Jump to content

Bilimi, teknolojiyi, modernizmi kötüleyip doğallığı ve ilkelliği öven insanlar


Recommended Posts

4 dakika önce, anibal yazdı:

 

Zamanla çözeceğiz elbette..

 

Velakin o zaman pek yakın bir zaman gibi görünmüyor. 

 

Şu doğadan bilmez avanaklar gibi sayıklayan, üstüne bir de bilimciymiş, entelmiş gibi falan takılan madrabazlar elbette zamanla azalıp gidecek. 

 

Gerçekten böyle mi düşünüyorsun? Buna hala inanıyor musun gerçekten? Şaşırdım hem, hem de sevindim...

Ben de çözebileceğimize, düzelebileceğine inanıyordum bir süre öncesine kadar ama artık öyle düşünmüyorum. Görünene göre başka bir yöne doğru evriliyoruz. Ne olur, nasıl olur bilemiyorum elbette, öngörmek imkansız ama bizler gibi düşünen ve yaşayanların iyice azınlıkta olduğunu görebiliyorum. Özellikle internetten sonra. 

İnsanlar mutsuz çünkü doğayla bağları koptu, gerçeklik algıları bozuldu. Hayatı internette üretiyor artık insanlar. Doğada değil. Doğa deyince bile ormanda, dağ bayırda, sıfır teknolojiyle ve kendimizi tamamen amigdalaya bırakıp yaşamaktan söz edildiğini sanıyor insanlar. Kadın sahiplenilmek ister dediğinde erkeğe muhtaç köle olsun, dayağını yese de susup otursun diyorsun zannediyorlar, görmüyor musun?

Zor yani artık... Umarım haklısındır. 

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 116
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

1 hour ago, Türk Ateist said:

 

Gerçekten böyle mi düşünüyorsun? Buna hala inanıyor musun gerçekten? Şaşırdım hem, hem de sevindim...

Ben de çözebileceğimize, düzelebileceğine inanıyordum bir süre öncesine kadar ama artık öyle düşünmüyorum. Görünene göre başka bir yöne doğru evriliyoruz. Ne olur, nasıl olur bilemiyorum elbette, öngörmek imkansız ama bizler gibi düşünen ve yaşayanların iyice azınlıkta olduğunu görebiliyorum. Özellikle internetten sonra. 

İnsanlar mutsuz çünkü doğayla bağları koptu, gerçeklik algıları bozuldu. Hayatı internette üretiyor artık insanlar. Doğada değil. Doğa deyince bile ormanda, dağ bayırda, sıfır teknolojiyle ve kendimizi tamamen amigdalaya bırakıp yaşamaktan söz edildiğini sanıyor insanlar. Kadın sahiplenilmek ister dediğinde erkeğe muhtaç köle olsun, dayağını yese de susup otursun diyorsun zannediyorlar, görmüyor musun?

Zor yani artık... Umarım haklısındır. 

 

40 sene önce, insanlar çevreye bu kadar duyarlı olacak denseydi, kimse buna inanmazdı. Dahası, çokları, "Ne çevre kirlenmesi falan yahu, çevrenin kirlendiği mi varmış, ne alaka" diyecekti. 

 

İnsanlık, ekosistem kavramını yeni yeni keşfediyor. Doğrusu, bilimin bulduklarından da yeni yeni faydalanmaya başlıyor. 

 

Buna dair örnekleri aslında görebiliyoruz, ufak tefek olsa da. Mesela Google'da ki çalışma koşulları gibi. 

 

Aslında, internet bu değişimin belkemiği, omurgası olacak. IOT hikayesinin bir sonrası, bir kaç sonrası falan. Şöyle ki, sen internet yoluyla, herhangi bir anda herhangi bir yerde olabileceksin. Yani, hastanı muayene etmek için, kliniğe tıkılmak zorunda kalmayacaksın. Hastan evinde, sen evinde atıyorum yemek yaparken, aynı zamanda hastanla da ilgileniyor olacaksın. 

 

Tabi bu olayın bir adımı. Ama bu ortam, günlük hayatın insanların kafasına, özellikle erkek kafası veya kadın kafasına göre şekillenmiş olması durumunu değiştirecek. Hayat, aslen makinelerin kafasına göre şekillenecek. Bu da, bugün yaşanan mekanın, makinelere devri, takiben de insanların kendi düzenlerini kurabilecekleri bir boşluk ortaya çıkaracak. Ve bu boşluk, doğal güdülerle ile dolacak, zira, insanlar bunun önemini günden güne daha çok anlıyor. 

 

Şöyle düşün, çok kaba bir örnek olarak. Bütün yolları yer altına alabilirsin. Bütün işyerlerini de. Pis üretim işlerini çöllerin ortasına, dağların içine vs. taşıyabilirsin. O zaman, bugün sanayi olarak heder edilmiş tonla yer, tonla mekan sana kalacaktır, yaşam alanı olarak kullanmak için. Çölü bir cennete çevirebilirsin, sulama vs. ile. Bugün, yeterli makine zekası ve gücü olmadığı için bunu yapman çok zor, imkansız. Ama o zeka ve güç, her gün bir adım daha yaklaşıyor. 

 

Birde şunu düşün, erkek seni dövmeye çıkınca, fiske atıp bir kaç kemiğini kırabileceğini, aynı zamanda. Yani, erkek, kadını zayıf bir mahluk olarak göremeyecek mesela. Bir şeyleri düşünmek zorunda kalacak. 

 

Bir de şu var. Ya öyle düzelmezse? O zaman, bilim şunu da gösteriyor: Kadının var olmak, üremek için erkeğe ihtiyacı yok. Ve evrim tarihinde, varolmak için erkek olayını terk eden ilk canlılar biz olmayacağız bu durumda... Eğer doğamız tekrar yazılacak, evrimimiz başka bir yöne gidecekse, büyük ihtimalle bu yöne gidecektir. 

 

tarihinde anibal tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Bir kişinin görüşüne katılmayan bir kişi, neden katılmadığını açıklayacağı yerde, burada konuşulmamış, başka yerde konuşulmuş ve orada yanıt vermiş olmadığı bir konuyu öne sürüp kişiselleştirme yoluyla saldırı yapıyorsa, art niyetli demektir.

 

Kadın niye elini sıcak sudan soğuk suya sokmak ister, keyfinin kaçmasından hoşnut mu olur, mazoşist midir, dayak yemek, zorluk görmek, çile çekmek mi ister? Dayak da yese köpek gibi bağlılık mı gösterir? Bunları açıklamak yerine, başka konuları öne sürmek ahlaksızlık! Başka konuda bir yanlış gördüysen onu orada söyleyecektin. Buranın konusu olmayan bir konuyu buraya getirip polemik kışkırtıcılığı yapacaksın, ben de uyacağım!

 

Var mı böyle kafa yahu? Ha yani ben şimdi buradaki mevzuyu bırakıp, buraya art niyetle kasıtlı getirdiğin öbür konuya yanıt vermeye dalacağım öyle mi? Nerde lan o yoğurdun bolluğu öyle? :lol:

Link to post
Sitelerde Paylaş
6 minutes ago, democrossian said:

Bir kişinin görüşüne katılmayan bir kişi, neden katılmadığını açıklayacağı yerde, burada konuşulmamış, başka yerde konuşulmuş ve orada yanıt vermiş olmadığı bir konuyu öne sürüp kişiselleştirme yoluyla saldırı yapıyorsa, art niyetli demektir.

 

Kadın niye elini sıcak sudan soğuk suya sokmak ister, keyfinin kaçmasından hoşnut mu olur, mazoşist midir, dayak yemek, zorluk görmek, çile çekmek mi ister? Dayak da yese köpek gibi bağlılık mı gösterir? Bunları açıklamak yerine, başka konuları öne sürmek ahlaksızlık! Başka konuda bir yanlış gördüysen onu orada söyleyecektin. Buranın konusu olmayan bir konuyu buraya getirip polemik kışkırtıcılığı yapacaksın, ben de uyacağım!

 

Var mı böyle kafa yahu? Ha yani ben şimdi buradaki mevzuyu bırakıp, buraya art niyetle kasıtlı getirdiğin öbür konuya yanıt vermeye dalacağım öyle mi? Nerde lan o yoğurdun bolluğu öyle? :lol:

 

 

Laf ebeliğini bile beceremeyen zavallı...

 

Bir arı veya karınca neden eşşek gibi akşama kadar çalışmak ister? Bir karıncayı alıp, yiyecek dolu bir kavanoza kapatırsan, daha mı mutlu olur? Bir arıyı bir çiçekci dükkanına kilitleyip ona en büyük iyiliği mi yapmış olursun?

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
Just now, democrossian said:

Kadına düşenin, doğasının gereğinin, dizini kırıp oturup, dayak yiye yiye, köpek gibi sadakat göstermek olduğunu bilmiyorduk, çok aydınlandık! :0_80cbc_37a71a73_L: Daha fazla aydınlanmayalım artık, gözlerimiz kamaşacak yahu! :lol:

 

İşte senin kafandaki kadın, dizini kırıp oturacak, dövülecek, edilecek... 

 

Kadının doğasının bu olduğunu nerden çıkarıyorsun?

 

Sen sahibini ısıran, paralayan, öldüren köpekleri bilir misin? Bilmezsin elbette, cahil...

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
2 minutes ago, democrossian said:

Ha yani kadının canına tak edinceye kadar döveceksin, sonunda seni öldürecek! Bu kadar aydınlanmaya gözlerim dayanamayacak! Dur ben gideyim bir kaynak gözlüğü sipariş edeyim! :0_80cbc_37a71a73_L:

 

Kadının derdinin dayak yemek olduğunu iddia eden sensin. Bunu nerden sallıyorsun, onu soruyoruz sadece..

 

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
On 27.02.2018 at 21:17, Thravelyn yazdı:

Bu da gericiliğin, yobazlığın bir başka formu. Bu tipler de sürekli doğallığın güzel bir şey olduğu fikrini aşılamaya çalışıyorlar. Mesela doğada çok eşlilik varmış, biz de o yüzden çok eşli olmalıymışız.

 

Ya da ilkel bir Afrikalı ya da Kızılderili kabileyi gösterip "bak bu adamlar ne kadar sağlıklı, özgür, mutlu" demeye çalışıyorlar. Sonra da yok işte "modern dünya insanı köleleştiriyo yaaa" geyiği gelir ardından.

 

Ha bir de başka meşhur bir geyikleri vardır bunların işte eski insanlar doğal besleniyormuş o yüzden daha sağlıklılarmışmış GDO çok zararlıymış teknoloji zararlıymış... Ulan madem doğal yaşam daha sağlıklı o halde neden ilk insanlar 20-30 yaşında ölüyordu? Neden mesela tarihteki hükümdarlar hep 30-40-50 yaşlarında ölmüş? Neden teknoloji, bilim hızla ilerleyince insanlar birden 80-90-100 yaşına kadar yaşamaya başladı?

 

Doğal olacaksak eğer mesela anadan üryan gezelim, ormanlarda yaşayalım. Hayvanları canlı canlı parçalayıp çiğ çiğ yiyelim. Hiç traş falan olmayalım kıllı kıllı ayı gibi gezelim. Budur yani doğal olmak.

 

Bence bunların karın ağrısı şu: şimdi bunlar gerizekalı olduğu için teknolojiye, modern hayata falan uyum sağlayamıyor. O yüzden de sürekli modern yaşamı, bilimi, teknolojiyi kötüleyip kendilerini avutuyorlar.

 

 

 

gerçek bilim ve teknolojiyi kötüleyenler insanları cahil bırakıp boyundurluğu altına almaya çalışan şerefsizlerdir buna katılıyorum ama ilk insanlar 20 30 yaşında ölmüyordu bunları uydurma. şu anda 7 milyar insandan çok az bir kısmının 100 yaşına kadar yaşaması bir başarı değildir. halen bir yılda yeni doğan kaç bin çocuk ölüyor sayısı milyonları bulan kaç insan ihtiyarlığına varamadan hastalıklardan veya başka sebeplerle ölüyor bunları düşünmüyormusun? ailenden yada akrabalarından 70 80 yaşını gören varsa şükret, uzun ömür teknoloji sayesinde olmadı bunuda bilim ve teknolojiye karıştırmayın. eğer inatla öyle düşünmek istiyorsanız size Hz. Nuh'u (A.S.) örnek gösteririm. kavminin içinde sırf 950 sene kaldı kendiside toplamda 1050 sene yaşadı o zamanlar insanların uğraştığı bilim de yoktu teknoloji de. o yüzden ömür bilim ve teknolojiyle kontrol edilemez. tıbben ölümü kaçınılmaz bebek, genç, yaşlı kimler var da hayatına eskisindende iyi olarak devam ediyor, kimler var da sapasağlamken hayati riski yokken aniden ölüyor.

tarihinde rastar tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
2 minutes ago, rastar said:

 

gerçek bilim ve teknolojiyi kötüleyenler insanları cahil bırakıp boyundurluğu altına almaya çalışan şerefsizlerdir buna katılıyorum ama ilk insanlar 20 30 yaşında ölmüyordu bunları uydurma. şu anda 7 milyar insandan çok az bir kısmının 100 yaşına kadar yaşaması bir başarı değildir. halen bir yılda yeni doğan kaç bin çocuk ölüyor sayısı milyonları bulan kaç insan ihtiyarlığına varamadan hastalıklardan veya başka sebeplerle ölüyor bunları düşünmüyormusun? ailenden yada akrabalarından 70 80 yaşını gören varsa şükret, uzun ömür teknoloji sayesinde olmadı bunuda bilim ve teknolojiye karıştırmayın. eğer inatla öyle düşünmek istiyorsanız size Hz. Nuh'u (A.S.) örnek gösteririm. kavminin içinde sırf 950 sene kaldı kendiside toplamda 1050 sene yaşadı. o yüzden ömür bilim ve teknolojiyle kontrol edilemez. tıbben ölümü kaçınılmaz bebek, genç, yaşlı kimler var da hayatına eskisindende iyi olarak devam ediyor, kimler var da sapasağlamken hayati riski yokken aniden ölüyor.

 

 

Masallarla mı bilim yapacaksın böyle? Nuh'muş.... Büyü artık, böyle masallar bebeler içindir...

 

 

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
44 dakika önce, democrossian yazdı:

Bir kişinin görüşüne katılmayan bir kişi, neden katılmadığını açıklayacağı yerde, burada konuşulmamış, başka yerde konuşulmuş ve orada yanıt vermiş olmadığı bir konuyu öne sürüp kişiselleştirme yoluyla saldırı yapıyorsa, art niyetli demektir.

 

Kadın niye elini sıcak sudan soğuk suya sokmak ister, keyfinin kaçmasından hoşnut mu olur, mazoşist midir, dayak yemek, zorluk görmek, çile çekmek mi ister? Dayak da yese köpek gibi bağlılık mı gösterir? Bunları açıklamak yerine, başka konuları öne sürmek ahlaksızlık! Başka konuda bir yanlış gördüysen onu orada söyleyecektin. Buranın konusu olmayan bir konuyu buraya getirip polemik kışkırtıcılığı yapacaksın, ben de uyacağım!

 

Var mı böyle kafa yahu? Ha yani ben şimdi buradaki mevzuyu bırakıp, buraya art niyetle kasıtlı getirdiğin öbür konuya yanıt vermeye dalacağım öyle mi? Nerde lan o yoğurdun bolluğu öyle? :lol:

 

Ahlaksızın, karaktersizin ağa babası,

 

Bunların neyini açıklayacaktık sana? Tartışılacak şey mi bu? Tartışmaya açık mı? Sen hasta mısın, sapkın fantezilerin mi var da habire bunları söyleyip duruyorsun? Müslüman forum mu burası, senin karşında Müslümanlar mı var da kadın dövülse de bağlılık gösterir falan diyecek?

 

Ayrıca bu başlıkta da benzer konular tartışıldı, dolayısıyla kimse başka yerdeki konuşmayı taşımış değil. Sen aklımıza gelecek kadar önemli biri değilsin, boş yere üstüne alınıp atlamışsın.

 

Lütfen gidip Müslümanlarla filan tartış sen. Ötesi seni çok aşıyor, onlarca kere gördük. Karşında Müslüman olmayınca motive olmadığın için Müslüman yaratmaya çıkıyorsun.

Link to post
Sitelerde Paylaş
30 dakika önce, rastar yazdı:

uzun ömür teknoloji sayesinde olmadı bunuda bilim ve teknolojiye karıştırmayın. eğer inatla öyle düşünmek istiyorsanız size Hz. Nuh'u (A.S.) örnek gösteririm. kavminin içinde sırf 950 sene kaldı kendiside toplamda 1050 sene yaşadı o zamanlar insanların uğraştığı bilim de yoktu teknoloji de. o yüzden ömür bilim ve teknolojiyle kontrol edilemez.

 

Bunlara bütün kalbinle inanıyorsun sen di mi?

Ama gerçek bu değil. Gerçek aşağıda. Bu grafiği çıkaran da bu forumda uzun müddet yazmış bir biyolog. Kaynağı görselin en altında yazıyor. Google veya Wikipedia'ya "Life expectancy" yaz, gelir.

 

CrQAm-MUAAA6254.jpg:large

Link to post
Sitelerde Paylaş
Bir saat önce, Türk Ateist yazdı:

 

Bunlara bütün kalbinle inanıyorsun sen di mi?

Ama gerçek bu değil. Gerçek aşağıda. Bu grafiği çıkaran da bu forumda uzun müddet yazmış bir biyolog. Kaynağı görselin en altında yazıyor. Google veya Wikipedia'ya "Life expectancy" yaz, gelir.

 

CrQAm-MUAAA6254.jpg:large

 

hass........lan. bunun gerçek olduğunu nerden biliyorsun? taş devri diye bir devir yaşanmadıki gerizekalılar mağara adamımıydı lan insanlık? nerde sapıklık var ordan bir yol tutturuyorsunuz. Dinlerin katkısı olmamış lafa bak. o yüzden o kadar kavim helak oldu Dinsiz yaşayıp azgınlık ettikleri için. o yüzden onlardan bize bir hiç kaldı değilmi? siz gerçekten ahmaksınız. o kadar şey yazdım günümüzde insanlık hastalıktan ondan bundan ölüp duruyor bu hala insanlık 35 yıldan 70 yıla uzadı diyor. kafa yok sizde.

tarihinde rastar tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

İnsanın doğaya dönmesi, mutlu olması mümkün değil.

Kaldı ki mutlu olmanın kalıcı bir yolunun olduğunu da düşünmüyorum. İnsan mutluluğu yakalamaya çalışabilir ancak, tamamen mutlu olamaz. Herkesin her şeye gücünün yettiği bir dünyada herkes mutlu mu olacak ki?

Veya daha doğal bir dengede yaşasak, herkes mutlu mu olacak?

Link to post
Sitelerde Paylaş
15 saat önce, anibal yazdı:

 

İnsan doğasından çok çok önce koptu. Bu kaçırılıyor gözden. Özellikle kadın erkek ilişkileri noktasında.

 

Bugünkü eğitim, çalışma, ekonomi, üretim hayatı, tamamen, kadınların yok sayıldığı, bir takım baskın erkeklerin menfaatine çalışan bir sistemden ibaret. Bu sistemde siz kadın hakkıymış falan filan diyerek ancak sayıklarsınız. 

 

Erkeklerin kendilerine göre tasarladıkları bir dünya da kadınların başarılı olmasını bekliyorsunuz. Bu bir geyiği yağmur ormanına salmak ve bir kaplanı antartikaya taşımaktan farksız. İşin kötüsü, burada bir simbiyoz söz konusu, kadınların başarısızlığı, otomatik olarak erkeklerin de başarısızlığı demektir. Ve gidini bakın, bu sistemin büyüyüp geldiği süreçte, binlerce yıldır, insanlar genel olarak mutsuzdurlar. 

 

Olması gereken, insanın doğasına gerçekten uyumlu yeni bir yaşam modeli üzerine çalışmaktır. Bugün teknolojimiz buna müsait. 

Kesinlikle haklısın. Diğer bütün şeylerin yanısınra "bana sorarsan" İslamiyet müslümanları nasıl etkiliyorsa, ataerkillik de bütün insanları öyle etkiliyor. Virüs gibi bişey. Mitoloji gibi bişey. Ve biz o mitolojiyi hala oluşturmaya devam ediyoruz. 

Ataerkillik, hiyerarşi kurma çabasıdır temelde ve erkeklerin kurallarını koyduğu bir oluşumdur. ortada erkeklerin kendilerini kanıtlamak zorunda oldukları bir yapı vardır ve yeryüzündeki tüm erkekler olarak zaten bu yapıyı biz oluşturuyoruz. Eğer ki, kuvvetli olmak, vatanseverlik, koruyucu olmak, hakim olmak, sert olmak , dindar olmak gibi ataerkilliğin dinamosu olan hasletlerden birine sahipsen sen de bu mitolojiyi yayıyorsun demektir. Özetle dünyadaki her erkek şu anda ataerkilliği dönüştürüyor zaten. 

Link to post
Sitelerde Paylaş
11 hours ago, Bir Buçuk said:

İnsanın doğaya dönmesi, mutlu olması mümkün değil.

Kaldı ki mutlu olmanın kalıcı bir yolunun olduğunu da düşünmüyorum. İnsan mutluluğu yakalamaya çalışabilir ancak, tamamen mutlu olamaz. Herkesin her şeye gücünün yettiği bir dünyada herkes mutlu mu olacak ki?

Veya daha doğal bir dengede yaşasak, herkes mutlu mu olacak?

 

İnsan, çevresini çok feci değiştirebilen bir canlı. 

 

Velakin, insanın ortaya çıktığı süreçte, çevreyi değiştiren insan değil, değişen çevrenin geliştirdiği insan vardı. 

 

Genel olarak bakarsak, atıyorum bir on bin sene öncesi, insanların din derdi, teknoloji derdi falan yoktu. Kimse demesin, ama gelişiyordu. İlk insan en az 295 bin yıl önce çıktı, bizim genetik soyumuz ise, en az 60 bin yıl önce. 56 bin yıl öyle durup, bir şey keşfetmeyip, sonra ne olacakta, birden insan aya gidecek 4 bin senede? 

 

İşte sorunun cevabı burada gizli. Bakıyoruz, yaşadığımız yerler bozulmuş, sulak verimli ormanlar çöl olmuş, yaşam alanlarımız yok olmuş. Bu da özellikle son buz çağının etkisinin geçtiği 10 bin yıl kadar önce başlamış. Ve görüyoruz ki, insan işte o 10 bin yıldan beri arayışta. Bilhassa son 5 bin yılda, çok çok daha fazla arayışta. 

 

En son sıkboğaz edilişimiz, 1400 lü yıllardan sonra başlıyor. Evet, bugünkü teknolojimizi, bizi yaşatacak kaynakların yok olması ile, onun zorlmasıyla geliştirdik. Yeri geldi, sağ kalmak için kendi evlatlarımızı öldürmemiz gerekti, yiyecek yokluğundan. Bunu sindiremedik, gidip dinleri icat ettik mesela. Doğanın ezici yoketme gücü bizi zorladıkça, biz aklımızı geliştirdik, çeşit çeşit yoldan hayatta kalmaya çalıştık. Ve bugünlere kadar da kaldık. Ama maalesef, bugünkü düzenimiz, sistemimiz, işte o bir çuval yabani mısır uğruna binlerce insanın kalbinin sökülüp güneş tanrısına sunulduğu düzen olarak geldi bugünlere.

 

Peki ne anlatıyorum. Olay şu, bizi var eden ve mutlu mesut yaşayabileceğimiz çevre, en az 10 bin yıl önce yok olmuş gitmiş zaten. Bugün o çevreye dönebilmek gibi bir şansımız yok. Yani doğaya dönmek artık mazide kalan bir anı. Bunlar ancak boş nostaljik hayaller olur.

 

Tamamen mutlu olmak falan gerekmiyor da zaten. Bazen mutlu olmanın yolu korkmaktan geçer mesela. Neden millet ayağına ip bağlayıp köpürden kendini aşağıya atar mesela? Önemli olarak genel anlamda, huzurun, rahatlığın olması. Mutluluk daha farklı bir şey. Eğer gereken rahat ve huzur varsa, insanlar kendini mutlu edecek bir şeyleri kendisi bulur zaten.

 

İşte bu huzur ve rahatlık noktasını, iki farklı insan türü olan kadın ve erkek için bir arada tesis etmek artık mümkün. İnsanlığın görevi, işte bu ortamı tesis etmek olmalıdır, herkesin mutlu olacağı gibi abes bir hayalin peşinde koşmak değil. Gidip, elbiseleri atalım, evleri yıkalım, gene ağaç tepelerinde yaşayalım falan... Yaşayamazsınız, o dünya artık yok. Hatta, tamamen doğal, "organik" falan yiyelim derseniz, açlıktan ya da gıda kökenli bir sürü hastalıktan ölür gidersiniz. Zira mevcut doğadaki, doğal besinlerin insan için besleyicilikleri falan yok.

 

Yapılabilecek şey, işte o zor zamanlarda hayatta kalmamızı sağlamış toplum düzenini değiştirmek. Zira artık bu düzen, toplum için daha büyük sorun haline geldi. Tıpkı yamyamlık gibi. Gıda kıt iken, yamyam olmak neslin devamını sağlayan bir avantajken, gıda bol olunca aksine dezavantaj olur. İşte kendi yarattığımız bugünkü düzen, tıpkı yamyamlık gibi bir şey. Geçmişteki kötü günlerde nesli ayakta tutmuş olsada, bugün ancak kendi evlatlarımızı yememize, kendimize zarar vermemize yol açan bir sistem olmuş  halde. 

 

İlk anda göremeyebilirsiniz, ama bunu gidip Hiroşima'da ölenlere, IŞİD'in kestiklerine, Ukrayna'da eti tezgahta yemek olarak satılanlara, Auschwitz'de gaz odasında olanlara falan sorarsanız, en doğru cevabı alabilirsiniz. 

 

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
On 14.03.2018 at 00:01, rastar said:

 

hass........lan. bunun gerçek olduğunu nerden biliyorsun?

 

Yanlışlanabilir türden bir bilgi de ondan. Çeşitli dönemlerin insanlarının kemiklerini, kalıntılarını inceleyerek insanlar hangi devirde kaç yıl ortalama yaşama sahipti, bulabilirsin. Sen bu bilgiyi (şu an bilemediğimiz "birtakım" nedenlerle) geçerli görmüyorsan, alırsın eline kazmayı küreği, karbon testi ve kemik yaşı testi yapa yapa insanların hangi devirde yaşadığını ve kaç yaşına kadar yaşadığını tayin eder, devirlere göre farklı ortalamalar bulduysan paylaşırsın herkesle. Bizde işler böyle yürüyor babacım. Hadi, alıyorsun kazma küreği, eşiyorsun dağı taşı, sonuçları yayınlıyorsun. Hadi babağım, öyle kontak yapma babaya. 

 

Bilimi hazmedeceksiniz. Mecbursunuz.

tarihinde isabettin tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...