Jump to content

Tanrı ve Varlığı


Recommended Posts

  • İleti 692
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

Şimdi, İslam kusursuzdur yazdı:

iki hidrojen ve bir oksijenin gayet kusursuz şekilde ve kusursuz adette bir araya tesadüf eseri geldiğini bile açıklamaya gücünüz yetmezken milyarlarca adet çoğaltabileceğimiz bu örneklerin tesadüf eseri oluşmasını açıklamaya gücünüz yetmez.

gücümüz  yetmezse  hiçbir şeyi  aciklamayin  hatta  aciklanmaya  çalışılan  şeyleri de  aciklamayin  boşverin  hiçbir şeyi  açıklama  anlama  şansımız  zaten yok  Allah  yarattı  hepsini 

Link to post
Sitelerde Paylaş
2 dakika önce, akılsızşuursuzatom yazdı:

gücümüz  yetmezse  hiçbir şeyi  aciklamayin  hatta  aciklanmaya  çalışılan  şeyleri de  aciklamayin  boşverin  hiçbir şeyi  açıklama  anlama  şansımız  zaten yok  Allah  yarattı  hepsini 

:) çok birşey istenmiyor senden.Bunu kabul et.Zorlamana gerek yok.Evrim olasılık şans diye kandırma kendini.Yanlış anlama beni.Severim seni ?.

Link to post
Sitelerde Paylaş

İnsanın yüzüne bile baktığımızda.Ağızın üstünde burun burunun üstünde gözler var.

ufak bir değişklik yapalım ve tesadüf eseri oluştuğunu düşünelim.Ağızımız gözümüzün üstünde olsun.Sıcak bir çay içtiğimizde dökülen kaynar suyun gözlerimizi kör ediceğini ve yaşamın ne kadar zorlaşacağını hayal edelim.

Bu kusursuz düzene bakarak bile tesadüf eseri değilde bunu bilen bir yaratıcının varlığına delil çıkarabiliriz.

 Allahın varlığına inanmak mantıklı bir insan için daha makuldur.Sizler gibi mantıklı insanlar kendini kandırıyor buna üzülüyoruz biz.

Link to post
Sitelerde Paylaş
25 dakika önce, İslam kusursuzdur yazdı:

Bir odaya bir kalem ile kâğıt koysak...

 

Ya da bir odaya bir parça tahta, biraz çivi ve bir de çekiç koysak...

Ya da yine bir odaya biraz boya ile bir de tuval koysak...

Bir tek ‘A’ harfinin ya da bir masanın veya bir resmin tesadüfen oluştuğuna sizi inandırabilirler mi

 

Bunların evrimle bir alakası yok. Bunlar durağan durumlar. Evrim ise son derece dinamik bir süreçtir.

Link to post
Sitelerde Paylaş
4 dakika önce, İslam kusursuzdur yazdı:

İnsanın yüzüne bile baktığımızda.Ağızın üstünde burun burunun üstünde gözler var.

ufak bir değişklik yapalım ve tesadüf eseri oluştuğunu düşünelim.Ağızımız gözümüzün üstünde olsun.Sıcak bir çay içtiğimizde dökülen kaynar suyun gözlerimizi kör ediceğini ve yaşamın ne kadar zorlaşacağını hayal edelim.

Bu kusursuz düzene bakarak bile tesadüf eseri değilde bunu bilen bir yaratıcının varlığına delil çıkarabiliriz.

 Allahın varlığına inanmak mantıklı bir insan için daha makuldur.Sizler gibi mantıklı insanlar kendini kandırıyor buna üzülüyoruz biz.

farklı  şekilde  olsaydı  o  doğal  gelecekti  bize ve  o  şekilde  olsaydı  zaten  o  bireyler  veya  topluluk  elenirdi. bu  günlere  gelemezdi.insanlar sanıyorsunuz  güle  oynaya  bu  günlere  geldi. He  bu arada  her şey kusursuz  demek  risale ile  çelişir. 

Link to post
Sitelerde Paylaş

Allah, yarattıklarından size gölgeler yapmış, dağlarda barınaklar var etmiş, sizi sıcaktan koruyacak giysiler ve savaşta sizi koruyacak zırhlar yaratmıştır. İslâm'a girip esenlik kazanasınız diye, size olan nimetini böyle tamamlıyor.Nahl 81

 

Ona, sizi savaşta korumak için zırh yapma sanatını öğrettik, artık şükreder misiniz?enbiya 80

 

İslamın allahı ,savaşta korusun diye size zırh yapma sanatını biz öğrettik,zırhları ben yarattım diyip,zırhı islama girilmesi ve şükredilmesi gereken bir nimet olarak sunar.İnsanlara zarar verici silahlar yapma sanatını öğreten ve zarar verici silahları yaratan ve bu sanatını öğreten kimdir peki,aynı mantıkla?Zırhları yapanlar insanlardır.İnsanların savaşlarda korunmak için yaptıkları zırhları ve korunma eylemlerini kendine mal eden ve bunu nimet olarak sunan bu allah,neden birbirlerine zarar vermek için yaptıkları silahları ve zarar verme eylemlerini kendine mal etmez.Aslında bu ayetlerde bu anlam vardır,ama zırhın korucuyuluğu altında gizli,saklıdır.Ben birbirinizi kestiğiniz savaşlarda,savaşlarda sizi korusun diye zırhlar yarattım,bu sanatı size ben öğrettim diyip,insanların korunmak için yaptıkları zırhları kendine mal etmek,buna şükredin demek,birbirinizi savaşlarda kesesiniz diye silahlar yarattım ve size bu sanatı ben öğrettim,buna şükredin demektir.Düşününsene yarattığın ve yapılma sanatını öğrettiğin kılıç darbesiyle bacağımı kestiler,kılıç büyük nimet denilip islama girildiğini ve şükür edildiğini.Ne kadar absürt bir durum değil mi?Zırha şükretmek de aynı şekilde absürt.Ama zırha şükür edin absürtlüğü zırhın koruyuculuğu altında gizli.Ama tabi savaşlarda birbirinizi kesin diye silahlar yarattım ve size bu sanatı ben öğrettim,islama girin ve şükredin derse açık açık,bu ne diyor lan derler.Karşı tarafa bizi kessin diye silahlar yapma sanatını öğretmiş,zarar verici silahlar yaratmış,bunu da islama girilmesi için bir neden olarak sunuyor,derler.Zırh nimetine bakıp islama girin ve şükredin,peki kılıca,mızrağa,yaya,oka,savaş uçaklarına,füzelere,bombaya,tanka,tüfeğe bakılıp ne yapılsın.Bunlar da nimet olarak görülsün,allah ne güzel birbirimize zarar verelim diye bunları yarattı diyip islama girilsin ve buna şükür mü edilsin?He zırh ve insanların korunması allahtandır,ama zarar verici silahlar ve zarar vermek şeytantandır,insanlara silahları yapma bu sanatı o öğretmiştir derseniz bilemem.Şu açık ki islamın ve onun allahının ayrıntılara inildikçe ne kadar kötü kurgulandığı,ne kadar absürt olduğu daha iyi anlaşılmaktadır.

tarihinde Buzul tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
5 dakika önce, İslam kusursuzdur yazdı:

tesadüf eseri oluştuğunu düşünelim.Ağızımız gözümüzün üstünde olsun.

 

Ucubeler hiç doğmamışlar gibi çok kısa sürede yok olur, hayatta kalamazlar. Sadece en uygun biçimler hayatta kalır ve nesilleri devam eder. Tasarlanmışlık görüntüsü bu durumdan kaynaklanır. Tasarım yok evrim vardır. Yoksa ucubeler doğmazlar diye bir şey yok ama hayatta kalamazlar.

Link to post
Sitelerde Paylaş
3 dakika önce, Buzul yazdı:

Allah, yarattıklarından size gölgeler yapmış, dağlarda barınaklar var etmiş, sizi sıcaktan koruyacak giysiler ve savaşta sizi koruyacak zırhlar yaratmıştır. İslâm'a girip esenlik kazanasınız diye, size olan nimetini böyle tamamlıyor.Nahl 81

 

Ona, sizi savaşta korumak için zırh yapma sanatını öğrettik, artık şükreder misiniz?enbiya 80

 

İslamın allahı ,savaşta korusun diye size zırh yapma sanatını bir öğrettik,zırhları biz yarattık diyip,zırhı islama girilmesi ve şükredilmesi gereken bir nimet olarak sunar.İnsanlara zarar verici silahlar yapma sanatını öğreten ve zarar verici silahları yaratan ve bu sanatını öğreten kimdir peki,aynı mantıkla?Zırhları yapanlar da insanlardır.İnsanların savaşlarda korunmak için yaptıkları ve korunma eylemlerini kendine mal eden ve bunu nimet olarak sunan bu allah,neden birbirlerine zarar vermek için yaptıkları silahları ve zarar verme eylemlerini kendine mal etmez.Aslında bu ayetlerde bu anlam vardır,ama zırhın korucuyuluğu altında gizli,saklıdır.Ben birbirinizi kestiğiniz savaşlarda,savaşlarda sizi korusun diye zırhlar yarattım,bu sanatı size ben öğrettim diyip,insanların korunmak için yaptıkları zırhları kendine mal etmek,buna şükredin demek,birbirinizi savaşlarda kesesiniz diye silahlar yarattım ve size bu sanatı ben öğrettim,buna şükredin demektir.Ama tabi savaşlarda birbirinizi kesin diye silahlar yarattım ve size bu sanatı ben öğrettim,islama girin ve şükredin derse açık açık,bu ne diyor lan derler.Karşı tarafa bizi kessin diye silahlar yapma sanatını öğretmiş,zarar verici silahlar yaratmış,bunu da islama girilmesi için bir neden olarak sunuyor,derler.Zırh nimetine bakıp islama girin ve şükredin,peki kılıca,mızrağa,yaya,oka,savaş uçaklarına,füzelere,bombaya,tanka,tüfeğe bakılıp ne yapılsın,bunlar da nimet olarak görülsün,allah ne güzel birbirimize zarar verelim diye bunları yarattı diyip islama girilsin ve buna şükür mü edilsin.He zırh ve insanların korunması allahtandır,ama zarar verici silahlar ve zarar vermek şeytantandır,insanlara silahları yapma bu sanatı o öğretmiştir derseniz bilemem.Şu açık ki islamın ve onun allahının ayrıntılara inildikçe ne kadar kötü kurgulandığı daha iyi anlaşılmaktadır.

Allah el yaratmış öldürmek için kullanırsan suç senindir.Allah demiri yaratmış ondan kılıç yapıp öldürmek için kullanırsan suç senindir.Allah atomu yaratmış onu  bomba yapmak için kullanırsan suç senindir.Allah bizim yaşamamız için yaratmış bunları sen tutup bunlarla zarar verirsen suç yaratanın olmaz.Rabbimiz bunları yapan suçlulardan korunmak için zırh yapmayı öğretmiş sonsuz şükürler olsun ona.

Link to post
Sitelerde Paylaş
6 dakika önce, democrossian yazdı:

 

Ucubeler hiç doğmamışlar gibi çok kısa sürede yok olur, hayatta kalamazlar. Sadece en uygun biçimler hayatta kalır ve nesilleri devam eder. Tasarlanmışlık görüntüsü bu durumdan kaynaklanır. Tasarım yok evrim vardır. Yoksa ucubeler doğmazlar diye bir şey yok ama hayatta kalamazlar.

Ucube olarak yaratılan birşey yoktur.Rüya görme.Doğal seçilimi çok yanlış anlamışsın.İki kurtu kışın ortasına bıraktığında daha güçlü olanı ayakta kalır diğeri ölür.Doğal seçilim budur.Ucubelerin elendiği bir durum söz konusu değil.

Link to post
Sitelerde Paylaş
1 dakika önce, İslam kusursuzdur yazdı:

Ucube olarak yaratılan birşey yoktur.Rüya görme.Doğal seçilimi çok yanlış anlamışsın.İki kurtu kışın ortasına bıraktığında daha güçlü olanı ayakta kalır diğeri ölür.Doğal seçilim budur.Ucubelerin elendiği bir durum söz konusu değil.

tamam.

Link to post
Sitelerde Paylaş
11 dakika önce, İslam kusursuzdur yazdı:

Ucube olarak yaratılan birşey yoktur.

 

Elbette yoktur ama yaratılan diye bir şey olmadığından dolayı. Yoksa ucube olarak doğan her gün bir sürü hayvan ve insan var. Bunlar anında veya çok kısa sürede yok olurlar ve nesilleri devam etmez. O yüzden hiç olmamış gibi olurlar. Ne yani hiç mi duymadın üç ya da beş bacaklı doğanı filan? Bu kadar da bilinen bir şeyi nasıl inkar etmeyi başarabiliyorsun?

Link to post
Sitelerde Paylaş
51 minutes ago, İslam kusursuzdur said:

iki hidrojen ve bir oksijenin gayet kusursuz şekilde ve kusursuz adette bir araya tesadüf eseri geldiğini bile açıklamaya gücünüz yetmezken milyarlarca adet çoğaltabileceğimiz bu örneklerin tesadüf eseri oluşmasını açıklamaya gücünüz yetmez.

 

38 minutes ago, İslam kusursuzdur said:

İnsanın yüzüne bile baktığımızda.Ağızın üstünde burun burunun üstünde gözler var.

ufak bir değişklik yapalım ve tesadüf eseri oluştuğunu düşünelim.Ağızımız gözümüzün üstünde olsun.Sıcak bir çay içtiğimizde dökülen kaynar suyun gözlerimizi kör ediceğini ve yaşamın ne kadar zorlaşacağını hayal edelim.

Bu kusursuz düzene bakarak bile tesadüf eseri değilde bunu bilen bir yaratıcının varlığına delil çıkarabiliriz.

 Allahın varlığına inanmak mantıklı bir insan için daha makuldur.Sizler gibi mantıklı insanlar kendini kandırıyor buna üzülüyoruz biz.

 

Görüldüğü üzere bu adama birşey anlatabilmek için, önce bütün literatürü öğretmek lazım. Neredeyse başından sonuna. Ama bunu yapabilmek için önce kendisinin bunu istemesi lazım. İsteyebilmesi için ise bunu, yani cahilliğini fark edebilmesi lazım. Adam o kadar cahil ki, attığı son 3-4 mesajda eleştiri yaptığını ve laf soktuğunu zannettiği yerde, cahilliğini ayan beyan ortaya koyduğunun ve kendini komik duruma düşürerek rezil ettiğinin farkında bile değil.(Bkz: Dunning-Krueger Sendromu) Aç iki foruma bak be! Hepsi orada yazıyor zaten.

 

Ne diyorduk? Evet, cahilliğini fark edebilmesi lazım, bunu fark edebilmesi için de önce rahatsızlık duyması lazım. Sorun burada başlıyor. Bu adamlar rahatsızlık duymuyor, hatasını ve eksikliğini direk yüzüne vursan, meselenin aslını getirip gözüne soksan dahi(benim yaptığım gibi mesela) yüzsüzce yazmaya devam ediyor. Ortaya attığı cahil safsataları ile ilgili sadece bu forumda dahi onlarca başlık ve açıklama olmasına karşılık, onları okumuyor, hiç merak etmiyor bile. Neden? Niyeti üzüm yemek değil ki, aklı sıra bağcıyı dövmek. 

 

Bir ara fark etti aslında meselenin zannettiğinden ibaret olmadığını, ve zoru görünce bu sefer ateistler neden hatun şarap peşinde koşmuyor minvalinde iğrenç, rezil bir yöne dümen kırıp, kendi aslını da açık etti. Fakat akabinde "dervişin fikri neyse, zikri de o olurmuş" hesabı mevzuya uyanınca, bu sefer olgunluk ayaklarına yatmaya başladı.

 

izlenmesi gereken yöntemlerden biri şu; bu adamları yüzsüz oldukları üzere rahatsız olabilme, gocunma eşikleri nereden başlıyorsa, işte oraya kadar örselemek lazım allah(!) ne verdiyse. Rahatsız olup gururu incinecek ki, oturup hırs yapıp araştırmaya başlasın. Başlasın yeter, bi ümit işte...Diğeri de insan gibi yazmak yöntemi. Ama görüldüğü üzere o yöntem bu arkadaşta pek işlemedi ve sorulanlara cevap verip konunun açılmasına vesile olmak yerine, "ateistler hatun şarap" şeklindeki rezil bir yöne döndürdü işi. Biz de ikrah edip ağzının payını verdik tabi.

 

Gerçekler nedir peki? Kısaca şudur: Buraya gelen her bir harcıalem teistin ulumasının aksine (örneğin)evrim, bilimsel arenada, bilimin er meydanında geçerli paradigmadır. Kapı gibi.  Bunu apursan da köpürsen de kabul edeceksin dinci kardeş. Ya da aksini getirip kanıtlayacaksın. Ya da biz seni defaatle rezil etmeye devam edecez. Ülke yanıyor resmen. Kazıdığın zaman altından ne çıkıyor? Majör etken yine "din"! O zaman gazanız mübarek olsun ve hodri meydan! İster maçanız yiyip cevap yazın, ister küskün alıngan ayağına yatıp arazi olun. Burnunuzu sürtmek boynumuzun borcudur o vakit, öyle icap ediyorsa eğer.

 

Yeni üye ve "onun gibilerini" tenzih ediyorum. Kendisi nezdinde sürç-i lisan ettiysek affola. Bazı durumlarda genelleme yapmak durumundayız, ama yeri geldiğinde söz meclisten dışarı diyelim. Üzerine alması gereken kişiler anlar. 

tarihinde teflon tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
1 dakika önce, teflon yazdı:

Adam o kadar cahil ki, attığı son 3-4 mesajda eleştiri yaptığını ve laf soktuğunu zannettiği yerde, cahilliğini ayan beyan ortaya koyduğunun ve kendini komik duruma düşünerek rezil ettiğinin farkında bile değil.

 

Neden bahsettiğini kendi de bilmiyor. Ağzı gözünün üzerinde olsaydı deyince ben de doğal olarak ucubelerin neslinin devam etmediği için yok olduklarını söylüyorum, konuyu değiştirip doğal seçilim nedir onu ortaya atıyor. Ülen sen bana doğal seçilimi mi sordun ağzın gözün üstünde olmasını mı be! 

 

Ayrıca pekala da ağzı gözünün üstünde bir canlı tasarlanabilir. Hiç de sakıncası yok. Tasarımcı olsaydı bir de böyle bir canlı tasarlayayım bakayım der yapardı. Dört bacaklı ve kanatlı canlı olmayışı tasarımcı olmadığının, evrimin kanıtıdır. Bir tasarımcı yok ki ata dört bacaktan ayrı iki de kanat taksın. İlla ön kollar kanada dönüşerek kuşlar evrimleşmek zorunda. 

Link to post
Sitelerde Paylaş
3 dakika önce, İslam kusursuzdur yazdı:

Allah el yaratmış öldürmek için kullanırsan suç senindir.Allah demiri yaratmış ondan kılıç yapıp öldürmek için kullanırsan suç senindir.Allah atomu yaratmış onu  bomba yapmak için kullanırsan suç senindir.Allah bizim yaşamamız için yaratmış bunları sen tutup bunlarla zarar verirsen suç yaratanın olmaz.Rabbimiz bunları yapan suçlulardan korunmak için zırh yapmayı öğretmiş sonsuz şükürler olsun ona.

Zırhı zarar verici silahlardan korunmak için yapan insanlar,elleriyle.İnsanların elleriyle korunmak için yaptıkları zırhları yaratan ve insanlara bunu yapma sanatını öğreten allah ama.Bu bir nimet,bu nimete bakılıp islama girilmeli ve şükür edilmeli.

Savaşlarda birbirlerine zarar vermek için silahlar yapanlar da insanlar,tıpkı zırhı yapanların insanlar olduğu gibi.İnsanların birbirlerine zarar vermek için yarattıkları silahları yaratan ve insanlara bunu yapma sanatını öğreten de allah,aynı mantıkla.Bu nimete de bakılıp islama girilmeli ve şükür edilmeli,allahım ne güzel birbirimizi keselim diye silahlar yarattın diyip.İnsanların korunma eylemlerini ve korunmak için yaptıkları zırhı allaha mal edip,bunu islama girilmesi ve şükür edilmesi gereken bir şey olarak sunup da,insanların zarar verme eylemlerini ve zarar vermek için yaptıkları silahları allaha mal etmemek olmaz.Bu arada zırh seni atom bombasından,savaş uçağının attığı füzeden koruyamaz.Allahın yarattığı zırhın koruyuculuğu,koruma etkisi de tartışılır o yüzden.

Tabi allah denilen uyduruk tanrının kimseye bir şey öğrettiği ve onun bir halt yarattığı da yok.

Link to post
Sitelerde Paylaş
1 dakika önce, democrossian yazdı:

Ha yani atom bombası yapmayı insanlara İblis öğretti ve bu satranç hamlesine karşılık Allah da zırh yapmayı öğretti! Allah ile İblis savaşan iki tanrı yani! İyi misiniz siz muslimler? Kafa kaç milyon? :D

Atom bombasını yaratan ve bu sanatı insanlara öğreten iblis,allah da bundan korunun diye zırh yaratmış ve bu sanatı öğretmiş.Zırha bakıp islama girin ve şükredin.Atom bombası vs Zırh.Atom bombası zayıf rakibine acımaz diyorum?

Link to post
Sitelerde Paylaş
12 minutes ago, democrossian said:

Tasarımcı olsaydı bir de böyle bir canlı tasarlayayım bakayım der yapardı. Dört bacaklı ve kanatlı canlı olmayışı tasarımcı olmadığının, evrimin kanıtıdır. Bir tasarımcı yok ki ata dört bacaktan ayrı iki de kanat taksın. İlla ön kollar kanada dönüşerek kuşlar evrimleşmek zorunda. 

 

Bu nefis bir örnek mesela. Ama bunu anlayabilmesi için bile önce on fırın ekmeği yemesi lazım. Bunu kendimizi övmek için yazmıyoruz. Sadece apaçık, ayan beyan bir gerçeği ortaya koyuyoruz. Kaçıncı fırındayız bilmiyorum ve daha önemli bir miktar olabilir önümüzde ama, en azından biz o ekmeleri havsalamız aldığınca yemeğe çalışıyor, buna devam ediyoruz. Aha da kafam almadı o zaman tanrı deyip, kıçımızı devirip, arkamızı dönüp yatmıyoruz.

 

Ben bu dinciler kafayı yastığa koyup nasıl rahat rahat uyuyor, huşu içinde zıbarıyor, ona hayret ediyorum işte..Boşa dememişler cahillik mutluluktur diye.

 

(Not: Demo sen bu arada hangi yazı karakterini kullanıyorsun onu merak ediyorum..? Güzel duruyor, öne çıkıyor)

tarihinde teflon tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
15 dakika önce, teflon yazdı:

 

Bu nefis bir örnek mesela. Ama bunu anlayabilmesi için bile önce on fırın ekmeği yemesi lazım. Bunu kendimizi övmek için yazmıyoruz. Sadece apaçık, ayan beyan bir gerçeği ortaya koyuyoruz. Kaçıncı fırındayız bilmiyorum ve daha önemli bir miktar olabilir önümüzde ama, en azından biz o ekmeleri havsalamız aldığınca yemeğe çalışıyor, buna devam ediyoruz. Aha da kafam almadı o zaman tanrı deyip, kıçımızı devirip, arkamızı dönüp yatmıyoruz.

 

Ben bu dinciler kafayı yastığa koyup nasıl rahat rahat uyuyor, huşu içinde zıbarıyor, ona hayret ediyorum işte..Boşa dememişler cahillik mutluluktur diye.

 

(Not: Demo sen bu arada hangi yazı karakterini kullanıyorsun onu merak ediyorum..? Güzel duruyor, öne çıkıyor)

benim  merak  ettiğim  benzetme  argümanı  neden  bu  kadar  ikna  edici  gibi  duruyor  sizce. Kalem  tesadüfen  olamaz  demek  ki  ağaçta  hayvanda  olamaz  gibi. tabi  tesadüfen  derken  arkadaşın  kullandığı  biçimde  kullanmadım.

Link to post
Sitelerde Paylaş
8 dakika önce, teflon yazdı:

Demo sen bu arada hangi yazı karakterini kullanıyorsun onu merak ediyorum..? Güzel duruyor, öne çıkıyor

 

Ya sorma bazen eleştiri alıyorum sen ayrı cumhuriyet misin niye farklı karakter kullanıyorsun, kendini özel hissetmeye ve göstermeye mi çalışıyorsun diye. Alakası olmadığını hepsine ayrı ayrı anlatmaktan usandım.

 

Alakası yok, ben bu verdana karakterini çok seviyorum, verdana ile yazılan yazılar gözümün önünden su gibi akıyor, çok seviyorum bu tarzı. Tüm belgelerimi kişisel dosyalarımda da verdana ile hazırlarım. Aşığım bu karaktere, çok seviyorum. Diğer yazı karakterleri gözümü tırmalıyor. Hepsini denedim, verdana gibi güzeli yok. 

 

Yalnız biraz fontları standarta göre büyük duruyor, bir küçük karakteri seçersem o  zaman da küçük kalıyor. Standartla aynı font büyüklüğünde olsa iyiydi ama olmuyor. Verdana karakterini o kadar seviyorum ki adı bile bana hoş geliyor. Böyle vera ile Nirvana arası filan bir şey gibi! :D Bildiğin aşığım bu karaktere ya, çok seviyorum ama insanlar her konuda olduğu gibi bu konuda da anlayışsızlar. Aşka sevgiye saygı göstermiyorlar, yok kibirlisin, yok egolusun, yok kendini özel hissetmek derdindesin... İnsanlar niye anlayışsız ve tercihlere saygısızlar anlamıyorum. Çok tikimde de değil. Bildiğimi yaparım. :lol: 

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...