Jump to content

Bazı UFO ve Kaçırılma Vakaları Hakkında


Recommended Posts

Discovery Science'da arada çıkıyor Ufo ve Kaçırılma dosyaları, polls kayıtlarına dahi düşülmüş.  Mesela bir bölümde yüksek derecede radyasyona maruz kalmış bir araç ve içindeki adam uyandığında kendini ormanda buluyor ve kaçırıldığını iddia ediyordu. Şüpheci araştırma ekibi adamın bu olayı yaşadığı günkü hava raporunu çıkardı ve yildirim v.b gerçekleşmemişti o bölgede. Adamın vücudunda da neştere benzer izlerle yanıklar tespit edildi herkes tıkandı program boyie bitti. 

 

Yüzde beş bile olsa bu tür vakalar gerçek gibi duruyor. Yıne de şüpheci kalmayı tercih ederim.siz bu kaçırılma ve çip  yerleştirme olayları hakkında je düşünüyorsunuz?

tarihinde Desert Wind tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 132
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

Bu kaçırma işini yapabilecek, çok iyi bildiğimiz bir tür var: Homo sapiens, samanyolu galaksisi, güneş sistemindeki dünya gezegeninde yaşarlar.

 

Tabi bir de, cinsel fantazi yaşıycam ben diye kamçılı bir fahişeye sağını solunu paralatıp, evdeki karıya durumu izah edemeyince, uzaylılar kaçırdı demenin dayanılmaz hafifliğini de eklemek lazım.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bende David İcke diye bir elemanı duymuştum.Başta ABD olmak üzere çok önemli devlet başkanlarının ve şarkıcıların uzaylı (yani reptilian) olduğunu iddaa ediyordu.Meşhur 51. Bölge gibi yeraltı üsleri olduğunu vb. anlatıyordu.Bir akrabam buna inanmış ve bana anlatmıştı.O kendisi de ekleme yapıyordu ama yok onlar cin yok onlar yecüc mecüc (ne alakaysa).İşin kısası buna inananlar psikopat ama bu iddaalar bitmeyecek çünkü insanlar komplo teorilerini çok beğeniyor.

Link to post
Sitelerde Paylaş
10 saat önce, othorty yazdı:

Bende David İcke diye bir elemanı duymuştum.Başta ABD olmak üzere çok önemli devlet başkanlarının ve şarkıcıların uzaylı (yani reptilian) olduğunu iddaa ediyordu.Meşhur 51. Bölge gibi yeraltı üsleri olduğunu vb. anlatıyordu.Bir akrabam buna inanmış ve bana anlatmıştı.O kendisi de ekleme yapıyordu ama yok onlar cin yok onlar yecüc mecüc (ne alakaysa).İşin kısası buna inananlar psikopat ama bu iddaalar bitmeyecek çünkü insanlar komplo teorilerini çok beğeniyor.

Ben şu vücutlarında çip bulunan vakaları çözemiyorum nasıl oluyor bu?

Link to post
Sitelerde Paylaş
5 minutes ago, democrossian said:

Dünya dışı canlılara ait en küçük bir inandırıcı kanıt yoktur. Bu kadar kesin ve net.

 

 

Dünya dışı canlıların var olduğuna dair çok sağlam bir kanıt mevcut: Dünyadaki canlılar.

 

Ama bu, dünya dışı canlıların böyle ebleh işler için taaa galaksinin ötesinden kalkıp geldiklerine ne kanıt, ne emare, hiç bir şey olamaz elbette.

Link to post
Sitelerde Paylaş
2 dakika önce, anibal yazdı:

Dünya dışı canlıların var olduğuna dair çok sağlam bir kanıt mevcut: Dünyadaki canlılar.

 

:lol: Bir an yine ironi yapacaksın beklentisine girdim. Yani sandım ki şöyle diyeceksin:

 

Dünyada bu kadar çok yığınla ebleh olması, uzaylıların insan türünün çok da ileri gidip kendilerine karşı gelmelerini önlemek için uyguladıkları aptallaştırma politikasının kanıtıdır! :D

 

Örneğin hâlâ nasıl oluyor da yeryüzünde 1,5 milyar Müslüm olduğu söylenebiliyor? Al sana komplo teorisi! Aydınlanma yolunda ilk adımı bir şekilde atmış olan bir halk geri nasıl aptallık çukuruna gırtlağına kadar batırıldı mesela?! Komplo kokmuyor mu bu iş? CIA'nın tarihi boyunca en başarılı operasyonu! CIA bu kadar başarılı bir operasyonu uzaylılardan yardım almadan başarabilir mi!!! :D

Link to post
Sitelerde Paylaş

Ya da tersinden gitsek! Akıllı uzaylılar olsaydı dünya bu kadar ahmakça bir yer olamazdı! Akıllı düzgün bir şey tasarlarlardı. Bu olsa olsa salak ötesi ultra manyak bir tanrının işi olabilir! Ancak öyle bir embesilin idyot sınıfından salak tanrı böyle bir yeryüzü tasarlayabilir!

 

Evet bakın kanıtlandı: Uzaylılar yok, tanrı var! :0_80cbc_37a71a73_L:

Link to post
Sitelerde Paylaş

Allahçılara soru: Bu şartlar altında, yani allahınızın ultra manyak bir geri zekalı idyot olması şartıyla allahınıza inanmamıza ne dersiniz? Allahınızı inkar etmemiz mi iyi, bu mu iyi? Ne dersiniz? :D

 

Bu manyaklar kesin "inan da ister kör topal kötürüm kel çolak manyak psikopat allaha inan, yeter ki inan" diyeceklerdir! :lol:

tarihinde democrossian tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
18 dakika önce, democrossian yazdı:

Akıllı uzaylılar olsaydı dünya bu kadar ahmakça bir yer olamazdı! Akıllı düzgün bir şey tasarlarlardı.

 

 

Kim demiș "uzaylılar akıllı olur" diye ? :)

Bence bizim dünyayı ziyaret edenler, kendi gezegenlerinden sürgüne gönderilenler.

Uçan spagetti canavarı bilir, kendi gezegenlerinde ne yaptılar ?!

Burayı da kendi gezegenlerine benzettiler muhtemelen. :0_80cbc_37a71a73_L:

tarihinde kavak tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
2 saat önce, Desert Wind yazdı:

Ben şu vücutlarında çip bulunan vakaları çözemiyorum nasıl oluyor bu?

 

Vücutlarında cip bulunan vakalar mı varmış? Nereden duydun bunu? Magazin medyası veya UFO'culardan olmasın?

Benim bildiğim, ilk başlarda bu vakaları ciddiye alıp uzun uzun araştırdılar ve bir tekinin bile vücudundan çip çıkmadı. 

Ve esas önemlisi, hemen bütün vakaların uyku sırası veya dalmadan hemen önceki evrelerde bu sanrıları gördüğü. Çeşitli nedenleri, yani gayet bilimsel açıklamaları var hepsinin.

 

Michael Sharmer "Uzaylılar tarafından kaçırılanlar" konusunu, tam da bu başlık altında inceler ve ayrıntısıyla anlatır. İnsanlar Neden Saçma Şeylere İnanır kitabının 6 veya 7. bölümündedir, kitabı bulup okumanı tavsiye ederim 

Beni uzaylılar kaçırdı iddialarının, uzay araştırmalarının epeyce yol aldığı son 40-50 yılda çıkması da ilginçtir. Birkaç kişi hipnogojik ve/veya hipnopompik halüsinasyon görüp anlatınca büyük ilgi gördü ve birtakım TV'ler, gazeteler, özel yayınlar vb bunları aktarınca bilgi alış verişi arttı. O yüzden anlattıkları şeyler hemen hep aynıdır. Kadınlar uzaylılar tarafından cinsel tacize uğrar mesela, yumurtaları çalınır veya içlerine uzaylı döl konulur... Erkekler başka türlü şeyler anlatır. Ama hepsi hemen hemen birbirinin aynı sanrılardır, işte bana çip yerleştirdiler demeleri gibi.

Bu duruma geri besleme döngüsü diyorlar. Bu döngünün artışınınsa 1970'lerin ortalarında Ufo'lular tarafından kaçırılan iki kişinin hikayesinin anlatıldığı bir filmden sonra olduğu net biçimde gözlemlenmiş.

 

14 saat önce, Desert Wind yazdı:

Yüzde beş bile olsa bu tür vakalar gerçek gibi duruyor.

 

Keşke şu lafı etmeseymişsin. Çok fena...

Link to post
Sitelerde Paylaş
7 saat önce, kavak yazdı:

Kim demiș "uzaylılar akıllı olur" diye ?

 

Transformers senaryosu gibi diyorsun yani... Kötüleri gelirse iyileri de gelirdi ama.

 

İşin şakası dediğin gibi, ciddisine gelirsek evrende bizden başka akıllı uygarlık büyük olasılıkla vardır ama bunlar birbirlerine ulaşamayacak uzaklıklarda diye düşünüyorum ve düşünülüyor. Hiç bir akıllı mesaj alamayışımız olmadıklarını kanıtlamaz elbette ama bilinçli odaklayıp yollamadıkları normal olarak kendi ihtiyaçları için kullandıkları radyo sinyallerinin alınması gerekirdi. Fakat bunun da kısıtlamaları var. Radyo dalgalarını keşfettikten ve kullandıktan sonra yola çıkan radyo dalgaları henüz bize ulaşamamış, çok fazla ışık yılları mesafede de olabilirler. Yakın mesafede ama henüz bizim ortaçağımız gibi bir çağı yaşayan bir gezegen de olabilir. Kesin bir kanıt elde etmeden bir şey demek zor.

 

Çok uzaktaysa odaklayarak yönlendirerek sinyal göndermiş olmaları lazım ve ışık yılları içinde ulaşması lazım. Nerden bilip odaklayacaklar, tabii ki odaklanmış sinyali oraya buraya rasgele yönlendirecekler, denk gelecek de alacağız. Fakat dünyamızda da yerimizi açık edecek böyle bir girişim yasaklandı. Potansiyel sömürgeyiz gelin sömürün bizi demek uygun görülmedi. Çünkü sinyale doğru gelebileceklerse bizden gelişmiş olacaklar ve bizi sömürebilirler.

 

Gelme gitme olmadan yararlı bilgi alışverişi yapabiliriz dense bu da pek bir işe yaramaz. Bilmediğimiz bir şeyler bilmeleri olasılığı az. Üstelik ışık yılları mesafelerde iletişim çok zaman alacaktır. Yararlı bilgi diye gönderilecek bilgilerden de kuşkulanılabilir üstelik. İşin böyle bir sürü değişik boyutu var. Genellikle uzay tekin bir yer değildir. Evimiz ise biz mahvetmezsek güvenli korunaklı bir yer. Uzaya yeni açılıyoruz ve acemiyiz, çekingen olmamız normal. Gezegenimizin hemen dışı bile son derece düşman bir ortam. 

Link to post
Sitelerde Paylaş
1 hour ago, democrossian said:

 

Transformers senaryosu gibi diyorsun yani... Kötüleri gelirse iyileri de gelirdi ama.

 

İşin şakası dediğin gibi, ciddisine gelirsek evrende bizden başka akıllı uygarlık büyük olasılıkla vardır ama bunlar birbirlerine ulaşamayacak uzaklıklarda diye düşünüyorum ve düşünülüyor. Hiç bir akıllı mesaj alamayışımız olmadıklarını kanıtlamaz elbette ama bilinçli odaklayıp yollamadıkları normal olarak kendi ihtiyaçları için kullandıkları radyo sinyallerinin alınması gerekirdi. Fakat bunun da kısıtlamaları var. Radyo dalgalarını keşfettikten ve kullandıktan sonra yola çıkan radyo dalgaları henüz bize ulaşamamış, çok fazla ışık yılları mesafede de olabilirler. Yakın mesafede ama henüz bizim ortaçağımız gibi bir çağı yaşayan bir gezegen de olabilir. Kesin bir kanıt elde etmeden bir şey demek zor.

 

Çok uzaktaysa odaklayarak yönlendirerek sinyal göndermiş olmaları lazım ve ışık yılları içinde ulaşması lazım. Nerden bilip odaklayacaklar, tabii ki odaklanmış sinyali oraya buraya rasgele yönlendirecekler, denk gelecek de alacağız. Fakat dünyamızda da yerimizi açık edecek böyle bir girişim yasaklandı. Potansiyel sömürgeyiz gelin sömürün bizi demek uygun görülmedi. Çünkü sinyale doğru gelebileceklerse bizden gelişmiş olacaklar ve bizi sömürebilirler.

 

Gelme gitme olmadan yararlı bilgi alışverişi yapabiliriz dense bu da pek bir işe yaramaz. Bilmediğimiz bir şeyler bilmeleri olasılığı az. Üstelik ışık yılları mesafelerde iletişim çok zaman alacaktır. Yararlı bilgi diye gönderilecek bilgilerden de kuşkulanılabilir üstelik. İşin böyle bir sürü değişik boyutu var. Genellikle uzay tekin bir yer değildir. Evimiz ise biz mahvetmezsek güvenli korunaklı bir yer. Uzaya yeni açılıyoruz ve acemiyiz, çekingen olmamız normal. Gezegenimizin hemen dışı bile son derece düşman bir ortam. 

 

 

Özellikle bize ulaşmak için, tam bizi hedefleyen bir sinyal göndermedikleri sürece, onların herhangi bir radyo yayınını alabilme şansımız pek yok. Radyo sinyalleri, uzaklara gittikçe zayıflar malum. Bize ulaşacak kadar yüksek güçlü bir sinyalin klasik bir gezegende kullanılması için bir gerek yok. 

 

Kısaca, dış uzaydan özellikle bizi hedeflemeyen bir sinyal yakalama şansımız, malum mesafe yüzünden çok düşük. Bunu istiyorsak, dünya ve güneş yörüngesinde daha uzağa, devasa bir tür radyoteleskop yapmamız lazım, mesela 5 km çapında anteni olan. Uzayda bu pek zor değil aslında, Bir tür aluminyum folyo kafi. Ama bunun bile şu an ağırlığını uzaya çıkarmak, çok çok zor bir iş. 

 

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
2 dakika önce, anibal yazdı:

dünya ve güneş yörüngesinde daha uzağa, devasa bir tür radyoteleskop yapmamız lazım

 

Bu karşılıklı iletişim için gerekli olur. Ama rast gelirse diye hedef gözetmeden sinyal yollamak için yeryüzüne anten kurabiliriz diye düşünüyorum. Dünya döndükçe de sinyal uzayı rasgele tarayacaktır hem bu sayede. Bu şekilde bir buluşma gerçekleşirse, o zaman kaliteli iletişim için uzaya anten kurulabilir.

 

Fakat bu tür bir girişim Birleşmiş Milletler kararı ile yasaklandı diye biliyorum. Nedeni tabii ki düşman olması olası uzaylılar. Bu tüm dünyayı tehlikeye atacağı için size ne ben yaptım kendi sınırlarım içinde kendi milli irademle, bal gibi de oldu anlayışına izin verilmiyor. Yasak bildiğim kadarıyla. Yani yapan ülkenin antenini BM kararı ile Barış Gücü füze ile yok etme yetkisine sahip.

 

Bu yasak öncesi güneş sistemi ötesi bir uzay sondasına dünyayı anlatan bilgiler yerleştirilmişti. Şu an güneş sistemi dışında ilerliyor fakat çok uzaklaşma şansı yok. Yüzyıllarca sürse de ışınım ve parçacık bombardımanı onu aşındırıp hurdaya çevirecek. Bu bir kaç bin yıl bile sürse bu zaman içinde çok fazla uzaklaşamaz. Hatta güneş sistemini saran Oort bulutunda hasarlanması da bir olasılık.

 

Bu sonda tartışma yaratmıştı yerimizi neden açık ediyoruz diye ve sonrasında bu yasak kararı alındı yanlış hatırlamıyorsam. Fakat bu sondanın ulaşabileceği mesafede bir gelişmiş teknolojik uygarlık olsa zaten haberimiz olurdu. Sonda ile filan zaten olmaz da, önemli olan tartışmayı tetiklemesi. Riskli olan radyo sinyali yollamak tabii ki.

 

Hatta bu nedenle uzayda sinyal aramaya son verilmesi gerektiğini savunanlar oldu. Biz böyle düşünüyorsak onlar da düşünür gerekçesiyle. Ama belki saftirik çok iyi niyetli uzaylılar vardır belki, aramaya devam! Bir ara bir sinyal anlamlı geldiği için heyecan yaratmıştı ama ne olduğu tam anlaşılamadan kesildi.

Link to post
Sitelerde Paylaş
4 minutes ago, democrossian said:

 

Bu karşılıklı iletişim için gerekli olur. Ama rast gelirse diye hedef gözetmeden sinyal yollamak için yeryüzüne anten kurabiliriz diye düşünüyorum. Dünya döndükçe de sinyal uzayı rasgele tarayacaktır hem bu sayede. Bu şekilde bir buluşma gerçekleşirse, o zaman kaliteli iletişim için uzaya anten kurulabilir.

 

Fakat bu tür bir girişim Birleşmiş Milletler kararı ile yasaklandı diye biliyorum. Nedeni tabii ki düşman olması olası uzaylılar. Bu tüm dünyayı tehlikeye atacağı için size ne ben yaptım kendi sınırlarım içinde kendi milli irademle, bal gibi de oldu anlayışına izin verilmiyor. Yasak bildiğim kadarıyla. Yani yapan ülkenin antenini BM kararı ile Barış Gücü füze ile yok etme yetkisine sahip.

 

Bu yasak öncesi güneş sistemi ötesi bir uzay sondasına dünyayı anlatan bilgiler yerleştirilmişti. Şu an güneş sistemi dışında ilerliyor fakat çok uzaklaşma şansı yok. Yüzyıllarca sürse de ışınım ve parçacık bombardımanı onu aşındırıp hurdaya çevirecek. Bu bir kaç bin yıl bile sürse bu zaman içinde çok fazla uzaklaşamaz. Hatta güneş sistemini saran Oort bulutunda hasarlanması da bir olasılık.

 

Bu sonda tartışma yaratmıştı yerimizi neden açık ediyoruz diye ve sonrasında bu yasak kararı alındı yanlış hatırlamıyorsam. Fakat bu sondanın ulaşabileceği mesafede bir gelişmiş teknolojik uygarlık olsa zaten haberimiz olurdu. Sonda ile filan zaten olmaz da, önemli olan tartışmayı tetiklemesi. Riskli olan radyo sinyali yollamak tabii ki.

 

Hatta bu nedenle uzayda sinyal aramaya son verilmesi gerektiğini savunanlar oldu. Biz böyle düşünüyorsak onlar da düşünür gerekçesiyle. Ama belki saftirik çok iyi niyetli uzaylılar vardır belki, aramaya devam! Bir ara bir sinyal anlamlı geldiği için heyecan yaratmıştı ama ne olduğu tam anlaşılamadan kesildi.

 

 

Benim bildiğim öyle yasaklanan bir şey yok. Ama kimsenin bunun için uğraşacağını da sanmam. Zira bu öyle göründüğü gibi basit bir iş değil. Fakat, şu kesin, özellikle bize gönderilmeyen bir sinyali, bizim yakalamamız pek olası değil. Bu da aslında şu demektir, eğer bir uzaylı sinyali yakalarsak, bize yollandığından emin olabiliriz. 

 

Peki neden özellikle bize yollasınlar, nerdne bilecekler? Onların da bizim zayıf yayınlarımızı alması pek olası değil. Ama gezegenin varlığını keşfedip, uzaktan hayat olabileceğini, hayatın zeki yaşamı sağlayacak kadar uzun bir evrim zamanına sahip olabileceğini vs. kestirmeleri pek güç olmayacaktır. 

 

Samanyolunda, yaşanabilir gezegenleri bulabileceğimiz bölgeler az. Basitçe, samanyolunun kolları arasındaki boşluklar buna uygun. Bu da bizim ulaşabileceğimiz, bize ulaşabilecek dünya dışı yaşamı, bir kaç yüz ışık yılı ile kısıtlıyor zaten. BU karşıdaki için de geçerli. Bu kadar küçük bir alanda, yaşanabilir gezegenleri bulmak, gayet ehven bir konu.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bu arada Explorer, Voyager gibi ilk dönem, uzaya salınmış uzay araçlarının parçalanması, aşınması falan pek kolay değil. Şaka maka, uzay aracı onlar, baya dayanıklı yapıldılar.

 

Kaldı ki, Voyager 1, güneş sisteminden çıktığına dair işaretler de tespit etti. Yani, artık onları aşındıracak, parçacık falan pek yok ortada. 

 

 

 

 

Link to post
Sitelerde Paylaş

Hmmm... Bir düşünelim. Özellikleri iyi kötü, az buçuk belirlenebilen güneş sistemi dışı dünya benzeri gezegenler sanırsam en fazla 20 ışık yılı uzaklıkta. Bu mesafede teknolojik bir uygarlık olsa sanırsam haberimiz olur zaten diye düşünüyorum. Mesafeyi küçümsediğimden değil ama uzayda bu mesafe çok yakın demek. Bunların olsaydı normal radyo yayınları bile çok çok zayıf da olsa bize ulaşırdı zaten. Belirlemek çok güç olurdu ama çok güçlü radyo teleskoplarımız var. Bu söylediklerimden çok da emin değilim, uzmanına sormak lazım. Konu çok karmaşık. İleri bir uygarlık uzun erimli radyo dalgaları kullanımını bırakabilir de... Örneğin yaygınlaşan FM kısa erimli. Çok karmaşık çok sayıda olasılık var.

Link to post
Sitelerde Paylaş
2 dakika önce, anibal yazdı:

Kaldı ki, Voyager 1, güneş sisteminden çıktığına dair işaretler de tespit etti.  

 

Muhtemelen çıkmıştır. Çıkması muhakkak hatta diyebilirim. Fakat ışınım ve parçacık uzayın her yerinde var. Güneşten uzaklaşsa başka yıldızlardan gelir. Uzayda mutlak hiç bir şey olmayan bir bölge yok. Bu araçların ömrünün sonu 2025 olarak tahmin ediliyor. Sonrasında ölü olarak, iletişimsiz yollarına devam edecekler. Nereye varacaklarını bazen cidden merak ederim. Fakat kozmik ışınımla çok yavaş ama düzenli şekilde yıpranıyorlar. Ancak içindeki hava kaçtı patladı gibi bir sorun olmadığına göre bunların tamamen eriyip neye benzedikleri anlaşılmaz duruma gelmeleri çok çok uzun zaman alabilir ve oldukça uzağa da gidebilirler. Ne düşüneceğimi doğrusu bilemiyorum. Korkunç büyüklükte boşlukta hızları çok düşük ama... Bilemiyorum. Keşke akibetlerini bilebilseydik.

Link to post
Sitelerde Paylaş
14 minutes ago, democrossian said:

Hmmm... Bir düşünelim. Özellikleri iyi kötü, az buçuk belirlenebilen güneş sistemi dışı dünya benzeri gezegenler sanırsam en fazla 20 ışık yılı uzaklıkta. Bu mesafede teknolojik bir uygarlık olsa sanırsam haberimiz olur zaten diye düşünüyorum. Mesafeyi küçümsediğimden değil ama uzayda bu mesafe çok yakın demek. Bunların olsaydı normal radyo yayınları bile çok çok zayıf da olsa bize ulaşırdı zaten. Belirlemek çok güç olurdu ama çok güçlü radyo teleskoplarımız var. Bu söylediklerimden çok da emin değilim, uzmanına sormak lazım. Konu çok karmaşık. İleri bir uygarlık uzun erimli radyo dalgaları kullanımını bırakabilir de... Örneğin yaygınlaşan FM kısa erimli. Çok karmaşık çok sayıda olasılık var.

 

 

FM'in kısa erimli olması, ufkun ötesine doğru geçince, yere değil uzaya doğru çıkıp gidiyor olmasından kaynaklanır. Bu VHF sinyallerini yere geri yansıtacak bir şey kalmıyor önlerinde. Kısa dalga, yani HF frekansları ise, belli frekanslarda, günün saatine göre, atmosferin D, E, F1, F2 gibi katmanlarından geri dünyaya yansıtılır.

 

Yani, FM sinyali, TV sinyali gibi sinyaller, aslen uzaya doğru alır başını gider. Ki bunların vericileri de baya baya bilinen en güçlü vericilerdendir. Tamam, bazı VLF gibi askeri haberleşme sistemlerinin gücü devasadır, ama FM vericilerini de yabana atmamak gerekir. 

 

Buna rağmen, en güçlü bilinen 2.5 MW lık VLF vericisinin bile, 10 ışık yılından ötede duyulması çok çok zor. 

 

Tabi bunu da tersinden de düşünebilirsin. Mesela, aerobico'daki 300 M çapındaki çanakla, Vega'da ki bir gezegenden yapılan FM radyo yayınını alma şansımız hemen hemen hiç yok. 

 

Şu an, dünya dışı bir sinyal alırsak, bu doğrudan bize yollanmış olmalı. Ya da, tipik bir radyo yayını değilde, başka amaçlara hitap eden bir şeyin yan etki olarak oluşturduğu radyo sinyalleri olabilir, belki. Mesela, bir uzay imalatı, asteroit madenciliğ vs. sürecinde kullanılabilecek çok yüksek güçlü kesme, kaynak vs. amaçlı radyo frekans üreticileri.. 

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...