Jump to content

Sevdiğim Laflar...


Recommended Posts

Ahlâk, bir insanın sevmediği bir insana karşı kurduğu otoritedir. (Oscar Wilde)

 

Bir milleti yüce kılan, yüce insanlarının sayısından önce, sayısız sıradan insanının itibarıdır. (Jose Ortega y Gasset)

 

Adalet, sadece yerine getirilmekten ziyade varlığına inanılan bir şey olmalıdır. (J. C. Morton)

 

Çocuğun ışıl ışıl zekâsı ile ortalama bir yetişkinin cılız zihniyeti arasında ne acı bir çelişki var. (Sigmund Freud)

 

Vatanseverler her zaman ülkeleri için ölmekten bahsederler; ülkeleri için öldürmekten değil... (Bertrand Russell)

 

Şehitlik, bir insanın herhangi bir yeteneği olmadan üne kavuşabilmesinin biricik yoludur. (George Bernard Shaw)

 

İtibar peşinde koşmak, bilge bir insanın bile vazgeçebileceği son şeydir. (Gaius Cornelius Tacitus)

 

İyi bir fikir geliştirmenin en iyi yolu, pek çok fikir geliştirmektir. (Nobel ödüllü ABD'li fizikçi Linus Pauling)

 

Ölüler yaşayanlardan daha çok çiçek alır, çünkü pişmanlık minnetten daha güçlüdür. (Anne Frank)

 

Hiç kimse, sizin rızanız (izniniz) olmadan size kendinizi değersiz hissettiremez. (Eleanor Roosevelt)

 

Akıllı adam, akılsız adamın son yaptığını ilk önce yapar. (Johann Wolfgang von Goethe)

 

"Aklı başında" kişi, içindeki tımarhane kaçkınını kilit altında tutan kişidir. (Paul Valery)

 

İnsan denemediği her şeyde yüzde yüz başarısız olur. (La Rochefoucauld)

 

Gediğine oturmuş bir lafın verdiği sıkıntıya katlanmaktan daha can sıkıcı pek az şey vardır. (Mark Twain)

 

Başkalarında rahatsız edici bulduğumuz (bizi kızdıran) her şey, kendimizi anlamamızı sağlayabilir. (Carl Gustav Jung)

 

Düşmanını affetmemiş kişi, henüz yaşamın en yüce zevklerinden birini tatmamıştır. (Johann Lavater)

 

Bir kimseyle yaşanan küslük, nedenini unutturmuşsa, süresini doldurmuştur. (Elmas Türk)

 

Eğer kendi stratejinizi geliştirmezseniz, bir başkasının stratejisinin bir parçası haline gelirsiniz. (Alvin Toffler)

 

Gerçekler, karşıtlarının öne sürdüklerinden çok, taraftarlarının ateşli yaklaşımından zarar görür. (William Penn)

 

Eğer size yanlış sorular sordurabilirlerse, cevaplar için endişelenmeleri gerekmez. (Thomas Pynchon)

 

Aptallar ne bağışlar ne unutur. Saflar hem bağışlar hem unutur. Akıllılar bağışlar, ama unutmaz. (Thomas Szasz)

 

İnsanları kandırmak, kandırılmış olduklarına ikna etmekten daha kolaydır. (Mark Twain)

 

İmkânsız olduğunu bilmiyorlardı; bu yüzden başardılar. (Mark Twain)

 

Kaybettiğim onca şey arasında, en çok aklımı özlüyorum. (Mark Twain)

 

Mucizelere duyulan inanç, cehalet toprağında yetişir. (Robert G. Ingersoll)

 

Birine akıl vermeden önce, geri kalanının sana yetip yetmeyeceğini hesapla. (Bob Dylan)

 

Gelin kitap okuyalım ve dans edelim... İşte dünyaya asla zarar vermeyecek iki eğlence... (Voltaire)

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 289
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

Hoşnutsuzluk, bir insanın ya da bir ulusun ilerlemesi için ilk adımdır. (Oscar Wilde)

 

Açgözlülük, ilk günden bugüne uygarlığın itici gücüdür. (Friedrich Engels)

 

İçine fikir yürüterek girmedikleri bir durumdan insanları fikir yürüterek çıkartamazsınız. (Jonathan Swift)

 

İnsana yapılacak en büyük kötülük, onu bir umudun içine hapsetmektir. (Jean François Lyotard)

 

En insanî davranış, bir insanın utanılacak duruma düşmesini önlemektir. (Friedrich Nietzsche)

 

Dalkavukluğun sağladığı çıkar, dürüstlüğün getirdiği çıkardan daha verimli olursa, o ülke batar. (Charles Montesquieu)

 

Bugünkü hedef, belki de, ne olduğumuzu keşfetmek değil, olduğumuz şeyi reddetmektir. (Michel Foucault)

 

İnsanlar fısıldayarak söylediğiniz her şeye inanır. (Karl Kraus)

 

Dünya bir sahne ve hepimiz vahim ölçüde provasızız. (Sean O'Casey)

 

Özgür insanın ölümden daha az düşündüğü bir şey yoktur. (Baruch Spinoza)

 

Ekonomik baskı, her türden zihinsel ve ahlakî gelişmeyi olanaksız kılar. (Bertrand Russell)

 

Düzenli bir toplumda, başkalarının zararına olan bir şeyin onu yapan kişinin çıkarına olması pek enderdir. (Bertrand Russell)

 

En büyük hatayı, en güçlü olduğunu düşündüğün an yaparsın. (Bertrand Russell)

 

Toprağa kölelikten kurtulmak, ağaç için özgürlük değildir. (Rabindranath Tagore)

 

Zulme karşı insanların topluca homurdanması bile, zalimin tahtını sarsmaya yeter. (Etienne de La Boetie)

 

Doğru yolda bile olsanız, eğer oturuyorsanız, sizi ezip geçerler. (Will Rogers)

 

Bir tek düşmanı olan, her yerde onunla karşılaşır. (Ralph Waldo Emerson)

 

Her yeni fikir, başlangıçta diğerleri arasında azınlıkta kalır. (Thomas Carlyle)

 

Doğal değil, toplumsal olarak üretilen ve pekiştirilen bir niteliktir, aptallık... (Theodor W. Adorno)

 

Aşağı düzeydeki yaratıkların zekâsını yalnızca açlık keskinleştirir. Tok bir hayvan korkunç aptaldır. (Goethe)

 

Yalnız işsiz olanlar değil, daha iyi işler yapabilecek olanlar da başıboştur. (Sokrates)

 

Bir milyon dolar yerine, bir milyon arkadaşı tercih ederdim. (Edward Rickenbacker)

 

En çok hoşlandığımız insan, kendimize benzettiğimiz insandır. (Michel de Montaigne)

 

İnsan zihni yeni bir fikre uzandığında, bir daha asla eski boyutlarına dönmez. (Oliver Holmes)

 

Hayranlık duymaktan yoksun olmak, basit zekâya en büyük işarettir. (Honore de Balzac)

 

Var olan bir şeyin, yok olmayandan gelmesi imkânsızdır. (Rene Descartes)

 

Bir şey çirkinse, gerçekten onu görmüyorsunuzdur. (ressam Henri Matisse)

 

Birisi "iyi geceler" demediği için, iyi geçmeyen geceler vardır. (Pablo Neruda)

 

Çocukluğun kendini saf bir biçimde akışa bırakması ne güzeldi. Yiten budur işte. (29 yaşında intihar eden şair Nilgün Marmara)

Link to post
Sitelerde Paylaş

Ümit, bir şeyin iyi sonuçlanacağı inancı değil, nasıl sonuçlanırsa sonuçlansın anlamlı olacağı katiyetidir. (Vaclav Havel)

 

Bir insan gerçek anlamda ümidini yitirmiş olsa, bunu dile getirmek için karşınızda olmazdı. (Eric Bentley)

 

Ne denli derin bir çaresizlikten geliyor olursa olsun, insanın 'kayda geçirdiği' her şey, küçük bir ümit ışığı taşır. (Elias Canetti)

 

Ümit tıpkı taşra yolu gibidir; aslında ortada bir yol yoktur ama üstünden pek çok insan geçince beliriverir. (Lin Yutang)

 

Başarı, bir başarısızlıktan diğerine coşkuyu hiç yitirmeden gidebilme becerisidir. (Winston Churchill)

 

Bir tek başarı vardır: tüm hayatınızı kendi kafanıza göre yaşamak. (Christopher Morley)

 

Başarının en zor yanı, başarılı olmayı sürdürmek zorunda olmanızdır. (Irving Berlin)

 

Birçok şeyi yapmanın en kısa yolu, aynı anda sadece bir şeyi yapmaktır. (Samues Smiles)

 

Cesaretimiz, biz azınlıktayken sorgulanır. Hoşgörümüz, biz çoğunluktayken sorgulanır. (Ralph W. Sockman)

 

Cesaretin büyük bir bölümü, o işi daha önce yapmış olmanın cesaretidir. (Ralph Waldo Emerson)

 

Cesaret, korkuya karşı koymaktır, onu yenmektir. Korkusuzluk değil... (Mark Twain)

 

Bir liderin başlıca fonksiyonu, ümitleri canlı tutmaktır. (John W. Gardner)

 

Bir lider, ulusunu savaşa göndermeden önce tereddüt etmiyorsa, liderlik yeteneği yoktur. (Golda Meir)

 

Emretmeden yönetebiliyorsanız, lidersiniz demektir. (Lao Tzu)

 

Liderlik, yapılmasını istediğiniz şeyi, yapmak istediği için başkasına yaptırma sanatıdır. (Dwight D. Eisenhower)

 

Nezaket, sağırların duyabildiği, körlerin de görebildiği bir dildir. (Mark Twain)

 

Vicdan, içinizden geçen "birisi bakıyor olabilir" sesidir. (H. L. Mencken)

 

Dün yaptığınız şey size hâlâ çok iyi görünüyorsa, bugün yeterli değilsiniz demektir. (Earle Wilson)

 

Ne zaman bir çocuk "Peri masallarına inanmıyorum" dese, bir yerlerde bir peri ölür. (James Barrie)

 

"Aptalca" bir soru, yepyeni bir gelişimin ilk işaretidir. (A. N. Whitehead)

 

Bir insanı tanımak için neyi gülünç bulduğundan daha iyi bir gösterge olamaz. (Goethe)

 

Çayırların kırmızı tonlarında, ağaçların da mavi olmasını isterdim. Doğa'nın hiç hayal gücü yok. (Charles Baudelaire)

 

Bir şeylerin başınıza gelmesine izin vermeyin, siz onların başına gelin. (Stephen Covey)

 

Bir kere dürüstçe "bilmiyorum" diyebilirseniz, işte o zaman doğruya giden yol açılmış demektir. (Robert A. Heinlein)

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • 2 weeks later...

Bazı insanlarla tartışmak, bir güvercin ile satranç oynamaya benzer. Siz ne kadar iyi satranç oynarsanız oynayın, güvercin bütün figürleri devirecektir, tahtanın üzerine sıçacaktır ve oyunu kazanmış gibi azametle yürüyecektir.

 

- Kim demişse, iyi demiş -

Link to post
Sitelerde Paylaş

Tanrı kuruntusunun, bizim zihnimizin sınırlarından doğduğuna kuşkunuz olmasın. Gördüğümüz şeyi kime atfedeceğimizi bilmediğimizden, doğanın kavranamaz sırlarını açıklamanın son derece imkansız olması karşısında, sebepleri bizim meçhulümüz olan bütün etkileri yaratma gücüne sahip bir varlığı bu doğanın üzerine temelsizce yerleştirdik. (Marquis de Sade)

 

Din, belirli şeylere bir açıdan bakmak değil, her şeye belirli bir açıdan bakmaktır. (Robert Sega)

 

Dinin en büyük kötülüğü, insana, vicdan azabı duymadan acı çektirme fırsatı vermesidir. (Bertrand Russell)

 

Ancak en son katedralin en son tuğlası en son papazın kafasına düşüp onu ezdiği zaman, insanlık gerçekten özgür olabilecektir. (Honore de Balzac)

 

Dünyada en büyük aptallık, insanın hayatını, sağduyusuna ve aklına göre değil de, bir çan sesine göre ayarlamasıdır. (François Rebelais)

 

Bu benim inancım: Mutluluk tek iyilik; akıl tek meşale; adalet tek ibadet; insanlık tek din ve sevgi tek rahip. (Robert Ingersoll)

 

Ezilenler arasında din adamı yoktur. Din adamları, ezen sınıf ya da ırkların asalağıdırlar. (Jean-Paul Sartre)

 

Kişi incelerse, imanın her savunuluşunda mantığa bir saldırı bulur. İmanı kucaklamak, aklı terk etmektir. (George Smith)

 

Tımarhaneye yapılan sıradan bir gezinti, imanın hiçbir şeyi kanıtlamadığını gösterir. (Friedrich Nietzsche)

 

"Kutsal" fikri, basitçe, herhangi bir kültürdeki en muhafazakar fikirlerden biridir, çünkü diğer fikirleri, şüpheyi, ilerlemeyi, değişimi suç haline getirir. (Salman Rushdie)

 

Herhangi bir şeye inanan birisini ikna edemezsiniz, çünkü inançları kanıta değil, inanmaya duydukları köklü ihtiyaca dayanır. (Carl Sagan)

 

Tanrıya inanmak; onun varlığının özlemini çekmek, dahası, o varmış gibi davranmaktır. (Miguel de Unamuno)

 

İnsanlar tanrı sevgisi adına ne kadar alçakça ve acımasızca işler yapıyorlar. (W. Somerset Maugham)

 

Tanrının varlığını iddia etmek, yokluğunu iddia etmekten, ispatlanabilirliği bakımından, daha zordur. (Arthur Schopenhauer)

 

Çoğu fizikçi, din ile pratisyen ateist olarak bile nitelenemeyecek kadar az ilgilidir. (Steven Weinberg)

 

İnsanlar din varken bu kadar kötüyseler, din olmasa nasıl olurlardı acaba? (Benjamin Franklin)

 

Din uğruna ölmek, onu sonuna kadar yaşamaktan kolaydır. (Jorge Luis Borges)

 

Bir inancın kullanışlı olması, onun gerçekliğinin kanıtı değildir. (Henri Frederic Amiel)

 

Mizahın Kitab-ı Mukaddes'te hiç yer almaması, bütün edebiyatta benzersiz bir durumdur. (A. N. Whitehead)

 

Tanrı, dünyayı açıklamak için uydurulmuş bir sözcükten başka bir şey değildir. (Alphonse de Lamartine)

 

Tanrı, yüceltilmiş bir babadan başka bir şey değildir aslında. (Sigmund Freud)

 

Tanrı öldü! Cennet bomboş... Ağlayın, çocuklar, artık bir babanız yok. (Gerard de Nerval)

 

Tanrı yokluktur. Tanrı, insanın yalnızlığıdır. (Jean-Paul Sartre)

 

Cehennemi ancak katı yürekli insanlar uydurmuş olabilir. İnsanca duyguları olanlar, yaşadığı toplum ahlâkının cezalandırdığı suçları işleyenlerin, öldükten sonra bile sonsuz işkenceler çekmesine razı olmazlar. Kendini bilen hiç kimse böyle bir görüşü kabul edemez. (Bertrand Russell)

 

İnsanların en zayıf tarafları, sormadan, araştırmadan, düşünmeden, kafalarını patlatmadan inanmak hususundaki hayret verici temayülleridir. Dünyadaki yalancı peygamberleri yetiştirmek ve beslemek için en iyi gübre, işte bu bilmeden inanmak için çırpınan kalabalıktır. (Sabahattin Ali)

 

Ruhunda sükûnete kavuşmak ve mutlu olmak isteyen insanlar inanabilir ve iman edebilirler. Ama hakikatin peşindeki insanlar, iç huzurundan feragat etmelidirler ve hayatlarını sorgulamaya adamaktan, kendileri ve hayatla yüzyüze gelmekten korkmamak zorundadırlar. (Friedrich Nietzsche)

 

Din, bilgiye bazen düşman, bazen rehine, sık sık tutsak, en çok da çocuk muamelesi yapar. Dinde olduğu gibi siyasette de, bizim itikatlarımızın yarısına inananlara, onu tamamen reddedenlere olduğundan daha az merhamet ederiz. İnsanlar din uğruna kavga eder, yazar, dövüşür, ölürler; ezcümle her şeyi yaparlar, din uğruna yaşamak hariç. (Charles Caleb Colton)

 

17, 18 ve özellikle de 19. yüzyılda "Din, halklar için bir uyuşturucudur" diyen aydınlara hak vermek gerekir. Çünkü onlar, tarihte var olan bir dinden söz ediyorlardı. Tarihe egemen olan dine bakıp inceledikten sonra görmüşler ki din, gerçekten insanları uyuşturuyor. Dolayısıyla "Din, ekonomik ve sosyal bakımdan, azınlığın çoğunluk üzerinde tahakküm kurmasını sağlayan bir araçtır" diyen bu kimselere hak vermek gerekir. Zaten feodal dönemde dinin görevi, statükoyu yani kölelik ve efendiliği korumaktı. Sadece feodal dönemde değil, şekli ne olursa olsun, yönetim ve ekonominin mevcut olduğu farklı toplumlarda her dönemde ve her sınıfta din, insanların fıtrî din duygularını istismar ederek statükoyu koruyan bir araç olmuştur. Bunun örnekleri pek çoktur. Tarihin herhangi bir dönemine baktığınızda dinin neler yaptığını görebilirsiniz. Bunun örneklerinden biri İran'dır. (Ali Şeriati)

Link to post
Sitelerde Paylaş

Sevmek, onunla birlikteyken bir bütün olmak değil, o yokken yarım kalabilmektir. (Georg Wilhelm Friedrich Hegel)

 

Sevgiyi, gençler gibi tutkusunun aleviyle değil, sağlamlığı ve tutarlılığıyla ölçmeliyiz. (Marcus Tullius Cicero)

 

Çoğu sevgi, sona erdirmeye cesaret edemediğimiz birer alışkanlık ya da görevdir. (Henry de Montherlant)

 

Birini ne kadar severseniz, ona o kadar az dalkavukluk edersiniz. Gerçek sevginin kanıtı, eleştiriyi esirgememektir. (Moliere)

 

Yalnız seni sevenleri sevmek, sevgi değil, değiş tokuştur. (Cenap Şahabettin)

 

Sevginin hüküm sürdüğü yerde güç istenci yoktur; gücün üstün olduğu yerde ise sevgi eksiktir. Biri diğerinin gölgesidir. (Carl Gustav Jung)

 

Anne sevgisini hak etmek gerekmez. Baba sevgisini hak etmek gerekir, o daha seçicidir. (Robert Frost)

 

Aşk ve huzur aynı yürekte yaşayabilir mi? Gençlik mutsuzdur, çünkü şu korkunç seçimle karşı karşıyadır: ya huzursuz aşk ya da aşksız huzur. (Pierre Beaumarchais)

 

Aşkta iki tür sadakat vardır. Birincisi, sevdiğimize âşık olmak için durmadan yeni sebepler keşfetmekten kaynaklanır. İkincisi ise, aşkı korumayı bir onur sorunu olarak görmekten. (La Rochefoucauld)

 

Aşk, takmazsak yaşayamayacağımızdan korktuğumuz ve takarsak da yaşayamayacağımızı bildiğimiz maskeleri çıkarıp atar. (James Baldwin)

 

İlk aşkın büyüsü, asla sona ermeyeceğini sanacak kadar saf olmamızdan kaynaklanır. (Benjamin Disraeli)

 

Aşk nedir? Bir bedende iki ruh... Peki, ya dostluk? İki bedende bir ruh... (Joseph Roux)

 

Aşkın ilk soluğu, mantığın son soluğudur. (Antoine Bret)

 

Aşk, birinin mutluluğunun sizinki için zorunlu olması durumudur. (Robert A. Heinlein)

 

Aşk, seviştikten sonra size sevgilim diyecek birini bulma sisteminden başka bir şey değildir. (Aşk, birinin size seviştikten sonra sevgilim diye seslenmesi için icat edilmiş bir sistemdir) (Julian Barnes)

 

Aşk hakkında her şey doğru, her şey yanlıştır. Hakkında söylenecek hiçbir şeyin saçma olmadığı tek şey, aşktır. (Nicolas Chamfort)

 

Keşke insanlar herkesi, beni sevdikleri gibi sevselerdi. Dünya çok daha güzel bir yer olurdu. (efsane boksör Muhammed Ali)

Link to post
Sitelerde Paylaş

Erich Fromm'dan sevmek üzerine sözler:

 


Birisini sevmek, yalnızca güçlü bir duyguya kapılmak değildir; bir karardır, bir yargıdır, bir söz vermedir. Sevgi yalnızca duygudan oluşsaydı, birbirine ölünceye dek sevmek için söz vermek gerekmezdi. Duygular gelip geçicidir. Eyleme yargı ve karar karışmamışsa, o duygunun ölünceye dek süreceğini nasıl bilebiliriz?

 

Sevgi yalnızca belli bir insana bağlılık değildir; bir tutumdur, kişinin yalnızca bir sevgi nesnesine değil, bütünüyle dünyaya bağlılığını gösteren bir kişilik yapısıdır. Kişi yalnızca bir tek insanı seviyor, başka her şeye ilgisiz kalıyorsa, sevgisi sevgi değil, birlikte yaşamaya bağlılık ya da yaygınlaştırılmış bir bencilliktir.

 

Eğer bir kimse, sevdiği insana sahip olarak hayatına bir çözüm getireceğini ya da güven duygusu kazanacağını sanıyorsa, o, sevgiyi bir put haline getirmiş demektir. Putlaştırma eğiliminden uzak olan bir sevgi ise sessiz, sakin ve derin olur, her an yeniden doğar. Ama bu sevgi hiçbir zaman bir sarhoşluk, uyuşukluk, kendinden geçme ve sorunlardan kurtulma duygusu yaratmaz. Gerçek sevgi, benlik ve egodan sıyrılmıştır; kısıtlayıcı olmak yerine, genişletici ve kucaklayıcı bir özellik kazanmıştır.

 

Başka birisine, kendime yetemediğim için bağlanıyorsam, karşımdaki kadın ya da erkek benim için bir cankurtaran olabilir belki ama, aramızdaki bağ, sevgi bağı olamaz. Çelişik gibi görünse de, yalnız kalabilme yeteneği, sevebilme yeteneğinin tek koşuludur.

 

Sevgi bir etkinliktir, edilgen bir olay değildir. Bir şeyin içinde olmaktır, bir şeye kapılmak değildir. Sevginin etkin özelliği en genel biçimde şöyle tanımlanabilir: Sevgi, vermektir; almak değildir.

 

Sevgi, sevdiğimiz şeyin yaşaması, gelişmesi için duyduğumuz etkin ilgidir.

 

Seni seviyorum diyebiliyorsam, bu, sende bütün insanlığı, bir anlamda canlı olan her şeyi ve yine sende kendimi seviyorum demektir.

 

Yeniyetme aşk, "Seni seviyorum, çünkü sana ihtiyacım var" der. Olgun aşk ise, "Sana ihtiyacım var, çünkü seni seviyorum"

Link to post
Sitelerde Paylaş

Politika, insanları, kendilerini fazlasıyla ilgilendiren konularla haşır neşir olmaktan alıkoyma sanatıdır. (Paul Valery)

 

Politikacıların %90'ı, geriye kalan %10'un adını lekeliyor. (Henry Kissinger)

 

Politikada insanlar, yatağında yatan hastalar gibi, daha rahat edeceklerini sanarak bir o yana bir bu yana döner dururlar. (Goethe)

 

Politikacılar bu ülke için sizin canınızı feda eder. (Texas Guinan)

 

Bir politikacı, ihtiyaç duyduğu her an yanınızda olacaktır. (Ian Walsh)

 

Politikacı olmadım çünkü sürekli haklı olmak için çabalamaya katlanamazdım. (Peter Ustinov)

 

Politikada hiçbir şey kötü hafıza kadar takdire şayan değildir. (J. K. Galbraith)

 

Ülke çapındaki bir adayın (siyasetçinin), insanların hatırlayacağı şeyler söylemesi tehlikelidir. (Eugene McCarthy)

 

Uygulamalı politikanın bütün amacı, halkı dehşet (ve böylelikle bir yaygara) içinde bırakıp onları tamamen hayali gulyabanilerle tehdit etmektir. (H. L. Mencken)

 

Politik beceri; yarın, gelecek hafta, gelecek ay ve gelecek yıl neler olacağını söyleyebilme, sonra da bütün bunların neden doğru çıkmadığını açıklayabilme yeteneğidir. (Winston Churchill)

 

Issız bir adaya düşen üç insan eninde sonunda politikayı yeniden icat edecektir. (Mason Cooley)

 

Politikanın ana kuralı: asla yatağınızda ölü bir kız ya da canlı bir erkekle yakalanmayın. (Edwin W. Edwards)

 

Kadın politikacıların sayısı azdır çünkü iki yüze makyaj yapmak sıkıntı yaratır. (Maureen Murphy)

 

Halk, politikacılar hakkında olumsuz düşündüğünü söylüyormuş. Bir de politikacıların onlar hakkında ne dediklerini duysalar... (George Walden)

 

Politikacılık en eski ikinci meslek. Düşünüyorum da, birincisiyle (fahişelik) büyük benzerlik gösteriyor. (eski ABD Başkanı Ronald Reagan)

 

Politika, çoğunluğun ilgisizliği üzerine kuruludur. (James Reston)

 

Politika, gerçekleri yadsıyıp yalan söylemek değil, gerçeklerin istediğiniz yanını göstermektir. (Winston Churchill)

 

Olimpiyatlarda ikinci gelmek gümüş madalya getiriyor; siyasette ikinci gelmekse unutulmayı. (eski ABD Başkanı Richard Nixon)

 

Siyasette insanın ya ülkesine ya da seçmenlere ihanet etmesi gerekir. Ben, seçmenlere ihanet etmeyi tercih ediyorum. (Fransız devlet adamı Charles de Gaulle)

 

Başkan olmak, mezarlık işletmeye benzer; altınızda bir sürü insan vardır ama sizi kimse dinlemez. (eski ABD Başkanı Bill Clinton)

 

Politika o kadar pahalandı ki, yenilmek bile milyon dolarlar gerektiriyor. (Will Rogers)

 

Hükümet, en iyi haliyle gerekli bir kötülüktür; en kötü haliyle dayanılmaz bir kötülük. (Thomas Paine)

 

Hükümete para ve yetki vermek, genç çocuklara bir şişe viski ve arabanın anahtarlarını vermek gibidir. (P. J. O'Rourke)

 

Paul'e para ödemek için Peter'ı soyan bir hükümet, Paul'ün desteğine her zaman güvenebilir. (George Bernard Shaw)

 

Hiç kimse için oy kullanmadım, hep birilerine karşı oy kullandım. (W. C. Fields)

 

Ülkedeki bütün akıllı insanların bana oy vermesi yeterli değil, çünkü çoğunluğa ihtiyacım var benim. (politikacı Adlai Stevenson)

 

Politikada ölüm olduğu sürece umut vardır. (Harold Laski)

Link to post
Sitelerde Paylaş

Gönül rahatlığıyla "Amerika'ya özgü" diye niteleyebileceğimiz bir tek insan özelliği yoktur. (Mark Twain)

 

Amerikalı'nın dili yoktur. Lehçesi, argosu, taşra ağzı, şivesi falan vardır. (Rudyard Kipling)

 

Amerikalılar bok bile yerler, yeter ki üzerine rastgele ketçap, hardal, biberli domates sosu, Tabasco sosu, Hint biberi ya da yemeğin özgün tadını bozan herhangi bir şey koyun... (Henry Miller)

 

Bizi (Amerikalıları) dünyadan ayıran, okyanuslar değil, Amerikan bakış tarzıdır. (Henry Miller)

 

Amerikalılarda inanç pek yoktur. Onlar doların gücüne güvenirler. (Ralph Waldo Emerson)

 

(ABD için) Para sevgisinin insan duygularına böylesine egemen olduğu bir başka ülke görmedim. (Alexis de Tocqueville)

 

Amerikalıları asla eleştirmeyin. Paranın satın alabileceği en iyi zevke sahipler. (Miles Kington)

 

Amerikan gençliği, sürücü ehliyeti alma yaşına gelmeye, oy kullanma yaşına gelmekten çok daha fazla önem verir. (Marshall McLuhan)

 

ABD'yi ziyaret eden her Avrupalı, "çehre" diye adlandırdığı şeyin göreli azlığı; ihtiyar bebekler gibi görünen kadın ve erkeklerinse çokluğu karşısında hayrete düşer. (W. H. Auden)

 

Amerikalılar, bakımsız bahçesi olan biriyle komşu olmaktansa, sapık, eroin bağımlısı, komünist bir pornocuyla komşu olmayı tercih eder. (Dave Barry)

 

Amerika, nüfusunun büyük bir oranının, profesyonel güreşin (pankreas güreşin) gerçek ama aya yolculuğun yalan olduğuna inandığı tek ülke. (David Letterman)

 

Amerika, tüm fakirlerin şişman olduğu tek yer. (Al Franken)

 

Amerikalılar, Afrikalı büyücü doktorlarla alay ederken, sahte diyetlere 100 milyon dolar harcarlar. (L. L. Levinson)

 

"American" kelimesinin "I can" (İng. "Yapabilirim") ile bitmesi, çok uygun bir tesadüftür. (Alexander Animator)

Link to post
Sitelerde Paylaş

Hiç kimse kökenini, ten rengini veya cinsel eğilimini seçmiyor. Ama herkes kendisinin bir göt/pislik olup olmadığını seçebilir.

 

- Kim demişse, iyi demiş -

 

tarihinde kavak tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Evrensel Kanunlar:

 

Herhangi bir şeyin yolunda gitmeme ihtimali varsa, o şey yolunda gitmeyecektir. (Murphy Kanunu)

 

Herhangi bir şeyle yeteri kadar oynarsanız bozulur. (Murphy Kanunu)

 

Fişini takınca daha iyi çalışır. (Sattinger Kuralı)

 

Eğer bir şey ayarlanabilir ise, er ya da geç ayara ihtiyacı olur. (Max Frisch)

 

Araba tamir ederken elimizden düşen her alet, arabanın altında tam ortaya doğru yuvarlanır. (Murphy Kanunu)

 

Kediniz kucağınızda uyuyakalıp tamamen hoşnut ve sevimli göründüğü an, tuvalete gidesiniz gelir. (Anonim)

 

Seks hariç, her şey olması gerekenden fazla zaman alır. (Murphy Kanunu)

 

Aldığınız her şey bir hafta sonra indirime girer. (Erma Bombeck)

 

Bir şey uçuyor, batıyor ya da s.kişiyorsa, onu kiralamak satın almaktan daha ucuzdur. (Anonim)

 

Bir gazeteden makale yırtmaya çalıştığınızda, yırtık, gerekli makalenin dışına değil de hep içine doğrudur. (Alan Fraser)

 

Çocuğun elinde çekiç olunca her şey çiviye döner. (Leo Kaplan)

 

Kişinin yapacakları az oldukça, onları yapmak için zamanı da azalır. (Lord Chesterfield)

 

Eğer bir tamirci bekliyorsanız tüm gün beklersiniz. Eğer beş dakika için dışarı çıkarsanız, o siz yokken gelir ve gider. (Henny Youngman)

 

Havalimanında bagaj konveyöründeki ilk bavul, hiç kimsenin değildir. (George Roberts)

 

İstifa etmeyeceğini dört kez söyleyen herkes istifa eder. (J. K. Galbraith)

 

Her evde kutu dolusu garip anahtar vardır. Fakat bunların hiçbiri bir kilide uymaz. (Pam Brown)

 

Söz konusu yabancı mutfaklarsa, daha az otantik olan daha iyidir. (Gerald Nachman)

 

Kırmızı ışığı yeşil ışığa çevirmenin en hızlı yolu, torpido gözünde bir şeyler aramaktır. (Billy Connolly)

 

Tüm insanların kaidede istisna olmak istemesi, kaidede istisna değildir. (William F. Buckley)

 

Bankada, posta ofisinde, süpermarkette gözden kaçırdığınız evrensel bir kural var: En kısa sıra, en yavaş ilerleyendir. (Bill Vaughan)

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bağnazlık, hakkında hiçbir şey bilmediğiniz bir konudan emin olmaktır. (Mark Twain)

 

Mali durgunluk, komşunun işini kaybetmesidir. Mali kriz, senin işini kaybetmendir. (Harry S. Truman)

 

Komite, tek başlarına hiçbir şey yapamayıp, bir araya geldiklerinde hiçbir şeyin yapılamayacağına karar veren bir grup insandır. (Fred Allen)

 

Nasihat, doğru cevabı bildiğimiz ama bilmiyor olmayı umduğumuz zamanlarda istediğimiz şeydir. (Erica Jong)

 

Patron, siz işe geç kaldığınızda işe erken gelen; siz işe erken gittiğinizde ise geç kalan insandır. (Herb Caen)

 

Sıkıcı tip, siz dinlemesini isterken konuşan kişidir. (Ambrose Bierce)

 

Grup çalışması: Başkasını suçlayabilmek için bir şans. (Ambrose Bierce)

 

Sansürcü: Sizin bilmeniz gerekenden daha çok şey bilen adam. (Laurence J. Peter)

 

Küstahlık: Annesi ve babasını öldüren ve kimsesiz olduğu için mahkemeden merhamet isteyen bir adamın sahip olduğu nitelik. (Leo Rosten)

 

Kapı, bir köpeğin sürekli yanlış tarafında olduğu şeydir. (Ogden Nash)

 

Belâgat, Pamela Anderson'ı (büyük göğüslü ünlü bir kadını), el hareketi kullanmadan tarif edebilme sanatıdır. (Michael Harkness)

 

Efsane, sadece, yaşlılık itibarı kazanmış yalandır. (Harry Oliver)

 

Sürücü, korkunç bir kaza gördükten sonra arabayı bir süre düzgün kullanan kişidir. (Jane Pickens)

 

Kadın düşmanı, kadınlardan, onların birbirlerinden nefret ettiği kadar nefret eden erkektir. (H. L. Mencken)

 

Vicdan azabı, insanın bunu yapmak için neden bu kadar beklediğine pişman olmasıdır. (H. L. Mencken)

 

"Sonuç olarak", dinleyicileri uyandıran ifadedir. (Herbert Prochnow)

 

"Vesaire", sizi, daha fazlasını biliyormuşsunuz gibi gösteren ifadedir. (Herbert Prochnow)

 

Dedikodu, birinin size başkaları hakkında konuşmasıdır. Sıkıntı, birinin kendisi hakkında konuşmasıdır. Mükemmel sohbet, birinin sizinle sizin hakkınızda konuşmasıdır. (Lisa Kirk)

 

Yuva, gitmek zorunda olduğunuz ve kapısına dayandığınızda sizi içeri almak zorunda oldukları yerdir. (Robert Frost)

 

Komşu, devamlı bir şeyleri biten kişidir. (Robert Benchley)

 

Avukat, on bin sayfalık belge hazırlayıp bunun özet olduğunu söyleyen kişidir. (Franz Kafka)

 

Şiddet, kara cahillerin hazırcevaplığıdır. (George Bernard Shaw)

 

İş, bir adamın cebinden parayı şiddete başvurmadan çıkarmaktır. (Max Amsterdam)

 

Zengin adam, satıcıya daha ucuz şeyler sormaktan korkmayan insandır. (Jack Benny)

 

Bankacı, size şemsiyesini güneşli günde verip, yağmur yağmaya başladığı anda onu geri isteyen kişidir. (Mark Twain)

 

Turist, kendi arabasının önünde fotoğraf çekmek için 3000 mil seyahat eden kişidir. (Robert Benchley)

 

Hristiyan, cumartesi yaptığı ve pazartesi yine yapacağı şeyler için pazar günü tövbe eden kişidir. (Thomas Ybarra)

 

Yahudi karşıtı insan, Yahudilerden gereğinden fazla nefret eden kişidir. (Yahudi Atasözü)

 

Kazak, bir çocuğa annesi üşüdüğünde giydirilen giysidir. (Nora Ephron)

 

Tarz, herkes seni kasabanın dışına doğru kovalarken, onlara öncülük ediyormuşsun gibi görünmektir. (William Battie)

 

Sağlık, tüm arkadaşlarımın ölmeden önce şerefine içtikleri şeydir. (Phyllis Diller)

 

Erkek jinekoloğa gitmek, tıpkı hiç kendi arabası olmamış bir araba tamircisine gitmeye benzer. (Carrie Snow)

 

Tıp sanatı, tabiat hastalığı iyileştirmekle meşgulken, hastanın oyalanmasından ibarettir. (Voltaire)

 

Alkolizm, size bağırılmasına neden olan tek hastalıktır. (Mitch Hedberg Martin)

 

Meyve, sebzenin daha güzel görüneni ve pahalısıdır. (P. J. O'Rourke)

 

Uyku, ölümün uzun süreli teslimiyet barındırmayan halidir. (Lea Krinsky)

 

Doğal ölüm, doktor yardımı olmadan ölmenizdir. (Mark Twain)

 

Uzman, önceden bildiğiniz bir şeyi kulağa karmaşık gelecek şekilde söyleyebilen kişidir. (Herbert Prochnow)

 

İyimser, evin içinde uçan sineğin dışarı çıkmak için bir yol aradığını zanneden kişidir. (George Jean Nathan)

 

Kötümserlik, şeyleri olması gerektiği gibi değil, oldukları gibi görmektir. (Oscar Wilde)

 

Tecrübe, siz saçınızı kaybettikten sonra hayatın size verdiği taraktır. (Judith Stern)

 

Alçakgönüllülük, diğer insanların ne kadar mükemmel olduğumuzu anlamalarını ummaktır. (Aldo Cammarota)

 

Adab-ı muaşeret, ağzınız kapalıyken nasıl esneyeceğinizi bilmektir. (Herbert Prochnow)

 

Edep, kendimizi ne kadar çok ve diğer insanları ne kadar az düşündüğümüzü saklayabilmemize dayanır. (Mark Twain)

 

Güven, siz yere yüzüstü düşmeden hemen önce hissettiğiniz kendinden emin ve sessiz duygudur. (L. Binder)

 

Savurganlık, karınızın işine yaramayacak şeyler almaktır. (Franklin Adams)

 

Gerçekten özgür bir adam, bahanesi olmadan bir akşam yemeği teklifini geri çevirebilen kişidir. (Jules Renard)

 

Şükran, ilerideki lütuflar için sadece bir umuttur. (La Rochefoucauld)

 

Faşist, size katılmayan herkese verilen addır. (John Koski)

 

Liberal, kendi parası o anda bahiste olmayan kişidir. (Willis Player)

 

Liberal, kavga çıktığında odayı terk eden kişidir. (Heywood C. Broun)

 

Demokrasi, insanların suçlanacak kişiyi özgürce seçtikleri süreçtir. (Laurence J. Peter)

 

Gerçek diplomat, komşusunun boğazını ona fark ettirmeden kesebilen kişidir. (Trygve Lie)

 

Büyükelçi, ülkesinin iyiliği için yurtdışına yalan söylesin diye gönderilen dürüst adamdır. (Henry Wotton)

 

Dost, zamanı geldiğinde sizi saklayacak kişidir. (Philip Roth)

 

Arkadaş, taşınmanıza yardım eden kişidir. Gerçek bir arkadaş ise, bir cesedi taşımanıza yardım eden kişidir. (Milton Berle)

 

Arkadaş, masaya yemek geldikten sonra artık konuşmak zorunda olmadığınız kişidir. (Sabrina Matthews)

Link to post
Sitelerde Paylaş

Kadınlar bir söylenti başlatabilirler; savaş başlatamazlar. (Marga Gomez)

 

Birçok akıllı erkeğin aptal kadınlarla gezdiğini görürsünüz, fakat akıllı bir kadını aptal bir erkekle ancak çok nadiren görürsünüz. (Erica Jong)

 

Kadını tanıdığını söyleyen erkek çok şey kaçırıyordur. (Groucho Marx)

 

Bir kadının vaazı, bir köpeğin topal ayağı üzerinde yürümesi gibidir. Yani, iyi yapılmaz. Ama siz, yapılmış olmasına bile şaşırırsınız. (Samuel Johnson)

 

Kadın olmanın en iyi yanı ve belki de tek rahatlığı, her zaman olduklarından daha salak görünmeleri ve kimsenin buna şaşırmamasıdır. (Freya Stark)

 

Beni paspas veya fahişeden ayıran düşüncelerimi her söyleyişimde insanlar bana "feminist" diyor. (Rebecca West)

 

Kadın Hareketi'ni erkekler yönetiyor olsaydı, daha başarılı olurdu. (Alan Clark)

 

Erkekler, kadınlardan üstündür. Evvela, sadece erkekler hızla giden bir arabadan işeyebilir! (Will Durst)

 

Erkeklerin en duygudaş olanı bile, kadınların yaşadığı somut durumları hiçbir zaman tam olarak anlayamaz. (Simone de Beauvoir)

 

Erkekler alışverişi sevseydi, onu araştırma olarak adlandırırlardı. (Cynthia Nelms)

 

Kadınların yaşlanması bağışlanmaz. Robert Redford'un kişiliğini belirleyen yüz çizgileri, bende yaşlılığı çağrıştıran kırışıklıklar oluverir. (aktris Jane Fonda)

 

Zor kadın yoktur sadece zayıf erkekler vardır. (Raquel Welch)

 

Kadınların asıl sorunu, kendilerini her zaman erkeklerin kadınlar hakkındaki teorilerine uydurmaya zorunlu hissetmeleridir. (D. H. Lawrence)

 

Erkeklerin, kadınların gerçekten ne istedikleri hakkında en ufak bir fikirleri bile olmadığını belirtmelerinin sebebi, bildiklerini söylerlerse bu konuda bir şeyler yapmaya mecbur kalacak olmalarıdır. (Barbara Graham)

 

Bütün erkekler çakaldır fakat bunlardan birine geri kalanından sizi koruması için ihtiyaç duyarsınız. (aktris Marlene Dietrich)

 

Bir erkek genelde, kendisine yanıtlayabileceği türde sorular soran kadına âşık olur. (Roneld Colmen)

 

Bir erkeği, evliliği düşündüğünde korkutan kendisini bir kadına bağlama fikri değildir; bütün diğer kadınlardan ayrılma fikridir. (Helen Rowland)

 

Erkekler hamile kalabilseydi, kürtaj dinî bir ayin olurdu. (Florynce Kennedy)

 

Bir erkek için tutulması en zor sır, kendi hakkındaki fikridir. (Marcel Pagnol)

 

Sigmund Freud şöyle demişti: "Bir kadın ne ister?" Elli iki yılda öğrendiğim tek şey, kadınların erkeklerden bu tür budalaca soruları sormamalarını istedikleridir. (Bill Cosby)

 

Erkekler kadınlar hakkında hiçbir zaman hiçbir şey öğrenmezler, fakat bunu denerken epeyce eğlenirler. (Olin Miller)

 

Bir erkeğin bir kadında neler aradığını duyan kadın, her kadını kıskanmaya başlar. (Elmas Türk)

 

Herkes görünüşün, yaşın ve paranın önemsiz olduğundan bahseder. Ama şimdiye kadar hiçbir kızın çirkin, yaşlı ve beş parasız birine âşık olduğunu duymadım. (Rodney Dangerfield)

 

Kadınlar iltifatlarla zararsız hale getirilemezler, ama erkekler getirilebilirler. İki cinsiyet arasındaki fark budur. (Oscar Wilde)

 

Erkeklerin kadınlar için boşalttığı işlerden daima şüphelenin. (Jill Tweedie)

 

Üç kadın bir köşede durup konuşuyorsa buna muhabbet denir. Dedikoduysa, bunlardan biri ayrıldığında başlar. (Herb Shriner)

 

Erkekler köprüler inşa ederler ve çölleri aşan demiryolları kurarlar. Fakat bir düğme dikmenin kendilerini aştığını savunurlar. Böylece düğme dikmek zorunda kalmazlar. (Heywood Broun)

 

Kadınlar erkeklere karşı büyük bir avantaja sahipler. Evlenmelerinin yeterli olduğu ve bundan başka mesleklerinde ilerlemelerine gerek olmadığı ortak görüşü hakimdir. Öte yandan, bir erkek evlendiğinde bu görüşü benimserse, bütün kamuoyunu karşısına alır. (Rose Macaulay)

 

Bir kız asla bir vapurun ya da yatın güvertesinde dururken olduğu kadar güzel görünmez. (Anita Loss)

 

İyi kızların yoldan çıkması diye bir şey yoktur, kötü kızların kendini fark etmesi vardır. (Mae West)

 

Hafta sonu için bir erkekle çıkacak kadın, saçını kestirir, ağda yapar, en yakın arkadaşından bir etek ödünç alır, kendine yeni üst alır, kirpiklerini boyar, diyet yapar, 15 küçük kabı losyonla doldurur, elbiselerini dener, hepsini ütüler ve seksi bir şeyler alır. Erkekse, lastik ayakkabıları arabada mı onu merak eder. (Deborah McKinlay)

 

Genç erkeklerle çıkmanın iyi yanı, onlarda kıl ve dişin olması gereken yerde olmasıdır, yani yatakta, masada veya banyo zemininde değil. (Candace Bushnell)

 

Bir kadın, çocuğu hakkında her şeyi bilir. Onun dişçi randevularını, futbol maçlarını ve en iyi arkadaşlarını, en sevdiği yemekleri, aşklarını, gizli korkularını, umutlarını ve hayallerini... Erkeklerse evde küçük insanların yaşadığının hayal meyal farkındadır, o kadar. (Dave Barry)

 

Son yapılan anketlere göre, erkeklerin kadınlarda dikkat ettiği ilk şey, gözleriymiş. Kadınlarınsa erkeklerde dikkat ettiği ilk şey, bir avuç yalancı olduklarıymış! (Jay Leno)

 

Ortada herhangi hoşa gitmeyen bir durum varsa, erkekler her zaman bundan kurtulacaklarından emindirler. (Jane Austen)

 

Bir erkek, arabasına olan ilgisini birkaç günlüğüne kaybediyorsa, âşık olduğunu anlar. (Tim Allen)

 

Kadınlar konuşmak istedikleri için konuşurlar. Halbuki bir erkek sadece dış bir etken tarafından zorlandığı zaman konuşur. Örneğin, temiz çorap bulamadığında. (Jean Kerr)

 

Bir kadının gerçekten orgazm yaşadığı tek vakit, alışveriş anıdır. (Joan Rivers)

Link to post
Sitelerde Paylaş

Eşcinsellerin evlenmesine izin verilmeli. Birisi sırf eşcinsel diye bizim gibi acı çekmekten alıkonmamalı. (Jeff Shaw)

 

Lezbiyenlerin erkeklerden nefret ettiği söylenir. Ne diye nefret etsinler? Onlarla sevişmek zorunda değiller ki! (Roseanne)

 

Eğildiğinde dört taşak görürsen eşcinsel olduğunu anlarsın. (Graham Norton)

 

Siyah olmak, eşcinsel olmaktan daha iyi bir şey; çünkü siyah olduğunda, "anne, ben siyahım" demek zorunda kalmıyorsun. (Charles Pierce)

 

Playboy okuyan bir kadın, Nazi kitapçığı okuyan bir Yahudi gibi hisseder. (Gloria Steinem)

 

Sevişirken duymak istemeyeceğiniz üç kelime: "Ben geldim kocacığım!" (Ken Hammond)

 

Baştan çıkarmayla tecavüz arasındaki fark, pazarlamadır. (Roy Herbert)

 

Gerçek aşkla tacizden hüküm giymek arasında ince bir çizgi vardır. (BuzzNutley)

 

Cinsel tacizden şikayet eden kadınlar, çoğunlukla aşırı ölçüde çirkindir. (Auberon Waugh)

 

Hiç iyi olmasanız da yaparken eğlenebileceğiniz 2 şey, golf oynamak ve seks yapmaktır. (Jimmy Demarest)

 

Kadınların yatakta yapmayı en sevdikleri şey,... kahvaltıdır! (Robin Williams)

 

Seks müstehcen midir? Doğru yapıyorsanız evet! (Woody Allen)

 

Sizden fazla seks yapan kişiye "yollu" denir. (Victor Lownes)

 

Cinsel ilişkiyle ilgili "Ah! Saçıma basıyorsun!" adlı bir kitap yazacağım. (Richard Lewis)

 

Erkeklerin yüzde % 90'ı mastürbasyon yapar; kalan % 10'nun ise kolları yoktur! Kadınların da % 60'ı mastürbasyon yapar; kalan % 40'ı ise sizden banyo yapmanın çok zaman aldığına inanmanızı bekler! (Richard Jeni)

 

Çekici bulduğunuz bir kadına karşı dürüst olup, "Selam, ben Bob. Çok çekicisin. Eve gidip hayvanlar gibi düzüşmek ister miydin?" diyebilmeniz harika olmaz mıydı? (Tim Allen)

 

Mastürbasyonu eleştirmeyin. Çünkü o, sevdiğim biriyle sevişmek anlamına geliyor. (Woody Allen)

 

Mastürbasyonla ilgili en iyi şey, onun için süslenmek zorunda olmayışınızdır. (Truman Capote)

 

Mastürbasyon ve onun muhteşem müsaitliği... (James Joyce)

 

En son bir kadının içine girişim, Özgürlük Anıtı'nı ziyaret edişimdi. (Woody Allen)

 

(azalan cinsel gücü hakkında) Deliliğin zincirlerinden kurtulmak gibi... (Sophokles)

 

Öpüşmek, zemin kattaki işe en üst kattan başvurmaktır. (Brian Johnson)

 

Sevişmek ya da televizyonda görünmek için bulduğunuz hiçbir fırsatı kaçırmayın. (Gore Vidal)

 

Hiçbir erkeğin iyi yapmadığını kabul etmeyeceği 2 şey vardır: araba kullanmak ve sevişmek. (Stirling Moss)

 

Bir kadınla sevişmeyi istemediğini söyleyen bir erkek, yalan söylemenin cazibesini artırdığını düşünür. (Corbin Bernsen)

 

Erkeklere göre, porno filmler, tüm sıkıcı yönleri çıkarılmış güzel aşk hikayeleridir. (Richard Jeni)

 

Bir erkeğin bir kadının elbiseleri hakkında hoşuna giden taraf, onlarsız nasıl görüneceğine ilişkin kurduğu fantezilerdir. (Brendan Francisin)

 

Şehvet içindeki erkekler, nitelikle ilgilenmez. (Peter Nelson)

 

Bütün insanlar seks ve aşkı ilişkilendirir. Erkekler hariç! (Roseanne)

Link to post
Sitelerde Paylaş

Genç adam dikkat et! Eğer o sana saçını o şekilde sevip sevmediğini soruyorsa, evlilik akdini kalbinde imzalamış demektir. (Don Marquis)

 

Ortak birçok yönümüz vardı. Ben onu seviyordum ve o da kendisini seviyordu. (Shelley Winters)

 

Eee, Debbie McGee, milyoner Paul Daniels'ın ilk neyi cezb etti seni? (Bayan Merton)

 

İnanamıyorum. İki erkek arkadaşım da beni aldatıyor! (Lucy Wilde)

 

Eğer bir adamı bir daha asla görmek istemiyorsanız ona "Seni seviyorum ve seninle evlenip senden çocuklarım olsun istiyorum" deyin. Bazen patinaj izi bile bırakıyorlar! (Rita Rudner)

 

Aşkın temel amacı, romanlar için konu sağlamaktır. (Piers Paul Read)

 

Aşk, güzel bir kızla tanışıp onun aslında mezgit gibi göründüğünü keşfedene kadar geçen enfes süredir. (John Barrymore)

 

Aşk, bir kadının diğerlerinden farklı olduğu aldanmasına kapılmaktır. (H. L. Mencken)

 

Birini kendinize âşık edemezsiniz. Yapabileceğiniz tek şey, bir kişiye ava yaklaşır gibi yaklaşmak ve karşınızdakinin telaşa kapılıp teslim olmasını ummaktır. (Emo Philips)

 

Evlilikten önce erkekler kadına hizmet etmek için hayatlarını adayacaklarını söylerler. Evlilikten sonra sizinle konuşmak için gazetelerinden bile feragat etmezler. (Helen Rowland)

 

Evlilik iki kişinin anlaşmasıdır. Bunlardan biri doğum günlerini asla hatırlamaz, diğeriyse asla unutmaz. (Ogden Nash)

 

Evlilikte, tartışma yaşamak için sadece bir kişi yeterlidir. (Ogden Nash)

 

Ancak 15 milyon dolarlık bir serveti olan ve bu servetin yarısını evlenmeden önce bana bağışlayacak ve 1 yıl içinde de öleceğini garanti edebilecek bir adam bulduğumda bir daha evlenirim. (aktris Bette Davis)

 

Boşanmış bir adamla boşanmış bir kadın evlendiğinde yatağa 4 kişi girer. (Talmud)

 

Eğer evlenen çiftlerin neden evlendikleri ve neden boşandıklarıyla ilgili 2 liste yaparsanız bir sürü çakışma bulabilirsiniz. (Mignon McLaughlin)

 

Tam bir Amerikan ailesinden geliyorum. Bilirsiniz ya, ben, annem, onun üçüncü kocası, kocasının ikinci evliliğinden olan kızı, üvey kız kardeşim ve onun gayrımeşru oğlu... (Carol Henry)

 

Bir metresinizin olmasının en kötü yanı, 2 defa akşam yemeği yemeniz gerekmesidir. (Oscar Levant)

 

Amerika'da evli erkeklerin % 80'i eşlerini aldatıyor. Geri kalanı ise Avrupa'da aldatıyor. (Jackie Mason)

 

Tek bir nedenle eşimden ayrılırım, o da beni başka kadınla yakalarsa. Bunu kaldıramam! (Steve Martin)

 

Kocamla dinî nedenlerden dolayı ayrıldık. Çünkü o, (kendisinin) tanrı olduğunu düşünüyordu; bense olmadığını. (Vera Foster)

 

Boşanmış, varlıklı bir aileden geliyorum... Annem varlıklı, babam boşanmış... (Pauley Shore)

 

Hiç evlenmedim. Ama insanlara boşandığımı söylüyorum ki benim anormal olduğumu düşünmesinler. (Elayne Boosler)

 

Eğer bir adam eşi için kapı açıyorsa ya araba yenidir ya da eşi. (Prens Philip)

 

Kadınlar erkekler kadar kumar oynamıyor çünkü kumar oynama içgüdülerini evlenerek tatmin ediyorlar. (Germaine Greer)

 

Her anne, en şımarık çocuğunun kocası olduğunu bilir. (Walter Winchell)

 

Eski eşin yeni âşık araması kadar büyük bir gazap yoktur. (Cyril Connoly)

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...