Jump to content

Atatürk'te Gördüğünüz Hatalar


Recommended Posts

Bence en büyük hatası batı gömleğini dikta ettirerek giydirmesiydi. Tabi batılı pozitivist anlayışı benimsemek ayrı bir tartışma. Zannımca olması gerek buydu. Fakat dediğim gibi bunun katı bir rejimle yapılması bugün ki sorunlarımızın temelini yaratmıştır aslında. ''O güruh'' dediklerimiz nefretini tarihten alıyor maalesef.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 240
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

On ‎26‎.‎10‎.‎2017 at 19:09, Türk Ateist yazdı:

Ama gerçekten yobaz, koyu dindar bir çevrede isen anlarım.

 

O zaman sorun kalmıyor. Çünkü durum aynen bu şekilde.

 

Örneğin atıyorum çocuk felci virüsü gibi bir hastalık düşün. Bu hastalığın çocuğuna bulaştığı bir adam düşün. Bulaşmasaydı çocuk felci virüsünden nefret ediyor olmayacaktı. Böyle bir virüsün varlığından bile haberi olmayacaktı. Sanırım anlatabilmişimdir. Bu çok basit, kişisel bazda bir anlatım.

 

Peki ya bir salgın varsa... 28 Hafta filmini izledin mi bilmiyorum. Hafif semptomlu hastanın yarattığı korkunç tehlike orada çok güzel işleniyor. Çok rahatsız edici ve irrite dozu aşırı yükseltilmiş şekilde işleniyor. Hafif semptomlu hasta yüzünden bitmiş olan kabus sıfırdan yeniden başlıyor. Bu film bence insani duygulara indirilmiş ağır bir darbedir. Zombi senaryosunun bu kadar acımasızca işlendiği bir film daha görmedim. Tüm insani duygulara, sevgi, aşk, sadakat, fedakarlık, ağır darbeler indiriliyor. Korkunç bir film diye ben buna derim.

 

Bitiyor yani, zombi meselesi devreye girdiğinde her şey, tüm insanlık bitiyor. Ortada insanlık diye bir şey kalmıyor. Bu konu da bu kadar acımasızca işlenir miymiş... İşlemişler.

 

Bakın bu filmler laf olsun diye yapılmıyor. Her filmin bir takım mesajları vardır. İsterseniz bunlara subliminal mesaj da diyebilirsiniz, farketmez. Hatta yapımcıların vermeyi akıllarından geçirmedikleri mesajlar da görebilirsiniz. Yine farketmez. Bir karınca da size mesaj verebilir, bu da farketmez. Her ses, her kıpırtı, her devinim bir mesajdır. Mesaj içermeyen hiç bir hareket yoktur.  

 

Şimdi ise itiraf geliyor: Bu zombi metaforunun altından çok kötü şeyler de çıkabilir. Soykırım gerekçesi örneğin. Bunun farkında olmadığımı sanmayın. Bunun çok iyi farkındayım. Buna rağmen Walking Dead'de yaşadığımı hissettiğimi söylüyorum. Evet bu metaforun tüm risklerinin farkında olduğum halde böyle hissetmekten kendimi alamıyorum. Durum bu.

Link to post
Sitelerde Paylaş
10 saat önce, ŞüpheciTürk yazdı:

Ki Atatürk denen o adam çıkıp her şeyi  berbat etti. 

Şu anki rezaleti, hıyaneti görseydi gene yapar mıydı?

 

Tamamını alıntılamadım. Kendi iletisinden okuyun. Bu başlıkta benim savunduklarımın ana fikrinin ne kadar doğru olduğunu göreceksiniz. Bir de Müslüm çıkıp gavur olsa Arap harflerini kaldırmaz, ezanı Kuranı Türkçe yapmazdı derse tam olacak!

 

Sakın seni suçladığımı sanma Şüpheci. Sen bir durum belirlemesi yapıyorsun ve yaptığın belirleme de doğru üstelik! Hatta ben de aynı düşünüyorum! Atatürk nerden çıkıp bize bu milletten bir şey olur umudu verdi diyorum. Olmayacak bir umut aşılayarak bizi ömür boyu olanaksız bir serap peşinde koşmaya mahkum etti diyorum. Burada serzeniş tabii ki Atatürk'e değil! Kime olduğu apaçık! 

Link to post
Sitelerde Paylaş

- Atatürk cumhuriyetçidir. Neden?

- Kapitalist a da komünist olması cumhuriyet olmadan bir şey ifade etmez çünkü.

 

Önce meclisinin olması lazım. Sonra sol parti olur / sağ parti olur sistem işler.

 

 

Önce zihniyet değişecek. Atatürk de buna odaklanmıştır.

Millet zannediyor ki başötüsü ile alakalı. başörtüsü ile alakalı değil. Zihniyet meselesi.

 

Orta çağ zihniyeti var. Modern olma zihniyeti var.

Orta çağ ülkesinin gerçekleri var.

Modern toplumun ihtiyaçları gerçekleri var.

 

Atatürk bu insanları rahatsız etmiştir. Kimse rahatsız edilmek istemez. Tembel insan değişme çabasını göstermek istemez. İnsan doğası böyle.

 

"Niye ben yanlış olacakmışım? Batılı bana benzesin" der. Dİyor da. Bakın almanyaya 3 nesildir orada oldukları halde takunya ile gezen insan var.

 

Komünizm bunla uğraşmaz ki. Sürgün eder. öldürür. karşı çıkanı ezer. Kutsal kitabı olanı çalışma kampına gönderir. çıkan ayaklanmayı kanla bastırır. sorun çözülür (ya da çözülmüş görünür, ta ki rejim çökünceye kadar).

 

- Atatürk zor yolu seçmiştir. Zor olduğu için zaten bu saate halen ılımlı islam tartışması var.

 

Gerçek: Ilımlı islam yoktur. İslam ya da diğer inançlar, ya da ateizm, bir tek seni ve sadece seni ilgilendirir.

Niye?

- Kimsenin beynine giremezsin de ondan. Bu senin kendi seçiminle alakalıdır. Ne devlet karışabilir ne de tanrı'Nın kendisi müdahele edebilir. Çünkü senle alakalı bir şey.

 

Öyle yani 

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • 3 weeks later...
On 25.10.2017 at 23:24, Şövalye yazdı:

Ama Türkiye Müslüman çoğunluklu bir ülke. İslam dini, Avrupa'da Hıristiyanlığın geçtiği aşamalardan geçmiş bir din değil ne yazık ki. Diyanet, toplumu ve sünni ulemayı kontrol altında tutmak ve aynı zamanda yeni devletin temsilcileri hakkında yapılan "din düşmanı" algısını kırmak için gerekliydi. Şu an amacından sapmış ve gereksizleşmiş olabilir ama o dönemde böyle bir kuruma ihtiyaç vardı.

 

Öyleyse,o dönemden(Atatürk öldükten)  sonra mı kapatılmalıydı,forumda bir yerde haci da diyordu bunu,benim demek istemeye çalıştığım şey şu siyasal dinciliğe karşı tam cephe alamazsan,bunun sonucu olarak o seni vuruyor,bu yüzden tam cephe alınmalı,bizim laiklerimiz yapamıyor bunu,mesela Kılıçdaroğlu geçen imam hatiplere karşı değiliz demişti,oysa ki karşı olunmalı,devlet kurumsal olarak dini tutmamalı,din devlet tam ayrılmalıdır demeli,mücadele sıkı olmalı ki,sonuçlar çok daha iyi olsun..

Link to post
Sitelerde Paylaş

Doğru düzgün bir sanayi devrimi yapmaması ve ekonomik sistemi ilerletememesi.

Belli başlı aileler zengin olmuş, halk hep fakir üstüne üstük hem fakir hem aşağılanmış.

İlk sayfalarda tartışma baya yoğun geçmiş.

Atatürk hiç bir yenilik ve icat getirmemiştir.

Demokrasi getirmemiştir.

Atatürk değilde Osmanlı kendi başına kalsaydı hemen hemen yenilikler zaten gelecekti.

Atatürk'ün en büyük başarısı Osmanlı'yı derdest etmesidir.

Ülkenin genel geleneği ve anlayışı doğudan alıp batıya entegre etmeye çalışmıştır başaramamıştır.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Osmanlı Hanedanını çaktırmadan güzelleyip, Cumhuriyetin kurucusu Atatürk´e veryansın edenlerin gözeden kaçırdıkları önemli bir nokta var.

Şimdi teneffüs ettikleri özgürlüğün ö´sü göremeyeceklerdi, bu kesin.

Osmanlı kalsaymıș, yenilikler falan zaten gelecekmiș. Biz de hemencecik inandık. Matbaanın, rasathanenin vs. akibetini sormak lazım onlara.

 

O olmasaydı:   Daha düne kadar kadınlar araba süremeyeceklerdi (Suudi Arbistan´dan selamlar).

Sadece bu mu ?

Tabii ki, değil. Orada mesela bisiklete binmeleri de yasak. 

 

Bu Osmanlı sevdalılarına sormak lazım, acaba șimdi içinde yașadıkları özgür ortamı bulma imkanları hiç olacakmıydı ?

Ama üzümü yemek yerine bağcıyı dövmeye yeltenenlere ne söyleseniz boș.

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
15 saat önce, Etra yazdı:

Doğru düzgün bir sanayi devrimi yapmaması ve ekonomik sistemi ilerletememesi.

 

O konuda ben de çok kırgınım Atatürk'e. Gerçekten...

 

15 saat önce, Etra yazdı:

Atatürk hiç bir yenilik ve icat getirmemiştir.

 

Bence de. Yaptığı devrimler, açtığı fabrikalar, antropoloji ve biyolojiyi bu topraklara getirmesi, başlattığı büyük eğitim atağı falan hep hikaye... Matbaayı bile üç yüzyıl sonra getiren ve batının gelişimini borçlu olduğu bilimsel gerçeklere gözünü yumup iyice batan Osmanlı'ya kalsa da Atatürk'ün yaptığı bu sıradan şeyler kendiliğinden olacaktı tabii. 

Biz hepimiz salağız, hepimizin resmi ideoloji taradından yıkanmış da Atatürk'ü devrimci falan sanıp seviyoruz işte...

 

Diğer cümleleriniz için de bir şeyler yazmak istedim ama yüreğim daraldı. 

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
Bir saat önce, Türk Ateist yazdı:

 

O konuda ben de çok kırgınım Atatürk'e. Gerçekten...

 

 

Bence de. Yaptığı devrimler, açtığı fabrikalar, antropoloji ve biyolojiyi bu topraklara getirmesi, başlattığı büyük eğitim atağı falan hep hikaye... Matbaayı bile üç yüzyıl sonra getiren ve batının gelişimini borçlu olduğu bilimsel gerçeklere gözünü yumup iyice batan Osmanlı'ya kalsa da Atatürk'ün yaptığı bu sıradan şeyler kendiliğinden olacaktı tabii. 

Biz hepimiz salağız, hepimizin resmi ideoloji taradından yıkanmış da Atatürk'ü devrimci falan sanıp seviyoruz işte...

 

Diğer cümleleriniz için de bir şeyler yazmak istedim ama yüreğim daraldı. 

 

 

O yazdıklarınızı az çok var olan şeylerdi onu kastetmedim.

Yeni bir stil yeni akım felan hiç yok.

Ekonomik olarak kesinlikle bir ilerleme kaydetmediği ortada, 20-30-40'lı yıllar hep açlık hep yokluk.

İlk sayfalarda Çekoslavakya hakkında yazan arkadaşın yorumlarına katılmamak elde değil.

Link to post
Sitelerde Paylaş
6 dakika önce, Etra yazdı:

 

O yazdıklarınızı az çok var olan şeylerdi onu kastetmedim.

Yeni bir stil yeni akım felan hiç yok.

Ekonomik olarak kesinlikle bir ilerleme kaydetmediği ortada, 20-30-40'lı yıllar hep açlık hep yokluk.

İlk sayfalarda Çekoslavakya hakkında yazan arkadaşın yorumlarına katılmamak elde değil.

 

Ankara Fişek Fabrikası (1924),

Gölcük Tersanesi (1924),

Şakir Zümre Fabrikası (1925),

Eskişehir Hava Tamirhanesi (1925),

Alpullu Şeker Fabrikası (1926),

Uşak Şeker Fabrikası (1926),

Kırıkkale Muhimmat Fabrikası (1926),

Bünyan Dokuma Fabrikası (1927),

Eskişehir Kiremit Fabrikası (1927),

Kırıkkale Çelik Fabrikası (1928),

Ankara Çimento Fabrikası (1928),

Ankara Havagazı Fabrikası (1929),

Kayaş Kapsül Fabrikası (1930),

Kırıkkale Elektrik Santrali (1931),

Eskişehir Şeker Fabrikası (1934),

Turhal Şeker Fabrikaları (1934),

Konya Ereğli Bez Fabrikası (1934),

Bakırköy Bez Fabrikası (1934),

Bursa Süt Fabrikası (1934),

İzmit Şişe ve Cam Fabrikası (1934),

Zonguldak Antrasit Fabrikası (1934),

Zonguldak Kömür Yık. Fabrikası (1934),

Isparta Gülyağı Fabrikası (1934), İ

zmit Kağıt ve Karton Fabrikası (1934),

Kayseri Bez Fabrikası (1934),

Paşabahçe Cam Fabrikası (1935),

Gemlik Suni İpek Fabrikası (1935),

Keçiborlu Kükürt Fabrikası (1935),

Zonguldak Taş Kömür Fabrikası (1935),

Ankara Çubuk Barajı (1936),

Barut, Tüfek ve Top Fabrikası (1936),

Nuri Demirağ Uçak Fabrikası (1936),

Malatya Sigara Fabrikası (1936),

Bitlis Sigara Fabrikası (1936),

Nazilli Basma Fabrikası (1937),

Malatya Bez Fabrikası (1937),

Karabük Demir Çelik Fabrikası (1937),

Divriği Demir Ocakları (1938), İzmir Klor Fabrikası (1938),

Sivas Çimento Fabrikası (1938),

Bursa Merinos Fabrikası (1938).

 

Bunlar yalnız 1924'den, öldüğü yıl olan 1938'e kar kurulan fabrikalar, tesisler vb. Bunları, iki çok büyük savaştan, açlık ve kıtlığın dibinin bulunduğu dönemden çıkmışken yaptı. Daha çıkmamışken hatta. Yalnız 1929-1938 arasında kurulmuş sanayi tesisleriyle üretim %152 artmış, toplam üretimse %180. Demir üretimi sıfırken 180 bin tona çıkmış. Şeker üretimi 1926'da başlamış, 1927-1930 arasında 5162 tondan 95.192 tona çıkmış. Toplamda 200 katı artmış. Tekstil sanayi ülke ihtiyacının %80'inini karşılar duruma gelmiş, tekstil ithalatı 1927'de 51 milyon TL iken 1939'da 11 milyon 900 bin TL'ye düşmüş. Pamuk ürünleri üretimi 1924'-1929 yılları arasında 70 tondan 3773 tona, yün üretimi 400 tondan 763 tona, ipek ise 2 tondan 31 tona çıkmış.

 

Gidin rakamları araştırın, açılan fabrikaları araştırın, ne zırvalayacaksanız ondan sonra zırvalayın.

İnsan utanır, korkar sizin şu yazdıklarınızı yazmaya. Cahil cesareti.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Türk Ateist, bu günde Erdoğan dönemlerinde yol, köprü, tünel, üniversite, hastane, konut ve havalimanı yapımında çok ilerledik. Yerli üretim tesislerinde silah ve mühimmat basıyoruz. Ancak demek istediğim bu değil, bir sistem olarak kalıcı olmaması.

Çekoslavakya modeli iyi bir örnekti bana göre.

Anlatabildim umarım.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Etra salağının dediğine bak. Osmanlı zaten o yenilikleri getirecekmişmiş. O koskoca allı şanlı Osmanlı'dan geriye 0 bile kalmadı. Eksi kaldı sadece. Sen 623 yıl yaşa ama bilimde, felsefede, sanatta, sporda, kültürde hiçbir halt yapama. Osmanlı'dan bana 6 tane bilim adamı sayabilir misin? Anca işte Piri Reis, Katip Çelebi falan onları sayabilirsin. Osmanlı fizikte, kimyada, biyolojide, jeolojide, astronomide, tıpta, psikolojide ne yapabilmiş? Ne gibi bir katkı sağlamış bu bilim dallarına? Ama ben Atatürk döneminde yetişmiş bir sürü bilim insanı sayarım.

Ulan bir toplu iğneyi bile kendisi üretemiyordu sizin anlı şanlı Osmanlınız!

Link to post
Sitelerde Paylaş
19 dakika önce, Radikal Kemalist yazdı:

Etra salağının dediğine bak. Osmanlı zaten o yenilikleri getirecekmişmiş. O koskoca allı şanlı Osmanlı'dan geriye 0 bile kalmadı. Eksi kaldı sadece. Sen 623 yıl yaşa ama bilimde, felsefede, sanatta, sporda, kültürde hiçbir halt yapama. Osmanlı'dan bana 6 tane bilim adamı sayabilir misin? Anca işte Piri Reis, Katip Çelebi falan onları sayabilirsin. Osmanlı fizikte, kimyada, biyolojide, jeolojide, astronomide, tıpta, psikolojide ne yapabilmiş? Ne gibi bir katkı sağlamış bu bilim dallarına? Ama ben Atatürk döneminde yetişmiş bir sürü bilim insanı sayarım.

Ulan bir toplu iğneyi bile kendisi üretemiyordu sizin anlı şanlı Osmanlınız!

 

Ulan salağın ürünü.

Sen evel ki bir şey yapamadığı için devrim yapıyorsun halk gene aç.

Adından belli, Chp müridi.

Link to post
Sitelerde Paylaş
22 dakika önce, Etra yazdı:

 

Ulan salağın ürünü.

Sen evel ki bir şey yapamadığı için devrim yapıyorsun halk gene aç.

Adından belli, Chp müridi.

Senin Osmanlın Arapların ve devşirmelerin kıçını yalayacağına Anadolu'ya yatırım yapsaymış. Ülkenin öz evlatlarını ihmal etmeseymiş.

Bugün Anadolu'da Osmanlı'dan kalma doğru dürüst mimari yapı yok. Olanların çoğu Selçuklulara ait. 

 

Ahmet Haşim'in 1919'da yazdığı mektubu oku da anla cumhuriyetin nasıl bir Anadolu'yu devraldığını:

http://www.tarihbilimleri.com/3-eylul-1919-da-anadolunun-icler-acisi-halini-anlatan-bir-mektup.html

Link to post
Sitelerde Paylaş
Bir saat önce, Radikal Kemalist yazdı:

Senin Osmanlın Arapların ve devşirmelerin kıçını yalayacağına Anadolu'ya yatırım yapsaymış. Ülkenin öz evlatlarını ihmal etmeseymiş.

Bugün Anadolu'da Osmanlı'dan kalma doğru dürüst mimari yapı yok. Olanların çoğu Selçuklulara ait. 

 

Ahmet Haşim'in 1919'da yazdığı mektubu oku da anla cumhuriyetin nasıl bir Anadolu'yu devraldığını:

http://www.tarihbilimleri.com/3-eylul-1919-da-anadolunun-icler-acisi-halini-anlatan-bir-mektup.html

 

Ulan bi b.k sandım bende seni.

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
17 dakika önce, The_Individualist yazdı:

Yahu foruma üstteki küfürbaz gibi yeni yeni embesil süzme salaklar gelmeye başladı yine .. Bir temizlik lazım ..

Ulan tek hücreli bit yavrusu, kavga etmeden bir konuya yorum yazacak kadar beyniniz yok mu ?

Burası Ateist forum mu lunapark mı belli değil.

Link to post
Sitelerde Paylaş
7 saat önce, investor yazdı:

Sana bir soru sormustum, Radikal Kemalist. Ataturk, K*rtleri kandirdi demistin. Nasil kandirdi, acikla lutfen.

Hatırladığım kadarıyla Kurtuluş Savaşı yıllarında hep Kürt kelimesini kullanıyordu. Hatta Türkler ve Kürtler, Türk ve Kürt milleti falan diyordu. Ama cumhuriyetten sonra hiç Kürt bile demedi bildiğim kadarıyla.

Link to post
Sitelerde Paylaş
13 saat önce, Etra yazdı:

Türk Ateist, bu günde Erdoğan dönemlerinde yol, köprü, tünel, üniversite, hastane, konut ve havalimanı yapımında çok ilerledik. Yerli üretim tesislerinde silah ve mühimmat basıyoruz. Ancak demek istediğim bu değil, bir sistem olarak kalıcı olmaması.

Çekoslavakya modeli iyi bir örnekti bana göre.

Anlatabildim umarım.

 

Tükürürüm Erdoğan'ına da sana da şimdi. Al rezil propagandanı, hüloooğ'culara yap.

Pislik insanlar. 

Link to post
Sitelerde Paylaş

Arkadaşlar, Etra nickli bu Aktroll, geçenlerde atılan, aşağıdaki şu başlığı da açmış Roll nickli troll. 

Atatürk'e direkt saldırıp niyetini çabuk belli edince atılmış, şimdi arkadaş dolanmaya çalışıyor. Bir dolu başlığı güncelleyip kinini kusmuş sinsi sinsi.

 

 

 

Raporlayalım sadece. 

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...