Jump to content

Miras Ayetlerinin Çözümü


Recommended Posts

6 saat önce, Emre Karaköse yazdı:

Her durum için farklı oran ve çözüm sunuyor.

 

Doğrusu bu zaten.

 

Şimdi sen illa anlamazlıktan gelmekte ısrar ediyorsun ama neyse sabredip daha açık anlatayım:

 

Şimdi ben sana burada olası mirasçıların listesini çıkararak olası kümelerde kaç eleman bulunduğuna bağlı olarak kaç küme oluşabileceğinin matematiksel çıkarımını yapabilirim. Ama bununla bile uğraşılmaz. Değil her duruma göre farklı formül vermek, kaç küme olabileceğini hesaplamaya bile uğraşılmaz.

 

Çünkü işin mantıklı olanı var. Her mirasçıya sabit oran atayıp kaç mirasçı olursa olsun payda eşitlemek. Akıl mantık bunu gerektirir. Atıyorum anası sağ ve bir kızı var değil mi. Ana altıda bir kız üçte bir mi alır. 1/6+1/3=1/6+2/6=3/6 çıkar. Miras 3 parçaya bölünür, ana bir parça, kız iki parça alır. Bu kadar... Öyle yok şu olur şu olmazsa oranlar şu iken bu olur akıl işi değil.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 130
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

24 dakika önce, Emre Karaköse yazdı:

Evet bana ait tespitler. Şimdi ne istiyorsan onu ye.

 

Selam

 BENİM YEMEKTE SIKINTIM YOK SENİN KENDİNE GÖRE BİR FİKRİN YOK ŞİMDİ BEN KOPYA YAPIŞTIRA TENZÜL METMİYORUM SEN BANA ŞU MİRASA PAYLAŞIMINI KENDİN HESAPALA GÖNDEDER  BEN CHİLİM MATAMATİKTEN YAZIYI BİLE ZOR YAZIYORUM YARIN MUHSEBE GÖNDERCEM SENİN GÖNDERTİYİN MİRAS PAYLAŞINI SORCAN BURDA YANIŞ OLAN BİR ŞEY VARMI YOK BAKIN HEP MAĞDURSUNUZ İSLAMCILAR. GEÇTİM BANA GÖNDER MİARAS PAYLAŞINI  BEN MUSEBEYE GÖNDERCEYİM  BAKLIM KİM KİM DOĞRU SEN DOĞYSAN BEN  BOK YİYECEM AMA SEN HAKLIYSAN  SEN EKMEK  YE

tarihinde güven tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Söylediğim payda eşitleme yöntemiyle bir şirketin isterse beşyüz hissedarı olsun ve hepsi de yok yüzde birden yok yüzde yetmişe varan değişkenlikte hisselere sahip olsunlar ve bu hisselerin toplamı yüzden farklı çıksın, farketmez. Sermaye paylaşılacağında bu yöntemle herkesin alacağı ayna gibi çıkar. Yok bilmem kaç hissedar varsa bunların kaçının hissesi ne kadar yüksekse gibi saçma sapan değişen hissedara göre oran ayarlama gibi aptalca ve salakça bir saçmalığa girilmez. Konu son derece açık da muslimlerin işine gelmez. Matematiğe kafası basmayan allah fikri onlar için korkunç tabii!

 

Kendi kafaları bari bassa! :lol: Allahlarının kafa basmadığından geçtik! :D  

Link to post
Sitelerde Paylaş
7 dakika önce, democrossian yazdı:

 

 

 

Çünkü işin mantıklı olanı var. Her mirasçıya sabit oran atayıp kaç mirasçı olursa olsun payda eşitlemek. Akıl mantık bunu gerektirir. Atıyorum anası sağ ve bir kızı var değil mi. Ana altıda bir kız üçte bir mi alır. 1/6+1/3=1/6+2/6=3/6 çıkar. Miras 3 parçaya bölünür, ana bir parça, kız iki parça alır. Bu kadar... Öyle yok şu olur şu olmazsa oranlar şu iken bu olur akıl işi değil.

 

Hayır;

 

1- Listeyi 3 farklı şıkta (eş yok, eş var, sadece kardeşler var) gruplayarak veriyor. Kişiye en yakın olabilecek akrabaların hepsi veriliyor ve tüm kombinasyonlar da çok basit ve net anlatımla bu 3 ayette yapılıyor. Bu kişiler arasında sonsuz kombinasyon çıkarmaya kalk yine bu 3 ayetin birinde kolayca paylaşımın yapıldığını göreceksin. 

 

2- Yine hayır, bu durumda  kız  yarısını alır. Anne altıda bir alır diyor. 

 

Mirasın arttığı şıklar olur, ama asla yetmediği olmaz.

 

Ayrıca her durum için ayrı formül veriliyor ki örneğin ölenin babası veya çocukları varsa kardeş pay alamıyorken, sadece annesi varsa alabiliyor. 

 

Senin mantığına göre kardeşi çocuklar da olsa, babası da olsa hep pay almak durumunda kalırdı bu da diğer yanlış olurdu.

 

Selam

Link to post
Sitelerde Paylaş

Payda eşitleme yönteminde arttığı filan da olmaz.

 

Ayrıca ben Kuran'da kime kaç veriyor söz konusu etmedim. Kaç verecek olursa olsun yöntem değişmez. İstediğiniz sayıda istediğiniz farklı oranları toplayın. Hiç bir sakınca çıkmadan paylaşım yapılır. Bu kadar akılcı bir yöntem varken değişen durumlara göre oran değiştirmek aptallıktır.

Link to post
Sitelerde Paylaş
4 dakika önce, democrossian yazdı:

Payda eşitleme yönteminde arttığı filan da olmaz.

 

 

 

Payda eşitleme diye birşey yok işte.  

 

Dediğim gibi örneğin çocukları varsa veya babası varsa kardeşi pay alamıyor.

 

Ama konuyu anlamayanların avliye, payda eşitleme gibi zırvalarla her durumda kardeşe de pay vermesi gerekir.

 

Senin hissedarlar örneğinden gidersek,  ölenin kardeşi, eğer ölen geride çocuk veya baba bırakmışsa hissedar değil. Nokta.

 

Her ayet ayrı ayrı bu durumu, hissedarları açıklıyor. Ve tabiii alacakları oranları da...

 

Selam

Link to post
Sitelerde Paylaş
48 dakika önce, Emre Karaköse yazdı:

Nisa 11'de mirasın yarısı kızının diyor.

 

"Eğer çocuk sadece bir kadınsa, mirasın yarısı onundur."

 

Tabii vasiyet bırakmadığını farz ediyoruz. Eğer vasiyet yazacaksan  muhtemelen hepsini kızına bırakacaksındır ki ayetlerde de önceliğin vasiyette olduğu defalarca vurgulanıyor. 

 

Selam

 

 

 

 

Vasiyet ve miras farklı konular bre gafil.. Dinini bilmiyorsun.

Oku öyle gel.

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
1 dakika önce, Emre Karaköse yazdı:

çocukları varsa veya babası varsa kardeşi pay alamıyor.

 

Bu son derece saçma. Bir kişi hissedarsa hiç bir durumun onu hissedarlıktan düşürmemesi gerekir. Hissedar değilse zaten hissesi yok. Ama bir kişiyi şu durumda hissedar da şu durumda değil diye dışlayamazsın. Öyle saçma şey olmaz. Bir kişi ya hissedardır, ya değildir. Şöyle olursa hissedar da böyle olursa değil saçma ve aptalca.

Link to post
Sitelerde Paylaş
Şimdi, democrossian yazdı:

 

Bu son derece saçma. Bir kişi hissedarsa hiç bir durumun onu hissedarlıktan düşürmemesi gerekir. Hissedar değilse zaten hissesi yok. Ama bir kişiyi şu durumda hissedar da şu durumda değil diye dışlayamazsın. Öyle saçma şey olmaz. Bir kişi ya hissedardır, ya değildir. Şöyle olursa hissedar da böyle olursa değil saçma ve aptalca.

 

Nasıl da işine gelmeyince aptallaşıveriyorsun (gerçi hep böylesin ya). :)

 

Hayır kardeşi hissedar falan değil. Sadece hissedar olabildiği durumlar var, bu anlatılıyor ayetlerde.

 

Sabit bir hissedar veya oran yok.

 

Çocuk veya baba varsa kardeş hissedar değil. Nokta :)

 

Selam

 

 

Link to post
Sitelerde Paylaş

Kafama taklıdı imsanım işte tanrının kutreti fikri diyemem herşeyiyle şan birr tanrıdır haa ademe isimler cizimleri gösteren tanrıdır umarım hadmi aşmıyorum. Öenek zeyit muhmedin evey oğludu  ahazap 37 yazar zeydin karsı birde muhmedin halasının kızı . zeydin karsını bile göz koydu muhmmed bu kadar  cariyesi karsı varken  hangi karsına hangi cariyesine veya zeyide ne miras bırakmış bu başalığı yazan arakadaşdan öyrenemek isterim

tarihinde güven tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
14 dakika önce, Emre Karaköse yazdı:

 

Payda eşitleme diye birşey yok işte.  

 

Dediğim gibi örneğin çocukları varsa veya babası varsa kardeşi pay alamıyor.

 

Ama konuyu anlamayanların avliye, payda eşitleme gibi zırvalarla her durumda kardeşe de pay vermesi gerekir.

 

Senin hissedarlar örneğinden gidersek,  ölenin kardeşi, eğer ölen geride çocuk veya baba bırakmışsa hissedar değil. Nokta.

 

Her ayet ayrı ayrı bu durumu, hissedarları açıklıyor. Ve tabiii alacakları oranları da...

 

Selam

 böyle  benden cahil birisi bile burda başlık açıyor payda eşitleme diyel bir şey yokmuş düşün bu adam neyi savunuyor

tarihinde güven tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
Şimdi, Emre Karaköse yazdı:

işine gelmeyince aptallaşıveriyorsun

 

Aptal olanın sen olduğun açık. Bir kişiye filan durumda hissedardır ama filan durumda hissedar değildir demek aptalca. Bir kişi mirasta ya hak sahibidir, ya değildir. Hak sahibi iken şu durumda hakkı yok demek aptallığın daniskası. Öyle şey olmaz. Böyle bir saçmalığa gerek de yok. Bu kişiye hak verdin ama fazla yüksek bir hak almasını da istemiyor musun, hissesi yirmide birdir dersin! Ama hak sahibiyse hak sahibidir. Filan durumda hakkı yoktur demek saçma olur.  

Link to post
Sitelerde Paylaş
Şimdi, democrossian yazdı:

 

. Bu kişiye hak verdin ama fazla yüksek bir hak almasını da istemiyor musun, hissesi yirmide birdir dersin! Ama hak sahibiyse hak sahibidir. Filan durumda hakkı yoktur demek saçma olur.  

 

Hayır aptal dostum, hak falan vermiyor. Diyor ki mesela çocukları yoksa, babası da yoksa kardeşine de pay var diyor. Nokta :)

 

Çocukları varsa kardeşleri hissedar değil diyor.  :)

 

Selam

Link to post
Sitelerde Paylaş
1 dakika önce, Emre Karaköse yazdı:

Hayır

 

Bırak şimdi aptal maptal diye ajitasyon yapmaya çalışmayı! İyice aptal durumuna düşen sensin, panikledin! Panik durumunu örtmek için ne yapacağını şaşırdın! Bir kişinin bir yerde hak sahibiyken öbür tarafta hak sahibi olmayışının aptalca ve salakça bir öneri olduğunu farkettiğin için bu paniklemen! :D

 

Halbuki ilk aklına geldiğinde bu salakça öneri, kendini bir dâhi gibi hissetmiştin değil mi! :0_80cbc_37a71a73_L: Ama işte yanılgılar acı koyar! :lol:

Link to post
Sitelerde Paylaş
On 04.11.2018 at 13:44, Emre Karaköse yazdı:

 

sana yazdım bok yemeye razıyım açıklama yapmadın veya tezül etmedin pekiyi bu ayeti bana açıklarmısın ne demek istiyor:D

NİSÂ - 15 : Kadınlarınızdan zina edenlere karşı içinizden dört şahit getirin. Eğer onlar, şahitlik yaparlarsa, bu kadınları ölüm alıp götürünceye kadar veya Allah onlara bir çıkış yolu açıncaya kadar evlerde hapsedin.

Link to post
Sitelerde Paylaş
On ‎4‎.‎11‎.‎2018 at 14:44, Emre Karaköse yazdı:

Nisa 11'de " İkiden fazla kadın iseler ölenin bıraktığının üçte ikisi onlarındır. " ifadesi tek başına ayrı bir formül

 

Bu tek başına ayrı bir formülse, sadece iki kadın mirasçı, başka mirasçı yok. Peki, mirasın üçte ikisini bu kadınlar aldı. Kalan üçte biri kim alacak?

Link to post
Sitelerde Paylaş
Şimdi, güven yazdı:

sana yazdım bok yemeye razıyım açıklama yapmadın veya tezül etmedin pekiyi bu ayeti bana açıklarmısın ne demek istiyor:D

NİSÂ - 15 : Kadınlarınızdan zina edenlere karşı içinizden dört şahit getirin. Eğer onlar, şahitlik yaparlarsa, bu kadınları ölüm alıp götürünceye kadar veya Allah onlara bir çıkış yolu açıncaya kadar evlerde hapsedin.

 

NERDEN BULAYIM YARBİM 4 ERKEK ŞAHİDİ HADİ  2 TANE BULDUM   4 TANEDE KADIN BULMAM LAZIM  BULMAYA KALKIŞIRSAM ADAM BENİM KARIYI TBBEE MÜSLÜMANIN KARSINI BECERİR BİR GÜZEL DUŞ ALIR BİRDE KAHVASİNİ İÇER GİDER SAYIN BAŞLIK SAHİBİ MÜSLÜMAN BİR ERKEK BU DURMDA SAKIZMI ÇİYNESİN YOKSA  YOKSA GODOĞLUĞU KABUL ESİN ALLAH KİMSENİN BAŞINA VERMESİN ZOR İŞ:D

Link to post
Sitelerde Paylaş

"Eğer miras bırakan erkek veya kadının ana-babası ve çocuğu yok da erkek kardeşi veya kız kardeşi varsa, bu kardeşlerden herbirine altıda bir düşer. " (Nisa 12)

 

İşte kardeşlerin hissedar olma şartının ilk örneği burada anlatılıyor. Eş var ama çocukları ve baba yok.

 

Ayrıca 176. ayette ise sadece kardeşler varsa geride, yine onların mirasçı olabildikleri ve bu durumda alacakları oranlar açıklanıyor (dikkat ederseniz eş varken kardeşlerin alacakları hisse ile, 176. ayette sadece kardeşler varken alacakları oranlar farklı.

 

Diğer şıklarda ise kardeşler hissedar değil. Nokta :)

 

Selam

tarihinde Emre Karaköse tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Ya güven misin güvensiz misin, bi zırıltı yapma çekil be! Zina nerden çıktı şimdi dört şahit nerden çıktı yahu! Lüzumsuz musun parazit misin nesin, çık şurdan salak salak saçmalama be! Yettin ama artık sen de ha! Şurda ne konuşuyoruz araya ne sokuyorsun, aptal mısın sen be!

Link to post
Sitelerde Paylaş
2 dakika önce, Emre Karaköse yazdı:

"Eğer miras bırakan erkek veya kadının ana-babası ve çocuğu yok da erkek kardeşi veya kız kardeşi varsa, bu kardeşlerden herbirine altıda bir düşer. " (Nisa 12)

 

İşte kardeşlerin hissedar olma şartının ilk örneği burada anlatılıyor. Eşi var ama çocukları ve baba yok.

 

Ayrıca 176. ayette ise sadece kardeşler varsa geride, yine onların mirasçı olabildikleri ve bu durumda alacakları oranlar açıklanıyor (dikkat ederseniz eş varken kardeşlerin alacakları hisse ile, 176. ayette sadece kardeşler varken alacakları oranlar farklı.

 

Diğer şıklarda ise kardeşler hissedar değil. Nokta :)

 

Selam

VAY ALÜYKÜM SELAM:D                      

 

Boşanma, Talak

Eşler boşandıktan sonra tekrar evlenebilirler mi? Hülle İslam'da var mıdır?

Paylaş

Facebook'ta Paylaş Twitter'da Paylaş Google+'ta Paylaş Linkedin'dePaylaş Pinterest'te Paylaş

Soru Detayı

Yaşlı bir erkekle evlenen kadın, ondan ayrıldıktan sonra boşandığı kimseyle tekrar evlenebilir mi?

Elgun tarafından Pa, 23/07/2006 - 17:07 tarihinde gönderildi

Cevap

Değerli kardeşimiz,

İslâmî hükümlere göre, bir kimsenin evli bulunduğu eşi ile aralarında üç nikâh bağı vardır. Her bir boşama ile bu bağlardan biri kopar. Üçü de koptuğu, yani bir kimse eşini üç defa boşadığı zaman, evlilik hayatlarını devam ettirmeleri dinen caiz olmaz.

Sözlükte "helal kılma" anlamına gelen halle fiilinden türetilen "hülle" kavramı, üç talakla boşanan bir kadının, ayrıldığı kocasına dönebilmesi amacıyla bir başka erkekle evlenmesi anlamına gelmektedir. Bu işlem tahlîl veya tahlîl-i şer'î tabirleriyle de ifade edilmektedir.

İslâm dini boşama suretiyle kadınlara zarar vermeyi yasaklamış ve buna yol açan sonsuz sayıdaki boşama hakkını da sınırlandırmıştır. Kur'an'da bu konuda şöyle  buyurulmaktadır:

 "Boşama iki defadır. Bundan sonrası ya iyilikle tutmak ya da güzellikle salıvermektir. (...) Eğer tekrar (üçüncü defa) boşarsa, ondan sonra kadın bir başka erkekle evlenmedikçe onunla evlenmesi kendisine helal olmaz. Eğer bu kişi de onu boşarsa ve her ikisi de Allah'ın sınırlarını muhafaza edeceklerine inandıkları takdirde, yeniden evlenmelerinde sakınca yoktur. Bunlar Allah'ın sınırlardır. Allah bunları bilmek, öğrenmek isteyenler için açıklar." (Bakara 2/229,230).

Üç talakla boşanan eşlerin tekrar evlenebilmeleri için, boşanan kadının başka biriyle evlenmesi ve bu evliliğin hilesiz, muvazaasız, sahih bir şekilde ve evlilik amacına uygun olarak yapılması ve zifafın gerçekleşmesi gerekir. Hz. Peygamber (asm), "ikinci eşiyle zifaf olmadan birinci eşiyle evlenmesinin helal olmadığını" belirtmiştir (Buhârî, Talâk, 4; Ebû Dâvûd, Talâk, 49).

İlk eş ile evlenmeyi helal kılmak için yapılan ve "hülle" adı verilen hileli evlilik, İslâm ilkelerine, kadının hakkını ve itibarını korumak amacıyla boşamanın üç ile sınırlandırılmasına ters düşmektedir. Bu yüzden Hz. Peygamber (asm), "hülle yapan ve yaptıran erkeği Allâh'ın lânetine uğramış kişiler" olarak ilan etmiştir (Ebû Dâvûd, nikâh, 15; İbn Mâce, nikâh, 33; İbn Mâce, nikâh, 33).

Ashab-ı kiram da hüllenin helal olmadığını belirtmiştir. İslâm mezhepleri, hülle şartıyla yapılan evliliğin haram olduğunu kabul etmişler; Hanefîlerden İmam Ebû Yusuf ve Muhammed ile İmam Şafiî bu nikâhın ilk koca ile evlenmeyi helal kılmayacağını, İmam Malik ve Ahmed ibn Hanbel de, hülle şartıyla yapılan evliliğin fasit olduğunu söylemişlerdir.

Ancak, üç talak ile eşinden ayrılan kadın, hilesiz, muvazaasız, sahih bir şekilde ve evlilik amacına uygun olarak başka bir eşle evlenir ve bu eşinden ölüm veya geçimsizlik nedeniyle ayrılık meydana gelirse, boşanmış olduğu ilk eşle evlenmesi helal olur.

Buna göre, gerçekten hülle niyetiyle olmadan yetmiş yaşında da olsa gerçek bir evlilik olursa, eşinin ölmesi ya da boşanmaları halinde eski eşine dönebilir.

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet

 

    

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...