılmayan, içinde benim de bulunduğum 4-5 kişinin hesaplarını engelledi. Tabi bu sadece benim şahit olduğum kadarı, kendisi de videoda bir çok insanı yobaz oldukları için engellediğini açıklıyor.

 

Bunu nasıl anladım? En başta yorum kısmında konuştuğum insanların yazdıkları kayboldu, sonra anonim olarak aynı sayfada aynı yorumlara baktığımda kendi yorumumunda görünmediğini fark ettim. Kendi ismime açtığım hesapla Efe'ye, aynı yorumun altına "..niye insanları blokluyorsun.." yazdım ve ertesi gün Efe bu hesabı da blokladı.

 

Efe Aydal saygı duyarak izlediğim ateist Youtube'culardan biriydi, izleyicilerinden birinin intihar etmesi sonucu duygusal bir çöküntüye girdiğini tahmin ediyorum, ancak ifade özgürlüğünü savunduğunu iddia eden birinin hiç bir uyarı olmadan, gayet nazik ve düzenli şekilde açıklanmış argümanların sahiplerini engellemesi son derece yanlış.

tarihinde Xibalba tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Efe Aydal şöhret zehirlenmesi yaşıyor belli ki. Onu, ilk çıktığı zamanlar, videolarını foruma sık sık taşıyan arkadaşlar sayesinde tanımıştım, izlemiştim, çoğunu da sevmiş ve herkes gibi takdir etmiştim. Hepimiz cesaretinden ve verdiği emekten dolayı takdir edip sahiplendik. Onun gibi diğerlerini de.

 

Fakat bir yerden sonra bu tür insanlara her şeyi en iyi ben bilirim, her şeyden anlarım, benim düşündüklerim ve söylediklerim doğrudur havası geliyor nedense. Mesela öğrencisinin-izleyicisinin intiharını anlattığı videonun başında intihar olgusu için "Bu iş nasıl oluyor, hala daha beni takip eden, beni sevdiğini söyleyen insanlar; o kadar video yaptık, o kadar potcast yaptık bununla ilgili, nasıl hala daha olabiliyor?" diyebiliyor. Hani onu izleyenler "Haa, tamam o zaman, intihar saçma bir şey" deyip konuyu kapatacak, o ne derse gerçek o olacak gibi bir inanç geliştirmiş.

 

Çok çok önemli tıbbi bir mesele hakkında felsefe yapmak anlamsızdır. İlaçları ve doktor tedavisi reddetmek yalnızca cehalettir, bilimi reddetmek demektir. Kötü doktorlar vardır, hastasına iki dakikalık muayenenin ardından bir dolu ağır ilacı dayayıp gönderen doktor vardır, yeni gelişmeleri takip etmediğinden bilgisi kısıtlı olan ve kolayca teşhis koyan (yanlış teşhis) doktor vardır, bunları doğrudur. Ancak bu başka bir sorundur, bu sorundan yola çıkıp tıbbi ve farmakololik tedaviyi reddetmek sadece cahilliktir. 

 

Ayrıca bu ateist ağlaması çok itici. "Biz eziliyoruz, arkamızda kimse yok, toplum bizi anlamıyor, çok yalnızız, depresifiz, intihara eğilimli olmamız doğal" demek dinci ağlaklığından daha zararlı ve kötü. Ateistlerin intihara eğilimli oldukları iddiası başlı başına dinci iddiasıdır zaten, bir ateistin de mazlum görünmek adına bu iddiaya sığınması içler acısıdır.

 

Depresyon çok ciddi ve ağır bir tıbbi hastalıktır, ciddiye alınmalı ve psikoloğa değil direkt psikiyatra gitmelidir. Depresyon ve intiharın psikopatolojisi açıktır, bilinir. Yani video yapıp doktora gitmeyin, ben akıl veriyorum beni dinleyin diyeni ciddiye almamak lazım. Her depresyonu üç beş gün sürüp geçen reaktif depresyonla vb karıştırmamak gerek. İntihar eden insanlar aptal değil.

Link to post
Sitelerde Paylaş
3 saat önce, Xibalba yazdı:

Efe Aydal'ın İntihar Ettiren İlaçlar videosunda yaptığı "depresyon bir akıl hastalığı değildir" söylemi üzerine ben de dahil bazı izleyiciler, videonun altında bıraktığı bir yoruma cevap olarak depresyon konusunda haksız olduğunu söyledik.

 

 

Evet, Xibalba öncelikle tekrar hoşgeldiniz. uzun zamandır forumda yoktunuz. 

 

Konuya gelirsek, bu durumda söylenebilecek en doğru söz; ikiniz de haklısınız. Bazı ilaçların yan etkileri farklı bir depresyon yaratabilir. veya kişi "doktor ve ilaçla da sonuç alamadım" diyerek, daha fazla umutsuzluğa kapılabilir. 

Ancak diğer taraftan psikologlar da bu işin uzmanı. burada herhalde doktor seçimi önemli olsa gerek. onun dışında kişinin sosyal çevresi ve katıldığı aktiviteler de tedavi etkisi yapabilir.  

 

 

Link to post
Sitelerde Paylaş

Efe Aydal'da bu güne kadar beni rahatsız eden bir durum gözlemlemedim. Kendisini her zaman takdir ettim. Depresyon konusunda büyük ölçüde haklı. Antidepresan ilaçlar sadece destektir ve yeterli olamaz. Depresyonda hobi geliştirmek ve fikirlerini, hayata, olaylara bakışını düzenlemek şarttır. Yoksa ilaç yarar sağlamaz.

 

Depresyon tabii ki akıl hastalığı da değildir. Sadece o kapıdan ilk adımı atmaktır. Depresyon gayet doğaldır. Stresin doğal olması gibi. Uzun süren stres depresyona dönüşür. Depresyonun uzun sürmesi de obsesif takıntılardan başlayarak çeşitli bir dizi rahatsızlığa yol açar. Depresyon geçirmek doğal bir tepkidir, atlatılması gerekir. Atlatılırsa sorun olmaz.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Ben örneğin Müslümler içinde yaşamak zorunda olmayı Walking Dead senaryosunun gerçek olması şeklinde düşünüyorum. Böyle bir düşüncenin sürekli strese neden olması kaçınılmaz ve bu da zaman zaman depresyona neden olacaktır. İlaç kullanmadan bu depresyonları atlatıyorum. Başa çıkamayacak olsam antidepresan desteğine başvurabilirim.

 

Toplumu bir zombi yığını görerek, ki öyleler, stres olmaması ve bunun da zombiler yeniden insanlara dönüşmedikçe depresyon yapmaması olanaksız. Dogmatik saplantılarından başka hiç bir şeyleri olmayan toplumu da zombiler olarak görmemenin ve Walking Dead içinde yaşadığını hissetmemenin bir yolunu göremiyorum.

 

İnsanlar sürekli papağan veya CD okuyucu gibi fikirlerini anlatmazlar. Bazen içlerini de dökerler. Hemen zırladı ağladı diye suçlamamak lazım. İnsanız, sıkıntılarımız olabilir ve içimizi de dökeriz bazen. Bazen duygusal davranabiliriz. Bunlar insanlara mahsus durumlar. Normal.

 

Yani örneğin ateist olmadan önce yaşadığım bazı inandırılma durumlarını anlattım, yaşadıklarımı paylaştım diye "sen git tekrar Müslüm ol" filan diye tepkilere tanık olmamış değilim. Bunlar çiğlik, hamlık tabii, insanların sohbet olsun diye anlattıklarını aleyhlerine çevirip kullanmak doğru değil.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Ilac gerekmiyorsa bile bunu doktor soylemeli, bu tartismaya bile acik bir konu degil. Depresyon, sonu intihara kadar bile gidebilen ciddi bir hastalik. Insanlara doktora gorunmesini tavsye etmek disinda her dusunce sorumsuzluktan baska birsey degildir. Her doktor iyi veya ilgili olmayabilir, bunu cozumu doktora gitmemek degil, farkli bir domtora gorunmek. Ben gittigim bir doktorun bekleme salonunda seccade gorunce farkli bur doktora gorunmustum. Ilk gittiginiz doktoru begenmediniz diye doktora muayene olmaktan vazgecilmez. Siz muayene olun, ilac gerekmiyorsa da bu doktorun karari olmali.

Link to post
Sitelerde Paylaş
On 30.03.2017 at 21:45, democrossian yazdı:

 

İnsanlar sürekli papağan veya CD okuyucu gibi fikirlerini anlatmazlar. Bazen içlerini de dökerler. Hemen zırladı ağladı diye suçlamamak lazım. İnsanız, sıkıntılarımız olabilir ve içimizi de dökeriz bazen. Bazen duygusal davranabiliriz. Bunlar insanlara mahsus durumlar. Normal.

 

Yani örneğin ateist olmadan önce yaşadığım bazı inandırılma durumlarını anlattım, yaşadıklarımı paylaştım diye "sen git tekrar Müslüm ol" filan diye tepkilere tanık olmamış değilim. Bunlar çiğlik, hamlık tabii, insanların sohbet olsun diye anlattıklarını aleyhlerine çevirip kullanmak doğru değil.

 

İnsanın burada, bu küçük alanda içini dökmek istemesiyle Efe Aydal gibi izleyici kitlesi yüksek birinin bir video yaparak ve üstelik bütün ateistler adına konuşarak içini dökmesi başka ama.

Bu adam Müslümanlar tarafından da takip ediliyor, o yüzden ne söylediğine çok dikkat etmek zorunda. O yüzden ağlamayacak, içini dökse de kurduğu cümleleri dikkatle seçecek. İntihar videosunda basbayağı dinci ağlaklığı yapmış, bu beni inanılmaz rahatsız etti. Ben bu toplumda ateist olduğum için dışlanmadım, kimse karşıma geçip bana kötü söz edemedi, baskı kuramadı. Çünkü ben bu toplumda ateist kimliğimle var olmadım, ateist kimliğimi hiçbir zaman gizlemediğim ve yeri geldiğinde açıkça söylediğim gibi.

 

Yani "ateistler toplum tarafından dışlanıyor, yalnızlığa mahkum ediliyor, o yüzden de depresif ve intihar eğilimli oluyorlar" demek haddi aşmak, kendini kabullenememiş ve kişiliği zayıf olmak demektir.

 

Elbette çok yobaz çevrelerde yaşayan ve ateist olduğunu söylemek bile istemeyen ateistler var. Cahil insanlarla ne tartışılır ki din konusu tartışılsın. Tamamen yobaz ve cahil bir çevrede yaşayan kişi, kafası biraz çalışan ve bilgiye değer veren bir kişiyse de şanssızdır ve kendini o çevrede yalnız hisseder, ateist olması bile gerekmiyor. Ama depresyona girmek başka bir mesele. Gerçeğini kabullenen, içinde bulunduğu çevreyi olduğu gibi gören biri kendi yolunu da bulur bu nedenden ötürü depresyona da girmez. 

 

Velhasıl ben bu intihar videosunu izleyen bir Müslüman olsam ateistlere acır, ciddiye falan da almazdım. Yalnız, dışlanmış, depresif, intihara meyyal zavallılar der, hallerine acır ve ciddiye almazdım. Oysa ezici çoğunluğumuz böyle insanlar değiliz, ateizm de insanı depresif yapmaz. Bilakis, sakin, sade, doğayla ve insanla barışık, hoşgörülü, kendi gerçeğini bilen ve kabullenen insan olmaya yardımcı olur. Benim güvendiğim yakın arkadaşlarım ateistler olmuştur hep, hepsi de hayat dolu, zeki, paylaşımcı, ışıl ışıl insanlardır. 

 

 

Link to post
Sitelerde Paylaş

Forum ile video yayını arasında ikisinin de isteyen herkes tarafından izlenmeye açık olması bakımından fark yok. Fakat kimliğini ve yüzünü açıkça ortaya koyarak yayın yapmak çok farklı bir şey. Efe'nin ağladığını görmedim. Öyle yapması bir zaaf elbette. İyi yapmamış. Fakat siniri bozulmuş olabilir. Mahkemeye veriliyor sürekli ve kendisini güvende hissetmiyor. Ateistlerin sırf ateist oldukları için öldürüldüğü bir ülkede yaşıyoruz. Sinirlerinin bozulmuş olması kadar doğal bir durum olmaz.

 

Ben Efe'den hiç bir zaman rahatsızlık duymadım. Zaafları varsa insan zaaflarıdır ve normaldir, çok görülmez. Efe ülkesinde asla güvende değildir. Bu halktan bir bot olacak diye bunlara bir fikir anlatmak boşa kendini tehlikeye atmak aslında. Bunlara değmez... Bence bunlar için değer mi diye üzülerek ağlamıştır. Değecek birileri olsa da değer dese... Değmediğini anlamış, ona üzülmüştür.

Link to post
Sitelerde Paylaş
On ‎2‎.‎4‎.‎2017 at 17:45, Türk Ateist yazdı:

 ateistler ............. hepsi de hayat dolu, zeki, paylaşımcı, ışıl ışıl insanlardır. 

 

Normalde tabii öyle... Ama dinin tepemize çıkarıldığı bir ortamda depresif olmamanın yolunu göremiyorum. Ben kendimi bunların içinde Walking Dead'de hayatta kalma savaşı veriyor kadar tedirgin hissediyorum. Her yerdeler, her yeri kuşatmış durumdalar. Yığın yığınlar  ve dogmalarından başka hiç bir kimlikleri yok.

Link to post
Sitelerde Paylaş

İlaç konusu şöyle: Bazı insanlar bazen aşırı dediğim dedik, "her şeyi en iyi ben bilirim" moduna girebiliyorlar. Bir de ruh doktorlarının halen biraz olumsuz bir imajı var. Popüler bilim dergileri filan da bunu düzeltmek için bir şey yapmıyor. "İlacı ret etme" yaklaşımı bir çok hastalıkta olabilir, sadece depresyonda değil. Bu ciddi bir sorundur. Çünkü ilaçların bir de yan etkileri filan vardır. Herkesin bu konuda bilinçli olması, ilacın yardımcı bir unsur olduğunu anlaması gerek. "Baştan savma" işten korkuyorsa, daha güvendiği pahalı bir doktora gidip ondan ilaç alsın. Benim öğrendiğim kadarıyla sorun bazen beyinle bile alakalı olmayabiliyor. Kişinin karaciğeri veya başka organlarındaki bizim bilemeyeceğimiz aksaklıklardan da kaynaklanabiliyor. Yani bunu diyen adam "Ben grip olunca antibiyotik almam" diyen aşırı maço bir takım insanlar vardır, onlarla aynı şeyi yapıyordur.

- Zaten doktor onu ayırt eder genellikle. "İlaca gerek yok, şöyle şöyle bir şeyler yap" diye kendileri derler zaten.

 

İlaç kokusunun sebebi bence şudur: Orta çağda filan akıl hastalıkları hiç anlaşılmadığı için, normal doktorlar o dönemde de kötü şöhrete sahiptiler. Birçok insan modern tıbbı anlamıyor. Belki bu yönde okullarda filan daha çok çaba sarf edilebilir.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Fikir edinmek için her iki videoyu da izledim. Bir kere izleyicisi intihar ettiği için ağlamıyor. Doğal olarak gergin sadece. Bu intiharın onu üzdüğü açık ve bunda bir acayiplik yok. O videoda hiç bir yanlışlık ve beni rahatsız eden bir konu bulamadım.

 

Antidepresan konulu videoda ise çok önemli bir konuya değiniyor. Bu bir tıp kongresinde tartışma konusu olacak çok ciddi ve önemli bir konu. Bu konuda önemli ve tartışılması gereken bir görüş. Bu konuda da Efe haksızdır asla diyemem.

 

Efe'yi beğenmemezlik neden kaynaklanıyor bilmiyorum. Bu videolarda da beni rahatsız eden hiç bir nokta olmadı, tersine anlattıklarından çok faydalandım. Efe'yi neden eleştirme ihtiyacı hissediyorsunuz hiç anlayamadım.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.

×
×
  • Yeni Oluştur...