Jump to content

Bilmek, İnanmak, Yaratıcı ve Evrene Dair


Recommended Posts

 

 

Ne güzel hayaller ve temenniler bunlar.

pf_15.04.02_projectionstables8.png

 

Unaffliated dediği ateist, agnostik, tanrıya inanıp dine inanmayanların hepsi. 2050 tahminine göre dünya nüfusunun yüzde 16 sından %13 üne düşeceklermiş. Tabi sayıları yine artacak. Bir evlenebilser ve biraz da doğursalar daha hızlı çoğalabilecekler ama nerede o dava şuuru bu ateistlerde.

 

Çoğunluğa bakıp, bir şeyin doğru olduğunu iddia etmek,safsatadır.

 

Böyle bir iddiada bulunmak da,ancak senin gibi ahmaklara mahsustur..

 

Galiile Galilai örneğinde olduğu gibi,

Doğru bir şeyi bir kişi bile iddia etse,yeterlidir.

 

Anlayacağın,ahmaklıktan kurtulmak istiyorsan,safsataları örnek almamalısın.

Önce inandığın kitabı,objektif olarak oku.

Objektif olarak okuyabilirsen,yüzde yüz eminim ki,ahmaklığın sona erecektir.

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 65
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

Top Posters In This Topic

Posted Images

Bir dini bırakıp üç dine inanmak ne yahu? :lol: Teslisten filan mı bahsediyor bir tanrıyı bırakıp üç tanrıya inanmak mı diyecekti de dili mi sürçtü ne? Yok da ateist bir dini bırakıp üç dine niye inansın yahu! :D Hayır şimdi söyleyecekseniz akla biraz yatkın bir şey söyleyin Müslümler de, biz de yanıt verelim. Bir dini bırakıp üç dine inanmanın nesine cevap vereceğiz biz yahu! Dört dine inansak nasıl olur? İkişer ikişer birbirlerini götürürler, sıfır kalır, olmaz mı!

 

Hem ateist şeytana inanır mı da şeytanın düşman filan olduğunu anlayacak, ülen bir aklı başında laf edin be! Siz anca hristiyanla başka mezhepten biriyle filan tartışabilirsiniz. Ateistler karşısında saçmalıyorsunuz. Çünkü ateistlere karşı argümanınız sıfır! Hristiyan olsa da hahaha hiç İsa tanrı olur mu be, ne üçlemesi yahu öyle şey mi olur diye dalga geçseniz. İsa tanrının oğlu deyince işiniz kolay, ama tanrı yok deyince afallayıp kalıyorsunuz. Cehennem odunuymuş. Fenni fırın mı lan o! Ne odunu? Allah daha o kadar geri mi, odun yakıyor bu geri kafalı allah? Biz bile karbon salımını kısıtlayalım kömür yakmayalım, rüzgar güneş filan kullanalım diyoruz, o daha hâlâ odun yakıyor ha?  

 

Hayır bu geri kalmışlıkla hangi geri zekalıların allahı bu yahu? Treni var mı bu allahın treni? Odunla mı çuf çuf yapıyor hâlâ! Yoksa insanların yaptığı trenlere bakmakla mı yetiniyor! :D

Link to post
Sitelerde Paylaş
6 hours ago, Yeni Üye said:

 

Ne güzel hayaller ve temenniler bunlar.

pf_15.04.02_projectionstables8.png

 

Unaffliated dediği ateist, agnostik, tanrıya inanıp dine inanmayanların hepsi. 2050 tahminine göre dünya nüfusunun yüzde 16 sından %13 üne düşeceklermiş. Tabi sayıları yine artacak. Bir evlenebilser ve biraz da doğursalar daha hızlı çoğalabilecekler ama nerede o dava şuuru bu ateistlerde.

 

Birileri bir takım projeksiyonlar yapıyorda, nüfus artış hızına bakıp böyle saçma analiz yapılmaz. 

 

Bir popülasyon, çevresi ile değerlendirilir. Siz çevre etkilerini katmadan, değerlendirme yapamazsınız böyle.

 

2050 yılında, küresel ısınma dünyayı 3 derece ısıtacak. Bundan en çok etkilenecek yerler, müslümanların çoğunluk oldukları yerler. Ki etkiledi bile, yasemin devriminin falan altında küresel ısınma yatar aslında. 

 

Ve dünyanın o günkü daha kötü halini geçin, bugünkü hali ile bile dokuz buçuk milyar insana yetmesi olası değil. Unutmayın, kaynaklar eşit paylaşılmaz, böyledir dünya, insanlık... Birileri kaynakların üstüne oturup hamuduyla götürecek, kalanlar açlıktan taş kemirecektir. Bu da çok ilginç gelişmelere gebe olacaktır. 

 

Eğer müslüman nüfus böyle yükselecek olursa, ikiye katlayarak yani, ya yamyamlık yapıp birbirini yemek, ya da savaşıp bir yerler yağmalamak zorunda kalacaktır. Bu kaçınılmaz. Düşünün bakalım, samanımız bile bize yetmiyor, buğday, mısır, et yetmiyor. Hasbel kader domatesimiz çok, ama nüfus 150 milyon olursa, o da ancak yeter. Ve üstüne küresel ısınma nedeniyle sebze, tahıl falan daha az üretilmek durumunda kalınca, neyle doyuracak bu nüfus kendini? 

 

Bu soruları düşünmeden, böyle bir projeksiyon çizmek abesle iştigal olur sadece.

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
 

Evrim inanmamayı gerektirmez, bilakis belki inanmayı tavsiye eder.

Değişen şartlara en iyi uyum sağlayan hayatta kalıyor. Hayatta kalmak burada adaptasyonun temel motivasyonu. Yani bu böyleyse insanla, canlılar dünyasıyla ve evrenle barışık olmak gerekir. Olanda bir hayır(fayda) vardır denir. madem manevi, soyut melekeler bilgi, güzellik, iyilik, inanç insan hayalinin ürünü insan bunları bir tür evrimsel avantaj için bulmuş olsa gerekir. Buradaki evrimsel avantaj sizin dediğiniz gibi fazla büyüyen ön beyninin başına açtığı varoluş problemini çözmek olsun diyelim. Bunun için de Tanrı yı icad ve adapte etmişiz. Sonuçta bu adaptasyon en temel güdümüz olan hayatta kalmaya hizmet etmiş olmasa yok olur giderdi. Yani sizce nasıl ahlak fikri, güzellik fikri ya da devlet fikri uydurma da olsa pratik faydalarından dolayı fiili olarak varlar, inanç ta böyle. Var işte. Faydalı olmasa olmazdı. Sen de bir insan teki olarak eğer inanmak hayatında varoluş probleminin çözmene ve ailene, çevrene, ülkene sosyal uyum sağlamana hizmet ediyorsa inanırsın. Bu evrimin makul bulacağı tamamen insanca bir tavır olacaktır. ve inanmamak seni, şahsi hayatını ve benliğinin bütünlüğünü tehlikeye atan bir noktaya götürüyorsa yani sürekli varoluş buhranlarına, üstesinden gelemediğin korkulara, intihar fikrine ve sosyal çatışmalara vb. itiyorsa senin için insani tavır yine inanmak olacaktır.

Sadece evrim dinin varlığına ve dindarlara karşı pozitif, en azından nötr bir duruş gerektirir. Demek ki evrimin yanında inandığın başka şeyler de var. Bunlar Aydınlanma dini ve pozitivizm felsefesi olarak isimlendirilir. Belki insan evriminin ileriki aşamalarında evrimsel bir avantaj dolayısıyla insanlar eski dinleri terkedip bu trinitye (üçlemeye) inanmaya başlayabilir ama şimdilik bu üçleme evrime yenilmiş ve geçen yüzyıllarda kalmışlar gibi görünüyor. 

Ey ateist nefsim görüyorum ki her zaman olduğu gibi yine kendin için neyin faydalı neyin zararlı olduğu hesabını yanlış yapmışsın ve kendi cehennemine boyuna odun taşıyıp duruyorsun. Temel güdün yaşamak, faydaya ulaşmak ve zarardan kaçınmak. Enstrümanların da şehvet ve gazap. Ama sen her zaman olduğu gibi bu enstrümanları yersiz kullanarak zarara koşuyor, faydadan kaçıyor, kendini tehlikeye atıyorsun.

Bir dini bırakıp 3 dine inanıyorsun. Tanrıyı inkar için ürettiğin mazeretler seni kendini inkara götürüyor. Senin en büyük cennetin olan ebediyeti bırakıyor kendini en büyük cehennemin olan yokluğa mahkum ediyorsun.

Evet inkarının tek makul gerekçesi yokluk olabilirdi ama bütün alem, için, dışın gördüğün her şey sana Varlık ın müjdelerini taşırken sen kimin dolduruşuna geliyorsun? En büyük düşmanının mı? Şu ayetten haberdar değil misin?; "Şeytan insana, “İnkâr et” der; insan inkâr edince de, “Şüphesiz ben senden uzağım. Çünkü ben âlemlerin Rabbi olan Allah’tan korkarım” der. Ey nefsim eğer Tevbe edip iman etmezsen bu dünyada kendine yaşattığın yokluk cehennemini öte dünyada Allah sana yaşatacak. Eğer tevbe eder ve iman edersen Varlık ın senin için hazırladığı şenlikte ebedi bir mutluluk yaşayacaksın. O nu temaşa etmek (seyretmek) te dahil...

 

Buradaki diğer müminlerle karşılaştırısak başarılı bir çağrı. 

 

Kesin olarak diyorum ki, sahabe vefat ederken cevher, araz (madde ve ortaya çıkardıkları) nedir bilmezlerdi. Onlar gibi olmaya razı isen öyle ol. Eğer kelamcıların yolu Ebu Bekir ve Ömer’in gittiği yoldan daha iyidir görüşünde isen yazık sana. Kelam ilmi birçoklarını süpheciliğe götürdü. Birçoklarını da ilhada yaklastırdı. İBN AKİL.

 

kısaca islama inanmanın tek yolu fideizmdir. dünyanın döndüğünden haberi olmayan bir tanrıya nasıl inanacağız başka? size tiyom şu; fideizmden yürüyün. saçma ,yanlış ama inanıyorum. akıl  imani konularda söz sahibi değildir felan filan.(bunu temellendirmek için yeterince argüman var)  başka yolunuz kalmadı. kutsal dediğiniz metinler başka temelde savunulacak gibi değil..

tarihinde Burakey tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
9 hours ago, Yeni Üye said:

 

Ne güzel hayaller ve temenniler bunlar.

pf_15.04.02_projectionstables8.png

 

Unaffliated dediği ateist, agnostik, tanrıya inanıp dine inanmayanların hepsi. 2050 tahminine göre dünya nüfusunun yüzde 16 sından %13 üne düşeceklermiş. Tabi sayıları yine artacak. Bir evlenebilser ve biraz da doğursalar daha hızlı çoğalabilecekler ama nerede o dava şuuru bu ateistlerde.

 

Ben 20-30 yilda degil bir kac yüzyilda olacagini düsünüyorum. 

 

 

Müslümanlar sayisal olarak cok olsa da, "düsünce/beyin" olarak hep azinlik olacak

 

Asirlar önce Avrupaya Veba salgini gelir, her (6-8 kisilik) aileden en az iki insan ölür. Insanlar nedenini bilmezler, "Bu olsa olsa tanrinin bir cezasi olabilir" diye düsünürler (ve hristiyanlarin, tanrilariyla aralari ilk defa bu kadar acilir). Insanlar bir suclu ararlar. Cadi avlari felan baslar. Bir felaket yasanir.
Bu felaket insanlari "degisik/baska" düsünmeye ve/veya tanrisiz düsünmeye tesvik eder.

Bir devrim yasanir.

Ileriki yillarda Gutenberg, Martin Luther, Leonardo de Vinci gibi insanlar ortaya cikar.

Ve Newton, Darwin, Einstein ile devami gelir. (Islam ülkelerinin uyanmasi icin de belki bir felaket gereklidir!?)

 

500-600 yil önce baslayan bu "aydinlanma süreci" hala devam etmektedir.
Ben, dünyada ateist oraninin yüzde 25-30lara geldiginde (son yüzyilda bilimde ve teknolojide oldugu gibi) büyük bir sicrama yapacagini düsünüyorum.
 

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
 

 Peki, bilimsel yöntemle alakalı olan gözlem, analiz, sentez, kıyas, kontrollü deney, matematiksel modelleme vb. metotlarla Yaratıcıyla bilişsel bir ilişki kuramıyorsak nasıl ve ne tür bir ilişki kurabiliriz?  


İslamın "yaratıcıyla iletişim kurmak" gibi amacı yoktur. islam'da sadece Muhammed'in tanrısına inanmak vardır !

Sırf bir adam öyle dedi diye, bütün tanrı ve yaratıcı iddialarını çöpe atıyorsunuz... ama insana saygından dolayı bile olsa, Muhammed'i asla reddetme hakkın yok...?
Bu gerçekler ışığında, müslümanın asıl inanıp itaat ettiği kişinin, Muhammed olduğu açıktır.

 

Siz, korku ve menfaatlerinizden dolayı dine bağlısınız... sizi yaratana vefa duygusuyla filan değil.

Ayrıca, yaratıcı emek sarfediyorsa vefa duyulabilir ancak...  ortada böyle bir yaratıcı bilgisi bulunmadığı için burada belirleyici olan insana ve doğaya saygıdır.  işgalci katil bir takım arap eşkiyaların zorbalıkla dayattığı saçmalıklar bizi ilgilendirmiyor.

 

 

 

Link to post
Sitelerde Paylaş

Ya bu adam ne diyo? Senin allahın bizim duamızı mı kabul ediyomuş? Sor bakalım cennetinede alıyomuymuş? Kendini düzgün açıklamışsın söylediklerinin samimiyetinide hissettim şahsen ama iki gündür forumu inceleyip bişeyler kapmamışsın gerçi insanların düşüncelei kolay değişmez. Allah cennete almıyacğı binbir işkenceyle egoistlikle yakacağı inanmayan bizlerin duasınımı kabul edicek? Allah olsa bile bu aşırı büyük bi çelişki olurdu bu çelişkiyi farkedememen tuhaf. Ama neyseki allah yok senin için duymak acı olsada. Kaldıki birisi allahla konuşmuş oldugunu varsayalım ozaman tüm bunlardan o kişi sorumludur ? Senin yerine konuşması gibi bi saçmalığı kim kabul eder? Onların inanmak için mucizeleri vardı senin neyin var sayfalarca yazılan bi masal kitabınamı güveniyosun? 

Link to post
Sitelerde Paylaş

müslümanların sayısı iki katına çıkacak ha? :D

 

there are three kinds of lies. lies, damned lies and statistics.. üç çeşit yalan vardır. yalanlar, lanet yalanlar ve istatistikler...

 

istatistikler, eldeki veriden sayısal yorumlar çıkartma sanatıdır. geleceği, olası dış etkenleri göz ardı ederek modeller.

 

1.5 milyar müslümanın pisliği dünyayı tiksindirmektedir. 1.5 milyarın 3 milyara çıkacağını öngörmek için sayılar yeterli fakat işin içine islamdan tiksinmiş bir dünya da kattığınızda bunun hiçbir gerçekliğinin olmadığını da görebilirsiniz.

 

böcek gibi üreyip, böcek gibi yaşayanlar, günü geldiğinde böcek gibi de telef edileceklerdir. müslümanlar eğer insan olmak yoluna dönebilirlerse, zaten öncelikle müslüman sayısında azalma yaşanacaktır.

 

özetle: müslümanın sayısını, müslümanın seçimi belirler. ama gelecekte bu sayı bir miktar daha arttıktan sonra, öyle ya da böyle hızlı bir azalmaya gidebilir. bu azalmanın hızı, müslümanların insanlığı tercih etmesi durumunda görece yavaş, müslümanlığa devam etmeleri durumunda neden olacakları savaşlar doğrultusunda kitlesel itlaf şeklinde gerçekleşebilir.

Link to post
Sitelerde Paylaş
5 hours ago, bir_akil_insan said:

müslümanların sayısı iki katına çıkacak ha? :D

 

there are three kinds of lies. lies, damned lies and statistics.. üç çeşit yalan vardır. yalanlar, lanet yalanlar ve istatistikler...

 

istatistikler, eldeki veriden sayısal yorumlar çıkartma sanatıdır. geleceği, olası dış etkenleri göz ardı ederek modeller.

 

1.5 milyar müslümanın pisliği dünyayı tiksindirmektedir. 1.5 milyarın 3 milyara çıkacağını öngörmek için sayılar yeterli fakat işin içine islamdan tiksinmiş bir dünya da kattığınızda bunun hiçbir gerçekliğinin olmadığını da görebilirsiniz.

 

böcek gibi üreyip, böcek gibi yaşayanlar, günü geldiğinde böcek gibi de telef edileceklerdir. müslümanlar eğer insan olmak yoluna dönebilirlerse, zaten öncelikle müslüman sayısında azalma yaşanacaktır.

 

özetle: müslümanın sayısını, müslümanın seçimi belirler. ama gelecekte bu sayı bir miktar daha arttıktan sonra, öyle ya da böyle hızlı bir azalmaya gidebilir. bu azalmanın hızı, müslümanların insanlığı tercih etmesi durumunda görece yavaş, müslümanlığa devam etmeleri durumunda neden olacakları savaşlar doğrultusunda kitlesel itlaf şeklinde gerçekleşebilir.

 

 

Eğer azıcık insanı bilyiorsam, müslüman nüfus 2 milyara doğru çıkınca, onları keser, inek niyetine yerler. Zira bunu yapacak, onlar kadar ilkel, vahşi ve aç tonla adam var dünyada. Ve bunlar müslüman yemeye çıkınca, bunlara bıçak veren de çok olacaktır. 

 

Bakmanız gereken yer yahudiler. Onlar varoldukça, müslümanlar nispeten rahat oturabilir yerinde. 

Link to post
Sitelerde Paylaş
 

Sadece o vardır diyorsun. Bu kadar iddialı olduğunu göre ya kesin görmüşsün onu. Yoksa buraya gelip böyle bize kesin anlatmazdın değil mi?  Şöyle bir anlatsana nasıl birşey. Ölünce görecekmişiz ya tanıyalım ayıp olmasın

Burada herkes görmekten bahsettiği için görmek konusunda bir kaç şey söylemek istiyorum.

 

Öncelikle Allah beni göremezsin demiş ama, hani gördünüz diyelim, bu mantıkla görmek bile inançsızların bir çoğuna yetmeyecektir. Bu sefer labaratuvara sokalım, gördüğüm şeyin o olduğunu nasıl bilecem, duyularım beni şaşırtmış olamaz mı vs. bir sürü mazeret sunacaksınız. Buradaki temel sorun maalesef olaya yaklaşımda. Yine de iyi niyetli olduğunuzu hüsnü zan ederek bazı açıklamalar yapmak istiyorum. 

 

İnanan ve Allah'a yönelen herkese O yeter ve yetişir. En normal Müslümanın bile Allah'la zengin ve güçlü bir kişisel irtibatı olabilir. İnsanlar ona dua eder, sığınır, şükreder, ondan yardım diler, onu zikreder. O da onları zikreder ve onlara karşılık verir. İnananlar da bunu hisseder. Burada iki noktayı vurgulamak istiyorum, Bir kere din duygusu ya da inanma insanın fıtratına yabancı değildir. Diğer yandan da Tevhid bu duyguyu en yalın ve doğal şekilde tatmin edebilecek fıtrat dini olduğu için, inanmak bir çok kişi için kuru değil lezzetli bir şeydir. Dolayısıyla inananları küçümsedikçe ya da zorla, babalarından öyle gördüğü için inandıklarını felan vehmettikçe  zanneder durursunuz. Zaman gelir onlar dini bırakıp ateist olacak zannederken bir bakarsınız siz ateizmi bırakıp mümin olmuşsunuz. Olay basit aslında aczini itiraf edip inayet ve yardım isteyene yardım yetişir, kendi nefsini putlaştıran da nefsinin ona ördüğü kibir, haset ve kin duvarları içerisinde bocalar durur. Neyse konumuz o değil.

 

Herkes görünen alemin ötesine dair aşkın tecrübeler yaşayabilir. Maddi cismiyle giremeyeceği etkileşimlere girebilir. Zaten ruhumuz da hep bu cismin sınırlarını aşan bir şeyler yaşamayı, görmeyi arzular. Belki içinizde bu istidadı müslümanlardan çok daha güçlü olan bir sürü insan vardır. Ancak bu tecrübeleri yaşamak bir disiplin gerektirir. Yani onun için de inanmak, kamil bir mürşid arayıp bulmak, zikir ve riyazetle nefsi saflaştırıp terbiye etmek gerekir. O zaman kitaplarda ya da dillerde anlatılan ve size hikaye gelen bazı haller yaşayabilirsiniz. Ama bildiğim ve azıcık ta olsa tecrübe ettiğim kadarıyla bu durumda bile yaşayacağınız ve göreceğiniz şeyler uyanıkken ve baş gözüyle yaşanıp görülmez. Çünkü bilincimiz ve duyularımız bizim için öte alemlere birer perdedir. Öyle ki mesela bir şeye konsantre olurken bile gözlerimizi kapatır, ışık ve sesten izole olmaya çalışırız. Bu haller Allah istediği zaman uykuda ya da uyku ile uyanıklık arasında yaşanır. Basit bir şekilde inanmak sizi kesmiyorsa, manevi haller yaşamak suretiyle alacağınız lezzet ve kalbinize doğan yakin belki kalbinize bir nebze su serpebilir diye temenni ve tahmin ediyorum. Bu, buradaki arayış içinde olanlar için bir çağrıydı. Kendi elindekiyle övünenler buna devam edebilir.

 

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
 

Burada herkes görmekten bahsettiği için görmek konusunda bir kaç şey söylemek istiyorum.

 

Öncelikle Allah beni göremezsin demiş ama, hani gördünüz diyelim, bu mantıkla görmek bile inançsızların bir çoğuna yetmeyecektir. Bu sefer labaratuvara sokalım, gördüğüm şeyin o olduğunu nasıl bilecem, duyularım beni şaşırtmış olamaz mı vs. bir sürü mazeret sunacaksınız. Buradaki temel sorun maalesef olaya yaklaşımda. Yine de iyi niyetli olduğunuzu hüsnü zan ederek bazı açıklamalar yapmak istiyorum. 

 

İnanan ve Allah'a yönelen herkese O yeter ve yetişir. En normal Müslümanın bile Allah'la zengin ve güçlü bir kişisel irtibatı olabilir. İnsanlar ona dua eder, sığınır, şükreder, ondan yardım diler, onu zikreder. O da onları zikreder ve onlara karşılık verir. İnananlar da bunu hisseder. Burada iki noktayı vurgulamak istiyorum, Bir kere din duygusu ya da inanma insanın fıtratına yabancı değildir. Diğer yandan da Tevhid bu duyguyu en yalın ve doğal şekilde tatmin edebilecek fıtrat dini olduğu için, inanmak bir çok kişi için kuru değil lezzetli bir şeydir. Dolayısıyla inananları küçümsedikçe ya da zorla, babalarından öyle gördüğü için inandıklarını felan vehmettikçe  zanneder durursunuz. Zaman gelir onlar dini bırakıp ateist olacak zannederken bir bakarsınız siz ateizmi bırakıp mümin olmuşsunuz. Olay basit aslında aczini itiraf edip inayet ve yardım isteyene yardım yetişir, kendi nefsini putlaştıran da nefsinin ona ördüğü kibir, haset ve kin duvarları içerisinde bocalar durur. Neyse konumuz o değil.

 

Herkes görünen alemin ötesine dair aşkın tecrübeler yaşayabilir. Maddi cismiyle giremeyeceği etkileşimlere girebilir. Zaten ruhumuz da hep bu cismin sınırlarını aşan bir şeyler yaşamayı, görmeyi arzular. Belki içinizde bu istidadı müslümanlardan çok daha güçlü olan bir sürü insan vardır. Ancak bu tecrübeleri yaşamak bir disiplin gerektirir. Yani onun için de inanmak, kamil bir mürşid arayıp bulmak, zikir ve riyazetle nefsi saflaştırıp terbiye etmek gerekir. O zaman kitaplarda ya da dillerde anlatılan ve size hikaye gelen bazı haller yaşayabilirsiniz. Ama bildiğim ve azıcık ta olsa tecrübe ettiğim kadarıyla bu durumda bile yaşayacağınız ve göreceğiniz şeyler uyanıkken ve baş gözüyle yaşanıp görülmez. Çünkü bilincimiz ve duyularımız bizim için öte alemlere birer perdedir. Öyle ki mesela bir şeye konsantre olurken bile gözlerimizi kapatır, ışık ve sesten izole olmaya çalışırız. Bu haller Allah istediği zaman uykuda ya da uyku ile uyanıklık arasında yaşanır. Basit bir şekilde inanmak sizi kesmiyorsa, manevi haller yaşamak suretiyle alacağınız lezzet ve kalbinize doğan yakin belki kalbinize bir nebze su serpebilir diye temenni ve tahmin ediyorum. Bu, buradaki arayış içinde olanlar için bir çağrıydı. Kendi elindekiyle övünenler buna devam edebilir.

 

 

Cocuklarin bazilari hayali arkadaslar edinir onlarla konusur,  oyun oynar ve mutlu olur.  Allahin bundan farki ne? 

 

Kitaplarda insanlara bizzat mucize gosterilmesinden bahseder ornek firavun,  israilogullari vs.  Simdi bunlara mucize layik goruluyor bize ise celiskilerle dolu,  kadini asagilayan, Muhammed e kadinlar ve diger seylerde kolaylik saglayan bir kitap yeterli mi oluyor? Yoksa aslinda boyle mucizeler hic olmadi insanlar mi uydurdu? Insanlar savasirken melekleri gorecek hala inanmayacak! 

 

Bir bak Muhammedin doneminde ben peygamberim diye ortaya cikip kendini inandirip murit toplayanlarda var.  Bu ortaya cikan bilinen peygamberlerin hepsi ortadogudan Allah bir amerikadaki, asyadaki,  iskandinav ulkelerindeki insanlara hic mi vahiy kitap gondermemis?  Neden semavi dinlerin hepsi ortadogudan?  Diger kitadakilerin kitaba Allaha ihtiyaci yok mu?  Muhammed semaya Allahin yanina gidecegi yerine neden Allah onu amerikaya teblig icin yollamamis? Nasil olsa burakla bir kac sn lik yol.

 

Ben senin kafani yasamadim mi saniyorsun? Din cok guclu bir uyusturucu ve orta dogudan biraz sivrilen ben peygamberim diye ortaya firlar.  Adamlar sicak iklimde rahatlar iskandinav ulkelerinde boyle sacmaliklara doga sartlarindan dolayi ayiracak zamanlari olmadi insanlarin. Bu yuzden onlardan bir peygamber cikmadi. 

Link to post
Sitelerde Paylaş

Adam aslında haklı, idi en azından..

 

Allah var(dı) elbette. Velakin bu tanrı, geçenlerde kendine 40 erkek gücünde olup, sülalesinde ne kadar kadın varsa karı edebilecek bir peygamber ararken, kuyruğuna bastığı bir anakonda tarafından hunhraca mideye indirilmek suretiyle, hazin bir şekilde yok olmuş bulunmakta.. 

 

Eee, mekan amazon, çöle benzemiyor tabi ki, öyle beli sağlam adam, o nemde, sıcakta, tırmalayan ormanda pek kolay bulunmuyor mirim...

 

Bu vesile ile, müslümanları, arap çölü yerine, allahın bilfiil midesinde hala sindirilmekte olduğu yılanın mekanı amazona dönüp secde etmeleri de menfaatleri icabıdır, belirtelim.

,

tarihinde anibal tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
 

Cocuklarin bazilari hayali arkadaslar edinir onlarla konusur,  oyun oynar ve mutlu olur.  Allahin bundan farki ne? 

 

Kitaplarda insanlara bizzat mucize gosterilmesinden bahseder ornek firavun,  israilogullari vs.  Simdi bunlara mucize layik goruluyor bize ise celiskilerle dolu,  kadini asagilayan, Muhammed e kadinlar ve diger seylerde kolaylik saglayan bir kitap yeterli mi oluyor? Yoksa aslinda boyle mucizeler hic olmadi insanlar mi uydurdu? Insanlar savasirken melekleri gorecek hala inanmayacak! 

 

Bir bak Muhammedin doneminde ben peygamberim diye ortaya cikip kendini inandirip murit toplayanlarda var.  Bu ortaya cikan bilinen peygamberlerin hepsi ortadogudan Allah bir amerikadaki, asyadaki,  iskandinav ulkelerindeki insanlara hic mi vahiy kitap gondermemis?  Neden semavi dinlerin hepsi ortadogudan?  Diger kitadakilerin kitaba Allaha ihtiyaci yok mu?  Muhammed semaya Allahin yanina gidecegi yerine neden Allah onu amerikaya teblig icin yollamamis? Nasil olsa burakla bir kac sn lik yol.

 

Ben senin kafani yasamadim mi saniyorsun? Din cok guclu bir uyusturucu ve orta dogudan biraz sivrilen ben peygamberim diye ortaya firlar.  Adamlar sicak iklimde rahatlar iskandinav ulkelerinde boyle sacmaliklara doga sartlarindan dolayi ayiracak zamanlari olmadi insanlarin. Bu yuzden onlardan bir peygamber cikmadi. 

 

Allah ın bunlardan farkı, üç günlük dünyanın bir oyalanma ve eğlenceden ibaret olduğunu ve asıl hayatın ölümden sonra olduğunu duymak isteyene peygamberleri aracılığıyla sana bildirenin de O olması. Yani Allahın sana verdiği şerefi ve onuru zaten senin hizmetine sunulmuş ve emrine amade kılınmış dünyanın peşinde koşarak ayaklar altına alma. Paraya, Kadına-erkeğe, Makama- mevkiye kul olup hakiki yönünü ve menzilini unutma diyen de senin oyun zannettiğin Allah ın kendisi. Öğrenmek isteyene hakikate dair çok şey öğretiyor Allah.

 

 Mucize gösterilmesinden bahseder ama mucize gördüğü için inanandan bahsetmez. 

 

Andolsun ki biz, «Allah'a kulluk edin ve Tâğut'tan sakının» diye (emretmeleri için) her ümmete bir peygamber gönderdik. Allah, onlardan bir kısmını doğru yola iletti. Onlardan bir kısmı da sapıklığı hak ettiler. Yeryüzünde gezin de görün, inkâr edenlerin sonu nasıl olmuştur!

 

Prensip olarak her ümmete uyarıcı gönderilmiştir. Ancak bugünkü durumun neden böyle olduğu yoruma açıktır. Yaratılmış bir çok şeyin bir yönü var. Yerkürenin ve insanlığın yönünün(kıblesi de) bugün doğu dediğimiz topraklar olması murad edilmiş olabilir. Yeryüzüne din ve hikmet genel olarak doğudan yayılmıştır. Hatta teknik te. Zaten bir millete ısrarla peygamber gelmesi bir yandan da ne kadar yanlış yolda, inatçı ve ahmak olduklarına da işarettir. Bunlar üzerinde düşünülebilecek şeyler ancak ulaşacağın sonucu her halükarda niyetin belirler. 

 

Dinin bir uyuşturucu olduğunu, akıl ve bilimin aydınlığıyla bundan kurtulmak lazım geldiğini söyleyen ideolojiler ve felsefeler geçen yüzyıllarda mevta oldu. Hem de geride tüm dinlerden daha fazla baskı, ölüm, kan ve göz yaşı bırakarak. Milyonlara devlet gücüyle hükmediyorlardı, şimdi nostaljiden ibaretler. Dinin ne olduğunu bu fosil ideoloji ve felsefelerden öğrenmeye hacet yok. Denenmişi denemeye gerek yok. Onlardan öğrenen de dinsiz ya da Tanrısız olmaz, bir dini bırakıp başka dine geçer sadece. İnanç ise milyonların kalbinde hala ve her an capcanlı. Buna Allah ın inayeti ve yardımı derler.

 

Aranızdan da bir çoğu Allah ın izniyle ölmeden önce müslüman olacak. Ama belki kiminiz çok sevdiği birini kaybedince, kimi dermansız bir hastalığa tutulduktan sonra, kimi hayatında büyük yıkım, acı ve mutsuzluklar yaşadıktan sonra. Çünkü iman etmeyi hem akıl emreder, hem ruh arzular, hem duygusal ve psişik varlığımız buna ihtiyaç duyar. Akıllı olan güzel günlerinde müslüman olur. Bunları yaşamaya da hiç gerek te kalmaz.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bunların saçmalık olduğu çok açık. Her ümmete bir peygamber gönderilmişmiş... Miş miş miş de muş muş muş... Bana ne ülen atalarımın bize bir uyarıcı geldi şöyle şöyle şeyler söyledi diye rivayetler etmelerinden? Ben bunun doğruluğundan neyle nasıl emin olabilirim ki? Atalarımın saçmalıkları olmadığını bana kim nasıl kanıtlayacak? Ya atalarım zırvaladı, ya uyanığın biri atalarımı fena halde kekledi, ya atalarım hiç bir bottan çakmayan salaklar idilerse ne olacak?

 

Hayır beyniniz bu kadar mı çalışmıyor, nasıl bunu düşünemiyorsunuz şaşıyorum ben yahu! Şunu düşünememek için bayağı bir embesilin önde gideni olmak gerekiyor.

 

Mucize konusu da öyle. Bana mucize gösteremeyecekse bu pabucumun allahı, bana hiç gönderdiği Kuranında yok flan peygamber şu botu yedi, yok falan peygamber bu botu yedi diye boşu boşuna mucize masalları zırvalayıp kafa ütülemesin. Bana göstermedikten sonra ben ne yapayım zırvadan uyduruktan masalları yahu? Bu salakça zırva masallara inanmak için ne mecburiyetim olabilir de?

 

Ha, tam ben önümdeki çocuğa arabayla çarpıp öldürecekken gökten ışıklı bir el inip çocuğu önümden çekip alıverir de anah lan bu neydi be, mucize gördüm ben lan derim. Böyle bir şey olmuyorsa hiiiç boşuna zırvalayıp masal anlatmasın allah mıdır yallah mıdır neyse o uyduruk masalcı nene... Benim uyduruk saçma sapan masallara karnım tok.

 

Hayır şu söylediklerim çocuğun düşünebileceği kadar yalın mantıklı düşünceler. Bunları düşünemeyecek kadar embesil olan kişileri anlamak mümkün değil. Anlamak aslında mümkün, uyuşturucu bağımlılığı teorisi açıklıyor bunu. Şaşılacak olan uyuşturucuya bu kadar da azat kabul etmez köle de olunur mu mevzusu. Demek ki şekil a da görüldüğü şekilde, oluyor!  

Link to post
Sitelerde Paylaş
 

Aranızdan da bir çoğu Allah ın izniyle ölmeden önce müslüman olacak. Ama belki kiminiz çok sevdiği birini kaybedince, kimi dermansız bir hastalığa tutulduktan sonra,

 

İğrençsiniz. Sizden tiksiniyorum, iğreniyorum. Şu aşağılık yöntemlere başvuracak kadar aşağılık iğrenç sümüksü yaratıklarsınız. Sizden tiksinmekte ne kadar haklı olduğumuzu bir kez daha ortaya koydunuz.

Link to post
Sitelerde Paylaş
 

Bunların saçmalık olduğu çok açık. Her ümmete bir peygamber gönderilmişmiş... Miş miş miş de muş muş muş... Bana ne ülen atalarımın bize bir uyarıcı geldi şöyle şöyle şeyler söyledi diye rivayetler etmelerinden? Ben bunun doğruluğundan neyle nasıl emin olabilirim ki? Atalarımın saçmalıkları olmadığını bana kim nasıl kanıtlayacak? Ya atalarım zırvaladı, ya uyanığın biri atalarımı fena halde kekledi, ya atalarım hiç bir bottan çakmayan salaklar idilerse ne olacak?

 

Hayır beyniniz bu kadar mı çalışmıyor, nasıl bunu düşünemiyorsunuz şaşıyorum ben yahu! Şunu düşünememek için bayağı bir embesilin önde gideni olmak gerekiyor.

 

Mucize konusu da öyle. Bana mucize gösteremeyecekse bu pabucumun allahı, bana hiç gönderdiği Kuranında yok flan peygamber şu botu yedi, yok falan peygamber bu botu yedi diye boşu boşuna mucize masalları zırvalayıp kafa ütülemesin. Bana göstermedikten sonra ben ne yapayım zırvadan uyduruktan masalları yahu? Bu salakça zırva masallara inanmak için ne mecburiyetim olabilir de?

 

Ha, tam ben önümdeki çocuğa arabayla çarpıp öldürecekken gökten ışıklı bir el inip çocuğu önümden çekip alıverir de anah lan bu neydi be, mucize gördüm ben lan derim. Böyle bir şey olmuyorsa hiiiç boşuna zırvalayıp masal anlatmasın allah mıdır yallah mıdır neyse o uyduruk masalcı nene... Benim uyduruk saçma sapan masallara karnım tok.

 

Hayır şu söylediklerim çocuğun düşünebileceği kadar yalın mantıklı düşünceler. Bunları düşünemeyecek kadar embesil olan kişileri anlamak mümkün değil. Anlamak aslında mümkün, uyuşturucu bağımlılığı teorisi açıklıyor bunu. Şaşılacak olan uyuşturucuya bu kadar da azat kabul etmez köle de olunur mu mevzusu. Demek ki şekil a da görüldüğü şekilde, oluyor!  

Bu aradığın ve beklediğinden çok daha büyük mucizeler her an her şeyde ve her yerde gerçekleşmekte. Belki de bilim bu kadar ilerlediği için ve bizim varlıktaki harikuladelikleri görüp inanmamız beklendiği için daha basit mucizeler gösterilmiyor dur. Bu forumda olan biten her şeyin adi ve basit  karşılanması ve öyle olması gerektiği gibi bir anlayış var bazılarında. Bunu nereden çıkarıyorlar bilmiyorum ama bu bilimin ulaştığı noktaya aykırı bir anlayış. 

şu linkte fiziğin sonuna ulaşıp ulaşmadığımızla alakalı bir TED konuşması var. Biraz fiziğe alakası olanlar altyazılı ya da orjinal dilinde dinlediğinde aslında öyle zannettiğimiz gibi olan her şeyin sebebinin ve mekanizmasının basit kurallarla açıklanabildiği gibi absürt görüşlerin isabetli olmadığını da görebilir.

 

Evrendeki bütün hareketin, itme ve çekmenin sebebi olan temel kuvvetler hakkında o kadar çok idrakimizi aşan ve açıklanamayan şey var ki ( kütle çekimi, atomları bir arada tutan çekirdek kuvveti, elektromagnetizm vb.) biz her şeyi açıklıyoruz ya felan temenniden öte geçmeyen şeyler. İnsan önce haddini ve sınırlarını bilecek, hayret ve hayranlık uyandırıcı şeylere hayret edip hayran olacak, sonra inanıp inanmamaya karar verir. Kendi üç kuruşluk bilimine, bilgisine ve zannına tapıp, hayran olurken hem kendinde hem yeryüzünde hem gökyüzünde gördüğü sanata ve bilgiye burun kıvıran adamlar da bana izah edilemez geliyor. Allah hidayet nasib etsin. Akıllarını yitirmeden, hastalıklara duçar olmadan, ömür sermayelerini tüketip son nefeslerini vermeden.

Link to post
Sitelerde Paylaş
 

Bu aradığın ve beklediğinden çok daha büyük mucizeler her an her şeyde ve her yerde gerçekleşmekte. Belki de bilim bu kadar ilerlediği için ve bizim varlıktaki harikuladelikleri görüp inanmamız beklendiği için daha basit mucizeler gösterilmiyor dur. Bu forumda olan biten her şeyin adi ve basit  karşılanması ve öyle olması gerektiği gibi bir anlayış var bazılarında. Bunu nereden çıkarıyorlar bilmiyorum ama bu bilimin ulaştığı noktaya aykırı bir anlayış. 

şu linkte fiziğin sonuna ulaşıp ulaşmadığımızla alakalı bir TED konuşması var. Biraz fiziğe alakası olanlar altyazılı ya da orjinal dilinde dinlediğinde aslında öyle zannettiğimiz gibi olan her şeyin sebebinin ve mekanizmasının basit kurallarla açıklanabildiği gibi absürt görüşlerin isabetli olmadığını da görebilir.

 

Evrendeki bütün hareketin, itme ve çekmenin sebebi olan temel kuvvetler hakkında o kadar çok idrakimizi aşan ve açıklanamayan şey var ki ( kütle çekimi, atomları bir arada tutan çekirdek kuvveti, elektromagnetizm vb.) biz her şeyi açıklıyoruz ya felan temenniden öte geçmeyen şeyler. İnsan önce haddini ve sınırlarını bilecek, hayret ve hayranlık uyandırıcı şeylere hayret edip hayran olacak, sonra inanıp inanmamaya karar verir. Kendi üç kuruşluk bilimine, bilgisine ve zannına tapıp, hayran olurken hem kendinde hem yeryüzünde hem gökyüzünde gördüğü sanata ve bilgiye burun kıvıran adamlar da bana izah edilemez geliyor. Allah hidayet nasib etsin. Akıllarını yitirmeden, hastalıklara duçar olmadan, ömür sermayelerini tüketip son nefeslerini vermeden.

Allahin varsa bizede bir peygamber gondersin biz Turklerin niye peygamberi yok Muhammed den sonra 1400 yil gecmis Muhammed  topraktan mi teblig yapiyor. Gercek zekaniz hic gelismemis 1400 yil onceki atalarinin atasinin atasinin....  savaslarla katledilerek teblig edildigi dine inaniyorsun.  Madem din arayarak bulunuyor cocuklarin beyinlerini yikamayi birakinda kendi dogrularini bulsunlar.  Miras gibi ebeveynden cocuga gecmesin din. 

 

Bu yapmayi Muslumanlarin totosu yemez ya

Link to post
Sitelerde Paylaş
 

İnsan önce haddini ve sınırlarını bilecek, hayret ve hayranlık uyandırıcı şeylere hayret edip hayran olacak, sonra inanıp inanmamaya karar verir. Kendi üç kuruşluk bilimine, bilgisine ve zannına tapıp, hayran olurken hem kendinde hem yeryüzünde hem gökyüzünde gördüğü sanata ve bilgiye burun kıvıran adamlar da bana izah edilemez geliyor. 

 

  Evet yeni üye nickli arkadaşım dediğin doğru.Gökyüzüne her baktığımda bazen hayranlık verici, bazen korkutucu, bazen meraklandırıcı bir güzellik; sanat görüyorum.Ama bu güzelliği insanların cinsel ilişkileriyle ilgilenen, giyim kuşamları konusunda emirler yağdıran, tek derdi kendisine iman olan bir Allah'ın yaptığına hiç mi hiç inanmıyorum.

5996bc61de8bd_images(7).jpg.622c937ea0ca961f3ec60563f824eb80.jpg

Peki sence bunu Allah mı yaptı? 

 Ya da şöyle diyelim.Bunu yapabilecek güçte bir bilinç neden resimde gördüğün küçük beyaz noktalardan birinin içinde ki

aciz varlıklarla ilgilensin?

 

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bunlar yaptıklarının ne kadar iğrenç bir iş olduğunun farkında bile değiller. Zihinleri hayali uyduruk Allahlarına, yani kendilerine köle etmek için insanların doğal zaaflarını kullanacak kadar çirkef, adi ve aşağılıklar bunlar. Bunların kitabında bize daha ağır hakaretler edilmesine rağmen ben bunlara aynı hakaretleri yazmak istemiyorum. Çünkü insanlığım elvermiyor.

 

Bunlar  o kadar ahlaksız ki, yaptıkları ahlaksızlığın ne kadar çirkef olduğunun bilincinde değiller. Botun içine batmışlar boğazlarına kadar, mis gibi kokuyor diyorlar. Asla abartmıyorum. Bunların akıldaneleri cuppalı mıdır ne bottur muhammedin idrarının mis gibi olduğunu iddia etmedi mi? Bunlar bir fasarya zırvalıyoruz ama biz ne bot yiyoruz böyle, bu apaçık fasarya demekten aciz ya salak, ya ahlaksız yaratıklar. İkisinden hangisini beğenirlerse. Başka alternatif yok. Bu kadar ahlaksızca ve salakça laflar zırvalamanın başka bir açıklaması olamaz.

 

Evet yarın doktor altı aylık ömrüm kaldığını söyleyebilir, ona bile kalmadan caddeden geçerken bir araba çarpabilir. Noolmuş! Bunun için uyduruk fasarya allahınıza mı inanacağım geri ahlaksız yobazlar! Ne kadar iğrenç olduğunuzun farkında bile değilsiniz. İnsanın bu kadar iğrençleşmesi utanç verici. Nasıl bu kadar iğrenç olup farkına bile varamıyor, bu iğrençliği normal zannedebiliyorsunuz! 

Link to post
Sitelerde Paylaş

Yine laf yicem ama o çoçuk tam bir mal. Hala kaldı mı dağı taşı kim yarattı ozaman diyen? Hala kaldımı ne kadar kusursuz bunu anca bi yaratıcı yapabilir diyen ? Biz bu kafayı yaşamak için içiyoruz yinede sen bilirsin gerizekalı...

tarihinde İkarosTanrıçası tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...