Jump to content

Biyolojide tür kavramı nedir?


Recommended Posts

Konu dağılmasın....

Cins, tür, ırk gibi betimlemelerin artık kayaya kazınan katı  bilimsel dogmalar olmadığı  anlaşılmıştır. Onlar kavram olarak hala vardırlar belki ama, anlamları değişmeye başlamıştır.

Bu başlık altında onları tartışacaksak, fizik problemlerini de tartışmalara eklemek gereksiz. Konu dışında kalan iletiler silinecektir.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Tanımları yapmıştım. Buraya tekrar kopyalayayım.

 

On 03.08.2018 at 23:32, John Ahmet yazdı:

Cins: Cins, birbirine benzeyen ve ortak birçok karakterleri olan türler topluluğu. Taksonomideki en önemli sınıflandırma basamaklarından biridir. Cins isimleri unominal olmak zorundadır. Her zaman büyük harfle başlar ve italik yazılır.

 

Tür : Tür, ortak özellikler taşıyan, aynı veya yakın gen havuzunda bulunan biyolojik gruptur. Türlerin sınıflandırılmasında uluslararası ikili adlandırma sistemi benimsenmiştir. Bu sisteme göre her yeni türe Latince bir cins bir de tür adı verilir.

 

Irk : Kalıtımsal özyapıları bir olan insanların oluşturduğu doğal topluluk.

Irk etnik kökenlerine göre insanların kategorize edildikleri sistemdir. Taksonomik anlamda yirminci yüzyılın başlarında sık sık kullanılmaya başlandı, benzer fenotipteki insan popülasyonun genetik sapması olarak tanımlandı.

(Çoğunlukla insanlar için kullanılan bir kavram olsa da örneğin köpekler için de kullanılmaya 20. yy dan itibaren başlanmıştır.)

 

21 saat önce, GREENHOUSE yazdı:

Farklı türlerin çiftleşip melez tür oluşturduğunu söylemiştin.

 

Söylediğim tam olarak bu değildi.

 

Büyük zaman dilimlerinde birbirlerine çok yakın türler bazen melez oluşturabiliyor. Bu durum farklı ırkların oluşmasına sebeptir dedim.

 

Örneğin İnsanlar için konuşursak bugün bilinen tüm ırklar şu 3 türün melezidir. 

 

1. Homo Erectus

2. Neanderthal

3. İlkel Homo sapien

 

İlkel Homo sapienden kastım yaklaşık 300-350 bin yıl önceki afrika zencileridir ki onların hiç Neanderthal genine sahip olmadıkları kanıtlandı ve onlar %100 Homo sapiens dir.

 

Bu aynı zamanda şu demek genom dizilimi olarak en eski türe en yakın genomdaki populasyon en zeki insan ırkı oluyor. Bu da çok çarpıcı bir örnek öyle ilk önce ağaçtan inip belini doğrultan primat o oluyor. Dolayısıyla en köklü kültüre de bu popülasyon sahip oluyor.

 

1. Homo Erectus (En yakın genom Çin, Japonya, Kore, Moğolistan ... kısaca çekik gözlüler) (En zeki grup)

2. Neanderthal (En yakın genom Avrupa, Amerika, Rusya, İsrail)

3. İlkel Homo Sapiens (En yakın genom Afrika, Orta Doğu)

 

Bu insan türleri 500 bin yıl içinde bildiğimiz bu ülkelerde yaşayan ırkları oluşturdu.

 

Söylemek istediğim kısaca buydu. Yazdıklarımı yanlış anlayabilirsiniz bunu yaptığınız yorumdan muhtemelen anlarım ve açıklamaya çalışırım. Yorum yapmak yerine daha detaylı bir açıklama için soru sorarsanız konu açıklığa kavuşabilir.

 

tarihinde John Ahmet tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
1 saat önce, John Ahmet yazdı:

Tanımları yapmıştım. Buraya tekrar kopyalayayım.

 

 

 

Söylediğim tam olarak bu değildi.

 

Büyük zaman dilimlerinde birbirlerine çok yakın türler bazen melez oluşturabiliyor. Bu durum farklı ırkların oluşmasına sebeptir dedim.

 

Örneğin İnsanlar için konuşursak bugün bilinen tüm ırklar şu 3 türün melezidir. 

 

1. Homo Erectus

2. Neanderthal

3. İlkel Homo sapien

 

İlkel Homo sapienden kastım yaklaşık 300-350 bin yıl önceki afrika zencileridir ki onların hiç Neanderthal genine sahip olmadıkları kanıtlandı ve onlar %100 Homo sapiens dir.

 

Bu aynı zamanda şu demek genom dizilimi olarak en eski türe en yakın genomdaki populasyon en zeki insan ırkı oluyor. Bu da çok çarpıcı bir örnek öyle ilk önce ağaçtan inip belini doğrultan primat o oluyor. Dolayısıyla en köklü kültüre de bu popülasyon sahip oluyor.

 

1. Homo Erectus (En yakın genom Çin, Japonya, Kore, Moğolistan ... kısaca çekik gözlüler) (En zeki grup)

2. Neanderthal (En yakın genom Avrupa, Amerika, Rusya, İsrail)

3. İlkel Homo Sapiens (En yakın genom Afrika, Orta Doğu)

 

Bu insan türleri 500 bin yıl içinde bildiğimiz bu ülkelerde yaşayan ırkları oluşturdu.

 

Söylemek istediğim kısaca buydu. Yazdıklarımı yanlış anlayabilirsiniz bunu yaptığınız yorumdan muhtemelen anlarım ve açıklamaya çalışırım. Yorum yapmak yerine daha detaylı bir açıklama için soru sorarsanız konu açıklığa kavuşabilir.

 

At ile eşeğin yavrusu katır kısır.Bunlar türdür.

Köpek ile kurdun yavrusu kısır değil.Bunlar ırktır. 

neanderthal ile homo sapiensi yavrusu kısır değilse ırk olur.Kısır ise tür olur.

fiziksel farklılıklara göre türlere ayırırsak zenciler ile beyazlar ayrı tür olurlar.:0_80cbc_37a71a73_L:

Nazilerden farkımız kalmaz o zamanda.

 

 

 

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
41 dakika önce, GREENHOUSE yazdı:

At ile eşeğin yavrusu katır kısır.Bunlar türdür.

Köpek ile kurdun yavrusu kısır değil.Bunlar ırktır. 

neanderthal ile homo sapiensi yavrusu kısır değilse ırk olur.Kısır ise tür olur.

fiziksel farklılıklara göre türlere ayırırsak zenciler ile beyazlar ayrı tür olurlar.:0_80cbc_37a71a73_L:

Nazilerden farkımız kalmaz o zamanda.

 

@GREEN şu demoyu birikimli elit bir adam sanıp cevap veriyorsun ya ciğerim ona yanıyor. Bildiğin ***** bu çok ciddiye alınacak biri değil emin ol. Kendine müslüm arıyor.  Bulursa verecek şamarı... Bunun başka derdi yok ve emin ol çoğu konuda anlama kapasitesi yok ve saldırabileceği bir konu yoksa konudan da uzak kalıyor. Çok ciddiye alıp yazma benden söylemesi, sonra pişman olursun.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Sütlü, teşekkürler. Aradığım yanıt buydu. Kablo uzunluğunun gerekli olduğunu ben de farketmiştim.

 

Konu ile hiç alakası olmayan bir şey oldu bu ama neyse... Konu ise çok açık, türleşmenin kesin ölçütü döl verememe. Bu kadar kesin bir ölçüt varken ne tartışılacak?

 

Tartışılacak tek şey türler arasındaki ayrımın net kesin bir çizgi değil flu bir bölge olduğudur. Örneğin at ile eşek, balina ile yunus, aslan ile kaplan ayrı türler kabul edilse de özel bir çabayla bunlardan döl almak kısır da olsa mümkün oluyor. Bunlar türleşmenin sınırına gelmiş türler oluyorlar. O sınırı net ve kesin biçimde aşmamışlar. Ama sınıra da gelmişler yani...

 

Fakat şu var: Tüm canlıların soyu bir... Yani bu açıdan baktığımızda dinozorların nesli tükenmedi. Tüm canlılar tek soy olduğuna göre canlılık ortadan kalkmadıkça hiç bir canlının soyu tükenmemiştir. Mutfak masamın üzerindeki maydanoz benim çok ama çok uzaktan da olsa akrabam. Naber hısım, seni yiyebilir miyim demem lazım! Bu açıdan bakınca tür kavramı relativistik hale geliyor. Konunun ilginç olabilecek yanı bu olabilir.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Yalnız durmayın, biri tüpütak ile bağlantıya geçsin. Şu ırkların türlerin ilişkisi ile doğduğunu ortaya çıkaran muhteşem teori Nobel adayı olarak dünyaya duyurulsun. Tüpütak kuran okunan fasülyeleri dünyaya kabul ettiremedi ama bunu kesin ettirir. Nobeli kaçırmayalım, ülke tanıtımı için bulunmaz fırsat!

 

Bu kabul edilirse sırada düz dünya ve devridaim makinesi var. Bu buluşlar dünyayı sallayacak ve bilim baştan yazılacak, ülkenin adı da tarihe altın harflerle yazılacaktır. Yobaz Avrupa kıskanır ve direnir ama yılmamak lazım!

Link to post
Sitelerde Paylaş
Quote

 

@John Ahmet

Peki yapalım o halde, biraz taksonomi kasalım.

 

Cins: Cins, birbirine benzeyen ve ortak birçok karakterleri olan türler topluluğu. Taksonomideki en önemli sınıflandırma basamaklarından biridir. Cins isimleri unominal olmak zorundadır. Her zaman büyük harfle başlar ve italik yazılır.

Tür : Tür, ortak özellikler taşıyan, aynı veya yakın gen havuzunda bulunan biyolojik gruptur. Türlerin sınıflandırılmasında uluslararası ikili adlandırma sistemi benimsenmiştir. Bu sisteme göre her yeni türe Latince bir cins bir de tür adı verilir.

Irk : Kalıtımsal özyapıları bir olan insanların oluşturduğu doğal topluluk.

Irk etnik kökenlerine göre insanların kategorize edildikleri sistemdir. Taksonomik anlamda yirminci yüzyılın başlarında sık sık kullanılmaya başlandı, benzer fenotipteki insan popülasyonun genetik sapması olarak tanımlandı.

(Çoğunlukla insanlar için kullanılan bir kavram olsa da örneğin köpekler için de kullanılmaya 20. yy dan itibaren başlanmıştır.)

 

Örneğin Rottwailer'ı örnek olarak kullanalım. Rottwailer bir tür ismi midir yoksa ırk mı? Okuduğum yazılarda hep ırk olduğu yazıyor böyle ifade ediliyor. Şimdi köpekler için bana cins, tür, ve ırk'a örnek olabilecek isimler verin ve tartışmaya devam edelim.

 

Şimdi sana soruyorum bu kadar farklı köpeğin olmasına ne sebep olmuş olabilir? Ayrıca bir teoriye göre köpeklerin atasının kurt olduğu söylenir. Günümüzde kurtlar da halen yaşamını sürdürmektedir fakat köpekler de öyle şimdi bana kurt köpeğinin ne olduğunu söyleyin?

 

 

Köpek örneği verişimin nedeni; iddiandaki tutarsızlıkların,  bu hayvanlar üzerinden çok daha kolay bir özdeşlik kurularak ortaya çıkarılabilecek olması. Daha en başta tanımı yaparken göze çarparak başlayacak, en nihayetinde birbiri ile eşleştirme kısmında kendini ele verecekti.  (Aslında herhangi bir hayvan türü olabilirdi ama aklıma ilk aklıma gelen ve aynı zamanda nispeten en gözümüzün önünde olan, en aşina olduklarımızdan biri de bu hayvanlar)

 

Özetle şunu sormak gerekiyor: Doğa seçilimle evrim dediğimiz süreç tek ve evrenselse, yani, bu iş diğer hayvanlar ve insanlar üzerinde aynı şekilde tezahür ediyorsa(ki öyle), o vakit var olan her köpek ırkı için senin savına göre en az iki tür verebilmen gerekiyor, bu ırkları meydana getiren. Ki, köpekler tek bir tür(?), kurdun alt türü. Neydi senin söylemin:  Irklar "faklı türlerin" ilişkisinden oluşur. Bu söylemin ise ne güncel literatürde, ne moleküler olarak ne de mtDNA analizleri açısından bir karşılığı yok şu anda. Köpekler ise bunu daha düz bir şekilde ele veren bir örnek sadece.

 

Konunun bu başlıkla da alakalı olan diğer kısmına gelecek olursak, Hacı'nın da belirttiği gibi, tür kavramı pek tabii zannedildiğinden çok daha muğlak. Çünkü tek bir "döl verebilme" kriteri üzerinden yapıldığında yetersiz kalıyor. Bütünü tek kerede kapsayamıyor. Bakteriler gibi tek hücreli ve eşeysiz üreyen canlılar işin içine girince örneğin. Morfolojilerine ya da başka kriterlere göre sınıflandırılıyorlar bu kez. Hani türleşmeyi doğrusal bir çizgi üzerinden ele alacak olursak, o hattın spesifik bir noktasında "aha da şurası aslan, burdan sonrası kaplan" diyebileceğimiz bir yer yok. Seçtiğiniz her nokta bir öncesi ve sonrası ile bağlantılı ve de üreyebilir durumda olacak neticede. 

 

Irklar ise resmi bir biyolojik ayrım bile değil. Sadece insanlar tarafından kullanılan gayri resmi, bir nevi sosyal ayrım. Daha çok fenotip farklılıklarına dayandırılarak. Yani biyolojinin bir anlamda kaale dahi almadığı bir ayrım üzerine kurulu senin savın. Alttaki derin ve meselenin asıl belirleyicisi olan katmanları görmezden gelerek, üstteki incecik bir kabuğu ciddiye alıyorsun. Örneğin iki Afrikalının arasındaki genetik farklılık, bir Avrupalı ile bir diğer Asyalı arasındaki farktan daha fazla olabilir; ama dışarıdan bakınca öyle değil. Hal böyle iken ırklar farklı türlerin ilişkisidir demek abes kaçıyor. 

 

Irk tabirinin daha çok insan için kullanıldığı doğru. Köpekler için "race" yerine "breed" kullanımda mesela. Bu bağlamda senin Rottwailer sorusu da cevabını buluyor. Pek tabii bir ırk, ya da breed. Çünkü ortada başka bir tür yok zaten. Köpekler Cani Lupus türü. Ve bir çok breed var. Daha detaya bile gerek yok. Rotlar ayrı bir tür müdür dersen yandık zaten...

 

Bu kadar farklı köpeğe neyin sebep olduğunu zaten biliyoruz: İnsanlar ve yapay seçilim. Bir söylentiye göre kurt değil. Kurt. Günümüzde Kurtların halen varlığını sürdürüyor oluşu da bir ilişkilendirme sorunu teşkil etmez. Coğrafi izolasyona binaen ata soy varlığını bir diyarda sürdürürken, ondan türemiş olan alt tür pekala ortalıkta gezebilir. 

 

Yakın tarihli mtDNA bulgularına göre genel itibariyle Afrikadan çıktık. Ve yok neadertaller ayrı ırkmış, yok erectuslar çinliymiş falan gibi kesin ayrımlar bir yana, her birimizin genomunda bir çorba misali bu kalıntıları beraberce taşıyoruz. Avrupalısı da, Afrikalısı da..

 

Senin bu mevzu bana godofwar'ın; insanlar marslı, zenciler dünyalı, yok efendim çinliler venüslüdür..vb.. iddiasını hatırlattı. :) 

tarihinde teflon tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
8 saat önce, teflon yazdı:

Hani türleşmeyi doğrusal bir çizgi üzerinden ele alacak olursak, o hattın spesifik bir noktasında "aha da şurası aslan, burdan sonrası kaplan" diyebileceğimiz bir yer yok. Seçtiğiniz her nokta bir öncesi ve sonrası ile bağlantılı ve de üreyebilir durumda olacak neticede.

 

Burada ara türleri arıyorsun ama bulamayacaksın bunun neden böyle olduğunu ben artık anlayabiliyorum. Bu Epigenetik ile ilgili bir durumdur. Uygun bir zamanda konu derinleşip uygun hale geldiğinde anlatırım. Türler çok keskin olarak belirleyici değildir. Bir birleri arasında ırk sayılabilecek ikili gruplardan bazıları eşleştirildiğinde diğer gruptaki ile alt tür ilişkisi oluşturabiliyor. Bu çok detaylı ve karışık sonra anlatırım.

 

8 saat önce, teflon yazdı:

Irklar ise resmi bir biyolojik ayrım bile değil. Sadece insanlar tarafından kullanılan gayri resmi, bir nevi sosyal ayrım. Daha çok fenotip farklılıklarına dayandırılarak. Yani biyolojinin bir anlamda kaale dahi almadığı bir ayrım üzerine kurulu senin savın. Alttaki derin ve meselenin asıl belirleyicisi olan katmanları görmezden gelerek, üstteki incecik bir kabuğu ciddiye alıyorsun. Örneğin iki Afrikalının arasındaki genetik farklılık, bir Avrupalı ile bir diğer Asyalı arasındaki farktan daha fazla olabilir; ama dışarıdan bakınca öyle değil. Hal böyle iken ırklar farklı türlerin ilişkisidir demek abes kaçıyor. 

 

Şimdi burayı yanlış anlamanın sebebi şudur. Ben türlerin ilişkisi günümüz ırklarını oluşturur derken mevcut türlerin ilişkisi mevcut ırkları oluşturur gibi bir yanılgıyla anlıyorsun ve bu karmaşaya neden oluyor. Bu nedenle cümlede bir düzenleme yapıp tekrar ifade edeyim.

 

1. Homo Erectus

2. Neandethal

3. İlkel Homo Sapiens

 

Bu eski insan türlerinin ilişkisi mevcut insan ırklarını oluşturmuştur diyorum. Dolayısıyla mevcut türlerden bahsetmiyorum bir 500 bin yıl öncesinin türlerinin ilişkisi günümüz ırklarını oluşturmuştur. Fakat sen diğer hayvanlar için mevcut türler için bunu algılıyorsun ve sana anlamsız geliyor. 

 

Dolayısıyla bu eski insan türlerinin ilişkileri mevcut şu ırkları oluşturmuştur.

 

2010 yılında yapılan insan genom araştırması vardır ve 10 yıl süreden sonra tamamlanmıştır. Bu genom bilgilerine göre şu bilgiler kesinlikle doğrudur.

 

1. Homo Erectus (En yakın genom Çin, Japonya, Kore, Moğolistan ... kısaca çekik gözlüler) (En zeki grup)

2. Neanderthal (En yakın genom Avrupa, Amerika, Rusya, İsrail)

3. İlkel Homo Sapiens (En yakın genom Afrika, Orta Doğu)

 

Buradan şöyle bir sonuç çıkar. Aynı cinsteki bildiğimiz eski türler baskın türün mevcut ırksal farklılıklarının oluşmasına sebep olmuştur. Bu insanlar için 500 bin yıl sürmüş olsa da diğer türler için milyonlarca yıl sürebileceği gibi bir kaç bin yıl içinde de gerçekleşmiş olabilir. Fakat sen bunu mevcut türler üzerinden düşündüğün için tam olarak kavrayamıyorsun. Bahsettiğim hep eski türlerdir.

 

Baskın türün belirleyicisi olan şey ise cinsel potansiyeldir. Dolayısıyla kendini daha hızlı kopyalamayı başaran baskın tür olmayı başarıyor bunun zeka ile çok alakası yoktur. Bilinenin aksine günümüz ırklarından genom dizilimi olarak bilinen en eski tür ile yakın genom dizilimine sahip olan en zeki ırk oluyor.

 

Ülkeler IQ sıralamasına göre Homo Erectus 'um genomuna en yakın olan aynı zamanda en köklü kültüre sahip olan ve dolayısıyla en zeki grubu oluşturuyor.

 

1. Homo Erectus - 500 bin yıl önceki bir ınsanımsıdır. Bugün torunları uzak doğuda yaşar fakat diğer türlerle olan ilişkileri onları çok değiştirmiştir. En zeki gruptur.

 

2. Neanderthal - 200 bin yıl önceki insanlardan. Bu gün torunları Avrupa, Amerika, Rusya ve İsrail'de yaşar. En baskın tür bu olmasına rağmen hala Homo Sapien olarak adlandırılmamız bana garip geliyor. Bence beyaz ırk kendini Neanderthal olarak görmeli ve böyle adlandırmalıdır.

 

3. İlkel Homo Sapien - Afrika için son araştırmalar 300-350 bin yıl önceki insan türü olduğunu doğrulamıştır fakat daha önce bunun 100-150 bin yıl olduğunu sanıyorduk. Tüm Afrika ve Ortadoğu'da yaşayan insanları kapsar.

 

Söylemek istediklerimi tam olarak ifade edememiş olabilirim ancak kabaca böyle...

 

 

 

 

tarihinde John Ahmet tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
8 saat önce, teflon yazdı:

Yakın tarihli mtDNA bulgularına göre genel itibariyle Afrikadan çıktık. Ve yok neadertaller ayrı ırkmış, yok erectuslar çinliymiş falan gibi kesin ayrımlar bir yana, her birimizin genomunda bir çorba misali bu kalıntıları beraberce taşıyoruz. Avrupalısı da, Afrikalısı da..

 

Bu konuda kesinlikle yanılıyorsun. Şu BBC haberini izle ve ardından ilgili araştırmayı bul ve incele...

 

https://www.bbc.com/turkce/haberler-dunya-40198320

 

Ben Afrika'dan değil ilk insanın özellikle Homo Erectus ve Neanderthallerin farklı bir kıtadan çıktığını düşünüyorum. Bu Mu kıtası olabilir mi? James Churchward'ın tüm eserleri bu konu dikkate alınarak baştan sona incelenmeli diye düşünüyorum. 

 

Görüyorsun son yapılan araştırmalar ilk insanların ortaya çıkış hikayesinin baştan yazılması gerektiğini düşünüyor. Bu konuda çok yanıldık ben son 6 ay, 1 yıllık araştırmalardan bahsediyorum.

 

Örneğin Afrikalılarda zerre kadar Neanderthal geni yokmuş özellikle Güney Afrika'da bunlar böyleymiş. Senin ilgini çekmiyor mu? Araştırmalarını güncelle ve tekrar tartışmaya devam edelim.

tarihinde John Ahmet tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
20 hours ago, John Ahmet said:

Burada ara türleri arıyorsun ama bulamayacaksın bunun neden böyle olduğunu ben artık anlayabiliyorum. Bu Epigenetik ile ilgili bir durumdur. Uygun bir zamanda konu derinleşip uygun hale geldiğinde anlatırım. Türler çok keskin olarak belirleyici değildir. Bir birleri arasında ırk sayılabilecek ikili gruplardan bazıları eşleştirildiğinde diğer gruptaki ile alt tür ilişkisi oluşturabiliyor. Bu çok detaylı ve karışık sonra anlatırım.

 

Önce bir tavsiye vererek başlayayım. Sen sen ol, hangi durumda olursa olsun, başkası adına niyet okuması yapma. Bu senin hem algındaki hem de bilgi departmanındaki eksikleri ortaya çıkarabileceği gibi, hepsinden önemlisi, boşa zaman kaybı demek hepimiz için.

 

Benim ara tür aradığımı falan nereden çıkardın? Ki benim yazdıklarıma ortasından dalmış, köpek örneğini pas geçmişsin nedense(?)...O kısmı konu başlığına ve başlık sahibinin talebine gönderme yapmak üzere değindim. Bir şeyi aradığım ya da bunun konumuz açısından bir sorun teşkil ettiğinden değil. Diğer başlıkta kalsak o kısımları hiç yazmazdım dahi. Ama sen bu durumdan gereğinden faza bir vazife çıkarmışsın anlaşılan.

 

Ortaya bir epigenetik atıp da "ben artık anlayabiliyorum.." falan meselesi de değil bu. Ortalıkta ya da bu forumda epigenetiği dile getiren ilk sen değilsin. Hani ilk senin aklına gelmişcesine yazmışsın ya. Bu forumda da, bu forumdan öte bilim camiasında da zaten uzun zamandan beri bilinen, dikkate alınan bir faktör "epigenetik". Sadece genlere, genoma, onun mirasına yaslanmak yerine. Ararsan eğer, benim dahi vurgu yaptığım en az bir kaç mesaj bulabilirsin. Ki iliştirdiğin kısım ile ne kadar ilişkili olduğu da tartışılır. Konunun derinleşmesine ya da anlatmana falan gerek yok. Yeterince biliyoruz merak etme. Üzerine üstlük, Rotwailler bir ırk mıdır bir tür mü ya da  "Şimdi sana soruyorum bu kadar farklı köpeğin olmasına ne sebep olmuş olabilir? Ayrıca bir teoriye göre köpeklerin atasının kurt olduğu söylenir. Günümüzde kurtlar da halen yaşamını sürdürmektedir fakat köpekler de öyle şimdi bana kurt köpeğinin ne olduğunu söyleyin?" diyebilecek kadar evrime, onun temel prensiplerine yabancı, onları henüz kavrayamamış olduğu açıkça görülen birinin bu tarz yukarıdan konuşmalarda bulunması da ayrıca manidar.

 

Birbirleri arasında ırk sayılabilecek falan derken de ırk kelimesini desturla al ağzına. Önceki mesajda vurguladığımız üzere; biyolojide, taksonomide ya da filogenetik sınıflandırmada resmi olarak "ırk" diye bir kavram yok. Yani olmayan, gerek görülmeyen bir kavram üzerine kurulu tüm argümanın. Daha burada baştan çöküyor zaten. Ayrıca şu yazdığın ne demektir, anlayan beri gelsin: "Bir birleri arasında ırk sayılabilecek ikili gruplardan bazıları eşleştirildiğinde diğer gruptaki ile alt tür ilişkisi oluşturabiliyor."...Böyle bir şey yok. Zaten türün kaplamına giren, hatta resmi olarak mevcut dahi olmayan iki ırk eşleştirilecek de, sonra alt tür ilişkisi kuracak? Dizgenin, sınıflamanın kendisine, eşyanın tabiatına aykırı bir durum resmen.

 

Köpekler ve ırklarla ilgili pas geçtiğin soruyu bir kez daha yöneltelim sana. Senin savin neydi: Irklar "faklı türlerin" ilişkisinden oluşur. Öyleyse bize her köpek ırkı için iki farklı ırk getirmen gerekiyor. Buyur getir. Ha yok eğer köpeklerle insanların evrimi ayrıdır dersen, o zaman meseledeki daha büyük açmaza toslarsın. Evrim evrenseldir. Tektir. Var olan canlılığın tamamı ve tüm türler için. Argümanını da revize et öyle gel bu arada.

 

Quote

Şimdi burayı yanlış anlamanın sebebi şudur. Ben türlerin ilişkisi günümüz ırklarını oluşturur derken mevcut türlerin ilişkisi mevcut ırkları oluşturur gibi bir yanılgıyla anlıyorsun ve bu karmaşaya neden oluyor. Bu nedenle cümlede bir düzenleme yapıp tekrar ifade edeyim.

 

1. Homo Erectus

2. Neandethal

3. İlkel Homo Sapiens

 

Bu eski insan türlerinin ilişkisi mevcut insan ırklarını oluşturmuştur diyorum. Dolayısıyla mevcut türlerden bahsetmiyorum bir 500 bin yıl öncesinin türlerinin ilişkisi günümüz ırklarını oluşturmuştur. Fakat sen diğer hayvanlar için mevcut türler için bunu algılıyorsun ve sana anlamsız geliyor. 

 

İkinci niyet okuması. İkinci karavana. Yazdıklarımdan yanlış çıkarsamalarda bulunuyorsun. Muhtemel nedeni; evrimi, doğal seçilimi ve onun geriye dönük moleküler kaydının ne demek olduğunu henüz kavrayamamış olman. Mevcut türlerin ilişkisi mevcut ırkları oluştururmuşmuş. Ben böyle demek istemişim. Hayır. Alakası dahi yok. Hatta tam olarak karşı bir örnek. Hatta tam olarak karşısında olduğum bir söylem. Keyfi bir karşı duruş değil. Mevcut moleküler dataların bize söylediği bu çünkü. Ben sadece elçiyim.

 

Şu tümceyi bir daha oku: "Örneğin iki Afrikalının arasındaki genetik farklılık, bir Avrupalı ile bir diğer Asyalı arasındaki farktan daha fazla olabilir; ama dışarıdan bakınca öyle değil." Sen bu örnekten dediğini anlıyorsan eğer, meseleyi hiç anlamamışsın demektir. Şöyle ki: Eğer insanlık ortak bir atadan türemişse bile, sürecin bir yerinde farklı alt türlerden dallanarak senin iddia ettiğin üzere ırkları oluşturmuşsa eğer, bunun izlerini, mirasını, genomunda da taşıması gerekir. Yani İki afrikalı arasındaki farkın, bir avrupalı ve asyalı arasındaki farktan çok daha az, diğer ikisi arasındaki farkın ise çok daha fazla olması beklenir. Çünkü biri homo erectus, diğer ikisi ise neanderthal ve sapiensten türemiştir sana göre. Hal "böyleyse" seceresi de "öyle" olmalı değil mi?! Hayır! Değil işte! Durum tam tersi. Ortaya attığın iddianın çöktüğü ikinci yer burası. Ve zannettiğin üzere bu günümüzle değil, yüzbinlerce yıllık geçmişle, seceremizle ilgili, ona gönderme yapan bir örnek bu. Mevcut türlerin ilişkisinden bahseden kim? Ben onların yüzbinlerce yıllık geçmişinin mirasından bahsediyorum. Çünkü senin güncel zannetiğin örnek, aynı zamanda yüzbinlerce yıllık miras kaydını da içinde taşıyor. Şimdi anladın mı acaba? Dediğin üzere eski türlerin ilişkisi mevcut ırkları oluşturmuş olsaydı, bizim afrikalıların hali çok başka olurdu.

 

Bu örnek aynı zamanda dış kabuğa bakarak sosyal bir sınıflama şeklinde yaptığımız ırk ayrımının, moleküler düzeyde ve genetik olarak ne kadar anlamsız olduğunu da gösteriyor.

 

Quote

Dolayısıyla bu eski insan türlerinin ilişkileri mevcut şu ırkları oluşturmuştur.

 

2010 yılında yapılan insan genom araştırması vardır ve 10 yıl süreden sonra tamamlanmıştır. Bu genom bilgilerine göre şu bilgiler kesinlikle doğrudur.

 

1. Homo Erectus (En yakın genom Çin, Japonya, Kore, Moğolistan ... kısaca çekik gözlüler) (En zeki grup)

2. Neanderthal (En yakın genom Avrupa, Amerika, Rusya, İsrail)

3. İlkel Homo Sapiens (En yakın genom Afrika, Orta Doğu)

 

Buradan şöyle bir sonuç çıkar. Aynı cinsteki bildiğimiz eski türler baskın türün mevcut ırksal farklılıklarının oluşmasına sebep olmuştur. Bu insanlar için 500 bin yıl sürmüş olsa da diğer türler için milyonlarca yıl sürebileceği gibi bir kaç bin yıl içinde de gerçekleşmiş olabilir. Fakat sen bunu mevcut türler üzerinden düşündüğün için tam olarak kavrayamıyorsun. Bahsettiğim hep eski türlerdir.

Baskın türün belirleyicisi olan şey ise cinsel potansiyeldir. Dolayısıyla kendini daha hızlı kopyalamayı başaran baskın tür olmayı başarıyor bunun zeka ile çok alakası yoktur. Bilinenin aksine günümüz ırklarından genom dizilimi olarak bilinen en eski tür ile yakın genom dizilimine sahip olan en zeki ırk oluyor.

Ülkeler IQ sıralamasına göre Homo Erectus 'um genomuna en yakın olan aynı zamanda en köklü kültüre sahip olan ve dolayısıyla en zeki grubu oluşturuyor.

 

1. Homo Erectus - 500 bin yıl önceki bir ınsanımsıdır. Bugün torunları uzak doğuda yaşar fakat diğer türlerle olan ilişkileri onları çok değiştirmiştir. En zeki gruptur.

 

2. Neanderthal - 200 bin yıl önceki insanlardan. Bu gün torunları Avrupa, Amerika, Rusya ve İsrail'de yaşar. En baskın tür bu olmasına rağmen hala Homo Sapien olarak adlandırılmamız bana garip geliyor. Bence beyaz ırk kendini Neanderthal olarak görmeli ve böyle adlandırmalıdır.

 

3. İlkel Homo Sapien - Afrika için son araştırmalar 300-350 bin yıl önceki insan türü olduğunu doğrulamıştır fakat daha önce bunun 100-150 bin yıl olduğunu sanıyorduk. Tüm Afrika ve Ortadoğu'da yaşayan insanları kapsar.

 

Söylemek istediklerimi tam olarak ifade edememiş olabilirim ancak kabaca böyle...

 

2010 yılında falan "bahsettiğin şekilde anlamlandırılacak" bir bulgu yok. Bulgular tam aksi yönde hatta. İnsanlığın evrimine dair hikaye fosil kayıtları ve paleontolojiye göre defalarca kere daha değişebilir. Burada hiç sorun yok. Ama asıl çizgiyi çeken, belirleyici olan ise moleküler düzeydeki kanıtlardır ve onlar tektirler. Ve onlar değişmezler. mtDNa analizleri bugünkü insanın kökenini afrikaya götürüp saplayıp bırakıyor. Bitti. Yarın öbür gün biri gelip de, aman da bu analizler hatalıymış, aslı bu şekilde demedikçe bunun üzerine laf söylemenin bir anlamı yok. Haddimize de değil. 

 

Genetik data ve DNA analizleri de durumun iddia ettiğin gibi gibi olmadığını söylüyor. Buyur ben bir tanesine baktım mesela çinlilerle ilgili: https://www.nature.com/news/how-china-is-rewriting-the-book-on-human-origins-1.20231

 

But the continuity-with-hybridization model is countered by overwhelming genetic data that point to Africa as the wellspring of modern humans. Studies of Chinese populations show that 97.4% of their genetic make-up is from ancestral modern humans from Africa, with the rest coming from extinct forms such as Neanderthals and Denisovans5. “If there had been significant contributions from Chinese H. erectus, they would show up in the genetic data,” 

 

Özetle: genetik data analizi kaynak olarak Afrikayı işaret ediyor. Çalışmalar, Çinlilerin genetik materyalinin %97,4'ünün afikalı atalardan, kalan kısmının ise neanderhal ve denisonanslardan olduğunu ortaya koyuyor. Nokta. Bunu yanlışlayan bir bulgu gelmedikçe iddiaların tam buradan da çöküyor.

 

Bir kez daha yazıyorum, ırksal farkılık zannettiğin gibi derin bir farklılık değil ki, farklı türleri falan gerektirsin. İndeksleme kriterlerine bile karşılayamayıp, resmi olarak bile tanınmamış tam bu nedenle. Sen hala değişik komplo teorileri içerisindesin. 

 

Baskın türün belirleyicisi cinsel potansiyeldir falan ise tamamı ile safsata, safsata olmasa bile meselenin sadece bir yönü, tek bir boyutu olur ancak. Ve asıl mekanizmalarla belirleyici diğer faktörlerin yanında güdük, gerçeğin ise oldukça uzağında kalır. Ama sen daha evrimsel, daha doğrusu doğal seçilimle ilgili süreci tam olarak kavrayamamış olmandan mütevellit, ortaya bir cinsel potansiyel attırınca meseleyi çözdüm falan zannediyorsun. Arkasından yazdığın zerzevatla ilgili olarak ise yayın ve makaleler bekliyorum. Hepsiyle tek tek uğraşamam. İddia sahibi kanıtlayamıyorsa eğer, iddia basitçe geçersizdir. Bana öyle bir insan göster ki, genomunun %97,4'ü Neanderhallerden olsun mesela..

 

Quote

 

20 hours ago, John Ahmet said:

Bu konuda kesinlikle yanılıyorsun. Şu BBC haberini izle ve ardından ilgili araştırmayı bul ve incele...

 

https://www.bbc.com/turkce/haberler-dunya-40198320

 

Ben Afrika'dan değil ilk insanın özellikle Homo Erectus ve Neanderthallerin farklı bir kıtadan çıktığını düşünüyorum. Bu Mu kıtası olabilir mi? James Churchward'ın tüm eserleri bu konu dikkate alınarak baştan sona incelenmeli diye düşünüyorum. 

 

Görüyorsun son yapılan araştırmalar ilk insanların ortaya çıkış hikayesinin baştan yazılması gerektiğini düşünüyor. Bu konuda çok yanıldık ben son 6 ay, 1 yıllık araştırmalardan bahsediyorum.

 

Örneğin Afrikalılarda zerre kadar Neanderthal geni yokmuş özellikle Güney Afrika'da bunlar böyleymiş. Senin ilgini çekmiyor mu? Araştırmalarını güncelle ve tekrar tartışmaya devam edelim.

 

Verdiğin linke baktım da, benim dediğimden farklı bir şey demiyor ki?! Ya da neresinde diyor göstersene? AFRİKADAN çıkmış diyor işte. Senin kaynak seni ilk elden yalanlıyor. Görüyorum son araştırmaları, senin iddialarının tam tersi yönünde hepsi. Şu "İlk insanların ortaya çıkış hikayesinin baştan yazılması vb..." içerikli başlıklara kaptırmayın kendinizi hemen. Daha önce de dediğimiz gibi, bu hikaye daha çok su götürür ve köprünün altından daha çok su akacak. Ne bekliyorduk ki? Yüzbinlerce yıllık geçmişe dayanan bir senaryoyu ilk seferinde tutturmayı mı? Hayır tabii. Senaryo değişecek, bölgeler kısmen değişecek, ilk insanın yaklaşık tarih ve kronolojisi değişecek belki. Ama şu hiç değişmeyecek: Köklerimiz afrikada ve ırklar farklı türlerin ilişkisiyle oluşmamıştır. Bunlar hep sabit kalacak. Çünkü moleküler düzeyde etiketlendi bir kere. 

 

Afrikalılarda zerre kadar bulunmamış olması yeni bir şey değil. Ki her zaman sıfır da değil. Bu, avrupa kıtasına gidenlerin neanderthallerle doğal olarak daha çok ilişkiye girdiğini gösteriyor. Ötesini değil. Onların neanderthallerden direkt olarak "ayrıca" köken aldıklarını falan değil. Büyük senaryo halen aynı. O yüzden neanderthal DNA'sı bütünün içerisinde bu kadar düşük düzeyde iken, kalan kısmı ise "ortak"...Bu da iddianın aksi yönündeki başka bir delil.

 

Son olarak şunu ekleyeyim; evrimsel mekanizmalar ve doğal seçilimin türleşme gibi bir sürecin altından kalkabildiği yerde, türleşmenin yanında çok daha basit kalan farklılıklara dayanan "ırk" kavramı için ayrı türler icat etmek çok abes kaçıyor. Türleşmeye kadar varan değişiklikleri koşullayabilen evrimsel süreç, ırksal farklılıkları mı beceremeyecek? Nasıl devre dışı kalacak? Herhangi bir ırkın renk ve diğer morfoljik farklılıklarını bulundukları coğrafya ile direk ilişkili olduğu, ve bu farklılıkları koşullayan temel etkenin coğrafi bir adaptasyon olduğu biraz araştırıp kafa yoran herkes için oldukça açık olacaktır. Arada reddedilmesi mümkün olmayan bir korelasyon var çünkü. Hiç araştırdın mı mesela, zenciler neden "öyle" de, biz "böyleyiz" diye?

 

Haddizatında tüm evrimsel geçmişimizi bir kenara koyup, herhangi bir alt türün onun bunun falan da karışmadığı, tek bir kaynaktan ürediğimiz şeklinde faraziye bir senaryo kurgulayalım. İnsan olarak sadece homo sapiens çıkmış ve sadece o türemiş olsun.  İşte o senaryodaki insan topluluklarını zaman içerisinde farklı enlem ve coğrafyalara dağıtarak, senaryoyu da 150-200.000 yıl ileriye sardığınız vakit, yine aynı şekilde bugünkü ırksal olarak nitelediğimiz farklılıkların aynısıyla karşılaşmanız kaçınılmaz olacaktır. Zenci, beyaz, çekik göz..vb..Çünkü evrim aslen çevre ile ilişkili ve eşgüdümlüdür. Irkları külliyen farklı türlere dayandırmak ise bu bağlamda, evrim ve mekanizmalarını, temel prensiplerini hiç anlamış olmak demektir. 

 

https://www.ateistforum.org/index.php?/topic/66910-müslümanlara-soru/&page=13

Bu konu şu sayfadan itibaren de biraz tartışılmıştı ilgili başlıkta..

https://ghr.nlm.nih.gov/primer/dtcgenetictesting/neanderthaldna

al bir link daha..

tarihinde teflon tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Daha önce de söylediğim gibi konunun uzmanı değilim. Elbette bazı konuları uzmanı kadar yeterli şekilde anlayamıyor olabilirim. Yazdığın kafama takılan her paragraf için bir şeyler yazmak isterdim ama bu şekilde devam edersem konu gereksiz yere çok uzayacak bunu yapmayacağım. Kusura bakma ama cımbızlama yapacağım.

 

Şöyle demiştin. 

 

2 saat önce, teflon yazdı:

Türleşmeye kadar varan değişiklikleri koşullayabilen evrimsel süreç, ırksal farklılıkları mı beceremeyecek? Nasıl devre dışı kalacak? Herhangi bir ırkın renk ve diğer morfoljik farklılıklarını bulundukları coğrafya ile direk ilişkili olduğu, ve bu farklılıkları koşullayan temel etkenin coğrafi bir adaptasyon olduğu biraz araştırıp kafa yoran herkes için oldukça açık olacaktır. Arada reddedilmesi mümkün olmayan bir korelasyon var çünkü.

 

Sana bu konuda katılıyorum fakat coğrafyanın değişmesi demek potansiyel olarak ilişkiye girebileceği insanların da farklılaşması demek biri yada birileri coğrafya değiştirdiğinde sadece iklim ve koşullar değil gittikleri bölgedeki insanlar da farklıdır ve ilişkiye girdiklerinde ırklar arası ilişki olur. Buradan pornoya bağlayabilirm ama neyse ;) ve ırksal farklılıkları sadece coğrafi faktörlere bağlamak da konuyu tek boyutlu düşünmektir.

 

2 saat önce, teflon yazdı:

Bana öyle bir insan göster ki, genomunun %97,4'ü Neanderhallerden olsun mesela..

 

Afrikalılar ve Ortadoğu hariç tüm insanlar Neanderthal'e bu oranda genom dizilimi olarak benzer.. Sana şaka gibi mi geliyor?

 

Şu yazıyı oku ve sayfada şu başlığı arat "İnsanın Diğer Canlılar ile Akrabalığı

https://evrimagaci.org/insan-ile-diger-canlilarin-genom-kiyaslamasi-ve-benzerlik-miktarlari-32

 

Günümüz insanının Neanderthal ile genom benzerlik oranı 

  • Homo neanderthalensis (Neandertal İnsanı): %98-99

Bir Çinli ile bir Afrikalı arasındaki genom farkı Kuzey Avrupalı ve Neanderthal arasındaki genom farkından fazla olabilir ki fazladır da... 

 

Dolayısıyla günümüz ırklarının tek bir tür olduğunu düşünüp 40-50 bin yıl önceki bir Neanderthal'den çok çok farklı bir genetik yapıda olduğunu düşünüyorsan yanılıyorsun. Kaldı ki o zaman bile aynı zaman diliminde yaşamış insanlar arasında da bugün olduğu gibi farklar vardı. Benim söylemek istediğim de bu aslında Neanderthal diyerek belki hata yapıyorum. Nerede bulunan ve hangi yıldaki bir Neanderthalden bahsettiğimi de yazmalıyım. Bence alınan referanslar dahi iyi tanımlanıp tartışılırsa daha net bir sonuca varılabilir. Çünkü Neanderthal dendiğinde senin kafanda oluşan şey ile benimki farklı olabilir. Önemli olan genom benzerliğidir. %98-99 Neanderthallerle benzerlik gösteriyoruz. Sayılar beni haklı çıkarıyor ne diyorsun?

 

Genom yapımız köpek ile bile %86-90 benzerlik gösteriyor.

 

2 saat önce, teflon yazdı:

2010 yılında falan "bahsettiğin şekilde anlamlandırılacak" bir bulgu yok. Bulgular tam aksi yönde hatta. İnsanlığın evrimine dair hikaye fosil kayıtları ve paleontolojiye göre defalarca kere daha değişebilir. Burada hiç sorun yok. Ama asıl çizgiyi çeken, belirleyici olan ise moleküler düzeydeki kanıtlardır ve onlar tektirler. Ve onlar değişmezler. mtDNa analizleri bugünkü insanın kökenini afrikaya götürüp saplayıp bırakıyor. Bitti. Yarın öbür gün biri gelip de, aman da bu analizler hatalıymış, aslı bu şekilde demedikçe bunun üzerine laf söylemenin bir anlamı yok. Haddimize de değil. 

 

2010 yılındaki mevzudan sanırım haberin yok, biraz anlatayım. 2010 yılında insanların tümünün gen haritası çıkarıldı bu dünya çapında büyük olay yarattı. Çünkü böyle bir çalışma daha önce hiç yapılmamıştı. Haberlerden hatırlıyorum. Konuyla ilgili örneğin Neanderthal ile ilgili bulgu ve sonuçları şu yazıda görebilirsin.

 

http://www.acikbilim.com/2012/03/dosyalar/neanderthal-genom-projesi.html

 

2 saat önce, teflon yazdı:

Özetle: genetik data analizi kaynak olarak Afrikayı işaret ediyor. Çalışmalar, Çinlilerin genetik materyalinin %97,4'ünün afikalı atalardan, kalan kısmının ise neanderhal ve denisonanslardan olduğunu ortaya koyuyor. Nokta. Bunu yanlışlayan bir bulgu gelmedikçe iddiaların tam buradan da çöküyor.

 

Paylaştığım linkte atalarımızın Afrika dışı da olabileceği dolayısıyla insanın ilk ortaya çıkışının Afrika'dan olmayabileği de yazıyordu ıskalamışsın. 

 

Şu linkteki yazıda "Afrika dışında da olabilir" başlığını arat.

https://www.bbc.com/turkce/haberler-dunya-40198320

 

"Artık insanlığın tek bir beşiği olduğu düşüncesinden vazgeçmemiz lazım"

 

 

Sana şaka gibi gelebilir neyse öyle kabul et. Şu fotoyu incele bu adam bana her hangi bir Afrikalıdan çok daha fazla benziyor. Neanderthalleri temsilen koydukları bu foto bana Neanderthal olduğumu düşündürdü. ;)

 

ngp.jpg

 

Kısaca 2010 yılı sonrası yapılan araştırmalar epey iddialı çalışmalar ve eski çalışmaların çok hatalı olabileceğinin altı çizilerek aktarılıyor. Bilgilerimizi güncelleyip tekrar konuya dair açıklama yaparsak daha iyi olur. Birbirimizi üzmeyelim. Türkiye'ye konu hakkında daha önce ulaşan bilgilere, genel geçer doğru olarak kabul görmüş gibi çoğu insan tarafından inanılıyor. Yeni bilgilere biraz açık olalım.

 

Şu anki bilgilerimizle 100-150 bin yıl kadar önce tüm atalarımızın Afrika'da bulunduğu ve muhtemelen zenci olduğunu düşünüyoruz. Fakat James Churchward'ın eserlerini okursan o yıllarda bile sarışın mavi gözlü bir ırkın olduğundan bahseder. Hatta bu eserde anlattıklarına göre Mu kıtası sular altında kalmış ve ben Mu insanlarını tümüyle Neanderthal olduğunu düşünüyorum ve bu olay sonucunda Neanderthallerin yok olması bana çok mantıklı geliyor. Kurtulanlar çok küçük bir azınlık ki (Bu olayın Nuh mitiyle de bir alakası var) diğer insanlar arasında asimile olup bugünün Avrupası ve Amerikasına daha yakındır fakat aslından çok uzaklaşmıştır. 

 

Dolayısıyla ben antropoloji ve paleontolojinin küllüyen safsata olduğunu düşünüyorum. Gendilerini daha fazla geliştirsinler öyle fazla sallamasınlar.

tarihinde John Ahmet tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
18 hours ago, John Ahmet said:

Sana bu konuda katılıyorum fakat coğrafyanın değişmesi demek potansiyel olarak ilişkiye girebileceği insanların da farklılaşması demek biri yada birileri coğrafya değiştirdiğinde sadece iklim ve koşullar değil gittikleri bölgedeki insanlar da farklıdır ve ilişkiye girdiklerinde ırklar arası ilişki olur. Buradan pornoya bağlayabilirm ama neyse ;) ve ırksal farklılıkları sadece coğrafi faktörlere bağlamak da konuyu tek boyutlu düşünmektir.

 

Coğrafya ya da adı üzerinde "çevre" derken tüm faktörler kastedilir ki, buradaki temel faktör izolasyondur. İki grubun, birbirinden farklı çevre koşullarıyla birlikte izole olması. Bugün insancıkların ırk diye niteledikleri ve literatürde herhangi bir resmi karşılığı olmayan aslen cüzi farklılıkların oluşması içinse ırklar ya da türler arası ilişki ne zorunlu, ne de gereklidir. Bunlar olmadan da ırksal olarak nitelenen farklılıklar gayet güzel oluşabilir. Bir türün genel morfoloji ve fenotipik ifadesini net bir şekilde bulunduğu coğrafyanın koşul ve şartları belirler. En güzel örneği zenciler işte. Bu adamlar durup dururken mi o renge, burun yapısına ve diğer özelliklerine sabitlendirler? Biraz daha detaylısını diğer başlıkta yazmıştım. şimdi uzatmayacağım.

 

Quote

Afrikalılar ve Ortadoğu hariç tüm insanlar Neanderthal'e bu oranda genom dizilimi olarak benzer.. Sana şaka gibi mi geliyor?

 

Şu yazıyı oku ve sayfada şu başlığı arat "İnsanın Diğer Canlılar ile Akrabalığı

https://evrimagaci.org/insan-ile-diger-canlilarin-genom-kiyaslamasi-ve-benzerlik-miktarlari-32

 

Günümüz insanının Neanderthal ile genom benzerlik oranı 

  • Homo neanderthalensis (Neandertal İnsanı): %98-99

Bir Çinli ile bir Afrikalı arasındaki genom farkı Kuzey Avrupalı ve Neanderthal arasındaki genom farkından fazla olabilir ki fazladır da... 

 

Dolayısıyla günümüz ırklarının tek bir tür olduğunu düşünüp 40-50 bin yıl önceki bir Neanderthal'den çok çok farklı bir genetik yapıda olduğunu düşünüyorsan yanılıyorsun. Kaldı ki o zaman bile aynı zaman diliminde yaşamış insanlar arasında da bugün olduğu gibi farklar vardı. Benim söylemek istediğim de bu aslında Neanderthal diyerek belki hata yapıyorum. Nerede bulunan ve hangi yıldaki bir Neanderthalden bahsettiğimi de yazmalıyım. Bence alınan referanslar dahi iyi tanımlanıp tartışılırsa daha net bir sonuca varılabilir. Çünkü Neanderthal dendiğinde senin kafanda oluşan şey ile benimki farklı olabilir. Önemli olan genom benzerliğidir. %98-99 Neanderthallerle benzerlik gösteriyoruz. Sayılar beni haklı çıkarıyor ne diyorsun?

 

Genom yapımız köpek ile bile %86-90 benzerlik gösteriyor.

 

Kavram kargaşası yaratıp, o kargaşadan iddiana destek bulmaya çalışıyorsun. Bunu yaparken kendi yazdıkların ve öne sürdüklerinle de çelişiyorsun. Ama mevzuyu hala daha adamakıllı kavrayamamış olduğundan ötürü bunların hiçbirinin farkına dahi varamıyorsun.

 

Kıyaslamayı üç tür arasında başlattın. Erectus-neanderhal-sapiens. Bunu coğrafi olarak yaptın. Çinliler erectustan şu bölgede, avrupalılar neanderthalden bu bölgede, afrikalılar sapiensten beriki bölgede "türemiştir."..Bunu da yakınsamalı genom benzerliklerine dayandırdın(sözde). Peki şimdi ne yapıyorsun? Tüm bir homo sapiens'i tüm bir neanderhalisle kıyaslıyorsun? Arkadaş, kimse bunun aksini söylemiyor ki zaten, senin yine kafana göre niyet okuması yaptığın üzere..Bu adamlarla verimli şekilde çiftleşebilecek düzeyde yakın tarihte ayrılmışız ya zaten; sonuç böyle çıkmayacaktı da ya nasıl çıkacaktı? Bu datanın senin çıkarsamanla alakası yok. Bu data iki türün birbirine olan yakınlık derecesini veriyor, kimin kimden türediğini değil! Bugün yaşayanların "aslının" kimde olduğunu falan değil. Daha bunu bile anlayamıyorsun. Hatta bu verinin sana faydası bir yana, zararı var. Şimdi şu kısmı bir daha oku şimdi(görmezden geldiğin ve senin iddianı direk olarak çürüten kısımlardan olur kendisi. Verdiğim linke ve oradan yapılmış alıntıya da bir daha bak): 

 

Özetle: genetik data analizi kaynak olarak Afrikayı işaret ediyor. Çalışmalar, Çinlilerin genetik materyalinin %97,4'ünün afikalı atalardan, kalan kısmının ise neanderhal ve denisonanslardan olduğunu ortaya koyuyor. 

 

Şimdi bana insan genomu ile neanderhallerinki %98-99 aynıyken(ki öyle), yukarıdaki diğer %97,4'lük oranın neye karşılık geldiğini, ikisinin arasındaki farkı ve neyi anlattıklarını yazabilir misin? Burasını anlayabildiğin vakit, bu konu ebediyen nihayete varmış olacak.

 

Özetle, genom haritası genel olarak iki bütünün, yani neanderthalle insanların yakınlık derecesini veriyor. Diğer araştırma ise işte "bugün var olan bütünün" ana omurgasının ne olduğunu, bugün ortada dolaşan insancıkların o iki bütünün hangisinden, hangi coğrafyada köken aldığını gösteriyor. Ve hala daha adını dahi anamadığın mtDNa analizleri ile birlikte diğer araştırmalar, ana omurganın homosapiens olduğunu, Nenaderthallerin ise sadece karşılıklı çiftleşme neticesinde o bütünün içerisinde %2-3'lük bir "çeşni" olduğunu söylüyor. Eğer aksi durum olsaydı, yani bugünkü insanlığın bir bölümü nenaderhalden ya da erectustan köken almış, ana omurgaları nenaderhal ya da erectus olmuş olsaydı, biz bugün nenaderhal genomu içerisinde çeşni olan homosapiens malzemesinden bahsedecektik. Yani senin verdiğin örneklerin tamamı zaten senin iddianı yanlışlar nitelikte daha en başından. Umarım şimdi anlamışsındır mevzuyu ve aradaki nüans farklarını.

 

Afrikalılarda nenaderhal malzemesi ya hiç yok ya da çok az var. Avrupa ve asyalılarda daha çok var. Neden? Biri daha çok ilişkiye girmiş, diğeri daha az da ondan. Ama her birinin genomunun omurgası homo sapiens; köken aldıkları yer ise  Afrika. Meselenin başı sonu kabaca bu işte. Detaylar değişebilir, ama büyük resim değişmez. Çok büyük bir devrim olmadıkça. Eğer öyle olursa onu da kabul ederiz. Benim nenaderhallerle falan bir sorunum, onalara kişisel bir garezim, meselem falan yok ki :)..Ben sadece meselenin doğru anlaşılması ve ayan beyan ortada olan gerçeklerin saptırılmamasına vesile olmaya çalışıyorum .

 

Sayılar seni haklı falan çıkarmıyor anlayacağın. Sen sadece onların ne anlama geldiğini ya henüz bilmiyor, ya da belki de bilerek saptırıyorsun..(Bence birinci ihtimal geçerli) Gerçek ise tam tersi. Tüm bulgular senin bahsettiğin gibi bir durum yok diyor. Yani erectus ve neanderthal sadece bir çeşni artık genomumuzda. Aslolan sapiens! Nenaderhaller orada hiç olmamış olsaydı da oraya giden sapiensler bugün muhtemelen yine aynı morfolojik ve fenotipik özellikleri sergileyecekti. 

 

Quote

2010 yılındaki mevzudan sanırım haberin yok, biraz anlatayım. 2010 yılında insanların tümünün gen haritası çıkarıldı bu dünya çapında büyük olay yarattı. Çünkü böyle bir çalışma daha önce hiç yapılmamıştı. Haberlerden hatırlıyorum. Konuyla ilgili örneğin Neanderthal ile ilgili bulgu ve sonuçları şu yazıda görebilirsin.

 

Bak yine benim adıma atıp tutmuşsun. Şunu yapma diyorum ama nafile. Ne yazıyor orada: gen akışı. Hepsi bu işte. Ötesi değil. Genomumuzda en fazla %1-2'lik yeri olan neanderhallere gereğinden fazla rol ve pay biçmemeni öneririm. Adamların yakasından bir düş de mezarlarında bir rahat uyusunlar :)

 

Quote

http://www.acikbilim.com/2012/03/dosyalar/neanderthal-genom-projesi.html

Paylaştığım linkte atalarımızın Afrika dışı da olabileceği dolayısıyla insanın ilk ortaya çıkışının Afrika'dan olmayabileği de yazıyordu ıskalamışsın. 

 

Şu linkteki yazıda "Afrika dışında da olabilir" başlığını arat.

https://www.bbc.com/turkce/haberler-dunya-40198320

 

"Artık insanlığın tek bir beşiği olduğu düşüncesinden vazgeçmemiz lazım"

 

O kısmı gördüm zaten. Zaten de, sen şimdi bana, başından sonuna her yerinde Afrika diyen bir yazıyı, en sonunda Afrika dışı olabilir şeklindeki ufak ibaresine istinaden mi getirip önümüze bir kanıtmışcasına koyduğunu söylüyorsun? Bir de üzerine üstlük afrika dışında yaşama ihtimali olanlar da sapiens olarak belirtilmiş. Erectus falan değil...Bak ne demiş senin yazıda: Yeni bulgulara göre insanların evrimi Afrika kıtasının çeşitli noktalarından eşzamanlı olarak gerçekleşti. Sen istersen bir de afrikayı arat o yazıda...:)

 

Quote

Sana şaka gibi gelebilir neyse öyle kabul et. Şu fotoyu incele bu adam bana her hangi bir Afrikalıdan çok daha fazla benziyor. Neanderthalleri temsilen koydukları bu foto bana Neanderthal olduğumu düşündürdü. ;)

 

E gayet normal ve de beklendik. O coğrafyada, o enlemde yaşayan birinin sana bir afrikalıdan daha çok benzemesinden daha doğal ne olabilir? Evrmi ve doğal seçilimi sindiremeyince böyle şaşırman ve yanlış yollara sapman normal. Sen sapienssin. Genomun bunu söylüyor. Bütünün içerisindeki %2-3'lük bir kalıntıya binaen neanderthal ilan ediyorsan kendini o başka :)

 

http://aktuelarkeoloji.com.tr/insan-burnunun-evriminde-ikilimin-etkisi-arastiriliyor

https://evrimagaci.org/insanlarda-deri-renginin-evrimi-ve-killarin-seyrelmesi-uzerine-81

 

Quote

Kısaca 2010 yılı sonrası yapılan araştırmalar epey iddialı çalışmalar ve eski çalışmaların çok hatalı olabileceğinin altı çizilerek aktarılıyor. Bilgilerimizi güncelleyip tekrar konuya dair açıklama yaparsak daha iyi olur. Birbirimizi üzmeyelim. Türkiye'ye konu hakkında daha önce ulaşan bilgilere, genel geçer doğru olarak kabul görmüş gibi çoğu insan tarafından inanılıyor. Yeni bilgilere biraz açık olalım.

 

Şu anki bilgilerimizle 100-150 bin yıl kadar önce tüm atalarımızın Afrika'da bulunduğu ve muhtemelen zenci olduğunu düşünüyoruz. Fakat James Churchward'ın eserlerini okursan o yıllarda bile sarışın mavi gözlü bir ırkın olduğundan bahseder. Hatta bu eserde anlattıklarına göre Mu kıtası sular altında kalmış ve ben Mu insanlarını tümüyle Neanderthal olduğunu düşünüyorum ve bu olay sonucunda Neanderthallerin yok olması bana çok mantıklı geliyor. Kurtulanlar çok küçük bir azınlık ki (Bu olayın Nuh mitiyle de bir alakası var) diğer insanlar arasında asimile olup bugünün Avrupası ve Amerikasına daha yakındır fakat aslından çok uzaklaşmıştır. 

 

Dolayısıyla ben antropoloji ve paleontolojinin küllüyen safsata olduğunu düşünüyorum. Gendilerini daha fazla geliştirsinler öyle fazla sallamasınlar.

 

Yeni bilgilere açığım, amenna. İş antropoloji ve paleontolojide bitmiyor ki..Moleküler biyoloji ve genetiğin çizdiği haritaya bak. Sonuç senin iddian açısından negatif. Veriğin kronoloji de tam doğru değil. O coğrafyaya adapte olmuş her tür insansının sarışın mavi gözlü olması beklenmedik değil, tam aksine beklendik olan zaten. Bunda şaşılacak bir şey yok.

 

Homo sapiens afrikadan zenci ya da koyu renkli olarak olarak falan çıktı diye, ilelebet zenci kalacak değil. Bunun için neanderthaller falan da gerekmiyor. Evrimsel mekanizmalar ve doğal seçilim yeterli bu iş için. Senin temel sorunlarından biri sanırım bu kısmı da kavrayamamış olmanla ilgili. 

tarihinde teflon tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

@teflon Ben senin kodladığın yerde değilim beni gerçekten anlayabilmen için farklı bir jargon kullanmalıyız. Taksonomik anlamda yaptığımız adlandırmalar söylemek istediklerimi karşılayamaz ve yeterli değildir. Bu konuda günümüzde en modern anlamda dijitalizasyon kullanılıyor ve ben de öyle yapacağım ve bunu sana bulanık mantık ile açıklamaya çalışacağım.

 

Günümüz insanlarını genetik ve evrim açısından bir yere konumlandırmak için evvelinde taksonomi kullanılıyordu fakat günümüzde çok yetersiz kalıyor. Organizmanın genlerinin bir diğerleriyle karşılaştırmasını yaparak bir tablo oluşturduğumuzu düşünelim. (Genetic Comparison).

 

Böyle bir karşılaştırmada günümüz insanı için kimin referans alınacağı başlı başına bir sorundur. Zamanın genetikçileri, antropologları ve paeontologları, seçilen insanların popülasyonlarına göre ortalama bir gen havuzu oluşturup karşılaştırmayı bulunan kemikler ile öyle yapmışlardır. Dolayısıyla insan ve Neanderthal'in karşılaştırılmasında bariz bir hata oluşacaktır şudur;

 

Böyle bir karşılaştırmada sarışın ve renkli gözlü nüfusun dünya nüfusuna oranı %1 bile değildir. İşin ilginç tarafı Neanderthallerin genomu sarışınlar ile neredeyse %100 örtüşürken diğerleriyle öyle olmamaktadır.  Dolayısıyla benim savıma göre sarışınlar genom olarak Neanderthal'e çok daha yakındır. Bu fark sarışın bir Alman ve Güney Afrikalı zenciyle yapılan farktan çok daha azdır. Bunların sayısal ifadelerini vermeye lüzum görmüyorum sen beni anladın sanırım. Günümüzün öncelikle Avrupa'sının, Amerika'sının, Rusya ve İsrail'inin Neanderthallere daha yakın olduğunu söylerken buradan yola çıkmıştım.

 

Oluşturulan bu benzerlik oranları (Örneğin Neanderthal için %98-99) hatalıdır ve nedeni şudur; Epigenetik geliştikçe bu daha net anlaşılmıştır. Çünkü bugüne kadar karşılaştırma yapılırken genlerin aktifliği dikkate alınmadan bir karşılaştırma yapılmıştır. Epigenetiğin katkısı yapılan bu dijitalizasyon çalışmalarını kökünden değiştirmiştir ve genlerin aktifliği dikkate alınarak yapılan bir karşılaştırmada çok farklı tablolara ulaşılmıştır. Dolayısıyla bu durumu yavaş yavaş eski bilgileri düzelterek yapmaktadırlar fakat bunun için daha uzun bir süre gerekiyor. Çünkü kendilerinden o kadar emin olamıyorlar. Çünkü genlerin aktifliğinden ziyade işlevinin de çok iyi haritalanmış olması gerektiğinden bu henüz tam olarak yapılamamaktadır. Çünkü farklı genlerin işlevinin aynı olması gibi durumlar da söz konusu olduğundan yapılacak karşılaştırmanın kriterleri de değişmektedir.

 

Uzmanların asıl vurgulamak istediği şey ise Neanderthallerin sarışınlar ile yakın benzerliğinden ziyade insanlığın beşiğinin sadece Afrika olmayacağını vurgulamaktır. Asıl sorulması gereken soru şudur; Neanderthal ve Homo Sapiens tek bir evrimsel sürecin farklı basamakları mıdır yoksa kendi süreçlerine sahip farklı kolları mıdır?

 

Bence cevap her isi de. Neanderthalleri ve Homo Sapiens'i geçmişte farklı türler olarak gördüğümüz için kendi süreçlerine sahip evimin farklı kolları olarak görmek akla daha yatkın gibi görünse de birbirleriyle kurdukları ilişkiler bize faklı basamaklar olabileceğini de göstermektedir. Örneğin tür tanımına göre bu iki türün ilişkisinin ya hiç mümkün olamıyor yada kısır olması gerekiyordu. Fakat öyle değildir ve az bilinen bir konu da iki türün ilişkisinin sonuç vermesi hangi tarafın erkek olduğuna bağlı olabiliyor. Örneğin bu vakada Afrikalı bir erkek, Neanderthal bir kadını dölleyebiliyorken tam tersi mümkün olamıyor ve dolayısıyla sayı olarak da az iseler neslinin tükendiğini söylemek akla daha yatkın geliyor. Demek ki ataerkil toplumlarda türlerin ve ırkların takibi yapılırken hep erkek gözetiliyor. Halbu ki Neanderthaller nesillerini annelerinden devam ettirmiştir. Ayrıca zaten Neanderthaller kendi içlerinde başarılı şekilde döl verebiliyorlar. Dolayısla kendi hallerine bırakıldıklarında üremeye devam edebilecekken zalim Afrikalılar sanırım buna hep engel olmuşlar.

 

Sonuç olarak insanlığın beşiği olarak sayılabilecek üç kıta vardı.

 

1. Homo Erectus (Asya)

2. Neanderthal (Mu)(Önemli bir kısmı gemilerle Avrupaya göçmüştür James Chucward'ın eserlerinde detaylı olarak anlatılmaktadır. Büyük kısmı ise kıtaları batınca ölmüştür. (%96))

3. Homo Sapiens (Afrika)

 

Uzun bir süre farklı kollar olarak evrimleştikten sonra Avrupada karşılaştılar ve insanlık tarihinin en önemli savaşları başladı.

 

Bu konuyu ayrıca tartışmak isterim.

 

Neanderthaller ve günümüzün sarışın halkları için söylediklerim aklında iken şu yazıyı okur musun? Beni daha iyi anlayacaksın. 

 

https://www.haberturk.com/yasam/haber/29281-son-sarisin-2200de-dogacak

 

 

tarihinde John Ahmet tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

@teflon Cevabını görebilmek için belki on defa siteye giriş yaptım. Son zamanlarda bu konu çok kafama takılıyor ve bence çok önemli bir konudur. 

 

Bir de bir şey ekleyeyim.

İnsanlığın 3 beşiği olduğunu söylemiştim.

 

1. Asya 

2. Mu (Yada başka bir kıta kuzey yada güney Amerika olabilir)

3. Afrika

 

Neandertalhallerden bahsederken hep modern insan ve Neanderthal olarak bahsederler aslında bana göre modern insan dediğimiz zaten Neanderthallerdir. Geriye kalanlar çekik gözlüler, Afrika ve Ortadoğudur. Neanderthal derken yanılıyor olabilirim kasıt ettiğim Afrika ve Asya dışındaki insanlığın diğer beşiği sayılabilecek kıtadan Avrupaya göç edenleri kasıt ediyorum. Bana göre modern olanlar onlardır.

 

Ayrıca şunu da ekleyeyim. Sarışın ve beyaz tenli insanlar evrimsel açıdan diğerlerine göre daha ileri bir süreçtedir. Dolayısıyla Homo sapiens denildiğinde benim aklıma hep Afrika geliyor çünkü Homo sapiens onlardır, biz ise en az 500 bin yıl öncesine kadar hiç Afrika'da bulunmamış bir neslin çocuklarıyız. Eğer sarışın isen muhtemel bu senin için de geçerlidir. Çünkü sarışın ve renkli gözlü olabilmenin koşulu anne ve babanın da öyle olmasıdır. Dolayısıyla Mu insanları öyleymiş dolayısıyla biz Mu'dan geldik, Afrika'dan değil. 

tarihinde John Ahmet tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
20 hours ago, John Ahmet said:

@teflon Cevabını görebilmek için belki on defa siteye giriş yaptım. Son zamanlarda bu konu çok kafama takılıyor ve bence çok önemli bir konudur. 

 

Ahmet valla ilk uygun fırsatta yazıcam..

Ama sarışın beyaz tenliler evrimsel açıdan daha ileri bir süreçtedir söylemin için şuraya az bak önce şimdilik.

Evrimde ilerleme diye bir şey yok. Bir çeşit mitos bu sadece...

https://www.ateistforum.org/index.php?/topic/61671-evrim-amaç-yön-ve-tasarım/&do=findComment&comment=1279222

(Buna ve devamındaki diğer mesajlara.)

 

On 08.08.2018 at 21:05, CinleriGorenAdam said:

@teflon yazılarınız için teşekkürler, fazlasıyla açıklayıcılar.

 

Rica ederim, naçizane.. Ekseriyet iki arada bi derede hızlıca yazıyorum son dönemde, çok daha iyisi yapılabilir aslında. Forumda örnekleri mevcut..

tarihinde teflon tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.

×
×
  • Yeni Oluştur...