Jump to content

Evrendeki düzen var mı yok mu?


Recommended Posts

3 saat önce, DeepBlue yazdı:

 

Sorun o lanet olası kıçının kafandan büyük olması adamım : D (espiri)

 

Sorun bu tanım sana göre bir tanım. Ben bilimsel olarak kabul gören kapalı sistem ne demek onu soruyorum. 

 

İki dakika nete yaz bak sorunu görürsün. Tanımına ters. Kendince yorumluyorsun. Sonra yaptığın tanım izole sistemin tanımına giriyor. Eee araştırmasan nasıl sorunu görebilirsin ki? 

Kapalı derken kastım tam olarak kapalı sistem şeklinde değil. 

 

Evren izole sistemdir. Tabi ben evren kapalı  derken dışarıyla tamamen izole olduğunu belirtmek için demiştim. Ancak evet evren modelleri arsında kapalı sistem diye bir şey olduğu için dediğim yanlış anlaşıldı. 

 

Evreni devri daim e benzetmekle zaten izole olduğunu da kastettim. Kapalı diyerek dışarısı diye bir şey olmadığı anlamında dedim. Ama biraz yanlış bir tabir olabilir. 

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 162
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

Top Posters In This Topic

Posted Images

Bir saat önce, sağduyu yazdı:

 

1400 yıl önceki cahil çöl bedevilerinin kukla gibi oynattığı birisi bana analitik düşünemiyorsun diyor, çok komik.Yahu bu cahil bedeviler sana yat demiş yatıyorsun, kalk demiş kalkıyorsun, gel ayağıma şü kara taşı öp demişler, koşa koşa gidip öpüyorsun, şu binanın etrafında dönme dolap gibi dön demişler, dönüyorsun, Safa ve Merve tepeleri arasında koştur demişler, tabanlarını kıçına vura vura koşturuyorsun, hayali bir varlığı taşla demişler, havaya taş atıp duruyorsun, bu eylemler hiç aklı başında, mantıklı ve sağlıklı düşünen bir beynin eylemleri mi? Söyle bana bu eylemlerde nasıl bir mantık görüyorsun?

 

Duygusal mantık diyebiliriz. Mantıksal eşduyu yeteneğide olabilir. Mantıksal saf seçme yöntemi de olur.Geçmişte yapılan bir davranışın yad edilerek mantıksal(düşünme yolu) edimler olarak hissedilmesi de diyebiliriz.Bunlar hep kalbin duyuşsal alanda geçmişe dönük mantıksal izdüşümleridir.İnsana yüksek duyuşsal örüntüler katar.Ayrı manevi bir hazzı yaşatmasını ise demiyorum bile. Böylelikle ruhunu doyurur,dost yolunu kayırır,cehennemden ayırır vs.

 

Ayrıca;  al yanaklı,kiraz dudaklı,iri siyah zeytin gözlü,beyaz tenli,tomurcuk memeli,siyah saçlı, narin, zarif,billur,çiçek kokulu hurileri hatırlatırım.  Allahuakbaaar...  : D

Link to post
Sitelerde Paylaş
19 dakika önce, Charles dawkins yazdı:

Kapalı derken kastım tam olarak kapalı sistem şeklinde değil. 

 

Evren izole sistemdir. Tabi ben evren kapalı  derken dışarıyla tamamen izole olduğunu belirtmek için demiştim. Ancak evet evren modelleri arsında kapalı sistem diye bir şey olduğu için dediğim yanlış anlaşıldı. 

 

Evreni devri daim e benzetmekle zaten izole olduğunu da kastettim. Kapalı diyerek dışarısı diye bir şey olmadığı anlamında dedim. Ama biraz yanlış bir tabir olabilir. 

 

Peki : D

Link to post
Sitelerde Paylaş
On 05.09.2018 at 16:13, teflon yazdı:

 

Bence de detaylı yazman gerek. Yoksa Yıldız Tilbe gibi bilime hakarettir şeklinde kesip atmak pek de bir anlam ifade etmiyor. Özellikle sorduğum iki soruya cevap vermemiş olmanız açısından.

 

- Fizik kanunlarının evrenin her yerinde farklı olması mı gerekiyordu? Beklenen durum bu mudur?

 

- Gezegenlerin şekli zaten onları koşullayan fiziksel kanunlara, fiziksel kanunlar onları koşullayan maddi etkileşimlere, maddi etkileşimler de evrenin onları koşullayan olageliş şekline içkindir zaten. Fizik kanunlarına aykırı hareket eden "şeylerin" olduğu evrenler mi var? Ya da bu koşullarda kare olabilen gezegenlerin olduğu yerler?

- Neden sonuç ilişkisi için de aynı şeyler geçerli. 

 

Resme yeterince uzaktan ve yeterince geniş bir şekilde baktığınız vakit, bir pattern/örgü içerisine alamayacağınız hiçbir durum olabilir mi? Bahsettiğiniz tüm hususlar aksi ya da farklı şekilde olsa dahi, ben onları da genel başka bir pattern/örgü ya da bir düzen parantezi içerisine alabilirim mesela.

 

Bence sizin olayı yorumlayış şekliniz, meseleye çok cüce bir bakış açısı yöneltmenizden kaynaklı. Ve insan merkezli.

 

 

Karsindakine yaklasim seklin cok asagilayici. Insanlari asagilayarak degil, kibarca yaklasman gerekir. Insan psikolojisi bilimin bir parcasi oldugu gibi, bilime saygisi olan her bireyin mutlaka ogrenmesi gereken bir olgudur bu. 

 

Sordugun sorulara o an icin cevap veremememin sebebi, hem oyle gelisi guzel yazmak istememem, hemde zamanimin o an kisitli olmasindan dolayidir. 

 

Duzensiz bir evrenin belirli bir kurali olmaz. Misal evrende hareket etmeyen bir cisim bulamazsin. Cunku yer cekim kuvveti hareket etmeyi gerektirir. Ta ki herseyin baslangicindan bu yana. Bana evrende yercekimi kanununa karsi gelen birsey gosterirsen eger iste o zaman evrenin duzensizligine beni ikna edebilirsiniz. Galaksilerin ve gezegenlerin birbirileriyle carpismasi, gereksede bir karadeligin veyahut benim deyimimle karayildizin onune geceni atom alti parcaciklarina ayirmasida yine duzene ornektir. Eger bir sistem varsa ve cisimlerde o sistemin belirledigi kurallara gore hareket ediyorsa Ben buna duzenin hasi derim.

 

Bana gore yanildigin bir seyide belirtmek istiyorum. Resume yeterince uzaktan veya genis bir sekilde baktigimizda duzenli gormek anormalmi demissin. Cisimlere resime bakar gibi bakarak bilimi tam yapmis sayilmazsin. Onu matematiksel olarak hesapladiginda, iste o Zaman bilimi Tam yapmis sayilirsin. Bugun evreni matematige dokebiliyorsak bu duzen degilde nedir. 

 

 

Link to post
Sitelerde Paylaş

Evrenin mutlak hakimi ne düzendir ne düzensizliktir. Evrenin mutlak hakimi kaostur. Düzeni de düzensizliği de o yaratır. Düzenden düzensizliği, düzensizlikten düzeni çıkarır. Her şeyi kaos yaratmıştır. Kaostan başka yaratıcı yoktur. Tapınma diye bir şey gerekse ancak ve ancak kaosa tapılırdı. Başka tapacak yoktur. Ama tapınmak saçma ve gereksizdir, kaosa da tapmayın.

 

Örneğin 4 milyar yıl önce dünyamızda karmaşa, düzensizlik egemendi. Göktaşları yağmur gibi bombardıman ediyordu, lavlar fışkırıyordu, atmosfer zehirliydi ve çok sıcaktı, sıvı su yoktu.

 

Sonra yer suyla kaplandı ve bir süre düzen oluştu. Sonra yine düzensizlik, sonra yine düzen... Bunlar ard arda birbirini izliyor. Şu an düzenli dönemdeyiz.

 

tarihinde democrossian tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
On 28.08.2018 at 11:22, Ebu Kafir yazdı:

 

Hayır yoktur.

Aksine, herşey bir kaos halinde, evrende var olduğunu zannettiğimiz düzen sadece bir yanılsamadan ibaret.

Evren'in yaşı yaklaşık 14 milyar yıl, siz insan ömrü gibi evren için bir göz açıp kapama süresi bile olmayan bir zaman aralığını referans alarak akıl yürüttüğünüzde sanki her şey düzenli ve sabit bir konumda gibi görünüyor, örnek vermek gerekirse super slow motion kamera kurup bir patlamayı

İzliyorsunuz, patlama sonucu çıkan partiküller çok yavaş ve ahenkli şekilde etrafa dağılırken kısa bir kesit alıp bu kısımda bir düzen ve işleyiş aramaya benziyor.

 

Evren hakkında konuşmak için mikro bakış açısını terk edip kozmik zaman ölçeği olan milyar yıllık sürelerden bahsetmeliyiz,

Kozmik ölçekten evrene baktığımız zaman güneşin git gide ısınıp dünyayı kavuracağını, andromeda galaksisinin samanyolu galaksisiyle çarpışacağını, ay'ın dünyadan git gide uzaklaştığını, dünya'nın geçmişte defalarca defa toplu yıkımlardan geçtiğini ve türlerin 99%'nun yok olduğunu vb. göreceksiniz, dolayısıyla var olduğu zannedilen düzen cehaletten kaynaklanan bir yanılsamadır..

kardeşimiz gereken cevabı vermiştir iyiki okumusum yoksa ayni seyleri tekrar yazmakla ugrasacaktim sagol dostum. bi ornek daha vereyim bi ari icin 3 gun uzun bi suredir ancak insan icin kisa zaman kavramini anlamaniz icin.

Link to post
Sitelerde Paylaş
On 07.09.2018 at 02:40, felitsa said:

Biz bu evrenin içindeyken, burada oluşmuşken, kendimizi referans alarak düzenin olup olmadığını nasıl anlayabiliriz ? 

 

Burada kafayı çalıtırmaya başlamışsın, bir ümit var derken..

 

On 10.09.2018 at 17:28, Pitaya said:

Karsindakine yaklasim seklin cok asagilayici. Insanlari asagilayarak degil, kibarca yaklasman gerekir. Insan psikolojisi bilimin bir parcasi oldugu gibi, bilime saygisi olan her bireyin mutlaka ogrenmesi gereken bir olgudur bu. 

 

Sordugun sorulara o an icin cevap veremememin sebebi, hem oyle gelisi guzel yazmak istememem, hemde zamanimin o an kisitli olmasindan dolayidir.

 

..Burada talihsiz açıklamalar başlanmış yine. ..Cüce bakış açısı.

 

Öncelikle aşağılayıcı dediğin kısma değineyim..Öyle bir niyetim yoktu aslında. Sadece aynı dönemde Yıldız Tilbe'nin evrim hakkında yapmış olduğuna denk geldiğim açıklamalarına göndermede bulunmak istemiştim. Hatıradığım kadarıyla şunu demiş Tibe: Evrime inanmak bilim adamlarına hakarettir..falan falan.. İşte Sizin önceki mesajıızdaki cümlenizle ne kadar güzel örtüşüyordu. Arkası doldurulmadığı müddetçe de Yıldız Tilbe'nin yaptığından farkı yoktu bunun. O zamanki şartlarınızı ben bilemem. Ben gördüğümü bilir, ona yazarım.

 

Quote

Duzensiz bir evrenin belirli bir kurali olmaz. Misal evrende hareket etmeyen bir cisim bulamazsin. Cunku yer cekim kuvveti hareket etmeyi gerektirir. Ta ki herseyin baslangicindan bu yana. Bana evrende yercekimi kanununa karsi gelen birsey gosterirsen eger iste o zaman evrenin duzensizligine beni ikna edebilirsiniz. Galaksilerin ve gezegenlerin birbirileriyle carpismasi, gereksede bir karadeligin veyahut benim deyimimle karayildizin onune geceni atom alti parcaciklarina ayirmasida yine duzene ornektir. Eger bir sistem varsa ve cisimlerde o sistemin belirledigi kurallara gore hareket ediyorsa Ben buna duzenin hasi derim.

 

Ne demek düzensiz bir evrende kural olmaz? Hangi düzensiz evreni gördün? Düzenin düzensizliğin ne olduğunu anladın mı ki bunları üfürüyorsun? İşta al sana kaos. İşte al sana düzenin mutlak olmadığı bir evren, düzen de var düzensizlik de, buna gıkını çıkarabilir misin? Ve işte al sana kurallar?!! E bütün mantığın çöpe gitti işte.

 

- O yüzden diyoruz ki en başından beri; neye düzensizlik derdiniz ki, buna düzen diyorsunuz? Buna düzen diyorsanız eğer, düzensizlik diye birşey yoktur o zaman. E her şey düzense eğer, düzen için ayrıca tanrıya da gerek yoktur  o vakit.

 

- Evet evrende her şey hareket eder, kütleçekimi bunu gerektirir ve bunun için de tanrıya gerek yoktur. Çünkü zaten kütleçekimi vardır tanrı yerine ve bunu açıklayan. Asıl kütleçekimi varken hareket etmeyen birşey görürsek eğer, o zaman tanrıyı ya da dış bir müdahaleyi düşünürüz belki. Bana evrenin genel kaidelerine aykırı bir şey göster, işte o zaman tanrıyı düşünebilirim, belki.

 

Ne kaosu, ne düzeni ne de bu evrendeki durumu zerre anlamamışınız belli. O yüzdendir, çarpışmalar şunlar bunlar hepsi düzene örnektir demeniz. Ne demek sistem varsa kuralı varsa..? Sistem varsa zaten kuralı vardır. Kuralı olduğu için sistemdir. Sistem kuralı, kural sistemi koşullar. Kuralsız bir sistem örneği verebilir misiniz bana? Bana mutlak kuralsızlığı, kaosu gösterebilir misiniz? Hayır. O zaman boş konuşmayın lütfen. Canlılığın gelişmesine izin vermeyecek bir evren modeli düşünün, şimdi oaradan bir sistem, bir kural çıkaramayacak mıyız? Tabii ki çıkaracaz. En özet ve sizin anlayabileceğiniz şekilde basit haliyle: canlılığa izin vermeyen sistem ve onun kuralları. Düzen, yasa, organzasyon..hepsini çorba etmişsin.

 

Bizim değil de sizin düzen dediğiniz şey aslen şu oluyor sınırlı algınıza göre: Organizasyon ve onu oluşturma kabiliyeti. Ve aslında tarih boyu farkında olarak ya da olmayarak vurgu yaptığınız başka bir nokta: Mutlak düzen.

 

Bu evrende mutlak düzen diye bir şey yoktur. Hiç yoktu, Hiç olmayacak. Ama o organizasyon ya da onu oluşturabilme kabiliyeti dediğimiz şey gün geçtikçe yitiyor, yitecek. Evren ısıl ölüme eriştiği, entropinin en yüksek seviyeye çıktığı, serbest enerjinin nihayete erdiği yerde, değil canlılık ya da güneş sistemi, çakıl taşı oluşturma kabiliyetiniz dahi olmayacak. Yani çakıl taşı kadar organizasyon, düzen olmayacak. Sizlerse akan nehrin içerisinde akıntıya kapılmış debelenip duran bir şişenin, anlık olarak suyun üzerine dik bir şekilde denk geldiği durumları düzen zannetmeye ve bunu tüm bir evren ve sisteme mal etmeye devam edeceksiniz.

 

Tanrıya işaret edebilecek tek düzen vardır: Mutlak düzen. Düzen için düzen. Mutlak statüko. Değişmeyen, kendini koruyan ve amaç edinen. İstikrarlı olan. İşte evrende bu yoktur. Kaos vardır. Ve ortada kaos varsa eğer, düzen için ayrıca bir tanrı icat etmenize gerek yoktur. Kaos zaten tanrıya da izin vermez. Bu bağlamda:

 

Evren düzenliyse ve bu işin raconu matematiğe dökülebilme ve formülleştirilebilmeden ibaretse eğer:

 

1- Bize demerministik bir sistemde, yani bu evrende, sistemin tüm durumlarını heaplayabilecek sonlu bir algoritmanın formülünü verir misiniz?

2- Bir parçaçıcığın konumu ve momentumu ile birlikte, tüm özelliklerini aynı anda verecek hesabın formülünü verebilir misiniz?

Plase:  Mesela bu evren dediğimiz sistem matematiksel olarak aynı anda hem tutarlı hem de tam olabilir mi? Bu ispatlanabilir mi? Formülü?

 

Bir de şunu eklemek lazım: Düzen neden tanrıya sahiplendiriliyor ve düzenin kendi aleyhimizdeki sözde hesabını vermek bize düşüyor? Eğer kaos: düzen-karmaşa-düzen...şeklinde ilerleyen bir dinamikse, ben asıl bu dinamiğin içerisinde mutlak düzen, ya da düzensiz bir mutlak karmaşayı görürsem o zaman bir müdahaleyi ya da tanrıyı düşünebilirim. Nedir bu tanrı düzen takıntısı? Tanrı mı düzene mecbur, yoksa düzen mi tanrıya? Tanrı isterse eğer, mutlak bir düzen yaratabileceği gibi, mutlak düzensizliğin içerisinde de açıklanamzz bir biçimde organizayonları; yani dünyayı, canlılığı vb. oluşturabilirdi. O zaman mutlak kaos da, kuralsızlık da tanrının işareti olarak kabul edilebilirdik. Bakın, düzensizlikten de tanrı çıkabiliyor. NEden? Çünkü hiçbir mantıksal sınırınız yok ki atıp tutmak için..Her haltı tanrıya yorabilirsiniz keyfiniz isterse..

 

Demo'nun senden sonraki mesajı yeterli aslına ama, kısa yazınca anlamıyor, uzun yazınca sie okumuyorsunuz işte..

 

Quote

Bana gore yanildigin bir seyide belirtmek istiyorum. Resume yeterince uzaktan veya genis bir sekilde baktigimizda duzenli gormek anormalmi demissin. Cisimlere resime bakar gibi bakarak bilimi tam yapmis sayilmazsin. Onu matematiksel olarak hesapladiginda, iste o Zaman bilimi Tam yapmis sayilirsin. Bugun evreni matematige dokebiliyorsak bu duzen degilde nedir.

 

Resim uzaktan bakmak deyimi bir metafordu ama algılayamamışsınız anlaşılan. Formülleri verdiğiniz zaman anlaşırız. ;)

 

On 06.09.2018 at 20:58, DeepBlue said:

Hayır, senin arzuladığın evren bunu gerektiriyor. Zaten önceki mesajlarımda buna değindim. Tanrı yapar ama abes iş yapmam diyor dedim. Ama tabi sen mahalle karıları gibi laf güreştirme derdinde olduğun için okumamış veya gözden kaçırmış olabilirsin. Yoksa böyle aynaya bakıp kendine gülmezdin. Bu kişilere ne derler bilirsin   :  D

 

Abes iş yapmam derken? Kadiri mutlaklık mertebesinde abes iş nedir, ne değildir? Nerde diyor? Buzdağına dönmesin bu da sonra dikkatli yaz..

Ya benim arzularım(ne demekse) ya da evren, birisinden birisi bunu gerektiryor, tanrı da boyun eğiyor. ...

Gerekliliklerine tabi olan tanrı :0_80cbc_37a71a73_L:

 

Quote

Ayrıca;

Farkındaysan senin yazın benimkinin iki katı ve içinde çene çalmaktan başka bişi yok. : D

 

O förmüller yazıya dökülürse çok şey anlatır.


Sonra neden herşeyi bilmek zorundayım? Böyle bir iddiam yok. Sana göre çoğu şeyi biliyorum o başka tabi. İki yasa ezberlemeyle evrenin sırrını mı çözdüğünü sanıyorsun?

 

Sen benim idrak seviyeme yazmışsın. Benim yazı ise senin idrak seviyen mukabilinde yazıldı, seninkinin iki katı olması doğaldır o yüzden :0_80cbc_37a71a73_L:

O formüller benim sorduğum şey açısından birşey anlatsa ne anlatmasa ne..Formüller ve hele fraktallar

 

Bak sana verediğim ipuçlarına bakarak şak diye yazacağın şey şuydu:

 

Sıcaklığa bakıyoruz. Eğer sıcaklık artınca bir araya gelme hızlanıyorsa "biri", sıcaklık artınca bir araya gelme yavaşlıyorsa "diğeri" iş başında demektir. 

 

Bak, sayfalarca yazılır falan dediğin şey kaç sayfa sürdü? Nerde fraktallar? Ve bu yazdığım bu işin A, B C'si..Yok fraktallarmış, yok o formüller çok şey anlatırmışmış...:0_80cbc_37a71a73_L:

Senin ayarında(!) yüksek düzeye sahip biri her şeyi bilmeyebilir ama bunu bilmiş olması gerekir.  Ok? Atıp tutan ben değilim yüksek biliş seviyesi diye.

Biz boy ölçüsü aldık sadece..Cevabı verebilsen hakikaten hakkını verecektim.

 

Quote

Daha entropiyi düzensizlik olarak ezberlemiş birisin.  : D Bu yüzden kaosta kaos diye gezip duruyorsun. : )))

 

Entropiyi sadece düzensizlik olarak addetsem abiyogenez ve evrimin tarafında olur muydum a kerkenez?..

Onu, evrime ve abiyogenez karşı çıkan sizlere sormak lazım asıl :0_80cbc_37a71a73_L:

Hem kaosda düzen vardır deyip hem de abiyogenez ve evrim karşıtı olmak nasıl oluyor bir anlatırdınız bize..

Konu hakkındaki samimiyetiniz ve foyanızı da meydana çıkardı bu sayede..

~3 gün önce kaosun içerisindeki düzeni duyup da, akabinde kendisini kaos profesörü sana sizlersiniz.

 

Evet entropi büyük resimde sizin düzen zannetiğiniz şeyin karşısında aslen.

tarihinde teflon tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
On 16.09.2018 at 16:01, teflon yazdı:

 

Burada kafayı çalıtırmaya başlamışsın, bir ümit var derken..

 

 

..Burada talihsiz açıklamalar başlanmış yine. ..Cüce bakış açısı.

 

Öncelikle aşağılayıcı dediğin kısma değineyim..Öyle bir niyetim yoktu aslında. Sadece aynı dönemde Yıldız Tilbe'nin evrim hakkında yapmış olduğuna denk geldiğim açıklamalarına göndermede bulunmak istemiştim. Hatıradığım kadarıyla şunu demiş Tibe: Evrime inanmak bilim adamlarına hakarettir..falan falan.. İşte Sizin önceki mesajıızdaki cümlenizle ne kadar güzel örtüşüyordu. Arkası doldurulmadığı müddetçe de Yıldız Tilbe'nin yaptığından farkı yoktu bunun. O zamanki şartlarınızı ben bilemem. Ben gördüğümü bilir, ona yazarım.

 

 

Ne demek düzensiz bir evrende kural olmaz? Hangi düzensiz evreni gördün? Düzenin düzensizliğin ne olduğunu anladın mı ki bunları üfürüyorsun? İşta al sana kaos. İşte al sana düzenin mutlak olmadığı bir evren, düzen de var düzensizlik de, buna gıkını çıkarabilir misin? Ve işte al sana kurallar?!! E bütün mantığın çöpe gitti işte.

 

- O yüzden diyoruz ki en başından beri; neye düzensizlik derdiniz ki, buna düzen diyorsunuz? Buna düzen diyorsanız eğer, düzensizlik diye birşey yoktur o zaman. E her şey düzense eğer, düzen için ayrıca tanrıya da gerek yoktur  o vakit.

 

- Evet evrende her şey hareket eder, kütleçekimi bunu gerektirir ve bunun için de tanrıya gerek yoktur. Çünkü zaten kütleçekimi vardır tanrı yerine ve bunu açıklayan. Asıl kütleçekimi varken hareket etmeyen birşey görürsek eğer, o zaman tanrıyı ya da dış bir müdahaleyi düşünürüz belki. Bana evrenin genel kaidelerine aykırı bir şey göster, işte o zaman tanrıyı düşünebilirim, belki.

 

Ne kaosu, ne düzeni ne de bu evrendeki durumu zerre anlamamışınız belli. O yüzdendir, çarpışmalar şunlar bunlar hepsi düzene örnektir demeniz. Ne demek sistem varsa kuralı varsa..? Sistem varsa zaten kuralı vardır. Kuralı olduğu için sistemdir. Sistem kuralı, kural sistemi koşullar. Kuralsız bir sistem örneği verebilir misiniz bana? Bana mutlak kuralsızlığı, kaosu gösterebilir misiniz? Hayır. O zaman boş konuşmayın lütfen. Canlılığın gelişmesine izin vermeyecek bir evren modeli düşünün, şimdi oaradan bir sistem, bir kural çıkaramayacak mıyız? Tabii ki çıkaracaz. En özet ve sizin anlayabileceğiniz şekilde basit haliyle: canlılığa izin vermeyen sistem ve onun kuralları. Düzen, yasa, organzasyon..hepsini çorba etmişsin.

 

Bizim değil de sizin düzen dediğiniz şey aslen şu oluyor sınırlı algınıza göre: Organizasyon ve onu oluşturma kabiliyeti. Ve aslında tarih boyu farkında olarak ya da olmayarak vurgu yaptığınız başka bir nokta: Mutlak düzen.

 

Bu evrende mutlak düzen diye bir şey yoktur. Hiç yoktu, Hiç olmayacak. Ama o organizasyon ya da onu oluşturabilme kabiliyeti dediğimiz şey gün geçtikçe yitiyor, yitecek. Evren ısıl ölüme eriştiği, entropinin en yüksek seviyeye çıktığı, serbest enerjinin nihayete erdiği yerde, değil canlılık ya da güneş sistemi, çakıl taşı oluşturma kabiliyetiniz dahi olmayacak. Yani çakıl taşı kadar organizasyon, düzen olmayacak. Sizlerse akan nehrin içerisinde akıntıya kapılmış debelenip duran bir şişenin, anlık olarak suyun üzerine dik bir şekilde denk geldiği durumları düzen zannetmeye ve bunu tüm bir evren ve sisteme mal etmeye devam edeceksiniz.

 

Tanrıya işaret edebilecek tek düzen vardır: Mutlak düzen. Düzen için düzen. Mutlak statüko. Değişmeyen, kendini koruyan ve amaç edinen. İstikrarlı olan. İşte evrende bu yoktur. Kaos vardır. Ve ortada kaos varsa eğer, düzen için ayrıca bir tanrı icat etmenize gerek yoktur. Kaos zaten tanrıya da izin vermez. Bu bağlamda:

 

Evren düzenliyse ve bu işin raconu matematiğe dökülebilme ve formülleştirilebilmeden ibaretse eğer:

 

1- Bize demerministik bir sistemde, yani bu evrende, sistemin tüm durumlarını heaplayabilecek sonlu bir algoritmanın formülünü verir misiniz?

2- Bir parçaçıcığın konumu ve momentumu ile birlikte, tüm özelliklerini aynı anda verecek hesabın formülünü verebilir misiniz?

Plase:  Mesela bu evren dediğimiz sistem matematiksel olarak aynı anda hem tutarlı hem de tam olabilir mi? Bu ispatlanabilir mi? Formülü?

 

Bir de şunu eklemek lazım: Düzen neden tanrıya sahiplendiriliyor ve düzenin kendi aleyhimizdeki sözde hesabını vermek bize düşüyor? Eğer kaos: düzen-karmaşa-düzen...şeklinde ilerleyen bir dinamikse, ben asıl bu dinamiğin içerisinde mutlak düzen, ya da düzensiz bir mutlak karmaşayı görürsem o zaman bir müdahaleyi ya da tanrıyı düşünebilirim. Nedir bu tanrı düzen takıntısı? Tanrı mı düzene mecbur, yoksa düzen mi tanrıya? Tanrı isterse eğer, mutlak bir düzen yaratabileceği gibi, mutlak düzensizliğin içerisinde de açıklanamzz bir biçimde organizayonları; yani dünyayı, canlılığı vb. oluşturabilirdi. O zaman mutlak kaos da, kuralsızlık da tanrının işareti olarak kabul edilebilirdik. Bakın, düzensizlikten de tanrı çıkabiliyor. NEden? Çünkü hiçbir mantıksal sınırınız yok ki atıp tutmak için..Her haltı tanrıya yorabilirsiniz keyfiniz isterse..

 

Demo'nun senden sonraki mesajı yeterli aslına ama, kısa yazınca anlamıyor, uzun yazınca sie okumuyorsunuz işte..

 

 

Resim uzaktan bakmak deyimi bir metafordu ama algılayamamışsınız anlaşılan. Formülleri verdiğiniz zaman anlaşırız. ;)

 

 

Abes iş yapmam derken? Kadiri mutlaklık mertebesinde abes iş nedir, ne değildir? Nerde diyor? Buzdağına dönmesin bu da sonra dikkatli yaz..

Ya benim arzularım(ne demekse) ya da evren, birisinden birisi bunu gerektiryor, tanrı da boyun eğiyor. ...

Gerekliliklerine tabi olan tanrı :0_80cbc_37a71a73_L:

 

 

Sen benim idrak seviyeme yazmışsın. Benim yazı ise senin idrak seviyen mukabilinde yazıldı, seninkinin iki katı olması doğaldır o yüzden :0_80cbc_37a71a73_L:

O formüller benim sorduğum şey açısından birşey anlatsa ne anlatmasa ne..Formüller ve hele fraktallar

 

Bak sana verediğim ipuçlarına bakarak şak diye yazacağın şey şuydu:

 

Sıcaklığa bakıyoruz. Eğer sıcaklık artınca bir araya gelme hızlanıyorsa "biri", sıcaklık artınca bir araya gelme yavaşlıyorsa "diğeri" iş başında demektir. 

 

Bak, sayfalarca yazılır falan dediğin şey kaç sayfa sürdü? Nerde fraktallar? Ve bu yazdığım bu işin A, B C'si..Yok fraktallarmış, yok o formüller çok şey anlatırmışmış...:0_80cbc_37a71a73_L:

Senin ayarında(!) yüksek düzeye sahip biri her şeyi bilmeyebilir ama bunu bilmiş olması gerekir.  Ok? Atıp tutan ben değilim yüksek biliş seviyesi diye.

Biz boy ölçüsü aldık sadece..Cevabı verebilsen hakikaten hakkını verecektim.

 

 

Entropiyi sadece düzensizlik olarak addetsem abiyogenez ve evrimin tarafında olur muydum a kerkenez?..

Onu, evrime ve abiyogenez karşı çıkan sizlere sormak lazım asıl :0_80cbc_37a71a73_L:

Hem kaosda düzen vardır deyip hem de abiyogenez ve evrim karşıtı olmak nasıl oluyor bir anlatırdınız bize..

Konu hakkındaki samimiyetiniz ve foyanızı da meydana çıkardı bu sayede..

~3 gün önce kaosun içerisindeki düzeni duyup da, akabinde kendisini kaos profesörü sana sizlersiniz.

 

Evet entropi büyük resimde sizin düzen zannetiğiniz şeyin karşısında aslen.

 

Saat epey gec oldugu icin cok uzun yazamayacagim. Yeni birsey varmi diye girerken senin yorumunu gordum.

 

E=MC2  bu formulu o kaotik dedigin evrenin neresine sigdiriyorsun? Kaotik evrende bu formül bir sey ifade etmezdi. Gelmis gecmis en iyi fizikcilerin gokbilime meraklarinin evrende ki düzenden dolayi oldugu hususu? 

 

Seninle evrenin biri tarafindan yaratilmis oldugunu tartisan kim? Evrenin biri tarafindan yaratilmis oldugu ve olmadigi tamamen kisisel bir gorustur. Bunu kanitlamak mumkun değildir. Ve benimde kimseye kanitlamak gibi bir niyetimde olmadi ve olmazda.

 

 

tarihinde Pitaya tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
On 18.09.2018 at 00:16, Pitaya said:

Saat epey gec oldugu icin cok uzun yazamayacagim. Yeni birsey varmi diye girerken senin yorumunu gordum.

 

E=MC2  bu formulu o kaotik dedigin evrenin neresine sigdiriyorsun? Kaotik evrende bu formül bir sey ifade etmezdi. Gelmis gecmis en iyi fizikcilerin gokbilime meraklarinin evrende ki düzenden dolayi oldugu hususu? 

 

Seninle evrenin biri tarafindan yaratilmis oldugunu tartisan kim? Evrenin biri tarafindan yaratilmis oldugu ve olmadigi tamamen kisisel bir gorustur. Bunu kanitlamak mumkun değildir. Ve benimde kimseye kanitlamak gibi bir niyetimde olmadi ve olmazda.

 

Bu başlıkla birlikte bir sürü başlık açılmış kaosla ilgili, sen hala meseleyi kuyruğundan anlamışcasına yazıyorsun ya, ona hayret ediyorum. Kaos-düzen-kaos-düzen-kaos...= Kaotik evren. Düzenin mutlak ya da esas olduğu bir evren değil. Laplace'ın hesaplarının ya da Newton mekaniğinin evreni değil işte! Bunu anlamak ne kadar zor olabilir ki? Verdiğim başıkları oku, konuyu sindir öyle yaz bari.

 

Kaotik evrenin bir yerine sığdırmam mı gerekiyor E=bilmemneyi? Formülün bir şey ifade edip etmeyeceği subjeye yönelik bir şey. Objenin durumu ile bir ilintisi var mı? Kaotik bir evrendeyiz ve o formül var işte, bunun neresini anlamıyorsun, onu anlamıyor ben. Madde varsa etkileşim, etkileşim varsa tersinden yasa, yasa varsa bunun sonucunda da formül var işte..Önemli olan o formüllerin bizi nereye kadar götürebildiği..

 

Kaos, o düzene dair zannetiğin matematiğin, formüllerin sonuçsuz olduğu yerde kendini gösteriyor işte. alakasız bir şekilde ortaya attığın şekilde formülsüzlükle falan değil. 

Bu evrenin doğası, kendiliği, kendisi, düzeni -herhangi bir şekilde dışarıdan verilmesine gerek kalmadan- üretebiliyor. Düzen için zekaya, düzen vericiye..vb.. gerek yok. Mesele bu kadar basit.

 

Yani başlığın cevabı: Bu evrende düzen yok. Kaos var. Kaotik bir evren. Finito.

 

Velhasılı konuyla ilintisiz formül kavramını değil, formüle edilemeyenleri açıklayacaksın. Bardağın boş tarafını yani. Bu bağlamda sana yöneltmiş olan ve dikkate almadığın o "hesaplamalara ilişkin soruları" yanıtlayabildiğin vakit görüşürüz o zaman. Onun dışında havanda su dövmeye gerek yok.

Link to post
Sitelerde Paylaş
6 saat önce, teflon yazdı:

 

Bu başlıkla birlikte bir sürü başlık açılmış kaosla ilgili, sen hala meseleyi kuyruğundan anlamışcasına yazıyorsun ya, ona hayret ediyorum. Kaos-düzen-kaos-düzen-kaos...= Kaotik evren. Düzenin mutlak ya da esas olduğu bir evren değil. Laplace'ın hesaplarının ya da Newton mekaniğinin evreni değil işte! Bunu anlamak ne kadar zor olabilir ki? Verdiğim başıkları oku, konuyu sindir öyle yaz bari.

 

Kaotik evrenin bir yerine sığdırmam mı gerekiyor E=bilmemneyi? Formülün bir şey ifade edip etmeyeceği subjeye yönelik bir şey. Objenin durumu ile bir ilintisi var mı? Kaotik bir evrendeyiz ve o formül var işte, bunun neresini anlamıyorsun, onu anlamıyor ben. Madde varsa etkileşim, etkileşim varsa tersinden yasa, yasa varsa bunun sonucunda da formül var işte..Önemli olan o formüllerin bizi nereye kadar götürebildiği..

 

Kaos, o düzene dair zannetiğin matematiğin, formüllerin sonuçsuz olduğu yerde kendini gösteriyor işte. alakasız bir şekilde ortaya attığın şekilde formülsüzlükle falan değil. 

Bu evrenin doğası, kendiliği, kendisi, düzeni -herhangi bir şekilde dışarıdan verilmesine gerek kalmadan- üretebiliyor. Düzen için zekaya, düzen vericiye..vb.. gerek yok. Mesele bu kadar basit.

 

Yani başlığın cevabı: Bu evrende düzen yok. Kaos var. Kaotik bir evren. Finito.

 

Velhasılı konuyla ilintisiz formül kavramını değil, formüle edilemeyenleri açıklayacaksın. Bardağın boş tarafını yani. Bu bağlamda sana yöneltmiş olan ve dikkate almadığın o "hesaplamalara ilişkin soruları" yanıtlayabildiğin vakit görüşürüz o zaman. Onun dışında havanda su dövmeye gerek yok.

Senin ogrenecegin cok sey var aslanim. Bayaaa bi kaynaman lazimki su anda dusunduklerinin aksini dusunebilesin. Nefesimi tuketmem simdilik anlamsiz

Link to post
Sitelerde Paylaş
11 hours ago, Pitaya said:

Senin ogrenecegin cok sey var aslanim. Bayaaa bi kaynaman lazimki su anda dusunduklerinin aksini dusunebilesin. Nefesimi tuketmem simdilik anlamsiz

 

Keyfin bilir. Boş yazacağına hiç yazmamak daha iyidir her zaman. İsabetli bir karar olmuş.

Link to post
Sitelerde Paylaş
36 minutes ago, fezadabirtürk said:

ayın veya marsın dünyanın yörüngesine girip çarpmaması düzen değilse nedir düzen..? bundan iyisi şamda kayısı.

 

De mi ya :)

Ancak bütün mesele "bundan iyisi.." kısmında başlıyor belki de..

 

Düzen nedir? Tanımı? ...Öngörülebilirlik? Hesaplanabilirlik? Tahmin edilebilirlik? Örüntü? Organizasyon? Mutlak düzen....? Buralardan başlamak gerekiyor. Hepsini baştan anlatmak hem haddime, hem de vaktime(!) olmadığına göre, sen önce bu başlığın kendisini bir oku. 

 

Sonra şurada verilen döküme bakabilirsin:

https://www.ateistforum.org/index.php?/topic/65926-çelişkili-ayet/&do=findComment&comment=1388321

Sonra şu mesajdki linklere bakablirsin:

https://www.ateistforum.org/index.php?/topic/68419-hayvanlardaki-davranışlar-tanrının-delillerindendir/&do=findComment&comment=1455076

Hatta bir de şu başlığa bakabilirsin:

https://www.ateistforum.org/index.php?/topic/53998-evrende-düzen-yanılgısının-kaynağı-nedir/&

 

Hatta nette bulabileceğin envai çeşit içeriğe de bakabilirsin. Kaos nedir, kaotik sistem nedir, ne değildir..diye..

 

Ondan sonra gel yorumunu yaz. Ama "ondan sonra" yaz..

Ha bunları yapmayıp, "marsın dünyanın yörüngesi..vb.." stilinden de devam edebilirsin..~500 sene evvelki insanlar gibi. Ötesi kendi bileceğin iş.

 

Link to post
Sitelerde Paylaş

Ne Ay Dünya'ya çarpabilir, ne de Mars ya da başka gezegen. Güneş sistemi o evreyi geçti artık. Yörüngeler kararlı bir duruma oturdu. Buna determinizmde statüko deriz. Koşullarda değişme olana kadar bu statüko devam eder. Koşullar aniden değişmez ama statüko aniden çökebilir. Veya o da yavaş yavaş değişebilir. Hangisi olacağını da koşullar belirler.

 

Mars'ı yörüngesinden saptırıp da Dünya'ya doğru yöneltecek bir kuvvet olanaksızdır. Yok bu kadar büyük bir kuvvet. Böyle bir sapma sağlayacak hiç bir kuvvet bulamazsınız. Mars'ın dünyaya çarpması tümüyle olanaksızdır. Bu, eski çağ insanlarının göğün çökmesinden korkması gibi bir saçmalık. Sıfır olasılığa sahip bir olaydan söz etmek akıl işi değildir.

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
On 28.08.2018 at 00:23, akılsızşuursuzatom said:

Var  diyenler; güneş sistemimizi  ve  yörüngelerini  oldukça  düzenli  bir  sistem  olarak  görür  ve  güneş ve  ay  tutulması  gibi  durumları  hesaplayabiliyorsak  esasen  düzen  vardır  ki  biz  net  bir şey  söyleyebiliyoruz derler. Ayrıca  evrende  de  güneş  sistemi gibi  duzenlidir  mukemmel  işliyor derler. Eleştiri  olarak  ne  yapılabilir?

 

İki açıdan bakalım.

 

1- Kaos ve düzen sanırım bizim algılarımızdan ibaret.

 

Bize göre kaos bize göre düzen.

 

Misal; tufan vurmuş ve harap olmuş bir yer düşünün bu kaosu çağrıştırır.

Güneşli, yeşilliklerin göğerdiği bir bahar günü düşünün. Düzeni çağrıştırıyor.

 

Bu bize göre düzen ve kaos.

 

Bizim için yaşanabilir ve iyi olan düzen, yaşanamaz olsan ise kaos. Yani bize göre düzen.

 

2- Borsada fibanocci sayıları çokça kullanılır ve destek-direnç bölgelerini belirlemede inanılmaz başarılılar. Peki bu bir düzen midir? Sayı sistemini kendimiz belirlediğimiz ve oranları da keza buradan çıkardığımızı hesaba katarsak kendi ürettiğimiz sisteme bir düzen bulmuşuz gibi geliyor.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Tevrat'da dünyanın ve insanların yeniden dirilişinden bahsedilir ; diriliş gerçekleştiğinde herşey,hayat mükemmel olacak kurtla kuzu yanyana yaşayacak,insanlar arasında barış hakim olacak,,aslanlar kedi gibi zararsız olacak ,hastalıklar ortadan kalkacak yani kısacası üst bir hayat yaşanacak dünya,doğa,bitkiler,hayvanlar ve insanlar yeniden yaratılacaktır..

Fakat değişim diriliş Kur'an da ki.gibi ahirette değil,bu dünyada gerçekleşecek.Tevrt da bu manada ahiret kavramı yoktur biliyorum.ne olacaksa bu dünyada olacak.bunada Tevrat'ın mucizesi diyelim.

Peki bu tazelenme,mükemmelleşmenin izahı nedir ? Ancak  Kusurlu olan kusursuzlaşabilir.kusurlu dünya ve canlılar kusursuz bir evrenin parçası olabilir mi ? Evrende iddia edilen kusur Tevrat da ki bu yeniden yaratımın nedenidir,ilk evresidir.kusursuz olan niye yenilenip ,mükemmeleşsin ki ? 

Yani ateistlere burdan ekmek çıkmaz.

Kime ,neye göre mükemmel,kusursuz ? Denilmiş..

Bende soruyorum : kime,neye göre kusurlu ? 

Kusursuz bir evren biliyormusunuz ki ,kıyaslayabiliyor,evrene kusurlu diyorsunuz ? 

Kusursuzluk algınızı yaratan şeyler sizi aldatmış olamaz mı ? 

Belki kusur dediğiniz aslında kusursuzluk,kusursuzluk dediğiniz kusurdur . iddia etmiyorum .amacım sizin yaptığınız gibi kafa karıştırmak.zamanında felsefeciler kendileri dahil,dünyayı,evreni herşeyi inkar etmişler.sonra biri çıkıp ne oluyor kardeşim,düşünüyorum öyleyse varım demişde millet rahat bir nefes almış.birilerine göre da belki hiç bir şey gerçek değil.sadece aldanma,hayal .daha uçuk iddialar vardır heralde.

tarihinde fezadabirtürk tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
7 hours ago, fezadabirtürk said:

Tevrat'da dünyanın ve insanların yeniden dirilişinden bahsedilir ; diriliş gerçekleştiğinde herşey,hayat mükemmel olacak kurtla kuzu yanyana yaşayacak,insanlar arasında barış hakim olacak,,aslanlar kedi gibi zararsız olacak ,hastalıklar ortadan kalkacak yani kısacası üst bir hayat yaşanacak dünya,doğa,bitkiler,hayvanlar ve insanlar yeniden yaratılacaktır..

Fakat değişim diriliş Kur'an da ki.gibi ahirette değil,bu dünyada gerçekleşecek.Tevrt da bu manada ahiret kavramı yoktur biliyorum.ne olacaksa bu dünyada olacak.bunada Tevrat'ın mucizesi diyelim.

 

Bu pasajdan tevratın da ne kadar çöp bir öğreti olduğunu anlıyoruz. Böyle de atılmaz ki..

 

Quote

Peki bu tazelenme,mükemmelleşmenin izahı nedir ? Ancak  Kusurlu olan kusursuzlaşabilir.kusurlu dünya ve canlılar kusursuz bir evrenin parçası olabilir mi ? Evrende iddia edilen kusur Tevrat da ki bu yeniden yaratımın nedenidir,ilk evresidir.kusursuz olan niye yenilenip ,mükemmeleşsin ki ? 

Yani ateistlere burdan ekmek çıkmaz.

 

Bu pasaja da: "bu evrenden de iş çıkmadı, şimdi buna nasıl bir kulp taksak yöntemi" denir herhalde. Evren yamuk mu çıktı, o zaman kurguyu da ona göre tersinden yapalım. Tanrı için kusur kusursuzluk gibi kısıtlayıcı parametrelerin olamayacağını unutarak hem de. Adam kısıtsız, kusurlu canlıları kusursuz bir evrenin parçası da yapabilir, herşeyi de yapabilir. Ama bu kurguya göre kısıtlı mı acaba şüphesi doğuyor. İyi de oluyor.

 

Burada önemli olan nokta ve bu konunun başlığının bağlamı şu: Evren düzenli mi? Değil. Zannettiğimiz şekilde değil. İdeal ya da mutlak şekilde değil. Hani ne yapsan etsen de düzen çıkacakmış zaten. Tanrıya gerek yok. Hani ne yapsan etsen de madalyonun diğer yüzündeki düzensizlikten kaçamayacaksın zaten, tanrının yapabileceği bir şey yok. Bu ne demektir? Bu evrenden hareketle tanrıya zorunlu olarak bir gönderme yapamazsınız demektir. Yani ateistlere ekmek çıkıp çıkmaması değil mesele, teistlere yönelik bir "somun" olup olmadığı. Görüldüğü üzere ve net olarak "yok". E teistlere ekmek yoksa, bunun a-teizm için ne demek olduğunu anlamak pek de zor olmasa gerek. :) 

 

Determinizm ve kaos, tanrının tabutuna son çiviyi zaten çakıyor. Yani bu evren düzenli mi sorusuna aldığınız cevap. Tanrının fişini çekiyor. Tasarlanamaz bir evren. Nokta.

 

Quote

Kime ,neye göre mükemmel,kusursuz ? Denilmiş..

Bende soruyorum : kime,neye göre kusurlu ? 

Kusursuz bir evren biliyormusunuz ki ,kıyaslayabiliyor,evrene kusurlu diyorsunuz ? 

Kusursuzluk algınızı yaratan şeyler sizi aldatmış olamaz mı ? 

Belki kusur dediğiniz aslında kusursuzluk,kusursuzluk dediğiniz kusurdur . iddia etmiyorum .amacım sizin yaptığınız gibi kafa karıştırmak.zamanında felsefeciler kendileri dahil,dünyayı,evreni herşeyi inkar etmişler.sonra biri çıkıp ne oluyor kardeşim,düşünüyorum öyleyse varım demişde millet rahat bir nefes almış.birilerine göre da belki hiç bir şey gerçek değil.sadece aldanma,hayal .daha uçuk iddialar vardır heralde.

 

Kusur kelimesini dejenere ediyorsun boş yere sadece. Ben sana durup dururken bu evren kusurludur da tanrı yoktur demedim ki..Önce sen tanrı diye ne idüğü belirsiz bir kelimeyi ortaya attın. Senin iddiana karşı referans noktanı sordum. Her zaman ne diyoruz? Bu evrenden hareketle zorunlu olarak bir tanrı çıkarımına varamazsınız. Teistlerin ki tam da bu işte ya! Neredeyse tamamına yakınının ağzında olan tatava nedir ezelden beri? Aman da kusursuzluk, yok efendim bu ne mükemmellik!..Ne oldu? Yalan oldu. Neye göre kusursuz ya da mükemmel dediğin anda bu iş bitti. Sizinkisi ağlama faslı. Tencere dibin kara.. ayağı. 

 

Ayrıca kime neye göre kusurlu sorusuna da gayet güzel yanıt verilebilir. Kime neye göre? Teistin algı ve sözde parametrelerine göre tabii. Bak bu evren ne kadar mikemmel ve düzenli, Yörüngeler karışmıyor değişmiyor, formüller var falan falan..Nah değişmiyor, nah düzen, nah formül, nah mükemmeliyet!..Senin parametrelerin buysa eğer, ben daha katmerli bir düzeni ya da mükemmeliyet algının önündeki bir üst noktayı düşünebilirim. Aha düşündüm bile: Sabit ve mutlak bir statüko, Korunan bir düzen. Herşeyin cevabını verebilecek formüller, diferansiyel denklemleri... Şimdi bunun tam tersini teist yapsın sıkıysa..Karşısındaki parametreyi kendisi gibi koyan değil, soran kişi neticede..

 

Burada önemli olan argüman ve iddia sahibinin, yani teistlerin bir referans verip veremediği. Tutundukları her dal birer birer ellerinde kalıyor. Mükemmellik? Yok. Ne olduğu bile belli değil. Düzen? Taze bitti. Elinizde ne kalıyor peki? Varsa yoksa tevratınkine benzer duruma göre vaziyet alan eklemeler. Kulplar. 

 

Bizler aldanabilen, yanılabilen varlıklarsak eğer, o zaman yapıp ettiklerimizden sorumlu tutulmamız da mümkün değil. Cezai ehliyetimiz yok bi kere.

Düşünüyorum öyleyse varım meselesini de iyice bir araştır istersen. 

tarihinde teflon tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
48 dakika önce, teflon yazdı:

 

Bu pasajdan tevratın da ne kadar çöp bir öğreti olduğunu anlıyoruz. Böyle de atılmaz ki..

 

 

Bu pasaja da: "bu evrenden de iş çıkmadı, şimdi buna nasıl bir kulp taksak yöntemi" denir herhalde. Evren yamuk mu çıktı, o zaman kurguyu da ona göre tersinden yapalım. Tanrı için kusur kusursuzluk gibi kısıtlayıcı parametrelerin olamayacağını unutarak hem de. Adam kısıtsız, kusurlu canlıları kusursuz bir evrenin parçası da yapabilir, herşeyi de yapabilir. Ama bu kurguya göre kısıtlı mı acaba şüphesi doğuyor. İyi de oluyor.

 

Burada önemli olan nokta ve bu konunun başlığının bağlamı şu: Evren düzenli mi? Değil. Zannettiğimiz şekilde değil. İdeal ya da mutlak şekilde değil. Hani ne yapsan etsen de düzen çıkacakmış zaten. Tanrıya gerek yok. Hani ne yapsan etsen de madalyonun diğer yüzündeki düzensizlikten kaçamayacaksın zaten, tanrının yapabileceği bir şey yok. Bu ne demektir? Bu evrenden hareketle tanrıya zorunlu olarak bir gönderme yapamazsınız demektir. Yani ateistlere ekmek çıkıp çıkmaması değil mesele, teistlere yönelik bir "somun" olup olmadığı. Görüldüğü üzere ve net olarak "yok". E teistlere ekmek yoksa, bunun a-teizm için ne demek olduğunu anlamak pek de zor olmasa gerek. :) 

 

Determinizm ve kaos, tanrının tabutuna son çiviyi zaten çakıyor. Yani bu evren düzenli mi sorusuna aldığınız cevap. Tanrının fişini çekiyor. Tasarlanamaz bir evren. Nokta.

 

 

Kusur kelimesini dejenere ediyorsun boş yere sadece. Ben sana durup dururken bu evren kusurludur da tanrı yoktur demedim ki..Önce sen tanrı diye ne idüğü belirsiz bir kelimeyi ortaya attın. Senin iddiana karşı referans noktanı sordum. Her zaman ne diyoruz? Bu evrenden hareketle zorunlu olarak bir tanrı çıkarımına varamazsınız. Teistlerin ki tam da bu işte ya! Neredeyse tamamına yakınının ağzında olan tatava nedir ezelden beri? Aman da kusursuzluk, yok efendim bu ne mükemmellik!..Ne oldu? Yalan oldu. Neye göre kusursuz ya da mükemmel dediğin anda bu iş bitti. Sizinkisi ağlama faslı. Tencere dibin kara.. ayağı. 

 

Ayrıca kime neye göre kusurlu sorusuna da gayet güzel yanıt verilebilir. Kime neye göre? Teistin algı ve sözde parametrelerine göre tabii. Bak bu evren ne kadar mikemmel ve düzenli, Yörüngeler karışmıyor değişmiyor, formüller var falan falan..Nah değişmiyor, nah düzen, nah formül, nah mükemmeliyet!..Senin parametrelerin buysa eğer, ben daha katmerli bir düzeni ya da mükemmeliyet algının önündeki bir üst noktayı düşünebilirim. Aha düşündüm bile: Sabit ve mutlak bir statüko, Korunan bir düzen. Herşeyin cevabını verebilecek formüller, diferansiyel denklemleri... Şimdi bunun tam tersini teist yapsın sıkıysa..Karşısındaki parametreyi kendisi gibi koyan değil, soran kişi neticede..

 

Burada önemli olan argüman ve iddia sahibinin, yani teistlerin bir referans verip veremediği. Tutundukları her dal birer birer ellerinde kalıyor. Mükemmellik? Yok. Ne olduğu bile belli değil. Düzen? Taze bitti. Elinizde ne kalıyor peki? Varsa yoksa tevratınkine benzer duruma göre vaziyet alan eklemeler. Kulplar. 

 

Bizler aldanabilen, yanılabilen varlıklarsak eğer, o zaman yapıp ettiklerimizden sorumlu tutulmamız da mümkün değil. Cezai ehliyetimiz yok bi kere.

Düşünüyorum öyleyse varım meselesini de iyice bir araştır istersen. 

Becerebildiğim kadar izah ettim.elimden gelen bu..

Söz Tevrat'dan açılmışken devam edeyim ,senin için bir anlamı olmasada teistler için olur :

Tevrat'da Tanrı kullarının samimiyetini sınayacağını söyler,bu sınama yalancı peygamberlerin gelecekten doğru haber vermelerinide  içerir.yani bir peygamber şu tarihte bu olacak derse ve dediği çıkarsa ,fakat başka tanrılara,ilahlara tapmanızı sizden isterse bu bir sınavdır,sakın dediğini yapmayın,o sahte peygambere inanmayın denir.Tevrat'da ki Tanrı kullarının samimiyetini sık sık sınar,sınayacağını söyler.bunun en büyük örneklerinden biri İbrahim' in oğlunu kurban edip,etmeyeceğinin Tanrı tarafından test edilmesidir.

bu bağlamda Tanrı 21.yüzyıl insanınıda bu şekilde sınamak istemiş olabilir.Evren kusurlu mu değil mi tartışması,belkide kusurlu oluşuna inanılması bu sınavın yeni parçası olabilir...inanç böyle bir şey,inkar etmek için delilleri olduğunu ileri sürecekler olduğu gibi,inanmak için delil,gerekçe ileri sürecekler de olacaktır.

Link to post
Sitelerde Paylaş
On 28.08.2018 at 00:23, akılsızşuursuzatom yazdı:

Var  diyenler; güneş sistemimizi  ve  yörüngelerini  oldukça  düzenli  bir  sistem  olarak  görür  ve  güneş ve  ay  tutulması  gibi  durumları  hesaplayabiliyorsak  esasen  düzen  vardır  ki  biz  net  bir şey  söyleyebiliyoruz derler. Ayrıca  evrende  de  güneş  sistemi gibi  duzenlidir  mukemmel  işliyor derler. Eleştiri  olarak  ne  yapılabilir?

 

Düşündüğümde dünyanın şekli bile düzensizliğin göstergesi ve nedeni. Düz bir dünya olsaydı, örneğin bölgesel saat farklılıkları, gece gündüz farklılıkları, vs.. olmazdı. Galaksideki gezegenler dönüp durmak yerine sabit dursalardı. Hatta galaksiler yerine tek bir galaksi olsaydı, daha geniş bir düzlük olsaydı da ulaşım zor olmasaydı. Hac, namaz, oruç gibi farz kılınan ibadetlerin yapılabilmesi için düz bir evren ve dünya daha uygun olurdu. Yanılıyormuyum?

tarihinde dursun tarafından düzenlendi
eksik kelime
Link to post
Sitelerde Paylaş
On ‎20‎.‎9‎.‎2018 at 19:27, democrossian yazdı:

Yörüngeler kararlı bir duruma oturdu. Buna determinizmde statüko deriz. Koşullarda değişme olana kadar bu statüko devam eder.

 

Güneş sisteminde yaşanan statükonun çökmesi güneşin yakıtını bitirmesiyle gerçekleşecektir. Bu 1 milyar yıl sonra hissedilmeye başlanacak, güneşın sıcaklığı yükselecektir. Bunun nedeni dış katmanlarda hidrojenin azalması ve iç katmanlardaki hidrojenin yanmaya başlamasıdır. İçerde basınç fazla olduğu için füzyon hızlanacak ve bu da güneşi sona doğru hızla sürükleyecektir.

 

Güneş orta yaşını geçti. Yaşayacağı ömür, yaşadığı ömürden daha kısa...

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...