Jump to content

Sıkılmak güzeldir


Recommended Posts

Teknolojiyle aram iyidir. İnternet hayatımın bir parçası. En azından öyleydi. Bir gün, içimden gelen bir his neticesinde, kendimi gözlemlemeye başladım. İlk gözlemim, kendimi uzun zamandır gözlemlemediğim olmuştu. Etrafı izliyordum ama, kendimi ve düşüncelerimi izlemiyordum. Dışarıyı ise genellikle izliyordum, eskisi kadar düşünmüyordum. Bütün bunlar aklımdan geçerken, bunları düşünmek için kendimi zorlamak zorunda olduğumu fark ettim. Resmen düşünmek için çaba harcıyordum. Halbuki birkaç yıl önce bu doğal bir durumdu. Ne zamandır böyle düşüncelere dalmadığımı fark ettim. Bir süredir okuduğum bazı kitaplarla da ilişkilendirmem sonucu sorunumu kavradım. Sorunum sıkılmamaktı.

İnsanların, onları meşgul ve memnun edecek her şeye erişimleri o kadar kolaylaştı ki, artık bilgi de bir tüketim malzemesinden başka bir şey değildi. Okuduğum şeyleri düşünmüyordum. Sadece okuyup, 10 dakika sonra unutuyordum. Ciddi bir kesim, işten eve gelip televizyon başında uyuyakalıyor. Gençler akıllı telefonlar sayesinde sıkılmıyorlar, Youtube var, Ekşi sözlük var, İnstagram var... Sıkıldın mı? Aç birini, en azından oyalanırsın. Biyolojik döngülerimizi tatmin edecek her türlü uyaran elimizin altında. Eskiden insanlar sıkıntılarını kitap okuyarak giderirlerdi, şimdi aynı kitabın içindeki bilgileri bir "hap video" olarak almak herkes için daha kolay ve daha zevkli geliyor. Bu da toplumu inanılmaz aptallaştırıyor.

Sıkılmaya ihtiyacım olduğunu keşfettim. Sıkılmak kötü bir şey değil. Sıkılmak, insanı kamçılayan bir şey. Üretmesini sağlayan bir şey. Bana, sıkıntımı gidermekten başka bir şey katmayan şeylerden bir süredir uzak duruyorum. Bu zihnimin berraklaşmasını sağlıyor. İnsanı daha üretken yapıyor. Uzun vadeli hedeflere odaklı çalışmayı da teşvik ediyor.

Burası bir internet sitesi, ancak fark ettiyseniz, yaş ortalaması yüksek. Çünkü teknolojinin gelişmiş olmadığı dönemde büyüyen insanlar, konuşmanın, tartışmanın, fikir belirtmenin tadını almışlar. Beyinleri 2018 dünyası gençliğiyle apayrı çalışıyor. İşte düşünmek ve konuşmanın tadını almak için, gençlerin acilen kendileri için gerekli önlemleri almaları gerekiyor. 

Link to post
Sitelerde Paylaş

Teşekkürler,  yaramı deşen bu konuyu kibar ve sade bir dille paylaşmışsınız:)

Oysa bu konu en az 50 yıldır başımıza geçirilmiş at gözlüğü gibidir, birileri nasıl istiyorsa toplum da öyle eğlenir ve öyle düşünür veya düşünmez.

İşte biz buna toplum yozlaştırma operasyonu diyoruz. 

İnsanların kendi kabuğundan çıkıp gerçekleri anlayacağı tek yer cezaevidir, insanlar düşünmesin, sorgulamasın, gerçekleri öğrenmesin diye orada dahi her kitap yasak olduğu halde dinsel içerikli kitaplar serbesttir, koğuşların her köşesinde din kitapları ve ayrıca her on beş günde bir dışarıdan imam gelir, insanlarda uyanma var mı diye dini sohbet esnasında gizliden kontrol ederler...

Bahsettiğiniz bu konu bir tesadüf değildir, bizzat ülkeyi ele geçirenlerin yaptığı planlı, örgütlü bir operasyondur.

Bu foruma gelen troller ne yapıyorsa aynısı tüm ülke çapında ve her alanda uygulanıyor.

Dediğiniz gibi bizim zamanımızda farklı kitap okuma, araştırma, sorgulama ve yüksek tonajda olsa da adam gibi tartışma vardı.

Operasyon dahilinde iletişim  alanı genişledikçe topluma daha çok ve daha kolay at gözlüğü takıldı, sizi bu yazıya iten temel neden budur.

Bundan sonra sizin bahsettiğiniz gibi at gözlüğünü çıkarırlar mı, hiç sanmıyorum, çünkü artık toplum için sorgulamakla enayilik aynı anlama geliyor.

Onlar için en iyi yöntem biat etmek, sürüden kopmamak, bu yüzden artık ben de kimseye kabugunuzdan çıkın, sorgulayın, sıkılın demiyorum...

Link to post
Sitelerde Paylaş
28 dakika önce, SHORTWAVE yazdı:

 

@Bir Buçuk

Eski  iletilerin ile şimdiki iletilerin arasında çok fark var.:)

Forum yöneticiliğide  özgürlüğünü kısıtlıyor.

Ne gibi farklar var, öğrenmek isterim. :)

 

24 dakika önce, bilgivehis yazdı:

Teşekkürler,  yaramı deşen bu konuyu kibar ve sade bir dille paylaşmışsınız:)

Oysa bu konu en az 50 yıldır başımıza geçirilmiş at gözlüğü gibidir, birileri nasıl istiyorsa toplum da öyle eğlenir ve öyle düşünür veya düşünmez.

İşte biz buna toplum yozlaştırma operasyonu diyoruz. 

İnsanların kendi kabuğundan çıkıp gerçekleri anlayacağı tek yer cezaevidir, insanlar düşünmesin, sorgulamasın, gerçekleri öğrenmesin diye orada dahi her kitap yasak olduğu halde dinsel içerikli kitaplar serbesttir, koğuşların her köşesinde din kitapları ve ayrıca her on beş günde bir dışarıdan imam gelir, insanlarda uyanma var mı diye dini sohbet esnasında gizliden kontrol ederler...

Bahsettiğiniz bu konu bir tesadüf değildir, bizzat ülkeyi ele geçirenlerin yaptığı planlı, örgütlü bir operasyondur.

Bu foruma gelen troller ne yapıyorsa aynısı tüm ülke çapında ve her alanda uygulanıyor.

Dediğiniz gibi bizim zamanımızda farklı kitap okuma, araştırma, sorgulama ve yüksek tonajda olsa da adam gibi tartışma vardı.

Operasyon dahilinde iletişim  alanı genişledikçe topluma daha çok ve daha kolay at gözlüğü takıldı, sizi bu yazıya iten temel neden budur.

Bundan sonra sizin bahsettiğiniz gibi at gözlüğünü çıkarırlar mı, hiç sanmıyorum, çünkü artık toplum için sorgulamakla enayilik aynı anlama geliyor.

Onlar için en iyi yöntem biat etmek, sürüden kopmamak, bu yüzden artık ben de kimseye kabugunuzdan çıkın, sorgulayın, sıkılın demiyorum...

 

Ben bunun bir operasyon olduğunu düşünmüyorum. Böyle bir şeyi insanlara dayatmak mümkün değildir. 

Sadece gelişen teknolojiyle haz aldığımız şeyler değişti. Esasen eskiden de tartışmalar ya kötü durumlarda olurdu, ya da haz almak için yapılırdı. Zira kimse de haz almayacağı bir şeyi yapmaz. Haz basitleşince ve ulaşılması kolaylaşınca, "eski tip" hazlar yok olmaya yüz tuttu. Evet, toplumlarda bir aptallaşma var. Kültürel yozlaşma da var. Ama bu sistem bir arz-talep meselesidir. İnsanların böyle bir meyili olmasa, manipüle edilemez olurlardı. Halbuki insan tembelliğe meyillidir. Şu anki gelişmeler de bunun bir eseri. Çalışmadan haklı çıkmak, düşünmeden fikir sahibi olmak ve araştırmadan bilmek.

Link to post
Sitelerde Paylaş
On 12.02.2018 at 00:21, Bir Buçuk yazdı:

Ne gibi farklar var, öğrenmek isterim. :)

 

 

Ben bunun bir operasyon olduğunu düşünmüyorum. Böyle bir şeyi insanlara dayatmak mümkün değildir. 

Sadece gelişen teknolojiyle haz aldığımız şeyler değişti. Esasen eskiden de tartışmalar ya kötü durumlarda olurdu, ya da haz almak için yapılırdı. Zira kimse de haz almayacağı bir şeyi yapmaz. Haz basitleşince ve ulaşılması kolaylaşınca, "eski tip" hazlar yok olmaya yüz tuttu. Evet, toplumlarda bir aptallaşma var. Kültürel yozlaşma da var. Ama bu sistem bir arz-talep meselesidir. İnsanların böyle bir meyili olmasa, manipüle edilemez olurlardı. Halbuki insan tembelliğe meyillidir. Şu anki gelişmeler de bunun bir eseri. Çalışmadan haklı çıkmak, düşünmeden fikir sahibi olmak ve araştırmadan bilmek.

 

Eskiler birikimlerini hayattan ediniyordu çünkü. Google'layarak değil. Çokça kitap okuyup çokça düşünen, ilgi duyduğu konuyu enine boyuna araştırıp okuyan, ezberlemeye değil anlayıp öğrenmeye çalışan insanlardı.

Şimdi ise her bilgiye hemen ulaşıp öğrendiğini zanneden yığınlarla yaşıyoruz. Bir kitabı okurken tek bir satırdan ibaret bir cümle için günlerce makale taradığımı, başka kitaplar almak zorunda kaldığımı bilirim. O bir cümleyi gerçekten anlamak bazen ayları alır. O kadar çok faktör vardır ki, birini bilmemek, düşünmemek eksiklik olacaktır çünkü.

 

Şimdi Google var, herkes iki tıkla bilgiye ulaşıyor. Ama o bilgiyi doğru anlamak ve yorumlamak için diğer parametreleri de bilmek gerektiğinden habersiz, kendi kendine yorumlayıp duruyor. Google zekası diyorum ben buna. Tüketimi kolay, çok zevki, -karşındakiler de senin gibiyse- son derece havalı, manipülatif ve tembelliği besleyen bir durum bu.

 

Sıkılmak güzeldir, ama ondan önce doğru bilgi ve deneyimin nereden ve nasıl edinileceğini hatırlamak gerek. Ondan sonra sıkılınca ne yapmak gerektiğini kendiliğinden öğrenir insan. 

Diğer yandan bundan sonrası için temennilerinin gerçekleşmesini pek mümkün görmüyorum, onları seninle paylaşsam da.

İnsanlar, özellikle sosyal paylaşım siteleri nedeniyle topluca hasta halde yaşıyor ve farkında bile değil. Telefonları kapatmaya kimsenin cesareti yok, forum ve sözlüklerde mürid edinmek için kalabalıklara sloganlar atarak hitap edenler hedefine bir şekilde ulaşabiliyor, kadınlar kendilerini ürün haline getirmek için yarışıyor vs vs...

Yani sorun çok daha derin aslında ve önüne geçmek artık çok zor.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • 2 weeks later...

Hepimiz nötrleşiyoruz.

Her düşüncenin bir karşıtı var. Düşüncenin kendisini okuyunca, hak veriliyor. Tersini okuyunca, onda da haklı yönler bulunuyor. Bu bilgi fazlalığı yüzünden kendi düşüncelerimizi üretemiyoruz çünkü ne konuda düşünürsek düşünelim karşı tarafın da argümanları da hemen ulaşılabilir düzeyde. Tartışmaya-araştırmaya gerek duymadığımız için içselleştiremeyip, en sonunda aptal oluyoruz.

Bu forumun %75'i 40 yaşın üzerindedir. Belki de daha fazlası. Bunun sebebi üzerinde düşünmek gerek. "Eski toprak"lar bu kadar tartışmaya meyilliyken gençler(hani şu teknoloji nesli) nerede? Kendilerini nasıl ifade ediyorlar veya edecek kadar düşünen bir kalabalık var mı?

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
On 12.02.2018 at 00:21, Bir Buçuk yazdı:

Ne gibi farklar var, öğrenmek isterim. :)

 

Arşivlere bakman yeterli.Yazmama gerek yok.:)

 

23 dakika önce, Bir Buçuk yazdı:

Hepimiz nötrleşiyoruz.

Her düşüncenin bir karşıtı var. Düşüncenin kendisini okuyunca, hak veriliyor. Tersini okuyunca, onda da haklı yönler bulunuyor. Bu bilgi fazlalığı yüzünden kendi düşüncelerimizi üretemiyoruz çünkü ne konuda düşünürsek düşünelim karşı tarafın da argümanları da hemen ulaşılabilir düzeyde. Tartışmaya-araştırmaya gerek duymadığımız için içselleştiremeyip, en sonunda aptal oluyoruz.

Bu forumun %75'i 40 yaşın üzerindedir. Belki de daha fazlası. Bunun sebebi üzerinde düşünmek gerek. "Eski toprak"lar bu kadar tartışmaya meyilliyken gençler(hani şu teknoloji nesli) nerede? Kendilerini nasıl ifade ediyorlar veya edecek kadar düşünen bir kalabalık var mı?

 

 

Bozulma bütün ülkelerde var.

 

Eğitimde deneycilik yararcılık felsefesi terk edildi.

 

Çalışma saatleri uzun insanlar tek tip iş ile uğraşıyorlar.Düşünecek zamanları olmuyor.

 

Çalışmayanların ise  düşünecek zamanları var ama düşündüğü şeyleri gerçekleştirecek imkanları olmuyor.

 

Facebookdan istatik tutmak zor.

 

Ama paltalk gibi chat programlarından ülkelerden giren kullanıcı sayısını,tartıştıkları konuları vb şeyleri görebilirsin.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 


 

 

 

 

 

 

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.

×
×
  • Yeni Oluştur...