Jump to content

Mu'minun 14 Faciası !


Recommended Posts

On 30.03.2018 at 10:28, adeist yazdı:

Mu'minun 14 "Sonra bu az suyu “alaka” hâline getirdik. Alakayı da “mudga” yaptık. Bu “mudga”yı da kemiklere dönüştürdük ve bu kemiklere de et giydirdik. Nihayet onu bambaşka bir yaratık olarak ortaya çıkardık. Yaratanların en güzeli olan Allah’ın şânı ne yücedir!" (Diyanet çevirisi)

Bu durumda "YARATANLAR"ın daha çirkinleri, hatta çok daha çirkinleri mi  (şeytan ?) var ?
Kur'an pagan kitabı mı ?
Bu nasıl bir çelişki ?



 

Mu’minun süresi (12...17) 

12-Andolsun, biz insanı, çamurdan (süzülmüş) bir özden yarattık.

 

13-Sonra onu az bir su (meni) hâlinde sağlam bir karargâha (ana rahmine) yerleştirdik.

 

14-Sonra bu az suyu “alaka”  hâline getirdik. Alakayı da “mudga”  yaptık. Bu “mudga”yı da kemiklere dönüştürdük ve bu kemiklere de et giydirdik. Nihayet onu bambaşka bir yaratık olarak ortaya çıkardık. Yaratanların en güzeli olan Allah’ın şânı ne yücedir!

 

15-Sonra (ey insanlar) siz bunun ardından muhakkak öleceksiniz.

 

16-Sonra yine muhakkak siz, kıyamet gününde (tekrar) diriltileceksiniz.

 

17-Andolsun, biz sizin üzerinizde yedi  yol yarattık.  Biz yarattıklarımızdan habersiz değiliz.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 91
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

10 dakika önce, Tuğba yazdı:

 

İşte siz böyle kimselersiniz! Diyelim ki biraz bilginiz olan şey hakkında tartıştınız. Ya hiç bilginiz olmayan şey hakkında niçin tartışıyorsunuz? Allah bilir, siz bilmezsiniz.

 (AL-İ İMRAN/66)

Bunlarıda sizinkiler yapıp paylaşıyor akıllarınca islama zarar verecekler...

halbuki islamın sahibi ALLAH ‘tır

ve zafer ALLAHINDIR

TİN SURESİ

1- Andolsun incir ve zeytine,

2- Andolsun sina dağına,

 3- Andolsun bu güvenli Mekke şehrine,

 4- Biz insanı en güzel bir şekilde yarattık,

 5-Sonra onu aşağıların en aşağısı kıldık

Link to post
Sitelerde Paylaş
3 dakika önce, güven yazdı:

TİN SURESİ

1- Andolsun incir ve zeytine,

2- Andolsun sina dağına,

 3- Andolsun bu güvenli Mekke şehrine,

 4- Biz insanı en güzel bir şekilde yarattık,

 5-Sonra onu aşağıların en aşağısı kıldık

6-Ancak, iman edip salih ameller işleyenler başka. Onlar için devamlı bir mükâfat vardır.

 

7-(Ey insan!) Böyle iken, hangi şey sana hesap ve cezayı yalanlatıyor?

 

8-Allah, hükmedenlerin en iyi hükmedeni değil midir?

Link to post
Sitelerde Paylaş
10 dakika önce, Tuğba yazdı:

Mu’minun süresi (12...17) 

12-Andolsun, biz insanı, çamurdan (süzülmüş) bir özden yarattık.

 

13-Sonra onu az bir su (meni) hâlinde sağlam bir karargâha (ana rahmine) yerleştirdik.

 

14-Sonra bu az suyu “alaka”  hâline getirdik. Alakayı da “mudga”  yaptık. Bu “mudga”yı da kemiklere dönüştürdük ve bu kemiklere de et giydirdik. Nihayet onu bambaşka bir yaratık olarak ortaya çıkardık. Yaratanların en güzeli olan Allah’ın şânı ne yücedir!

 

15-Sonra (ey insanlar) siz bunun ardından muhakkak öleceksiniz.

 

16-Sonra yine muhakkak siz, kıyamet gününde (tekrar) diriltileceksiniz.

 

17-Andolsun, biz sizin üzerinizde yedi  yol yarattık.  Biz yarattıklarımızdan habersiz değiliz.

Bu nen bukadar upralıyor oli versin olsun  o atlererimşok sor iş buyqratılıklr insanmı yoksadinezormu 

Link to post
Sitelerde Paylaş
9 dakika önce, Tuğba yazdı:

6-Ancak, iman edip salih ameller işleyenler başka. Onlar için devamlı bir mükâfat vardır.

 

7-(Ey insan!) Böyle iken, hangi şey sana hesap ve cezayı yalanlatıyor?

 

8-Allah, hükmedenlerin en iyi hükmedeni değil midir?

çok güzel anlatıyırun uylum geldş

CEBRAŞL HALA VARMAMIŞ ALLAHIN NYABUNA

"

Gökten yere her işi O evirip düzene koyar. Sonra (işler,) sizin saymakta olduğunuz bin yıl süreli  bir günde yine O’na yükselir". (Secde Suresi, 5)

"Melekler ve Ruh (Cebrail), ona, süresi elli bin yıl olan  bir günde çıkabilmektedir." (Mearic Suresi, 4)

Gerçekten, senin Rabbinin katında bir gün,  sizin saymakta olduklarınızdan bin yıl gibidir." (Hac Suresi – 47)

Link to post
Sitelerde Paylaş
47 dakika önce, güven yazdı:

çok güzel anlatıyırun uylum geldş

CEBRAŞL HALA VARMAMIŞ ALLAHIN NYABUNA

"

Gökten yere her işi O evirip düzene koyar. Sonra (işler,) sizin saymakta olduğunuz bin yıl süreli  bir günde yine O’na yükselir". (Secde Suresi, 5)

"Melekler ve Ruh (Cebrail), ona, süresi elli bin yıl olan  bir günde çıkabilmektedir." (Mearic Suresi, 4)

Gerçekten, senin Rabbinin katında bir gün,  sizin saymakta olduklarınızdan bin yıl gibidir." (Hac Suresi – 47)

 

47 dakika önce, güven yazdı:

çok güzel anlatıyırun uylum geldş

CEBRAŞL HALA VARMAMIŞ ALLAHIN NYABUNA

"

Gökten yere her işi O evirip düzene koyar. Sonra (işler,) sizin saymakta olduğunuz bin yıl süreli  bir günde yine O’na yükselir". (Secde Suresi, 5)

"Melekler ve Ruh (Cebrail), ona, süresi elli bin yıl olan  bir günde çıkabilmektedir." (Mearic Suresi, 4)

Gerçekten, senin Rabbinin katında bir gün,  sizin saymakta olduklarınızdan bin yıl gibidir." (Hac Suresi – 47)

Bir daha oku cevabı içinde

Link to post
Sitelerde Paylaş
29 dakika önce, Tuğba yazdı:

 

Bir daha oku cevabı içinde

 

Enam-163. O’nun hiçbir ortağı yoktur; böyle emrolundum ve ben müslümanların ilkiyim.” Yukarıdaki ayet, Muhammed hazretlerinin ilk müslüman olduğunu belirtir ama hükümsüzdür.

Araf-143. “Sen sübhansın”, “tevbe ettim, sana döndüm ve ben müminlerin ilkiyim,” dedi.

Yukarıdaki ayet de Musa‘nın ilk müslüman olduğunu belirten ayettir ve o da hükümsüzdür.

Her iki ayeti de hükümsüz kılan ayet:

Ali İmran- 67. İbrahim, ne Yahudi, ne de Hristiyandı. Fakat o, Allah’ı bir tanıyan dosdoğru bir müslümandı, müşriklerden de değildi.

İbrahim, Muhammed’den de, Musa’dan da önce yaşadığına göre müslümanlığı onlardan öncedir. Adem, İdris, Nuh gibi İbrahim’den önce yaşamış olan peygamberlerin Müslümanlık sırasının ise hesaba katılmadığını görüyoruz.

 

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
Bir saat önce, güven yazdı:

çok güzel anlatıyırun uylum geldş

CEBRAŞL HALA VARMAMIŞ ALLAHIN NYABUNA

"

Gökten yere her işi O evirip düzene koyar. Sonra (işler,) sizin saymakta olduğunuz bin yıl süreli  bir günde yine O’na yükselir". (Secde Suresi, 5)

"Melekler ve Ruh (Cebrail), ona, süresi elli bin yıl olan  bir günde çıkabilmektedir." (Mearic Suresi, 4)

Gerçekten, senin Rabbinin katında bir gün,  sizin saymakta olduklarınızdan bin yıl gibidir." (Hac Suresi – 47)

                

  Bir saat önce, güven yazdı:

çok güzel anlatıyırun uylum geldş

CEBRAŞL HALA VARMAMIŞ ALLAHIN NYABUNA

"

Gökten yere her işi O evirip düzene koyar. Sonra (işler,) sizin saymakta olduğunuz bin yıl süreli  bir günde yine O’na yükselir". (Secde Suresi, 5)

"Melekler ve Ruh (Cebrail), ona, süresi elli bin yıl olan  bir günde çıkabilmektedir." (Mearic Suresi, 4)

Gerçekten, senin Rabbinin katında bir gün,  sizin saymakta olduklarınızdan bin yıl gibidir." (Hac Suresi – 47)

içindeleri iyi okudum tafsiyem sen oku bir daha

Link to post
Sitelerde Paylaş
On 30.03.2018 at 09:28, adeist yazdı:

Mu'minun 14 "Sonra bu az suyu “alaka” hâline getirdik. Alakayı da “mudga” yaptık. Bu “mudga”yı da kemiklere dönüştürdük ve bu kemiklere de et giydirdik. Nihayet onu bambaşka bir yaratık olarak ortaya çıkardık. Yaratanların en güzeli olan Allah’ın şânı ne yücedir!" (Diyanet çevirisi)

Bu durumda "YARATANLAR"ın daha çirkinleri, hatta çok daha çirkinleri mi  (şeytan ?) var ?
Kur'an pagan kitabı mı ?
Bu nasıl bir çelişki ?



 

 

Ayet'in sonu ahsenü'l-halikin olsaydı o zaman yaratanların en güzeli olurdu. ama Ayetin sonu ahsenu el halikine yani en güzel Yaratandır demektir. Diyanetin çevirisi yanlış. zaten neyi doğru yapıyorlarki bunu da yapsınlar?

 

yaratıcıların en güzeli tabiri ile en güzel Yaratan'dır tabiri arasında fark var. en güzel Yaratan'dır misalinden kasıt müşriklerin yaratıcı olduğunu sandıkları putlarına bakıpda onlarda da böyle bir Yaratma Kudreti olup olmadığını muhakeme etmeleri içindir. yoksa ALLAH'tan başka Yaratan yoktur. dolayısıyla O, ilahlık isnad edilen tağutlarla kıyaslanamaz.

 

adeist sende algılama sorunu var. Kur'an'da zerre çelişki yoktur.

 

sırf Diyanete bakarak Hak Yolu eleştirmeyin sizde aynı şerefsizliği yapmayın. Diyanetin aptalca çevirisinden birini daha göstereceğim.

 

Nebe Suresi 33. Ayet: "Ve kevâıbe etrâbâ(etrâben)."

 

esas anlamı:  ve endamlı aynı yaşıt(lar vardır)

 

Ayet bu kadarken Diyanetin çevirisi: "kendileriyle bir yaşta, göğüsleri çıkmış genç kızlar vardır."

 

Ayet'te göğüs ifadesi geçmediği halde Cennet'teki Hurileri bedenleriyle teşhir eden ahlaksız Diyanet. daha sen böyle çeviriyorsan kimler napmaz? araştırın kaç tane çeviride de aynı şekilde "göğüs" kelimesi geçen ifadeler vardır. siz bunlara bakarak İslam'ı eleştiriyorsanız sizde beter olun ateistler.

 

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
4 saat önce, güven yazdı:

çok güzel anlatıyırun uylum geldş

CEBRAŞL HALA VARMAMIŞ ALLAHIN NYABUNA

"

Gökten yere her işi O evirip düzene koyar. Sonra (işler,) sizin saymakta olduğunuz bin yıl süreli  bir günde yine O’na yükselir". (Secde Suresi, 5)

"Melekler ve Ruh (Cebrail), ona, süresi elli bin yıl olan  bir günde çıkabilmektedir." (Mearic Suresi, 4)

Gerçekten, senin Rabbinin katında bir gün,  sizin saymakta olduklarınızdan bin yıl gibidir." (Hac Suresi – 47)

 

alay edeceğine kendi ahmaklığına bak güven sende gram beyin yok.

 

"Melekler ve Ruh miktarı 50 bin sene olan bir günde O'na yükselir" Ayetini bir daha oku cahil mahluk.

 

Melekler ve Ruh 50 bin senede O'na yükselir denmiyor, miktarı 50 bin sene süren bir günde O'na yükselir buyuruluyor. yani bir gün var ve o günün süresi 50 bin sene bu hangi gündür?

 

Hadislere baktığımızda Ahiret Günü'nün 50 bin sene süreceği bildirilir. işte miktarı 50 bin sene olan gün o gündür yani Ahiret günü. Ayetde Ahiret gününe ve o gün de Meleklerin ve Hz. Cebrail'in, ALLAH'ın Takdir ettiği yere yükseleceği bildirilir.

 

senin gibi cahillerde, Melekler ve Cebrail'in 50 bin sene süren bir yolculuğa çıktığını anlar bu Ayet'ten. ateistlerin çoğu gerçekten ahmaktır bu tescillenmiş bir gerçek.

 

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
On 30.03.2018 at 13:03, Abdülmalik yazdı:

Az su dediği erkeğin menisi.

Antik insanların kadının yumurtasından haberleri yoktu, çocuğun sadece erkeğin menisinden geliştiğini düşünüyorlardı.

Buraya kadar normal,

Anormal olan Allah’ın da böyle düşünmesi..

Buradan ne sonuç çıkarıyoruz?Allah nasıl yarattığını bile bilmiyor,o yüzden yaratanların en güzeli değil..

 

şerefsizlik yapma abdülmalik.

 

Ayet'i düzgün okumadınmı? kim öyle düşünüyormuş? Ayet'de; Sonra o damlayı bir alaka dönüştürdük, bu alakayı bir et parçacığına dönüştürdük, (buraya dikkat, alakadan dönüşen mudga yani et parçacığı hala menimidir? burda hala erkek menisinden bahsedilmiyor o meninin kadının yumurtalıklarında yaptığı değişimden bahsediyor. sen, Yaratan'ın yarattığı kadının yumurtalıklarından haberi olmadığını nasıl söylersin densiz, senin gibiler alay etmek için hep böyle uydururlar.) Ayet'in devamı; bu et parçacığını kemiklere çevirdik, derken bu kemiklere bir et giydirdik; sonra ona bambaşka bir yaratılışla şekillendirdik.

Link to post
Sitelerde Paylaş
18 saat önce, democrossian yazdı:

Kuran hazırlanırken diğer kutsal metinlerdeki "rab buyurdu ki" formatından çıkıp direk allahın ağzından kelam yazma formatı denenmiştir. Bu format risklidir. Allahın ağzından kelam söylemenin inandırıcılıktan uzak olması riski vardır. İşte bu "biz" söylemi de allahın ağzından konuşmanın ortaya çıkardığı acayipliklerden. Ben dese allah ağa konuştu gibi olacak, biz deyince azamet olacak ama en önemli islam söylemi tevhid güme gidecek... Siz kim, seninle meleklerin mi, meleklerin senin ortağın mı... /Kur'an'da buyurulan "Biz" ifadesi azametten değil, ALLAH'ın yarattıklarını da şahit olarak tutması üzerine "Biz" buyurarak çoğul ifade buyurmuştur. yoksa Yaratan azamet için illa "Biz" ifadesini kullanmaz, O Tektir Birdir doğmamış ve doğurulmamıştır. dengi ortağı yoktur. beklediğiniz azametse bu bile azamet için yeterlidir.

 

O , "Biz" olması için kimleri sağında solunda tutacak? "Biz" ifadesi yalnızca yarattıklarını şahit olarak tutmasıdır. birilerini Kudretine ortak ettiğinden değil.

 

 

tarihinde hansar tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
8 saat önce, Tuğba yazdı:

Kur’an’dan bir şüphe içinde kalırlar.

 

Bu pasaj bana hiç hitap etmiyor. Çünkü ben Kuran'dan şüphe içinde filan değilim. Tersine son derece eminim. Emin olduğum konu, onun bir takım cahil çöl yağmacıları tarafından ortaya atılmış olduğu.

Link to post
Sitelerde Paylaş
3 saat önce, hansar yazdı:

 

 

İletini alıntının dışına yazmayı becerebilsen daha iyi olurdu. Neyse şimdi sen diyorsun ki allahının biz dediği kendisi ve yarattıkları öyle mi? Bu iddianın son derece saçma olduğunu görebilmen lazım. Azamet havası basmak için biz dendiğinden başka bir açıklamanın geçerli olması olanaksızdır. 

 

Pagan inanışında da bir en büyük baş tanrı ve alt tanrılar vardır. Tek tanrı inancına geçildiğinde alt tanrılar melek ve cin yapılmış hepsi o... Hiç bir farklılık yok. Hepsi uydurma, hiç birinin aslı yok astarı yok. Tek tanrı demekte de hiç bir marifet yok.

Link to post
Sitelerde Paylaş
5 saat önce, hansar yazdı:

Nebe Suresi 33. Ayet: "Ve kevâıbe etrâbâ(etrâben)."

 

esas anlamı:  ve endamlı aynı yaşıt(lar vardır)

 

Senin çevirin de yanlış. :lol: 

 

Kevaib endamlı filan demek değildir. Kevaib kabartılar yükseltiler demektir. Kabe de aynı köktendir. Topuk demek olan kab da aynı köktendir.

 

Fakat ergenliğe ulaşan kızların vücut hatlarındaki değişimlerden dolayı genç kızlara kevaib denilmiştir. Olay sadece budur. Yani eşit tepeler var tepeden tepeye yürüyüş yapacaksınız filan demiyor. Yaşıt genç kızlar var diyor. Bu çirkin bir rüşvet yalanı. Yağmacıları yağmaya teşvik etmek için uydurulmuş bir yalan. Bu yağmacılar böyle yalan vaadlerle götürülüp kabileler basılıp yağmalanıyordu.

Link to post
Sitelerde Paylaş
5 saat önce, hansar yazdı:

Ayet'in sonu ahsenü'l-halikin olsaydı o zaman yaratanların en güzeli olurdu. ama Ayetin sonu ahsenu el halikine yani en güzel Yaratandır demektir.

 

Kuran'ınızı hiç bilmiyorsunuz. Sözcüğün tekili halik'tir. İ'si uzatılarak "în" geldi mi çoğul olur. Sonuna e gelip gelmemesi sadece orada kesildiğine veya okumaya devam edildiğine bağlıdır. Tekil ve çoğula etkisi yoktur. Cümle sonundaysa e okunmaz. Devam edilirse e okunur. Bu kadar.

 

En bilgisiz bir ateist, Kuranınızı sizin en alim dediğinizden iyi bilir. Bu da sizin utancınız. Tamamına yakını müslim dediğiniz ülkede sokakta yüz değil bin kişiye Kuran hakkında basit bir soru sor, bir tane bilen çıkması çok hayret verici bir mucize olur. Ama hepsi de mucizenin Kuran olduğunu iddia edecektir! :lol:

 

Hakkında hiç bir bilgisi olmadığı şey hakkında en iddialı söylemlere sahip bir topluluk!!! Bu cehaletin en kestirme tanımı olabilir!

Link to post
Sitelerde Paylaş
9 saat önce, Tuğba yazdı:

Mu’minun süresi (12...17) 

12-Andolsun, biz insanı, çamurdan (süzülmüş) bir özden yarattık.

 

13-Sonra onu az bir su (meni) hâlinde sağlam bir karargâha (ana rahmine) yerleştirdik.

 

14-Sonra bu az suyu “alaka”  hâline getirdik. Alakayı da “mudga”  yaptık. Bu “mudga”yı da kemiklere dönüştürdük ve bu kemiklere de et giydirdik. Nihayet onu bambaşka bir yaratık olarak ortaya çıkardık. Yaratanların en güzeli olan Allah’ın şânı ne yücedir!

 

15-Sonra (ey insanlar) siz bunun ardından muhakkak öleceksiniz.

 

16-Sonra yine muhakkak siz, kıyamet gününde (tekrar) diriltileceksiniz.

 

17-Andolsun, biz sizin üzerinizde yedi  yol yarattık.  Biz yarattıklarımızdan habersiz değiliz.


Tuğba hanım, bu verdiğiniz ayetin benim sorumla ne alâkası var?
Anlamadıysanız, Bilâl'e anlatır gibi tekrar sorayım;

Tanrınız Kuran'da kendisinin "yaratıcıların en güzeli" olduğunu iddia ediyor. 
Burada karşılaştırma kipi var. Güzel > daha güzel > en güzel. 
Bu durumda en az bir, hatta yoruma bağlı olarak en az iki yaratıcı daha olduğu sonucu çıkıyor.
Bu söylem, iman ilkelerinizle uyuşuyor mu? 
Bu nesh edilmiş bir ayet mi?
Yoksa "gharāniq" vakası gibi bu da şeytan vesvesesi mi? 

Link to post
Sitelerde Paylaş
6 saat önce, hansar yazdı:

 

Ayet'in sonu ahsenü'l-halikin olsaydı o zaman yaratanların en güzeli olurdu. ama Ayetin sonu ahsenu el halikine yani en güzel Yaratandır demektir. Diyanetin çevirisi yanlış. zaten neyi doğru yapıyorlarki bunu da yapsınlar?

 

yaratıcıların en güzeli tabiri ile en güzel Yaratan'dır tabiri arasında fark var. en güzel Yaratan'dır misalinden kasıt müşriklerin yaratıcı olduğunu sandıkları putlarına bakıpda onlarda da böyle bir Yaratma Kudreti olup olmadığını muhakeme etmeleri içindir. yoksa ALLAH'tan başka Yaratan yoktur. dolayısıyla O, ilahlık isnad edilen tağutlarla kıyaslanamaz.

 

adeist sende algılama sorunu var. Kur'an'da zerre çelişki yoktur.

 

sırf Diyanete bakarak Hak Yolu eleştirmeyin sizde aynı şerefsizliği yapmayın. Diyanetin aptalca çevirisinden birini daha göstereceğim.

 

Nebe Suresi 33. Ayet: "Ve kevâıbe etrâbâ(etrâben)."

 

esas anlamı:  ve endamlı aynı yaşıt(lar vardır)

 

Ayet bu kadarken Diyanetin çevirisi: "kendileriyle bir yaşta, göğüsleri çıkmış genç kızlar vardır."

 

Ayet'te göğüs ifadesi geçmediği halde Cennet'teki Hurileri bedenleriyle teşhir eden ahlaksız Diyanet. daha sen böyle çeviriyorsan kimler napmaz? araştırın kaç tane çeviride de aynı şekilde "göğüs" kelimesi geçen ifadeler vardır. siz bunlara bakarak İslam'ı eleştiriyorsanız sizde beter olun ateistler.

 

 


Aklınız cinsellik, fikriniz hakaret !
İşiniz gücünüz etrafa çamur atmak !
Algılama sorunu, senin yarım aklında var !
Senin dışında hiçkimse bu arap zırvasını anlamıyor değil mi?
Şurada 41 değişik tercümesi var, anlayabilirsen bak bakalım farklı bir şekilde tercüme eden olmuş mu?
http://www.kuranmeali.org/23/muminun_suresi/14.ayet/kurani_kerim_mealleri.aspx
Şuursuz moron !
 

Link to post
Sitelerde Paylaş
6 saat önce, hansar yazdı:

 

şerefsizlik yapma abdülmalik.

 

Ayet'i düzgün okumadınmı? kim öyle düşünüyormuş? Ayet'de; Sonra o damlayı bir alaka dönüştürdük, bu alakayı bir et parçacığına dönüştürdük, (buraya dikkat, alakadan dönüşen mudga yani et parçacığı hala menimidir? burda hala erkek menisinden bahsedilmiyor o meninin kadının yumurtalıklarında yaptığı değişimden bahsediyor. sen, Yaratan'ın yarattığı kadının yumurtalıklarından haberi olmadığını nasıl söylersin densiz, senin gibiler alay etmek için hep böyle uydururlar.) Ayet'in devamı; bu et parçacığını kemiklere çevirdik, derken bu kemiklere bir et giydirdik; sonra ona bambaşka bir yaratılışla şekillendirdik.

 

Neyi nereye kadar okursan oku; hiçbir koşulda kadın yumurtasından söz edilmiyor. Dönüşen, ete kemiğe bürünen o bir damla sıvı... Niye kafandan uydurup oraya kadın yumurtalıklarını ekliyorsun?

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...