Jump to content

Muhammed yaşamadı saplantısı


Recommended Posts

Muhammed yaşadı yaşamadı diye bir tartışma yapma lüksümüz bulunmuyor. Çünkü bunu bilemeyiz. Bunu bilmek için elimizde yeterli kanıt yok.

 

Fakat tüm bu peygamber denen adamların hiç birinin hakkında hiç bir kanıtın bulunmayışı, bunların yaşamamış oldukları olasılığını çok güçlendiriyor.

 

Halbuki çok eskiden, milattan önce bile yaşamış bir sürü kişi hakkında tonla yazılı kanıt bulunuyor. Bunların yaşadıkları tarihsel kanıtlarla kesinleşiyor. Peygamber denen adamlar hakkında ise tek bir kanıt bile yok. Milattan sonraki onyıllar içinde Kudüs'te İsa adlı bir Yahudi peygamber olduğunu iddia edip çarmıha gerilerek infaz edildi diye bir Roma kaydı bulunmuyor. Böyle bir olay kayda geçmemiş.

 

Muhammed adı ilgili tarihlerle eşleşen bir belgede geçmiyor. Tersine İsa'dan övülmüş anlamında Muhammed diye isim değil sıfat verilerek bahsedilen belgelerin olması, Muhammedin yaşamadığı kanısını iyice güçlendiriyor.

 

Fakat önemli değil, önemli olan Müslümlerin önümüze koydukları Muhammed portresi. Bunu çizip önümüze koyuyorlar mı, evet. Artık görüp de mi çizdiler, hayallerinden mi çizdiler orasını bilmeyiz. Önemli olan bizim bu portreyi beğenmeyişimiz. Bu portrede çirkin bir yağmacı katil var. Bu portre gerçek olsa zaten sorun, hayali olunca da sorun.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 96
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

Top Posters In This Topic

Posted Images

Üyeler bakıyor kendini anibal diye nickleyen biri rahatça sövüyor, biz de sövelim o zaman deyince atılıyorlar. Admin anibal ayrıcalıklı filan değil defalarca attım diyor. İyi de bu kişi durmaksızın sövüyor. Hiç durmaksızın, sürekli ve düzenli biçimde söven bir üye. Bu nasıl oluyor anlamadım.

 

Bunun forumdaki varlığı ciddi bir sorun haline geliyor. Bir kere buna bakarak biz de sövelim diyenler oluyor. İkincisi Müslümler bakın işte ateistler böyle ahlaksız, fikir yok sövgü var diye bahane buluyorlar.

Link to post
Sitelerde Paylaş
10 saat önce, cyn yazdı:

Hadislerin amacını ve gayesini iyi kavra

 

Tarihin iki kaynağı vardır: Dolaylı buluntular ve doğrudan vakanüvist kayıtları. Elindeki buluntuları bilimsel yöntemlerle tarihlendirir ve gerçek zamanlı olduklarını kanıtlarsın. Yani örneğin yüz yıl öncesine ait bir kemiği bin yıl öncesinin zannetmezsin, testler yaparsın, gerçek zamanlı olarak saptarsın.

 

Vakanüvistler olay olurken kayda geçirir ve belgeleri arşivlerler. Bu arşivler elbette hiç oluşturulmayabileceği gibi yağmalanabilir, yakılabilir, kaybolabilir. Fakat sonuçta kayıtların olmadığı şeklinde bir sonuca gelinir. Bir yerde mutlaka bir kayda rastlanılması gerekiyor. İşte Bizans arşivlerinde, Pers arşivlerinde, bize Muhammed diye biri bir mektup ve elçi gönderdi filan diye gerçek zamanlı bir tarihsel kayda rastlanılması gerekiyor. Hiç yok...

 

Hititler ve Mısırlılar Kadeş anlaşmasını taşa kazıdıkları için Kadeş anlaşması tarihsel belgeli bir gerçek. Bu taş parçası tarihlenmiş, gerçek zamanlı olduğu ve anlaşma taraflarının isimle belirlendiği bir kanıt. Ama ondan binlerce yıl sonra olduğu halde Muhammed hakkında hiç gerçek zamanlı belge yok. Olmayınca olmuyor yani, varsa bulacaksınız. Ama Muhammedin mezarı olduğunu iddia ettiğiniz yeri dahi inceletmiyorsunuz. Orada eşşek gömülü olsa bunu bilmiyoruz. 

Link to post
Sitelerde Paylaş
10 dakika önce, democrossian yazdı:

 

Tarihin iki kaynağı vardır: Dolaylı buluntular ve doğrudan vakanüvist kayıtları. Elindeki buluntuları bilimsel yöntemlerle tarihlendirir ve gerçek zamanlı olduklarını kanıtlarsın. Yani örneğin yüz yıl öncesine ait bir kemiği bin yıl öncesinin zannetmezsin, testler yaparsın, gerçek zamanlı olarak saptarsın.

 

Vakanüvistler olay olurken kayda geçirir ve belgeleri arşivlerler. Bu arşivler elbette hiç oluşturulmayabileceği gibi yağmalanabilir, yakılabilir, kaybolabilir. Fakat sonuçta kayıtların olmadığı şeklinde bir sonuca gelinir. Bir yerde mutlaka bir kayda rastlanılması gerekiyor. İşte Bizans arşivlerinde, Pers arşivlerinde, bize Muhammed diye biri bir mektup ve elçi gönderdi filan diye gerçek zamanlı bir tarihsel kayda rastlanılması gerekiyor. Hiç yok...

 

Hititler ve Mısırlılar Kadeş anlaşmasını taşa kazıdıkları için Kadeş anlaşması tarihsel belgeli bir gerçek. Bu taş parçası tarihlenmiş, gerçek zamanlı olduğu ve anlaşma taraflarının isimle belirlendiği bir kanıt. Ama ondan binlerce yıl sonra olduğu halde Muhammed hakkında hiç gerçek zamanlı belge yok. Olmayınca olmuyor yani, varsa bulacaksınız. Ama Muhammedin mezarı olduğunu iddia ettiğiniz yeri dahi inceletmiyorsunuz. Orada eşşek gömülü olsa bunu bilmiyoruz. 

 

Robert G. Hoyland’ın bu konu hakkında Seeing Islam as Others Saw It adında bir kitabı vardır. Kitabın içinde, dönemin Müslüman olmayan kimselerin metinlerinden ve Müslüman olan kimselerin metinlerinden Yunan kaynakları, Kıpti ve Ermeni kaynakları, Doğu-Batı Suriye kaynakları, Latin kaynakları ve Çin kaynakları vardır.[1] Hz. Muhammed’in yaşadığı dönemde Muhammed’ten bahseden bazı kişiler; Maximus the Confessor, John Moschus, Patriarch Germanus, Benjamin I of Alexandria, Thomas the Presbyter. Bahsettiğimiz kitap bu alandaki en kapsamlı kitaptır. Bununla beraber Hz. Muhammed’in döneminde farklı ülkelerin önemli kişilikleriyle yazıştığı birçok mektup da vardır. Hz. Muhammed’in Bahreyn valisi Munzir ibn Sawa Al Tamimi’ye yazdığı[2], Etiyopya Kralı Negus’a yazdığı[3], Mısır’daki Mukavkıslara yazdığı[4] ve Doğu Roma İmparatoru Heraklius’a yazdığı[5] mektuplar vardır ve bazı mektuplara verilen cevaplar da vardır. Bazı kimseler bu mektupları yaşadığına dair kanıt olarak görmemekte, yeterince araştırılmadığını savunmaktadır. Evet, bazı sebeplerden dolayı “Hz. Muhammed’in yazdığını kabul etmemiz için düzgün bir sebep yok” denmesini ben de makul buluyorum. 

ALINTIDIR.

 

Yani denilmek isteneli çok iyi idrak ediyorsunuz ama kabul etmemekte ısrarcılığnız ağır bastığı için yine ön yargılı oluyorsunuz..

Bunlar da sunulsa yine kabullu zor olacaktır

Sen öldükten 10 yıl sonra senin yaşamadığının nasıl söyleyebileceğim gibi..

Çoğu sana ait varlıklarını dünyada yok etmekte çok basit olsa gerek..

Muhammad-Letter-To-Heraclius.jpg

Link to post
Sitelerde Paylaş
19 dakika önce, democrossian yazdı:

 

Tarihin iki kaynağı vardır: Dolaylı buluntular ve doğrudan vakanüvist kayıtları. Elindeki buluntuları bilimsel yöntemlerle tarihlendirir ve gerçek zamanlı olduklarını kanıtlarsın. Yani örneğin yüz yıl öncesine ait bir kemiği bin yıl öncesinin zannetmezsin, testler yaparsın, gerçek zamanlı olarak saptarsın.

 

Vakanüvistler olay olurken kayda geçirir ve belgeleri arşivlerler. Bu arşivler elbette hiç oluşturulmayabileceği gibi yağmalanabilir, yakılabilir, kaybolabilir. Fakat sonuçta kayıtların olmadığı şeklinde bir sonuca gelinir. Bir yerde mutlaka bir kayda rastlanılması gerekiyor. İşte Bizans arşivlerinde, Pers arşivlerinde, bize Muhammed diye biri bir mektup ve elçi gönderdi filan diye gerçek zamanlı bir tarihsel kayda rastlanılması gerekiyor. Hiç yok...

 

Hititler ve Mısırlılar Kadeş anlaşmasını taşa kazıdıkları için Kadeş anlaşması tarihsel belgeli bir gerçek. Bu taş parçası tarihlenmiş, gerçek zamanlı olduğu ve anlaşma taraflarının isimle belirlendiği bir kanıt. Ama ondan binlerce yıl sonra olduğu halde Muhammed hakkında hiç gerçek zamanlı belge yok. Olmayınca olmuyor yani, varsa bulacaksınız. Ama Muhammedin mezarı olduğunu iddia ettiğiniz yeri dahi inceletmiyorsunuz. Orada eşşek gömülü olsa bunu bilmiyoruz. 

http://t24.com.tr/haber/hz-muhammedin-bizans-imparatoru-herakliusa-gonderdigi-mektup-bulundu/418300
 

Link to post
Sitelerde Paylaş

Gerçek zamanlı belge yok. Olanlar hep gecikmeli. Gerçek zamanlı bir belge bulunsa olay olur. Hiç bir peygamber denen adam hakkında gerçek zamanlı bir belge bugüne kadar bulunamadı. Muhammed hakkında bulunsa, buna bari bulduk sonunda diye sevinirdi tarihçiler. Yok.

 

Bulunsa gerçekten olay olur ve sansasyon olur, duymamamız olanaksız. Bütün haber kanalları günlerce verir böyle bir buluntuyu. Çünkü Müslümlerden çok, Müslüm yalakası olan gayrimüslümler çağını yaşıyoruz. Adam Avrupa ülkesi lideri, Müslümler ülkesinde katliam yapıyor, çıkıyor bu katliamı Müslümlere maledemeyiz diyor. Böyle bir yalakalık çağı egemen! Bu yalakalığa rağmen kanıt yok!  

Link to post
Sitelerde Paylaş

Tescilli yalancı haber kaynaklarının yalanları geçersizdir. Bunlar tescilli, profesyonel yalancı. Bunların iğrenç yalanları nasıl hafızanızda yer etmez? Bunların iğrenç tiksindirici yalanları daha düne ait. En iğrenç yalanları yüzleri kızarmadan fütursuzca yayınladı bunlar. Sonra da bir kısmı için kumpasmış diye pişkin pişkin sırıttılar. Diğer iğrenç yalanlarına ise devam ettiler.

 

tarihinde democrossian tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
6 dakika önce, democrossian yazdı:

Tescilli yalancı haber kaynaklarının yalanları geçersizdir. Bunlar tescilli, profesyonel yalancı. Bunların iğrenç yalanları nasıl hafızanızda yer etmez? Bunların iğrenç tiksindirici yalanları daha düne ait. En iğrenç yalanları yüzleri kızarmadan fütursuzca yayınladı bunlar. Sonra da bir kısmı için kumpasmış diye pişkin pişkin sırıttılar. Diğer iğrenç yalanlarına ise devam ettiler.

 

Ortada bir mektup var, fotoğrafı da var. Ben karşıma ilk o site çıktığı için paylaştım.

Bunu liboşların, Fethullahçıların yayınlaması gerçek olduğunu değiştirmez. Tıpkı o 17/25 Aralık operasyonunu onların gerçekleştirmiş olmasının kullanılmış ve yayınlanmış verilerin, ses kayıtlarının gerçek olduğunu değiştirmemesi gibi.

Link to post
Sitelerde Paylaş
Alıntı

 

“kanıt”

Orta Çağ’ın başlarında yaşamış bir insan

Diğer kimselerde yapılmayan “kesin kanıt isteği” nedense İsa ve Muhammed gibi peygamberler için yapılmaktadır.

 

 

Kuran okursan ya da dinlersen ne kadar Peygamberlerin üzerinde oyananan oyunların inkarların ne kadar fazla  olduğu fark edeceksin ki , bu sizin düşünceleriniz onların yanında hiçtir..

Bu süreç böyle akıp gidecektir..

 

 

 

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
1 dakika önce, democrossian yazdı:

 

Tarafsız laboratuvarlarca incelenmesi gerekir. Taraflı yalancılık ve sahtekarlık olması riski son derece yüksek.

Dil ne bilir,şekeri şerbeti,
Aldıgın lezzeti,baldanmı sandın!
Ne arı,nede ağaç verir nimeti
Elmayı,narı daldanmı sandın!

Baharı gönderir al gelin gibi,
Bir hazineki görünmez dibi,
O Cemil'dir Cemal O'nun tecellisi
Güzeli yeşilden,aldanmı sandın!

Çok istesende inadın olmaz,
Takdirden öte muradın olmaz,
O uçurursa,senin kanadın olmaz,
Uçmayı kuştan,kartaldan mı sandın!

O'nun emriyle göktedir varlıklar,
O'nun emriyle yerde kalabalıklar
O dilerse,kavağa çıkar balıklar
Şu düzenli hayatı faldanmı sandın!

Gördüğün,göremediğin...göz O'nun
Bildiğin,bilemediğin...öz O'nun
Dediğin,diyemediğin...söz O'nun
Kelamı dudaktan,dildem mi sandın!

O dilerse, azlar çok olur,
O dilerse varlar yok olur,
O dilerse açlar tok olur,
Tokluğu paradan puldan mı sandın!

İbrahim duada Nemrut!un ateşinde,
Ateşler gülzar olur,türlü esrar işinde,
Oğul razı kurbandır babasının peşinde,
Kesmeyen bıçağı İsmail!den mi sandın!

Zulmün kucağında Musalar doğar,
Açılır Bahr-ı Ahmer küffarı boğar,
Sükut edince esbap bıldırcın yağar,
Yoksa nusreti ebabilden mi sandın!

Kah gülersin,kah dilhunsun gözyaşına,
Gün olur tuz bulamazsın aşına,
Dün,bugün ne geldiyse başına,
Eden O'dur,eyleyen O...kuldanmı sandın!!

Ateşini söndürdün,suyuda kaldın
Sütünü içtin de,koyunda kaldın,
Dünyayı evlattan maldan mı sandın,
Bülbülün zarını gülden mi sandın!

O'nun sanatı varlığın nakışında,
O'nun şefkati ananın bakışında,
O'nun rahmeti suyun akışında,
Suyu pınardan gölden mi sandın!

Ellerin titrer,fer kesilir gözlerde,
Kapılırsın pek amansız bir derde,
Maraz,musibet ancak bir perde,
Kul!Eceli Azrail'den mi sandın!

A'male bakarsın ateşi tartar,
Rahmete bakarsın ümüdi artar,
Kurtar beni ALLAH'IM kurtar,
Gönül Necatı amelden mi sandın!!

Link to post
Sitelerde Paylaş
19 dakika önce, democrossian yazdı:

 

Tarafsız laboratuvarlarca incelenmesi gerekir. Taraflı yalancılık ve sahtekarlık olması riski son derece yüksek.

 

19 dakika önce, democrossian yazdı:

 

Tarafsız laboratuvarlarca incelenmesi gerekir. Taraflı yalancılık ve sahtekarlık olması riski son derece yüksek.

Birde bu mektuplar nerede bulunmuş? Gönderildikleri yerdemi?Pers kralına gönderilmiş olsa mektubun Pers sarayında yada saraydan başka bir yere intikal etmişse orada bulunması gerekir.Halbuki bu sahte belgeler hep Arabistandan çıkıyorlar.

Link to post
Sitelerde Paylaş
3 dakika önce, Antonius yazdı:

 

Birde bu mektuplar nerede bulunmuş? Gönderildikleri yerdemi?Pers kralına gönderilmiş olsa mektubun Pers sarayında yada saraydan başka bir yere intikal etmişse orada bulunması gerekir.Halbuki bu sahte belgeler hep Arabistandan çıkıyorlar.


Osmanlı dönemine ait yazılı anlaşmalar gürcistandan mı çıkıyor?

Dünyanın farklı yerlerinden mi toplanıldılar?

 

Her evrak her yazıt üzerine sahtelik idaasında bulunabilirsin.

Bu senin tapunda bile geçerlidir..

Link to post
Sitelerde Paylaş

Vatikanda bir kilisede İsanın harmanisi diye gösterilen paçavra vardı.İncelendi paçavranın  8 yy dan kalma olduğu kan lekeleri denilen lekelerinde boya olduğu anlaşıldı.Git Habeşistana her kilisede Musanın ahit sandığına rastlarsın.

tarihinde Antonius tarafından düzenlendi
eksiklik var
Link to post
Sitelerde Paylaş
10 dakika önce, Antonius yazdı:

Vatikanda bir kilisede İsanın harmanisi diye gösterilen paçavra vardı.İncelendi paçavranın  8 yy dan kalma olduğu kan lekeleri denilen lekelerinde boya olduğu anlaşıldı.Git Habeşistana her kilisede Musanın ahit sandığına rastlarsın.

 

Bu dünyada ki insanların bıraktığı kanıtların hepsini sahte olduğunun idaasında bulunabilirsin..

Ama bunlar sahtedir diyemessin sahte olabilir diyebilirsin sizin yorumunuz BU SAHTE BELGELERDİR..

Link to post
Sitelerde Paylaş

Öyle bir iddiada bulunmuyorum. Ama kanıtın çıkış yerine bakarım. Ve O kanıt üzerindede Karbon testi yapılmalı.Maalesef din savunacıları bu hususlarda çok sahtekarlık yaptılar.Arabistanda Add kavmine ait dev iskeletler bulundu dediler. Fotoğraflar internette yayınlandı. Sonra bunların montaj oldukları çıktı.Kusura bakma ama sabıkanız iyi değil::89:

Link to post
Sitelerde Paylaş
3 dakika önce, Antonius yazdı:

Sonra koskoca peygamber bunlar.Muhammedin sözüm ona kılını saklıyorlarda  sarığını yada elbiselerini falan hiçbirisinimi saklayamadılar?

Ashab-ı kıram Peygamberimizin kral ilan etmedi Allahın Elçisi olarak benimsedi, onun sarığı ya da yattığı hamağı ilahlaştırma gayesin de değildiler..

 

Geride kalanların saçını sakalını almasını bile hoş karşılayacak bir Peygamber değildi.

Çünki kendiside kuldu ve kul olduğunu asabına sürekli nakış etti..

O bu dünya için yaşamadı,

Yüce görevini benimsedi ve Allahın Kelamı; O Kuranı miras bıraktı ve gitti..

Bu hassasiyet onda mevcuttu..

 

Siz öyle bir Peygamber hayal ediyorsunuz ki 23 sene saltanatlık sunmuş mal varlığı ile dünyayı keyfiyen yaşamız bir kişi arıyorsunuz ve  ama yanılyorsunuz..

Peygamberimizin ahlakında kendini övme krallık saltanatlık hiç bir zaman olmadı..

O Sadece Peygamberlik görevini yerine getirdi..

hz_muhammed_sav_yasadigi_evi_3_boyutlu_gez_h5324.jpg

Link to post
Sitelerde Paylaş
25 dakika önce, Antonius yazdı:

Öyle bir iddiada bulunmuyorum. Ama kanıtın çıkış yerine bakarım. Ve O kanıt üzerindede Karbon testi yapılmalı.Maalesef din savunacıları bu hususlarda çok sahtekarlık yaptılar.Arabistanda Add kavmine ait dev iskeletler bulundu dediler. Fotoğraflar internette yayınlandı. Sonra bunların montaj oldukları çıktı.Kusura bakma ama sabıkanız iyi değil::89:

Siz olaya Münafık olarak baktığınız için düşünceleriniz normaldir.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...