Jump to content

İlber Ortaylı da AKP'li oldu


Recommended Posts

İlber Ortaylı - Recep Tayyip Erdoğan
© AA/

İlber Ortaylı, kütüphanesini Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ne bağışladı

17:17 01.10.2018

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Beştepe'de kabul ettiği tarihçi-akademisyen Prof. Dr. İlber Ortaylı, kişisel kütüphanesini Cumhurbaşkanlığı Külliyesi Kütüphanesi'ne bağışladı.

 

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ortaylı'yı Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde kabul etti.

 

Cumhurbaşkanlığı kaynaklarından edinilen bilgiye göre Ortaylı, Beştepe'de gerçekleşen kabul sırasında kişisel kütüphanesini Cumhurbaşkanlığı Külliyesi Kütüphanesi'ne bağışladı.

Erdoğan da Türkiye'nin en büyük kütüphanesi olması hedeflenen Cumhurbaşkanlığı Külliyesi Kütüphanesi'ne yaptığı bağıştan dolayı Ortaylı'ya teşekkür etti.

Ortaylı, 2017 yılında tarih alanında Cumhurbaşkanlığı Kültür Sanat Ödülü'ne layık görülmüştü

Link to post
Sitelerde Paylaş

Efendim

 

Siz şu an Sayın İlber Ortaylı'ya itham etmektesiniz. İlber Ortaylı çok değerli bir tarihçidir. Dünya'nın ileri gelen Türkologlarından birisidir. 

Bugün Osmanlı tarihini tartışmak istediğinizde dünyada 5 kişi ya çıkar, ya çıkmaz. Bunlardan birisi de İlber Ortaylı'dır. 

 

Ülkemizin başkanı tarafından ödül almış olması kendisinin politik duruşunu göstermez. 

Ayrıca politik görüşü ne olursa olsun bu kendisinin kalitesini düşürmez. 

 

Etmiş olduğunuz hakaretlerden sizi menederim. Profil resminize Mustafa Kemal gibi çok değerli bir insanın fotoğrafını koymuşsunuz. Onun vizyonunu paylaşmanızı öneririm. 

 

Saygılarımla

Link to post
Sitelerde Paylaş
3 saat önce, Ulusalcı yazdı:

Bu adamın yavşak bir liberal olduğunu zaten biliyordum. Haklı çıktım. 

 

2 saat önce, Kenopsia yazdı:

Zaten AKPliydi bu

 

Siz aklınızı mı kaçırdınız arkadaşlar?

 

İlber Hoca ne liberaldir ne de AKP'li. AKP ve Tayyip hakkındaki düşünceleri çok açıktır, hiçbir zaman da gizlememiş ve her yerde açıkça söylemiştir. 

 

Kütüphanesini külliye denen pis yere bağışlaması benim de içimin cız etmesine neden oldu, hiç hoşuma gitmedi. Bildiğim, İlber Hoca'nın mutlaka bir bildiği olduğu. Muhtemelen kitapların orada güvende olacağını ve herkese ulaşabileceğini düşündü. Halk kütüphanesi orası.

 

Ayrıca bugün Kültür ve Turizm Bakanlığı'nda danışman oldu. Buna gerçekten sevindim çünkü onları ne kadar engelleyebilirse, tarihi eser vb kaynakları ne kadar korusa kârdır. AKP'nin vandallığından en çok şikayet eden kendisi olmuştur çünkü. 

İlber Ortaylı'nın şana şöhrete, paraya pula, ikbâle ihtiyacı yok, ununu eleyip eleğini asmış şahane bir adam. Onu saçma sapan liberallikle, yandaşlıkla falan suçlamak çok ayıp. Adım gibi eminim ki bir şeyleri korumanın, yapılacak muhtemel yanlışlar konusunda birilerini engelleyebilmenin derdinde kendisi. En çok da Topkapı Sarayı'yle ilgili yapılması elzem olan işler için umutludur.

 

Ortaylı devletin birtakım organlarıyla, hükumetlerle geçmişte de çalışmış ve daima bilimsel işler yapmayı hedeflemiş biridir. Hele de tek bir tane bile aklı başında bakanı, müsteşarı, şusu busu olmayan ve neredeyse Allah'a emanet giden ülkede, çölde serap gibidir Ortaylı. 

Çok kendine özgü bir tip ve çıkarla falan işi yok. Onun kafası başka türlü çalışıyor.

Link to post
Sitelerde Paylaş
46 dakika önce, Türk Ateist yazdı:

Ortaylı devletin birtakım organlarıyla, hükumetlerle geçmişte de çalışmış ve daima bilimsel işler yapmayı hedeflemiş biridir. Hele de tek bir tane bile aklı başında bakanı, müsteşarı, şusu busu olmayan ve neredeyse Allah'a emanet giden ülkede, çölde serap gibidir Ortaylı. 

 

Yiğide hakkını vermeniz ve iyi niyetinizi anlıyorum, ancak söz konusu olan bir tarihçi ile bir siyesetçi ise olayı daha geniş boyutta değerlendirmek gerekir.

Burada Oltaylı'nın akpli olup-olmadığının hiç bir önemi yok, hatta elindeki eserlerin orada olmasının daha iyi olacağını düşünmüş de olabilir, bunda da pek sorun yok.

Sorun olan şudur, bir tarihçinin düşmanı içerden çökertme gibi bir şansı yoktur, üstelik bu düşman bir diktatörse, BOP görevi yapıyorsa, kendi meclisine dahi köpekli arama yapmadan girecek cesareti yoksa, en basit muhalifleri dahi öldürebiliyorsa, böyle bir diktatör için muhalif tarihçiyle en fazla gövde şovu yapar , tarihçi de dönek damgası yemekle kalır.

Düşmanı içerden göçertmek için farklı konumlarda veya farklı kişiliklerde olmak gerekir, bunun için bir örnek vereyim.

Çin'de 40'lu yıllarda delinin bir tanesini hapse atıyorlar, o savaş ortamında deliyi hapse attıklarını unutuyorlar, gardiyanlar ve diğer mahkümlar bu deliyi köle gibi kullanıyorlar, tam 20 yıl boyunca o zindanda sağlam bir yeri kalmıyor. 60'lı yıllara gelindiğinde ülke yönetimi el değiştiriyor, zindanlar da boşalıyor.

Kısa bir süre sonra bu deli, Çin devletinin en yüksek madalyasıyla onurlandırılıyor, çünkü bu delinin görevi zindanda deli rolü yapmak ve kendini ciddiye almayan gardiyan ve siyasi mahkümlardan aldığı bilgiyi ÇKP merkezine aktarmakmış.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Çok yadırgadım ve yakıştıramadım. Bir çıkar ilişkisine girdiği çok açık. Bu yaştan sonra para kazanıp ne yapacak parayı da, yakınları için çıkar sağlamayı amaçlıyordur. Kendisi için olduğunu sanmıyorum. Belki de yakınları sıkıştırıyordur o kadar popülariten var ne çıkarımız oluyor hiç diye. Baskılara dayanamayıp yamulmuştur.

Link to post
Sitelerde Paylaş

İlber ortaylının akp ile arasını bozan üç şey var:

 

1) Topkapı müzesi olayları

2) F tipi olayları

3) Açılım maçılım olayları

 

Kronolojik olmamak üzere. Bu olaylar olmadan önce 2010 öncesi falan, gayet iyiydi akp ile arası. Hatta bardakçı ve afyoncu ile saatlerce osmanlı övdüğü tarih programları vasıtasıyla akpnin osmanlıcılığına yağ sürmüştür.

Link to post
Sitelerde Paylaş
3 saat önce, Kenopsia yazdı:

Hatta bardakçı ve afyoncu ile saatlerce osmanlı övdüğü tarih programları vasıtasıyla akpnin osmanlıcılığına yağ sürmüştür.

 

Ben bunları anlattığım zaman kötü oluyorum, lakin su akıp gediğini bulunca inanıyorlar.

Bu ülkede tanınmış muhalif görünen kim varsa hepsi aslında tarafın hasıdır ama bunları millete anlatamıyoruz.

Forumda Robespiere nickli arkadaşımız vardı, kendisini çok severim, lakin ağzından Perinçek sevgisini hiç düşürmezdi.

Ona da Perinçek'in muhalif olmadığını sadece öyle göründüğünü detaylı bir şekilde anlatmıştım. Perinçek "Vatan Partisi demek AKP demektir" diye açıkça dediği halde yine de onu bırakamadı. Maalesef insanların gerçekleri kabul etmesi genelde çok zor ve hatta imkansız oluyor.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Muhalif görünenlerin hepsi iki yüzlüdür. Bu forumda da bir çokları vardır. Bu muhalif tavırdaki insanlar iyinin yanında olmanın toplumun nezninde ezik olmakla eş değer görüldüğünün farkındalığıyla hareket ederler. Bunu bilmeseler dahi iç güdüsel olarak durum böyledir. RTE konusunda kimse yiğidi öldür hakkını yeme prensibini güdemiyor. Çünkü bunu yapsa bir çok küfür yiyeceğini bilir. Hal bu ki genellikle sol cenahtan olup hayatta hemen her konuya muhalefet olup pesimist bir tavır sergileyen bu tipler iktidara her daim muhalefet olmuştur.

 

Bu vakada çok başarılı bir çalışma olan Külliye Kütüphanesine kendi eserlerini ve birikimini bağışlamak takdir edilesi bir davranıştır. Kişiler kanımca belirli bir olgunluğa eriştiğinde doğru olanı daha iyi tesbit edebiliyorlar. Sizler de muhtemelen çok zaman sonra örneğin RTE hakkında ve günümüz iktidarı ile ilgili sahip olduğunuz görüşte ne kadar yanıldığınızı anlayacak dönemin iktidarını ki muhtemelen o zamanlar bu iktidar CHP olacaktır, acımasızca eleştirecek ve RTE'nin Türkiye'ye kattıklarını daha iyi anlayacaksınız.

tarihinde ilahişaban tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
4 saat önce, Kenopsia yazdı:

İlber ortaylının akp ile arasını bozan üç şey var:

 

1) Topkapı müzesi olayları

2) F tipi olayları

3) Açılım maçılım olayları

 

Kronolojik olmamak üzere. Bu olaylar olmadan önce 2010 öncesi falan, gayet iyiydi akp ile arası. Hatta bardakçı ve afyoncu ile saatlerce osmanlı övdüğü tarih programları vasıtasıyla akpnin osmanlıcılığına yağ sürmüştür.

 

O programlarda Osmaliyi goktere cikarip Ataturk'e olmadik kufurler soyleyen fesli bir deli adama da tepki gosterilip yerden yere vurulmustur. Ulkede ki toplumun yarisi osmanli hayraniyken diger yarisi ondan nefret boyutlarinda tiksinti duyuyorsa bunun nedeni bu gunku hukumet is basina gelmeden once yillarca osmanlinin tu kaka olarak hemen her platformda lanse edilmesidir. Bu gunku hukumet cumhuriyeti ve onun getirdigi degerleri unutturmak icin bu durumu koz olarak kullanmaktadir. Bizim toplum ne zaman ki tarihi ile barisir, osmanlinin da cumhuriyetinde kendisinin oz mali oldugunu benimser iste o zaman ulkede bir seyler degismeye baslar. Aksi taktirde bu hukumetten sonra gelebilecek olasi karsit gorus bir hukumet bu sefer sadece cumhuriyeti on plana koyup osmanliyi kotuleyecektir ve boylece ulkedeki toplumu yine ikiye bolecektir. Olmasi gereken osmanlinin da cumhuriyetin de bu ulkenin bir degeri oldugunun on plana cikarilmasidir. Bununla beraber ulkedeki toplumun buyuk cogunlugu dusunmeksizin ve sorgulamaksizin yasadigi icin siyasetciler daima bu tip ayristirici konulari kullanarak cok kolay bir sekilde bunlari oy'a cevirir.  

Link to post
Sitelerde Paylaş
9 saat önce, ilahişaban yazdı:

Muhalif görünenlerin hepsi iki yüzlüdür. Bu forumda da bir çokları vardır. Bu muhalif tavırdaki insanlar iyinin yanında olmanın toplumun nezninde ezik olmakla eş değer görüldüğünün farkındalığıyla hareket ederler. Bunu bilmeseler dahi iç güdüsel olarak durum böyledir. RTE konusunda kimse yiğidi öldür hakkını yeme prensibini güdemiyor. Çünkü bunu yapsa bir çok küfür yiyeceğini bilir. Hal bu ki genellikle sol cenahtan olup hayatta hemen her konuya muhalefet olup pesimist bir tavır sergileyen bu tipler iktidara her daim muhalefet olmuştur.

 

Bu vakada çok başarılı bir çalışma olan Külliye Kütüphanesine kendi eserlerini ve birikimini bağışlamak takdir edilesi bir davranıştır. Kişiler kanımca belirli bir olgunluğa eriştiğinde doğru olanı daha iyi tesbit edebiliyorlar. Sizler de muhtemelen çok zaman sonra örneğin RTE hakkında ve günümüz iktidarı ile ilgili sahip olduğunuz görüşte ne kadar yanıldığınızı anlayacak dönemin iktidarını ki muhtemelen o zamanlar bu iktidar CHP olacaktır, acımasızca eleştirecek ve RTE'nin Türkiye'ye kattıklarını daha iyi anlayacaksınız.

 

RTE'nin bu ülkeye kattığı hiçbir iyi değer, iş yoktur arkadaşım. Kırk yılda bir yaptığı ufak tefek iyi işler de gerçekten ufak tefektir, ya AB'nin baskısıyla ya da çıkarıyla örtüştüğü için gerçekleşmiştir. Yani "yiğidi öldür hakkını yeme" deyimi Tayyip için ne yazık ki söz konusu değildir, olması da mümkün olmayacaktır.

 

Ülkeyi bitirmiş adam, hiç kimselerin veremeyeceği zararı vermiş, sonunda resmi olarak parti devleti haline getirmiş ki basbayağı monarşi gibi bir şeye evrildik; siz kalkıp aman da yaptıklarını takdir etmeyi bilmemiz lazım diyorsunuz. 

 

Bu başlıkta da sorgulanan RTE değil farkındaysınız. İlber Ortaylı.

Buradaki insanların Tayyip hakkındaki fikirleri de hisleri de birdir, o yüzden kimse oturup Tayyip tartışmaz burada. Tayyipçileri de hiç sevmeyiz.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.

×
×
  • Yeni Oluştur...