Jump to content

Zeyd meselesinde tek anlayamadığım kısım ?


Recommended Posts

Hala  zeyidin karsını muhmmed aldığını tarışıyorlar. Yani muhmmed gelini zeyneple evlenmiş kuran hadis herşey yazıyor neyin inkarı neyin kıvırması bu anlamdım.

 

tarihinde güven tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 429
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic


Hahaha
Ben Kurandan örnekler veriyorum, yanlış anlaşılmasın diye önemli yerleri botluyorum, kabul etmiyor!
Kendisi Muhammedin evlatlığının karısıyla evlendiğindiğinde (islam tarihinde yazanın aksine) 35 yaşında olabileceğini söylüyor. Ve bunu "Kuranda Muhammedin kaç yaşında olduğunu YAZMADIĞINA dayandırıyor!
Ben düşüncelerimi Kurana dayandırarak, kelimesine dokunmadan yazarken, arkadaş düşüncelerini Kuranda yazmayışına dayandırıyor :-)
Neyse yine konuya dönelim.

.....

 

Ve Allah’ın, onu ni’metlendirdiği ve senin de kendisini ni’metlendirdiğin kişiye: “Zevceni (kendine) tut (boşama) ve Allah’a karşı takva sahibi ol.” demiştin. Allah’ın açıklayacağı şeyi nefsinde saklıyordun. Ve insanlardan korkuyordun (çekiniyordun). Allah, (Kendisinden) korkman (çekinmen) için daha çok hak sahibidir. Sonra Zeyd, ondan alâkasını kesince onu, seninle evlendirdik ki, evlâtlıklarının kendileriyle ilişkilerini kestikleri (boşadıkları) kadınların evlenmelerinde, mü’minlerin üzerinde bir zorluk olmasın diye. (Böylece) Allah’ın emri yerine getirilmiş oldu. Ahzap 37


Muhammed/Kuran kısaca " iki gözüm aksın, kendim için bir şey istiyorsam namertimdir, tek istediğim ilerde müslümanlar evlatlıklarının karısıyla evlenebileceklerini göstermek" demeye getiriyor.

.....

 

Allah bir adama göğsünde iki kalp kılmadı (yaratmadı). Zihar yaptığınız (sen bana benim annemin sırtı gibisin diyerek boşamak istediğiniz) zevcelerinizi sizin anneleriniz kılmadı. Ve evlâtlıklarınızı, sizin oğullarınız kılmadı. İşte bunlar sizin ağızlarınızdaki sözlerdir. Ve Allah hakkı söyler. Ve O, (Kendine ulaştıran) yola hidayet eder.
Onları (evlâtlıklarınızı) babalarının namı ile çağırın. Bu, Allah’ın katında daha adaletlidir. Eğer onların babalarını bilmiyorsanız, o zaman onlar, dînde sizin kardeşleriniz ve dostlarınızdır. Ve hata ettiğiniz şeylerden dolayı sizin için günah yoktur. Fakat kalplerinizin taammüden (kasten) yaptırdığı şeylerden (günah vardır). Ve Allah Gafur’dur (günahları sevaba çeviren), Rahîm’dir (Rahîm esmasıyla tecelli eden).
Ahzap 3-4


Yukardaki ayetin, islamda evlatlık edinmeyi yasakladığı görüşünde tüm islam alemi hemfikir!
Hem evlatlık edinmeyi yasakla, hem de ilerde müslümanlar seni örnek alıp (yasaklanan) evlatlıklarının gelinleriyle evlenebilsin. 
Yersen ?


Ayrıca arkadaşında yazdığı gibi Anadoluda "Anam avradım olsun" diye bir söz vardır ve bu söz babamın yaşadığı köyde çok kullanılır. "Yarın şunu şunu yapmazsam anam avradım olsun" derler. Ama yarın dediklerini yapmasalar da hiç bir şey olmaz, bunlar sadece sözden ibarettir. 
Allah bile Kurana bunların boş sözlerden başka bir şey olmadığın yazıyor.


Hasan bey, Muhammedin ahlaksızlığını aklamak için boş şeylere tutunduğun, Kuranda yazmayan şeylerden medet umduğun ortada.
Allah işte, bak insanı nasıl da rezil ediyor!!!

 

Link to post
Sitelerde Paylaş

Merhaba ben siteye yeni katıldım bu konu zaten benim hep konuşmayı istediğim bir meseleydi şimdi söyleyeceğim temelde 4 ayrıntısında çok kelime olan bir husus var temel olandan başlayalım MUHAMMED'İN BU YAPTIĞI AHLAKSIZLIKTIR şimdi ayrıntısına girersem eğer ahzab suresini bitirdim ve bir ayet dikkatimi çekmişti ilk okuduğumda, hemen ayeti yazalım arkadaşlar yazmışlar ama olsun.

 

33/AHZÂB-37: Hani bir zamanlar Allah'ın kendisine ikram ettiği, senin de iyilikte bulunduğun kişiye diyordun ki: "Eşini bırakma ve Allah'a karşı saygılı ol!" Ama Allah'ın açıklayacağı şeyi sen içinde saklıyordun; zira insanlardan çekiniyordun: oysa ki kendisinden çekinmen gereken sadece Allah'tı. En sonunda Zeyd o kadınla ilişkisini tamamen kesip boşayınca Biz onu seninle evlendirdik ki, evlatlıkları eşleriyle ilişkilerini kesip boşadıklarında kişilerin onlarla evlenmelerinin önünde hiç bir engel bulunmasın: sonuçta Allah'ın emri yerine gelmiş oldu.

 

Sizce bu bir Tanrı sözümüdür yoksa kendi işlerini Tanrısı adı altında gizleyen birinin sözü mü? Bana ikincisi çok daha kuvvetli geliyor şimdi detaya girersek Zeyneb Muhammed Bin Abdullah'ın halasının kızıdır ve aynı zamanda hem kölesi hem de evlatlığım diye benimsediği (sonra işten yırtmak için Zeynebi alınca Zeydi evlatlıktan atıyor ''Zavallı Zeyd'') birinin eski eşi sizce bu ahlaka sığar mı bakın ben insanların lafı çekip çeviremeyeceği herkesin tamam dediği kuran da bir husus aradım ve buldum da birincisi akraba evliliğinin helali hiç bana ahzab 50 demeyin nisa suresi iniş sırasına göre daha sonradan inmiştir ve bütün müminleri kapsar ya ingiliz kraliyetinin bazı prensleri hemofili den gitti Darwin'in çocuğu akraba evliliğinden zayıf doğup kızamığa yakalandı ya bunu akıl edemeyip yasaklayamayan Tanrı olur mu? mekruh vs değildir Muhammed yapmıştır Ali ile Fatıma yapmıştır sahabeler yapmıştır ve kuranda helal olarak bahsedilen husus mekruh sayılamaz ve ikinci ey Muhammed (arap gibi ya diyesim gelmedi) senin o kadar eşin vardı karı mı kalmadı gittin evlatlık diye sevdiğin kişinin boşadığı karıyı aldın senmisin peygamber dedim kendime yani uzun lafın kısası ahzab suresi iğrenç bir olaydır.

tarihinde Dovakhin tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
2 hours ago, poiuz said:

Ben düşüncelerimi Kurana dayandırarak, kelimesine dokunmadan yazarken,

arkadaş düşüncelerini Kuranda yazmayışına dayandırıyor :-)
Neyse yine konuya dönelim.

.....

 

 

Sizin ve benim yaptıklarımız

bu söylediklerinizin tam tersi!

Biraz ayıp olmuyor mu.

 

Siz iddianızı Muhammed'in Kuran'da yazmadığı yaşına dayandırıyorsunuz,

arkadaş ise düşüncelerini Kuran'da yazmayan o yaşa bırakın dayandırmayı

o yaşa inanmıyor; kimse bilemez Muhammed o anda kaç yaşındaydı diyor.  

 

Bakın güzel kardeşim,

islam örneğin birilerinin meallerine sokuşturdukları değildir,

islam Kuran'da yazılandır.

 

Alıntıladığınız şu mealdeki parantez içi sokuşturmalara dikkat ettiniz mi,

meali hangi beşer yaptıysa o beşerin sözleridir onlar, Allah'ın sözleri değil

çünkü Kuran'da yok onlar!

 

Zihar yaptığınız (sen bana benim annemin sırtı gibisin diyerek boşamak istediğiniz) zevcelerinizi

sizin anneleriniz kılmadı Allah

ve evlâtlıklarınızı, sizin oğullarınız kılmadı. İşte bunlar sizin ağızlarınızdaki sözlerdir.

 

Zihar yaptığınız diyor Allah

zihar yapmak istediğiniz demiyor. 

 

33:4 inmiş, müminlere zevce "zihar"lamak yasaklanmış;

o andan itibaren müminler eşlerini "zihar"layacak değiller artık; 

istemek mistemek yok.  

Link to post
Sitelerde Paylaş
4 hours ago, poiuz said:

Yukardaki ayetin, islamda evlatlık edinmeyi yasakladığı görüşünde tüm islam alemi hemfikir!

 

 

Hayır! Evlatlık edinmenin yasaklandığı görüşünde

islam aleminin hemfikir olduğu filan yok,

o kadar hemfikir değiller ki benim çevremde evlatlık edinen bir sürü mümin var.

 

Evlatlık edinmenin haram kılındığını öne süren hayrettin karaman misillu birileri ise

bu iddialarını yukardaki ayetlere değil

nâmahremlik kurgusuna dayandırırlar... ve Allah 24:58-59'da o kurguyu çürütüyor. 

 

Yukardaki ayetlerde söylenen:

 

"Zihar"ladığınız zevcelerinizi anneleriniz kılmadı Allah

ve evlâtlıklarınızı evladınız kılmadı.

 

Yani

zevceleriniz anneleriniz değildir,

evlatlıklarınız evladınız değildir.

 

Bakın güzel kardeşim, 

zevce edinmeniz haramdır mı demektir ki bu

evlatlık edinmeniz haramdır demek olsun?

 

Allah aşkına!

Müminler

zevce edinmiyor mu?

tarihinde Hasan Akçay tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
6 saat önce, poiuz yazdı:


Hahaha
Ben Kurandan örnekler veriyorum, yanlış anlaşılmasın diye önemli yerleri botluyorum, kabul etmiyor!
Kendisi Muhammedin evlatlığının karısıyla evlendiğindiğinde (islam tarihinde yazanın aksine) 35 yaşında olabileceğini söylüyor. Ve bunu "Kuranda Muhammedin kaç yaşında olduğunu YAZMADIĞINA dayandırıyor!
Ben düşüncelerimi Kurana dayandırarak, kelimesine dokunmadan yazarken, arkadaş düşüncelerini Kuranda yazmayışına dayandırıyor :?

 

Videonun  yarsını kesmişler oada senin dediyin gibi kurndada bahsediyordu ne hikmtse vidoları kısaltıyorlar . bir bu adam müslüam deyil müslümanlığı eleştiren ve kandırldığını söyleyen birsidir sadece müslümaların küfürüne  karşılık ara sıra video  yapıyor kendisi burda yaşamıyor yaşsa hemen öldürler

Link to post
Sitelerde Paylaş
6 saat önce, Hasan Akçay yazdı:

 

 

Hayır! Evlatlık edinmenin yasaklandığı görüşünde

islam aleminin hemfikir olduğu filan yok,

o kadar hemfikir değiller ki benim çevremde evlatlık edinen bir sürü mümin var.

 

Evlatlık edinmenin haram kılındığını öne süren hayrettin karaman misillu birileri ise

bu iddialarını yukardaki ayetlere değil

nâmahremlik kurgusuna dayandırırlar... ve Allah 24:58-59'da o kurguyu çürütüyor. 

 

Yukardaki ayetlerde söylenen:

 

"Zihar"ladığınız zevcelerinizi anneleriniz kılmadı Allah

ve evlâtlıklarınızı evladınız kılmadı.

 

Yani

zevceleriniz anneleriniz değildir,

evlatlıklarınız evladınız değildir.

 

Bakın güzel kardeşim, 

zevce edinmeniz haramdır mı demektir ki bu

evlatlık edinmeniz haramdır demek olsun?

 

Allah aşkına!

Müminler

zevce edinmiyor mu?

Democrossian Kur'an meali hazırlamış..okudum..bozuk,rahatsız edici cümle yapısı dikkatimi çekti..Democrossian diyor ki mealciler süslüyor,kendilerinden eklemelerle Kur'an' ın kusurunu kapatmaya çalışıyorlar..bakıyorum,heryere yorum yazıyorsun.sürekli itiraz ediyorsun...itiraz edeceksen işte buyur Democrossian 'ın mealleri..niye uğramadın o sayfaya ? Bknz : Democrossian / konu başlığı  "Gölgeden medet uman Allah . "  

Link to post
Sitelerde Paylaş

E evlatlığı evlat gibi görmeyeceksiniz, gerekirse karısını boşarsa gelininizi nikahlayacaksınız dedikten sonra evlatlık almayı yasaklamasına gerek yok ki artık? Bu evlatlık bir de kız çocuğuysa büyüdü mü nikahı bastırabilirsiniz! Bu evlatlık artık bir yanaşma, bir besleme! Evlat gibi görülen bir şey değil ki? Tamam al evine, alabilirsin alma diyen yok ama yanaşma bu artık, besleme! Kızsa büyüdü mü nikahla, oğlansa önce ever, gelinine sulanırsan boşattır, gelinine bastır nikahı!  

Link to post
Sitelerde Paylaş

Peygamberin sünnetine tam uymanız lazım müslimler! Önce bir evlatlık oğlan alın. Büyüyünce güzel bir kız bulup everin. Sonra onları boşandırıp gelininize nikahı bastırabilmek için türlü entrikalar çevirin. Sünnettir, çok sevaptır, Muhammed de harfiyen yolundan gittiğini için şefaat eder size!

Link to post
Sitelerde Paylaş
20 saat önce, fezadabirtürk yazdı:

Ayette " evlatlıklarının eşiyle evlenmede müslümanlara zorluk olmasın diye " deniliyor.daha geniş alırsak dileyen evlatlığının karısıyla nikahlanabilir , gerdeğe girebilir,3,5 de çocuk yapabilir diyor..

Evlatlığımın karısıyla evlendim diyelim.evlatlığımda evde bizimle kalıyor.

Daha dün onun koynundaydı..bu gün benden hamile ..

Bu örneği herkes kendisine tatbik etsin.hatta ben evlatlık olayım.veya sizler..üvey babamız da eski  karımızla evlenmiş olsun..3 aylıkta hamile.

 

Kur'an'a inanan bir kişi bunu asla reddetmemeli. Emir tam da bu şekildedir. Şu olayı savunmaya kalkmak, dönemin rezilliğini ve iğrençliğini örtbas etmeye çalışmaktır. Çalışmak diyorum çünkü asla savunulamayacaktır. 

 

Bu olay, olduğu gibi kabul edilmelidir.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Ayette " evlatlıklarının eşiyle evlenmede müslümanlara zorluk olmasın diye " deniliyor.daha geniş alırsak dileyen evlatlığının karısıyla nikahlanabilir , gerdeğe girebilir,3,5 de çocuk yapabilir diyor..

Evlatlığımın karısıyla evlendim diyelim.evlatlığımda evde bizimle kalıyor.

Daha dün onun koynundaydı..bu gün benden hamile ..

Bu örneği herkes kendisine tatbik etsin.hatta ben evlatlık olayım.veya sizler..üvey babamız da eski  karımızla evlenmiş olsun..3 aylıkta hamile.

 

9 hours ago, dursun said:

Kur'an'a inanan bir kişi bunu asla reddetmemeli. Emir tam da bu şekildedir. Şu olayı savunmaya kalkmak, dönemin rezilliğini ve iğrençliğini örtbas etmeye çalışmaktır. Çalışmak diyorum çünkü asla savunulamayacaktır. 

 

Bu olay, olduğu gibi kabul edilmelidir.

 

 

Kusura bakmayın güzel kardeşim, ayetteki emir o şekilde değildir; 

dileyen, evlatlığının karısıyla evlenemez, o evlatlığın eşini BOŞAMASI şarttır;

emir aynen böyledir: eşlerinden ayrıldıkları zaman  -izâ kadav min hunn.

 

Yani

evlatlık eşini bırakmıyor çünkü seviyorsa    

adam çatlarcasına patlarcasına dilese bile

evlatlığının eşiyle evlenemez. 

 

Öyle her vehmettiğimizi söylermeyelim,

insanız biz, AKIL sahibiyiz

aklımızın sesine kulak verelim biraz:

 

Adam evlatlığının kendisini eş alır diye bişey de yok,

ayet evlatlıklarının eşleri diyor, EŞLERi;

artı örneğin 4:25'teki emre de itaat edecek.

 

Ordaki emir :

bakımını üstlendiğiniz mümin genç kızlarınızı

muhsan kadınlarla evlenemyeliriniz alsınlar

siz ailelerinin izniyle -bi izni ehlihinn.

 

Üzdüysem özür dilerim, gerçekten özür dilerim,

ben bu forumda yazanlardan çok şey öğrendim,

nankörlük edemem.

Link to post
Sitelerde Paylaş
16 saat önce, Hasan Akçay yazdı:

Kusura bakmayın güzel kardeşim, ayetteki emir o şekilde değildir; 

  dileyen, evlatlığının karısıyla evlenemez, o evlatlığın eşini BOŞAMASI şarttır;

emir aynen böyledir: eşlerinden ayrıldıkları zaman  -izâ kadav min hunn.

 

Yani

evlatlık eşini bırakmıyor çünkü seviyorsa    

adam çatlarcasına patlarcasına dilese bile

evlatlığının eşiyle evlenemez. 

 

Sayın Hasan Hocam bakın arkadaşın verdiği örneği tüm koşullara uymuş şekliyle düşünün. 

 

Örnek; Ahmet Bey, Leyla Hanım ile evlendi. Sonra bu çift Sami adında bir erkek çocuğu evlat edindiler. Sonra Sami büyüyünce de evlendirdiler. Telli duvaklı Sevda adında bir gelin geldi eve. Sonrasında Leyla Hanım rahmetli oldu. Ahmet dul kaldı. Sevda ile Sami'nin çocukları da oldu. Bunlar bütün aile hep birlikte aynı evde yaşıyorlar. İlerleyen zamanlarda Sevda, Ahmet Bey'e aşık oldu. Ama Ahmet Bey Sevda' ya "eşinden boşanma sakın" dedi. Sevda yine de istedi Ahmet Bey'i. Evlatlık Sami de durumu öğrendi. Sevda dan ayrılmak istemedi ama yine de boşandı. Sevda ile Ahmet Bey' in evlenmesinde engel kalmadı ve evlendiler. Sami, öz çocuklarıyla da birlikte aynı evde yaşıyorken, Sevda ile Ahmet yan odada sesleri gelerek sevişiyor ve bir süre sonra hamile kalıyor. Şimdi Hasan hocam, burda anlatılanlarda ters bir durum varmı sizce? Şayet yok diyorsanız, bu durum iğrenç bir durum olmaz mı? 

 

"Diyanet İşleri: Hani sen Allah’ın kendisine nimet verdiği, senin de (azat etmek suretiyle) iyilikte bulunduğun kimseye, “Eşini nikâhında tut (onu boşama) ve Allah’tan sakın” diyordun. İçinde, Allah’ın ortaya çıkaracağı bir şeyi gizliyor ve insanlardan çekiniyordun. Oysa kendisinden çekinmene Allah daha lâyıktı. Zeyd, eşinden yana isteğini yerine getirince (eşini boşayınca), onu seninle evlendirdik ki, eşlerinden yana isteklerini yerine getirdiklerinde (onları boşadıklarında), evlatlıklarının eşleriyle evlenmeleri konusunda mü’minlere bir zorluk olmasın. Allah’ın emri mutlaka yerine getirilmiştir."

Link to post
Sitelerde Paylaş
4 hours ago, dursun said:

 

Sayın Hasan Hocam bakın arkadaşın verdiği örneği "tüm koşullar"a uymuş şekliyle düşünün. 

 

Örnek; Ahmet Bey, Leyla Hanım ile evlendi. Sonra bu çift Sami adında bir erkek çocuğu evlat edindiler. Sonra Sami büyüyünce de evlendirdiler. Telli duvaklı Sevda adında bir gelin geldi eve. Sonrasında Leyla Hanım rahmetli oldu. Ahmet dul kaldı. Sevda ile Sami'nin çocukları da oldu. Bunlar bütün aile hep birlikte aynı evde yaşıyorlar. İlerleyen zamanlarda Sevda, Ahmet Bey'e aşık oldu. Ama Ahmet Bey Sevda' ya "eşinden boşanma sakın" dedi. Sevda yine de istedi Ahmet Bey'i. Evlatlık Sami de durumu öğrendi. Sevda dan ayrılmak istemedi ama yine de boşandı. Sevda ile Ahmet Bey' in evlenmesinde engel kalmadı ve evlendiler. Sami, öz çocuklarıyla da birlikte aynı evde yaşıyorken, Sevda ile Ahmet yan odada  sesleri gelerek sevişiyor ve bir süre sonra hamile kalıyor. Şimdi Hasan hocam, burda anlatılanlarda ters bir durum varmı sizce? Şayet yok diyorsanız, bu durum iğrenç bir durum olmaz mı? 

 

 

Senaryodaki ters durumlar:

 

1.Sami madem ayrılmak istemedi, neden ayrıldı

2.Madem her şey "tüm koşullar"a uymaktadır, bu neden 33:37'deki hangi ifadeye uymaktadır? 

3.Sami kararını verip eşinden ayrılmış ama fiilen ayrılmamış, eşiyle aynı evde kalıyor; neden?

4.Madem seslerin duyulabileceği bir yerdeler, aynı evdeler; neden sesleri gelerek sevişiyorlar? 

 

tarihinde Hasan Akçay tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Ayet

Zeyd eşinden ayrılmak istemedi demiyor;

tam aksine, ayrılmak istedi diyor:

ayrılmak istedi ki nebiye "Tavsiyen nedir?" diye sordu; nebinin tavsiyesi: Eşinden ayrılma.

 

Görüşlerimizi ayette ne söyleniyorsa ona yalnızca ona dayandırmalıyız,

ayrılmak istemedi gibi dayanaksız iddialarla senaryolar yazmamalıyız;

"aklımızın sesine kulak verelim biraz" demiştim; aslında kastettiğin budur.

Link to post
Sitelerde Paylaş

İyi de, bütün senaryolar Kuran'da yazan senaryo ile tıpatıp uyacak değil. Farklı ama benzer senaryolar elbet olur. Kapı bir kere açıldıktan sonra!

 

Kaldı ki Kuran'daki senaryo da yeterince iğrenç. Eşini boşama diyor ama içinde sakladığı niyeti allah biliyor yazıyor. Bu niyet apaçık boşasa da alsam! Yazan bu yani açıkça! Evlatlığının karısına göz koymuş bir herif senaryosu bu! Daha boşamadan göz koymuş ve boşama diyerek riyakarlık yapıyor, içindekini gizliyor. 

 

Önemli olan bu da değil, ne halt yemişse yemiş de, bu senaryonun örnek olması, sünnet kabul edilmesi mesele! Evlatlıkların artık evlat gibi görülmesi anlayışının yıkılması, yanaşma ve besleme konumuna getirilmeleri. Bu konuma getirildiklerinde kız evlatlıklar da büyüyünce kütür kütür kız olur hareme katarım anlayışı içine dahil oluyor. Bu çok berbat yani... Evlatlık kurumu yerle bir oluyor, bir anlamı kalmıyor. Anne babasız bir zavallı çocuk ömür boyu hiç kimseye anne baba diyemiyor!

 

Bütün bunlar ne için Kuran'da yazdığına göre, bir herifin keyfi için! Korkunç yani, skandal bu, rezillik!

Link to post
Sitelerde Paylaş
18 saat önce, Hasan Akçay yazdı:

Senaryodaki ters durumlar:

 

1.Sami madem ayrılmak istemedi, neden ayrıldı

2.Madem her şey "tüm koşullar"a uymaktadır, bu neden 33:37'deki hangi ifadeye uymaktadır? 

3.Sami kararını verip eşinden ayrılmış ama fiilen ayrılmamış, eşiyle aynı evde kalıyor; neden?

4.Madem seslerin duyulabileceği bir yerdeler, aynı evdeler; neden sesleri gelerek sevişiyorlar? 

 

Pekala hocam, tersleri düzeltelim hemen ve tekrar yorumlayalım;

 

1. Sami ayrılmak istedi ve ayrıldı.

2. Burda ne demek istediğinizi anlayamadım.

3. Sami eşinden fiilen de ayrıldı, ama üvey babası evine gidip geliyor ve eski eşini babasıyla birlikte görüyor. El ele, kol kola düşün en basit şekliyle.

4. Sevişme seslerini duymuyor ama bir gün baba evine gittiğinde, eski karısı ile üvey babası birlikte banyoda oluyor.

 

Bir de bütün olup biten olaylara, bütün bireylerin gözünden tek tek bakınız ve ne kadar iğrenç görünüz artık lütfen.

 

Saygılar Hasan hocam.

Link to post
Sitelerde Paylaş
6 hours ago, dursun said:

Bir de bütün olup biten olaylara, bütün bireylerin gözünden tek tek bakınız ve ne kadar iğrenç görünüz artık lütfen.

 

 

Eğer iddia

o evlilikte amacın sevişmek olduğu ise

ve o evlilikte ısrarla iğrençlik aranır ise 

aranan bulunur.

 

Aslında bir hurafe olmasına rağmen 

evlatlık = evlat inancı yıkılarak 

evlatlık kurumu lağvedildi denir.

 

Evlatlığın öz ailesini bilmesi 

evlatlık edinen tarafından sevilmediğini gösterir,

travmaya yol açar denir.

 

Zeyd eşini boşamak istemedi,

ona eşini Muhammed boşattı denir.

 

Ve

evlatlığın karısıyla evlenmek sünnettir,

iğrençlik burda denir.

 

Bunlar dayanaksız iddialarmış aldırılmaz, 

ısıtılır ısıtılır öne sürülür.

Israrla, ta ki aranan iğrençlik bulunana kadar. 

 

Oysa o evlilik bir hurafeyi yıkmak amacıyla 

bir nebilik görevi olarak yerine getirilmiştir.

Muhammed nebi belki Zeyneb'le hiç yatmamıştır (2:236, 33:49).

 

Nebilik görevinden sünnet üretilemiyeceği hiç aklına gelmez mi insanın,

müslümanlar vahiy alan nebiler midir ki

evlatlık = evlat hurafesini yıkmak için evlatlıklarının eşleriyle evlensinler?

 

Daha söylenecek şeyler var.

 

Link to post
Sitelerde Paylaş

Evlatlığını evlat gibi görmek hurafe filan değildir. Tersine yüksek bir insanlık değeridir. Gelinine göz koymak ise iğrençliktir. Bütün insanlık değerlerini tersyüz etmek için mi ortaya çıktı sizin dininiz!?

 

Demek allahınız peygamberinize böyle iğrenç bir görev yükledi ha? Size yazıklar olsun. Siz insan olamayacaksınız anlaşılan. Hiç mi beyniniz çalışmıyor, acaba bu allahınız, bu peygamberinize, evlatlığını kızı ile evlendirmek şeklinde veremez miydi bu görevi diye? Bu nasıl allah, bu nasıl peygamber yahu? İstemez, alın sizin olsun ikisi de! Biz ikisinden de tiksindik!

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...