Jump to content

Recommended Posts

Toplum bilinci olmadan kalkınma da olmaz, hatta imkansızdır.

Bazen dünyada en zor şey nedir diye kendime sorarım, bu sorunun açık ara cevabı işte budur, dünyada en zor şey, bir toplumun toplum bilincine ulaşmasıdır.

Toplum bilincine ulaşmak çok zordur, büyük savaşlar, direnişler, fedakarlıklar gerektirir. Buna bir yerden başlasan dahi yüzlerce yıl yetmeyebiliyor.

Örneğin biz toplum bilinci için ilk adımı 1919 yılında attık, bariz bir ilerleme kaydedemedik, yurttaş olma bilincini dahi kavrayamadık, ancak bir şekilde ilk adımı atmış olduk. Avrupa toplumunun ilk adımına neredeyse bin yıl oldu, toprak savaşları, feodalite ve ardından gelen Rönesans, onları toplum bilincine harmanladı. Tabi bu toplum bilinci anlamında zirvede oldukları yanılgısına düşülmemeli, zira iyi ekonomi her şey demek değildir, ekonomik ferahlık aynı zamanda toplum bilincinin tembelleşmesine yol açma gibi yan tesirleri de bulunuyor.

Avrupa sürecini kıstas alırsak, bizim gibi toplumların bir kaç yüz yılda kalkınmasını beklemek herhalde hayalcilik olur...

Link to post
Sitelerde Paylaş

Sevgili Hacı

Bu konuda derin bilgilerin ve dünya görüşün olduğuna eminim. Gel bu konuyu basite indirgeyelim. 

 

Sadece para bir toplumun kalkınmasına yardım edebilir mi? 

Sadece sanat bir toplumun kalkınmasına yardım edebilir mi? 

Sadece eğitim(bilim) bir toplumun kalkınmasına yardım edebilir mi? 

 

Bu üç sorunun da cevabı teker teker ele alınca hayır. Hepsi aynı anda olursa evet. Bununla ilgili dünyadan da belli başlı örnekler var. Bence bunlara din faktörünü de eklemek lazım. Bir ülkenin daha hızlı kalkınması için insanların ortadoğu din geleneklerinden uzak olması gerekir bence. 

Saygılarımla

Link to post
Sitelerde Paylaş
20 saat önce, EnverPasa yazdı:

Sevgili Hacı

Bu konuda derin bilgilerin ve dünya görüşün olduğuna eminim. Gel bu konuyu basite indirgeyelim. 

 

Sadece para bir toplumun kalkınmasına yardım edebilir mi? 

Sadece sanat bir toplumun kalkınmasına yardım edebilir mi? 

Sadece eğitim(bilim) bir toplumun kalkınmasına yardım edebilir mi? 

 

Bu üç sorunun da cevabı teker teker ele alınca hayır. Hepsi aynı anda olursa evet. Bununla ilgili dünyadan da belli başlı örnekler var. Bence bunlara din faktörünü de eklemek lazım. Bir ülkenin daha hızlı kalkınması için insanların ortadoğu din geleneklerinden uzak olması gerekir bence. 

Saygılarımla

 

Basitleştirmek.. Ah be EnverPasa, daha önce bunu anlatıp durdum. Bu durumu fark etmenden fazlasıyla memnunum. Ama yine meseleyi basitleştireyim derken dallandirma yoluna gitmişsin! Bu çözümleme değildir. Soru zaten basittir: "Toplumlar nasıl kalkınır?" Konuyu sadece para, sadece sanat, sadece eğitim.. diye yaymak da nedir? Bilim, kültür, sanat, eğitim ve bunlara bağlı olarak ekonomi nasıl ayrı ayrı düşünülebilir? Ne gereği var bunları tek tek sormaya.. Kalkınma topyekundur. Ne bir tek alana, ne de bir tek gruba özgüdür. 

EnverPasa neyse ki, dünyada belli başlı örnekleri var deyip birakmissin. Önce "Çin" deyip, sonra "zekayı arttırmak" deyip, ardından da "flynn effect"i ekleyeceksin diye ödüm koptu!

Link to post
Sitelerde Paylaş

Ben cevaban bana ilk ince cevap verme yöündir kendini yorma.Asıl  bana göre ülklerim nasıl kalkındığı deyil. insanlığın  nasısıl bir yol   bulmasıdır  bence ırak vs . ayrımı yapılmadan nasıl bir dünya inşa edilmelidir ırak dediyimimiz zaman ırklar nankörlük yapmadan. nassııl insaca yaşamamız gerektiyini düşünmesi kesin zorunlıdur ailenen şmarık çocuğuyla bir ülke kalkınamaz  ülkenin kalkınmasından  deyilde inaslık birleşmeli. İşte bu durumda kültürel  asimile edinen insanlar bir aaya gelemiyor ya din yüzünden ya kapitelis düşünceyle  mümkün görünmüyor.  başlığa dnerdek  wskiden osmanlığım bizansın yaptığı gbi ülke. kalkınmaz ülkeye önce birey düşünmeyi öyretip eyitimle başlamalı ki  isanlığın tarhini öyrenmezi lazım dienzorlda dünayaya hakim olmuş bir yataıktı bizim gibi  ne oldu soyları yok oldu insan oğğlu soynunu bilnçli bi şekiklde  soylarunı yükseştiler  vahşi dünayada bize yardımcı oldun diye sadece zekamız bilncimiz vicdanımız bizi inasn yaptı yapı olarak aynıyız amam gültür farkı birilerini  o ona o buna yerleşim düxenlerine göre  omu nu ona yajın bu buna yakın aslında hepimiz insanız insaan bilcimiz sömrldü din kültür farklılığıyla bizm nasıl toplatıcı  acılık durumumuzu yitirdik insanlık burda bitti sabayalişme toprak sahibi olmamız bizi deyityrdi çıkarlar ön pilana çoktı insalık burda sahta tanrılar yartılar insanlık biti yoksa insanlık olarak şu anda bize yetiyoror ama aç gözlü fülu yeme içme egosunun tatimin etme uğruna insanlık bu halde yoksa  gider süper ülkeyesen başakısını nişgal eder veya o ğlkeye şstediyin dini yerşeltrir n sömürürsn sengin olursun bence inslık yanlış yolda . BİLİMİ SAYAMIYORUM BİLİM BELKİDE GELCEKTE YEMEK YEMEMİZİ GELİŞTRECEK BİR YÖNTEM BULACAKLAR BİR HAPLA İŞ BİTECEK VE BU DÜNAY BAŞKA EVERNELERDEN YA BİZE ENRJİ GIDA GETİRECEKLER BU İNASLIK BİR ARAYA GELMESE KUTULASMAZ. ASMA GÖRÜNÜRDE KAFİR ÜLKLER EYTİME ÖN PİLANA ÇIKARIP ÖZGÜT DÜŞÜNEN BİTEYLETDEN  FAYTALAMIYORLAR HANGİ  DAK OKURSA OLSUN NGERKİSE BAŞKA ÇLKLERDEN   KAFASI ÇALIŞANLARI ÜLŞKLERİNE ALIYORLARV ADAMLARDA EGO YOK BİZ BİLRİZ DEMİYORLAR İŞTE KALKINMANIN SIRI BURDA.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bir insan, beş parasız yani sıfır sermayeyle büyük bir iş kurabilir mi? Evet... Peki nasıl? Tabi ki yaratıcılığını kullanarak.. İnsanın en büyük sermayesi aklidir. İyi bir fikir, modern dünyada en değerli metadir. O halde işe nereden başlamamiz gerektiği çok açık: Yaratıcılığın önünde birer set gibi duran bütün engelleri, yasakları, tabuları, dogmalari kaldırarak!

 

 

Link to post
Sitelerde Paylaş

Aslında bu soru sosyolojinin olduğu kadar ekonominin de bir sorusudur, üstte bahsedilen çözümlerin nasıl gerçekleştirilebileceği doğrudan ekonomiyle ilgilidir. Hangi ekonomik model/politikaları uygulamalıyız ki o hedefleri gerçekleştirebilelim ?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Kalkınmanın tanımını yapmak çok zor, hatta imkansız. Çünkü o tanım idealize edilmeye çok müsait. Biz kalkınmayı kendimize göre idealize etmek istemiyoruz. Kalkınmayı kalkınmış birkaç ülkeyi örnek göstererek tanımlamak istiyoruz. Onlar ABD, İngiltere, Fransa ve Almanya.... Bu ülkelerin ortak kalkınma paydası bizim hedef kriterimizi oluşturuyor. Bu kısa listeye diğerlerini de katarsak ortak payda değişebilir.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Kalkınmanın kıstaslarından biri bence bir ülkenin araştırma ve geliştirmeye yıllık bütçesinden ne kadar ayırdığı yada ayırabildiği olmalı.

Bunu göz önünde bulundurursak, sanırım G7 ülkelerinin isimleri ortaya çıkar ilk etapta.

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
25 dakika önce, haci yazdı:

Kalkınmanın tanımını yapmak çok zor, hatta imkansız. Çünkü o tanım idealize edilmeye çok müsait. Biz kalkınmayı kendimize göre idealize etmek istemiyoruz. Kalkınmayı kalkınmış birkaç ülkeyi örnek göstererek tanımlamak istiyoruz. Onlar ABD, İngiltere, Fransa ve Almanya.... Bu ülkelerin ortak kalkınma paydası bizim hedef kriterimizi oluşturuyor. Bu kısa listeye diğerlerini de katarsak ortak payda değişebilir.

Saydığın ülkelerde Almanya dışındakilerde deneycilik pragmatizm felsefesi hakim.

 

Teoriden daha çok  pratiğe  önem veriyorlar.Almanyada ise eşit.

 

Sadece teoriye önem veren ülkeler ise kalkınamazlar.Eğitimleri ezberlemeye dayanıyor.

Link to post
Sitelerde Paylaş
On 05.11.2018 at 22:05, zeus- yazdı:

Bir toplum dinden kurtularak kalkınır. Din ve siyasi ideolojiler bir bataklıktır.

 

Bir toplumun kalkınması için önce seküler bir toplum olmalı.

 

Türkiye İslam'ın b.k bataklğıda yüzdüğü sürece kalkınamaz.

 

İsrail kalkınmış bir devlettir ama seküler bir devlet değildir? 

 

What the wrong?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Toplumlar Nasıl Kalkınır? 

 

Öncelikle eğitim şart. (çok tartışıldı. karşı tezler ortaya atıldı. ben karşı tezlere bilimsel temeli olmadığı için katılmıyorum.) 

Eğitimi miktar olarak değil, kalite olarak ele almak lazım. Her şehire üniversite açmak çözüm değil. Çok adam yetiştirmek yerine kaliteli adam yetiştirmeye odaklanmamız lazım. Yani 100 tane fizikçimiz olacağına 1 tane einstein'ımız olsun. Bunun için de eğitimde elitizm yapılmalı, eğitilmek istemeyen insanları acımasızca elememiz gerekmektedir. Eğitim kurumlarımızda eğitim ile ilgili gelenekler kazandırmamız lazım. Üniversitelerin ve bilim adamlarının birbiriyle iletişimini sağlamak lazım. Bilimsel makaleleri tenkite açmak lazım.. 

 

Eğitim sağlandıktan sonra dolu faktör var. Mesela sanat, mesela para.. bunlar bir şekilde oluyor. Mesela cumhuriyetin kurulduğu yıllara bakın, borç harç ile yatırımlar yapılıyor. 

Sanat elit insanların bir ihtiyacı. Mesela asgari ücretle geçinen bir adam oturma odasının duvarına astığı portreyi mi düşünür? Yoksa akşam ne yapacaz derdine mi girer? 

Siz elit insanlar oluşturmaya başladıkça sanat ta gelişecektir. Hem de her yönüyle.. 

 

Bana göre bu şekilde. 

Teşekkürler. 

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.

×
×
  • Yeni Oluştur...