Jump to content

Atatürk Jakoben mi Diktatör mü Demokrat mı


Recommended Posts

Elimden geldiğince tarafsız olarak bu konuyu yorumlamak ve sizinde fikrinizi almak istiyorum.

 

 Atatürk'ün devrimlerine muhalif olan kesimler ve o kesimlere Atatürk'ün verdiği tepkiye bakalım:

 

                                                                                                                                                   ŞEYH SAİT İSYANI

 

 

Bildiğiniz gibi Atatürk'ün yönetiminde çıkan isyanlardan biridir. Şeyh Sait adlı terörist , kürt devleti ve şeriat hayaliyle ingiliz kışkırtması ve desteğiyle isyana kalkıştı. 

Hilafet kaldırılması ve Türkçü/Laik devrimlerin yapılması doğudaki kürt-islamcı teröristlerin , toprak ağalarının işine gelmiyordu. Bunun sonucunda ise

ingilizlerin kışkırtmasıyla kürt-islamcı şeyh sait ayaklanması başladı. Teröristlere oldukça sert ve yerinde bir tepki gösterildi . Terör saldırısı kısa sürede bastırıldı fakat

bunun sonucunda Musul ve Kerkük elimizden çıktı. Yapacak bir şey yok maalesef. Atatürk'ün silah kullanmaktan çekinmediğini görüyoruz burda. Zaten bu aklı başında her 

hükumetin yapacağı şey. Bunu yazma nedenim "Şapka takmıyorlar diye insanları bombaladı. Vergi vermiyorlar diye din kardeşlerimizi katletti." diyen dincilerin boş ve çürük 

propagandalarını çürütmek içindi. Terörist şeyh sait'in şeriat ve kürt devleti hayaliyle , ingiliz desteğiyle ayaklanmıştır.

 

 

                                                                                           

 

 

                                                                                                                                          İSTİKLAL MAHKEMELERİ                

 

 

 

 

Biliyorsunuz ki Atatürk'e muhalif ciddi bir kesim vardı toplum içinde. Bu kesim dinci kesimdi(tabii başka muhalif kesimlerde vardı ama en baskınları dincilerdi)

Atatürk dincilerin toplumu kontrol etmek için düşman tarafından kullanıldığını biliyordu. Ve tabii ki devrimlerini yaparken islam denen hastalığı Anadolu'dan çıkarmak istiyordu.

Bu yüzden dincilerle çarpışması lazımdı. Her alanda. Bilirsiniz ki Atatürk çok partili sisteme geçmeyi denediğinde dinciler hemen muhalefet olup halkın aklını karıştırmaya çalışmışlardı.

Atatürk bunu görmüştü. Bu yüzden dincilerin barınmasına izin veremezdi. Bunun sonucunda dincileri haklı olarak ortadan kaldırdı. Çünkü dinciler emperyalist piyonu bir şeriat

devleti haline getirmeyi hedefliyordu Türkiye Cumhuriyeti'ni. Yani Atatürk işin sonucunda  Kuvayi-Milliye hakkında idam fetvası veren ," Milli Mücadeleye katılmayın" diyen dincileri 

haklı olarak astırmış.

 

 

                                                                                                                       

 

                                                                                                                                                Medeni Bilgiler Ve Dinin kısıtlanması

 

Atatürk  bilimsel düşünceyi halka öğretmek istediğinden dolayı eğitim sistemini Buna göre düzenler. Atatürk'ün " Vatandaş için Medeni Bilgiler " adlı eserinde

islama ve dogmatik düşünce tarzına ağır eleştiriler vardır. Atatürk'ün kendi elleriyle kaleme aldığı Medeni Bilgiler kitabından bir örnek paylaşayım:

 

 

 

                 “Türkler Arapların dinini kabul etmeden evvel de büyük bir millet idi. Arap dinini kabul ettikten sonra, bu din, ne Arapların, ne aynı dinde bulunan Acemlerin ve ne de Mısırlıların vesairenin Türklerle birleşip bir millet teşkil etmelerine hiçbir şekilde tesir etmedi. Bilakis, Türk milletinin milli rabıtalarını gevşetti, milli hislerini, milli heyecanını uyuşturdu. Bu pek tabii idi. Çünkü Muhammed’in kurduğu dinin gayesi, bütün milliyetlerin fevkinde şamil bir Arap milliyeti siyasetine müncer oluyordu…”

 

 

Atatürk'ün halka islamın insanı araplaştırdığını , Türk milletine zarar verdiğini ve muhammedin toplumları ümmetleştirme ( araplaştırma ) poltikası olduğunu anlatıyor , gösteriyor. 

Birde Atatürk Evrim Teorisini dünya Üzerinde yaygın değilken zorunlu ders olarak okutması var. Atatürk evrim teorisine haklı olarak " Kanıtlanmış bir bilimsel gerçek "(öyledir zaten) 

gözüyle bakıyordu ki zaten okullarda böyle okutuldu. Yani çoğunuzunda düşündüğü gibi Atatürk Materyalist düşünen bir insandı ve bu düşünceyi halka aşılamak istedi. 

Bunu yazma nedenim Atatürk'ün halka gerçekleri söylemekten çekinmeyecek kadar otoriter olmasından kaynaklıyor. Atatürk'ün teist olmadığı ortadayken bazı "ılımlı" müslüman

tarihçilerin olayları çarpıtarak Atatürk'ü bir "müslüman" gibi gösterme çabaları acizliktir. Her neyse bu çok başka bir konu... Yani demek istediğim şu ki Atatürk halkçı olmasına rağmen

otoriter , milliyetçi ve devrimci bir liderdi. Vakti gelmiştir masonunuda , dincisinide , sosyalistinide idare etmiştir ama asla onlarla ittifak kurmamıştır , onlara güvenmemiştir.

 

 

 

Şimdi kendi sorduğum soruya cevap olarak kendi fikrimi söyleyeyim:

 

Bana kalırsa Atatürk jakobendir. Otoriter davranışlarından bu çok açık şekilde belli oluyor. Bana kalırsa iyikide jakoben olmuş. Eğer gerçekçi hareket etmeyip " Demokrasi olsun " deseydi şuan din devletinde yaşıyor olabilirdik. Ve tabii ki bağımsızlığımızı dinciler yüzünden kaybetmiş olurduk büyük ihtimalle. 

 

Atatürk " Halka rağmen HALK İÇİN " devrim yapmıştır. Jakobendir.

1628096222_iskipliatfGEBERYOR.jpg.b112c60b55ef966843a08c3e1a05c44b.jpg1086129097_Atammedenibilgiler.jpg.bb0159203dec4db40859798567d16318.jpg

 

                                             

                                                                         

                                                                                                                                                                              

                                                          

 

                                           

                                                                                                                                    

 

 

tarihinde Kemalist Cephe tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

bence atatürkün tek başına iktidar olması şaşılacak bir durum değildir zira ülkenin halkı cahildir cumhuriyet laiklik özgürlük devrimi ilericilik kavramlarını idrak edemez  oy vermeye yine padişah seçiyoruz mantığı ile oy vermeye gider  en atarlı dinden dem vuranı seçer düşünsene 600 seneden fazla padişah tarafından yönetilmişsin e doğal olarak sana özgürlük verilince yine köleliğe dönmek istiyorsun isyan ediyorsun o sebeptende istiklal mahkemesi gibi önlemler kaçınılmaz oluyor zira atatürk türkiyenin güçlü olması gerektiğini savaşlarda bizzat tecrübe etmişti bu  isyanlar ise ülke için büyük bir tehtitti hem cumhuriyeti sağlama almak hem ülkenin osmanlı olmadığını göstermek için bu önlemler kaçınılmaz oldu 

Link to post
Sitelerde Paylaş
4 dakika önce, İlluminatus yazdı:

bence atatürkün tek başına iktidar olması şaşılacak bir durum değildir zira ülkenin halkı cahildir cumhuriyet laiklik özgürlük devrimi ilericilik kavramlarını idrak edemez  oy vermeye yine padişah seçiyoruz mantığı ile oy vermeye gider  en atarlı dinden dem vuranı seçer düşünsene 600 seneden fazla padişah tarafından yönetilmişsin e doğal olarak sana özgürlük verilince yine köleliğe dönmek istiyorsun isyan ediyorsun o sebeptende istiklal mahkemesi gibi önlemler kaçınılmaz oluyor zira atatürk türkiyenin güçlü olması gerektiğini savaşlarda bizzat tecrübe etmişti bu  isyanlar ise ülke için büyük bir tehtitti hem cumhuriyeti sağlama almak hem ülkenin osmanlı olmadığını göstermek için bu önlemler kaçınılmaz oldu 

Aynen öyle. Atatürk istesede istemesede otoriter olmak zorundaydı.

Link to post
Sitelerde Paylaş
2 saat önce, Kemalist Cephe yazdı:

Elimden geldiğince tarafsız olarak bu konuyu yorumlamak ve sizinde fikrinizi almak istiyorum.

 

 Atatürk'ün devrimlerine muhalif olan kesimler ve o kesimlere Atatürk'ün verdiği tepkiye bakalım:

 

                                                                                                                                                   ŞEYH SAİT İSYANI

 

 

Bildiğiniz gibi Atatürk'ün yönetiminde çıkan isyanlardan biridir. Şeyh Sait adlı terörist , kürt devleti ve şeriat hayaliyle ingiliz kışkırtması ve desteğiyle isyana kalkıştı. 

Hilafet kaldırılması ve Türkçü/Laik devrimlerin yapılması doğudaki kürt-islamcı teröristlerin , toprak ağalarının işine gelmiyordu. Bunun sonucunda ise

ingilizlerin kışkırtmasıyla kürt-islamcı şeyh sait ayaklanması başladı. Teröristlere oldukça sert ve yerinde bir tepki gösterildi . Terör saldırısı kısa sürede bastırıldı fakat

bunun sonucunda Musul ve Kerkük elimizden çıktı. Yapacak bir şey yok maalesef. Atatürk'ün silah kullanmaktan çekinmediğini görüyoruz burda. Zaten bu aklı başında her 

hükumetin yapacağı şey. Bunu yazma nedenim "Şapka takmıyorlar diye insanları bombaladı. Vergi vermiyorlar diye din kardeşlerimizi katletti." diyen dincilerin boş ve çürük 

propagandalarını çürütmek içindi. Terörist şeyh sait'in şeriat ve kürt devleti hayaliyle , ingiliz desteğiyle ayaklanmıştır.

 

 

                                                                                           

 

 

                                                                                                                                          İSTİKLAL MAHKEMELERİ                

 

 

 

 

Biliyorsunuz ki Atatürk'e muhalif ciddi bir kesim vardı toplum içinde. Bu kesim dinci kesimdi(tabii başka muhalif kesimlerde vardı ama en baskınları dincilerdi)

Atatürk dincilerin toplumu kontrol etmek için düşman tarafından kullanıldığını biliyordu. Ve tabii ki devrimlerini yaparken islam denen hastalığı Anadolu'dan çıkarmak istiyordu.

Bu yüzden dincilerle çarpışması lazımdı. Her alanda. Bilirsiniz ki Atatürk çok partili sisteme geçmeyi denediğinde dinciler hemen muhalefet olup halkın aklını karıştırmaya çalışmışlardı.

Atatürk bunu görmüştü. Bu yüzden dincilerin barınmasına izin veremezdi. Bunun sonucunda dincileri haklı olarak ortadan kaldırdı. Çünkü dinciler emperyalist piyonu bir şeriat

devleti haline getirmeyi hedefliyordu Türkiye Cumhuriyeti'ni. Yani Atatürk işin sonucunda  Kuvayi-Milliye hakkında idam fetvası veren ," Milli Mücadeleye katılmayın" diyen dincileri 

haklı olarak astırmış.

 

 

                                                                                                                       

 

                                                                                                                                                Medeni Bilgiler Ve Dinin kısıtlanması

 

Atatürk  bilimsel düşünceyi halka öğretmek istediğinden dolayı eğitim sistemini Buna göre düzenler. Atatürk'ün " Vatandaş için Medeni Bilgiler " adlı eserinde

islama ve dogmatik düşünce tarzına ağır eleştiriler vardır. Atatürk'ün kendi elleriyle kaleme aldığı Medeni Bilgiler kitabından bir örnek paylaşayım:

 

 

 

                 “Türkler Arapların dinini kabul etmeden evvel de büyük bir millet idi. Arap dinini kabul ettikten sonra, bu din, ne Arapların, ne aynı dinde bulunan Acemlerin ve ne de Mısırlıların vesairenin Türklerle birleşip bir millet teşkil etmelerine hiçbir şekilde tesir etmedi. Bilakis, Türk milletinin milli rabıtalarını gevşetti, milli hislerini, milli heyecanını uyuşturdu. Bu pek tabii idi. Çünkü Muhammed’in kurduğu dinin gayesi, bütün milliyetlerin fevkinde şamil bir Arap milliyeti siyasetine müncer oluyordu…”

 

 

Atatürk'ün halka islamın insanı araplaştırdığını , Türk milletine zarar verdiğini ve muhammedin toplumları ümmetleştirme ( araplaştırma ) poltikası olduğunu anlatıyor , gösteriyor. 

Birde Atatürk Evrim Teorisini dünya Üzerinde yaygın değilken zorunlu ders olarak okutması var. Atatürk evrim teorisine haklı olarak " Kanıtlanmış bir bilimsel gerçek "(öyledir zaten) 

gözüyle bakıyordu ki zaten okullarda böyle okutuldu. Yani çoğunuzunda düşündüğü gibi Atatürk Materyalist düşünen bir insandı ve bu düşünceyi halka aşılamak istedi. 

Bunu yazma nedenim Atatürk'ün halka gerçekleri söylemekten çekinmeyecek kadar otoriter olmasından kaynaklıyor. Atatürk'ün teist olmadığı ortadayken bazı "ılımlı" müslüman

tarihçilerin olayları çarpıtarak Atatürk'ü bir "müslüman" gibi gösterme çabaları acizliktir. Her neyse bu çok başka bir konu... Yani demek istediğim şu ki Atatürk halkçı olmasına rağmen

otoriter , milliyetçi ve devrimci bir liderdi. Vakti gelmiştir masonunuda , dincisinide , sosyalistinide idare etmiştir ama asla onlarla ittifak kurmamıştır , onlara güvenmemiştir.

 

 

 

Şimdi kendi sorduğum soruya cevap olarak kendi fikrimi söyleyeyim:

 

Bana kalırsa Atatürk jakobendir. Otoriter davranışlarından bu çok açık şekilde belli oluyor. Bana kalırsa iyikide jakoben olmuş. Eğer gerçekçi hareket etmeyip " Demokrasi olsun " deseydi şuan din devletinde yaşıyor olabilirdik. Ve tabii ki bağımsızlığımızı dinciler yüzünden kaybetmiş olurduk büyük ihtimalle. 

 

Atatürk " Halka rağmen HALK İÇİN " devrim yapmıştır. Jakobendir.

1628096222_iskipliatfGEBERYOR.jpg.b112c60b55ef966843a08c3e1a05c44b.jpg1086129097_Atammedenibilgiler.jpg.bb0159203dec4db40859798567d16318.jpg

 

                                             

                                                                         

                                                                                                                                                                              

                                                          

 

                                           

                                                                                                                                    

 

 

Tespitini yapmışsın.Atatürk jakoben ve diktatördür.

 

Şeyh sait için ingiliz desteği almış diyorsunda adam ne yapacaktı?Atatürk'te Ruslardan destek aldı.

 

Osmanlı döneminde eşkiyalık yaparak  geçimini sağlayan topluluktan vergi istemek komik oluyor.

 

İlk önce üretmelerini sağlamalısın ki  daha sonra vergi istemelisin.VErgi miktarınıda üretim yapmalarını engellemeyecek oranda belirlemelisin.

 

örneğin cumhuriyet döneminde yaşadığım köyde üretilen buğdayların hepsine el konuluyordu.Kafalarına göre  Dönüm başına belirledikleri buğday ağırlığını üretemeyenleri hapise atmışlar.

 

Üretikleri hayvanlardan gelir sağlamadıkları halde vergi almışlar.Halkın parası olmadığı içinde hayvanlara el koymuşlar.Gelecek seneye üretecek hayvan kalmayınca hayvan üretimide düşmüş.Gerçi hala devam ediyor devlet  bu mafyavari vergi toplamaya.

 

 

 

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
10 dakika önce, GREENHOUSE yazdı:

Tespitini yapmışsın.Atatürk jakoben ve diktatördür.

 

Şeyh sait için ingiliz desteği almış diyorsunda adam ne yapacaktı?Atatürk'te Ruslardan destek aldı.

 

Osmanlı döneminde eşkiyalık yaparak  geçimini sağlayan topluluktan vergi istemek komik oluyor.

 

İlk önce üretmelerini sağlamalısın ki  daha sonra vergi istemelisin.VErgi miktarınıda üretim yapmalarını engellemeyecek oranda belirlemelisin.

 

örneğin cumhuriyet döneminde yaşadığım köyde üretilen buğdayların hepsine el konuluyordu.Kafalarına göre  Dönüm başına belirledikleri buğday ağırlığını üretemeyenleri hapise atmışlar.

 

Üretikleri hayvanlardan gelir sağlamadıkları halde vergi almışlar.Halkın parası olmadığı içinde hayvanlara el koymuşlar.Gelecek seneye üretecek hayvan kalmayınca hayvan üretimide düşmüş.Gerçi hala devam ediyor devlet  bu mafyavari vergi toplamaya.

 

 

 

 

Atatürk ruslardan kurtuluş savaşında silah aldı. Şeyh sait ise tamamen ingilizlere bağlıydı atıyorum devlet kurdu o devlet ingiltereye bağlı olacaktı. Atatürk rusyaya mı bağlıydı ? Hayır. 

 

Vergi vermedi diye bombalamadı bunu yukarıda belirtmiştim. Şeyh sait şeriat yanlısı bir toprak ağasıydı. Toprak ağaları Osmanlı'da orda istedikleri gibi düdüklerini öttürebiliyordu.

 

"Buralar bizim. Bizim yasamız töremiz geçer." diyolardı. Atatürk Cumhuriyetçi biri. Yani doğuda toprak ağalarının şeriat yönetimi kurmasına izin vermez. Nitekim vermedide. 

 

Şeyh sait adlı teröristin kürt devleti kurma hayali var bir de o zaten başlı başına bir sebep şeyh saiti ve yardakçılarını asmak için. 

 

Sizin köyde cidden öyle bir olay yaşandımı bilmiyorum.

 

Ama yaşandıysa bu olay Kurtuluş Savaşında yaşanana benziyor. Kurtuluş Savaşında ordunun ihtiyacı olduğundan çarık ve erzak alınıyordu halktan halk zaten kendi isteğiyle veriyodu

fakir olmasına rağmen o ayrı.

 

Büyük ihtimalle devlet zor durumda olduğu için alınmıştır çünkü Atatürk öyle para sevdalısı bir adam değil. Mülkü nerdeyse yok sayılır zaten. 

 

Osmanlı yeraltı kaynaklarına sahip olmasına rağmen bilimde teknolojide gelişemediği için fakir kaldı.

 

Koskoca Anadolu'da düzgün çalışan fabrika yoktu.

 

Atatürk ne yapsın? Gökten mi indirsin fabrikayı ...

tarihinde Kemalist Cephe tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
2 dakika önce, Oğuzhan276 yazdı:

Atatürk diktatör değildir.Atatürk'ün karşısında cahil,Tanrı ile kafayı bozmuş şeriat yanlısı bölücüler vardı.Atatürk bölücülere yapılması gerekenleri yaptı.Bunların yüzünden Musul ve Kerküğü kaybettik.Düşünsene,bugün elimizdeki iki şehri kaybetsek nasıl olurdu?Bunun sorumluları ağır şekilde cezalandırılırdı.Bu arada Atatürk'ün düşündüğü gibi şeriat demek bölücülük ve dış güçlere hizmet etmek demektir.

Diktatör değil jakoben dedim zaten. Şeyh sait isyanında aklı başında her hükümetin aynısını yapacağını belirtmiştim. Jakoben deme nedenim halka materyalist düşünceyi öğretmesi ve dini kısıtlaması. ( haklı olarak) Halkın içinde Atatürk'e muhalif olanlarda vardı ki halk ümmetçiydi zaten. 

Link to post
Sitelerde Paylaş
14 dakika önce, Kemalist Cephe yazdı:

Atatürk ruslardan kurtuluş savaşında silah aldı. Şeyh sait ise tamamen ingilizlere bağlıydı atıyorum devlet kurdu o devlet ingiltereye bağlı olacaktı. Atatürk rusyaya mı bağlıydı ? Hayır. 

 

Vergi vermedi diye bombalamadı bunu yukarıda belirtmiştim. Şeyh sait şeriat yanlısı bir toprak ağasıydı. Toprak ağaları Osmanlı'da orda istedikleri gibi düdüklerini öttürebiliyordu.

 

"Buralar bizim. Bizim yasamız töremiz geçer." diyolardı. Atatürk Cumhuriyetçi biri. Yani doğuda toprak ağalarının şeriat yönetimi kurmasına izin vermez. Nitekim vermedide. 

 

Şeyh sait adlı teröristin kürt devleti kurma hayali var bir de o zaten başlı başına bir sebep şeyh saiti ve yardakçılarını asmak için. 

 

Sizin köyde cidden öyle bir olay yaşandımı bilmiyorum.

 

Ama yaşandıysa bu olay Kurtuluş Savaşında yaşanana benziyor. Kurtuluş Savaşında ordunun ihtiyacı olduğundan çarık ve erzak alınıyordu halktan halk zaten kendi isteğiyle veriyodu

fakir olmasına rağmen o ayrı.

 

Büyük ihtimalle devlet zor durumda olduğu için alınmıştır çünkü Atatürk öyle para sevdalısı bir adam değil. Mülkü nerdeyse yok sayılır zaten. 

 

Osmanlı yeraltı kaynaklarına sahip olmasına rağmen bilimde teknolojide gelişemediği için fakir kaldı.

 

Koskoca Anadolu'da düzgün çalışan fabrika yoktu.

 

Atatürk ne yapsın? Gökten mi indirsin fabrikayı ...

Utanmadan Atatürk  Muhammed gibi beş parasız öldü diyorsunuz.

 

Devlet yöneticilerinin  geçim derdi mi olur?:)

 

Para öldükten sonra değil ölmeden önce lazım.

 

Fabrika kurmakla sorun çözülmüyor.Gelir dağılımı dengeli yapmalısın uçurum gibi fark olursa osmanlı döneminden farkı kalmaz.

 

yaşadığım köye elektrik su telefon vb hizmetler 1980 lerde geldi.

 

1990 larda askerlik yaptığım birlikte okuma yazma bilme oranı % 10 du.

 

Elitizmi savunan sistemden ne beklenir ki.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
6 dakika önce, GREENHOUSE yazdı:

Utanmadan Atatürk  Muhammed gibi beş parasız öldü diyorsunuz.

 

Devlet yöneticilerinin  geçim derdi mi olur?:)

 

Para öldükten sonra değil ölmeden önce lazım.

 

Fabrika kurmakla sorun çözülmüyor.Gelir dağılımı dengeli yapmalısın uçurum gibi fark olursa osmanlı döneminden farkı kalmaz.

 

yaşadığım köye elektrik su telefon vb hizmetler 1980 lerde geldi.

 

1990 larda askerlik yaptığım birlikte okuma yazma bilme oranı % 10 du.

 

Elitizmi savunan sistemden ne beklenir ki.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Anladım sen tatlı su solcususun. Aynen yoldaş gidip faşist kemalistleri öldür sen. Ben Atatürk beş parasız öldü demiyorum. Aldığı parayı kendi cebine atmadı diyorum. Kemalizm dogmatik değildir islamın aksine. Yaşadığın köye elektrik suyun geç gelme nedeni cebini dolduran politikacılardır( Menderes gibi Özal gibi). Aynı şekilde okuma yazma oranının düşük olmasıda onların avelliği.  Atatürk  yapabileceği herşeyi yapmıştır. Zaten tatlı su solcularına göre onlardan olmayan herkes faşist ve kafatasçı. Ne diyeyim git duvara sprey boyayla " Devrim " yazarak halkı kurtar yoldaş :D 

tarihinde Kemalist Cephe tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
17 dakika önce, GREENHOUSE yazdı:

 

Fabrika kurmakla sorun çözülmüyor.Gelir dağılımı dengeli yapmalısın uçurum gibi fark olursa osmanlı döneminden farkı kalmaz.

Ya cidden şu solculardan gına geldi. Klasik " İşçi hakları " " Fakirlere yardım " " Faşist Mustafa Kemal " " Faşist Türkler " Aynen siz insanlık timsalisiniz biz faşistiz. 

 

Bugün alınan maaşlarla Atatürk döneminde alınan maaşları aynı sanıyorsan zaten cahilsin. 

 

Ama böyle düşünüyorsanda şaşırmam siz molotofla devrim yapılabileceğini düşünüyorsunuz zaten genellikle. 

 

Muhafazakârlar nasıl dinle güdülüyorsa cennet vaadine kanıyorsa , sizde komünizm denen ütopyayla güdülüyorsunuz eşit hayat denen ütopik vaade kanıyorsunuz.

 

Diyecek bir şeyim yok eğer tipik cihangir solcularındansan sosyal medya hesaplarında profil resmini Lenin , Marx veya Che yapıp elinde Iphone 6S'le gezebilirsin...

 

 

Link to post
Sitelerde Paylaş

1922 yılı Ağustos ayı başları. Mustafa Kemal bir yıl önce TBMM'den Başkumandanlık görevini almıştır. Bu, Meclis'in kanun çıkarmak dahil tüm yetkilerini kullanmak anlamına geliyordu.

Mustafa Kemal cephededir. Yunan ordusu karşıda toplanmış, beklemektedir. Ordunun durumu iç açıcı değildir. Bir sürü aksaklık çıkmaktadır.

Bu günlerde Başkumandanlık Kanununun süresi dolmuştur. Meclis'teki İkinci Grup'un sözcüleri söylenmeye başlarlar:

"O artık Başkumandan değil. Cephede ne işi var? Başkumandanlık artık Meclis'e geçmiştir. Hemen bugün, trene binip Ankara'ya dönsün."

19 Mayıs 1919'da Samsun'a çıktığı günden itibaren hep bir Meclis kurulması için çalışmış, Ordu'dan önce Meclis'i kurmuş Mustafa Kemal ertesi gün cepheden döner. Olağanüstü toplanan TBMM'de söz isteyip -ki kendisi aynı zamanda Meclis başkanıydı- şunları söyler:

"Ben cephede işleri yoluna koymaya çalışırken kanunun süresi geçmiş, farkında olmadım. Ama burada kıyamet kopmuş. Bazı arkadaşlar benim artık yasal olarak Başkumandan olmadığımı ve yetkilerimi derhal teslim etmem gerektiğini söyleyip durmuşlar. Bu mümkündür, fakat memleketin ve ordunun içinde bulunduğu durum bugünlerde böyle bir değişikliği kaldıracak gibi değildir. Bu nedenle Başkumandanlığı bırakmadım, bırakmıyorum ve bırakmayacağım. Yüce Meclis'in kanunun süresini uzatması tercihe şayandır, yapılmalıdır. Eğer bu olmazsa, behemehal bazı kelleler gidecektir."

Meclis derhal toplanır ve kanunun süresi uzatılır. Çok geçmeden savaş kazanılacak, muzaffer Türk ordusu İzmir'e girecektir.

....................................................

Uzun sözün kısası: Eğer bu diktatörlükse, ben böyle diktatörün ayağının altını öperim.

Link to post
Sitelerde Paylaş
53 dakika önce, Satsuma54 yazdı:

1922 yılı Ağustos ayı başları. Mustafa Kemal bir yıl önce TBMM'den Başkumandanlık görevini almıştır. Bu, Meclis'in kanun çıkarmak dahil tüm yetkilerini kullanmak anlamına geliyordu.

Mustafa Kemal cephededir. Yunan ordusu karşıda toplanmış, beklemektedir. Ordunun durumu iç açıcı değildir. Bir sürü aksaklık çıkmaktadır.

Bu günlerde Başkumandanlık Kanununun süresi dolmuştur. Meclis'teki İkinci Grup'un sözcüleri söylenmeye başlarlar:

"O artık Başkumandan değil. Cephede ne işi var? Başkumandanlık artık Meclis'e geçmiştir. Hemen bugün, trene binip Ankara'ya dönsün."

19 Mayıs 1919'da Samsun'a çıktığı günden itibaren hep bir Meclis kurulması için çalışmış, Ordu'dan önce Meclis'i kurmuş Mustafa Kemal ertesi gün cepheden döner. Olağanüstü toplanan TBMM'de söz isteyip -ki kendisi aynı zamanda Meclis başkanıydı- şunları söyler:

"Ben cephede işleri yoluna koymaya çalışırken kanunun süresi geçmiş, farkında olmadım. Ama burada kıyamet kopmuş. Bazı arkadaşlar benim artık yasal olarak Başkumandan olmadığımı ve yetkilerimi derhal teslim etmem gerektiğini söyleyip durmuşlar. Bu mümkündür, fakat memleketin ve ordunun içinde bulunduğu durum bugünlerde böyle bir değişikliği kaldıracak gibi değildir. Bu nedenle Başkumandanlığı bırakmadım, bırakmıyorum ve bırakmayacağım. Yüce Meclis'in kanunun süresini uzatması tercihe şayandır, yapılmalıdır. Eğer bu olmazsa, behemehal bazı kelleler gidecektir."

Meclis derhal toplanır ve kanunun süresi uzatılır. Çok geçmeden savaş kazanılacak, muzaffer Türk ordusu İzmir'e girecektir.

....................................................

Uzun sözün kısası: Eğer bu diktatörlükse, ben böyle diktatörün ayağının altını öperim.

İşte bunu demek istiyorum. Kendi keyfi için yapmıyor. Ülkenin çıkarları için alıyor yetkiyi. Ama işte gelde vatanını savunan herkese faşist diyen tatlı su solcularına anlat bunu.

Link to post
Sitelerde Paylaş
4 saat önce, Kemalist Cephe yazdı:

Ya cidden şu solculardan gına geldi. Klasik " İşçi hakları " " Fakirlere yardım " " Faşist Mustafa Kemal " " Faşist Türkler " Aynen siz insanlık timsalisiniz biz faşistiz. 

 

Bugün alınan maaşlarla Atatürk döneminde alınan maaşları aynı sanıyorsan zaten cahilsin. 

 

Ama böyle düşünüyorsanda şaşırmam siz molotofla devrim yapılabileceğini düşünüyorsunuz zaten genellikle. 

 

Muhafazakârlar nasıl dinle güdülüyorsa cennet vaadine kanıyorsa , sizde komünizm denen ütopyayla güdülüyorsunuz eşit hayat denen ütopik vaade kanıyorsunuz.

 

Diyecek bir şeyim yok eğer tipik cihangir solcularındansan sosyal medya hesaplarında profil resmini Lenin , Marx veya Che yapıp elinde Iphone 6S'le gezebilirsin...

 

 

Cihangir solcusu filan değilim.O dediğin kişiler CHP de HDP de Vatan partisinde  bolca bulunuyor.

 

İşçi haklarını savunmuyorsan neyi savunuyorsun?Fabrikatörlerin , köy ağalarının ,paşaların  haklarını mı?:)

 

iphone 6S sahip değilim.Kapitalist ekonomi üretiyor diye   kullanmalarını eleştiriyorsan ekmekde   yemeyip ölsün mü solcular?:0_80cbc_37a71a73_L:

 

Lenin marx che  resmini senin gibi liderlerini üstün insan,tanrının elçisi ,tanrının oğlu vb  kabul edenler asar.

 

Lidere kayıtsız şartsız itaat faşizmin bütün türlerinde  vardır.

 

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
9 dakika önce, GREENHOUSE yazdı:

Cihangir solcusu filan değilim.O dediğin kişiler CHP de HDP de Vatan partisinde  bolca bulunuyor.

 

İşçi haklarını savunmuyorsan neyi savunuyorsun?Fabrikatörlerin , köy ağalarının ,paşaların  haklarını mı?:)

 

iphone 6S sahip değilim.Kapitalist ekonomi üretiyor diye   kullanmalarını eleştiriyorsan ekmekde   yemeyip ölsün mü solcular?:0_80cbc_37a71a73_L:

 

Lenin marx che  resmini senin gibi liderlerini üstün insan,tanrının elçisi ,tanrının oğlu vb  kabul edenler asar.

 

Lidere kayıtsız şartsız itaat faşizmin bütün türlerinde  vardır.

 

 

Ben kimseye kayıtsız şartsız itaat etmem. Atatürk beni yargılamayın dediklerimi sorgulamayın demiyor. İşçi haklarını  savunmuyorum demedim. Cihangir solcularının sözde işçilere değer verdiğini özde sadece onları kullandığını söylemek istedim. İşçilere neden düşman olayim? "Köylü milletin efendisidir." Ben Atatürk'ü üstün insan kabul etmiyorum. Adamın adını ansak tapıyoruz sanıyorsunuz. Solcular paraya değer vermiyorsa , gösterişe değer vermiyorsa , neden ellerinde Iphone 6S ile dolaşır? Toprak ağalarından tiksinirim. Hakkımda bir bilgin yok ve Atatürk'ü üst insan falan gördüğümü iddia ediyorsun bu nasıl bir avelliktir? Ben fikirlerini ve düşünceleri benimsedim tapmadım. Komünizm bir ütopyadır. "Eşit hayat" bir cennet vaadidir. Yani sizin teistlerden pek farkınız yok...

tarihinde Kemalist Cephe tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
3 dakika önce, Kemalist Cephe yazdı:

Ben kimseye kayıtsız şartsız itaat etmem. Atatürk beni yargılamayın dediklerimi sorgulamayın demiyor. İşçi haklarını  savunmuyorum demedim. Cihangir solcularının sözde işçilere değer verdiğini özde sadece onları kullandığını söylemek istedim. İşçilere neden düşman olayim? "Köylü milletin efendisidir." Ben Atatürk'ü üstün insan kabul etmiyorum. Adamın adını ansak tapıyoruz sanıyorsunuz. Solcular paraya değer vermiyorsa , gösterişe değer vermiyorsa , neden ellerinde Iphone 6S ile dolaşır? Toprak ağalarından tiksinirim. Benim hakkımda bir bilgin yok ve Atatürk'ü üst insan falan gördüğümü iddia ediyorsun bu nasıl bir avelliktir? Ben fikirlerini ve düşünceleri benimsedim tapmadım. Komünizm bir ütopyadır. "Eşit hayat" bir cennet vaadidir. Yani sizin teistlerden pek farkınız yok...

Köylü milletin efendisi güzel sözde uygulamada efendi kabul etmiyorsan boş sözdür.

 

Komunizm  ile liberalizm ütopyadır.İkiside devletin yok olmasını isterler.Bu ise mümkün değildir.ideale yaklaşanlar olmuş tabi.

 

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
19 dakika önce, GREENHOUSE yazdı:

 

 

Lenin marx che  resmini senin gibi liderlerini üstün insan,tanrının elçisi ,tanrının oğlu vb  kabul edenler asar.

 

 

 

Komünistler ,sosyalistler Marx'ın Lenin'in fikirlerini düşüncelerini benimserse tapmazlar ama Kemalistler Atatürk'ün düşüncelerini benimseyince taparlar. Anladım solcu . Şimdi gidip mağaranda patatesini ye.

tarihinde Kemalist Cephe tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
6 dakika önce, GREENHOUSE yazdı:

Köylü milletin efendisi güzel sözde uygulamada efendi kabul etmiyorsan boş sözdür.

 

Komunizm  ile liberalizm ütopyadır.İkiside devletin yok olmasını isterler.Bu ise mümkün değildir.ideale yaklaşanlar olmuş tabi.

 

 

Atatürk'ü köylü evine dalıp orayı yağmalayan bir tip sanıyorsun herhalde. Atatürk'ün putlaştırıldığını bir Atatürkçü olarak kabul ederim. Bunda ne Atatürk'ün nede Atatürkçülerin suçu vardır. Kemalizmi anlamayan ve kullanmak isteyen avellerin suçudur o. İşin ironik tarafı ne biliyomusun siz Kemalizmi Atatürk'e tapmak Atatürk'ü üstün olarak görmek sanıyosunuz ama Marxsizm aynı mantığa sahip olmasına rağmen onla bir probleminiz yok. Neyse sana cevap yazmak vakit kaybı. Solcunun en akıllısından bu kadar olur işte...

tarihinde Kemalist Cephe tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Bizim millete Atatürk çok fazla geldi.Adam hem ülkeyi kurtardı,hemde bir çok devrimler yaptı.Yetmedi fabrika kurdu,uçak fabrikasını ülkemizi kalkındıracak ekonomik yatırımlar bile yaptı.Ama hala utanmadan Atatürk'e iftira atıyorlar.Yukarıda kemalist cephe hocamın anlattığı gibi Atatürk aslında vatan hainleri ve şeriatçı Cumhuriyet düşmanlarını astı.Çünkü dinciler ingilizlerin desteğiyle hilafet ve şeriatı istiyordu.

Link to post
Sitelerde Paylaş
42 dakika önce, Tengrizm yazdı:

Bizim millete Atatürk çok fazla geldi.Adam hem ülkeyi kurtardı,hemde bir çok devrimler yaptı.Yetmedi fabrika kurdu,uçak fabrikasını ülkemizi kalkındıracak ekonomik yatırımlar bile yaptı.Ama hala utanmadan Atatürk'e iftira atıyorlar.Yukarıda kemalist cephe hocamın anlattığı gibi Atatürk aslında vatan hainleri ve şeriatçı Cumhuriyet düşmanlarını astı.Çünkü dinciler ingilizlerin desteğiyle hilafet ve şeriatı istiyordu.

Toplama parça ile uçak  üretmeye kalkarsan kapanır tabi.

 

Parçalarını aldığımız ülkelere borçlarımızı ödeyemedik. 

 

Yatırım yapan ülkeler kar edemediği ülkeye yatırım yapar mı?

 

Bizim bir yılda montaj ettiğimiz uçakları japonya gibi ülkeler bir günde çıkartıyordu.:)

 

Nuri demirağ da demiryollarındaki gibi devletten destek göreceğini umarak yatırım yaptı.Destek görmeyince kapanıp gitti.

 

  

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.

×
×
  • Yeni Oluştur...