Jump to content

İslam kendinden önceki dinlerin bozulmuş halidir.


Recommended Posts

   Tüm dinler İslamdı,sonradan bozuldular,hepsi Allah'tan,hepsi aslında İslam" önermesi,modern arkeolojik buluntularla taban tabana zıttır.

Gerçekte "İslam kendinden önceki dinlerin bozulmuş halidir". Bu bakış herşeyi kolayca açıklar. (Ockham’ın usturası)

 

En eski mabete urfa gobekli tepede rastlandi (mö 11,12 bin) geriye doğru gittikce çok tanricilik animist inanclar artar.

Örneğin islam adetleriyle benzerlikler barındıran Sümer dininde peygamber diye bir kavram yoktur ve çok tanrıcılık vardır.

 

Müslümler’in bu iddiası da yine özgün değil, aslında Hristiyanlardan çalıntı dır. (Dip not: Hristiyanlara göre son peygamber İsa'dır.  Bkz Vahiy 22:13 / Matta 7:15-18)

 

Sadece İslam değil, tüm dinler kendinden önceki dinlerin bozulmuş-değiştirilmiş-geliştirilmiş halidir. İşin ucu animist inançlara kadar gider, düşüncenin evrimi de bunu gerektirir zaten.

Gerek namaz gerek hac, su götürmez bir şekilde Mekke putperestliğinin İslama vurduğu damgadır.

Sadece Hac ibadetine yoğunlaşan, detaylarıyla öğrenen birisi, İslamın da diğer dinler gibi palavra olduğunu anlar. Hac, İslamdaki paganizm altkodlarını en çabuk ele veren ritüeldir.

 

Muhammed'in ibadetlerinin hiçbirisi yeni değildir, ibadetlerin hemen hepsi islam öncesi putperest araplar tarafından zaten bilinip pratik edilmekteydi, bu sebeple namaz, oruç vb. gibi dinin temel ibadetlerinin kuran da tarif edilmesine gerek görülmemiştir.

 

Müşriklerin Kabe'de ~360 tane putu vardı, bunlardan en güçlüsü ve en yükseğe koydukları ilah ay tanrısı olan Al-İlah (El-İlah)=ALLAHdı.

İslam öncesi Araplara göre Al-İlah “Dünyanın yaratıcısı, havadan yağmur indirici, yerden dane çıkarıcı ve Kabe'nin efendisi” idi.

Al-İlah'ın üç adet kızı bulunmaktaydı: El-Lât, El-Uzzâ, El-Manât. Bu bilgiler Kur'an'da da yanlışlanmaz. (necm 19-23)

Uzza bereket tanrıçası, Manat kader tanrıçası, Lat ise kader, kısmet ve bereket tanrıçası idi.

 

Özet: Muhammed zaten bilinen, El-İlah'ı, soyutlaştırmış ve tek tanrı yapmıştır.

 

El-İlah'ın Tanrıça olduğu iddiası da var. Sonuç olarak, Muhammed (eğer böyle bir tarihi figür gerçekten yaşamışsa) Allah'ı sıfırdan ortaya çıkarmadı, varolan bir kavrama yeni anlam yükledi

Bir diğer iddia da, "EL" eki, İngilizce'deki THE eki gibi artikeldir. EL-LAH daki, tanrı adı aslında LAH dır. LAT 'ın erkeğidir.

 

Bir başka iddia ise ELOHİM, ELO veya Kenan diyarı tanrısı EL isminden türemiştir.

En akla yatkını, EL-LAH veya EL-İLAH gibi görünüyor. Zümer 3'te, Lat,Menat ve Uzza'yı sayıp HUBEL'i saymaması da , diğer adının Hubel olabileceğini kuvvetlendiriyor.

 

Gerçeğin ne olduğunu, daha fazla arkeolojik ve tarih çalışmasıyla bulabiliriz. Ancak Araplar bu işe ayak sürüyorlar, istemiyorlar.

Belki de araplar,araştırmalar sonucu ne çıkacağını çoktan biliyorlar, ama hac gelirlerinden ve üstün ırk olma gururundan vazgeçemiyorlar.

 

Muhammedin babasının adı Abdullah 'dır. Demek ki, Muhammed'in Allah'ı zaten bilinen putlardandır. Amcası AbdulUZZA dır.

 

Arkeoloji ve tarih çalışmalarına Suudlar engel olmasa, bu İslamın başını iyice belaya sokacak türdendir.

 

Ayetlerden (Ankebut 61-63) anlıyoruz ki; Mekke müşrikleri aslında Allah'ı biliyorlar. Allah yeni bir kavram değil. Putlardan bir put.

Araplar arkeolojik çalışmalara izin verseler, kimin neyi bozduğu ortaya çıkacak çıkmasına da, arapta uyanık, kazı çalışmaları yasak.

Anlayacağınız islam, modifiye ve chip tune edilmiş, 7.yy arap putperestliğidir

Kur'an %100 tek tanrılıdır da denemez. Sağda-solda kalmış ufak pürüzlü ayetler de vardır. (Muminun 24 / Saffat 125-126)

 

İslam kendinden önceki pagan kültürü, arap putperestliği ve yahudi geleneklerinin bir karmasıdır, ortaya yeni hiçbirşey koymamış eski gelenekleri aynen alıp devam ettirmiştir, örneğin;

 

Gusül:

 

   Kuru hiçbir yer bırakmamak üzere bedenin her tarafının yıkamanmasıdır. İslamiyetten önce de var olan putperest bir gelenektir.

Müşrik(kafir) araplar da cünüplükten dolayı gusletmekte ve misvak kullanmaktaydılar. (İbn Habib, Muhabber,s.319; Halebî, a.g.e., I, 425.)

Ebu Süfyan, Bedir savaşında müşrik ordusunun hezi­mete uğramasından dolayı, yeni bir savaş olana dek cünüb kalmayı adadı. (ibn îshak, Sîre, s.291.,îbn Hişam, Sîre, s.III, 47; Taberi, Tarih, II, 483-484.)

Müşrik arap kadınlara, hayız oldukları halde putlara yaklaşmıyor, onlara el sürmüyorlardı.

 Bunun sebe­bi hayız kadınların temiz kabul edilmemesi olduğu açıktır. (İbnü'l-Kelbî, a.g.e., s.19-21.)

 Hayızlı kadınla­rın putlara yaklaşmadan önce gusül ederlerdi. (Hatiboğlu, Batıdaki Hadis Çalışmaları Üzerine, (Tebliğ), s.86-87.)

 

İslam Öncesi Araplarda Salat / Namaz:

 

   "Salat" teriminin Hıristiyanlık'tan alınma Arapça olma­yan bir kelimedir. (Bkz. İslamın "Sapkın Hristiyanlık" olduğu iddiası)

Putperest ibadetlerinden biri olan namaz, güneş kültünün ritüellerinden biridir ve Hint kökenli bir ibadettir. (bkz. güneşe tapınma – namaskar)

Namaz vakitlerinin, güneşin durumuna göre ayarlanmasının sebebi, kökeninin güneşe tapmakla ilgili olmasındandır.

Enfal-35 putperest arapların namaza yabancı olmadıklarını gösterir. Anlaşılan o ki, müşrikler de namaz kılıyorlardı.

Putperest müşrikler el-ele tutuşur, Kabe'nin etrafında dolaşırlar ve ıslık çalıp el çırparlardı.

Ka'b b. Lüey'in Kureyşliler'i Cuma günü toplayıp, içinde bir de hutbe kısmı bulunan haftalık bir iba­det yaptırırdı.

 

Bu Cuma, ibadetine Maruzat (Açıklama), Yevmü'l-Arube (Araplık Günü) denilirdi.

 

İslam Öncesi Araplarda Cenaze:

 

  Putperest Araplar, cenazelerini yıkarlar,kefenler­ler,dua okurlardı. Ölünün bütün iyiliklerini sayılır, medhedilir, sonra defnedilirdi.

Muhammed'in amcası Ebu Talip (müslüman olmadı), yıkandı, kefenlendi, defnedildi.

 

Muhammed'in ilk hanımı Hatice de vefat ettiği zaman, cenaze namazı tariflenmediğinden putperest devri usulüne göre dua yapıldı.

Putperest Arapların "Ben Öldükten sonra arkamdan matem tutun" diye vasıyyet ettiklerini bilinir. Mateme önem verirlerdi.

Cenaze sahipleri yemek hazırlaya­rak cenazeye katılanlara ikram ederlerdi

Kaynak

 

İslam Öncesi Araplarda Oruç:

 

   İslam öncesinde Kureyşliler'in Receb ayında ve işledkle­ri 1 günaha kaffaret olarak veya kıtlk tehlikesine karşı oruç tuttukları biliniyor

Bakınız: Suyûtî, ed-Dürrü'l-Mensür, III, 235, İlahî Dinlerde Oruç Hac ve Kurban, s.28.

İslam öncesi hem Kureyş'in, hem de Muhammedin Aşura günü oruç tuttukları biliniyor. (Buharı, Sahih, II, 226, 259; Müslim,Sahih, II, 792.)

Orucun İslama farz olarak girmesi ise bir hayli geç olmuştur. Hicretten bir buçuk sene (~623 yılında).

Muhammed yirmiüç sene peygamberliğin son 9 yıldında, (kurana uygun) oruç tutmuştur.

Büyük ihtimalle standard bir müslüm  Muhammedden daha fazla oruç tutmuştur.

 

İslam Öncesi Araplarda HAC / UMRE:

 

   Putperest arapların haccında da ihram, telbiye, vakfe, tavaf, sa'y, cem­relerin taşlanması, kurban kesilmesi olduğu biliniyor.

 Müşrikler putlar için ih­rama giriyorlardı,ihramdayken hayvan eti ve yağ yemeyerek,perhiz yapılırdı,ihramdan çıkmak için traş olurlardı.

Kabe özel bir kıyafetle tavaf edilir. Mekkeliler bu iş için özel bir kıyafet satarlardı. Kıyafeti satın alamayanlar çıplak tavaf ederlerdi.

Umre, putperest araplar döneminde de mevcuttu. Hac ay­larında umre yapmak yasaktı.

 

Buharı, Sahih, II, 152,203; Müslim, Sahih, II, 928., Müslim,Sahih,II, 928.,Müslim, Sahih, II, 928., Müslim, a.g.e., II, 909-910

Mekke fethedilmeden(630) önce, yani Kabe'deki putlar daha kırılmamışken, Muhammedin Umre yapmak istemesi ilginçtir

 

İslam Öncesi Araplarda Kurban:

 

  Sabiiler (Yıldıza tapanlar)'ın sabah yıldızına 1 insan veya deve kurban ederlerdi.

Muhammedin dedesi Abdülmuttalib, 10 oğlu olursa, İbrahim gibi, bir tanesini kurban etmeyi adamıştı. 

Kur'ada, kurban olma işi Muhammedin babasına isabet eder. Kureyşliler böyle bir adetin yerleşmesinden endişe ettiler. 

Abdülmüttalib'e engel olurlar ve onun yerine 100 deve kurban edilir.

 Kureyşliler putlara da kurbanlar keser, bayram yaparlardı. Muhammed çocukluğunda bu bayramlara katılırdı.

Bir kısım araplar da cinlere kurban keserlerdi.

 

Kynklar: Cilacı, İlahî Dinlerde Oruç Hac ve Kurban İbn îshak, Sire; ibn Hişam, Sire, 1 Halebî, İnsanü'l-Uyûn, I.

 

İslam Öncesi Araplarda Sünnet:

 

   Müşrik araplarda sünnet yaygın olarak uygulanırdı. Eski Arapça'da sünnetsiz kimse için "Ağral" denilirdi.

Müşrik bir arap şair, Bizans İmparatorunu sünnetsiz olduğu için ayıplamaktaydı.

Müşrik araplar, erkek çocuklarının yanında kız çocuklarını da sünnet ettirmekteydiler.

Mekke'de, kadın sünnetine atfen, "bızr kesicisi kadının oğlu" diye lakaplar dahi vardı.

Kaynak

 

İslam Öncesi Araplarda Zekat:

 

   İslam öncesi arapları bize cahil, kötü, iğrenç insanlar olarak tanıttılar. Ama bu da gerçek değildir.

 

İslam öncesi Arap toplumunda cömertlik çok övülen ve takdir edilen bir özellikti. İslamdan önce Kureyş'te sadaka çok yaygındı.

İslamdan önce sadaka vermek ve cömertlik en belirgin özelliklerindendi. Cesurluk ve cömertlik, Arap toplumunun sıfatlarındandı.

Hatemü't-Tai, Araplarda cömertliğiy­le en meşhur kişi idi. Cömertliğiyle meşhur olanlardan biri de Abdullah b.Cüd'an' dır.

O'nun büyük bir kazanı vardı, her yolcu devesinin üzerinde gelip onun o yemek kazanından yerdi.

Özet: Muhammed yeni bir şey söylemedi. zekat da, namaz, oruç ve hac gibi Mekke toplumunda bilinen bir ibadet şekliydi.

Kaynak: "İslam öncesi Mekke toplumlarmda namaz, zekat, oruç ve hac uygulamaları" Prof. Dr. Mehmet SOYSALDI Fırat Üniversitesi ilahiyat

Kaynak

Link to post
Sitelerde Paylaş

İncil'e göre İsa Tanrı'dır ; Tanrı'nın bedende görüldüğü,bedenleşmiş  hali (Tanrı vasfı taşıyan beden olmamakla beraber) .

İncil'e göre son peygamber Yahya'dır  .her ne kadar halktan bazıları İsa'yı peygamber diye tanımlasada ,Isa'nın  iyileştirdiği hastalar Isa'ya tapınırdı .İsa Baba ve Ben biriz derdi.. .neyse.. İncil'de İsa'nın Tanrılığına pek çok atıf vardır veya azda,kısmende  olsa dile getirilir. Bu bakış açısı ile Hristiyanlıkta ki tevhid,peygamberlik anlayışı ,Tanrıya bakış musevilik ve islamdan  farklıdır. Üçüde tek Tanrıcıdır.fakat Hristiyanlık Tanrı'nın Baba,oğul,kutsal ruh olarak görulen tek Tanrı olduğunu söyler.yani Hristiyanlıgı peygamber değil Tanrı beden alarak tebliğ etmiştir.  bu anlamda  hristiyanlık peygambersiz bir din/inanç. Sümerler de Tanrı anlayışı özellikle tek Tanrının pek çok Tanrı  şeklinde görünmesi şeklindeyse Sümerlerin Tanrı/din anlayısı ile Hristiyanların ki birbirine diğer dinlerden çok daha yakındır diyebiliriz.en azından ikisinde de en tepede dini yayan bir peygamber yok ,peygamberler var .Hristiyanlıkta peygamberlik kıyamete kadar devam edecektir , tebliğ edilen yine İncil olacaktır.Hristiyanlık , musevilik ve İslam ile bir değerlendirilmemeli.islam daha çok musevilikten kopup gelmiş gibidir.   

Link to post
Sitelerde Paylaş

İşte ama müslümanlarda bu savları, önceki toplumlarda peygamberlerden bahsedilmemesinin nedeninin o toplumların peygamber kavramını reddetmesi ve o peygamberin öğrettiği tek tanrı inancını bozup çok tanrılı yaptıklarını söylerek çürütmeye çalışıyor. 

 

İslamın pagan kültürüne benzemesine, putperestlerin el ilah diye bir putlarının olmasına da "onların islamın bozulmuş hali, o benzerlikler, o put ordan geliyor" deyip işin içinden çıkıyorlar.

 

Aslında ben de merak ediyorum. Müslümanların bu iddialarını tam anlamıyla çürütücek veriler var mı?

Link to post
Sitelerde Paylaş
10 saat önce, jynx yazdı:

bu iddialarını tam anlamıyla çürütücek veriler var mı?

 

Kanıt koymak iddia sahibine düşer. Senin cinayet işlediğine dair bir iddia olsa kanıtınız ne diye sorarsın. Katil olmadığını kanıtlamaya uğraşmazsın. Bir kanıt getirirlerse onu çürütmeye çalışırsın. Kanıt yok ki neyi çürüteceğiz? Peygamber diye bir takım adamların yaşadığının bile kanıtı yok. Kralların, hakanların, firavunların yaşadıklarına dair tonlarla kanıt var. Bu adamların yaşadığına dair tek kanıt yok!

 

Önce bir Muhammed yaşadı diye kanıt bulsunlar. Sonra sıra İsa'ya Musa'ya gelsin, öyle gitsin. Hiç birinin tek kanıtı yok! Muhammed'in mezarını bir açtırıp inceletmekle başlasınlar. Orada eşşek gömülü olsa bilmeyeceğiz! Sakalı dedikleri şeyleri bir laboratuvara soksunlar! Onlar eşşek kılı olsa yine bilmeyeceğiz!

Link to post
Sitelerde Paylaş
On ‎9‎.‎12‎.‎2018 at 22:07, fezadabirtürk yazdı:

islam daha çok musevilikten kopup gelmiş gibidir.   

 

Yok, Hristiyanlıktan türemiştir. Ama anlattığı hikayeler daha çok Tevrat'tan ve bir takım apokrif risale niteliğindeki metinlerden çalıntıdır. Örnek yedi uyurlar ne İncil ne Tevrat'ta geçer. Apokrif risalelerde anlatılır. Ne buldularsa işlerine yarar gördükleri, bulamaca katmışlar. Eski Arap şiirinden bile çalmışlar. Örnek iktarabeti saat ven şakkal kamer. Bu eski Arap şiirinden çalıntı.

Link to post
Sitelerde Paylaş
12 saat önce, jynx yazdı:

Aslında ben de merak ediyorum. Müslümanların bu iddialarını tam anlamıyla çürütücek veriler var mı?

 

İddianızın arkasını kanıtla destekleyemiyorsanız bu iddia bir safsata ve dedikodu olmanın ötesine geçemez.

Dikkat ederseniz yukardaki iddiaları islam’ın kendi kaynaklarıyla özellikle destekledim ki boş laf olmadığı görülsün.

Peki müslümlerin bu saçma iddialarını temellendirebileceği bir tane bile arkeolojik buluntu varmı? 5000 yıllık bir kelime i şahadet veya

Allah isimli bir tanrı ismi? Tabii ki yok ve asla olmayacak, çünkü islam 7. Yüzyıl mamülüdür, öncesi kesinlikle yok.

 

Eski olanın yeni olandan sonra geldiği iddiası ancak dinle zehirlenmiş, sağlıklı düşünme yetisini kaybetmiş bir dinci beyninden çıkabilir.

Link to post
Sitelerde Paylaş
5 saat önce, democrossian yazdı:

 

Kanıt koymak iddia sahibine düşer. Senin cinayet işlediğine dair bir iddia olsa kanıtınız ne diye sorarsın. Katil olmadığını kanıtlamaya uğraşmazsın. Bir kanıt getirirlerse onu çürütmeye çalışırsın. Kanıt yok ki neyi çürüteceğiz? Peygamber diye bir takım adamların yaşadığının bile kanıtı yok. Kralların, hakanların, firavunların yaşadıklarına dair tonlarla kanıt var. Bu adamların yaşadığına dair tek kanıt yok!

 

Önce bir Muhammed yaşadı diye kanıt bulsunlar. Sonra sıra İsa'ya Musa'ya gelsin, öyle gitsin. Hiç birinin tek kanıtı yok! Muhammed'in mezarını bir açtırıp inceletmekle başlasınlar. Orada eşşek gömülü olsa bilmeyeceğiz! Sakalı dedikleri şeyleri bir laboratuvara soksunlar! Onlar eşşek kılı olsa yine bilmeyeceğiz!

 

Dedim ya. Müslümanlar, önceki toplumlar peygamberleri reddettiği için peygamberlerden kanıt bulamadığımızı ileri sürüyorlar. Yani kanıt bulamamamız onlara göre islamı çürüten bir şey değil. 

tarihinde jynx tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
3 saat önce, Ebu Kafir yazdı:

 

İddianızın arkasını kanıtla destekleyemiyorsanız bu iddia bir safsata ve dedikodu olmanın ötesine geçemez.

Dikkat ederseniz yukardaki iddiaları islam’ın kendi kaynaklarıyla özellikle destekledim ki boş laf olmadığı görülsün.

Peki müslümlerin bu saçma iddialarını temellendirebileceği bir tane bile arkeolojik buluntu varmı? 5000 yıllık bir kelime i şahadet veya

Allah isimli bir tanrı ismi? Tabii ki yok ve asla olmayacak, çünkü islam 7. Yüzyıl mamülüdür, öncesi kesinlikle yok.

 

Eski olanın yeni olandan sonra geldiği iddiası ancak dinle zehirlenmiş, sağlıklı düşünme yetisini kaybetmiş bir dinci beyninden çıkabilir.

 

Mesajında paganizm ve putperetsliğin islama benzediği, önceki toplumlarda peygamberlere ait bir kanıt olmadığını, gusül, oruç ve namaz gibi uygulamaların islam öncesi araplarda da olduğunu yazmışsın.

 

Ama sorun şu. Müslümanlar da bunun zaten aksini iddia etmiyor. Onlar da bunu "onlara da hak dini ve peygamber gönderilmiştir, o yüzden oruç, namaz gibi uygulamaların onlarda da olması normal" diyerek çürütmeye çalışıyor. Onların inancında tek tanrı diye bir kavramın olmamasına da hak dini bozdukları için olduğunu söylüyorlar.

tarihinde jynx tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
40 dakika önce, jynx yazdı:

Ama sorun şu. Müslümanlar da bunun zaten aksini iddia etmiyor. Onlar da bunu "onlara da hak dini ve peygamber gönderilmiştir, o yüzden oruç, namaz gibi uygulamaların onlarda da olması normal" diyerek çürütmeye çalışıyor. Onların inancında tek tanrı diye bir kavramın olmamasına da hak dini bozdukları için olduğunu söylüyorlar.

 

Asıl sorun şu, geriye gittikçe islamik uygulamalar bozuluyor ve en sonunda hiç alakasızlaşıyor, arap tanrısı allah ismi, gusül, hac vb. ortadan kayboluyor

Ama ne “hikmetse” arap putperestlerde bu islami adetlerin bire bir aynıları zuhur edip uygulanıyor, yani iddia edildiği gibi bozulmamışlar.

Geçmişte islami ritüellerin esamesi okunmazken putperest araplar da bire bir aynı ibadetler var. Sizce bunda hiç mi tuhaflık yok?

 

Ayrıca 7. Yüzyıl öncesinde islamın varlığına işaret eden en ufak bir arkeolojik kanıt bulunmaması size hiçbirşey ifade etmiyormu?

bir kucak sakallı bir herif gelip başımın üzerinde görünmez uçan pembe filler var derse inanır mısınız?

Sonuçta kanıtsız her şeye inanıyorsanız ya aynı mantık..

Link to post
Sitelerde Paylaş
Bir saat önce, jynx yazdı:

 

Mesajında paganizm ve putperetsliğin islama benzediği, önceki toplumlarda peygamberlere ait bir kanıt olmadığını, gusül, oruç ve namaz gibi uygulamaların islam öncesi araplarda da olduğunu yazmışsın.

 

Ama sorun şu. Müslümanlar da bunun zaten aksini iddia etmiyor. Onlar da bunu "onlara da hak dini ve peygamber gönderilmiştir, o yüzden oruç, namaz gibi uygulamaların onlarda da olması normal" diyerek çürütmeye çalışıyor. Onların inancında tek tanrı diye bir kavramın olmamasına da hak dini bozdukları için olduğunu söylüyorlar.

Müslümanlar her şeyi iddia edebilir, iddia etmek kanıtlamak değildir. Bir kavramın bozulduğunu iddia ediyorsan, o kavramın orijinal kanıtlarını objektif olarak sunman gerekir, müslümanların böyle bir kanıtı var mı? Tabi ki yok..

Ama bizim iddia ettiğimiz gibi; “Tüm dinler özünde paganist öğeler taşır” cümlesinin sayısız kanıtı vardır, hali hazırda bile  monoteist dinlerde bir ton pagan ritüeli mevcuttur, hele ki İslamiyette bu fazlasıyla bulunur.

Müslümanlar, peygamberin sakalı diye şifa ummaya gidiyor, bu ne? Dört dörtlük pagan adeti..Ölmüş “x” kişiliğinin mezarından spiritüel anlamlar ve beklentiler peşindeler.. Bu ne? Bu da pagan adetleri..

Taş öpmeler vs..

Daha yüzlerce sayabilirim.

Bak bizim elimizde kanıt var, değil mi? Müslümanların elinde ne kanıt var? Sadece iddia ediyorlar. İddiaya kanacak kadar saf değilsin umarım.

 

 

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
Bir saat önce, Ebu Kafir yazdı:

 

Asıl sorun şu, geriye gittikçe islamik uygulamalar bozuluyor ve en sonunda hiç alakasızlaşıyor, arap tanrısı allah ismi, gusül, hac vb. ortadan kayboluyor

Ama ne “hikmetse” arap putperestlerde bu islami adetlerin bire bir aynıları zuhur edip uygulanıyor, yani iddia edildiği gibi bozulmamışlar.

Geçmişte islami ritüellerin esamesi okunmazken putperest araplar da bire bir aynı ibadetler var. Sizce bunda hiç mi tuhaflık yok?

 

Ayrıca 7. Yüzyıl öncesinde islamın varlığına işaret eden en ufak bir arkeolojik kanıt bulunmaması size hiçbirşey ifade etmiyormu?

bir kucak sakallı bir herif gelip başımın üzerinde görünmez uçan pembe filler var derse inanır mısınız?

Sonuçta kanıtsız her şeye inanıyorsanız ya aynı mantık..

 

Şöyle bir yorum buldum. Yanlış anlaşılma olmasın bunları kabul ettiğimden değil, müslümanların tüm iddialarının çürütülmesi için buraya koyuyorum.

 

ay kültü iddiası
bu iddianın ilk çıkış noktası fanatik hıristiyanlardır. islam dinin karalama çalışmasıyla bu iddiaları ortaya atmaktadırlar. buna göre allah ismi, kuran’ın gelişinden de önce vardı. araplar, islam dininden önce de allah’ı biliyorlardı. bu iddiaya göre allah yani el- ilah ay tanrısının adıydı.islam inancı da ay kültünden gelmekteydi. bu iddiaların ışığında diğer semavi dinlerle hiçbir ilgisinin olmadığını, arkeolojik bulgularda bulunmuş bazı kabartma resimleri delil olarak öne sürmektedirler.bu iddiaların tümü açık bir saptırmadır. bu iddialar detaylı incelendiğinde gerçek bir temelinin olmadığı ortaya çıkacaktır. şimdi madde madde bu iddialara bakalım:


1-arapların islam öncesi allah inancı olduğu fikri yeni bir buluş değildir. peygamberimizin babasının adı bizzat “abdullah” ( allah’ın kulu) dur. kuran’da bu gerçek, bir çok ayette ifade edilir. bunlarda birisi şöyledir:39/3- haberin olsun; halis (katıksız) olan din yalnızca allah'ındır. o'ndan başka veliler edinenler (şöyle derler:) "biz, bunlara bizi allah'a daha fazla yaklaştırsınlar diye ibadet ediyoruz." bu ayetten de anlaşılacağı gibi peygamberimizin döneminde müşrikler allah’ı biliyordu; ama “putlara bizi allah’a yakınlaştırsın diye tapıyoruz” diyorlardı. onlarda allah’ı tümüyle bir inkar söz konusu değildi. sadece bazı putları ona ortak koşuyorlardı.
allah inancı islam öncesi diğer hak dinlerden geliyordu. islam dininin ilk geldiği dönemde ibrahim dininden gelen “hanef” dini de bu ortamda bulunmaktaydı. bunlar dinlerini dejenere etseler de ibrahim’in dininden gelen birçok ibadeti ve inancı korumayı başarmışlardı. o yüzden islam öncesinde de allah inancı ve hac, namaz, oruç gibi ibadetler de bozulsa da hala mevcuttu. dolayısıyla islam geldiğinde bu kavram ve ibadetleri onlardan almamış, aksine onları ilk defa insanlara buyuran allah, hataları düzelterek tekrar hz. muhammed vasıtasıyla tüm insanlara emretmiştir. detay için tıklayınız


2-bu konuda delil olarak gösterilmeye çalışılan arkeolojik bulgularda kasıtlı olarak çarpıtılmaktadır. bu bulgular mekke bölgesinde değil oradan çok daha uzak güney arabistan bölgesinde bulunmuştur. bu bulgular kasıtlı olarak kuzey arabistan’da bulunmuş gibi gösterilmeye çalışılmaktadır.


3- ay tanrısı arkeolojik bulgularda “sin” olarak geçer. allah (el-ilah) kelimesinin ay tanrısı olduğu iddiasını destekleyecek hiçbir kanıt yoktur. buna rağmen bu tarz iddialarda birkaç resim koyup altına böyle bir yorum yazarak ay tanrısının allah olduğunu iddia ederler. eğer biraz bunun kökeni soruşturulsa, bu iddiaların fanatik din düşmanlarının vehmi olduğu ortaya çıkacaktır. 


4- camilerin kubbesinde ay sembolünün bulunması ay kültünün bir uzantısı olduğunun delili olarak sunulmaktadır. bu da oldukça desteksiz bir iddiadır. camilerin tepesine ay sembolü

konması peygamberimizin döneminde kullanılan bir sembol değildir. hatta halifeler döneminde de kullanılmamıştır. bu adeti ilk yapanlar emeviler de olmamıştır. bu adet ilk defa araplar tarafından değil, türkler tarafından uygulanmıştır. alparslan 1064'te ani'yi fethedince camiye çevrilen katedralin kubbesindeki büyük haç indirilip yerine büyük bir hilal konulmuştur. ve bundan sonra bu uygulama gelenek haline gelmiştir. müslümanların ay takvimi kullanmasının yine ay kültüyle alakası yoktur. islam geldiğinde var olan takvim budur. ve müslümanlar da bunu kullanmışlardır. sonradan bu takvime geçmemişlerdir. bu iddiaların hiç birinin temeli yoktur. sadece akla gelen her şey, temelsizce bu şekilde vehimlerle açıklanmaya çalışılmıştır. yoksa herhangi bir akli ve bilimsel bir dayanağı yoktur.


5- bu konuda en açıklayıcı nokta ise allah kelimesinin kökeni ile ilgilidir. allah kelimesi “el-ilah”tan gelir. “el” takısı ingilizcedeki “the” gibidir. allah (el- ilah) “the god” anlamına gelir. yani allah el- ilah belli bir ilahtır. bu kelime sadece arap dilinde yoktur. arapçanın mensubu olduğu sami dillerinde de bu kelime vardır. örneğin ibranice’de “elohim” ( tanrı) kelimesi bu kökten gelir. ayrıca yine aynı dil ailesinden gelen ve hz.isa’nın ana dili olan aramicede de aynı kelime vardır. hem de arapçadaki “ilah” kelimesiyle aynı kelimedir. okunuşu da aynıdır.


bu konuda aramice bir sözlüğe ulaşamayanlara bir filmi kaynak olarak gösterebiliriz. mel gibson’un yönettiği “passion” filminde, konu orijinali gibi olması için o dönemde konuşulan diller seçilmiştir. filmde, isa rolünde oynayan kişi de aramice konuşmaktadır. bu filmde bir çok yerde tanrı kelimesi kullanırken aramice “ilah” şeklinde telaffuz edilir. ( bu filmi seyretme imkanı bulunanlar, hz. isa rolündeki kişinin çarmıha gerildiği sahnede, aramice allah’a dua ederken “ilah” diye seslendiğini duyabilirler, yine benzer bir şeyi yahudi rolündeki kişinin hz. isa’yı sorgularken, “sen allah’ın oğlu musun?” diye sorarken, yine aramice “ilah” kelimesini söylediğini duyabilirsiniz.”)
bu gerçek fanatik hıristiyanların iddialarını tümüyle boşa çıkartmaktadır. eğer el- ilah ay tanrısıysa, hz. isa’da bu tanrıya inanıyordu. ona bu isimle dua ediyordu. böyle bir şey söz konusu değildir. hz. muhammed’in seslendiği allah ile hz. isa’nın seslendiği allah aynıydı. ve o her şeyin yaratıcısı olan eşi ve benzeri olmayan yüce allah’tır.dolayısıyla bu iddiada bulunan hıristiyanlar bilmeden kendi kendilerini yalanlamaktadırlar. bu iddialarda bulunanlar kendi dinlerini bilmeden, aramicede tanrının ne demek olduğundan haberleri olmadan, isa’nın konuştuğu dilin farkında olmadan bu vehimleri söylemişlerdir. 


6-bu tip çalışmalar yukarıda da söylediğim gibi fanatik hıristiyanlar tarafından ortaya atılmaktadır. bağımsız bilim adamları bu iddialara destek vermez. bu konuda türkiye’de ateist çevrelerin destek olmasının sebebi, olayın bilimsel temellerine dayanması değildir. adeta “düşmanıma atılan çamur benim çamurumdur.” mantığında bu iddialara sahip çıkmaktalar. bu çevreler için söylenenlerin bilimsel olup olmaması önemli değildir. önemli olan dine bir saldırıda bulunulmasıdır. aynı çevreler islam’ın kökeni “güneş kültü”dür diye de iddialarda bulunmaktadırlar. işine geldiğinde işine gelen şeyleri söylemekten çekinmezler. onlara göre, bunların bilimsel bir alt yapısı olmasına gerek yoktur.
sonuç olarak, bu iddialar tümüyle gerçek dışıdır. islam tevhid dinidir. bu din adem’den günümüze kadar yeryüzünde hep var olmuştur. allah elçileri vasıtasıyla bu dini insanlara ulaştırmıştır. allah kuran’da insanları aya güneşe değil sadece allah’a tapmaları gerektiğini şöyle vurgulamaktadır:
41/37- gece, gündüz, güneş ve ay o'nun ayetlerindendir. siz güneşe de, aya da secde etmeyin. alah’a secde edin, ki bunları kendisi yaratmıştır. eğer o'na ibadet edecekseniz.

 

Link to post
Sitelerde Paylaş

@jynx

   Müslümler uzun yazı yazınca cevap verildiğini sanıyor, lakin yaptıkları şey ortaya bir kamyon laf salatası dökmekten başka hiçbir şey değil. Bu yazıyı yazan şakirt sadece ciddi iddiaları yok öyle bir şey dercesine ret etmiş. İslam'ın simgesi aydır, takvimi aya göre baz alınmıştır, kutsal günleri mevsimsel değişiklik yaşar ama aynı olan şey hep gökyüzündeki ay'ın biçimidir, oruç gün içinde sadece ay varken yemektir, inancın peygamberi kendini inançsızlara ispat için ay'ı ikiye ayırmıştır, peygamberine övgü olarak "ay yüzlü peygamber" denir. ama bunların hepsi tesadüftür.

Zamanım dar yalnız Türkler islamla tanışmadan evvel yapılan camilere birkaç örnek veriyorum, görüldüğü üzere minare ve kubbelerinde hilal var, misal 1 - 2

Link to post
Sitelerde Paylaş
5 saat önce, jynx yazdı:

Dedim ya. Müslümanlar, önceki toplumlar peygamberleri reddettiği için peygamberlerden kanıt bulamadığımızı ileri sürüyorlar. Yani kanıt bulamamamız onlara göre islamı çürüten bir şey değil. 

 

Biz bunu İslamı çürütmek için söylemiyoruz. Gerçek öyle olduğu için gerçeği ifade ediyoruz. Krallar, hakanlar, firavunlar hakkında tonlarla kanıtı niye buluyoruz da bir tane peygamberle ilgili tek kanıt yok?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Dinlerdeki benzerliklerin nedeni kültürel etkileşimdir. Birbirlerinden görüp etkilenmişler, kendi kültürleriyle harmanlayıp yeniden üretmişler. Olay bundan ibaret. Aksini gösteren bir kanıt olmadığı sürece bu böyledir. İslam'ın tarihin başından beri hep var olduğu iddiası hiçbir bilimsel dayanağı olmayan bir Müslüman dogmasıdır. Gerçek ise peygamberliğin Yahudi icadı olduğu ve İbrahimî dinlerin kadîm putperest inanışların yozlaşması sonucu ortaya çıktığıdır. Bilimsel araştırmalar göstermiştir ki Sümer, Yunan, Akkad, Babil, Mısır, Asur, Fenike, Amurru ve Sasani gibi medeniyetlerin mitolojik hikâyeleri kültürel etkileşim yoluyla İbrahimî dinlere geçmiştir. Müslümanlar sakat bir bakış açısıyla "onlara da peygamber gelmiştir, sonra vahyi tahrif etmişlerdir" iddiasıyla meseleyi geçiştirir. Oysa bu iddiayı destekleyecek hiçbir tarihsel delil yok. Çok tanrılı bir din geleneğine sahip bu toplumlarda "peygamberlik" gibi bir müessese bulunmamaktadır. "Peygamber geleneği" Ortadoğu'nun görece yakın tarihi dışında dünyanın herhangi bir yerinde yoktur. Tanrıyla iletişime geçtiğini söyleyenler olsa da bu hiçbir zaman tek tanrılı dinlerin "vahiylerine" benzer bir durum değildir. Yani tüm dünyada "peygamber" diye bir gelenek sadece Ortadoğu'da vardır ve Yahudilerle başlamıştır. Diğer hiçbir yerde bu geleneğe rastlanmamıştır. Mesela Amerika'da, İngiltere'de, Japonya'da, Çin'de peygamberlik kültürünün izine rastlayamıyoruz. "Vardır" diyen kanıtlamakla yükümlüdür.

 

Eski kaynak, orijinal hikâyeye daha yakındır ve kopya olma ihtimali daha düşüktür. Bugün peygamberliğini ilan eden biri yeni bir din icat etse ve ona namaz ibadetini de koysa ne düşünürsünüz? İslam'dan kopya çektiğini değil mi? İşte aynısı Sümer mitleri ile Kuran arasındaki benzerlik için de geçerli. Ayrıca sadece mitler değil, peygamber biyografileri bile eski inanışlardan çalıntı. Hadi mitlerdeki benzerlikleri "kaynak aynı" diye açıkladılar. Peki hayat hikâyeleri bile birbirine bu kadar benzer mi arkadaş. Hem dedikleri gibi olsa Muhammed'e kadar insanlık tarihi boyunca bu Allah niye mesajlarının değiştirilmesine izin vermiş ve en sonunda "Ahan da bu sonuncusu. Bunu isteseniz de değiştiremezsiniz" demiş? Niye bunu en baştan söylememiş? Güya Allah Kuran’dan önce kitap göndermiş, üçünde de kitabını koruyacağına dair söz vermiş ama koruyamamış. İş işin aynasıdır demişler. Bugüne kadar koruyabildin mi? Hayır. O zaman başını korursun kardeşim, hadi git başka sözler ver öyle gel derim ben. Madem İncil tahrif edildi, Muhammed neden İsa’dan hemen sonra değil de 500 sene sonra geldi?

 

Bir de ne hikmetse Sümerler yazıyı bulduktan sonra gökten kutsal kitaplar inmeye başladı. Sen kalk, herşeye kadir tanrı mıdır, nedir, kitap göndermek için kullarının yazıyı keşfetmesini bekle. Her şeye kadir Tanrı niye kutsal kitap göndermek için Sümerlilerin yazıyı keşfetmesini bekledi?

tarihinde Şövalye tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Gerçek son derece açık: Sümerler yazıyı keşfedince bir yazılı kültür oluşturmuşlar. Bu kültür de her yana yayılmış. Çeşitli şekillerde yorumlanmış. Gökten vahiy filan indiği saçmalık. Cahilce bir uydurma. Gerçeğin bu olduğu apaçık!

 

Kuran'da doğru söz görmek istiyorsanız müşrikler dedi ki denen sözlere bakacaksınız. Ne yazıyor Kuran'da, ne demiş müşrikler? "Bu Kuran eskilerin masallarıdır" demişler mi? Evet. İşte doğru söz bu Kuran'da.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.

×
×
  • Yeni Oluştur...