Jump to content

Ahzap 50 Efsane Geri Döndü :)


Recommended Posts

4 saat önce, Gizli yazdı:

güven ( Ahzap 50-21-52 Bütündür)

Merak etme onuda yazarım bu bize kolaydır

Ayrıca şu uzun paylaşımını okumadım bile

Eğer başka yerden alıntı yapıp zombi pc görevi göreceksen bir daha bana yazma bende sana yazmıyayım

Ama adam gibi bir isteğin olursa merak etme güzelce cevaplarız

 Hıımm okumadın demek samimi olusak az bir iey okudum senin yazını sonara bıraktım zırabadab başka bir şey deyildi. kalp kalbe karşıymış deme ki. bana cevap yasmasan bak üzülürüm ALINTI  hoşuna gitmedei sanırım. sende kuranın zobisisin.

Link to post
Sitelerde Paylaş
4 saat önce, Gizli yazdı:

güven ( Kur'an zombisi tuttum bunu :)

Evlat olsan sevilmessin be güven

Nirden alıntı yapmışım bak hele bir dolaş yeryüzünü de getir bize

Kime sorayım.  EY ARAP putu ççöl bedevisinemi soralım? Balık bile cuamartesi pazarı anlıyor  bir muhmmed anlamıyor ona vaiy geliyor ondan sonra götünden haberi oluyor bir balık kadar muhmmedin beyni.Bak diyer günlerde gelmiyorlarmış ne akılı balıklarmış:D

163.

Ey Muhammed ! Onlara, deniz kıyısında bulunan kent halkının durumunu sor. Hani onlar Cumartesi (yasağı) konusunda haddi aşıyorlardı. Zira tatil yaptıkları Cumartesi günü balıklar onlara akın akın geliyor, tatil yapmadıkları (diğer) günlerde ise gelmiyorlardı. İşte onları yoldan çıkmaları sebebiyle böyle imtihan ediyorduk.

 

165. Onlar kendilerine hatırlatılanı unutunca biz de kötülükten alıkoymaya çalışanları kurtardık. Zulmedenleri yoldan çıkmaları sebebiyle, şiddetli bir azapla yakaladık.
166.

Yasaklandıkları şeylerden vazgeçmeye yanaşmayınca da onlara "aşağılık maymunlar olun" dedik.

 

Yoldan çıkalara bakın kuran  nasıl şidedtli bir ceza vermiş.

 

Aşağlık maymunlar olun demiş kaç şidetinde bir ceza bu:0_80cbc_37a71a73_L:

 

   
   

 

tarihinde güven tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Neden Allahın ayetleri seni rahatsız diyor. Konumuz kuran.Ha istersen açktığın konuyada deyiniriz hiç tam olarak göz atmadım arapca ben anlamam. dün ahzap 52 sonda olduğu için ahzap süresini göndermitim. Bakın şu muhteşem ayetler önümde okuyorum.Araf süeresiini . musa kızmış tabletleri yerle bir etmiş allah dağı daramadın etmiş musanın asasından ejdarhamı yılanmı ona bakmam lazım bilim kurgu filimin eski versiyornu ama bu ayte hoş. BAK DAĞI ALLAH. kaldırmış. Dağ kaldıran. Allahı hiç gören varmı:0_80cbc_37a71a73_L:Dağı kaldıran israili ortadan kaldırmıyor  hele önceleri acemiyiş dağ kaldırıyor şimdi istese kaineti kaldırır dim. Ama bunlarıp bırakıp müslümanların çüküyle uğraşıyor.

 

171. Hani dağı sanki bir gölgelikmiş gibi onların üstüne kaldırmıştık da üzerlerine düşecek sanmışlardı. (Onlara:) "Size verdiğimiz Kitab'a sımsıkı sarılın ve onun içindekileri hatırlayın ki, Allah'a karşı gelmekten sakınasınız" demiştik.
Link to post
Sitelerde Paylaş
43 dakika önce, Gizli yazdı:

güven (Açtığım konuyla bağlantısnı kurarmısın)

Yoksa balık hafızalımısın

Şu bağlantıyı kurda görek

Evt bende balık hafızalıyım. EY KULUM @Gizli  YUNUS BALIĞINI DÜŞÜN. Hafızası. Olsaydı yunus peygemberi neden yutmuş yiyememiş. Unutumuş bu hikayede burda bitti.

On 29.06.2018 at 07:50, Gizli yazdı:

33/AHZÂB-28
 

Ey Peygamber! Hanımlarına de ki: “Eğer dünya hayatını ve onun süsünü istiyorsanız, gelin size mut’a vereyim ve sizi güzelce bırakayım.”

Peki bu ayetin hükmü ne oldu ? Ulak eşlerine nasıl bir muamelede bulundu ? Eşlerinden ayrıldı mı ?

Ayeti açıklamadan şunlara bir bakalım ;

ma meleket yeminu ke ; Güven kazanman demektir tekildir.Mealciler Elinin altındakiler şeklinde çevirmişlerdir.Muhtemelen yemin ederken yani güven kazanırken sağ elin havaya kaldırılması yahut sağ el ile el sıkışması yapılması nedeniyle Güven kazanmak kelimesini elinin altındakiler şeklinde çevirmişlerdir.Halbu ki bu ifade GÜVEN KAZANMAK demektir.Yed kelimesi el demektir örneğin yedi emin ifadesi (Güvenilir El demektir ) yani yemin kelimesi el değildir.

Şimdi ayete geçelim ve pasajlar halinde izah edelim ;

 
1. yâ eyyuhâ : ey
2. en nebiyyu : nebî, peygamber
3. innâ : muhakkak biz
4. ahlelnâ : helâl kıldık
5. leke : senin için, sana
6. ezvâce-ke : senin zevcelerin, hanımların, eşlerin
7. elletî : ki o
8. âteyte : sen verdin
9. ucûre-hunne
(hunne)
(hum)
: onların ücretleri
: onlar (kadınlar için)
: onlar (erkekler içi

Ulak burada eşlerine ücret verecek ve bu ücreti neden veriyor yani nikahlanmadan önce verilen mehir midir yoksa boşanma bedeli mi ve bunu nasıl anlarız ? Bu arkadaşlar boşanma bedelidir neden derseniz çünkü ayetin sonrasında Hacerne yani Hicret kelimesi geçer ki herkes bunu göç anlamında almıştır Halbu ki hicret ayrılmak demektir yani BOŞANMAK ve Kur'anın bir çok yerinde boşanmak kelimesi için farklı ifadeler mevcuttur isteyen olursa yazarım.Peki helal olan ney ? Allah FEY olan mallardan dünya hayatını isteyen eşlerine boşanma bedeline karşılık kullanmasını helal ediyor.Ve böylece Ulak ile Allah arasında ma meleket yeminu ke oluşuyor yani karşılıklı güven

Devam Edelim ;
 
10. ve mâ : ve şey
11. meleket : sahip oldu
12. yemînu-ke
(mâ meleket yemînu-ke)
: senin elin
: (elinin altında sahip olduğun)
13. mimmâ (min mâ) : şeyden
14. efâallâhu (efâe allâhu) : Allah ganimet olarak verdi
15. aleyke : sana


efae kelimesi Fey dir bakınız ( Haşr 6-7) bu kısmı yukarıda anlattık

 
16. ve benâti : ve kızları
17. ammi-ke : senin amcan
18. ve benâti : ve kızları
19. ammâti-ke : senin halan
20. ve benâti : ve kızları
21. hâli-ke : dayın
22. ve benâti : ve kızları
23. halâti-ke : senin teyzen
24. ellâtî : ki o (kadın)
25. hâcerne : hicret etti
26. meâ-ke : seninle beraber


Hacerne kelimesi ayrılmak demektir yani Boşanmak demektir.Ulak Feyi sadece kendi eşlerini boşamak için kullanmıyacak sayılan akrabalarını ve o kadını eşlerinden boşacayak ve bu ifade mea-ke seninle beraber ifadesi ile tasdik bulur.Evet Allah Ulaktan diğer sayılanlarında boşanmasını istiyor ve bu ifade ayetin sonrasında müminlerin eşleri hakkında neyi farz kıldığımız biliriz ile hayat bulur

Devam edelim ve diyelim ki siz ulağın eşi olsanız ne yapardınız yani ayrılmak istiyorsun ancak korkuyorsun acaba Allah'ın azabına uğrarmıyım diye ? İşte bu nokta en akıllı yol kadının boşama hakkını ulağa bırakmasıdır yani Ey ulak benim hakkımda kararı sen ver diyeceksin ki sorumluluğu ulağa atacaksın 
 
27. vemreeten (ve imreeten) : ve kadın, hanım
28. mu'mineten : bir mü'min (kadın)
29. in : eğer
30. vehebet : hibe etti
31. nefse-hâ : nefsini, kendini
32. li en nebiyyi : nebî (peygamber) için
33. in erâde : eğer isterse
34. en nebiyyu : nebî, peygamber
35. en yestenkiha-hâ : onu nikâh etmek ister
36. hâlisaten : ... a has olarak, özel olarak
37. leke : sana

Ulağın karısı emreeten mumineten ( Mümin kadın eşin) ne yapıyor nikah akdinin boşanma hükmünü ulağa hibe ediyor.Peki bu durumda ulağa bir vebal düşmüyor mu ? Ya karar verirken nefsine uyarsa ve boşanma konusunda adaleti sağlayamazsa ne bilim kimini güzel bulur kimini çirkin bulursa ne olacak ? İşte bu durumda Allah ulağı bu vebalden ahzap 51 ve 52 de rahatlatıyor.( Aslında Allah ulağa bir tüyo da veriyor bakın emreeten mümineten ifadesinde ulağa gelen kadın için eşin demiyor yani boşa diyor onu Allah bu bir tüyodur anlayana eğer o kadın için zevcen deseydi onu boşama şeklinde anlayacaksın burası çok önemlidir rasul için )

Devam edelim imdi;
 
38. min dûni : başka (hariç)
39. el mu'minîne : mü'minler
40. kad : oldu
41. alimnâ : biz bildik
42. mâ faradnâ : farz kıldığımız şeyi
43. aleyhim : onların üzerine, onlara
44. : içinde, hakkında, konusunda
45. ezvâci-him : onların zevceleri, hanımları


Ayetin bu kısmı boşanacak olan yukarıda sayılan akraba ve o kadındır

Devam edelim ;
 
46. ve mâ meleket eymânu-hum : ve onların elleri altında olan
47. li keylâ yekûne : olmaması için
48. aleyke : sana
49. haracun : zorluk, güçlük
50. ve kânallâhu (ve kâne allâhu) : ve Allah oldu (dır)
51. gafûran : gafur, mağfiret eden
52. rahîmen : rahîm (Rahîm esmasıyla tecelli eden)


ma meleket eymanu-humn ifadesi çoğuldur.Yani ulak onları boşarken Fey den kullanırsa bu ona zorluk vermez ayrıca bahsettiğim tüyoda bir kolaylıktır boşama konusunda velhasılı ahzap 50-51-52 hepsi bir kolaylıktır rahatlatmadır.


Sonuç ; Kur'anın hiç bir yerinde müminlere dört kadın alın şeklinde yazmaz ve Muhammede eş sınırsız diyenler onlar bunu akılları ile değil kalpleri iel değil ağızları ile uydurmaktadırlar.

Ne güzel söz değil mi ağızları ile uyduruyor yani ağızları torba değil ki dikesin  :)


Anlamayacağınızı bile bile genede yazdım çünkü az sonra yine AĞZINIZLA UYDURACAKSINIZ bir şeyleri ve psikolojiniz bozulacak bu yazıdan sonra benden nefret edeceksiniz ve bende türübünlere çıkıp sizleri izlicem ve çekirdeklerimi yanıma alıcam biliyorsunuz değil mi çekirdekleri niye yanıma aldığımı   :)
 

  

Link to post
Sitelerde Paylaş
On 29.06.2018 at 07:50, Gizli yazdı:

33/AHZÂB-28
 

Ey Peygamber! Hanımlarına de ki: “Eğer dünya hayatını ve onun süsünü istiyorsanız, gelin size mut’a vereyim ve sizi güzelce bırakayım.”

Peki bu ayetin hükmü ne oldu ? Ulak eşlerine nasıl bir muamelede bulundu ? Eşlerinden ayrıldı mı ?

Ayeti açıklamadan şunlara bir bakalım ;

ma meleket yeminu ke ; Güven kazanman demektir tekildir.Mealciler Elinin altındakiler şeklinde çevirmişlerdir.Muhtemelen yemin ederken yani güven kazanırken sağ elin havaya kaldırılması yahut sağ el ile el sıkışması yapılması nedeniyle Güven kazanmak kelimesini elinin altındakiler şeklinde çevirmişlerdir.Halbu ki bu ifade GÜVEN KAZANMAK demektir.Yed kelimesi el demektir örneğin yedi emin ifadesi (Güvenilir El demektir ) yani yemin kelimesi el değildir.

Şimdi ayete geçelim ve pasajlar halinde izah edelim ;

 
1. yâ eyyuhâ : ey
2. en nebiyyu : nebî, peygamber
3. innâ : muhakkak biz
4. ahlelnâ : helâl kıldık
5. leke : senin için, sana
6. ezvâce-ke : senin zevcelerin, hanımların, eşlerin
7. elletî : ki o
8. âteyte : sen verdin
9. ucûre-hunne
(hunne)
(hum)
: onların ücretleri
: onlar (kadınlar için)
: onlar (erkekler içi

Ulak burada eşlerine ücret verecek ve bu ücreti neden veriyor yani nikahlanmadan önce verilen mehir midir yoksa boşanma bedeli mi ve bunu nasıl anlarız ? Bu arkadaşlar boşanma bedelidir neden derseniz çünkü ayetin sonrasında Hacerne yani Hicret kelimesi geçer ki herkes bunu göç anlamında almıştır Halbu ki hicret ayrılmak demektir yani BOŞANMAK ve Kur'anın bir çok yerinde boşanmak kelimesi için farklı ifadeler mevcuttur isteyen olursa yazarım.Peki helal olan ney ? Allah FEY olan mallardan dünya hayatını isteyen eşlerine boşanma bedeline karşılık kullanmasını helal ediyor.Ve böylece Ulak ile Allah arasında ma meleket yeminu ke oluşuyor yani karşılıklı güven

Devam Edelim ;
 
10. ve mâ : ve şey
11. meleket : sahip oldu
12. yemînu-ke
(mâ meleket yemînu-ke)
: senin elin
: (elinin altında sahip olduğun)
13. mimmâ (min mâ) : şeyden
14. efâallâhu (efâe allâhu) : Allah ganimet olarak verdi
15. aleyke : sana


efae kelimesi Fey dir bakınız ( Haşr 6-7) bu kısmı yukarıda anlattık

 
16. ve benâti : ve kızları
17. ammi-ke : senin amcan
18. ve benâti : ve kızları
19. ammâti-ke : senin halan
20. ve benâti : ve kızları
21. hâli-ke : dayın
22. ve benâti : ve kızları
23. halâti-ke : senin teyzen
24. ellâtî : ki o (kadın)
25. hâcerne : hicret etti
26. meâ-ke : seninle beraber


Hacerne kelimesi ayrılmak demektir yani Boşanmak demektir.Ulak Feyi sadece kendi eşlerini boşamak için kullanmıyacak sayılan akrabalarını ve o kadını eşlerinden boşacayak ve bu ifade mea-ke seninle beraber ifadesi ile tasdik bulur.Evet Allah Ulaktan diğer sayılanlarında boşanmasını istiyor ve bu ifade ayetin sonrasında müminlerin eşleri hakkında neyi farz kıldığımız biliriz ile hayat bulur

Devam edelim ve diyelim ki siz ulağın eşi olsanız ne yapardınız yani ayrılmak istiyorsun ancak korkuyorsun acaba Allah'ın azabına uğrarmıyım diye ? İşte bu nokta en akıllı yol kadının boşama hakkını ulağa bırakmasıdır yani Ey ulak benim hakkımda kararı sen ver diyeceksin ki sorumluluğu ulağa atacaksın 
 
27. vemreeten (ve imreeten) : ve kadın, hanım
28. mu'mineten : bir mü'min (kadın)
29. in : eğer
30. vehebet : hibe etti
31. nefse-hâ : nefsini, kendini
32. li en nebiyyi : nebî (peygamber) için
33. in erâde : eğer isterse
34. en nebiyyu : nebî, peygamber
35. en yestenkiha-hâ : onu nikâh etmek ister
36. hâlisaten : ... a has olarak, özel olarak
37. leke : sana

Ulağın karısı emreeten mumineten ( Mümin kadın eşin) ne yapıyor nikah akdinin boşanma hükmünü ulağa hibe ediyor.Peki bu durumda ulağa bir vebal düşmüyor mu ? Ya karar verirken nefsine uyarsa ve boşanma konusunda adaleti sağlayamazsa ne bilim kimini güzel bulur kimini çirkin bulursa ne olacak ? İşte bu durumda Allah ulağı bu vebalden ahzap 51 ve 52 de rahatlatıyor.( Aslında Allah ulağa bir tüyo da veriyor bakın emreeten mümineten ifadesinde ulağa gelen kadın için eşin demiyor yani boşa diyor onu Allah bu bir tüyodur anlayana eğer o kadın için zevcen deseydi onu boşama şeklinde anlayacaksın burası çok önemlidir rasul için )

Devam edelim imdi;
 
38. min dûni : başka (hariç)
39. el mu'minîne : mü'minler
40. kad : oldu
41. alimnâ : biz bildik
42. mâ faradnâ : farz kıldığımız şeyi
43. aleyhim : onların üzerine, onlara
44. : içinde, hakkında, konusunda
45. ezvâci-him : onların zevceleri, hanımları


Ayetin bu kısmı boşanacak olan yukarıda sayılan akraba ve o kadındır

Devam edelim ;
 
46. ve mâ meleket eymânu-hum : ve onların elleri altında olan
47. li keylâ yekûne : olmaması için
48. aleyke : sana
49. haracun : zorluk, güçlük
50. ve kânallâhu (ve kâne allâhu) : ve Allah oldu (dır)
51. gafûran : gafur, mağfiret eden
52. rahîmen : rahîm (Rahîm esmasıyla tecelli eden)


ma meleket eymanu-humn ifadesi çoğuldur.Yani ulak onları boşarken Fey den kullanırsa bu ona zorluk vermez ayrıca bahsettiğim tüyoda bir kolaylıktır boşama konusunda velhasılı ahzap 50-51-52 hepsi bir kolaylıktır rahatlatmadır.


Sonuç ; Kur'anın hiç bir yerinde müminlere dört kadın alın şeklinde yazmaz ve Muhammede eş sınırsız diyenler onlar bunu akılları ile değil kalpleri iel değil ağızları ile uydurmaktadırlar.

Ne güzel söz değil mi ağızları ile uyduruyor yani ağızları torba değil ki dikesin  :)


Anlamayacağınızı bile bile genede yazdım çünkü az sonra yine AĞZINIZLA UYDURACAKSINIZ bir şeyleri ve psikolojiniz bozulacak bu yazıdan sonra benden nefret edeceksiniz ve bende türübünlere çıkıp sizleri izlicem ve çekirdeklerimi yanıma alıcam biliyorsunuz değil mi çekirdekleri niye yanıma aldığımı   :)
 

Ne şimdi bu kafana göre yormulamışın o kadar cümle arapca türçe kurmuşun . Bu iki  REZİL AYET KADAR TOLALAN YOKLAR NASIL TERCÜME YAPTIN YAHU KAÇAN KURTULUR OYUNUMU OYNUYORUZ BURDA. SEN HAZAP AYTLERİNDEN BAHESTİN BEN FİLİMİNİ ASTIM YOK OLMAZ BEN OKUYMAM NEYİ OKUCAKSIN MUHMMED HAVZANIN SIRASINDA CARİYESİ MARYAYAL BİRKİLTE OLDUĞUNUMU OKUYACAKSAN ASAYIM BURAYA.BAK DİKAT ET. MİM BURDA YOK. BİRDE DERKİ CEVAP VER NEYİNE CEVEP VEREYİM ANLAMDIMKİ.

AHZAP 50- Ey Peygamber! Mehirlerini verdiğin hanımlarını, Allah'ın sana ganimet olarak verdiği ve elinin altında bulunan cariyeleri, amcanın, halanın, dayının ve teyzenin seninle beraber göç eden kızlarını sana helâl kıldık. Bir de Peygamber kendisiyle evlenmek istediği takdirde, kendisini peygambere hibe eden mümin kadını, diğer müminlere değil, sırf sana mahsus olmak üzere (helâl kıldık). Kuşkusuz biz, hanımları ve ellerinin altında bulunan cariyeleri hakkında müminlere neyi farz kıldığımızı biliriz. (Bu hususta ne yapmaları lâzım geldiğini onlara açıkladık) ki, sana bir zorluk olmasın. Allah bağışlayandır, merhamet edendir.

Ahzab süresi37 Ayet. Hani sen Allah’ın kendisine nimet verdiği, senin de (azat etmek suretiyle) iyilikte bulunduğun kimseye, “Eşini nikâhında tut (onu boşama) ve Allah’tan sakın” diyordun. İçinde, Allah’ın ortaya çıkaracağı bir şeyi gizliyor ve insanlardan çekiniyordun. Oysa kendisinden çekinmene Allah daha lâyıktı. Zeyd, eşinden yana isteğini yerine getirince eşini boşayınca onu seninle evlendirdik ki, eşlerinden yana isteklerini yerine getirdiklerinde (onları boşadıklarında), evlatlıklarının eşleriyle evlenmeleri konusunda mü’minlere bir zorluk olmasın. Allah’ın emri mutlaka yerine getirilmiştir.

 

BİRDE ŞU AYET TAM BİR FACİYA KİMLERLE EVELENİCEYİNDEN BAHSEDE

Nisa-23: Diyanet İşleri: Sizlere, analarınız, kızlarınız, kızkardeşleriniz, halalarınız, teyzeleriniz, kardeşlerinizin kızları, kızkardeşlerinizin kızları, sizi emziren süt anneleriniz, süt kardeşleriniz, karılarınızın anneleri, kendileriyle gerdeğe girdiğiniz kadınlarınızin yanınızda kalan üvey kızlarınız ki onlarla gerdeğe girmemişseniz size bir engel yoktur, öz oğullarınızın eşleri ve iki kız kardeşi bir arada almak suretiyle evlenmek, -geçmişte olanlar artık geçmiştir- size haram kılındı. Doğrusu Allah bağışlar ve merhamet eder.

   BURDA İLK ANASINI AL KIZINI BEYNDİYSEN GERDEYE GİRMEDİYSEN. ANASINA BAK KIZINI AL OH NE GÜZEL DİN.

ama insanın kendi kızının yahut oğlunun ÇOCUKLARI YOK BURADA

allah bunları saymayı mı UNUTMUŞMU?

yoksa torunu ile bi insanın evlenmesi HELAL midir.

 

 

Link to post
Sitelerde Paylaş

güven ( Mealler arızalı diyince sen ne anlıyorsun)

Ha senin yorumun arızalı dersen buna arapçasından reddiye yaz meal yazma bana


Yok verdiğin meale güveniyorsan al burada verdiğimiz mealleri meal yazan adama mail at

Sonra mealci kafasını duvara vursun 

Mealciye sor şu dört kelime neden mealinde yok en basitinden

Daha nice örnekleri var

Ama bilki yapamazsın neden mi ?

Çünkü bu sahte mealler üzerinden müslümcülerle daha rahat dalga geçmektesiniz

Halbu ki Allah ne diyor biz onlarla dalga geçmekteyiz

Nasıl mı ?

Allah size diyecek ki sizin dalga geçtiğiniz Kur'an bu değil

Kur'anın arapçası sizin dalga geçtiklerinizden uzaktır bilakis

Sizinle biz dalga geçtik denilecek

Sizin dalaga geçtiğiniz din kime ait

Allah'ın indirdiği din hangisi

Şapkanı önüne koy düşün

Unutma biz son ayet bükücüyüz :)

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bundan sonra, güzellikleri hoşuna gitse bile başka kadınlarla evlenmek, eşlerini boşayıp başka eşler almak sana helâl değildir. Ancak güvenini kazandığın başka. Şüphesiz Allah, her şeyi gözetleyendir.Ahzab 52

 

Sevgi ve esenlik Hz.Gizli sav hazretlerinin üzerine olsun.O ki Kuranı tüm gerçekliğiyle bize aktarandır.O ki cennete gidecek sayılı üç beş kişiden biridir.Onun Kuranı gerçek Kurandır.Onun Kuranıyla uyuşmayan Kuranlar değiştirilmiştir,bozulmuştur.Hz.Gizli sav bozulmuş,değiştirilmiş kuranları ortadan kaldırmak,gerçek kuranı egemen kılmak için Allah tarafından görevlendirilmiş bir elçidir.Kim ki Hz.Gizli sav hazretlerinin Kuranına karşı çıkarsa bilin ki onun yeri cehennemdir ve sonsuza dek orada kalacaktır.Kurtuluşa ermek istiyorsanız Allahın kulu ve elçisi Gizliye boyun eğin.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Hz.Gizli(sav) hazretlerine ma meleket yeminukenin güveninini kazanmak anlamına geldiği doğrudan doğruya Allah tarafından bildirilmiştir.Gördüğünüz gibi,yanlışlar doğrularla değiştirilince ahzab 52 ne kadar anlamlı,ne kadar mantıklı oldu.

 

Allahın kulu ve elçisi Gizlinin Allah tarafından onaylı Kuranı dururken hala değiştirilmiş,bozulmuş kuranlara mı iman edeceksiniz?Kim ki yanlış Kurana iman ederek ölürse sonsuza dek zakkum yiyecek,irin içecektir.Allahın ayetlerini eğip bükerek,kendi benimseyebileceği bir biçime getiren ve kendi Kuranlarını gerçek kurandır diye pazarlayan kendi islamının müslümanı olan gayrimüslimlere gelince,onların yeri cehennemin en alt katıdır.Orada sonsuza dek kalacaklardır.

tarihinde Buzul tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
2 saat önce, Gizli yazdı:

güven ( Mealler arızalı diyince sen ne anlıyorsun)

Ha senin yorumun arızalı dersen buna arapçasından reddiye yaz meal yazma bana


Yok verdiğin meale güveniyorsan al burada verdiğimiz mealleri meal yazan adama mail at

Sonra mealci kafasını duvara vursun 

Mealciye sor şu dört kelime neden mealinde yok en basitinden

Daha nice örnekleri var

Ama bilki yapamazsın neden mi ?

Çünkü bu sahte mealler üzerinden müslümcülerle daha rahat dalga geçmektesiniz

Halbu ki Allah ne diyor biz onlarla dalga geçmekteyiz

Nasıl mı ?

Allah size diyecek ki sizin dalga geçtiğiniz Kur'an bu değil

Kur'anın arapçası sizin dalga geçtiklerinizden uzaktır bilakis

Sizinle biz dalga geçtik denilecek

Sizin dalaga geçtiğiniz din kime ait

Allah'ın indirdiği din hangisi

Şapkanı önüne koy düşün

Unutma biz son ayet bükücüyüz :)

MÜNAFIK  AYATİ:0_80cbc_37a71a73_L:

Elif, Lam, Ra. (Bu,) Ayetleri muhkem kılınmış, sonra hüküm ve hikmet sahibi ve her şeyden haberdar olan (Allah) tarafından birer birer (bölüm bölüm) açıklanmış bir Kitap’tır (ki:) (Hud Suresi, 1)

Suçlu-günahkârların yolu apaçık ortaya çıksın diye, ayetlerimizi işte böyle birer birer açıklıyoruz. (En’am Suresi, 55)

Bu, Rabbinin dosdoğru yoludur. Öğüt alıp düşünmesini bilen bir topluluk için ayetleri böyle birer birer açıkladık. (En’am Suresi, 126)

O, karanın ve denizin karanlıklarından yolunuzu bulmanız için size yıldızları var edendir. Bilebilen bir topluluk için Biz ayetleri birer birer (bölüm bölüm) açıkladık. (En’am Suresi, 97)

Bu Kur’an, Allah’tan başkası tarafından yalan olarak uydurulmuş değildir. Ancak bu, önündekileri doğrulayan ve kitabı ayrıntılı olarak açıklayandır. Bunda hiç şüphe yoktur, alemlerin Rabbindendir. Yoksa: “Bunu  kendisi yalan olarak uydurdu” mu diyorlar? De ki: “Bunun benzeri olan bir sûre getirin ve eğer gerçekten doğru sözlüyseniz Allah’tan başka çağırabildiklerinizi çağırın.” (Yunus Suresi, 37-38)

Bilen bir kavim için, ayetleri (çeşitli biçimlerde, birer birer) ‘fasıllar halinde açıklanmış’ Arapça Kur’an (veya okunan) kitaptır; (Fussilet Suresi, 3)

De ki: “O, size üstünüzden ya da ayaklarınızın altından azab göndermeye veya sizi parça parça birbirinize kırdırıp kiminizin şiddetini kiminize taddırmaya güç yetirendir.” Bak, iyice kavrayıp-anlamaları için ayetleri nasıl çeşitli biçimlerde açıklıyoruz? (En’am Suresi, 65)

Allah size ayetleri açıklıyor; Allah bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir. (Nur Suresi, 18)

BAKARA SURESİ-99 AYET. "Andolsun ki, sana apaçık ayetler indirdik"
NUR SURESİ-46AYET"Andolsun ki, biz, bilmediklerinizi size açık seçik bildiren ayetler indirdik."
EN’AM SURESİ-3 AYET.."Kitapta biz, hiçbir şeyi eksik bırakmadık..."

HUD SURESİ-14-AYET."Allah'tan başkasına kulluk etmeyesiniz ve Rabbinizden mağfiret dileyesiniz diye ayetleri kesin kılınmış, sonra da uzun uzadıya açıklanmış bir kitaptır"

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
2 saat önce, Gizli yazdı:

güven ( Mealler arızalı diyince sen ne anlıyorsun)

Ha senin yorumun arızalı dersen buna arapçasından reddiye yaz meal yazma bana


Yok verdiğin meale güveniyorsan al burada verdiğimiz mealleri meal yazan adama mail at

Sonra mealci kafasını duvara vursun 

Mealciye sor şu dört kelime neden mealinde yok en basitinden

Daha nice örnekleri var

Ama bilki yapamazsın neden mi ?

Çünkü bu sahte mealler üzerinden müslümcülerle daha rahat dalga geçmektesiniz

Halbu ki Allah ne diyor biz onlarla dalga geçmekteyiz

Nasıl mı ?

Allah size diyecek ki sizin dalga geçtiğiniz Kur'an bu değil

Kur'anın arapçası sizin dalga geçtiklerinizden uzaktır bilakis

Sizinle biz dalga geçtik denilecek

Sizin dalaga geçtiğiniz din kime ait

Allah'ın indirdiği din hangisi

Şapkanı önüne koy düşün

Unutma biz son ayet bükücüyüz :)

 

@Gizli     SAYIN GİZLİ SEN TÜRMÜSÜN YOKSA ARAPMISIN?   KURAN ARAPLARA MEKKE ETRAFINA İNDİYİNİ SÖYLÜYOR SEN MEKKEN,N GÜNYÜNDEMİ KUZEYİNDAMİ BATISIDAMI DOĞUSUNDANMISIN 

Fussilet süresi44 ayet.Eğer onu Arapça bir Kuran kılmasaydık;'neden dilimizde inmedi,Arap olana Arapça olmayan bir Kuran olurmu hiç' diyeceklerdi-

Şuara suresi 189 Onu Arap olmayan ,Arapca bilmiyen biriğne gönderseydik

Zümer suresi 28 inci ayet : Küfürden sakınsınlar diye onu Arapça gönderdik.

Ankaf suresi 12 İşte bu kur,an zalimleri korkutmak,müminlere müjdelemek için Arapca gönderildi

DİYER BİR KONU İSE KURANIN MEKKE ÇEVRESİNE İNDİYİ SÖYLÜYOR

Şûrâ  7 : “Böylece biz sana Arapça bir Kur’an vahyettik ki, şehirlerin anası olan Mekke’de ve çevresinde bulunanları uyarasın.

 

 

Şuraya da dikkat edelim.  

 

Neml süresi 91 ayet.  De ki: “Bana ancak, bu beldenin (Mekke’nin); onu mukaddes kılan ve her şey kendisine ait olan Rabbine kulluk yapmam emredildi.

 

Nerenin rabbine kulluk yapması emredilmiş Mekkenin.

 

Arap putu veya. Arap tanrısı diye biz demiyoruz. Kuranı yazan adamın bizzat kendisi söylüyor

tarihinde güven tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
14 dakika önce, güven yazdı:

 

@Gizli   BEY SEN TÜRMÜSÜN YOKSA ARAPMISIN?   KURAN ARAPLARA MEKKE ETRAFINA İNDİYİNİ SÖYLÜYOR SEN MEKKEN,N GÜNYÜNDEMİ KUZEYİNDAMİ BATISIDAMI DOĞUSUNDANMISIN 

Fussilet süresi44 ayet.Eğer onu Arapça bir Kuran kılmasaydık;'neden dilimizde inmedi,Arap olana Arapça olmayan bir Kuran olurmu hiç' diyeceklerdi-

Şuara suresi 189 Onu Arap olmayan ,Arapca bilmiyen biriğne gönderseydik

Zümer suresi 28 inci ayet : Küfürden sakınsınlar diye onu Arapça gönderdik.

Ankaf suresi 12 İşte bu kur,an zalimleri korkutmak,müminlere müjdelemek için Arapca gönderildi

DİYER BİR KONU İSE KURANIN MEKKE ÇEVRESİNE İNDİYİ SÖYLÜYOR

Şûrâ  7 : “Böylece biz sana Arapça bir Kur’an vahyettik ki, şehirlerin anası olan Mekke’de ve çevresinde bulunanları uyarasın.

 

 

Şuraya da dikkat edelim.  

 

Neml süresi 91 ayet.  De ki: “Bana ancak, bu beldenin (Mekke’nin); onu mukaddes kılan ve her şey kendisine ait olan Rabbine kulluk yapmam emredildi.

 

Nerenin rabbine kulluk yapması emredilmiş Mekkenin.

 

Arap putu veya. Arap tanrısı diye biz demiyoruz. Kuranı yazan adamın bizzat kendisi söylüyor

 

tarihinde güven tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
12 saat önce, güven yazdı:

Ne şimdi bu kafana göre yormulamışın o kadar cümle arapca türçe kurmuşun . Bu iki  REZİL AYET KADAR TOLALAN YOKLAR NASIL TERCÜME YAPTIN YAHU KAÇAN KURTULUR OYUNUMU OYNUYORUZ BURDA. SEN HAZAP AYTLERİNDEN BAHESTİN BEN FİLİMİNİ ASTIM YOK OLMAZ BEN OKUYMAM NEYİ OKUCAKSIN MUHMMED HAVZANIN SIRASINDA CARİYESİ MARYAYAL BİRKİLTE OLDUĞUNUMU OKUYACAKSAN ASAYIM BURAYA.BAK DİKAT ET. MİM BURDA YOK. BİRDE DERKİ CEVAP VER NEYİNE CEVEP VEREYİM ANLAMDIMKİ.

AHZAP 50- Ey Peygamber! Mehirlerini verdiğin hanımlarını, Allah'ın sana ganimet olarak verdiği ve elinin altında bulunan cariyeleri, amcanın, halanın, dayının ve teyzenin seninle beraber göç eden kızlarını sana helâl kıldık. Bir de Peygamber kendisiyle evlenmek istediği takdirde, kendisini peygambere hibe eden mümin kadını, diğer müminlere değil, sırf sana mahsus olmak üzere (helâl kıldık). Kuşkusuz biz, hanımları ve ellerinin altında bulunan cariyeleri hakkında müminlere neyi farz kıldığımızı biliriz. (Bu hususta ne yapmaları lâzım geldiğini onlara açıkladık) ki, sana bir zorluk olmasın. Allah bağışlayandır, merhamet edendir.

 

Ahzab süresi37 Ayet. Hani sen Allah’ın kendisine nimet verdiği, senin de (azat etmek suretiyle) iyilikte bulunduğun kimseye, “Eşini nikâhında tut (onu boşama) ve Allah’tan sakın” diyordun. İçinde, Allah’ın ortaya çıkaracağı bir şeyi gizliyor ve insanlardan çekiniyordun. Oysa kendisinden çekinmene Allah daha lâyıktı. Zeyd, eşinden yana isteğini yerine getirince eşini boşayınca onu seninle evlendirdik ki, eşlerinden yana isteklerini yerine getirdiklerinde (onları boşadıklarında), evlatlıklarının eşleriyle evlenmeleri konusunda mü’minlere bir zorluk olmasın. Allah’ın emri mutlaka yerine getirilmiştir.

 

 

 

BİRDE ŞU AYET TAM BİR FACİYA KİMLERLE EVELENİCEYİNDEN BAHSEDE

Nisa-23: Diyanet İşleri: Sizlere, analarınız, kızlarınız, kızkardeşleriniz, halalarınız, teyzeleriniz, kardeşlerinizin kızları, kızkardeşlerinizin kızları, sizi emziren süt anneleriniz, süt kardeşleriniz, karılarınızın anneleri, kendileriyle gerdeğe girdiğiniz kadınlarınızin yanınızda kalan üvey kızlarınız ki onlarla gerdeğe girmemişseniz size bir engel yoktur, öz oğullarınızın eşleri ve iki kız kardeşi bir arada almak suretiyle evlenmek, -geçmişte olanlar artık geçmiştir- size haram kılındı. Doğrusu Allah bağışlar ve merhamet eder.

 

   BURDA İLK ANASINI AL KIZINI BEYNDİYSEN GERDEYE GİRMEDİYSEN. ANASINA BAK KIZINI AL OH NE GÜZEL DİN.

ama insanın kendi kızının yahut oğlunun ÇOCUKLARI YOK BURADA

 

allah bunları saymayı mı UNUTMUŞMU?

 

yoksa torunu ile bi insanın evlenmesi HELAL midir.

ENAM-114:Allah size Kitap’ı açıklanmış olarak indirmişken,başka hakem mi isteyeceğim?

BAKARA SURESİ-99 AYET. "Andolsun ki, sana apaçık ayetler indirdik"
NUR SURESİ-46AYET"Andolsun ki, biz, bilmediklerinizi size açık seçik bildiren ayetler indirdik."
EN’AM SURESİ-3 AYET.."Kitapta biz, hiçbir şeyi eksik bırakmadık..."

HUD SURESİ-14-AYET."Allah'tan başkasına kulluk etmeyesiniz ve Rabbinizden mağfiret dileyesiniz diye ayetleri kesin kılınmış, sonra da uzun uzadıya açıklanmış bir kitaptır"

  

 

 

Link to post
Sitelerde Paylaş

güven ( Elbisemiz Yeşil )

Türküz Zülkarneyn gibi her yerdeyiz

Elbisemiz yeşil

Rütbemiz;Edep,haya

Makamımız ; Hiçlik

Biz Allah'ın daha önce verdiği hüküm için buradayız işte biz o hükmün askeriyiz

Bunu bende engelleyemem sende engelleyemezsin


Sahi Kur'anı dinlemeye gelip iman ettik diyen cinler nereliydi ?

Cinler hangi dili konuşurlar arapça mı ?

Bize o ayette geçen cinlerden bir bahset

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.

×
×
  • Yeni Oluştur...