Jump to content

Maide 33'te ki bozguncular kimler?


Recommended Posts

18 minutes ago, democrossian said:

 

"size ne oluyor ki münafıklar hakkında iki gruba ayrılıyorsunuz......... (bir miktar daha bıdı bıdı) ........  dilerler ki siz de inkar edin ve onlarla eşit olun artık onlardan hicret etmedikleri sürece dostlar edinmeyin ve yüz çevirirlerse yakaladığınız yerde öldürün". Kuran 88-89

 

Sen biraz safsın galiba bilader. İki kişinin birbirlerinin taptıklarına sövmelerine sen sözlü münakaşa mı diyorsun? Kendi dogmasına göre çok ulu zannettiği allahına sövülmesini önlemek için basit bir önlemden başka bir şey olmayan bir pasajı mı önümüze getiriyorsun?

 

Mindsurfer cımbızlama filan yapmadı. En tipik örnek pasajı getirdi. Ben kuranı tamamen sonuna kadar okumakla kalmadım, inceledim. Baştan sona bu minvalde gider. İnanmayanlar sadece ve sadece inanmadıkları için, bir kötülük yaptıkları için filan değil, en zalim ilan edilir. Ayetler yalan diyene, eskilerin masalları diyene en ağır hakaret ve tehditler yapılır. Biraz saf olsan da bilirsin ki bunlar fikir özgürlüğü kapsamındadır ve insanlar fikirlerinden dolayı kınanamaz, tehdit edilemez ve cezalandırılamazlar. İnsansan, bu insan haklarını benimsemek ve bu insan haklarını reddeden cahil çöl yağmacılarının düzdüğü ilkel cep ajandasını çöpe atmak zorundasın. Yoksa insan olamazsın.

 

Biraderdir o. Bremın, brother, berader diye varyasyonları da var. Hint avrupa dil ailesinden bir sözcük. Neyse.

 

Buradan anlıyoruz ki bir şeyi okumakla anlamak yani objektif değerlendirmek arasında bir fark var. Ben Kur'anı bir bütün olarak okuduğumda şunu anlıyorum.

 

"Sizinle savaşıp vuruşanlarla Allah yolunda siz de savaşın, vuruşun, fakat haddi aşmayın, zulmetmeyin. Şüphe yok ki Allah, haddini aşanları ve zulmedenleri sevmez."

 

Demek ki savaş cevazı yalnızca saldırı halinde veriliyor. 

 

Sizin de kendileri gibi inkar etmenizi istediler ki onlarla bir olasınız. ALLAH yolunda harekete geçinceye kadar onlardan kimseyi dost edinmeyin. Size karşı dönerlerse onları yakalayın, onları bulduğunuz yerde öldürün. Onları ne dost ne de yardımcı edinmeyin;

 

Burada da gene bir şart var. "Size karşı dönerlerse." Bu ayet anlaşılıyor ki spesifik bir zümreden bahsediyor, onlar size karşı dönerse onlara karşı savaşın diyor. 

 

Ben misyoner değilim sizsiniz misyoner olan. Kimseye bir şey dayattığım yok bana bir şey dayatmayın hiçbir şeyi çöpe atmak zorunda da değilim.  

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 90
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

Top Posters In This Topic

Posted Images

Maide 33,insan egosunun eseridir ama bu muğlak ifadelerle mutlakiyet kurulamaz.Bu şu anki bilincimize aykırıdır.İnsanlık suçudur.

Maide 33'ü, ortaçağ despotlarının,gücü elde ettiklerinde yazdıkları bellidir,daha fazlasını istemişler ve en ufak bir cızırtı duymak istememişler!

Kuran'da oruç tutmayanları,namaz kılmıyanları öldürün demiyor ama  oruç tutmamak,namaz kılmamak, Allah ve Resul'üne savaş açmak diye nitelendirilebilir.

Sonuçta maide 33'te muğlak bir ifade var,kişisel yoruma açık..Bu muğlak ifadeden günümüzdeki hüküm verici kişileri suçlayamayız,bu saçma olur.

Ama,

Bu muğlak ifadeyi yapanı kesinlikle suçlarız..Keskin ve mutlak bir ifade ile, suçun yarattığı etkinin bilimsel tespiti,(kamu yararına olacak şekilde aydınlatılması) kafası gideceklerin adaleti için şarttır.Bilimsel tavır budur.

Ortaçağ bedevisi aklıyla yazıldığı belli bunların.!

Kuran ilkel bir kitaptır.

Kimse kimseden inançları dolayısıyla cizye isteyemez,bulduğu yerde öldüremez..!

Geçin bu ortaçağ vahşetini..!

 

 

tarihinde Beelzebub tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Kur'anın hiçbir yerinde oruç tutmayanı, namaz kılmayanı öldürün şeklinde bir ifade olmamasına karşın, savaş halinin ancak saldırıya karşı gerçekleşebileceğinin defalarca zikredilmesine karşın halen burada anlam muallak diyorsanız benim diyebileceğim bir şey yok. 

 

Sizin bir fikriniz var ve her halükarda buna bağlı kalmaya gayret ediyorsunuz. Olayları objektif değerlendirmiyor, yazılana bakmıyor ve daha da kötüsü niyet okuması yapıyorsunuz. Bundan da sonuca varıyorsunuz. 

 

Yeryüzünde şu an savaşlar oluyor ve bunları birçoğu çıkar savaşları. Güçlü olanın güçsüzü dövdüğü savaşlar. Keşke savaşların tek cevazı "savunma hali" olsaydı. Orta çağ vahşeti dediğiniz savaşı yalnızca karşı koymak halinde kabul etmek ise... diyebilecek bir şeyim yok. Bundan sonra tartışma kısır döngüye döner, verim vermez. İyi günler dilerim.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Mâide 33'te

"Ellerini kesin!" ya da "Elleri kesilecektir!" anlaminda bir emir degil

"Eden bulur" gibi bir durum tesbiti var.

 

Bunun ayrintili bir açiklamasi için Muhammed Esed'in "Kuran Mesaji"na bakilabilir.

 

*

 

Ortadogu'da

halen yapilmakta olan mezhep kavgalarina dikkat. 

O kavgalarda

dinî ya da laik hiç bir yasal yaptirim söz konusu degil; hiç bir mahkemenin verdigi idam, el kol kesme, sürgün karari yok

ama kafa kesmeler, el bacak koparmalar, insanlari evinden yurdundan sürmeler dolu dizgin.

Çünkü eden bulur diyen Allah'in tesbiti islevini yerine getiriyor.

Allah'in yasakladigi mezhebçiligin tohumlarini ektiler ektiler ektiler,

simdi harmanini kaldiriyorlar yani ettiler, buluyorlar. Mâide 33'ün yaptigi tesbit bu.
 

*

Ayrica, Mâide 33 ellerin ve ayaklarin çaprazlama kesilmesinden de söz etmiyor. Çevirilerde çaprazlama diye çarpitilan ifadenin Arapç.a metindeki karsiligi  "min hilaf"tir, ki muhalefet etmeleri yüzünden anlamindaidr. 

Örnegin Firavun "Bana MUHALEFET ETMENIZ YÜZÜNDEN sizin ellerinizi ve ayaklarinizi kesecegim" diyor; ÇAPRAZLAMA demiyor, MUHALEFET ETMENIZ YÜZÜNDEN diyor (Şuarâ 49).

Allah Mâide 33'te "Bana savas açanlarin elleri ve ayaklari koparilir..." deyip bi tesbitte bulunuyor, örnegin fesadin kol gezdigi Ortadogu'da oldugu gibi. Elleri ve ayaklari ÇAPRAZLAMA koparilir demiyor, eden bulur misali yasalara MUHALEFET ETMELERI YÜZÜNDEN fesat çikar diyor.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Muhammed Esed:

 

Kisaca, müfessirlerin Mâide 33'ü "şer'î bir hüküm" olarak yorumlama gayretleri, bunu iddia eden isimler ne kadar büyük olursa olsun, kesinlikle reddedilmelidir. Öte yandan, ayeti -okunmasi gerektigi gibi- genis zaman kipinde okursak gerçekten ikna edici bir yorum hemen kendini ortaya koyar: çünkü bu sekilde okundugunda ayet hemen bir durum tesbiti olarak kendini gösterir -"Allah'a karsi savas açanlar"in hak ettikleri cezanin kaçinilmazliginin bir ifadesi. Onlarin ahlakî yükümlülüklere düsmanliklari bütün manevî degerlerini kaybetmelerine yol açar ve sonuçta içine düstükleri uyumsuzluk ve "sapiklik" aralarinda dünyevî kazanc ve güc ugruna hic bitmeyen bir catismayi tesvik eder; birbirlerinden çok sayida insan öldürürler ve birbirlerini büyük ölçüde iskenceden geçirir ve sakat birakirlar ve sonucta bütün bir toplum silinip gider veya Kuran'in belirttigi gibi "yeryüzünden sürülürler."

 

In short, the attempt of the commentators to interpret Al-Mâidah 33 as a "legal injunction" must be categorically rejected, however great the names of the persons responsible for it. On the other hand, a really convincing interpretation suggests itself to us at once as soon as we read the verse -as it ought to be read- in the present tense: for, read in this way, the verse reveals itself immediately as a statement of fact - a declaration of the inescapability of the retribution which "those who make war on God" bring upon themselves. Their hostility to ethical imperative causes them to lose sight of all moral values; and their consequent mutual discord and "perverseness" gives rise to unending strife among themselves for the sake of worldly gain and power: they kill one another in great numbers, and torture and mutilate one another in great numbres, with the result that whole communities are wiped out or, as the Quran puts it, "banished from (the face of) the earth... 

tarihinde Hasan Akçay tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
On 31.05.2017 at 01:21, Tengiz said:

İyi peki, gece gece sana ayette bulayım.

 

Sizinle savaşıp vuruşanlarla Allah yolunda siz de savaşın, vuruşun, fakat haddi aşmayın, zulmetmeyin. Şüphe yok ki Allah, haddini aşanları ve zulmedenleri sevmez.

 

Onları Nerede yakalarsanız öldürün. Sizi yurdunuzdan çıkardıkları gibi siz de onları yurtlarından çıkarın. Fitne, adam öldürmeden beterdir. Yalnız onlar, Mescidi Haram yanında sizinle savaşa kalkışmazlarsa siz de onlarla Mescidi Haram yanında savaşmayın. Ama onlar, sizi orada öldürmeye kalkışırlarsa öldürün onları. Budur kafirlerin cezası işte.

 

Peş peşe iki ayet. 

 

Yani illaki bunları benim aratmam da lazım değil şimdi bozguncular kim diye soruyorsan ve o üzerine o kadar ayet varsa tek tek bozguncuların, zalimlerin adının geçtiğin tüm ayetleri bileceksin etraflı düşünebilesin. Benim için değil, kendi bilgi dağarcığın için. 

 

Google'a yazıyorum çok kolay buluyorum.

http://meal.ihya.org/kurandan-ayetler/kuranda-gecen-bozgunculuk-ile-ilgili-ayetler.html

 

Al bozguncular geçen ayetler. 

Bir zamanlar Rabb'in meleklere: "Ben yeryüzünde bir halife yaratacağım" demişti. (Melekler): "A!.. Orada bozgunculuk yapacak ve kan dökecek birisini mi yaratacaksın? Oysa biz seni överek tesbih ediyor ve seni takdis ediyoruz" dediler. (Rabb'in): "Ben sizin bilmediklerinizi bilirim." dedi.

 

Allah'ın rızkından yiyin ve için de bozgunculuk ve saldırganlık yaparak yeryüzünü fesada vermeyin

 

İş başına geçti mi yeryüzünde bozgunculuk çıkarmak, ekini ve nesli helak etmek için koşar. 

 

Ey kavmim! Ölçerken ve tartarken adaleti yerine getirin. Halkın malına densizlik etmeyin ve yeryüzünde fesatçılık yaparak fenalık etmeyin."

....

Böyle bir dünya ayet var. Şimdi akıl sahibi bir adam, eğer bağnazca bakmıyorsa buradan bozguncunun itidali bozan kimse, zulüm eden kimse olduğu anlamını çıkarır. Arkasında duramayacağım şey diyorsun da ben üşeniyorum sana al ayet al ayet... Çünkü artık başka bir çağda yaşıyoruz elimizin altında o kadar imkanlar var. Ben okuduğumca aklımda kalan kısmıyla izah yapıyorum bunu okuduğuma dayanarak yapıyorum. Sen de benim gibi okuyabilirsin ve okuduğunu da iddia ediyorsun ee o zaman bana niye islamda bozguncunun çerçevesi nedir diye soruyorsun? Hakkında o kadar ayet var işte oku, al orada.

 

Ayette değil, "ayet de"..Doğru yaz ki doğru anlaşılsın.. Dilbilgisi önemli..Ayette derken ayetin içinde mi bulacan? ;)

Biz sana bozgunculuğun ve fesadın kuran referanslı manası, kapsamı menzili; nerede başlayıp nerede bittiğini soruyoruz..sen bize "cımbızlama" ;) ve endirekt ayetler getiriyorsun..

Seksen senedir aynı mevzu..biri orada öldürmeye kalkarlarsa yazar, diğer sizinle savaşmadıkça savaşmayın yazar..kuran da böyle bir kitaptır işte. ama hiçbir müslüman bundan ibret almaz. http://www.kuranmeali.org/2/bakara_suresi/191.ayet/kurani_kerim_mealleri.aspx aç linke bak..Başında bulduğunuz yerde öldürün, sonunda ise onlar sizi öldürmeye kalkarsa..ne menem bir çelişkidir bu..Savaş bağlamından gidersek(malum, kitap don lastiği); eğer şavaşmazlarsa tamam. Ama eğer savaşacak olursa bulduğun yerde öldür. Vandallığa bak sen..Bilader(!), savaş esirlerinin dahi hakkı var. Sen oraya bulduğun yerde etkisiz hale getir yaz, esir al yaz; onu ya bunu yaz ama öldür deme. Hoş esir olunca da mal oluyorsun bir de o var islamda. Savaş ganimeti. Birkısmı allahla peygamberin, kalanı askerin..medeniyete gel.

 

İşine geldiğinde sizinle savaşıp vuruşanlarla allah yolunda(breh breh) vuruşun ayetini cımbızla..işine gelmeyince kuranın bütünlüğünden dem vur. Oran buran duruma göre ayrı oynasın. Kuran içerisindeki şiddet, savaş, öldürmek, çapraz kesmek, küçülünceye kadar şunu yapmak gibi vandal ayetlerle bunlar bir kaşrı karşıya getirin bakalım. Sonra, hangisinin hangi koşullarda geçerli olduğunu, olmadığını ya da diğeririni geçersiz hale getirip getirmediğini de insan gibi bir yazın. Bu ayetler kendi içerisinde geçişli ya da uyumlu değil ki, birbirlerini tam olarak şartlayıp koşullamıyor ki..Bozguncuyu ve fesatçıyı gördüğünde çapraz mı kesip, anasını mı belleyecen, yoksa durum sana saldırmasını mı..Din allahın oluncaya kadar savaşırken kıstasın önce onların sana saldırması mı olacak..O süre zarfında din kimin olacak..ayete mi karşı gelecen..Bu ayteler biribirini tamamlamıyor ki, resmen biribiri ile çelişip, geçersiz kılıyor. Kuranı bir bütün olarak tutarlılığını ortaya koymaya çalışan adamın vay haline..

 

Mesele bunların google'da bulunması falan değil, halen dalga mı geçiyorsun, yoksa bilerek mi anlamazlıktan geliyorsun?!..Mesele senin buraya bir iddia ile gelmen. Mangalda kül bırakmayan söylemlerde bulunman. Bu mevzular zaten yıllardır konuşuluyor ve buradaki insanlar belki de ikna olamadıkları için dinsiz. Konu zaten tam da bu yahu! Hal böyle iken senin önce "kuran şöyle de hümanisttir deyip, akabinde açın bakın demen ziyadesiyle komik ve de anlamsız kaçıyor..Bu defa kavrayabilmen dileği ile..

 

Bozguculukla ilgili verdiğin diğer örnekler ise yine cımbızlama yine cımbızlama..Ayrıca bozgunculuk ve saldırganlığı neden ayırmış mesela? İkisi biribirinden farklı olduğu için mi? Bozgunculukla kastedilenin saldırganlıktan başka bir şey olmasından mı? Aynı anlama gelmedikleri için mi? Buyur buradan yak.İş başına geçti mi ve tartılı ayetlerde bozgunculuğun ve fesadın açılımı mı var? Ha eğer varsa daha kötü. O vakit bu bozgunculuk ve fesat denen mefhumlar her ayette başka yere gittiği gibi, sadece bunları ifa etmiş olmak dahi, maide 33'e göre ebesininkini görmek için yeterli, he mi?

 

Akıl sahibi bir adam ne demek? Akıl sahibi adamsa referansın o zaman hiç ayet yazma. E o adam zaten akıl sahibi ve o akıl "doğrular" için yeterli ise eğer, zaten ayete falan da gerek yok..Akıl sahibi adam kötülük de etmez. Kanunları kaldıralım o zaman. Herkes akıl sahibi ve ona göre hareket etsin diyelim olsun bitsin.. Adam sende(!) Ayrıca; kime, neye göre akıl..? Üşeniyorsan genelleme yapma. Çünkü genellemelere senelerdir karnımız tok.

 

Allah yok. Din yalan. Ben haklıyım. Şimdi git araştır. Ben üşeniyorum. Oldu mu? Elimizin altında o kadar imkanlar varken sen hala nasıl yüzüklerin efendisi tadındaki masal ve efsanelere inanıyorsun, asıl sen kendine bunu sor o zaman..Bu devirde batıl inanç..Tanrı diye akla, mantığa ve bilime uymayan bir şey. Kuran denen efsane masal. Bilim ve felesefe literatürü orada işte; al, oku.

 

On 31.05.2017 at 01:30, Tengiz said:

Biraderdir o. Bremın, brother, berader diye varyasyonları da var. Hint avrupa dil ailesinden bir sözcük. Neyse.

 

Büyük cihat yani cihad-ı ekberin ne olduğunu merak ettin. Arat bak. İslamda nefse karşı yapılan savaşa cihadı ekber denir. Basit terimler bunlar, öğrenin bunları nedir yani.

 

Ben hesaplı değilim ki hesap vereyim. Şimdi  biz normal insanlar sual denen faaliyeti cevap almaya yönelik yaparız. Ben sana yardımcı oluyorum ama 2+2 nedir diye sorarsan da yani 4 der geçerim. "Eee yok ben matematiksel kanıt isterim, detaylı kanıtla" dersen de o zaman çalış öğren ben ne uğraşayım, muallimin değilim, kelle başından pul almıyorum... Bana ne yani? Bir önceki iletimde bir link attım orada bozguncularla ilgili bir dünya ayet var oku. 

 

Bak şimdi sana bir şey anlatayım, eskiden google hatta internet bile yoktu. Biz bir şeyi merak ettiğimizde eğer dişe dokunur bir şeyse bilenine danışırdık yoksa sormaya utanırdık. Alırdık elimize kitapları sayfa karıştırırdık. Şimdi bu devirde tek yapacağın google'a yazmak ancak derdin öğrenmek, objektif olarak yargılamak değil. Bir şey öğrenmeye değil, üzüm yemeye değil, bağcıyı dövmeye çalışıyorsun. Ben sana okuduğum kitabın özetini yaptım, üstüne bir de link verdim, birkaç tane de ayet attım. Şimdi bunların hepsini oku ondan sonra bozguncuların kelime olarak ne anlam ifade etmediğini halen anlamadığını ifade et, sonra tartışalım. Cihad-ı ekberin ne olduğunu da öğrendin, küçük cihatın ne olduğunu da daha önce yazdım. Hadi kolay gelsin. 

 

Biladeri bilmiyorduk bak uyardığın iyi oldu.(!)

Cihat: http://www.tdk.gov.tr/index.php?option=com_gts&kelime=CİHAT

Cihad'ıı ekber: http://www.fetvalar.com/sorularla-cevabi-3450.html

Sen hangisini buyurmuştun? Arat bakmış.

 

Hesap vermek zorunda olmadığını yazdık zaten. Ama buraya gelip de işkembeden beyanlar ibraz edip, akabinde "oraya buraya bakın işte..ben üşeniyorum" dersen kmik olursun. İnandırıcılığın olmaz. Kimse de seni kaale almaz. Mesele bu. Mesele zaten iddialarınızın arkasında durup duramadığınız. O iddiaları kalkıp bu foruma getiriseniz eğer, onların bir kıymet-i harbiyesinin olup olmaması, sizin arkasında durup duramıyor oluşunuza göre değişir. Durursan ne ala, durmazsan boş bir iddia olur. Şimdi ister dur ister durma. Hesabı ister ver, ister verme. Bağane? Müslümanı da dinsiz kafiri de notunu verir geçer. Hepsi bu. Umarım bu sefer anlayabilmişsindir meseleyi. Ortalığa şabalak gibi link vermek değil olay..Ok? Yardım mardım değil. İstemez, eksik kalsın. Herkes kendi adına araştıyor zaten. Bu forum zaten iddia ve karşıt iddiaların kendine göre, mütevazi bir er meydanı. Mesele ise senin iddialarının ve cürmünün ne kadar yer yakacağı..İster kanıtla, ister kanıtlama. Kanıtlayabildiğin kadar kaale alınacaksın o kadar.

 

O linklerde verdiğin dünya kadar ayetler de seni külliyen haksız çıkarıyor, foyanı meydana çıkarıyor; iş dediğimize geliyor haberin olsun. Zaten bu yüzden bunları yazıyoruz ya. Bizim o ayetlere istinaden oluşturduğumuz kanaate karşılık, sen yine o ayetleri getiriyorsun. Şaka gibi.

 

Verdiği sözü bozmak mı dersin, iman ve akrabalık bağlarını bozmak mı, sözü değiştirip başka bir söze sokmak mı, düzeltildikten sonra bozgunculuk? yapmak mı, inananları allah yolundan alıkoymak mı, mucizeleri inkar etmek mi(ben ediyorum mesela), kurana inanmamak ve devamı mı dersin, inkar eden ve diğerlerini allah yolundan çeviren(tam bozgunculuk işte, biz de buyuz), iman edip salih amel işlememek(yani iman etmemek)..tehdit ve saldırganlık da var o da var bu da var..Ammaa, dibi yok. :) Ayrıca bir de bakara 8 var..Ve muhtemeldir ki daha niceleri..ziyade olsun.

 

Ve bunca atıp tutmaya karşılık, daha henüz biriniz dahi "bozgunculuk" ve "fesat" mefhumlarının bağlamına, kıstasına, ucuna bucağına menziline nerede başlayıp nerede bittiğine dair direk, net bir referans, açıklama getirmedi. Direk kendini net bir şekilde açıklayamadı. Akıllı adam şöyle anlar yahu şeklindeki kıvırmalardan öteye gidemedi. Benim akıllı adamla işim ne, beni akılsızı ilgilendirir. Akılsızın, art niyetlinin önünü kesecek olan ne? Keyfeder yorumların önünü keseck olan ne? Bu iş çerçevesi, ne?

 

(Muhtemel cevapı şimdiden yazayım: "Kuran çok süper bi kitapdır. Açın okuyun." ) Ben de şimdiden cevap yazayım: Eyvallah gözüm. Bro, birader, bilader..:)

Mühürsüz oyları geçerli saymak da mesela; fesat karıştırmak, bozgunculuk oluyor mu acaba? Halk biribirine düşüyor falan. Dirlik düzen bir fesat neticesinde bozguna uğruyor..?

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
8 minutes ago, teflon said:

Ayette değil, "ayet de"..Doğru yaz ki doğru anlaşılsın.. Dilbilgisi önemli..Ayette derken ayetin içinde mi bulacan? ;)

 

 

Hızlı yazıyorum bazen yanlış. Gecenin 1'inde yazılmış bir ileti. Yanlış yazmışım, elim sürçmüş, özür dilerim.

 

Quote

savaş esirlerinin dahi hakkı var. Sen oraya bulduğun yerde etkisiz hale getir yaz, esir al yaz; onu ya bunu yaz ama öldür deme. Hoş esir olunca da mal oluyorsun bir de o var islamda. Savaş ganimeti. Birkısmı allahla peygamberin, kalanı askerin..medeniyete gel.

 

"Savaşta inkâr edenlerle karşılaştığınız zaman hemen boyunlarını vurun. Nihayet onlara üstün geldiğiniz zaman bağı sıkı bağlayıp esir alın. Sonra harp ağırlıklarını atıp, savaş bitince de onları ya karşılıksız olarak, ya da fidye ile salıverin. Allah'ın emri budur. Eğer Allah dileseydi onlardan başka türlü de intikam alırdı. Fakat böyle olması sizi birbirinizle denemek içindir. Allah yolunda öldürülenlere gelince, Allah onların amellerini asla boşa çıkarmaz."

 

Evet, var. Okusaydınız bilirdiniz, okumuyorsunuz sebebi bu. Sizin romantik pencerenizden bir kur'an istiyorsunuz ve size hoş gelmiyor diye kötü olmalı... Peki, iyiymiş.

 

Quote

 İşine geldiğinde sizinle savaşıp vuruşanlarla allah yolunda(breh breh) vuruşun ayetini cımbızla..işine gelmeyince kuranın bütünlüğünden dem vur. Oran buran duruma göre ayrı oynasın. Kuran içerisindeki şiddet, savaş, öldürmek, çapraz kesmek, küçülünceye kadar şunu yapmak gibi vandal ayetlerle bunlar bir kaşrı karşıya getirin bakalım. 

 

Ben kur'anı sana niye cımbızlayıp getireyim? Sana dediğim, al kur'anı oku. Baştan sona oku. Okumuyorsun, bir ayet veriyorsun ve ortalığı ayağa kaldırıyorsun. Ben de sana "okusan bak şöyle ayetler de var bunları birleştirip bir anlam bütünlüğü çıkarman lazım çünkü bunlar ortak kitaptan alıntı" diyorum. 

 

Öldürmek denen şey insanın tabiatında mevcuttur. Bugün modern hukukta bile nefsi müdafaa denen bir mefhum vardır. Sizin romantik pencereniz, hakikati ilan ettiğini söyleyen kur'anın hassasiyetine girmez, giremez. 


 

Quote

 

Mesele bunların google'da bulunması falan değil, halen dalga mı geçiyorsun, yoksa bilerek mi anlamazlıktan geliyorsun?!..Mesele senin buraya bir iddia ile gelmen.


 

 

"Bozgunculuğun" çerçevesi nedir diye sorulmuş, ben de al sana konu hakkında ayetler diye cevap vermişim. Benim iddiam? Benim okuduklarım var. Şu ağacın dalı yeşildir yazıyor ben de ağacın dalı yeşilmiş yazıyorum, iddiam bu. 

 

Quote

Akıl sahibi bir adam ne demek? Akıl sahibi adamsa referansın o zaman hiç ayet yazma. E o adam zaten akıl sahibi ve o akıl "doğrular" için yeterli ise eğer, zaten ayete falan da gerek yok..Akıl sahibi adam kötülük de etmez. Kanunları kaldıralım o zaman. Herkes akıl sahibi ve ona göre hareket etsin diyelim olsun bitsin.. Adam sende(!) Ayrıca; kime, neye göre akıl..? Üşeniyorsan genelleme yapma. Çünkü genellemelere senelerdir karnımız tok.

 

Velev ki mitolojik bir karakterin hikayesi hakkında tartışıyor olalım. Sen niyet okuyor kendine göre çıkarımlar yapıyor, kendi pencerenden yorumluyorsun ben de konu hakkında en yetkin kaynağı ortaya koyuyorum. Bu konuda tartışmaktan haz etmiyorsanız; hiç sual etmeyin, sorgulamayın. Size birileri sorduğunuz konunun ana kaynağı ile cevap verince bundan gocunacak ne var? Teşekkür dahi etmeniz lazım gelir.

 

Quote

Verdiği sözü bozmak mı dersin, iman ve akrabalık bağlarını bozmak mı, sözü değiştirip başka bir söze sokmak mı, düzeltildikten sonra bozgunculuk? yapmak mı, inananları allah yolundan alıkoymak mı, mucizeleri inkar etmek mi(ben ediyorum mesela), kurana inanmamak ve devamı mı dersin, inkar eden ve diğerlerini allah yolundan çeviren(tam bozgunculuk işte, biz de buyuz), iman edip salih amel işlememek(yani iman etmemek)..tehdit ve saldırganlık da var o da var bu da var..Ammaa, dibi yok. :) Ayrıca bir de bakara 8 var..Ve muhtemeldir ki daha niceleri..ziyade olsun.

 

Siz mefhumları birbiri ile karıştırıyorsanız o sizin sorununuz. İslamda içki içmenin müeyyidesi nedir? İbadete yaklaşmamak. Öldürün, kesin... nerede? 

Fikir özgürlüğüne sahipsin, inanırsın veya inanmazsın sana kalmış. Bu konudaki cezanı insanlar değil ancak yaratan verebilir. Ancak zulüm eder (ki zulüm sözcüğü büyük ölçüde iktisadi bir husustur), itidali bozar, fitne çıkartır, kan içersen... kanının içilmesi helaldir. (Kan içmek deyimini özellikle kullanıyorum ki bu vandalizm sözcüğünü kaç farklı ve yanlış versiyonuyla kullanacaksın merak ediyorum.)

Quote


Ve bunca atıp tutmaya karşılık, daha henüz biriniz dahi "bozgunculuk" ve "fesat" mefhumlarının bağlamına, kıstasına, ucuna bucağına menziline nerede başlayıp nerede bittiğine dair direk, net bir referans, açıklama getirmedi. Direk kendini net bir şekilde açıklayamadı. Akıllı adam şöyle anlar yahu şeklindeki kıvırmalardan öteye gidemedi. Benim akıllı adamla işim ne, beni akılsızı ilgilendirir. Akılsızın, art niyetlinin önünü kesecek olan ne? Keyfeder yorumların önünü keseck olan ne? Bu iş çerçevesi, ne?

 

 

Hayır, son derece açık olan bir şeyi sen anlamıyorsun.

Quote


Biladeri bilmiyorduk bak uyardığın iyi oldu.(!)

Cihat: http://www.tdk.gov.tr/index.php?option=com_gts&kelime=CİHAT

Cihad'ıı ekber: http://www.fetvalar.com/sorularla-cevabi-3450.html

Sen hangisini buyurmuştun? Arat bakmış.

 

 

 

 

Cihad-ı ekber, büyük cihat demektir ve nefse karşı yapılır. Küçük cihat ise silahlı müdafaadır. Cihad-ı asgar da denir. 

 

https://www.google.com.tr/search?q=Cihad-ı+asgar&oq=Cihad-ı+asgar&aqs=chrome..69i57j69i60l2.327j0j4&sourceid=chrome&ie=UTF-8

 

Tabi küçük cihat diye aratınca bulamadın. Neyse yeni bir şey daha öğrenmiş oluyorsun, bunlar faydalı şeylerdir. 

Link to post
Sitelerde Paylaş

Kasıtlı olarak çarpıtarak bilader diyorum. Kardeşim olmayan kimselere birader demem. Bu filan mevzu edilecek bir şey değil.

 

Saldıran olduğunda savaşmak için ayetle mayetle izin verilmesi gerekli değil. Saldıran olursa tabii ki herkes savaşır. Bu doğal bir haktır. Bunun için kimsenin iznine gerek yok. O bakımdan saldırı durumunda savaşa izin veriliyor savı tam anlamıyla saçmadır. Din allahın oluncaya kadar savaşın yazan bir metinde ne savunma savaşı yahu? Bu söylem Süleyman masalıyla da desteklenmiştir üstelik. Süleyman güneşe tapan bir kavim olduğunu duyunca hemen ordularına savaşa hazırlanma emri verir masalda. Apaçık ve net. Kıvırtacak pay yok.

 

Size karşı dönerlerse diye bir ifade yok. Üstelik bu tamamen belirsiz bir ifade. Muhammed allahın filan elçisi değildir demek de karşı dönmektir. Ama bu fikir özgürlüğü kapsamındadır. Kullanılan kelime "tevellev" bu yüz çevirmek, reddetmek demektir. Hicret etmeleri isteniyor ve reddediyorlar, öldürülmeleri isteniyor. Bu kadar ilkel ve vahşi bir emir. Son derece açıktır. Bunda da kıvırma payı yok.

 

İslamı kabul etmemekte direnenlerin el ve ayaklarının kesilmesi bir emir değil evet, ama izin. Ruhsat. Çünkü çarmıha asmak da var cezalar arasında ve bunu yapmak zorunlu değil. Zaten seçenekler var. Direk öldürmek, el ayak keserek işkence etmek, çarmıha asmak, sürgün etmek. Kırk katır mı kırk satır mı gibi seçenekler bunlar.

 

Çaprazlama hakkında polemiğe gerek yok. Hilaf çapraz anlamındadır, kesin. Sağ elle sol ayak, sol elle sağ ayak. Bu son derece kesindir, bunda kıvırtmakla bir şey ele de geçmez. Kestikten sonra çapraz kesse ne, düz kesse ne?

 

 

Link to post
Sitelerde Paylaş

Hayır bu Kuran denen şeyde bir adam bu insan sözüdür dediği, yani sadece fikrini söylediği için, edilmedik hakaret, yapılmadık tehdit bırakılmıyor. Açar müddesir adı verilmiş bölüme bakarsınız. Adam ne demiş? Bu insan sözüdür demiş. Geberesice diye iki kez hakaret ve tehdit tekrarlanıp sayfa boyu da aşağılanıyor. Sadece fikrini söylediği için.

 

İşte bozguncu dediği bu adam! Fikrini söyleyen adam! Kurana göre fikrini söylemek bozgunculuk! Allaha inanmamak, muhammede inanmamak bozgunculuk! Bu kadar açık ve net. Kuran'da yazan herhangi bir zırvayı reddetmek bozgunculuk. Bu kadar açık.

 

Müddesir adlı bölüm, tipik bir fikir özgürlüğü düşmanlığı manifestosudur.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bildiğim kadar...

İslam tarihine göre...

 

Adamlar hasta olarak gelir. Muhammed bunların iyleşmesi için deve sütü ve sidiği içmelerine izin verir. Adamlar iyleşince çobanı öldürürler ve develeri kaçırırlar.

 

Bu ayet iner!

 

Allaha ve Muhammede karşı gelmelerinin cezası ölümdür.

Ve hırsızlığın(bozgunculuğun) cezası elleri ve ayaklarının kesilmesidir.

Link to post
Sitelerde Paylaş
1 hour ago, democrossian said:

Kasıtlı olarak çarpıtarak bilader diyorum. Kardeşim olmayan kimselere birader demem. Bu filan mevzu edilecek bir şey değil.

 

 

Tabi tabi... Bilader ne demek? Anlamı ney? Biraderin avam ağzında sakıza dönmüş zavallı hali değilse ne anlama geliyor? Her konuda haklısınız, her zaman haklısınız. Bak yukarıda özür diledim, "ayette" demişim  "ayet de" diyeceğim yerde, yanlış kullanmışım. Ne var gocunacak? Yanlışı anlayabilmek ve bilmiyorum diyebilmek erdemli, akıllı insanların işidir. Her şeyde doğru olmaya çalışmak ise kara cahillerin. Bu tartışmalar sana bir şey katmaz, bir şey eksiltmez.. ama bilmiyorum ve yanlış yaptım, özür dilerim demeyi bilmelisin. Yanlış yapmayan insan yoktur, fark etmeyen aptallar vardır.

 

1 hour ago, democrossian said:

Saldıran olduğunda savaşmak için ayetle mayetle izin verilmesi gerekli değil. Saldıran olursa tabii ki herkes savaşır. Bu doğal bir haktır. Bunun için kimsenin iznine gerek yok.

 

Ahimsa sözcüğünü ve Gandi'nin İngiliz işgalcilere müdafaa metodunu araştır. Saldırıya nasıl karşılık verileceği üzerine farklı yaklaşımlar vardır ve taarruza şiddetle karşılık verilmesi tabii bir faaliyet değildir. 

1 hour ago, democrossian said:

Size karşı dönerlerse diye bir ifade yok. Üstelik bu tamamen belirsiz bir ifade. Muhammed allahın filan elçisi değildir demek de karşı dönmektir

 

Kur'an da Hristiyanlar ve Yahudilerden bahseder. Bunlar Muhammed'in Allah'ın elçisi olmadığını iddia ederler. Bunlar hakkında nice ayet vardır, evlenme hukukundan tutun da muhabbete kadar. Gidin öldürün diye bir ayet yoktur. Kur'anı okumuyor, okusanız da anlamıyorsunuz çünkü objektif değil kendi pencerenizden bakıyorsunuz. Kendi doğrunuz var, o doğruyu haklı çıkarmak için didiniyorsunuz. Hayata böyle bakmayın. Her zaman haklı olmak her zaman yanlış olmaya eş değerdir.

 

1 hour ago, democrossian said:

İslamı kabul etmemekte direnenlerin el ve ayaklarının kesilmesi bir emir değil evet, ama izin. Ruhsat. Çünkü çarmıha asmak da var cezalar arasında ve bunu yapmak zorunlu değil. Zaten seçenekler var. Direk öldürmek, el ayak keserek işkence etmek, çarmıha asmak, sürgün etmek. Kırk katır mı kırk satır mı gibi seçenekler bunlar.

 

O halde Kur'andan bana ayet getirin ki "islam dinini onlara DAYATIN, kabul etmezlerse öldürün, ellerini kesin" desin. 

 

"Sizinle savaşıp vuruşanlarla Allah yolunda siz de savaşın, vuruşun, fakat haddi aşmayın, zulmetmeyin. Şüphe yok ki Allah, haddini aşanları ve zulmedenleri sevmez."

 

Benim iddiam İslamda savaşın müdafaa halinde mümkün olabileceği üzerineydi, hiç bir şekilde niyet okuması yapmadan size bu ayetleri sundum. Kur'an bir bütün olduğuna göre ve bir cinayet romanının bile ilk sayfasını okumakla kitabın anlaşılması mümkün olmayacağı üzre, siz de kur'anın bütünlüğünü esas alacak şekilde Kur'anın İslama inanmayanların öldürülmesine cevaz verdiği emirleri buyurun koyun sofraya. Niyet okuması yapmayın, belirli ayetleri değil bütünlüğü esas alın.

 

 

Link to post
Sitelerde Paylaş

İki farklı neden var; hangisini beğenirseniz...

 

TEFSİR BÖLÜMÜ - ESBAB-I NÜZULE DAİR|Maide Suresi|ebu davudnesai|İbnu Abbas|"Allah ve Peygamberiyle savaşanların ve yeryüzünde bozgunculuğa uğraşanların cezası öldürülmek veya asılmak yahut çapraz olarak el ve ayakları kesilmek ya da yerlerinden sürülmektir. Onlara ahirette büyük azab vardır. Şu kadar ki, siz kendileri üzerine kadir olmazdan (kendilerini ele geçirmezden evvel) tevbe eden (muhariblerle yol kesen)ler müstesnadırlar. Bilin ki Allah, çok affedici ve çok merhamet sahibidir" (Maide 33-34) ayeti müşrikler hakkında indi. Kendileri mağlub edilmezden önce, kim gelip teslim olursa bu, ona işlediği suç sebebiyle had cezası uygulamaya mani değildir. |Ebu Davud, Hudud 3, (4372); Nesai, Tahrimü'd-Dem 9, (7, 101)|584
 

HUDUD BÖLÜMÜ|İrtidad Ve Yol Kesme Haddi|ebu davudnesai|Ebu'z-Zinad|Resulullah (sav) develerini çalanların (el ve ayaklarını) kestiği, gözlerini de ateşle oyduğu zaman, Allah zülcelal hazretleri, Hz. Peygamberi itab etti ve mesele üzerine şu iyeti inzal buyurdu: "Allah ve Resulüne harp açanların cezası..." (Maide 33). |Ebu Davud, Hudud 3, (4370); Nesai, Tahrimu'd-Dem 7, (7,100)|1588
 

Link to post
Sitelerde Paylaş
 

Yanlış yapmayan insan yoktur,

 

Bilader sen salak filan olmayasın! Kasıtlı kullanıyorum dedim, anlaman mı kıt! Nedenini de açıkladım. Ben bunu kasıtlı kullandığımı senden önce de defalarca tekrarladım. İlk defa sana demedim bunu. Ben bunu hep yaparım. İnsan olan bir kerede lafı anlar, böyle terelelliden bir mevzu için üsteletmez!

 

Gandhi'nin durumu farklı. Eğer Hintlilere savaş önerseydi bir felaket olurdu. Katliamlar yaşanırdı. O yüzden mağdur olmayı seçmiştir ve doğrudur. İngilizler Hindistan'da dokumacılığı yok etmek için dokumacıların ellerini sakat bırakmış adamlar! Bunlara karşı savaş önermek bir felaketle sonuçlanırdı.

 

Ehli kitap hukukunu bana hiç öğretme. Eğer cizye vermeyi kabul etmezlerse onlar da öldürülür. Müşrikler iman etmeyi kabul etmezlerse öldürülür. Ehli kitap ise hem de elleriyle küçülerek cizye vermeyi kabul etmezlerse öldürülürler. Aynı şey... Niye küçülerek verdiriyor cizyeyi, nasıl bir aşağılık duygusu tatmini artık onu değerlendirmek lazım. Bu islamın iler tutar yanı yoktur bilader... Neresinden tutsan elinde kalır. Bunda düzgün, insani, erdemli, ahlaklı bir şey yoktur. Baştan aşağı ahlaksızlık, yağmacılık, sömürücülük, kölecilik... Başka bir şey yok.

 

Müşrik bir toplum mu, Müslüman olmak zorunda oldukları bildirilir, olmazlarsa savaş açılır. Kitaplı bir toplum mu... Cizye vermek zorunda oldukları bildirilir, vermezlerse savaş açılır. Bunlar son derece kesin konular. Bunları kıvırtarak doğrultamazsın. Adamlar yazmış, elleriyle küçülerek cizye verecekler demişler! Bu Kuran pasajını nereye sokup gözden saklayacaksın?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Burada atar tutar yapan,gerçek islamı bilmeyen dingilleri ciddiye alıp cevap vermek bile abes bir iştigal..

Bakın Arap ülkelerine..Kuranı kendi dilleriyle okuyor ve anlıyorlar,direkt islamın içindeler,farklı kültürlerden etkilenmemişler.

Dinden dönmenin( bozgunculuğa girer) cezası bakın islam ülkelerinde nasıl?

 

y38Boj.jpg

 

http://gazetekarinca.com/2017/04/suudi-arabistanda-bir-genc-ateist-oldugu-icin-idam-edilecek/

 

Yukarıdaki adam yol mu kesmiş,birine zulüm mü etmiş? Yooo,hiçbiri,sadece fikrini belirtmiş?

Gerçek islam bu değil mi?

Hayır gerçek islam bu işte.

Gerçek islam da,eğer ortada bir kafir,mürted,bozguncu varsa müslüman bunlarla savaşmalıdır.Kafirin,mürtedin,münafığın,bozguncunun mevcudiyeti bile,sana saldırmasa,sadece fikirsel olarak bunu belirtse bile müslümana düşen görev onu fiziksel olarak yok etmektir.

Bu da bonus ayet olsun.

 

Tahrim:9..Ey Peygamber! Kâfirlere (kılıç ile), münâfıklara (öğüd ve şiddetle) savaş aç; onlara karşı sert davran. Onların barınakları cehennemdir. O, ne fena dönüş yeridir!...

 

 

 

 

 

 

 

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
10 hours ago, democrossian said:

Bilader sen salak filan olmayasın! Kasıtlı kullanıyorum dedim, anlaman mı kıt! Nedenini de açıkladım. Ben bunu kasıtlı kullandığımı senden önce de defalarca tekrarladım. İlk defa sana demedim bunu. Ben bunu hep yaparım. İnsan olan bir kerede lafı anlar, böyle terelelliden bir mevzu için üsteletmez!

 

Anlamı ney biladerin? Ne demek? Ne ifade ediyor? Sözcükler ifade sanatıdır, bilader ne demek? Bilader diye hitap ederek neyi kast ediyorsun? Ben sana Karaburkowa diye seslensem "o ne be?" diye sormaz mısın? Bana bilader diyorsun ve diyorsun ki kasıtlı kullanıyorum. Ben de sana bu kasıtlı kullanımında neyi ifade etmek istediğini soruyorum? Neticede bana hitap ediyorsun değil mi? Ben salak olayım boş ver benim zeka seviyemi ama sen benden çoook çooook akıllı bir insan olarak bir sözcük kullandığında ve özellikle o sözcükle birine hitap ettiğinde anlamını bilmeli, sana sorulduğunda ifade edebilmesin. Ben bunu yapabilecek kapasitedeyim, sen benden zekiysen takla attırmalısın. 

10 hours ago, democrossian said:

Gandhi'nin durumu farklı. Eğer Hintlilere savaş önerseydi bir felaket olurdu. Katliamlar yaşanırdı. O yüzden mağdur olmayı seçmiştir ve doğrudur. İngilizler Hindistan'da dokumacılığı yok etmek için dokumacıların ellerini sakat bırakmış adamlar! Bunlara karşı savaş önermek bir felaketle sonuçlanırdı.

 

Hintliler büsbütün Gandhi'yi takip etmediler ki. Muhammed Ali Cinnah'ı da araştır ve mücadele şekline bir bak. Hintliler de mücadele ettiler İngilizlere karşı. Bunu da öğren.

 

Quote

Ehli kitap hukukunu bana hiç öğretme. Eğer cizye vermeyi kabul etmezlerse onlar da öldürülür. Müşrikler iman etmeyi kabul etmezlerse öldürülür. Ehli kitap ise hem de elleriyle küçülerek cizye vermeyi kabul etmezlerse öldürülürler. Aynı şey... Niye küçülerek verdiriyor cizyeyi, nasıl bir aşağılık duygusu tatmini artık onu değerlendirmek lazım. Bu islamın iler tutar yanı yoktur bilader... Neresinden tutsan elinde kalır. Bunda düzgün, insani, erdemli, ahlaklı bir şey yoktur. Baştan aşağı ahlaksızlık, yağmacılık, sömürücülük, kölecilik... Başka bir şey yok.

 

Zaten savaş izninin sadece müdafaa durumunda olabileceği Kur'anda yazıyor. Bu ayetleri birbiriyle birleştirmek mecburiyetindeyiz çünkü bir kitaptan alınıyor hepsi. 

 

"Kendilerine kitap verilenler arasından, ALLAH'a ve ahiret gününe inanmıyan, ALLAH'ın ve elçisinin yasakladığını yasaklamıyan ve gerçek dine uymayan kimselerle boyunlarını eğip elleriyle vergi verinceye kadar savaşın."

 

Sana savaşanlara karşı savaş, haram aylarında savaşma ama buna riayet etmezse düşman yine savaş, bu savaşta da aşırıya gitme, zulüm etme... ne zaman ki düşman mağlup olur, kendi açtığı savaşta boyun eğer ve tamiratı öder, o vakt savaşı sonlandırın. Zaten mağlup taraf bunu öder, bir tarafın ödeme yapması savaşın bittiğine işarettir. Ödeyen taraf ise mağlup olmuştur ve galibe karşı küçülmüştür. 

10 hours ago, democrossian said:

Müşrik bir toplum mu, Müslüman olmak zorunda oldukları bildirilir, olmazlarsa savaş açılır. Kitaplı bir toplum mu... Cizye vermek zorunda oldukları bildirilir, vermezlerse savaş açılır.

 

Cizye için savaş açılabileceğini, savaş başlatma sebebinin cizye olabileceğini, savaş başlatma sebebinin din dayatma olabileceğini emreden ayetler nerede peki? 

 

Şimdi düşün bir müslümanın kafasından kur'an okuyor. Ayetin birinde diyor ki "sizinle savaşanla savaşın." Diğerinde diyor ki "ehli kitap arasında dine uymayanlarla"... Buradan adam çok basit şu sonucu çıkarır ki ehli kitap arasında kendiyle savaşanlarla onu mağlup edene kadar savaşması gerekiyor.  Zira adam kendisine savaş açmadan bir ehli kitap halkına savaş açarsa Kur'anın bir ayetine ters düşer. Bir müslümanın bu husuta savaş halinde olabilmesi için ancak kendine savaş açılması, savaş açanın ehli kitaptan olması, savaşın bitmesi için de diğer tarafın mağlubiyetini ilan edip cizye ödemesi gerekiyor. Eğer bu şartlar tam sağlanırsa Kur'an a tam uygunluk mevzu bahistir. Müslüman savaş açan taraf olursa bir diğer ayete ters düşer. 

 

Quote

Bu Kuran pasajını nereye sokup gözden saklayacaksın?

 

Benim bir şeyi bir yere sakladığım yok ama siz bir insanın 40 dakikalık konuşmasından 1 kesit alıp "aslında bakın ne diyor" diye yaygara yapıyorsunuz. 40 dakikalık konuşmayı tam dinlemeden o kesitte ifade edilenin etraflıca ne anlattığını nasıl bilebilirsin? "Ehli kitapla savaşın diyor, boyun eğdirin diyor bakııın kur'an dediğiniz, taptığınız dine bakııın!" diye yaygara yapmak yerine biraz bilim disiplinine uygun davransan, bu husustaki bütün ayetleri toplasan, bunları birleştirip "işte savaş hukuku budur" diye makaleleştirsen... yaygara koparmak yerine sen de bir şeyler öğrenirsin. 

tarihinde Tengiz tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Savaş ayetleri?!?

 

Mekkede gelen barışsal ayetleri geçersiz kılan "savaş ayetleri"!!!

Biz bir ayeti siler, unutturur veya ertelersek ondan daha iyisini veya onun bir benzerini getiririz. Allah'ın her şeye gücü yeter olduğunu bilmedin mi? Bakara-109

 

Ne diyor bu savaş ayetleri?

O haram aylar çıktığında artık müşrikleri, kendilerini bulduğunuz yerde öldürün. Yakalayın onları, kuşatın onları, tüm geçit noktalarını tıkayın onların. Bunun ardından tövbe eder, namazı gereğince kılar, zekâtı verirlerse, yollarını açın onların. Kesin olan şu ki, Allah Gafûr'dur, Rahîm'dir. Tevbe-5

 

Evet. Allah için, Muhammed için, İslam için savaştıklarından ölümden kurtulmanın tek yolu müslüman olmakmış!!!

 

Ne kadar sürecekmiş bu Savunma(!) Savaşı?

Ve hiçbir fitne kalmayıncaya ve bütün dîn Allah için oluncaya kadar, onlarla kıtalde bulunun (savaşın). Eğer onlar (küfürden) vazgeçerlerse o taktirde muhakkak ki Allah, yaptığınız şeyleri en iyi görendir. Enfal-39

 

Savunma Savaşıymış!!!

 

 

tarihinde poiuz tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
 

Tengiz yazdı:

 

Anlamı ney biladerin?

 

Tıpkı "ney"  diye bir soru zamiri olmadığı ama bir nefesli çalgı aleti olduğu gibi bilader!  Dandik bir mevzuyu amma da uzattın! Hayır bu soru bana bir çok kez soruldu, niçin kelimeyi tahrif ediyorsun diye, açıkladım, iş bitti. Senin gibi uzatanı ilk kez görüyorum! Hayır ben sana ne diye birader diyeceğim? Sana birader niye diyeyim yahu! Bunu şimdi anlamadın mı!

 

Hindistan'da bir adam çıktı bir şey dedi diye bütün Hindistan'ın ona uyması zaten söz konusu olamaz. Hiç bir hareket tek yöntemle tek koldan çalışmaz zaten. Benim Cinnah'ı duymadığımı bilmediğimi zannetmen son derece komik! Pakistan'ın da İkbal'i meşhurdur. Pakistan'ın Mehmet Akif'i derler. Bu bilgi övünmeleri seni bir yere vardırmaz bilader! Sonuçta saldırılan savunur, bunun için izin, ayet, ruhsat filan gerekmez!

 

Asıl dinine saldırılan, tanrılarına küfredilen müşriklerdir ve dinlerini tanrılarını Müslüm saldırganlara karşı savunmuşlardır.

 

Cizye için savaş pasajını kendin yazmışsın. Sadece cizye yerine vergi demişsin. Bak şimdi bilader, İslamına göre senin, şurada ben allaha inanmıyorum muhammede inanmıyorum sana ne kime ne diye kendi halinde yaşayamazsın. Sana İslam savaş açar. Niye, din allahın olana kadar savaşmak emredildiği için. Sen müşriksen Müslüm olmak zorundasın, yoksa öldürülürsün. Yok eğer ben kitaplıyım dersen, o zaman da cizye ödeyeceksin, ellerinle küçülerek hem de!

 

İslam, inanç ve fikir özgürlüğüne karşı savaşan ilkel ve vahşi bir çöl yağmacısı dinidir.

Link to post
Sitelerde Paylaş
47 minutes ago, democrossian said:

Tıpkı "ney"  diye bir soru zamiri olmadığı ama bir nefesli çalgı aleti olduğu gibi bilader! 

 

Saçmaladın.

 

Quote

Dandik bir mevzuyu amma da uzattın! 

 

Bana niye bilader diye ünleniyorsun ? Anlamını bilmiyorum. Bana anlamı olmayan bir zırvalıkla seslenme. Ben sana böyle bir saygısızlık yaptım mı? Karşındaki insana karşındaki insanın sana saygı gösterdiği kadar saygı göstermek zorundasın. Bu edepli olmaktır. Olmuyorsan ben de seni vakt harcamaya değer, tartışma edebini haiz bir kimse olarak görmem, muhatap olmam. 

 

Quote

Sana birader niye diyeyim yahu! 

 

Bana birader demeni isteyen mi oldu? Böyle bir talebim mi oldu? Bana bir şey demek zorunda değilsin. Sitedeki takma adımla ya da "siz" yahut "sen" diye seslenebilirsin. Terbiyeli ol biraz. Birisi çıkıp senin sualini edebiyle cevap veriyor, ne hakaret ediyor ne küfür ediyor. Sen, sana gösterilen saygıya değmeyecek bir karaktere mi sahipsin? 

 

Quote

Cizye için savaş pasajını kendin yazmışsın. Sadece cizye yerine vergi demişsin

 

Ben yazmadım doğrudan bir çeviriden alıntı yaptım.

 

Quote

Bak şimdi bilader

 

Devamını okumuyorum. Ya edebinizle hitap edersiniz ya da muhatap bulamazsınız. 

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...