Jump to content

Kadir suresi.


Recommended Posts

3 saat önce, Beelzebub yazdı:

İçinde “dolunay,oruç ve festival,bayram” geçen dinsel ritüellerin hepsi pagan kökenli,

 

Kesinlikle öyle. Sümer tapınak rahibelerinin bayram geldiğinde halkı tapınaklarda kabul edeceklerinde süslenmeleri geleneği bile bayramlık süslü giysiler giyme şeklinde devam ediyor. Baş örtme zaten tamamen Sümer tapınak rahibelerinden kalma gelenek. Bu rahibelerin bayram dışında rahatsız edilmemeleri için başlarını örtmeleri ve böylece hizmete kapalı olduklarının nişanesini taşımaları gelenek olmuştur.

 

Bu geleneklerin binlerce yıl sürmesi şaşırtıcı ve insanlık adına bu kadar yerinde saymak bir yüz karası. İnanılmaz ama bu toplumlar binlerce yıldır kafayı değiştiremediler!

 

Dikkat ediyor musunuz, papaz giysileri zaman içinde değişime uğradı ama rahibe giysilerinde bir gelişme olmadı! Papazların artık tek belirtisi yakalarına taktıkları şerit iken rahibeler hep aynı kılıktalar!

 

Hristiyanların neyse sadece rahibeleri değişime kapalı, Müslümlerde ise bir dini görevli olmadığı halde, papazdan rahibeden beter olan bir sürü kişi var! Bu rezalet yani, skandal aslında da, yapacak bir şey yok! Bunlar böyle gelip böyle gidiyorlar.   

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 323
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

41 dakika önce, Hasan Akçay yazdı:

 

 

Haram aylarda av hayvanı öldürmek yasak

çünkü o hayvanların üreme dönemine denk geliyor haram aylar.

 

Ben de bu durumu açıklamaya çalışıyorum,Paganik ve tamamen doğayı koruma ve saygı amaçlı bir istisna, arabik bir istisnaya kurban edilmiş,

İlahi güç?

Ramazan ayı ,Eylül,Ekim,Kasım,Aralık,Ocak,hatta şubatta geldi diyelim,bütün yavru hayvanlar avlanma yasağı kalktığı için telef olabilir

 

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
1 saat önce, Hasan Akçay yazdı:

 

 

Haram aylarda av hayvanı öldürmek yasak

çünkü o hayvanların üreme dönemine denk geliyor haram aylar.

 

 

bunlar hangi hayvanlardır?

 

maide 2'de ihramdan çıktıktan sonra avlanabilirsiniz der. bu ihram kaç gün sürmektedir?

günümüzde paraya göre 5-45 günlük turlar düzenleniyor ve bu sürede ihramda kalıyor kişiler. o zaman ihram süresi kaç gündü ki, söz konusu hayvanların nesli bu yasakla sürebiliyordu? örneğin 10 günlük bir yasakla, bu süre içinde yeni doğan hayvanlar hayatta kalabilecek donanımı kazanabiliyorlar ve sütten vb çoktan kesilmiş oluyorlar mıydı?

 

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
4 hours ago, Beelzebub said:

Ben de bu durumu açıklamaya çalışıyorum,Paganik ve tamamen doğayı koruma ve saygı amaçlı bir istisna, arabik bir istisnaya kurban edilmiş,

İlahi güç?

Ramazan ayı ,Eylül,Ekim,Kasım,Aralık,Ocak,hatta şubatta geldi diyelim,bütün yavru hayvanlar avlanma yasağı kalktığı için telef olabilir

 

 

Sevgili Beelzebub,

 

Ramazân ayı gökteki aydır,

ramazan geldi mi diye insanlar onun için gözlerini ufka dikerler ve "ramazan hilali"ni onun için gökte ararlar.

Gökteki aylar ise vakten sabittir, ramazân ayı kendi sabit vaktinin dışında gelmez.

 

Ve biz... "geldi diyelim" diyemeyiz. Olmuycak şeye "say ki oldu" diyemeyiz. 

"Say ki güneş batıdan geldi" diyebiliyor muyuz?

Biz say ki geldi desek... güneş batıdan gelir mi? (2:258)

 

Av hayvanlarının

haram ayların dışında üreyenleri elbet vardır, devlet olarak siz de ONLARIN öldürülmesini yasak edin. 

Haram aylarda av hayvanı öldürmenin yasak edilmiş olması ne güzel yasaktır deyin... örnek alın. 

Link to post
Sitelerde Paylaş
1 saat önce, Hasan Akçay yazdı:

 

 

Mâide 2 öyle demez kardeşim;

ayeti Mâide 94 ve 95 ile okuyun,

göreceksiniz.

 

ve izâ: ve o zaman, ...olduğu zaman

haleltum: ihramdan çıktınız

fastâdû (fe istâdû): artık avlanın

 

neyse konu "der... demez..."  değil. yine bir şey uydurmuşusunuz kendinizce, onu soruyorum.

 

bir daha:

 

bu ihram kaç gün sürmektedir?

günümüzde paraya göre 5-45 günlük turlar düzenleniyor ve bu sürede ihramda kalıyor kişiler. o zaman ihram süresi kaç gündü ki, söz konusu hayvanların nesli bu yasakla sürebiliyordu? örneğin 10 günlük bir yasakla, bu süre içinde yeni doğan hayvanlar hayatta kalabilecek donanımı kazanabiliyorlar ve sütten vb çoktan kesilmiş oluyorlar mıydı?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Ve izâ haleltum fastâdû 

 

Mâide 2'de "ihramdan çıktığınızda avlanın" anlamı yüklenen ifade budur

ama ihramın "i"si bile yok ifadenin içinde,

haleltum var.  HALELTUM ise yasaktan çıktınız demek. 

 

Ve ne zaman yasaktan çıktınız  işte o zaman avlanın, ve izâ haleltum fastâdû. 

 

"Avlanmanın haram olduğu dönem"den

yani "haram aylar"dan çıktığınızda avlanacaksınız.  

 

Şimdi lütfen 94'e bakın. 

 

Allah sizi ellerinizin ve mızraklarınızın ulaşıvereceği hayvanlardan bişeyle sınar

yebluvennekum allahu bi şey'in mimes saydı tenâluhu eydîkum ve rimâhukum

 

Burada siz diye kendisine seslenilen kişiler, 

mızrakları ellerinde, avlanıyorlar.

İhramlı mihramlı değil... silahlı onlar. 

 

Ellerinin ulaşıvereceği kadar yakınlarında

av hayvanları var, örneğin geyikler. 

 

Av hayvanları

kentin içinde

ihramlı hacıların izdihamdan birbirini ezdiği Kâbe'de mi gezerler? 

 

tarihinde Hasan Akçay tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
5 dakika önce, Hasan Akçay yazdı:

Ve izâ haleltum fastâdû 

 

Mâide 2'de "ihramdan çıktığınızda avlanın" anlamı yüklenen ifade budur

ama ihramın "i"si bile yok ifadenin içinde, haleltum var.  HALELTUM ise yasaktan çıktınız demek. 

Ve ne zaman yasaktan çıktınız işte o zaman avlanın -ve izâ haleltum fastâdû. 

 

Şimdi lütfen 94'e bakın. 

 

Allah sizi ellerinizin ve mızraklarınızın ulaşıvereceği hayvanlardan bişeyle sınar

yebluvennekum allahu bi şey'in mimes saydı tenâluhu eydîkum ve rimâhukum

 

Burada siz diye kendisine seslenilen kişiler, 

mızrakları ellerinde, avlanıyorlar.

İhramlı mihramlı değil silahlıdır onlar. 

 

Ellerinin ulaşıvereceği kadar yakınlarında

av hayvanları var, örneğin geyikler. 

 

Av hayvanları

ihramlı hacıların izdihamdan birbirini ezdiği Kâbe'de,

kentin içinde mi gezerler? 

 

 

öncelikle, hangi hacıların birbirini ezdiği kabeden söz ediyorsunuz? :D din turizmi 20.yyın konusudur. öncesinde kimsenin birbirini ezdiği yok kabede. yüzyılın başından kalma, geniş geniş yayıldıkları, sakin sakin takıldıkları videolara rahatlıkla ulaşabilirsiniz; bazı şeyleri uydurmanız gerekmiyor.

 

ikinci olarak, ya kendi mealinizi yazın ya da bir tane meal seçin, onun üzerine konuşalım. her seferinde bir yere çekip 23239672934 ileti ile konuyu boğuyorsunuz. herkes ihramdan çıkınca avlanın/avlanabilirsiniz diyorken, sizin yorumunuz per bir şey ifade etmiyor.  ha yasak, ha ihram; farketmiyor.

 

konuya geri dönelim. yukarda, hayvanların üreme dönemine denk geliyor demişsiniz. soruları tekrarlıyorum:

 

bu ihram kaç gün sürmektedir?

günümüzde paraya göre 5-45 günlük turlar düzenleniyor ve bu sürede ihramda kalıyor kişiler. o zaman ihram süresi kaç gündü ki, söz konusu hayvanların nesli bu yasakla sürebiliyordu? örneğin 10 günlük bir yasakla, bu süre içinde yeni doğan hayvanlar hayatta kalabilecek donanımı kazanabiliyorlar ve sütten vb çoktan kesilmiş oluyorlar mıydı?

 

 

 

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
5 minutes ago, bir_akil_insan said:

bazı şeyleri uydurmanız gerekmiyor.

 

 

Bu cümlenizi okudum, 

iletinizin bundan sonrasını

okumadım.

 

Üslubunuzu düzeltin,

iletilerinizi

ancak ondan sonra okuyacağım.

 

Güzel kardeşim, kaç kere söyledim

kayıkçı kavgası etmek için girmiyorum ben foruma,

görüş alıp vermek için gieriyorum.

Görüş alıp verebilmek içinse uygar olmak, uygar bi dil kullanmak şart.

 

Bu şarta

uyduğunuz sürece görüşünüzü alırım ve görüşümü açıklarım

ama uymadığınızda beni unutun.

 

Kendi kendinzle  edeceksiniz kayıkçı kavganızı.

Link to post
Sitelerde Paylaş
7 saat önce, Hasan Akçay yazdı:

 

 

Bu cümlenizi okudum, 

iletinizin bundan sonrasını

okumadım.

 

Üslubunuzu düzeltin,

iletilerinizi

ancak ondan sonra okuyacağım.

 

Güzel kardeşim, kaç kere söyledim

kayıkçı kavgası etmek için girmiyorum ben foruma,

görüş alıp vermek için gieriyorum.

Görüş alıp verebilmek içinse uygar olmak, uygar bi dil kullanmak şart.

 

Bu şarta

uyduğunuz sürece görüşünüzü alırım ve görüşümü açıklarım

ama uymadığınızda beni unutun.

 

Kendi kendinzle  edeceksiniz kayıkçı kavganızı.

 

uydurmak:

 

1. -i, -e Uymasını sağlamak
"Gözlerini kilidi sökülmüş ve büyümüş anahtar deliğine uydurdu." - P. Safa

2. -i Hayal gücünden yararlanarak gerçek dışı bir şey söylemek, yakıştırmak
"Terzinin kendi sözünü yanlış anlamış olduğu hikâyesini uydurmuş olmalıydı." - A. Ş. Hisar

3. -i Elde etmek, sağlamak, bulmak

 

sözlerime farklı anlamlar yüklemeyin. hayal gücünüzden yararlanarak gerçek dışı bir şey söylediğinizi düşünüyorum ve bu yüzden söylediklerinizi desteklemeniz için basit sorular soruyorum. yapabileceğiniz çok kolay bir şey var -eğer söylediklerinizin gerçekliği olduğunu kanıtlamak istiyorsanız- basit sorularımı, lafı dolandırmadan yanıtlamak. elbette ki yapmak istemeyebilirsiniz.

 

ama aynı soruları 3-4 kere sorduğum halde, o sorulara yanaşmamanız ve sürekli yan konulara sapmanız, aslında sözlerinizin doğruluğu konusunda epey bir şey de ele veriyor.

 

burada amaç sizi yargılamak değil, sizi zaten biliyoruz. sizi bilmeyenler, size inanabilirler ve  bu arap masallarını iyi bir şeyler sanıp hayatlarını kötüleştirebilirler. amaç bunların önüne geçmektir.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Maide 2 pasajı incelendiğinde haram aylar boyunca avın yasaklandığı anlamını görebiliyoruz.

 

Fakat bu İslamın koyduğu bir hüküm değil, İslam öncesi Arap geleneğidir ve zorunludur. Av hayvanları sürekli avlanırsa nesilleri tükenir. Süt emen yavrunun annesi öldürülürse o hayvanın yerini bir hayvan nasıl alabilecek de nesli devam edecek?

 

Bu geleneği İslam öncesi Arap toplumu benimsemiştir. İslam bunu yozlaştırmış, amacından çıkarmış, güya Kabe civarının hürmeti formatına sokarak dejenere etmiştir. Çünkü İslam öncesi Araplar ay takvimini güneş takvimine uydurmak için mevsim kaymalarını önlemek amacıyla yıla ay ekliyorlardı. İslam bunu allahın aylarını değiştirmek olarak görüp haram ilan etmiş ve çok büyük bir hata yapmıştır. Madem ay takvimi kullanıyorsan ay eklemeye mecbursun. İslam düzgün olan gelenekleri de bozmuş bir sapkınlıktır. 

 

Tıpkı ana babasını kaybetmiş bir zavallı çocuğu ömür boyu hiç kimseye anne baba diyememeye mahkum ettiği, yanaşma, besleme, büyüyünce becerilecek bir sömürü konusu konumuna ittiği gibi. Ne olurdu o zavallı çocuk birilerine anne baba diyebilse, bundan mahrum bırakılmasaydı?

Link to post
Sitelerde Paylaş
On 31.12.2017 at 18:13, Desert Wind yazdı:

Ayrıca Meryem Suresi İslamize edilmiştir. 

Ben Kuran’ın tamamının  hristiyan kökenli olduğunu düşünüyorum.

Resul ve resuller lafı Muhammed’e hitap etmiyor.Resul ve Resul’ler derken İsa ve öncesi peygamberler,havarilere hitap ediliyor.Bu gözle kuranı bir daha okursak anlayabiliriz.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Ay takviminde YIL 12 kamerî aydan (dolayısıyla 354 günden) oluştuğu için

aylar o mevsim senin bu mevsim benim gezerler

ama bu sakıncayı gidermek için "yıl"a ay eklemenin lüzumu yok

çünkü 365-354 yani 11 günler birikerek 29.5 güne ulaştığında Allah zaten ekliyor onu.

Örneğin 2018 yılında 13 tane kamerî ay var;  bu yıla Allah 13'ncü ayı eklemiş durumda.

 

Kamerî yıl denen "KAĞIT ÜZERiNDEKİ  yıl"ın aylarını boş verin,

vakten oynak onlar, o yüzden sanal... gerçekte yok o aylar.

GÖKTEKi aylara bakın siz, onlar gerçek... onlar vakten sabit

.

tarihinde Hasan Akçay tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Kamerî aylardan yıl olmaz,

bunu daha önce defalarca dile getirdim.

Kamerî aylardan dolunayların dizisi olur

ki 9:36'da iddeteş şuhûr diye geçiyor (عدة الشهور).

 

Dolunayların dizisi en az 12 dolunaya sahiptir

ama 11 günler birikerek  29.5 güne ulaştığında 13 dolunaya sahip olur.

O yüzden uzunluğu değişerek bazan 354 gün olur bazan 384 gün.

YIL ise zaman birimidir, sabit uzunlukta olmak zorundadır, dolunaylardan o yüzden yıl olmaz

Dolunayların dizisi "dolunayların dizisi"dir,  YIL değildir. 

Link to post
Sitelerde Paylaş
4 saat önce, Beelzebub yazdı:

Ben Kuran’ın tamamının  hristiyan kökenli olduğunu düşünüyorum.

 

Bu ilginç bir konu. Ben de birtakım Arap Hristiyan rahipler tarafından protokuran risalelerin uzun bir süreçte yazıldığını ve en son bu risalelerin Kuran şeklinde toplandığını düşünüyorum. Bu rahipler bunları neden yazdı, bu hep olur. Dinde işler böyle yürüyor.

 

Artık Muhammed diye bir adamın oturup bir kitap yazdığını iddia etmek dinsizlik ve ateistlik adına en düşük bilinç düzeyi. Böyle bir kanaatin ateizmde artık barınması abes olur. O yüzden böyle bilinçlendirici bilgiler vermenizi yararlı buluyorum.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Dolunay konusunda çok daha önceden konu enine boyuna iyice irdelendiği için tadı kaçtı.  Tüm açıklamalarıma rağmen Müslüm papağan ezberini tekrarlıyor. Kimse kamerden takvim olur demiyor zaten, olmaz diyoruz. Takvimin ay ile hiç bir ilişkisi yoktur. Bu taaa taş devrinin sonlarında İngiltere'de farkına varılmış bir gerçek.

 

Güneş takvimi içinde de kesirsiz sayıda gün olmadığı Roma döneminde keşfedilmiştir.

 

Yalnız İslam öncesi Araplar baktılar mevsimler öne çekildi, ötelemek ve kaymayı düzeltmek için fazladan bir ay evresini daha yıl içine katıyorlardı. Öyle ya, dolunayların alnında bu rebiülevvel bu cemaziyelevvel yazmıyor!

 

İslam ise bunu cahiliye ve allahın aylarına karışmak olarak görüp yasak ilan etti. O zaman başladı aylar mevsimler içinde gezmeye. Bu ilkellikten ve cehaletten İslam sorumlu. 

 

Cahiliye İslam ile başlamıştır Araplarda. İslam öncesi Araplar sonrasına göre iyiydi. Bin yılların düşmanlığına rağmen Yahudilerle dostluk ve barış içinde yaşıyorlardı. Düşmanlığı ve soykırımı İslam başlattı. Cahiliye dedikleri Arapların Müslümlerin silahsız olarak Kabe'yi tavaf etmelerine izin verdiklerini Müslümler kendi tarihlerinde anlatıyorlar. Halbuki Kuran'da Mekke işgal edilince ne yazıyor? Müşrikler pisliktir Kabe'ye sokmayın gördüğünüz yerde öldürün! Ülen ilkel vahşiler! Silahsız tavaf ettik müşrikler izin verdi diyen sizin ağzınız! Müşriklerin bu insaniyeti karşısında sizin bu yaptığınız canavarlık yüz karası insanlık utancı bir rezillik olmuyor mu? 

Link to post
Sitelerde Paylaş

Kuran'ı "oku"yamayan bilmemneian papağan elbet gerçek tarihi de anlamıyacağı için

uydurulan tarihi gerçek tarih sanacak. 

Örneğin "Silahsız tavaf ettik müşrikler izin verdi diyen sizin ağzınız!" ezberi... ancak bi papağandan çıkabilir,

siz siz olun bilmemneian bu ezberini bozacak diye boşuna beklemeyin.

"Müslüman"a müslüm diye hakaret etmek suretiyle aşağılık duygusunu ört bas etmenin çabasındadır garibim,

başka bişey yapamaz. 

 

Link to post
Sitelerde Paylaş

Kureyş kabilesi hac turizmini elinde tutarak ve kabilelerin saygısını kazanarak yarımadayı barış içinde, Yahudilerle sürtüşmeden, ticaret kervanlarının güvenliğini sağlayarak barış içinde tutuyordu.

 

Sonra gözleri dönmüş yağmacılık heveslisi bir takım haydutlar ortaya yeni bir din attı. Barış bozuldu, kin, nefret, düşmanlık, katliam körüklendi. Bu dini ortaya atmak için Hristiyan Arap rahiplerin protokuran niteliğindeki risalelerini temel aldılar.

 

Yarımadayı kana buladılar. Yağma, soykırım, her insanlık suçunu işleyerek faşist bir din diktası kurdular. Bu toparladıkları güçle yarımadadan dışarı da saldırdılar. Dünyanın Hinduizmle yarışabilecek kapasitede en ilkel en vahşi dinini yarattılar. Aztek İnka dinlerini kategori dışı tutuyorum, çünkü bu dinler öldü. Yaşayan dinlerden bahsediyorum. Hinduizm ise oldukça revize oldu ve hâlen ediliyor. İslamda ise en küçük bir modernleşmenin emaresi bile gözükmüş değil. Bir Türk devrimi var sadece girişim olarak, onu da boğmak için din ahtapotu başına atıldı. Aynı Alien filmindeki yaratık var ya, onun insanların yüzlerine yapışması gibi bu bela bu devrimi durdurmak için saldırtıldı. 

Link to post
Sitelerde Paylaş

Ben İslam tarihine inanmıyorum, baştan aşağı komple düzmece ve yalan.

 

Fakat bu tarih kendi ağızlarıyla dolaylı bazı itiraflar içeriyor. Örneğin Beni Kurayza katliamını Ali yapıp Muhammed de gölgeden filan seyredip Ya Ali kafirleri kesmeye ikindi namazından sonra devam et filan demedi. Ne Muhammed diye biri var, ne Ali diye. Bunlar uydurma masal kahramanları.

 

Fakat Yahudilerin yağmacı Müslümlerce topluca katliam edildiği doğru. Arap kabileler İslam sancağı altında birleşince Yahudileri iğrenç bir katliama, soykırıma tabi tuttular. İslam tarihi bu gerçeği itiraf etmiş oluyor.

 

Yarımadayı soykırımla Araplaştırdılar. Yahudilerin anavatanlarına dönmeleri tarihin kaydettiği en parlak zaferdir. Her ulusa böyle parlak ve göz kamaştırıcı bir gurur nasip olmaz. Tarihe bu parlak zaferi kıskandıracak bir başarıyla yazdılar. Böylesini tarih bir daha zor kaydeder. Arapların burnunu yerlere sürte sürte Kudüs'e, binlerce yıldır hasret kaldıkları vatanlarına zafer şarkıları ile girdiler. Analarının ak sütü gibi haklarıdır. 

 

Arap ordularını altı gün içinde perişan eden İsrail askerleri son gaz Kudüs'e doğru ilerlerken:

 

6 gün savaşı sırasında İsrail tankları Sina çölünde

tarihinde democrossian tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...