Jump to content

AKP ne zaman biter?


Recommended Posts

Bu lanet olası parti ne zaman yok olacak, ne zaman bu siyasal islamcılık yönetiminden kurtulacağız?

Bu ülke ne zaman insan gibi yönetilen bir ülke haline gelecek sizce? 

Bu pislik hükümetin ülkemizde zarar vermekten başka yaptığı bir iş yok. Ve buna rağmen hala hep hükümet onlar. Ne zaman bu adilerin güçleri azalacak? 

Link to post
Sitelerde Paylaş

10 sene önce Müslümânların hâkimiyet devresine girdik. Müslümânların devri 90 yıl devâm edecek.
 
10-15 yıl içinde Dünyâdaki bütün müslümânların resmen lideri olacağız.

Mes'ele ak parti mes'elesi değil, ak parti gitse de müslümânlar hâkimiyetlerini her geçen gün daha çok perçinleyecekler.

Küfür ve îmân arasında sürekli devreden hâkimiyet süreçleri. Mevsimler gibidir, gece ve gündüz gibidir. Kimsenin gücü, geceyi gündüz yapmaya, gündüzü gece yapmaya yetmeyeceği gibi,, ilk 50-60 yıl müslümânların sürekli yükselişi engellenemez. Karanlık veyâ aydınlığın hâkimiyeti takdîr-i ilâhî olduğu gibi, küfür ve îmâ n hâkimiyet dönemlewri de takdîr dir., bütün dünyâ süper güçleri birleşse bunu engelleyemez. 15 temmuz darbesi, Nisan da yağan kar gibidir. Tutmaz. Çünkü küfrün mevsimi geçti. 90 yıl beklemeniz gerekiyor.

Ayrıca 2023 te Türkiye kökten değişecek. Ak parti programındaki "2023" ten bahsetmiyorum. Benim verdiğim bilgi, evliyâ kaynaklıdır. Sizin inanma kabiliyetiniz olmadığı için, bu târihi yazın bi kenara... 90 yıllık hâkimiyet te evliyâ kaynaklı bilgidir.

Link to post
Sitelerde Paylaş
On 02.03.2018 at 01:41, Hurrican yazdı:

10 sene önce Müslümânların hâkimiyet devresine girdik. Müslümânların devri 90 yıl devâm edecek.
 
10-15 yıl içinde Dünyâdaki bütün müslümânların resmen lideri olacağız.

Mes'ele ak parti mes'elesi değil, ak parti gitse de müslümânlar hâkimiyetlerini her geçen gün daha çok perçinleyecekler.

Küfür ve îmân arasında sürekli devreden hâkimiyet süreçleri. Mevsimler gibidir, gece ve gündüz gibidir. Kimsenin gücü, geceyi gündüz yapmaya, gündüzü gece yapmaya yetmeyeceği gibi,, ilk 50-60 yıl müslümânların sürekli yükselişi engellenemez. Karanlık veyâ aydınlığın hâkimiyeti takdîr-i ilâhî olduğu gibi, küfür ve îmâ n hâkimiyet dönemlewri de takdîr dir., bütün dünyâ süper güçleri birleşse bunu engelleyemez. 15 temmuz darbesi, Nisan da yağan kar gibidir. Tutmaz. Çünkü küfrün mevsimi geçti. 90 yıl beklemeniz gerekiyor.

Ayrıca 2023 te Türkiye kökten değişecek. Ak parti programındaki "2023" ten bahsetmiyorum. Benim verdiğim bilgi, evliyâ kaynaklıdır. Sizin inanma kabiliyetiniz olmadığı için, bu târihi yazın bi kenara... 90 yıllık hâkimiyet te evliyâ kaynaklı bilgidir.

Evliya mı. 

Hangi muptezel? 

Link to post
Sitelerde Paylaş
On 03.03.2018 at 13:20, Chosroes yazdı:

Bunların kitabına göre Allahtan başka kimse gaybı bilemez,bu arkadaşa göre evliyalar biliyormuş.İnandığı dinden bile bihaber bunlar.

Kutsallık atfettikleri kişi veya kişiler. Kalabalığa hitap ederken birden donunu indirip cinsellik organını gösterse. Bu zevatlar " var bunda bir hikmet"  diyerek gösterdiği şeye el yüz sürüp şefaat isterler . Ciddiyim. Şaka yapmıyorum 

Link to post
Sitelerde Paylaş

Kim AKP'yi projelendirip servis ettiyse o'nun AKP ile işi bitene kadar sürer bu durum. Ne var ki, AKP gittiğinde "ahvâl ve şerâit"in öncekine nazaran daha iyi olacağına ihtimâl vermiyorum. Muhtemelen, AKP'yi aramayız. Ancak; bu defâ da yeni durum(lar)dan şikâyet etmeye başlarız. Zâten, şikâyet ve mızmızlanma dışında, elimizden gelen bir şey yok. Çünki, Demokratik hayatın "olmazsa olmaz"ı örgütlü toplumu oluşturamadık. Farklı siyasi düşüncede olanlarımız, asgari müştereklerde bir araya gelemedi. Basit şeylerle birbirimize vurdukça toplumsal bağlar daha da zayıflamakta.

 

E, tabi bu da tepemizde boza pişirenlerin ellerini ovuşturup, ağızlarının salyalanmasına yol açıyor.

 

AKP, emperyalizmin sıradan bir maşasıdır.

Kurtuluş; Atatürkçülükten geçmektedir !..

Gazi Paşa Hazretleri, bunu çok daha zor şartlarda başarmıştı.

Bizim başaramamamız için hiç bir neden yok.

Yeter ki aklımızı başımıza devşirip demokratik örgütlenmeyi sağlayabilelim !..

Kişilerin peşinde basit hesaplarla uğraşmayalım !..

tarihinde Edip Cevdet tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
On 02.03.2018 at 01:41, Hurrican yazdı:

10 sene önce Müslümânların hâkimiyet devresine girdik. Müslümânların devri 90 yıl devâm edecek.
 
10-15 yıl içinde Dünyâdaki bütün müslümânların resmen lideri olacağız.

Mes'ele ak parti mes'elesi değil, ak parti gitse de müslümânlar hâkimiyetlerini her geçen gün daha çok perçinleyecekler.

Küfür ve îmân arasında sürekli devreden hâkimiyet süreçleri. Mevsimler gibidir, gece ve gündüz gibidir. Kimsenin gücü, geceyi gündüz yapmaya, gündüzü gece yapmaya yetmeyeceği gibi,, ilk 50-60 yıl müslümânların sürekli yükselişi engellenemez. Karanlık veyâ aydınlığın hâkimiyeti takdîr-i ilâhî olduğu gibi, küfür ve îmâ n hâkimiyet dönemlewri de takdîr dir., bütün dünyâ süper güçleri birleşse bunu engelleyemez. 15 temmuz darbesi, Nisan da yağan kar gibidir. Tutmaz. Çünkü küfrün mevsimi geçti. 90 yıl beklemeniz gerekiyor.

Ayrıca 2023 te Türkiye kökten değişecek. Ak parti programındaki "2023" ten bahsetmiyorum. Benim verdiğim bilgi, evliyâ kaynaklıdır. Sizin inanma kabiliyetiniz olmadığı için, bu târihi yazın bi kenara... 90 yıllık hâkimiyet te evliyâ kaynaklı bilgidir.

Hurrican,sen bu safsatalarla değil ateisti iman ettirmek,iman etmiş adamı dinin den istifa ettirirsin.
 

Kusura bakma kardeşim ama bazı paylaşımlarını okuyunca  ''Dinden soğutma rehberi' 'olduğunu düşünüyorum.

Link to post
Sitelerde Paylaş
On 02.03.2018 at 01:41, Hurrican yazdı:

10 sene önce Müslümânların hâkimiyet devresine girdik. Müslümânların devri 90 yıl devâm edecek.
 
10-15 yıl içinde Dünyâdaki bütün müslümânların resmen lideri olacağız.

Mes'ele ak parti mes'elesi değil, ak parti gitse de müslümânlar hâkimiyetlerini her geçen gün daha çok perçinleyecekler.

Küfür ve îmân arasında sürekli devreden hâkimiyet süreçleri. Mevsimler gibidir, gece ve gündüz gibidir. Kimsenin gücü, geceyi gündüz yapmaya, gündüzü gece yapmaya yetmeyeceği gibi,, ilk 50-60 yıl müslümânların sürekli yükselişi engellenemez. Karanlık veyâ aydınlığın hâkimiyeti takdîr-i ilâhî olduğu gibi, küfür ve îmâ n hâkimiyet dönemlewri de takdîr dir., bütün dünyâ süper güçleri birleşse bunu engelleyemez. 15 temmuz darbesi, Nisan da yağan kar gibidir. Tutmaz. Çünkü küfrün mevsimi geçti. 90 yıl beklemeniz gerekiyor.

Ayrıca 2023 te Türkiye kökten değişecek. Ak parti programındaki "2023" ten bahsetmiyorum. Benim verdiğim bilgi, evliyâ kaynaklıdır. Sizin inanma kabiliyetiniz olmadığı için, bu târihi yazın bi kenara... 90 yıllık hâkimiyet te evliyâ kaynaklı bilgidir.

Batıl bir yobazın tekisin.  Ayrıca bunca olanda sonra islam 'ın zirveyi çıkacağını düşünmek senin zekânı anlayabilmekte belirleyici bir unsur . Islâm ancak kendi topraklarında baskıyla yönetilebilir .  Ve bu şuan da olduğu gibi karmasa çıkarır . Bütün müslimler ve teröristler birbirlerini yerken biz olabildiğince bu olaylardan uzaklaşmak istedikçe sen ve senin liderin içine sürüklüyor.  Güya islam lideri . Islâm ülkelerinde özgürlük arttirildigi zaman  dinsizlik ve iman kavgası  gece gündüz gibi olmayacak . Daima gündüz kalacak . Islam yokolacak ve insanlar islam i ve onun teroristlerini pisliklerini asla özlemeyecek . Bundan emin ol . Artık islam 'ın son zamanları . Tadini çıkarın bol bol .

Link to post
Sitelerde Paylaş
4 saat önce, dramkow yazdı:

Hurrican,sen bu safsatalarla değil ateisti iman ettirmek,iman etmiş adamı dinin den istifa ettirirsin.
 

Kusura bakma kardeşim ama bazı paylaşımlarını okuyunca  ''Dinden soğutma rehberi' 'olduğunu düşünüyorum.


Ben kusura bakmam. 
Diğer yazdıklarımı görerek bu yazdıklarıma safsata diyorsan, kendini,,  "daha bilgili (iyi bilen) bir müslümân" zannettiğini anlıyorum.
Sen de dâhil dînden soğuyacak olanlar bir ân önce soğusalar iyi olur. Çünkü bu tipler, ilerde islâm dîninin başına daha çok belâ oluyor. Bu tiplerin dînden soğuması hakkımızda hayırlı olur. Ama mâlesef, Yanlış meslek seçimiyle müslümânların başına belâ olmuş, bir sürü ilâhiyatçı ve diyânetçi var. Yazdıklarım sana safsata geliyorsa, kendini başka bir meslek (sülûk, tarîkat yol, dîn) seçmeni tavsiye ederim.
Ya da kendini "daha iyi bilen bir müslümân" olarak görmeye devâm etmek istiyorsan. Safsata suçlamanı isbât et, yazılarımda safsata varsa bunu göster. 

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bu halkın insanların kafalarına saplanmış  dini doğmaların kılıcı çıkmadan AKP den kurtulamayız.İstediğimiz kadar .Günden güne yoksullaşan bu halka Ekonomik kalkınma modelleri gösterelim.Bu Taşa saplanan kılıç çıkmadıça değişen bir şey olmayacaktır.Yanılmayı çok isterdim.Ve bu gidişatın sonunda zararı sadece bizler değil milletçe göreceğiz.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Ben Türkiye'den umudu kestim.

 

AKP bitmez. AKP her seçimi kazanmaya devam edecek.

 

Türk halkı gerizekalıdır. 16 yıldır AKP gibi bir partiye oy veren halk gerizekalıdır.

tarihinde zeus- tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

AKP bitmez . Gelecek diğer partiler direk ilişkili olur onla .. 

 

İslamcılık kavramının tamamen silinmesi gerekiyor ki bu da şu an olanaklı gözükmüyor .. Uzun yıllar sonra elbette biter her ideoloji gibi ..

Link to post
Sitelerde Paylaş
21 dakika önce, Charles dawkins yazdı:

Batıl bir yobazın tekisin.  Ayrıca bunca olanda sonra islam 'ın zirveyi çıkacağını düşünmek senin zekânı anlayabilmekte belirleyici bir unsur . Islâm ancak kendi topraklarında baskıyla yönetilebilir .  Ve bu şuan da olduğu gibi karmasa çıkarır . Bütün müslimler ve teröristler birbirlerini yerken biz olabildiğince bu olaylardan uzaklaşmak istedikçe sen ve senin liderin içine sürüklüyor.  Güya islam lideri . Islâm ülkelerinde özgürlük arttirildigi zaman  dinsizlik ve iman kavgası  gece gündüz gibi olmayacak . Daima gündüz kalacak . Islam yokolacak ve insanlar islam i ve onun teroristlerini pisliklerini asla özlemeyecek . Bundan emin ol . Artık islam 'ın son zamanları . Tadini çıkarın bol bol .


Yahûdî güdümündeki madden güçlü olan devletler,, Ortadoğudaki çoğunluğu müslümân olan halkların iç dinamiklerini ve etnik yapıları ve mezhep farklılıklarını tetikleyerek, bu coğrafyayı kan gölüne çevirdiler. Osmanlı da huzûr içinde yaşayanlar bugün savaşıyorlarsa bunun sebebi, yahûdî güdümlü emperyallerdir. İşin bu kısmı önemli değil, anlayan anladı, anlamıyorsan zorlama kafanı,  geç...

Konu başlığıyla alâkalı asıl önemli bilinmesi gerekli kısım şu; Yaşanan bu karışıklıklar vesîlesiyle, bütün müslümânlar ve bilhassa ortadoğu coğrafyasında zulüm gören, görmüş olan müslümânlar,, başlarına gelen bu felâketlerin kaynağının yahûdî ve Amerika ve Batılılar olduğunu görüyor, şuurlanıyor ve Bir lider müslümân ülke etrâfında kenetlenmelerinin zorunlu olduğunu anlıyorlar, anladılar.

İşte bu ülke, müslümânların lîder ülkesi Türkiye'dir.
Son 50 yıllık târihi süreci gözlemleyen, kör olmayan herkes,, takdîr-i ilâhînin bizi nereye götürdüğünü görür.
Bu doğal gerçeği, yahûdîler ve batılılar çok önceden gördüğü için 15 temmuz öncesinde 40 yıllık hazırlık yaparak, 15 temmuz darbesiyle müslümânların bu doğal birlikteliğini engellemeye çalıştılar. Yahûdî güdümlü batılılar, sizin daha şimdi bile göremediğiniz bu gerçeği, kırk yıl önce görerek ve strateji değiştirerek müslümânların bu birlikteliğini engelleme planlarını uygulamaya soktular.

40 yıl hazırlık yapmanın ne anlama geldiğini anlamlandırmanız zor, Çünkü, Osmanlıyı bertâraf etdikten sonra. Türkiye'de dâhil olmak üzre her coğrafyaya kendilerine bağımlı kukla idâreler yerleştirdiler. Zâten, Türkiye de dâhil olmak üzre bütün islâm beldeleri gizli veyâ açık bunların sömürgesi iken, bu kırk yıllık hazırlık neyin nesidir? diye soracaklara cevap vereyim.

Türkiye cumhûriyeti devletini de onlar kurdurmuştu. Ateist ve kâfirleri kullanmışlardı. Öldürme, yıldırma fakir bırakma gibi her türlü sert yöntemleri kullandılar. Bu yöntemlerle zamân içinde Dünyâdan İslâmı silebileceklerini düşünüyorlar, Anadolu'yu da 100 sene sonra hristiyânlaştırabileceklerini, dînsizleştirebileceklerini zannediyorlardı.

Fakat ummadıkları, hesâb edemedikleri bir şey başlarına geldi. Osmanlıyı bertâraf eden bu Dünyâ elitleri, hükümrânları,, Telâviv'de Newyork'ta Londra'da Madrid'de,, bir kafe de kahvelerini rahat rahat yudumlayamıyorlardı. Aç bırakılarak, öldürerek, sindirerek, sert yöntemlerle âdeta bir kedi gibi köşeye sıkıştırılan müslümânlar,, kedinin, kediyi köşeye sıkıştıranın yüzüne saldırması gözünü çıkarması gibi Batılıları patlatmaya başladılar. İntihâr bombacılarımız, batının kalbinde pıtırcık gibi bomba patlatmaya başladılar. Batılı elitler, gizli yahûdî hükümdarlar, "Lan dediler, bu nasıl zenginlik bu nasıl hükümrânlık, açık havada bir kahve bile içemiyorum" Ve Batılı ülkelerde Amerika'da bir milyonlarca asyalı ve ortadoğulu müslümân varken, biz nasıl bir salaklık yapmışız da kucağımıza bombayı almışız diye düşündüler. Osmanlı'yı yıktıktan sonra müslümânlara uyguladığımız sertlik stratejisini değiştirmezsek, Bunlar götümüzü patlatacak diye düşündüler, gördüler.

Ve Müsalümânlara yönelik politikalarında değişim karârı aldılar,  strateji değişikliğine gittiler. Bu strateji değişikliğine göre, Radikal müslümânları ılımlı müslâmanlara boğduracaklardı. Çok ılımlı,  müslümân görünümlü münâfıklarla da işbirliği yaparak, onlar eliyle belki münâfık bir halîfeyle İslâm coğrafyasını idâre etmeye çalışacaklardı. 

İşte bu minvâlde Başlangıçta Fetö ve Tayyible birlikte gidiyorlardı, Fetö münâfık olduğu için, soy olarak ermenî ve yahûdî kökenli olduğu için halâ onlarla devâm ediyor. Tayyîb Erdoğan ise Müslümânların çok zayıf olduğu bir dönemde iktidârını sağlamlaştırmak için onlarla birlikte gitmiş, birlikte görünmüştür. İnancından tâviz veren bir idâre istemeye başladıklarında Amerika'yla yollarını ayırmakta tereddüt etmemiştir. Kendi akıllılığından değil, takdîr-i ilâhî yardımıyla ve müslümânlar adına, Hem Amerika'yı hem de fetö'yü hem de Avrupa birliğini kullanmıştır. Kendini ve müslümânları daha güçlü bir konuma yükseltmiştir. 


Şuraya da bir açıklık getireyim. Kuruluşundan i'tibâren Türkiye cumhûriyeti göbekten yahûdî ve İngilize bağlıydı. Derin devlet ergenekon da pek tabii ki onların hizmetindeydi. Yüz sene önceki sert politikalarla, Ülke içindeki müslümânları ezerek sindirerek gül gibi emperyâllerle geçinip gidiyorlardı. Zâten güçsüz, yurtta sulh cihanda sulhçu küçük bir devlete râzı olmuşlardı. Yahûdî güdümlü emperyaller, derin devlet ergenekonculara, Ateist rejimin gerçek sâhiplerine yeni bir emir vererek,, artık sert politikalarla devâm etmeyeceğiz, ılımlı müslümân  ve münâfıklarla uyum içinde çalışacağız. Dedi, Ya uyum sağlayın ya da gizli iktidârınızı terkedin dendi.

Fakat ateist damarlı ergenekoncular bir türlü mes'eleyi anlayamıyorlardı. Belki aralarında Türkiye'nin yedi düvele (yedi gelişmiş devlet) karşı savaşıp m. Kamal in zafer kazandığını düşünen ve bağımsız bir ülke olduğunu düşünen dangalaklar bile vardı. İşte bir kısmı dangalaklığından bir kısmı da gizli iktidâr saltanatından vazgeçemedikleri için ve temelde ılımlı müslümânlarla işbirliği yapmayı da gururlarına yediremedikleri için. Direttiler. Ergenekoncular iktidârlarından vazgeçmemek için direttikçe  yarı kumpas yarı gerçek belgeler görüntüler seminer kayıtları, bizim ergenekoncuların efendileri eliyle basına gönderilmeye başlandı. Türkiye cumhuriyeti genel kurmay başkanının ağlama duvarındaki ibâdetini bile bu ergenekoncuların laf anlamazlıkları yüzünden basınla paylaştılar. Anca şimdi anlayabildiler de Kılıçdaroğluyla Akşener, Fetö ile uyumlu çalışıyor.

Sonuç i'tibâriyle 15 temmuzda bizim uçağın tekerlekleri yerden kesildi. Yükselişe geçtik Gidiyoruz artık, tutulmamız imkânsız. Mes'ele ak parti mes'elesi değil. Ak parti gitse de farketmez. Türkiye bütün müslümânların lîder ve birleştirici ülkesi olarak Osmanlı da olduğu gibi Allah'ın hizmetine girecek. Şeytânların sömürgesi olmaktan kurtulacağız. İnşAllah, ehl-i sünnet temelli, Tasavvuf ehli evliyânın irfânını hayâta geçirmeye çalışan yönetici kadrolar eliyle idâre ediliriz. Bunun dışındaki sözde islâmî idârelere ben şahsen râzı olmam. Mücâdele ederim. Zâten onlar beni yaşatmaz.

Adnan Menderes'in çıkışı, Müslümânlar için Fecr-i Kâzip (Yalancı imsâk) vaktiydi, o zamandan bu zamana, müslümânlar lehine aydınlık artıyor. Menderesten sonra gelen her müslümân lîder öncekinden daha fazîletli oluyor. Tayyibden sonra daha ifazîletlisi gelecek. Küfür cephesinde de M. Kamal den sonra dikkat edin, liderlerin gâvurlukta kalitesi düşüyor. Şimdi sabah vaktindeyiz. İslâm Güneşi öğle vaktine kadar 40-50 yıl aydınlığını artırarak devâm edecek. İslâm hâkimiyet ve aydınlığı en az 90 yıl devâm edecek. Sonra tekrâr küfür veyâ karanlığın hükmü gâlip gelecek.
 

Link to post
Sitelerde Paylaş
57 dakika önce, Hurrican yazdı:


Yahûdî güdümündeki madden güçlü olan devletler,, Ortadoğudaki çoğunluğu müslümân olan halkların iç dinamiklerini ve etnik yapıları ve mezhep farklılıklarını tetikleyerek, bu coğrafyayı kan gölüne çevirdiler. Osmanlı da huzûr içinde yaşayanlar bugün savaşıyorlarsa bunun sebebi, yahûdî güdümlü emperyallerdir. İşin bu kısmı önemli değil, anlayan anladı, anlamıyorsan zorlama kafanı,  geç...

Konu başlığıyla alâkalı asıl önemli bilinmesi gerekli kısım şu; Yaşanan bu karışıklıklar vesîlesiyle, bütün müslümânlar ve bilhassa ortadoğu coğrafyasında zulüm gören, görmüş olan müslümânlar,, başlarına gelen bu felâketlerin kaynağının yahûdî ve Amerika ve Batılılar olduğunu görüyor, şuurlanıyor ve Bir lider müslümân ülke etrâfında kenetlenmelerinin zorunlu olduğunu anlıyorlar, anladılar.

İşte bu ülke, müslümânların lîder ülkesi Türkiye'dir.
Son 50 yıllık târihi süreci gözlemleyen, kör olmayan herkes,, takdîr-i ilâhînin bizi nereye götürdüğünü görür.
Bu doğal gerçeği, yahûdîler ve batılılar çok önceden gördüğü için 15 temmuz öncesinde 40 yıllık hazırlık yaparak, 15 temmuz darbesiyle müslümânların bu doğal birlikteliğini engellemeye çalıştılar. Yahûdî güdümlü batılılar, sizin daha şimdi bile göremediğiniz bu gerçeği, kırk yıl önce görerek ve strateji değiştirerek müslümânların bu birlikteliğini engelleme planlarını uygulamaya soktular.

40 yıl hazırlık yapmanın ne anlama geldiğini anlamlandırmanız zor, Çünkü, Osmanlıyı bertâraf etdikten sonra. Türkiye'de dâhil olmak üzre her coğrafyaya kendilerine bağımlı kukla idâreler yerleştirdiler. Zâten, Türkiye de dâhil olmak üzre bütün islâm beldeleri gizli veyâ açık bunların sömürgesi iken, bu kırk yıllık hazırlık neyin nesidir? diye soracaklara cevap vereyim.

Türkiye cumhûriyeti devletini de onlar kurdurmuştu. Ateist ve kâfirleri kullanmışlardı. Öldürme, yıldırma fakir bırakma gibi her türlü sert yöntemleri kullandılar. Bu yöntemlerle zamân içinde Dünyâdan İslâmı silebileceklerini düşünüyorlar, Anadolu'yu da 100 sene sonra hristiyânlaştırabileceklerini, dînsizleştirebileceklerini zannediyorlardı.

Fakat ummadıkları, hesâb edemedikleri bir şey başlarına geldi. Osmanlıyı bertâraf eden bu Dünyâ elitleri, hükümrânları,, Telâviv'de Newyork'ta Londra'da Madrid'de,, bir kafe de kahvelerini rahat rahat yudumlayamıyorlardı. Aç bırakılarak, öldürerek, sindirerek, sert yöntemlerle âdeta bir kedi gibi köşeye sıkıştırılan müslümânlar,, kedinin, kediyi köşeye sıkıştıranın yüzüne saldırması gözünü çıkarması gibi Batılıları patlatmaya başladılar. İntihâr bombacılarımız, batının kalbinde pıtırcık gibi bomba patlatmaya başladılar. Batılı elitler, gizli yahûdî hükümdarlar, "Lan dediler, bu nasıl zenginlik bu nasıl hükümrânlık, açık havada bir kahve bile içemiyorum" Ve Batılı ülkelerde Amerika'da bir milyonlarca asyalı ve ortadoğulu müslümân varken, biz nasıl bir salaklık yapmışız da kucağımıza bombayı almışız diye düşündüler. Osmanlı'yı yıktıktan sonra müslümânlara uyguladığımız sertlik stratejisini değiştirmezsek, Bunlar götümüzü patlatacak diye düşündüler, gördüler.

Ve Müsalümânlara yönelik politikalarında değişim karârı aldılar,  strateji değişikliğine gittiler. Bu strateji değişikliğine göre, Radikal müslümânları ılımlı müslâmanlara boğduracaklardı. Çok ılımlı,  müslümân görünümlü münâfıklarla da işbirliği yaparak, onlar eliyle belki münâfık bir halîfeyle İslâm coğrafyasını idâre etmeye çalışacaklardı. 

İşte bu minvâlde Başlangıçta Fetö ve Tayyible birlikte gidiyorlardı, Fetö münâfık olduğu için, soy olarak ermenî ve yahûdî kökenli olduğu için halâ onlarla devâm ediyor. Tayyîb Erdoğan ise Müslümânların çok zayıf olduğu bir dönemde iktidârını sağlamlaştırmak için onlarla birlikte gitmiş, birlikte görünmüştür. İnancından tâviz veren bir idâre istemeye başladıklarında Amerika'yla yollarını ayırmakta tereddüt etmemiştir. Kendi akıllılığından değil, takdîr-i ilâhî yardımıyla ve müslümânlar adına, Hem Amerika'yı hem de fetö'yü hem de Avrupa birliğini kullanmıştır. Kendini ve müslümânları daha güçlü bir konuma yükseltmiştir. 


Şuraya da bir açıklık getireyim. Kuruluşundan i'tibâren Türkiye cumhûriyeti göbekten yahûdî ve İngilize bağlıydı. Derin devlet ergenekon da pek tabii ki onların hizmetindeydi. Yüz sene önceki sert politikalarla, Ülke içindeki müslümânları ezerek sindirerek gül gibi emperyâllerle geçinip gidiyorlardı. Zâten güçsüz, yurtta sulh cihanda sulhçu küçük bir devlete râzı olmuşlardı. Yahûdî güdümlü emperyaller, derin devlet ergenekonculara, Ateist rejimin gerçek sâhiplerine yeni bir emir vererek,, artık sert politikalarla devâm etmeyeceğiz, ılımlı müslümân  ve münâfıklarla uyum içinde çalışacağız. Dedi, Ya uyum sağlayın ya da gizli iktidârınızı terkedin dendi.

Fakat ateist damarlı ergenekoncular bir türlü mes'eleyi anlayamıyorlardı. Belki aralarında Türkiye'nin yedi düvele (yedi gelişmiş devlet) karşı savaşıp m. Kamal in zafer kazandığını düşünen ve bağımsız bir ülke olduğunu düşünen dangalaklar bile vardı. İşte bir kısmı dangalaklığından bir kısmı da gizli iktidâr saltanatından vazgeçemedikleri için ve temelde ılımlı müslümânlarla işbirliği yapmayı da gururlarına yediremedikleri için. Direttiler. Ergenekoncular iktidârlarından vazgeçmemek için direttikçe  yarı kumpas yarı gerçek belgeler görüntüler seminer kayıtları, bizim ergenekoncuların efendileri eliyle basına gönderilmeye başlandı. Türkiye cumhuriyeti genel kurmay başkanının ağlama duvarındaki ibâdetini bile bu ergenekoncuların laf anlamazlıkları yüzünden basınla paylaştılar. Anca şimdi anlayabildiler de Kılıçdaroğluyla Akşener, Fetö ile uyumlu çalışıyor.

Sonuç i'tibâriyle 15 temmuzda bizim uçağın tekerlekleri yerden kesildi. Yükselişe geçtik Gidiyoruz artık, tutulmamız imkânsız. Mes'ele ak parti mes'elesi değil. Ak parti gitse de farketmez. Türkiye bütün müslümânların lîder ve birleştirici ülkesi olarak Osmanlı da olduğu gibi Allah'ın hizmetine girecek. Şeytânların sömürgesi olmaktan kurtulacağız. İnşAllah, ehl-i sünnet temelli, Tasavvuf ehli evliyânın irfânını hayâta geçirmeye çalışan yönetici kadrolar eliyle idâre ediliriz. Bunun dışındaki sözde islâmî idârelere ben şahsen râzı olmam. Mücâdele ederim. Zâten onlar beni yaşatmaz.

Adnan Menderes'in çıkışı, Müslümânlar için Fecr-i Kâzip (Yalancı imsâk) vaktiydi, o zamandan bu zamana, müslümânlar lehine aydınlık artıyor. Menderesten sonra gelen her müslümân lîder öncekinden daha fazîletli oluyor. Tayyibden sonra daha ifazîletlisi gelecek. Küfür cephesinde de M. Kamal den sonra dikkat edin, liderlerin gâvurlukta kalitesi düşüyor. Şimdi sabah vaktindeyiz. İslâm Güneşi öğle vaktine kadar 40-50 yıl aydınlığını artırarak devâm edecek. İslâm hâkimiyet ve aydınlığı en az 90 yıl devâm edecek. Sonra tekrâr küfür veyâ karanlığın hükmü gâlip gelecek.
 

Aç tavuk kendini daeı anbarıbda görürmüş. denek islamiyet güçlenecek onlarada oturup bakacaklar. biraz ufak at civcivlerde yesin

Link to post
Sitelerde Paylaş

Ben  sadece bu ülke için değil  genel olarak dünya ve diğer ülkeler için ciddi bir  değişim ve dönüşümün olacağına inanıyorum.Çünkü  bilgi  artık çok hızlı yayılıyor, yalan eskisi gibi yatsıya kadar değil  en fazla 2-3  saniye  ayakta kalıyor.

 

Hadi din adamları kalksın  fetva versin , sosyal  medyada yalan söyleyen ve  yalan haber yapan trollük yapanların yeri cehennemdir ! Bunu  ne zaman yapacaklar ? asıl güncelleme  budur.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.

×
×
  • Yeni Oluştur...