Huuu 0 Ekim 4, 2017 gönderildi Raporla Share Ekim 4, 2017 gönderildi 9 dakika önce, bilgivehis yazdı: Ancak bilim bugüne kadar dinsel iddiaların hayal olduğunu kanıtlamıştır. Bu kanıtı çürütecek bir başka kanıt olmadığı müddetçe senin yaptığın gibi varsayımlar kendini tatminden öteye gitmez. Diğer anlamda, zoraki tanrı yaratmak, ilkel reaksiyonlardan gelen davranış türüdür, senin ateizmin kıyısına kadar gelip geri dönüşün bahsettiğim ilkelliğe yenik düşmenden ibarettir. Ne var ki, sen bu gerçeği kendini ileri safhada görme yanılgısına kaptırman yüzünden göremiyorsun. Zaten burada yapmaya çalıştığın da birilerinin seni onaylayarak iddianı kendine kanıtlama derdindesin. Zira halen emin olamıyorsun, gerçi bu da bir gelişme sayılır ama seni esir eden bilinç altındaki ukalalığından kurtulmalısın. Çünkü en baba felsefeci de olsan tez tek başına bir şey ifade etmez kanıt yoksa iddia da yoktur... Bilim ne zaman kanıtlamış, din iddialarının hayal olduğunu? Hangi bilim, ne bilimi? Fizik ki, biyoloji mi, kimya mı?.. Tanrıya inanan, dindar bilim adamları ne oluyor bu durumda, "az bilim adamı" mı? Einstein tanrıya inanıyordu, o da mı öyle? Ben kimsenin beji onaylamasını beklemiyorum. Burada sadece fikir tartışması yapıyoruz. Kimseyi iknâ etmek gibi bir derdim yok. Ama fikir tartışmalarında karşı tarafın fikirlerini ve akıl yürütmesini işlemez duruma getirmek hoşuma gider. "Kanıt yoksa iddia da yoktur" olur mu?! Aksine, kanıt varsa artık iddia yoktur. Link to post Sitelerde Paylaş
bilgivehis 0 Ekim 4, 2017 gönderildi Raporla Share Ekim 4, 2017 gönderildi 1 saat önce, Huuu yazdı: Bilim ne zaman kanıtlamış, din iddialarının hayal olduğunu? Hangi bilim, ne bilimi? Fizik ki, biyoloji mi, kimya mı?.. Tanrıya inanan, dindar bilim adamları ne oluyor bu durumda, "az bilim adamı" mı? Einstein tanrıya inanıyordu, o da mı öyle? Ben kimsenin beji onaylamasını beklemiyorum. Burada sadece fikir tartışması yapıyoruz. Kimseyi iknâ etmek gibi bir derdim yok. Ama fikir tartışmalarında karşı tarafın fikirlerini ve akıl yürütmesini işlemez duruma getirmek hoşuma gider. "Kanıt yoksa iddia da yoktur" olur mu?! Aksine, kanıt varsa artık iddia yoktur. Tersine mühendislikten gidiyorsun, o yüzden birilerinin akıl yürütmesini kendince işlemez duruma geldiğini sanıyorsun sadece, bu kendini tatmine ihtiyaçtan kaynaklanır. İddia, kanıtlanmadığı halde var olduğuna ısrar etmektir, anlamı budur, aksi halde iddia olmaktan çıkar kanıt haline gelir. Burayı anlayamadığın ortada, bizde kanıtsız iddia sökmez, yani kanıt yoksa bize iddialarla gelme, kanıt ile gel diyoruz sayın huuu, umarım anlamışsındır, sayın hayalci... Link to post Sitelerde Paylaş
bilgivehis 0 Ekim 4, 2017 gönderildi Raporla Share Ekim 4, 2017 gönderildi Öbür soruna gelince, bazı bilim adamlarının tanrıcı olması acıdır ama bilimi bağlamaz, kişiselliğe girer. Bilimin bütün dallarında maddelerde tanrı izi bulunmuyor, yaşamda da bulunmuyor ama nedense bazılarının hayalini ve cebini süslüyor... Link to post Sitelerde Paylaş
Huuu 0 Ekim 4, 2017 gönderildi Raporla Share Ekim 4, 2017 gönderildi 10 dakika önce, bilgivehis yazdı: İddia, kanıtlanmadığı halde var olduğuna ısrar etmektir, anlamı budur, aksi halde iddia olmaktan çıkar kanıt haline gelir. Burayı anlayamadığın ortada, bizde kanıtsız iddia sökmez, yani kanıt yoksa bize iddialarla gelme, kanıt ile gel diyoruz sayın huuu, umarım anlamışsındır, sayın hayalci... Ben de bunu dedim zaten. İddia ancak kanıt yoksa iddiadır. Kanıt varsa o artık bilgidir. Kanıtsız iddia olmaz, çünki kanıtlı iddia olmaz. Dolayısıyla iddia zaten kanıtsızdır. Size kanıtla gelemem, ama siz de bana kanıtla gelemezsiniz. Zaten aksi olsa tartışma da olmaz. Einstein dindar birisiydi diyorum, "bilimi bağlamaz, kişiselliğe girer" diyorsun, ama bilimin, tanrının olmadığını kanıtladığını söyleyebiliyorsun. Hangi bilim kanıtlıyor, Einstein'ın içinde ve başında olduğu bilim mi? Link to post Sitelerde Paylaş
bilgivehis 0 Ekim 4, 2017 gönderildi Raporla Share Ekim 4, 2017 gönderildi 6 dakika önce, Huuu yazdı: Ben de bunu dedim zaten. İddia ancak kanıt yoksa iddiadır. Kanıt varsa o artık bilgidir. Kanıtsız iddia olmaz, çünki kanıtlı iddia olmaz. Dolayısıyla iddia zaten kanıtsızdır. Size kanıtla gelemem, ama siz de bana kanıtla gelemezsiniz. Zaten aksi olsa tartışma da olmaz. Einstein dindar birisiydi diyorum, "bilimi bağlamaz, kişiselliğe girer" diyorsun, ama bilimin, tanrının olmadığını kanıtladığını söyleyebiliyorsun. Hangi bilim kanıtlıyor, Einstein'ın içinde ve başında olduğu bilim mi? Einstein'de neden ısrar ediyorsun ve bilimde neden onu kıstas alıyorsun, onun kim olduğunu biliyor musun? Bilim onun bir yanıdır sadece diğer yanını bilmiyorsan öğrenmeni öneririm. Link to post Sitelerde Paylaş
Huuu 0 Ekim 4, 2017 gönderildi Raporla Share Ekim 4, 2017 gönderildi Şimdi, bilgivehis yazdı: Einstein'de neden ısrar ediyorsun ve bilimde neden onu kıstas alıyorsun, onun kim olduğunu biliyor musun? Bilim onun bir yanıdır sadece diğer yanını bilmiyorsan öğrenmeni öneririm. Einstein sadece iyi bir örnek. Sizler bilimi ateist gibi göstermeye çalışıyorsunuz ya, o bakımdan... Link to post Sitelerde Paylaş
bilgivehis 0 Ekim 4, 2017 gönderildi Raporla Share Ekim 4, 2017 gönderildi 8 dakika önce, Huuu yazdı: Einstein sadece iyi bir örnek. Sizler bilimi ateist gibi göstermeye çalışıyorsunuz ya, o bakımdan... Bilimde bir kişi ilah yapılmaz, bilim her ne kadar tartışmalarla yapılıyor olsa da bilim bir bütündür. Üstelik kıstas almak zorunda kalsam bana göre Einstein en son kişi olur... Link to post Sitelerde Paylaş
Huuu 0 Ekim 4, 2017 gönderildi Raporla Share Ekim 4, 2017 gönderildi 1 dakika önce, bilgivehis yazdı: Bilimde bir kişi ilah yapılmaz, bilim her ne kadar tartışmalarla yapılıyor olsa da bilim bir bütündür. Üstelik kıstas almak zorunda kalsam bana göre Einstein en son kişi olur... Neden, dinsiz ve ateist olmadığı için mi? Burada kimseyi ilah yapmıyoruz ki, bilim de kimseyi ilah yapmaz. Mesele Einstein gibi meodern fizikte cok önemli bir bilim adamının ateist degil, dindar biri olması. Bu da sizin "bilim ateisttir" sözunü geçersiz kilıyor. Link to post Sitelerde Paylaş
bilgivehis 0 Ekim 4, 2017 gönderildi Raporla Share Ekim 4, 2017 gönderildi Şimdi, Huuu yazdı: Neden, dinsiz ve ateist olmadığı için mi? Burada kimseyi ilah yapmıyoruz ki, bilim de kimseyi ilah yapmaz. Mesele Einstein gibi meodern fizikte cok önemli bir bilim adamının ateist degil, dindar biri olması. Bu da sizin "bilim ateisttir" sözunü geçersiz kilıyor. Sana bazı ip uçları verdim ama ya anlamıyorsun ya da işine gelmiyor. Biraz daha ip ucu vereyim, biz her ne kadar bilimi temel alıyor olsak da bilimle ilgili dolaplar dönmediği anlamına gelmez. Birazcık daha ip ucu vereyim, o dolaplarda baş parmağı olanların başında Einstein gelir... Link to post Sitelerde Paylaş
Huuu 0 Ekim 4, 2017 gönderildi Raporla Share Ekim 4, 2017 gönderildi 16 dakika önce, bilgivehis yazdı: Sana bazı ip uçları verdim ama ya anlamıyorsun ya da işine gelmiyor. Biraz daha ip ucu vereyim, biz her ne kadar bilimi temel alıyor olsak da bilimle ilgili dolaplar dönmediği anlamına gelmez. Birazcık daha ip ucu vereyim, o dolaplarda baş parmağı olanların başında Einstein gelir... Einstein ile ilgili imâların olduğunu anlıyorum ama tam olarak ne demek istediğini bilemem tabii. Einstein dolap döndürmüş olabilir, bilmiyorum. Ama onun, tehditler karşısında sinip, teorisini kısmen bozduğunu okumuştum. Yani kısmen gizlemiş... Ama bunlar ayrı bir konu. Bizim tartışmamızla ilgisi yok. Link to post Sitelerde Paylaş
bir_akil_insan 0 Ekim 4, 2017 gönderildi Raporla Share Ekim 4, 2017 gönderildi (düzenlendi) 4 saat önce, Huuu yazdı: Aslında ben tekil, monoteist bir tanrıdan söz etmiyorum. Ama monoteist bir tanrı fikri dahi, evreninde hayatın oluşumunu kendiligindenliğe, tesadüfe bağlayan ateist fikirden daha mantıklı. Monoteist bir tanrı hayal ürünü de, evrenin hiçlikten, kendiliğinden oluştuğu fikri hayal ürünü degil mi? Evet, ikisi de hayal ürünü. Birine inanılıyorsa, öbürüne de inanılıyor. Aralarındaki tek fark, ilki masalsı ve ilkel bulunurken, ikincisi modern, çağdaş, ilerici ve bilimsel kabul ediliyor! evrenin ortaya çıkışı üzerine varsayımlar, kesinlikle olmayan tanrı üzerine varsayımları olası kılmaz. evrenin ortaya çıkışı üzerine varsayımlar ise, üzerine kanıt toplanabilecek ve yanlışlanabilecek savlardır -belki bir yere kadar-. tanrı diye bir şey, ne tür olursa olsun, kesinlikle yoktur; çünkü tanımsal olarak hatalıdır. Ekim 4, 2017 tarihinde bir_akil_insan tarafından düzenlendi Link to post Sitelerde Paylaş
Huuu 0 Ekim 5, 2017 gönderildi Raporla Share Ekim 5, 2017 gönderildi 10 saat önce, bir_akil_insan yazdı: evrenin ortaya çıkışı üzerine varsayımlar, kesinlikle olmayan tanrı üzerine varsayımları olası kılmaz. evrenin ortaya çıkışı üzerine varsayımlar ise, üzerine kanıt toplanabilecek ve yanlışlanabilecek savlardır -belki bir yere kadar-. tanrı diye bir şey, ne tür olursa olsun, kesinlikle yoktur; çünkü tanımsal olarak hatalıdır. Evrenin ortaya çıkışı üzerine tezler ve teoriler kanıtlanabildiği ölçüde bilimin alanına giren tezler ve teorilerdir. Mesela bigbang böyle bir teoridir. Ama biz onun da öncesini sorguluyoruz. Bilim bize bigbang öncesini de belki bir gün açıklayabilir ama en öncesini, hiçliğı ve hiçlikten oluşumu açıklayamaz. Dahası bilim, hiçliğin tanımını da yapamaz. Ama biz evrenin bilinçten oluştuğu varsayımı üzerinden ilerlersek o zaman hiçlik diye bir olguyu açıklamak zorunda kalmayız. Bilincin evreni oluşturması hiçlik kavramını gerektirmiyor. Tanım olarak hatalı olan monoteist tanrı kavramıdır. Ona benim de uzak durduğumu söylemiştim. Link to post Sitelerde Paylaş
bir_akil_insan 0 Ekim 5, 2017 gönderildi Raporla Share Ekim 5, 2017 gönderildi 6 saat önce, Huuu yazdı: Evrenin ortaya çıkışı üzerine tezler ve teoriler kanıtlanabildiği ölçüde bilimin alanına giren tezler ve teorilerdir. Mesela bigbang böyle bir teoridir. Ama biz onun da öncesini sorguluyoruz. Bilim bize bigbang öncesini de belki bir gün açıklayabilir ama en öncesini, hiçliğı ve hiçlikten oluşumu açıklayamaz. Dahası bilim, hiçliğin tanımını da yapamaz. Ama biz evrenin bilinçten oluştuğu varsayımı üzerinden ilerlersek o zaman hiçlik diye bir olguyu açıklamak zorunda kalmayız. Bilincin evreni oluşturması hiçlik kavramını gerektirmiyor. Tanım olarak hatalı olan monoteist tanrı kavramıdır. Ona benim de uzak durduğumu söylemiştim. Bilimsel olarak hiçliğin tanımı vardır. Scientific nothingness araması ile epey bir tanıma ulaşabilir, bunun logical/philosophical nothingness ile karşılaştırmalarına da bakabilirsiniz. Politeistik tanrılı dinlerde bile çoğunlukla, yine her şeyin sorumlusu olan en üst tanrı bulunmaktadır. Maceralar çoğunlukla avam tanrılar arasında dönse de, bunların ve evrenin varlık nedeni olan bir en üst yaratıcı tanrı (creator god) vardır. tanım olarak hatalı olan şey, mükemmel varlık kavramıdır. mükemmel varlık asla olamaz. bu yüzden monoteistik tanrılar, imkansızdır. politeistik tanrılarda ise, bunları yaratan biri olmalıdır. Bunları yaratan birini yaratan birileri olmalıdır. Onları yaratan birileri de olmalıdır. Onları da... Onları da... sonsuza değin gidecek bir mantık silsilesi, eğer ki yaratımı şart koşuyorsanız. Bu durumda sonsuz tanrı birbirini yaratıp durmaktadır. eğer yaratım şartı koşulmuyorsa, bu durumda poli tanrıların bir kısmı, kendiliklerinden yoktan varolduklarına göre, evrenin de yoktan varolmaması için hiçbir neden ve aksine kanıt da bulunmamaktadır. yani yine aslında politeistik tanrılar da uydurulmuş masal kahramanlarıdır. Link to post Sitelerde Paylaş
Huuu 0 Ekim 5, 2017 gönderildi Raporla Share Ekim 5, 2017 gönderildi Bir saat önce, bir_akil_insan yazdı: ... eğer yaratım şartı koşulmuyorsa, bu durumda poli tanrıların bir kısmı, kendiliklerinden yoktan varolduklarına göre, evrenin de yoktan varolmaması için hiçbir neden ve aksine kanıt da bulunmamaktadır. yani yine aslında politeistik tanrılar da uydurulmuş masal kahramanlarıdır. İşte şimdi güzel bir yere geldik. Demek ki yoktan var olma konusunda siz de biz de sıkıntıdayız ve birbirimizin bu konuda onayını veya açığını bekliyoruz. Bu durumda sizin bir dezavantajınız var: Madde yoktan var olamaz! Ama bilinç sonsuzdan beri var olabilir. Bilincin öyle bir yasası yok. Üstelik madde büyük ölçüde boşluktur ve iluzyondur. Bu durumda üzgünüm ama şansınız yok. Link to post Sitelerde Paylaş
bir_akil_insan 0 Ekim 5, 2017 gönderildi Raporla Share Ekim 5, 2017 gönderildi 4 saat önce, Huuu yazdı: İşte şimdi güzel bir yere geldik. Demek ki yoktan var olma konusunda siz de biz de sıkıntıdayız ve birbirimizin bu konuda onayını veya açığını bekliyoruz. Bu durumda sizin bir dezavantajınız var: Madde yoktan var olamaz! Ama bilinç sonsuzdan beri var olabilir. Bilincin öyle bir yasası yok. Üstelik madde büyük ölçüde boşluktur ve iluzyondur. Bu durumda üzgünüm ama şansınız yok. dikkatli bakarsanız, şunu yazdım: kendiliklerinden yoktan varolduklarına göre, evrenin de yoktan varolmaması için hiçbir neden ve aksine kanıt da bulunmamaktadır diğer yandan, ne yazık ki anlamadığınız şeyleri argüman olarak kullanmaya çalışıyorsunuz. örneğin: madde yoktan varolamaz, çünkü enerjinin korunumu yasasına göre, bu mümkün değildir. evren içinde, enerjinin korunumu yasası gereği, durduk yerde bir şey, yoktan var olamaz . evrenin toplam enerjisi 0 olduğuna göre, evrenin enerjinin korunumu yasasına göre kendiliğinden varolmaması için hiçbir neden yoktur. bu konuda kraussun kitabı ve konuşmalarını inceleyebilirsiniz. bilinç diyerek saklamaya çalıştığınız monoteistik tanrı inancı ne yazık ki tam da aynı sorularla yine çakılıyor. soruları yinelemek çok da anlamlı değil, tanrı için sorulanları, varsaydığınız bilinç için de sorabilirsiniz. tanrı inancınızı, kendinizi rahatlatmak için başka isimlerle allayıp pullamış görünüyorsunuz. Link to post Sitelerde Paylaş
Huuu 0 Ekim 5, 2017 gönderildi Raporla Share Ekim 5, 2017 gönderildi 46 dakika önce, bir_akil_insan yazdı: dikkatli bakarsanız, şunu yazdım: kendiliklerinden yoktan varolduklarına göre, evrenin de yoktan varolmaması için hiçbir neden ve aksine kanıt da bulunmamaktadır diğer yandan, ne yazık ki anlamadığınız şeyleri argüman olarak kullanmaya çalışıyorsunuz. örneğin: madde yoktan varolamaz, çünkü enerjinin korunumu yasasına göre, bu mümkün değildir. evren içinde, enerjinin korunumu yasası gereği, durduk yerde bir şey, yoktan var olamaz . evrenin toplam enerjisi 0 olduğuna göre, evrenin enerjinin korunumu yasasına göre kendiliğinden varolmaması için hiçbir neden yoktur. bu konuda kraussun kitabı ve konuşmalarını inceleyebilirsiniz. bilinç diyerek saklamaya çalıştığınız monoteistik tanrı inancı ne yazık ki tam da aynı sorularla yine çakılıyor. soruları yinelemek çok da anlamlı değil, tanrı için sorulanları, varsaydığınız bilinç için de sorabilirsiniz. tanrı inancınızı, kendinizi rahatlatmak için başka isimlerle allayıp pullamış görünüyorsunuz. Bende tanrı inancı yok. Bende genel olarak pek inanç yok. Ben bilgiye bakarım, bir de mantığa... Benim mantığım bana maddenin ve evrenin sonsuzdan beri "hep" var olamayacağını söylüyor. Benim mantığım bana maddenin ve evrenin bir gün hiçlikten, kendiliğinden var olamayacağını da söylüyor. Sizin mantığımız size bunlardan birinin olabileceğini söylüyor mu? Siz buna inanabiliyor musunuz? Ama benim mantığım bana birincimizin ve ruhumuzun hep var olabileceğini, bunun mümkün olabileceğini söylüyor. Üstelik benim mantığım bana, bu yaklaşımın, bizlerin varoluşunu açıklayabilecek tek mantıklı varsayım olduğunu da söylüyor. İşte ben bu nedenle bu formülü benimsiyorum, yoksa öyle inançtan falan değil... Link to post Sitelerde Paylaş
bir_akil_insan 0 Ekim 5, 2017 gönderildi Raporla Share Ekim 5, 2017 gönderildi 3 saat önce, Huuu yazdı: Bende tanrı inancı yok. Bende genel olarak pek inanç yok. Ben bilgiye bakarım, bir de mantığa... Benim mantığım bana maddenin ve evrenin sonsuzdan beri "hep" var olamayacağını söylüyor. Benim mantığım bana maddenin ve evrenin bir gün hiçlikten, kendiliğinden var olamayacağını da söylüyor. Sizin mantığımız size bunlardan birinin olabileceğini söylüyor mu? Siz buna inanabiliyor musunuz? Ama benim mantığım bana birincimizin ve ruhumuzun hep var olabileceğini, bunun mümkün olabileceğini söylüyor. Üstelik benim mantığım bana, bu yaklaşımın, bizlerin varoluşunu açıklayabilecek tek mantıklı varsayım olduğunu da söylüyor. İşte ben bu nedenle bu formülü benimsiyorum, yoksa öyle inançtan falan değil... Hiçbir kanıtı olmayan fikirlere bağlılığa inanç denir. Yukarda sözünü ettiğiniz sözde mantığın herhangi bir dayanağı yoktur. Siz yukarda: buna inanmıyorum, ama şuna inanıyorum, diyorsunuz. Ruh diye bir şey yoktur. Ruh inancı, dinlerle birlikte gelir. Dinlere inanmıyorum ama bir ruh var demek gülünçtür. Bilinciniz ise, değişkendir. Her an, her değişken veri ile bilinciniz de değişir. Yukardaki ruh inancı ile birleşince, bilincin ruh ile taşındığına inanıyor olmalısınız. Bu, genellikle hayatın gerçeklerinden çok uzak olmanızdan kaynaklanan bir yanılgı/sanrıdır. Beyninin bir kısmını öyle ya da böyle kaybeden insanlar, bilinçlerinin bir kısmını da kaybederler. Sizin inancınıza göre ise, sözde ruh ve bilinç birlikte ve sonsuza değin varoldukları için bunun olmaması gerekir. Ya da bazı insanlar vardır ki, doğuştan beyinsiz ve bilinçsizdirler. Buna göre ruh ve bilincin onların vücuduna yerleşmesi mümkün olmamış demektir. Bu da yine, ruh ve bilinçten bağımsız varolabilen varlıkları gösterir. Bazı insanlar, istemsizce de olsa, normalin dışında davranırlar. Örneğin: olmayan şeyleri görürler. Bu durum, çoğunlukla ilaçlar ile tedavi edilir. Şimdi; ilaçlar, ruh ve bilinci tedavi edebilir mi diyorsunuz? Bu durumda ruh ve bilinç de aslında maddedir, midir? Yoksa ilaçlar beyni tedavi edebilir ve ruh ve bilinci etkilemez mi diyorsunuz? Ama o olmayan şeyleri görme durumu da zaten bilincin bir parçası ki? Bu durumda bilinç dediğiniz şeyin sandığınız gibi ruhlarla muhlarla ilgili değil, beyinle ilgili olduğu görülür. vb. Tanrı inancınıza yeni isimler vermişsiniz ve birkaç adım ötelemişsiniz. Link to post Sitelerde Paylaş
Huuu 0 Ekim 6, 2017 gönderildi Raporla Share Ekim 6, 2017 gönderildi 8 saat önce, bir_akil_insan yazdı: Ruh diye bir şey yoktur. Ruh inancı, dinlerle birlikte gelir. Dinlere inanmıyorum ama bir ruh var demek gülünçtür. Bilinciniz ise, değişkendir. Her an, her değişken veri ile bilinciniz de değişir. Yukardaki ruh inancı ile birleşince, bilincin ruh ile taşındığına inanıyor olmalısınız. Bu, genellikle hayatın gerçeklerinden çok uzak olmanızdan kaynaklanan bir yanılgı/sanrıdır. Beyninin bir kısmını öyle ya da böyle kaybeden insanlar, bilinçlerinin bir kısmını da kaybederler. Sizin inancınıza göre ise, sözde ruh ve bilinç birlikte ve sonsuza değin varoldukları için bunun olmaması gerekir. Ya da bazı insanlar vardır ki, doğuştan beyinsiz ve bilinçsizdirler. Buna göre ruh ve bilincin onların vücuduna yerleşmesi mümkün olmamış demektir. Bu da yine, ruh ve bilinçten bağımsız varolabilen varlıkları gösterir. Bazı insanlar, istemsizce de olsa, normalin dışında davranırlar. Örneğin: olmayan şeyleri görürler. Bu durum, çoğunlukla ilaçlar ile tedavi edilir. Şimdi; ilaçlar, ruh ve bilinci tedavi edebilir mi diyorsunuz? Bu durumda ruh ve bilinç de aslında maddedir, midir? Yoksa ilaçlar beyni tedavi edebilir ve ruh ve bilinci etkilemez mi diyorsunuz? Ama o olmayan şeyleri görme durumu da zaten bilincin bir parçası ki? Bu durumda bilinç dediğiniz şeyin sandığınız gibi ruhlarla muhlarla ilgili değil, beyinle ilgili olduğu görülür. Ruh kavramı insanlarda dinlerden çok ònce de vardı. Halen bir dinesahip olmayıp ruhların varlığını bilen, onlarla irtibata giren toplumlar vardır. Biz de asırlar ònce onlardan biriydik. Şamanlık budur. Animizm budur. Sizin verdiğiniz bilinç örnekleri beynin faaliyetlerinin ürünü olan bilincimize dâirdir. Ben ruhun bilincinden söz diyorum. Beyin uykuya daldığında veya sekteye uğradığında da çalışan bilincimizden... Mesela ölüp de dirilen hastaların anlattıkları var. Bunlar ortak özellikler içeriyor. Hepsi de kendi bedenlerini yukaridan seyrettiklerini, sonra bir ışığa doğru çekildiklerini, vb söylüyor. Bu algilama beyne degil, ruha ait bir algilamadır. Beden ölmüşken insanin kendi bedenini yukarıdan görmesi beyne ait bir algılama olamaz. Link to post Sitelerde Paylaş
bir_akil_insan 0 Ekim 6, 2017 gönderildi Raporla Share Ekim 6, 2017 gönderildi 6 saat önce, Huuu yazdı: Ruh kavramı insanlarda dinlerden çok ònce de vardı. Halen bir dinesahip olmayıp ruhların varlığını bilen, onlarla irtibata giren toplumlar vardır. Biz de asırlar ònce onlardan biriydik. Şamanlık budur. Animizm budur. Sizin verdiğiniz bilinç örnekleri beynin faaliyetlerinin ürünü olan bilincimize dâirdir. Ben ruhun bilincinden söz diyorum. Beyin uykuya daldığında veya sekteye uğradığında da çalışan bilincimizden... Mesela ölüp de dirilen hastaların anlattıkları var. Bunlar ortak özellikler içeriyor. Hepsi de kendi bedenlerini yukaridan seyrettiklerini, sonra bir ışığa doğru çekildiklerini, vb söylüyor. Bu algilama beyne degil, ruha ait bir algilamadır. Beden ölmüşken insanin kendi bedenini yukarıdan görmesi beyne ait bir algılama olamaz. beden ölmüşken insan kendini yukardan görmez. eğer bir açıklaması varsa, o da: böyle hayal etmesidir. ölüm anında beyin ne gibi bir ışıklı gösteri sunuyor bilmiyorum. fakat hemen herkeste bu oluyorsa, demek ki ölüm anında gerçekleşen ışıklı gösterilerden bir tanesi bu tür hayallerdir denilebilir. bunun dışındaki her şey, hiçbir kanıta dayanmayan inançtan ibaret. Link to post Sitelerde Paylaş
Huuu 0 Ekim 6, 2017 gönderildi Raporla Share Ekim 6, 2017 gönderildi Bir saat önce, bir_akil_insan yazdı: beden ölmüşken insan kendini yukardan görmez. eğer bir açıklaması varsa, o da: böyle hayal etmesidir. ölüm anında beyin ne gibi bir ışıklı gösteri sunuyor bilmiyorum. fakat hemen herkeste bu oluyorsa, demek ki ölüm anında gerçekleşen ışıklı gösterilerden bir tanesi bu tür hayallerdir denilebilir. bunun dışındaki her şey, hiçbir kanıta dayanmayan inançtan ibaret. İşte maddeyi merkeze alınca böyle düşünmek kaçınılmaz. Ama madde merkezde değilse bakış açımız değişir. O zaman daha esnekleşir hükümlerimiz. Böyle katı hükümler vermeyi bırakırız. Link to post Sitelerde Paylaş
Recommended Posts