Jump to content

Muhammed'in Yasadigina Dair Kanitlar Var mi ?


Recommended Posts

  • İleti 148
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

5 saat önce, dramkow yazdı:

Muhammed yaşamadıysa Tekrar sorayım o zaman ..

 

YANİ Ebu bekir diye biri de yaşamadı keza Ömer Ayşe ebu Cehil Ali vs vs hiçbiri yoktu hendek savaşı uhud savaşı hiç yapılmadı. Bu bölge de yaşaNdığı ya da yaşadığı söylenenler hiç var olmadı..sadece Mekke ve medine vardı çöl vardı deve vardı bir de yüksek sıcaklıklar vardı.Gerisi birileri tarafın dan  eklendi,süslendi ve bugünkü hale ulaştı...

 

YA DA Muhammed yoktu ve yukar da bahsi geçen isimler den bazıları (şu ya da bu nedenle) ortak karar aldılar ve bu Hikayeyi yazdılar.İnsanlar da inandı ekledi süsledi ve bugünkü hale ulaştı?

 

Hangisi ?

Aslında sorun şu,Muhammed ve rol arkadaşlarının yaşadıkları dönemde tarihi kayıtlarının bulunamaması..Kayıtları 2-3 yüzyıl sonra ayrıntılı anlatılmış.Kafaları karıştıran bu.

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
2 dakika önce, Abdülmalik yazdı:

Aslında sorun şu,Muhammed ve rol arkadaşlarının yaşadıkları dönemde tarihi kayıtlarının bulunamaması..Kayıtları 2-3 yüzyıl sonra ayrıntılı anlatılmış.Kafaları karıştıran bu.

 

 

biraz açmak gerekir: bunca etki yaratan birisinin, sözü geçen coğrafyanın hiçbir yerinde, hiçbir komşu devlette kaydı olmaması, böyle bir kişinin aslında hiçbir zaman varolmadığını ortaya koyar.

 

elde olan tek kaynağa baktığımızda da: kaynağın içindeki şeylerin, söylenegelenlerden çok daha farklı yerler ve zamanları işaret ediyor olması da yine bu adı geçenlerin masal kahramanı  olduğunu anlatır.

 

kafalar karışmıyor. inanmak isteyenlerin düz mantık itirazları söz konusu, o kadar. bilinmeyenler elbette ki var. fakat bu bilinmeyenler, uydurmaların doğruluğunu gerektirmiyor. 

Link to post
Sitelerde Paylaş
13 dakika önce, bir_akil_insan yazdı:

 

biraz açmak gerekir: bunca etki yaratan birisinin, sözü geçen coğrafyanın hiçbir yerinde, hiçbir komşu devlette kaydı olmaması, böyle bir kişinin aslında hiçbir zaman varolmadığını ortaya koyar.

 

elde olan tek kaynağa baktığımızda da: kaynağın içindeki şeylerin, söylenegelenlerden çok daha farklı yerler ve zamanları işaret ediyor olması da yine bu adı geçenlerin masal kahramanı  olduğunu anlatır.

 

kafalar karışmıyor. inanmak isteyenlerin düz mantık itirazları söz konusu, o kadar. bilinmeyenler elbette ki var. fakat bu bilinmeyenler, uydurmaların doğruluğunu gerektirmiyor. 

Doğru,kafaların karışmasına gerek yok.Bu kadar etkili ilahi bir kişiliği ve rol arkadaşlarını 2-3 yüzyıl sonra anlatmak çok gerçekçi değil.

Cahiliye dönemi Arapların şiirlerine bile ulaşılabiliyor,yani Araplar yazı yazmayı biliyor,ama bu kadar önemli bir şahsiyeti ve şahsiyetleri yazıya dökmüyorlar.,enteresan..

Aslında enterasan da değil,herşey açık.

Link to post
Sitelerde Paylaş
29 dakika önce, Tengrizm yazdı:

Muhammed'in yaşadığına dair delil asla yoktur.Dolayısı ile Muhammed'in yaşadığını söylemek için tarihsel kayıt ve belgeler lazımdır.

Muhammed yaşasa bile bir değeri yok,yazdığı kitap ortada.

Ama müslümanlığın fason bir din olduğunu kanıtlamak açısından erken islamla ilgili tarihi kayıtların yokluğu çok önemli.

Bu konu üzerinden ilerlemek çok isabetli.

Kurandaki çelişkileri insanlar görmezlikten geliyor ama bilimsel gerçekleri inkar etmek yürek ister.

Link to post
Sitelerde Paylaş
13 dakika önce, Abdülmalik yazdı:

Muhammed yaşasa bile bir değeri yok,yazdığı kitap ortada.

Ama müslümanlığın fason bir din olduğunu kanıtlamak açısından erken islamla ilgili tarihi kayıtların yokluğu çok önemli.

Bu konu üzerinden ilerlemek çok isabetli.

Kurandaki çelişkileri insanlar görmezlikten geliyor ama bilimsel gerçekleri inkar etmek yürek ister.

Hocam zaten arap Muhammed yaşasa bile tabi ki değeri günümüzde yok.Kuran yağmacı,tehlikeli bir kutsal kitaptır.Evet çelişkileri de görmezden geliyor.Bilimsel gerçekleri inkar etmek imkansız olduğu için bilimsel olmayan kuranı bilimsel gibi gösteriyorlar.

Link to post
Sitelerde Paylaş
On 09.06.2017 at 23:32, Photon yazdı:

Somut bir kanit var midir ?


Açmış olduğunuz konunun Târih ve bilimle bir ilgisi yoktur. Nevrotik bir inkâr semptomudur. Hiçbir kanıt da bu hastalığı tedâvî etmez.
Konunun târihle bir ilgisi olsaydı, Onbinlerce târihçi arasında şimdiye kadar bu iddîâ dillendirilir, tartışılmış olurdu.
Sizin haklı olmanız için bu nevrotik iddiâyı şimdiye kadar dile getirmeyen bütün târihçilerin gerizekâlı olması gerekiyor.

 



Ciddiye alıp birisi cevap vermiş:

 

HZ. MUHAMMED HİÇ VAR OLMADI İDDİASI

Öncelikle, bu konuda bir “kanıt” nasıl olabilir? Orta Çağ’ın başlarında yaşamış bir insandan söz ediyoruz. Ekşi Sözlük ve Ateist Forum gibi yerlerde gördüğüm üzere, insanlar neredeyse video kayıtları, doğum belgeleri gibi kanıtlar beklemektedir. Orta Çağ’ın başlarında yaşamış bir insanın yaşadığına dair bu tip kanıtlar bulmanız imkansızdır! Tarihçilerin yazdığı belgeler ve kişi tarafından yazılmış belgeler ancak buna dair bir kanıt oluşturabilir. Muhammed’in yaşamadığı iddiası Amerika gibi ülkelerde İsa’nın yaşamadığına dair iddiaların ortaya çıkmasının ardından Türkiye’de yaygınlaşmıştır. Bu iddianın başını çeken ise Zeitgeist ve Religulous gibi “belgeseller” olmuştur. Açıkçası bu sözde belgeseller de hiçbir kanıt içermemekte ve hatta aktardığı şeyleri kanıtların tam aksine anlatmaktadır. Zeitgeist’e dair ateist bir kişinin yaptığı kapsamlı eleştiriyi buradan inceleyebilirsiniz. Orta Çağ’ın başlarında ve İlk Çağ’da yaşadığını savunduğumuz kimselere dair ne tür kanıtlar olduğunu düşünüyorsunuz? Diğer kimselerde yapılmayan “kesin kanıt isteği” nedense İsa ve Muhammed gibi peygamberler için yapılmaktadır. Hz. İsa’nın da yaşadığına dair kanıtların olduğundan bahsettiğimiz ve  birçok yeni ateist iddiaya cevap verdiğimiz yazımızı buradan okuyabilirsiniz, okumanızı kesinlikle öneririm. Bir yeni ateist iseniz yazıdaki birkaç iddiadan bir tanesini kesinlikle savunduğunuzu düşünmekteyim. İşte, cevabınızı alacaksınız. Savunduğunuz iddiaların tam tersini savunan yazıları okumaktan çekinmeyin. Aksi halde yaptığınız sorgulamak değil, tutuculuktur. Hz. İsa’nın yaşamış olduğu, döneminde yaşayan bir insana göre çok daha fazla kanıt içermektedir. Aynısı Hz. Muhammed için de geçerli. Bu yazımızda ise Hz. Muhammed’in yaşadığına dair olan birkaç kanıttan söz edeceğiz.

 

Muhammad-Letter-To-Heraclius.jpg?resize=

Robert G. Hoyland’ın bu konu hakkında Seeing Islam as Others Saw It adında bir kitabı vardır. Kitabın içinde, dönemin Müslüman olmayan kimselerin metinlerinden ve Müslüman olan kimselerin metinlerinden Yunan kaynakları, Kıpti ve Ermeni kaynakları, Doğu-Batı Suriye kaynakları, Latin kaynakları ve Çin kaynakları vardır.[1] Hz. Muhammed’in yaşadığı dönemde Muhammed’ten bahseden bazı kişiler; Maximus the Confessor, John Moschus, Patriarch Germanus, Benjamin I of Alexandria, Thomas the Presbyter. Bahsettiğimiz kitap bu alandaki en kapsamlı kitaptır. Bununla beraber Hz. Muhammed’in döneminde farklı ülkelerin önemli kişilikleriyle yazıştığı birçok mektup da vardır. Hz. Muhammed’in Bahreyn valisi Munzir ibn Sawa Al Tamimi’ye yazdığı[2], Etiyopya Kralı Negus’a yazdığı[3], Mısır’daki Mukavkıslara yazdığı[4] ve Doğu Roma İmparatoru Heraklius’a yazdığı[5] mektuplar vardır ve bazı mektuplara verilen cevaplar da vardır. Bazı kimseler bu mektupları yaşadığına dair kanıt olarak görmemekte, yeterince araştırılmadığını savunmaktadır. Evet, bazı sebeplerden dolayı “Hz. Muhammed’in yazdığını kabul etmemiz için düzgün bir sebep yok” denmesini ben de makul buluyorum.

 

Tarihçiler tarafından hadisler de Hz. Muhammed’in yaşadığına dair kanıt olarak görülmektedir. Kaldı ki Kur’an’ın kendisi de bir kanıttır.[63] Eğer Hz. Muhammed yaşamamışsa yaşanılan olaylara dair inen ve Hz. Muhammed’e vurgu yapan bu kitabı halka kim aktardı? O kadar hadis tamamıyla sadece halk tarafından mı uyduruldu? Eğer Mekke halkı toplanıp bir oyun oynadılar ve Kur’an’ı yazdılar diyorsanız Hz. Muhammed’in yaşadığını düşünmemek için çok fazla imana ihtiyacınız var demektir. Müşriklerle dolu olan bir halk içinde müşriklere laf atan ve geçmişteki birçok olaydan bahseden bu kitabı kimler yazdı? Ve o kadar müşrik neden bunlara sesini çıkarmadı? Her nasılsa bir kişi bile Hz. Muhammed’in aslında var olmadığından bahsetmiyor.

 

Üstte örneklendirdiğimiz birçok kanıt dışında birkaç kanıta daha değineceğiz. Şöyle ki, 636 yıllarında yazıldığı düşünülen bir Suriye el yazması Britanya Müzesi’nde bulunuyor ve Hz. Muhammed’in yaptığı bir fetih ile ilgili bilgiler içeriyor.[64] Bagratunis Evi’nin piskoposu olan Sebeos, 7. yüzyılın başlarında Hz. Muhammed’ten bahsetmektedir.[65] Sebeos’un, Hz. Muhammed hakkında verdiği bilgiler biz müslümanların da kabul ettiği bilgilerdir. Bunlar dışında halife Abdülmelik’in 7. yüzyılın sonlarına doğru döktürmüş olduğu kurşun mühür gibi kanıtlar da vardır.[66]Açıkçası o dönemde yaşamış bir insana göre yaşadığı gayet açık. Dated And Datable Texts Mentioning Prophet Muḥammad başlıklı yazıyı okuyarak da birçok kanıtı kaynaklarıyla birlikte görebilirsiniz. Tarihçiler bugüne kadar neden “Muhammed asla var olmadı” gibi ciddi bir iddia ortaya atıp onun hakkında makaleler yazmamışlardır? İşte bunun cevabını almışsınızdır. Çünkü Hz. Muhammed’in yaşadığının kanıtı, yaşadığı dönemde yaşayan bir insan hakkında yaşadığına dair bulunabilecek kanıtlara göre çok açıktır.

 

Robert G. Hoyland’ın The Earliest Christian Writings on Muhammad: An Appraisal adında bir çalışması daha var. Adından da anlaşılacağı üzere, Muhammed’in döneminde yaşayan Hristiyan yazarların Muhammed hakkında yazdığı şeyleri içeriyor. Bu kitabı incelemeniz için yazının en alt kısmına kitabın pdf formatını bırakacağım. Kitaptan bir örnek vermek gerekiyorsa, Müslümanlar’ın İran’ı ele geçirişine şahit olan bir Nasturi’nin Hz. Muhammed hakkında yazdıkları vardır mesela. Robert Hoyland’ın Hz. Muhammed hakkında yazdığı farklı farklı eserlerin birkaçına buradan ulaşabilirsiniz. Hele ki bazı kimselerin Napolyon ile Hz. Muhammed’in varlığı hakkındaki kanıtları karşılaştırması çok gülünç bir durum sergiliyor, Türkiye’de de yurtdışında da bunu yapan bazı kişiler var.[6] Gülünç olan şu ki, Napolyon 1700-1800 yıllarında(Ortaçağ) yaşamışken, Hz. Muhammed 500-600 yıllarında(İlkçağ) yaşamıştır. Arasında bir çağ ve binden fazla sene olan bu insanın yaşadığına dair kanıtlar konusunda birçok farklılık tabii ki olacaktır. Tarihsel açıdan Hz. Muhammed’in yaşadığına dair kanıtlar yaşadığı döneme göre gayet açıktır. Ve, Napolyon ile Hz. Muhammed’in karşılaştırılmasının yapılması, bu devirde yaşayan birinin yaşadığına dair kanıtla Napolyon arasında yapılan bir karşılaştırmadan bile mantıksızdır. Bu tür karşılaştırmalar yapan insanlar zaten tarihsel metottan uzakken, Hz. Muhammed hakkında da yeterince araştırma yapmadıkları ve kulaktan dolma bilgilerle düşünmeye devam ettikleri gayet belirgin.

 

Kaynaklar

[1] https://en.wikipedia.org/wiki/Seeing_Islam_as_Others_Saw_It

[2] https://en.wikipedia.org/wiki/Munzir_ibn_Sawa_Al_Tamimi

[3] http://www.cyberistan.org/islamic/negus.html

[4] https://en.wikipedia.org/wiki/Al-Muqawqis

[5] http://www.answering-islam.org/Muhammad/heraclius.html

[6] https://www.quora.com/Was-Muhammad-a-real-historical-figure-What-is-the-evidence-for-his-existence (Napolyon vs Muhammad)

 

[63] Fred Donner(Professor of Near Eastern History – Chicago Üniversitesi), Muhammad and the Believers: At the Origins of Islam, s. 56

[64] https://archive.org/stream/catalogueofsyria03brituoft/catalogueofsyria03brituoft_djvu.txt

[65] R. G. Hoyland,  Seeing Islam As Others Saw It: A Survey And Evaluation Of Christian, Jewish And Zoroastrian Writings On Early Islam, 1997, s. 128

[66] http://www.islamic-awareness.org/History/Islam/Coins/drachm1.html

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
2 saat önce, Hurrican yazdı:


Açmış olduğunuz konunun Târih ve bilimle bir ilgisi yoktur. Nevrotik bir inkâr semptomudur. Hiçbir kanıt da bu hastalığı tedâvî etmez.
Konunun târihle bir ilgisi olsaydı, Onbinlerce târihçi arasında şimdiye kadar bu iddîâ dillendirilir, tartışılmış olurdu.
Sizin haklı olmanız için bu nevrotik iddiâyı şimdiye kadar dile getirmeyen bütün târihçilerin gerizekâlı olması gerekiyor.

 



Ciddiye alıp birisi cevap vermiş:

 

HZ. MUHAMMED HİÇ VAR OLMADI İDDİASI

Öncelikle, bu konuda bir “kanıt” nasıl olabilir? Orta Çağ’ın başlarında yaşamış bir insandan söz ediyoruz. Ekşi Sözlük ve Ateist Forum gibi yerlerde gördüğüm üzere, insanlar neredeyse video kayıtları, doğum belgeleri gibi kanıtlar beklemektedir. Orta Çağ’ın başlarında yaşamış bir insanın yaşadığına dair bu tip kanıtlar bulmanız imkansızdır! Tarihçilerin yazdığı belgeler ve kişi tarafından yazılmış belgeler ancak buna dair bir kanıt oluşturabilir. Muhammed’in yaşamadığı iddiası Amerika gibi ülkelerde İsa’nın yaşamadığına dair iddiaların ortaya çıkmasının ardından Türkiye’de yaygınlaşmıştır. Bu iddianın başını çeken ise Zeitgeist ve Religulous gibi “belgeseller” olmuştur. Açıkçası bu sözde belgeseller de hiçbir kanıt içermemekte ve hatta aktardığı şeyleri kanıtların tam aksine anlatmaktadır. Zeitgeist’e dair ateist bir kişinin yaptığı kapsamlı eleştiriyi buradan inceleyebilirsiniz. Orta Çağ’ın başlarında ve İlk Çağ’da yaşadığını savunduğumuz kimselere dair ne tür kanıtlar olduğunu düşünüyorsunuz? Diğer kimselerde yapılmayan “kesin kanıt isteği” nedense İsa ve Muhammed gibi peygamberler için yapılmaktadır. Hz. İsa’nın da yaşadığına dair kanıtların olduğundan bahsettiğimiz ve  birçok yeni ateist iddiaya cevap verdiğimiz yazımızı buradan okuyabilirsiniz, okumanızı kesinlikle öneririm. Bir yeni ateist iseniz yazıdaki birkaç iddiadan bir tanesini kesinlikle savunduğunuzu düşünmekteyim. İşte, cevabınızı alacaksınız. Savunduğunuz iddiaların tam tersini savunan yazıları okumaktan çekinmeyin. Aksi halde yaptığınız sorgulamak değil, tutuculuktur. Hz. İsa’nın yaşamış olduğu, döneminde yaşayan bir insana göre çok daha fazla kanıt içermektedir. Aynısı Hz. Muhammed için de geçerli. Bu yazımızda ise Hz. Muhammed’in yaşadığına dair olan birkaç kanıttan söz edeceğiz.

 

Muhammad-Letter-To-Heraclius.jpg?resize=

Robert G. Hoyland’ın bu konu hakkında Seeing Islam as Others Saw It adında bir kitabı vardır. Kitabın içinde, dönemin Müslüman olmayan kimselerin metinlerinden ve Müslüman olan kimselerin metinlerinden Yunan kaynakları, Kıpti ve Ermeni kaynakları, Doğu-Batı Suriye kaynakları, Latin kaynakları ve Çin kaynakları vardır.[1] Hz. Muhammed’in yaşadığı dönemde Muhammed’ten bahseden bazı kişiler; Maximus the Confessor, John Moschus, Patriarch Germanus, Benjamin I of Alexandria, Thomas the Presbyter. Bahsettiğimiz kitap bu alandaki en kapsamlı kitaptır. Bununla beraber Hz. Muhammed’in döneminde farklı ülkelerin önemli kişilikleriyle yazıştığı birçok mektup da vardır. Hz. Muhammed’in Bahreyn valisi Munzir ibn Sawa Al Tamimi’ye yazdığı[2], Etiyopya Kralı Negus’a yazdığı[3], Mısır’daki Mukavkıslara yazdığı[4] ve Doğu Roma İmparatoru Heraklius’a yazdığı[5] mektuplar vardır ve bazı mektuplara verilen cevaplar da vardır. Bazı kimseler bu mektupları yaşadığına dair kanıt olarak görmemekte, yeterince araştırılmadığını savunmaktadır. Evet, bazı sebeplerden dolayı “Hz. Muhammed’in yazdığını kabul etmemiz için düzgün bir sebep yok” denmesini ben de makul buluyorum.

 

Tarihçiler tarafından hadisler de Hz. Muhammed’in yaşadığına dair kanıt olarak görülmektedir. Kaldı ki Kur’an’ın kendisi de bir kanıttır.[63] Eğer Hz. Muhammed yaşamamışsa yaşanılan olaylara dair inen ve Hz. Muhammed’e vurgu yapan bu kitabı halka kim aktardı? O kadar hadis tamamıyla sadece halk tarafından mı uyduruldu? Eğer Mekke halkı toplanıp bir oyun oynadılar ve Kur’an’ı yazdılar diyorsanız Hz. Muhammed’in yaşadığını düşünmemek için çok fazla imana ihtiyacınız var demektir. Müşriklerle dolu olan bir halk içinde müşriklere laf atan ve geçmişteki birçok olaydan bahseden bu kitabı kimler yazdı? Ve o kadar müşrik neden bunlara sesini çıkarmadı? Her nasılsa bir kişi bile Hz. Muhammed’in aslında var olmadığından bahsetmiyor.

 

Üstte örneklendirdiğimiz birçok kanıt dışında birkaç kanıta daha değineceğiz. Şöyle ki, 636 yıllarında yazıldığı düşünülen bir Suriye el yazması Britanya Müzesi’nde bulunuyor ve Hz. Muhammed’in yaptığı bir fetih ile ilgili bilgiler içeriyor.[64] Bagratunis Evi’nin piskoposu olan Sebeos, 7. yüzyılın başlarında Hz. Muhammed’ten bahsetmektedir.[65] Sebeos’un, Hz. Muhammed hakkında verdiği bilgiler biz müslümanların da kabul ettiği bilgilerdir. Bunlar dışında halife Abdülmelik’in 7. yüzyılın sonlarına doğru döktürmüş olduğu kurşun mühür gibi kanıtlar da vardır.[66]Açıkçası o dönemde yaşamış bir insana göre yaşadığı gayet açık. Dated And Datable Texts Mentioning Prophet Muḥammad başlıklı yazıyı okuyarak da birçok kanıtı kaynaklarıyla birlikte görebilirsiniz. Tarihçiler bugüne kadar neden “Muhammed asla var olmadı” gibi ciddi bir iddia ortaya atıp onun hakkında makaleler yazmamışlardır? İşte bunun cevabını almışsınızdır. Çünkü Hz. Muhammed’in yaşadığının kanıtı, yaşadığı dönemde yaşayan bir insan hakkında yaşadığına dair bulunabilecek kanıtlara göre çok açıktır.

 

Robert G. Hoyland’ın The Earliest Christian Writings on Muhammad: An Appraisal adında bir çalışması daha var. Adından da anlaşılacağı üzere, Muhammed’in döneminde yaşayan Hristiyan yazarların Muhammed hakkında yazdığı şeyleri içeriyor. Bu kitabı incelemeniz için yazının en alt kısmına kitabın pdf formatını bırakacağım. Kitaptan bir örnek vermek gerekiyorsa, Müslümanlar’ın İran’ı ele geçirişine şahit olan bir Nasturi’nin Hz. Muhammed hakkında yazdıkları vardır mesela. Robert Hoyland’ın Hz. Muhammed hakkında yazdığı farklı farklı eserlerin birkaçına buradan ulaşabilirsiniz. Hele ki bazı kimselerin Napolyon ile Hz. Muhammed’in varlığı hakkındaki kanıtları karşılaştırması çok gülünç bir durum sergiliyor, Türkiye’de de yurtdışında da bunu yapan bazı kişiler var.[6] Gülünç olan şu ki, Napolyon 1700-1800 yıllarında(Ortaçağ) yaşamışken, Hz. Muhammed 500-600 yıllarında(İlkçağ) yaşamıştır. Arasında bir çağ ve binden fazla sene olan bu insanın yaşadığına dair kanıtlar konusunda birçok farklılık tabii ki olacaktır. Tarihsel açıdan Hz. Muhammed’in yaşadığına dair kanıtlar yaşadığı döneme göre gayet açıktır. Ve, Napolyon ile Hz. Muhammed’in karşılaştırılmasının yapılması, bu devirde yaşayan birinin yaşadığına dair kanıtla Napolyon arasında yapılan bir karşılaştırmadan bile mantıksızdır. Bu tür karşılaştırmalar yapan insanlar zaten tarihsel metottan uzakken, Hz. Muhammed hakkında da yeterince araştırma yapmadıkları ve kulaktan dolma bilgilerle düşünmeye devam ettikleri gayet belirgin.

 

Kaynaklar

[1] https://en.wikipedia.org/wiki/Seeing_Islam_as_Others_Saw_It

[2] https://en.wikipedia.org/wiki/Munzir_ibn_Sawa_Al_Tamimi

[3] http://www.cyberistan.org/islamic/negus.html

[4] https://en.wikipedia.org/wiki/Al-Muqawqis

[5] http://www.answering-islam.org/Muhammad/heraclius.html

[6] https://www.quora.com/Was-Muhammad-a-real-historical-figure-What-is-the-evidence-for-his-existence (Napolyon vs Muhammad)

 

[63] Fred Donner(Professor of Near Eastern History – Chicago Üniversitesi), Muhammad and the Believers: At the Origins of Islam, s. 56

[64] https://archive.org/stream/catalogueofsyria03brituoft/catalogueofsyria03brituoft_djvu.txt

[65] R. G. Hoyland,  Seeing Islam As Others Saw It: A Survey And Evaluation Of Christian, Jewish And Zoroastrian Writings On Early Islam, 1997, s. 128

[66] http://www.islamic-awareness.org/History/Islam/Coins/drachm1.html

 

Kim demiş yaşamadı muhmmed yaşadı fakat zavalı deliydi düşünmeyi bırakında hafızasını yitirmiş yaşlanmış 15 kez bozuk pilak gibi aynı şeyi tekar ediyor
RAHMAN SÛRESİ
45. Öyleyken Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlayabilirsiniz?

47. Öyleyken Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlayabilirsiniz?

49. Öyleyse Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

51. Öyleyken Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

53. Öyleyken Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

55. Öyleyken Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

57. Öyleyken Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

59. Öyleyken Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

61. Öyleyken Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

63. Öyleyken Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

65. Öyleyken Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

67. Öyleyken Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

69. Öyleyken Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

71. Öyleyken Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

73. Öyleyken Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

75. Öyleyken Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

77. Öyleyken Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

tarihinde güven tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
2 saat önce, Hurrican yazdı:


Açmış olduğunuz konunun Târih ve bilimle bir ilgisi yoktur. Nevrotik bir inkâr semptomudur. Hiçbir kanıt da bu hastalığı tedâvî etmez.
Konunun târihle bir ilgisi olsaydı, Onbinlerce târihçi arasında şimdiye kadar bu iddîâ dillendirilir, tartışılmış olurdu.
Sizin haklı olmanız için bu nevrotik iddiâyı şimdiye kadar dile getirmeyen bütün târihçilerin gerizekâlı olması gerekiyor.

 



Ciddiye alıp birisi cevap vermiş:

 

HZ. MUHAMMED HİÇ VAR OLMADI İDDİASI

Öncelikle, bu konuda bir “kanıt” nasıl olabilir? Orta Çağ’ın başlarında yaşamış bir insandan söz ediyoruz. Ekşi Sözlük ve Ateist Forum gibi yerlerde gördüğüm üzere, insanlar neredeyse video kayıtları, doğum belgeleri gibi kanıtlar beklemektedir. Orta Çağ’ın başlarında yaşamış bir insanın yaşadığına dair bu tip kanıtlar bulmanız imkansızdır! Tarihçilerin yazdığı belgeler ve kişi tarafından yazılmış belgeler ancak buna dair bir kanıt oluşturabilir. Muhammed’in yaşamadığı iddiası Amerika gibi ülkelerde İsa’nın yaşamadığına dair iddiaların ortaya çıkmasının ardından Türkiye’de yaygınlaşmıştır. Bu iddianın başını çeken ise Zeitgeist ve Religulous gibi “belgeseller” olmuştur. Açıkçası bu sözde belgeseller de hiçbir kanıt içermemekte ve hatta aktardığı şeyleri kanıtların tam aksine anlatmaktadır. Zeitgeist’e dair ateist bir kişinin yaptığı kapsamlı eleştiriyi buradan inceleyebilirsiniz. Orta Çağ’ın başlarında ve İlk Çağ’da yaşadığını savunduğumuz kimselere dair ne tür kanıtlar olduğunu düşünüyorsunuz? Diğer kimselerde yapılmayan “kesin kanıt isteği” nedense İsa ve Muhammed gibi peygamberler için yapılmaktadır. Hz. İsa’nın da yaşadığına dair kanıtların olduğundan bahsettiğimiz ve  birçok yeni ateist iddiaya cevap verdiğimiz yazımızı buradan okuyabilirsiniz, okumanızı kesinlikle öneririm. Bir yeni ateist iseniz yazıdaki birkaç iddiadan bir tanesini kesinlikle savunduğunuzu düşünmekteyim. İşte, cevabınızı alacaksınız. Savunduğunuz iddiaların tam tersini savunan yazıları okumaktan çekinmeyin. Aksi halde yaptığınız sorgulamak değil, tutuculuktur. Hz. İsa’nın yaşamış olduğu, döneminde yaşayan bir insana göre çok daha fazla kanıt içermektedir. Aynısı Hz. Muhammed için de geçerli. Bu yazımızda ise Hz. Muhammed’in yaşadığına dair olan birkaç kanıttan söz edeceğiz.

 

Muhammad-Letter-To-Heraclius.jpg?resize=

Robert G. Hoyland’ın bu konu hakkında Seeing Islam as Others Saw It adında bir kitabı vardır. Kitabın içinde, dönemin Müslüman olmayan kimselerin metinlerinden ve Müslüman olan kimselerin metinlerinden Yunan kaynakları, Kıpti ve Ermeni kaynakları, Doğu-Batı Suriye kaynakları, Latin kaynakları ve Çin kaynakları vardır.[1] Hz. Muhammed’in yaşadığı dönemde Muhammed’ten bahseden bazı kişiler; Maximus the Confessor, John Moschus, Patriarch Germanus, Benjamin I of Alexandria, Thomas the Presbyter. Bahsettiğimiz kitap bu alandaki en kapsamlı kitaptır. Bununla beraber Hz. Muhammed’in döneminde farklı ülkelerin önemli kişilikleriyle yazıştığı birçok mektup da vardır. Hz. Muhammed’in Bahreyn valisi Munzir ibn Sawa Al Tamimi’ye yazdığı[2], Etiyopya Kralı Negus’a yazdığı[3], Mısır’daki Mukavkıslara yazdığı[4] ve Doğu Roma İmparatoru Heraklius’a yazdığı[5] mektuplar vardır ve bazı mektuplara verilen cevaplar da vardır. Bazı kimseler bu mektupları yaşadığına dair kanıt olarak görmemekte, yeterince araştırılmadığını savunmaktadır. Evet, bazı sebeplerden dolayı “Hz. Muhammed’in yazdığını kabul etmemiz için düzgün bir sebep yok” denmesini ben de makul buluyorum.

 

Tarihçiler tarafından hadisler de Hz. Muhammed’in yaşadığına dair kanıt olarak görülmektedir. Kaldı ki Kur’an’ın kendisi de bir kanıttır.[63] Eğer Hz. Muhammed yaşamamışsa yaşanılan olaylara dair inen ve Hz. Muhammed’e vurgu yapan bu kitabı halka kim aktardı? O kadar hadis tamamıyla sadece halk tarafından mı uyduruldu? Eğer Mekke halkı toplanıp bir oyun oynadılar ve Kur’an’ı yazdılar diyorsanız Hz. Muhammed’in yaşadığını düşünmemek için çok fazla imana ihtiyacınız var demektir. Müşriklerle dolu olan bir halk içinde müşriklere laf atan ve geçmişteki birçok olaydan bahseden bu kitabı kimler yazdı? Ve o kadar müşrik neden bunlara sesini çıkarmadı? Her nasılsa bir kişi bile Hz. Muhammed’in aslında var olmadığından bahsetmiyor.

 

Üstte örneklendirdiğimiz birçok kanıt dışında birkaç kanıta daha değineceğiz. Şöyle ki, 636 yıllarında yazıldığı düşünülen bir Suriye el yazması Britanya Müzesi’nde bulunuyor ve Hz. Muhammed’in yaptığı bir fetih ile ilgili bilgiler içeriyor.[64] Bagratunis Evi’nin piskoposu olan Sebeos, 7. yüzyılın başlarında Hz. Muhammed’ten bahsetmektedir.[65] Sebeos’un, Hz. Muhammed hakkında verdiği bilgiler biz müslümanların da kabul ettiği bilgilerdir. Bunlar dışında halife Abdülmelik’in 7. yüzyılın sonlarına doğru döktürmüş olduğu kurşun mühür gibi kanıtlar da vardır.[66]Açıkçası o dönemde yaşamış bir insana göre yaşadığı gayet açık. Dated And Datable Texts Mentioning Prophet Muḥammad başlıklı yazıyı okuyarak da birçok kanıtı kaynaklarıyla birlikte görebilirsiniz. Tarihçiler bugüne kadar neden “Muhammed asla var olmadı” gibi ciddi bir iddia ortaya atıp onun hakkında makaleler yazmamışlardır? İşte bunun cevabını almışsınızdır. Çünkü Hz. Muhammed’in yaşadığının kanıtı, yaşadığı dönemde yaşayan bir insan hakkında yaşadığına dair bulunabilecek kanıtlara göre çok açıktır.

 

Robert G. Hoyland’ın The Earliest Christian Writings on Muhammad: An Appraisal adında bir çalışması daha var. Adından da anlaşılacağı üzere, Muhammed’in döneminde yaşayan Hristiyan yazarların Muhammed hakkında yazdığı şeyleri içeriyor. Bu kitabı incelemeniz için yazının en alt kısmına kitabın pdf formatını bırakacağım. Kitaptan bir örnek vermek gerekiyorsa, Müslümanlar’ın İran’ı ele geçirişine şahit olan bir Nasturi’nin Hz. Muhammed hakkında yazdıkları vardır mesela. Robert Hoyland’ın Hz. Muhammed hakkında yazdığı farklı farklı eserlerin birkaçına buradan ulaşabilirsiniz. Hele ki bazı kimselerin Napolyon ile Hz. Muhammed’in varlığı hakkındaki kanıtları karşılaştırması çok gülünç bir durum sergiliyor, Türkiye’de de yurtdışında da bunu yapan bazı kişiler var.[6] Gülünç olan şu ki, Napolyon 1700-1800 yıllarında(Ortaçağ) yaşamışken, Hz. Muhammed 500-600 yıllarında(İlkçağ) yaşamıştır. Arasında bir çağ ve binden fazla sene olan bu insanın yaşadığına dair kanıtlar konusunda birçok farklılık tabii ki olacaktır. Tarihsel açıdan Hz. Muhammed’in yaşadığına dair kanıtlar yaşadığı döneme göre gayet açıktır. Ve, Napolyon ile Hz. Muhammed’in karşılaştırılmasının yapılması, bu devirde yaşayan birinin yaşadığına dair kanıtla Napolyon arasında yapılan bir karşılaştırmadan bile mantıksızdır. Bu tür karşılaştırmalar yapan insanlar zaten tarihsel metottan uzakken, Hz. Muhammed hakkında da yeterince araştırma yapmadıkları ve kulaktan dolma bilgilerle düşünmeye devam ettikleri gayet belirgin.

 

Kaynaklar

[1] https://en.wikipedia.org/wiki/Seeing_Islam_as_Others_Saw_It

[2] https://en.wikipedia.org/wiki/Munzir_ibn_Sawa_Al_Tamimi

[3] http://www.cyberistan.org/islamic/negus.html

[4] https://en.wikipedia.org/wiki/Al-Muqawqis

[5] http://www.answering-islam.org/Muhammad/heraclius.html

[6] https://www.quora.com/Was-Muhammad-a-real-historical-figure-What-is-the-evidence-for-his-existence (Napolyon vs Muhammad)

 

[63] Fred Donner(Professor of Near Eastern History – Chicago Üniversitesi), Muhammad and the Believers: At the Origins of Islam, s. 56

[64] https://archive.org/stream/catalogueofsyria03brituoft/catalogueofsyria03brituoft_djvu.txt

[65] R. G. Hoyland,  Seeing Islam As Others Saw It: A Survey And Evaluation Of Christian, Jewish And Zoroastrian Writings On Early Islam, 1997, s. 128

[66] http://www.islamic-awareness.org/History/Islam/Coins/drachm1.html

 

Allahın ta kendisi muhmmedir muhmmedi inkar edip Allaha inansan bile  cehennemlsin,

 

Nisa/(150-151) Şüphesiz, Allah’ı ve peygamberlerini inkâr edenler, Allah’a inanıp peygamberlerine inanmayarak ayrım yapmak isteyenler, “(Peygamberlerin) kimine inanırız, kimini inkâr ederiz” diyenler ve böylece bu ikisinin (imanla küfrün) arasında bir yol tutmak isteyenler var ya; işte onlar gerçekten kâfirlerdir. Biz de kâfirlere alçaltıcı bir azap hazırlamışızdır.

tarihinde güven tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
8 saat önce, Hurrican yazdı:

...

 

 

temel iki tane sav var.

 

1 - ya ortaçağ diyorum, kimin nasıl kaydı tutulacaktı???

2 - adam yaşamasa bunca hadis falan nasıl yani?

 

1 - yazma ve kayıt tutma alışkanlığı, yazının tarihi kadar eskidir. çünkü yazının ortaya çıkması zaten kayıt tutma ihtiyacındandır. örneğin, tüm yazı tarihine oranla daha yakınlarda olan sümerden kalma borç kayıt tabletleri bulunuyor. ama sümerlerden yaklaşık 4-5bin sene sonra yaşamış olan tüccar muhammedden kalma borç/ticaret belgeleri bulunmuyor. peygamber muhammedden kalma emirler vb bulunmuyor. savaş lordu muhammede dair çevre ülke/kabilelerin yazışmaları bulunmuyor.

demek ki aslında muhammed diye biri bulunmuyor.

 

2 - dediğim gibi, yunan mitoloji külliyatı, arap masallarını evire çevire döver; hatta arap mitolojisi, yunan mitolojisindeki olayları doğrudan araklar. bunca yunan tanrısı, eğer yoktularsa, insanlar haydi masal külliyatı uyduralım diye mi yazıp durdular bunca hayali şeyi ve aralarındaki savaşları, ilişkileri, olayları, kavgaları vb?

Link to post
Sitelerde Paylaş
7 saat önce, bir_akil_insan yazdı:

 

 

temel iki tane sav var.

 

1 - ya ortaçağ diyorum, kimin nasıl kaydı tutulacaktı???

2 - adam yaşamasa bunca hadis falan nasıl yani?

 

1 - yazma ve kayıt tutma alışkanlığı, yazının tarihi kadar eskidir. çünkü yazının ortaya çıkması zaten kayıt tutma ihtiyacındandır. örneğin, tüm yazı tarihine oranla daha yakınlarda olan sümerden kalma borç kayıt tabletleri bulunuyor. ama sümerlerden yaklaşık 4-5bin sene sonra yaşamış olan tüccar muhammedden kalma borç/ticaret belgeleri bulunmuyor. peygamber muhammedden kalma emirler vb bulunmuyor. savaş lordu muhammede dair çevre ülke/kabilelerin yazışmaları bulunmuyor.

demek ki aslında muhammed diye biri bulunmuyor.

 

2 - dediğim gibi, yunan mitoloji külliyatı, arap masallarını evire çevire döver; hatta arap mitolojisi, yunan mitolojisindeki olayları doğrudan araklar. bunca yunan tanrısı, eğer yoktularsa, insanlar haydi masal külliyatı uyduralım diye mi yazıp durdular bunca hayali şeyi ve aralarındaki savaşları, ilişkileri, olayları, kavgaları vb?


"Yoksa sen onların çoğunun (söz) dinleyeceklerini yahut akıllarını kullanacaklarını mı sanıyorsun? Onlar hayvanlar gibidirler, belki yolca onlardan daha da şaşkındırlar."  Furkan 44

Link to post
Sitelerde Paylaş
56 dakika önce, Hurrican yazdı:


"Yoksa sen onların çoğunun (söz) dinleyeceklerini yahut akıllarını kullanacaklarını mı sanıyorsun? Onlar hayvanlar gibidirler, belki yolca onlardan daha da şaşkındırlar."  Furkan 44

 

:D ilkçağ zırvalarını getirip duruyorsunuz.

 

muhammedin varlığına dair en ufak bir kanıtınız varsa, buyrun koyun ortaya. muhammedden söz edilmeye, muhammed'in sözde yaşadığı tarihlerden çok sonra başlanır. islamın her gerçekliği, masalını yalanlar.

 

size, savınızı kanıtlamanız için basit bir yöntem sunuyorum: muhammed bu kadar uyduruk, önemsiz, zırto bir insan mıymış ki, yaşadığı döneme dair tek bir yerde bile ismi geçmiyor? yaşadığı döneme ait bir tanecik, muhammed karakterine işaret eden kanıt koyacaksınız ortaya. çok mu zor?

 

tersinden gidelim. madem haklarında zamandan bağımsız anlatılar olması, onları gerçek kılıyor; o halde neden binlerce yunan tanrısına tapınmıyorsunuz?

 

 

tarihinde bir_akil_insan tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
On 06.03.2018 at 11:55, dramkow yazdı:

Muhammed yaşamadıysa Tekrar sorayım o zaman ..

 

YANİ Ebu bekir diye biri de yaşamadı keza Ömer Ayşe ebu Cehil Ali vs vs hiçbiri yoktu hendek savaşı uhud savaşı hiç yapılmadı. Bu bölge de yaşaNdığı ya da yaşadığı söylenenler hiç var olmadı..sadece Mekke ve medine vardı çöl vardı deve vardı bir de yüksek sıcaklıklar vardı.Gerisi birileri tarafın dan  eklendi,süslendi ve bugünkü hale ulaştı...

 

YA DA Muhammed yoktu ve yukar da bahsi geçen isimler den bazıları (şu ya da bu nedenle) ortak karar aldılar ve bu Hikayeyi yazdılar.İnsanlar da inandı ekledi süsledi ve bugünkü hale ulaştı?

 

Hangisi ?

Muhammed yaşamadı diyenler den YUKARDA Kİ 2 sorum için tatmin edici cevap alamıyorum ki..

Daha kolaylaştırayım o zaman;
Yaşamadıysa burada yüzlerce kez idda edilen Çocuk yaşında evlendiği Ayşe de yalan Ayşe gerçekse evliliği yalan,katledilen arap şairleri,gelen vahiyleri yazarken bunlar safsatadır diyerek  kaçan sahabiler,karılarının odasın da seviştiği söylenen cariyeler,mısırlı Marya,ölen çocukları,kendisini şiirleriyle eleştiriyor diye öldürttüğü yahudi yada arap şairler..Bunların hepsi bir senaryo yada efsane öyle mi?Ne hamza vardı ne ömer yaşadı ha..bunlar full martaval yani.
 

İyi de bunların gerçek olduğuna inanılıp binlerce sayfa kitaplar yazıldı milyonlarca kez KLAVYE tuşIarına basıldı ..hala da basılıyor.

Bu durum da Olmayan adamın olmayan kulaklarını yapmadığı şeyler için ne çınlatmış bu millet ya.

 

Yersen Hacı.



 

 

 


 

tarihinde dramkow tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
On 04.03.2018 at 00:04, DreiMalAli yazdı:

 

Sevgili Türk Ateist.

 

Pers hükümdari Hüsrev Kudüs'e baskın yapar. Hristiyanların en kutsal mabedi olan Mezar Kilisesini harap eder ve dahada önemlisi, o kilisedeki kutsal haçı kaçırır. Bu olay Roma'yı (Bizans kilisesini) kemiklerine kadar sızlatır. Bunun üzerine Roma kilisesi Bizans imparatoru Heraklios'a kilise hazinesinin ağzını sonuna kadar açar. Kilisenin gümüşleri ile ordu kuran Heraklios Perslere karşı sefere çıkar. Tesadüf bu ya, sene 622'dir (Bu tarih bir şeyler hatırlatıyordur herhalde. :D ). Kilisenin bütün imkanlarıyla yapılan bu sefere ilk haçlı seferi de diyebiliriz.

Bir kaç sene süren bu kaç-kovala savaşında Heraklios umulmadık bir zafer kazanır. Hüsrev kaçar, kaçarken ölür. Muhtemelen kendi adamları tarafından öldürülür. Perslerin elinde çok küçük bir bölge kalır. Heraklios o kutsal haçı perslere kendi elleri ile diktirir, kilisenin açılışına gider ve bir daha o bölgeye uğramaz.

 

Herklios'un zaferinin en büyük nedenlerinden birisi ermenileri ve bölgede, pers egemenliği altında bolca bulunan ve fakat piskoposlarını dahi seçemeyen hristiyanları kendi saflarına çekebilmesidir. Bu arada muhtemelen hani şu Kuran'da Rum suresinde geçen ""Rumlar yakın bir yerde mağlub oldular. Ama bu yenilgilerinden sonra galip gelecekler. Birkaç yıl içinde..." kehanetini de hristiyanlar arasında piyasaya yayar. :D

 

Orta Doğu'nun problemli olduğunu gayet iyi bilen Heraklios o bölgeyi bu savaştan bir kaç sen önce gözden çıkarmıştı zaten. Persleri yerle bir ettikten sonra, savaşta kendisine yardım etmiş olan hristiyan arap kabilelerini bölgeye yetkili bekçi olarak bırakır ve bölgeden çekilir.

Bu kabileler Bizans'ın yandaşlarıdır, foederati'leridir. Foederati Aramice qarama/karama, Arapça Quraysh/Kuraish'dir. Yani bizim bildiğimiz "Küreyş"den başkası değildir. Hani şu yaşamamış Muhammeed'in, var olmayan Küreyş kabilesidir! Hah işte o Küreyş ancak bu andan itibaren ve Bizans'ın yandaşı/bekçisi olarak ortaya çıkmış ve var olmaya başlamıştır. :D

Bu tarihten sonra o bölgede tek bir Bizans yapısı yapılmamıştır. Ne bir garnizon ne bir han ne bir hamam. Bizanslar tarafından tamir edilen tek bir yapı dahi yoktur. Bizans'ın çekilemesiyle ve foederati'lere/Küreyş'e rağmen bölgede bir otorite boşluğu oluşmuştur. Böylece araplar tarihte ilk olarak kendi kendisini yönetme yetkisine sahip oldular. İlk krallarının/beylerinin kim olduklarını bilmiyoruz. Çünkü elimizde tarihi veri bulunmuyor.

Bildiğimiz ilk arap beyi Muaviye'dir. İslam literatüründe Muaviye olarak bilinse de, Gadara'daki yazıtında Muaviye kendisini Maauiya diye isimlendirir. Maauiya = ağlayan,  sulu gözlü. :D. Muhtemelen Muaviye'nin gerçek isimi değil teolojik bir sıfatıdır. Günümüzde cami cemaatının salya-sümük ağlamasına benzer ve fakat duygusal ve etkili bir sıfatı olması gerek. Bu "Sulu Gözlü" Bizans'a bağlılığını, sadakatını, minnettarlığını Gadara'daki yazıtında da göstermektedir. Yazıtta Sezar'ın hakkını Sezar'a vermek amacıyla ilk başa efendisi Bizans'ın tarih sayımını yazar, peşinden Gadara şehrinin tarih sayımını ve en sona da "kat arabas" (araplara göre) tarih sayımını yazar. Dikkat! Hicri takvim değil "kat arabas" takvim! :D Bu "Sulu Gözlü"nün yazıtı ise bir haç işareti ile başlamaktadır!
Ha!... Unutmadan söylemek lazım:
- Muaviye bir hristiyan devletini yönetmektedir. (Bak: Yazıttaki haç işareti!)

- Muaviye bir halife değildir. Bir yönetici olarak halife terimi ancak ya 8. yüzyılın sonunda ya da 9. yüzyılda ilk olarak kullanıır. Tam tarih şu an aklıma gelmiyor.

- Muaviye'nin yönettiği devlet "Emevi Devleti" değildir. Muaviyenin yönettiği devlete "Emevi Devleti" ismi 9./10. yüzyılda ilk olarak verilir. Daha önce hiç bir tarihi belgede "Emevi Devleti" geçmez!

- Muaviye'nin Bizans'a sadakatı Heraklios'un ölümüne kadar sürer. Efendisi Heraklios öldüğünde, intikamını almaya falan kalkışır fakat yüzüne-gözüne bulaştırır.

- Muaviye'nin çocukları tarihsel değildir, arap masalıdır.

- Tarihi belgesi bulunan diğer arap beyi (halifesi değil, beyi) Abdul Melik'tir. Abdul Melik de bir hristiyandır.

- ...

 

Sevgiler

 

 

Sevgili DreiMalAli, görüyorum ki yine çok eğlenmişsin  yazarken. :) Okurken ben de çok eğlendim, eğlenirken yine bilgilendim.

İslam'ın,  uzun süre devam eden Pers ve Bizans tepişmeleri bittikten ve ortalık boş kaldıktan sonra ortaya çıktığı malum ama anlattığın bu detayların çoğunu bilmiyordum. Çok sağol.

Ama hani senin de belirttiğin gibi, bunları aktif olarak harekete geçiren esas veya ilk lider kim, bir şekilde bilemiyoruz.

 

622 yılı sihirli.:) Hicreti filan geçtim, bir Hristiyan devletini yöneten Muaviye, 622 yılında Galilee Denizi'nin güneydoğusunda bir hamam yaptırması için bölge valisine emir veriyor. Hammat Gedar Hamamı 622 yılında böylece yapılıyor. Ve hamamın orta yerinde, ana salonunda bizim Müslümanların hiç anlamadığı dev bir yazıt astırıyor. Bizimkiler anlamıyor çünkü yazıt Hristiyanlık öncesi döneme ait Yunanca bir yazıt. 

Ayrıca halife dedikleri Muaviye'nin basbayağı haç simgeli sikkeleri falan var. Hatta birtakım tarihçilere göre İslam'la Hıristiyanlığın birleştiği bir dolu belge, delil vb var.

 

Acayip yoğun olduğunu biliyorum, o yüzden vakit ayırıp yazdığın için tekrar teşekkürler. Çok değerli bilgiler bunlar.

Mart ayı içindeyiz, malum toplantıdan sonra yeni bir şeyler ortaya çıktı mı, neler oldu, vaktin olursa bir parça sözedersin artık.:)

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
2 saat önce, dramkow yazdı:

Muhammed yaşamadı diyenler den YUKARDA Kİ 2 sorum için tatmin edici cevap alamıyorum ki..

Daha kolaylaştırayım o zaman;
Yaşamadıysa burada yüzlerce kez idda edilen Çocuk yaşında evlendiği Ayşe de yalan Ayşe gerçekse evliliği yalan,katledilen arap şairleri,gelen vahiyleri yazarken bunlar safsatadır diyerek  kaçan sahabiler,karılarının odasın da seviştiği söylenen cariyeler,mısırlı Marya,ölen çocukları,kendisini şiirleriyle eleştiriyor diye öldürttüğü yahudi yada arap şairler..Bunların hepsi bir senaryo yada efsane öyle mi?Ne hamza vardı ne ömer yaşadı ha..bunlar full martaval yani.
 

İyi de bunların gerçek olduğuna inanılıp binlerce sayfa kitaplar yazıldı milyonlarca kez KLAVYE tuşIarına basıldı ..hala da basılıyor.

Bu durum da Olmayan adamın olmayan kulaklarını yapmadığı şeyler için ne çınlatmış bu millet ya.

 

Yersen Hacı.

@Bir_akil_insan  sana cevap vermiş, ısrarla anlamak istemedikten sonra kulağından huniyle bilgi dökülecek değil,

 

Roma mitolojisi, yunan mitolojisi, vs. arap mitolojisinin hikayelerini detay bazında ezer geçer, kriterin detaysa, daha detaylı hikayelere sahip olan yunan, roma, hint, vs. tanrılarına neden tapmıyorsun denmiş, sen buna bir cevap verebiliyor musun?

Link to post
Sitelerde Paylaş

akil_insana cevap vermedi demedim hatta cevabına teşekkür ettim.Bir daha bak derim.

 

 

Detay dediğin bir tarih güzel kardeşim..Doğru yada yanlış ama yok dediğiniz kişinin dediklerine,yaptıklarına milyonlarca insan inanmış peşin den gitmiş,peşin den gitmeyenlerin bir çoğu da  de dediklerine ve yaptıklarına inanmamış..yaşamadığına değil yaptıklarına ve söylediklerine.

 

Sen bu adam yaşamadı dersen  hakkın da milyonlarca sayfa (olumlu yada olumsuz)yazılan hayatıyla ilgili detayları,insanları,olayları yok sayarsın,yok onlar vardı ama  'O' yoktu dersen o zaman da havada asılı kalırsın.

 


Zeus a bugün cadde ortasın da yüksek sesle küfür etsene..belki 3 kişi dönüp bakar..Sonra bir de Muhammed e etmeyi dene..Hızlı koşmayı da unutma.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...