Jump to content

Varligimizin hikmeti


Recommended Posts

15 dakika önce, SUPERULLAH yazdı:

 

Ozgur iradenin olmadigini anlasan, daha buralarda yazamassin. Hicbirseyi temelendiremeyeceginin farkindasin cunku:)

 

Geçtim özgür iradeyi, sana göre ahlakı da temellendiremeyiz canım.

Bal gibi de temellendiriyoruz bildiğin gibi. Ama işte senin kafa küt olduğu için senelerdir aynı şeyleri söyleyip duruyorsun.

 

 

 

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 216
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

1 dakika önce, Türk Ateist yazdı:

 

Geçtim özgür iradeyi, sana göre ahlakı da temellendiremeyiz canım.

Bal gibi de temellendiriyoruz bildiğin gibi. Ama işte senin kafa küt olduğu için senelerdir aynı şeyleri söyleyip duruyorsun.

 

 

 

 

 

Ben sana ahlaki temellendiremezsin demedim, ahlakin nereden uyduruldugunu aciklayip temellendirirsin tabi..

Sana, uydurdugun ahlakin baglayiciligini temellendiremezsin dedim.

Gendi hormondu birseyler sayiklayip,  bunlarin baglayici olabilecegini sanip senelerdir sacmaliyorsunuz.

 

Bak anibal nasil kafayi yedi.

Ozgur irade yok, ahlak masal, iyilik kotuluk yok deyip, ben muslumlere ahlaksiz demem diyor.

Ama seref, haysiyet bunlardan farkli denebilir diyor ahahhaha

Link to post
Sitelerde Paylaş
20 dakika önce, SUPERULLAH yazdı:

 

Ben sana ahlaki temellendiremezsin demedim, ahlakin nereden uyduruldugunu aciklayip temellendirirsin tabi..

Sana, uydurdugun ahlakin baglayiciligini temellendiremezsin dedim.

Gendi hormondu birseyler sayiklayip,  bunlarin baglayici olabilecegini sanip senelerdir sacmaliyorsunuz.

 

Bak anibal nasil kafayi yedi.

Ozgur irade yok, ahlak masal, iyilik kotuluk yok deyip, ben muslumlere ahlaksiz demem diyor.

Ama seref, haysiyet bunlardan farkli denebilir diyor ahahhaha

 

anibal bildim bileli özgür irade yoktur der. Başka sağlam ateistler de vardır özgür irade yoktur diyen, ama bu sağlam ateistler ahlak yoktur, masaldır demezler. Masal dedikleri sizin yüklediğiniz anlam.

Ahlak dediğin aynen anibal'in dediği gibi bizim uydurduğumuz bir tanımdır. İyilik ve kötülük de öyle. Bunlar, ne ad verirsen ver, ne gibi anlamlar yüklersen yükle ya da yükleme, insanın genetik kodlarında var. Biz homo sapien sapien denen tür, bu duygu ve davranış modellerini adlandırıp manifestolar haline getiren, üstünde düşünen ve bazen de din gibi örgütlü yapılarla stabil hale getiren hayvanlarız. Bunu bizden başka yapan tek bir hayvan türü daha yok, onlar yalnızca yaşıyor.

Yani iyi ve kötü ve bunların genel adı ahlak, doğada var zaten. 

 

Anibal Müslümlere ahlaksız demem, çünkü bu tanım yetmez demek istiyor ve şerefsiz, adi vb tanımları kullanıyor. Bak tanım diyorum, anla artık şunu. Bu tanımların denk düştüğü davranış biçimleri ve onlara gösterilen tepkiler var, bu tepkiler de biyolojik. Duygulanım. 

İslam'dan bu kadar nefret eden bir bu adamı gördüm bir de Hacı'yı. Çok iyi tanıyorlar çünkü.

Link to post
Sitelerde Paylaş
12 dakika önce, SUPERULLAH yazdı:

Onceki sayfalari iyi okuyamamissin, ahlak masaldir diyor:)

Ve hala ahlakin kaynagini anlatiyorsun bana, genlerin uydurdugu ahlakin baglayiciligini aciklaman gerekiyor.

 

Ahlak genlerin uydurduğu bir şey değil, sen daha konuyu çarpıtma ve bizi manipüle etme derdindesin.

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
9 dakika önce, Türk Ateist yazdı:

 

Ahlak genlerin uydurduğu bir şey değil, sen daha konuyu çarpıtma ve bizi manipüle etme derdindesin.

 

 

Bizzat anibalin bu basliktaki vecizesi, ahlakin genlerde kodlanan suru guduleri olmasi.

Sen nasil istiyorsan oyle soyle, senin ahlakinin kaynagi genetik kopyalanma degil mi?

Link to post
Sitelerde Paylaş
3 dakika önce, SUPERULLAH yazdı:

 

Bizzat anibalin bu basliktaki vecizesi, ahlakin genlerde kodlanan suru guduleri olmasi.

Sen nasil istiyorsan oyle soyle, senin ahlakinin kaynagi genetik kopyalanma degil mi?

 

Aynen öyle. Tamamen öyle. Tam da bu yüzden insana ait deyişle "ahlaklı olmak, iyi olmak" hiçbir şekilde bir marifet, ayrıcalık vs değildir. Bu zaten doğal, normal olandır.

Kötülük de doğaldır elbette ama sürüye her bakımdan zarar verdiği için normal bulunmaz, hoş karşılanmaz. 

Ahlak dediğin şey bu. Ve sadece insanda yok, özellikle sürü halinde yaşayan, büyük beyinli memelilerde çok belirgindir. Daha doğrusu onların ahlaki duyarlılıkları bizimkine benzer.

Link to post
Sitelerde Paylaş
9 dakika önce, Türk Ateist yazdı:

 

Aynen öyle. Tamamen öyle. Tam da bu yüzden insana ait deyişle "ahlaklı olmak, iyi olmak" hiçbir şekilde bir marifet, ayrıcalık vs değildir. Bu zaten doğal, normal olandır.

Kötülük de doğaldır elbette ama sürüye her bakımdan zarar verdiği için normal bulunmaz, hoş karşılanmaz. 

Ahlak dediğin şey bu. Ve sadece insanda yok, özellikle sürü halinde yaşayan, büyük beyinli memelilerde çok belirgindir. Daha doğrusu onların ahlaki duyarlılıkları bizimkine benzer.

 

Genlerin kopyalanmasi doganin umurunda mi? Ne demek dogal ve normal olmasi, dogru olan bu diyeceksin neredeyse.

Belki insanlik yok olsa, sonra olusacak bir canli daha "ahlakli" olacak, anca masal anlatiyorsunuz, dinlerden hicbir farkiniz yok:)

Link to post
Sitelerde Paylaş
2 dakika önce, SUPERULLAH yazdı:

 

Genlerin kopyalanmasi doganin umurunda mi? Ne demek dogal ve normal olmasi, dogru olan bu diyeceksin neredeyse.

Belki insanlik yok olsa, sonra olusacak bir canli daha "ahlakli" olacak, anca masal anlatiyorsunuz, dinlerden hicbir farkiniz yok:)

 

Bana ne ki bundan? Sonra oluşacak canlının daha ahlaklı olması ve olmaması beni etkilemez, ben ahlaka güzelleme çeken, onu ulvi bir şey gibi gören salaklardan değilim.

Genlerin kopyalanması doğanın umurunda mı ne demek be? Hepsi birden doğa işte. Doğal seçilim ne, salak? Doğadan yalıtık mı genler? Canlı niye evriliyor, neyin baskısı bu?

Bunu anlamadığın, kafan bi türlü basmadığı için bu haldesin zaten. 

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
27 dakika önce, Türk Ateist yazdı:

 

Bana ne ki bundan? Sonra oluşacak canlının daha ahlaklı olması ve olmaması beni etkilemez, ben ahlaka güzelleme çeken, onu ulvi bir şey gibi gören salaklardan değilim.

Genlerin kopyalanması doğanın umurunda mı ne demek be? Hepsi birden doğa işte. Doğal seçilim ne, salak? Doğadan yalıtık mı genler? Canlı niye evriliyor, neyin baskısı bu?

Bunu anlamadığın, kafan bi türlü basmadığı için bu haldesin zaten. 

 

 

Hersey doga, hersey dogal diyemedigin icin birseyleri daha onemli olmakla niteledigin icin doganin umurunda mi diyorum.

Kizina tecavuz edecek birinin amacindan daha ustun,ulvi,anlamli bir amac mi tasiyorsun mesela?

Link to post
Sitelerde Paylaş
3 dakika önce, SUPERULLAH yazdı:

 

Hersey doga, hersey dogal diyemedigin icin birseyleri daha onemli olmakla niteledigin icin doganin umurunda mi diyorum.

Kizina tecavuz edecek birinin amacindan daha ustun,ulvi,anlamli bir amac mi tasiyorsun mesela?

 

Üstünlük takvadadır diyeydin, tam olaydı.

Tam da dediğim şeyi yapıyorsun işte. Ahlakı ulvi, yüce, doğaüstü, boşlukta kendiliğinden doğmuş bir kavram gibi gördüğün için, ahlak vardır diyenlerce yüceltilmesi gerektiğini düşünüyorsun. Bizim öyle gördüğümüzü sanıyorsun. Nasıl bir kafan varsa artık...

 

Kızına tecavüz edecek birinin amacını bilmem ama sürüye ondan daha faydalı olduğum kesin. 

Ayrıca görüğümüz hemen tüm davranışlar doğaldır. Doğada var işte. Doğal ve normal aynı şeyler değildir, senin kaçırdığın şey bu. Günlük dilde hep birbirine karıştırılır ve bir şeyin normal olduğunu söylemek isterken doğal der insanlar. Yani bir şeye doğal dememiz, onun kabul edilebilir sınırlar içinde olduğunu söylediğimiz anlamına gelmez. Hırsızlık yapmak, tecavüz etmek, birilerini öldürmek doğaldır ancak kabul edilebilir değildir, normalleştirilmesine izin verilmez. Bu da çok yüce, çok ulvi amaçlar taşıdığımızdan değil, sürü için iyi olanın bu olmasındandır.

Biz buna hizmet eden iyi davranışlardan övgüyle bahseder, öyle davrananları yüceltiriz ki bu da iyiyi yapmaya motive eden bir dinamiktir vs.

Kafan basmaz senin, altında doğaüstülük falan arıyorsun çünkü. Doğaüstü değilse genlerin, zihnin uydurmaları deyip sözde hafife alıyor, küçümsüyorsun.

Dedim ya, kafa gitmiş senin. Ama bu yaklaşım agnostiklerde yaygın gibi. Bundan sonra daha fazla dikkat edeceğim. 

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bak yine ayni klişe laflarla oldugun yerde sayikliyorsun:)

 

Suruye daha faydali olmanin, zihninin disinda hicbir anlami yok bunu bir kere idrak edeceksin.

 

Dolayisiyla ulviligi, yuceligi falan gec, hicbir karsilastirma terimi kullanamazsin, her eylem dogada ayni anlamsizliktadir.

 

Kizina tecavuz eden adami yonlendirenler de genler hormonlar falandir.

Link to post
Sitelerde Paylaş
39 minutes ago, SUPERULLAH said:

Bak yine ayni klişe laflarla oldugun yerde sayikliyorsun:)

 

Suruye daha faydali olmanin, zihninin disinda hicbir anlami yok bunu bir kere idrak edeceksin.

 

Dolayisiyla ulviligi, yuceligi falan gec, hicbir karsilastirma terimi kullanamazsin, her eylem dogada ayni anlamsizliktadir.

 

Kizina tecavuz eden adami yonlendirenler de genler hormonlar falandir.

 

 

Salak işte, böyle salak salak sallar durur götünden...

 

Sürüye faydalı olursan, sürü hayatta kalır ve çoğalır. İster fayda de, ister zarar, ama tam olarak genlerin faydasınadır. 

 

Kızına tecavüz eden adam ise, sürüdeki genetik çeşitliliği bozar, sürünün sağ kalımı ve çoğalmasına zarar verir. 

 

Yani, sen sadece bir salaksın, bir boktan anladığın yok.

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
On 01.04.2018 at 04:52, hemdemo yazdı:

Varligimizin bir hikmeti, bu dunyadaki mevcudiyetimizin hizmet ettigi bir amac, dunyada bir vazifeyi ifa etmekle gorevlendirildigimiz bir sorumlulugumuz var midir?

 

Yoksa oylesine mi yasiyoruz?. Bu varlik hikmetimiz ilahi bir yonlendirme olmayabilir, tamemen subjektif, yani kisiye ozgu ve kisinin bizzat iradesiyle secimi yonunde sekillenmis bir varlik amaci da olabilir. Bu varlik hikmeti ve amacini kesfetmek ise her kula nasip olmayabilir. Insanoglunun kahir ekseriyeti tarz-i hayatinda kudsi addedebilecegi bir yasam yolunun yolcusu degil. Yani kendilerini kesfedememislerdir. Oylesine yasarlar ve herhangi bir odaga vakfetmemislerdir kendilerini. Bir saman copu gibi savruluruz cogumuz.

 

Su an bu satirlari yaziyorsam, evrimsel tekamul neticesinde mevcuda gelen ve bir amaca hizmet etmeyip tesaduf eseri olan bir mekanizma mi soz konusu., yoksa varligimizin hikmetini, vazifesini, amacini her ne kadar bu hikmet, vazife, amac subjektif de olsa kesfetmemiz mi icap eder...

 

Yoksa mutlak amac olan saadet ve tatmini saglamak icin hayvani ihtiyaclarimizi doyurmak midir salt gecerli olan, Insan olarak tahahhuk etmemiz ve kendimizi gerceklememiz de muhim degil midir?

 

Hayatın anlamı, bizim onu açıklamak için oluşturduklarımız değil de, bizden bağımsız olarak var olanlarsa, ne olduğunu ve dolayısıyla sorumlu olup olmadığımızı da bilemeyebiliriz. Ancak, biz hem rastlantılar, rastlantıların oluşturduğu zorunluluklar ya da sadece zorunluluklarla verileri bir şekilde (aynı zamanda özgür iradesiz) işliyor ve değerlendirip kişisel hedeflerimizi, varlık hakkındaki temellendirmelerimizi içeren  sonuçlara ulaşıyorsak bunlar da öznel olacaktır. Saman çöpü oluyoruz bana kalırsa, ama savrulma miktarımız değişken. Kimileri rüzgardan ne kadar etkilendiğinin farkında, bu farkındalık da savrulma süreci etkileyen başka bir faktöre dönüşebiliyor. Yine bu farkındalığa etki eden, bir adım geride başka sebepler var. Bahsettiğiniz mekanizmanın var olması, yani özgür iradenin olmaması, amaçsızlığı ya da anlamsızlığı beraberinde getirmiyor. Çünkü mekanizma anlam oluşturmayı sağlıyor.

 

Bu anlamı keşfetmekten bahsederken, "keşif" kelimesi, daha önce var olan bir şeyi ilk kez ortaya çıkarmayı çağrıştırdığı için, anlamı, amacı biz oluşturmamışız da zaten bunlar daha önce varmış gibi geliyor kulağa. Böyleyse keşfetmemiz gerekip gerekmediğini bilemeyiz o anlamı bilmeden. 

 

Mutlak amaç mutluluksa, bunu sağlamanın yolu yalnızca diğer hayvanların ihtiyaçlarına benzer ihtiyaçların karşılanması olmak zorunda değil. Bu da birçok insan için değişken ve çeşitli olabilir. 

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...