Jump to content

Kartallar Nasıl Görürler ?


Recommended Posts

  • İleti 91
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

27 minutes ago, deney said:

Fare görüntüsü tek piksele düşse alacağınız renk kodu  sallıyorum  #eefddd7 gibi bir kod olur.

 

Bu koddan nasıl fare görüntüsü elde edebilir ki?:352nmsp:

 

İyi de, bir göz, uyuz bir CMOS kamera değil, bunu kaçırıyorsunuz. 

 

Bir şey daha var kaçırdığınız, o da fare görüntüsü elde etmek değil, orada fare olduğunu farketmek. 

 

Senin gözün bile, yarım saniye sonrasını görür mesela, garip di mi? Daha yaşanmamış zamanı nasıl oluyor da görebilirsin ki?

Link to post
Sitelerde Paylaş
1 dakika önce, anibal yazdı:

 

İyi de, bir göz, uyuz bir CMOS kamera değil, bunu kaçırıyorsunuz. 

 

Bir şey daha var kaçırdığınız, o da fare görüntüsü elde etmek değil, orada fare olduğunu farketmek. 

 

Senin gözün bile, yarım saniye sonrasını görür mesela, garip di mi? Daha yaşanmamış zamanı nasıl oluyor da görebilirsin ki?

göz ile cmos kamerayı eş tutmuyorum.

 

Ama gözünde fotoğraf makinesinin yaptıklarını yapamadığı durumlar var.

 

sorun o değilki mario resimlerini verdim.10 kat küçültülmüş resimden mario olduğu anlaşılmıyor.

 

1000x680 piksellik  süper mario resmini mercek kullanarak  10x10  piksel üstüne düşürsek o görüntünün süper mario ile alakası kalmaz.

 

kartal gözüde tavşan görüntüsü 10 x 10 piksele  üzerine düşse anlamaz ne olduğunu.Siz ise tek pikselden onun tavşan olduğunu anlar diyorsunuz.:89:

 

 

 

 

 

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
7 minutes ago, deney said:

göz ile cmos kamerayı eş tutmuyorum.

 

Ama gözünde fotoğraf makinesinin yaptıklarını yapamadığı durumlar var.

 

sorun o değilki mario resimlerini verdim.10 kat küçültülmüş resimden mario olduğu anlaşılmıyor.

 

1000x680 piksellik  süper mario resmini mercek kullanarak  10x10  piksel üstüne düşürsek o görüntünün süper mario ile alakası kalmaz.

 

kartal gözüde tavşan görüntüsü 10 x 10 piksele  üzerine düşse anlamaz ne olduğunu.Siz ise tek pikselden onun tavşan olduğunu anlar diyorsunuz.:89:

 

 

 

 

 

 

 

Çünkü külliyeten yanlış bakıyorsunuz.

 

Size kartala 10x10 piksellik fotoğraf göstersek, tavşan olduğunu anlar demiyoruz.

 

Teknik olarak anlatsak, anlamanız pek kolay değil. Ama şunları söyleyelim, daha doğrusu, takılmış plak gibi tekrar tekrar edelim.

 

Kartal (veya insan) gözü, fotoğraf makinesi değil. bir andaki fotonların spatial referansını yakalayan bir şey değil. Bir görme sisteminin bir parçası. 

 

Kartalın gözünde, yanyana duran değil, 3 boyutlu olarak yerleşmiş karmaşık bir reseptör sistemi mevcut. Her bir reseptör bu işe özelleşmiş. Yani bir foton dedektörü değil. 

 

Kartalın gözü, bir anlık görüntünün fotosunu çekip başka bir göze göstermiyor. Sürekli ve kesintisiz olarak karşıdan gelen bir sürü pikseli işliyor.

 

Nasıl olduğunu merak ediyorsan, basit bir şey sorayım. Çünkü, dediğim gibi, teknik detayların sizi aştığı muhakkak. Babanızı, kardeşinizi, eşinizi vs. neyse, kaç metreden tanıyabilirsiniz? Düşünün mesela, onun görüntüsü acaba gözünüzde kaça kaç piksel oluyor o mesafeden? 

Link to post
Sitelerde Paylaş

250px-Human_photoreceptor_distribution.s

eyeReceptorSeparation.png

 

x=milimetrekaredeki reseptör sayısının karekökü resimde 500 almış ben 350 alacağım.:)

f=odak uzaklığı milimetre(insan gözünün odak uzaklığı yaklaşık 17 mm)

d= baktığımız nesnenin çapı ( insan kafası yaklaşık 200 mm alacağım.)

a=ikonlar 16x16 ,32x32 ,64x64 piksel yapılıyor. a değerini 24 ile 32 alacağım.

l =baktığımız nesnenin uzaklığı milimetre

 

f*d*x=a*(l-f)

 

17*200*350=24*(l-17)

 

l=49600,333= 49.6 metre

 

17*200*350=32*(l-17)

 

l=37204,50 mm = 37.2 metre

 

insan gözü sağlam ise  37 metre ile 49 metre uzaklıkları arasında bir kişiyi yüzünden tanıyabilir.

 

mekanik televizyonlar  20 taramalı ile çalışıyormuş.Benim aldığım değer 24 x 24 piksel 32x32 piksel  insanı tanımak için yeterli.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Link to post
Sitelerde Paylaş

Dün şu tek piksel kamera üzerinde biraz araştırma yapma fırsatım oldu. Sinyal işlemeyle ilgili pek bilgim yok, o kısmı da biraz araştırdım. Gerçekten derin bir mühendislik varmış şu compressed sensing olayında. Tabi bizler sadece sadeleştirilmişini okuyabiliyoruz. Ama konu altında biraz da benden kaynaklı bir yanlış anlaşılma olmuş. Aynı zamanda bu tekniğin farklı uygulama alanlarındaki farklı yöntemler de kafa karıştırmış.

 

Öncelikle, tek piksel kamera bir sonar gibi çalışmıyor. Benim düşüncem buydu. DMD ile çalışan bir tek pikselli kamera düşünelim. O DMD'nin üzerindeki aynalar 100x100, yani 10000 tane diyelim. Sadece birinci aynayı açtık, o pikselin değerini elde ettik. İkinciyi açtık ikinciyi elde ettik. Halbuki compressed sensing, yani sıkıştırılmış algılama yöntemine ters bu. 10.000 tane ölçüm yapmak gereksiz. Anibal'ın attığı futbol topu resminin geçtiği yazıda da bu söyleniyor. Hatta aynı resmin altında, ilk resmin 64x64'lük bir dijital kamera(4096 ölçüm) ve ikincinin rastgele 1600 ölçümle elde edildiği yazıyor.

Elimizdeki sinyali öğrenmek için, o sinyalin en az iki katı frekansında sampling(Türkçesi ölçüm veya örnekleme olmalı)  yapmalıydık. Ancak bazen bu durumun istisnaları olabiliyor. Ölçüm tekniğimize ve sinyale bağlı bir durum. İşte böyle olduğu zaman, ölçüm sayımız çok daha az olsa bile yine de çok iyi sonuçlar, hatta neredeyse aynısını elde edebilmek mümkün. Ancak dediğim gibi, bu sinyale ve ölçüm tekniğimize göre değişiyor. Yaptığımız ölçümler sonucunda, çeşitli optimizasyon yöntemleriyle veriyi geri döndürmeye çalışıyoruz. Şurada çok basitleştirilmiş bir senaryo var:

https://www.cs.utah.edu/~jeffp/teaching/cs5140/L17-OMP.pdf

 

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
Bir saat önce, Bir Buçuk yazdı:

Dün şu tek piksel kamera üzerinde biraz araştırma yapma fırsatım oldu. Sinyal işlemeyle ilgili pek bilgim yok, o kısmı da biraz araştırdım. Gerçekten derin bir mühendislik varmış şu compressed sensing olayında. Tabi bizler sadece sadeleştirilmişini okuyabiliyoruz. Ama konu altında biraz da benden kaynaklı bir yanlış anlaşılma olmuş. Aynı zamanda bu tekniğin farklı uygulama alanlarındaki farklı yöntemler de kafa karıştırmış.

 

Öncelikle, tek piksel kamera bir sonar gibi çalışmıyor. Benim düşüncem buydu. DMD ile çalışan bir tek pikselli kamera düşünelim. O DMD'nin üzerindeki aynalar 100x100, yani 10000 tane diyelim. Sadece birinci aynayı açtık, o pikselin değerini elde ettik. İkinciyi açtık ikinciyi elde ettik. Halbuki compressed sensing, yani sıkıştırılmış algılama yöntemine ters bu. 10.000 tane ölçüm yapmak gereksiz. Anibal'ın attığı futbol topu resminin geçtiği yazıda da bu söyleniyor. Hatta aynı resmin altında, ilk resmin 64x64'lük bir dijital kamera(4096 ölçüm) ve ikincinin rastgele 1600 ölçümle elde edildiği yazıyor.

Elimizdeki sinyali öğrenmek için, o sinyalin en az iki katı frekansında sampling(Türkçesi ölçüm veya örnekleme olmalı)  yapmalıydık. Ancak bazen bu durumun istisnaları olabiliyor. Ölçüm tekniğimize ve sinyale bağlı bir durum. İşte böyle olduğu zaman, ölçüm sayımız çok daha az olsa bile yine de çok iyi sonuçlar, hatta neredeyse aynısını elde edebilmek mümkün. Ancak dediğim gibi, bu sinyale ve ölçüm tekniğimize göre değişiyor. Yaptığımız ölçümler sonucunda, çeşitli optimizasyon yöntemleriyle veriyi geri döndürmeye çalışıyoruz. Şurada çok basitleştirilmiş bir senaryo var:

https://www.cs.utah.edu/~jeffp/teaching/cs5140/L17-OMP.pdf

 

 

Doğal veya yapay bozulmuş bir görüntünün bozulmamış halini tekrar elde edilebileceğimiz yöntemler nelerdir?

Mesela görüntüde karıncalanma var diyelim bu nasıl yok ediliyor?

Bu işlemlerde görüntüde veri kaybı oluyor mu?

Verilen linklerde daha çok sıkıştırılmış veya bozulmuş görüntünün nasıl düzeltilebileceği üstünde duruyorlar.

Bu konu hakkında ayrı başlık  açılsa daha iyi olur.

Bu konu oldukça dağıldı. 

 

 

 

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
53 minutes ago, deney said:

Doğal veya yapay bozulmuş bir görüntünün bozulmamış halini tekrar elde edilebileceğimiz yöntemler nelerdir?

Mesela görüntüde karıncalanma var diyelim bu nasıl yok ediliyor?

Bu işlemlerde görüntüde veri kaybı oluyor mu?

Verilen linklerde daha çok sıkıştırılmış veya bozulmuş görüntünün nasıl düzeltilebileceği üstünde duruyorlar.

Bu konu hakkında ayrı başlık  açılsa daha iyi olur.

Bu konu oldukça dağıldı. 

 

 

 

 

 

 

Millet bu mevzular üzerine doktora yapıyor, basit konular değil. 

 

Görüntüde karıncalanma, basitçe iki kare arasında çok hızlı değişen, beklenmedik pikselleri kaldırarak yapılabilir. En basit anlatımı bu. 

 

Bozulmuş görüntüleri düzeltmek pek olası değil. Fakat, kocaman bir fakat var, bunu iyi akla sokmak lazım, bu mevzu bir fotoğraf çekimi mevzusu değil. Aynı yerin ard arda çekilmiş iki karesini alıp, resmin kayıplarını giderebilirsiniz örneğin. 

 

GIMP denen bir zımbırt, bir de BLENDER denen bir diğer zımbırtı var. Biraz oynayın, ikiside GPL, lisans falan istemez. Onlarda bu gibi işler yapan "filtreler" var. 

Link to post
Sitelerde Paylaş
4 saat önce, anibal yazdı:

 

 

Millet bu mevzular üzerine doktora yapıyor, basit konular değil. 

 

Görüntüde karıncalanma, basitçe iki kare arasında çok hızlı değişen, beklenmedik pikselleri kaldırarak yapılabilir. En basit anlatımı bu. 

 

Bozulmuş görüntüleri düzeltmek pek olası değil. Fakat, kocaman bir fakat var, bunu iyi akla sokmak lazım, bu mevzu bir fotoğraf çekimi mevzusu değil. Aynı yerin ard arda çekilmiş iki karesini alıp, resmin kayıplarını giderebilirsiniz örneğin. 

 

GIMP denen bir zımbırt, bir de BLENDER denen bir diğer zımbırtı var. Biraz oynayın, ikiside GPL, lisans falan istemez. Onlarda bu gibi işler yapan "filtreler" var. 

Senin ilgini çekecek konulardan birisini actim .. Yorum yaparsan sevinirim ..

 

https://www.ateistforum.org/index.php?/topic/66861-mantis-karidesinin-göz-yapısı/

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...