Jump to content

Sevdiğim Laflar...


Recommended Posts

Eğer bir sabah Thames Nehri'nin kenarında yürümeye çıkarsam, haber başlığı şu olur: "Başbakan yüzme bilmiyor!" (eski İngiltere Başbakanı Margaret Thatcher)

 

Bir diplomatın temel farkı, hayır derken evet diye algılanabilecek bir söylem kullanmasıdır. (Lester Browles Pearson)

 

Diplomat size öyle bir şekilde "cehennemin dibine git" der ki, yolculuğu dört gözle beklersiniz. (Caskie Stinnett)

 

Dergilerdeki diyet hikayelerinde hep, bir fotoğrafta New Jersey'i örtebilecek kadar geniş bir elbise giyen, 30 gün sonra çekilen öbür fotoğrafta ise iyi giyimli bir termometreye benzeyen kadınların anlattıkları şeyler yer alır. (Erma Bombeck)

 

Bütün dünya Batılı olduğunda güneş nereden doğacak? (Jean Baudrillard)

 

Yahudi olmak, rüzgârda yürümeye ya da yüzmeye benzer: Her bir noktanıza dokunulur ve her yerinizin bilincinde olursunuz. (Lionel Trilling)

 

Düğünler cenazelerden daha hüzünlüdür, çünkü insana kendi düğününü hatırlatırlar. İnsan kendi cenazesini hatırlayamaz ki... (Brendan Behan)

 

Ekonomi, ekonomistlere yönelik bir istihdam biçimi olarak son derece yararlıdır! (J. K. Galbraith)

 

3 tip iktisatçı vardır: Toplama yapmayı bilenler ve toplama yapmayı bilmeyenler. (Britanyalı ekonomi yazarı Hamish McRae)

 

Ekonomist, dün tahmin ettiği şeylerin bugün neden olmadığını yarın öğrenecek olan kişidir. (Lawrence J. Peter)

 

Doktorlar avukatlara benzerler; tek fark, avukatların sizi soymasına karşılık, doktorların hem soyup hem de öldürmesidir. (Anton Çehov)

 

Canınız isterse Kant'ı tek başınıza okuyabilirsiniz ama bir fıkrayı başkasıyla paylaşmasanız olmaz. (Robert Louis Stevenson)

 

Budalalara çok güvenirim, dostlarım buna özgüven diyorlar. (Edgar Allan Poe)

 

Futbol, bir üreme festivali gibi... Tek bir yumurtaya girmeye çalışan 11 tane sperm... Kalecinin haline acıyorum doğrusu. (Björk)

 

Günlüğümü yanıma almadan seyahate çıkmam. İnsan her zaman trende okumak için heyecan verici bir şey bulundurmalı yanında. (Oscar Wilde)

 

Dünyadaki çoğu güzel şeyin aynı zamanda en yararsız şeyler olduğunu unutmayın. Örneğin, tavuskuşları ve zambaklar. (John Ruskin)

 

Havayı eleştirmeyin. Arada bir değişmese, on kişiden dokuzu, sohbeti başlatacak konu bulamazdı. (Kin Hubbard)

 

Karamsar, tek yönlü bir caddede karşıya geçmeden iki yana da bakan kişidir. (Laurence J. Peter)

 

Ben tersinden paranoyağım galiba. Herkesin beni mutlu etmek için planlar yaptığından kuşkulanıyorum. (J. D. Salinger)

 

Genç yaşlarımda tercihim, ya bir genelevde piyanist olmak ya da politikacı olmaktı. Doğruyu söylemek gerekirse, arada pek de bir fark yok. (eski ABD Başkanı Harry S. Truman)

 

Kediler, narsistin önde gidenidir. Bunu, kişisel bakımlarına ayırdıkları zamandan anlayabilirsiniz. Köpekler öyle değildir. Köpeğin kişisel bakım anlayışı, ölü balık üstünde yuvarlanmaktan ibarettir. (James Gorman)

 

Köpek besleyen insanlardan nefret ederim. Onlar, insanları kendileri ısıracak kadar cesareti olmayan ödleklerdir. (August Strindberg)

 

Tavana yetişecek kadar uzun bir renkli kalem olsa, yatakta uzanmak muhteşem ve eşsiz bir deneyim olurdu. (G. K. Chesterton)

 

Mutlu olacak kadar aptalsanız, hiç değilse, kimseye fark ettirmeyin; başkaları gibi yakınıp homurdanın. (Jerome K. Jerome)

 

Çin Mahallesi'nde yolunuzu bulmak bile bu kadar zorken, insanların evreni "bilmek" istemelerine şaşmamak elde değil. (Woody Allen)

 

Hiçbir şey bilmiyor, ama her şeyi bildiğini sanıyor. Besbelli, politikada parlak bir gelecek bekliyor kendisini. (George Bernard Shaw)

 

Birinin komünist olduğunu nereden anlarsınız? Nereden olacak, Marx ve Lenin'i okumasından... Peki, komünizm karşıtı olduğunu nereden anlarsınız? Marx ve Lenin'i anlamasından... (eski ABD Başkanı Ronald Reagan)

 

(Moda Hakkında) Evreni sonsuz bir hiçliğe doğru genişleyen bir şey olarak kabul ettiğiniz anda, ekosenin üstüne çizgili giymek, dertten sayılmaz. (Albert Einstein)

 

Ne sandın sen beni, salak mı? (Charles de Gaulle) (bir gazetecinin yönelttiği "mutlu musunuz?" sorusuna verdiği cevap)

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 289
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

Kimin iç geçirerek ''Hayat çok zor'' dediğini duysam, hep ''Neye kıyasla?'' diye sormak istiyorum. (Sydney J. Harris)

 

45 yıllık araştırma ve çalışmanın ardından insanlara verebileceğim tek nasihatin ''birbirinize daha iyi davranın'' olması, doğrusu biraz utanç verici. (Aldous Huxley)

 

Herkes, ''ölmek zorunda olmamız ne fena'' deyip duruyor. Yaşamak zorunda kalmış insanların ağzından çıktığı düşünülürse, ne tuhaf bir şikayet. (Mark Twain)

 

Mutsuz bir yoksulun durumunun, mutsuz bir zenginden daha iyi olduğunu anlamıyor gibisin. Yoksulun ümidi vardır. Paranın işe yarayacağını sanır. (Jean Kerr)

 

Adam geçen haftaki derdini hâlâ hatırlıyorsa, hafızası çok iyi demektir. (Woody Allen)

 

Boynunuzu kırdıysanız, yiyecek hiçbir şeyiniz yoksa ya da evinizde yangın çıktıysa... bir sorununuz var demektir. Bunların dışında kalanlar, sıkıntıdan başka şey değildir. (Robert Fulghum)

 

Bir insanın, hayatı boyunca hep doğruyu söylemiş olduğunu ansızın fark etmesi kadar feci bir şey olamaz. (Oscar Wilde)

 

Hatanı her zaman kabul et. O zaman, yetkili durumda olanlar ne yapacaklarını bilemezler, sen de daha fazla hata yapma imkanı bulursun. (Mark Twain)

 

Her gün, yapmak istemediğiniz bir şeyi yapın. Görevinizi acı çekmeden yerine getirme alışkanlığını edinmenin altın kuralı budur. (Mark Twain)

 

Yapacak bir şeyi olmamanın zevkli bir yanı yoktur. Asıl zevkli olan, yapacak çok şeyi olup da hiçbirini yapmamaktır. (Andrew Jackson)

 

Sarhoşken yapacağını söylediğin şeyi, ayıkken mutlaka yap. Böylece çeneni kapalı tutmayı öğrenirsin. (Ernest Hemingway)

 

Ortalamalardan nefret ederim. Bireysel örnekleri severim. Adam, bir gün 6 öğün yemek yeyip, ertesi gün hiç yememiş olabilir. Sonuçta günde ortalama 3 öğün yemiş olur ama hiç de sağlıklı beslenmiş olmaz. (Louis D. Brandeis)

 

Birey tek başına çözümsüz bir bulmaca iken, bütün içinde matematiksel bir kesinliğe dönüşür. Örneğin, belli bir adamın ne yapacağını asla öngöremezsiniz ama ortalama bir sayıda insanın ne yapacağını hatasız olarak söyleyebilirsiniz. Bireyler değişir ama yüzdeler sabit kalır. Böyle diyor istatistikçi. (Sör Arthur Conan Doyle)

 

Üstün bir tesisatçılığı, mütevazi bir iş olduğu için hor gören ve bayağı bir felsefeyi, yüce bir faaliyet olduğu için hoş gören toplumda, ne iyi tesisatçılık olur, ne de iyi felsefe... O toplumun boruları da, teorileri de su koyuverir. (John W. Gardner)

 

Yarına erteleyebileceğiniz işi asla bugün yapmayın. Erteleme, yapılacak en iyi şeyin ne olduğunu daha net görmenizi sağlayabilir. (Aaron Burr)

 

Hepimiz deliyiz. Her birimizin bir parça anormal olduğu doğru olmasa, herkese ayrı bir isim vermenin anlamı olmazdı. (Ugo Betti)

 

İnsan beyni doğduğu andan itibaren çalışmaya başlıyor ve bir topluluk önünde konuşmaya başlayıncaya kadar hiç durmuyor. (George Jessel)

 

Bir atın, bir domatesin üstünde dörtnala kalktığını gözünde canlandıramayan, salağın tekidir. (Andre Breton)

 

Peter İlkesi: Hiyerarşi içindeki her çalışan, kendi yetersizlik düzeyine dek terfi edip orada kalmak ister. (Lawrence J. Peter)

 

Beni dışardan yargılayanlara söyleyecek sözüm yok. Zaten dışarıda kalmaları onlara yetiyor. (Mark Twain)

 

İlkel insanlara medeniyet götürmeye çalışmaktan vazgeçelim. Hem onlar rahat eder, hem biz rahat ederiz. (Mark Twain)

 

Psikolog, güzel bir kız gördüğünde, kızı değil de, ona bakan erkekleri inceleyen adamdır. (J. Merbst)

 

En iyi ün, bir yazarın ünüdür: İyi bir lokantada masa bulmanız için yeterlidir, ama yemek yerken rahatsız edilmeniz için yetersizdir. (Fran Lebowitz)

 

Aklıma gelmişken; neden onca dindardan biri bile bugüne kadar psikanalizi keşfetmedi acaba? Neden ateist bir Yahudi'ye kaldı psikanalizi keşfetmek? (Sigmund Freud)

 

Neden en güzel fikirler aklıma hep sabah traş olurken geliyor? (Albert Einstein)

Link to post
Sitelerde Paylaş

Sanatçı kimdir? 1000 kişinin 900'ü bir iş yapar, bunların 90'ı bunu iyi yapar, bunların 9'u bunu çok iyi yapar ve kalan tek şanslı piçse sanatçıdır. (Tom Stoppard)

 

Sırtından bıçaklanan bir adam kan dökmek yerine şarkı söylüyorsa, o, operadır. (Ed Gardner)

 

Bir operada otururken şunları düşünürüm: ''Beni sıkmak için ne kadar çok uğraşıyorlar'' (Dave Attell)

 

Uykuya ihtiyacımın olup olmamasına göre operaya giderim. (komedyen Henny Youngman)

 

En sevdiğim opera ''La Boheme''; çünkü bildiğim en kısa olanı bu. (Kral V. George)

 

İngiltere'de hangi konsere gitseniz, klasik müziği gerçekten sevdikleri için değil, sevmeleri gerektiğini düşündükleri için orada bulunan bezgin insanlara rastlarsınız. (George Bernard Shaw)

 

Dramda bazı hatalara düştüm. Aktörlerin ağladığı zamanları dram sandım. Oysa dram, seyircinin ağladığı zamandır. (film yönetmeni Frank Capra)

 

Bir aktör kapıdan içeri girerse, elinizde hiçbir şey yoktur. Ama pencereden girerse, bir durum yarattınız demektir. (film yönetmeni Billy Wilder)

 

Rol hiçbir zaman soyunmayı gerektirmez ve ben hiç bu mazerete başvurmadım. Soyunmayı gerektiren şey, gişedir. (aktris Helen Mirren)

 

Yale'de okudukları dönemde Bill ve Hillary Clinton'a ders verdim. Daha doğrusu şöyle söyleyeyim: Yale'de ders verdiğim sırada Bill ve Hillary Clinton da sınıftaydı. (hukukçu Robert H. Bork)

 

Reklamcılar, reklama harcadıkları parayı ürünlerini geliştirmeye harcasalar, reklam yapmaya gerek kalmazdı. (Will Rogers)

 

Reklamını yapmadan bir iş yapmak, bir kıza karanlıkta göz kırpmaya benzer. Siz ne yaptığınızı bilirsiniz ama başka bilen olmaz. (reklamcı, yazar, psikolog Steuart Henderson Britt)

 

Uyuşturucu alan insanları sevmem, mesela gümrük görevlilerini! (Mick Miller)

 

Uyuşturucuya hep hayır demelisiniz. Bu, fiyatları düşürür. (Geechy Guy)

 

Çocuklar, uyuşturucu satın almayın. Bir rock yıldızı olana kadar bekleyin, size o zaman bedava veriyorlar. (Bill Mack, Love Actually)

 

Uyuşturucu, bir fareye enjekte edildiğinde bilimsel makale doğuran bir maddedir. (Egerton Y. Davis Jr)

 

Eğer yasadışı olsaydı, kendimize C vitamini enjekte ederdik. (Irvine Welsh)

 

Vejetaryen olmamın nedeni, hayvanları sevmem değil, bitkilerden nefret etmemdir. (A. Whitney Brown)

 

Hayvanları yemememiz gerekiyorsa, o zaman niye etten yapılmışlar? (Jo Brand)

 

Gençken insanlar bana ''50 yaşına kadar bekle, görürsün'' dediler. 50 yaşındayım. Hâlâ bir şey göremiyorum. (Erik Satie)

 

110 yaş ya da üstüne kadar yaşayıp da bu durumdan başka herhangi bir konuda dikkat çekici bir şey başarmış birini hayatımda görmedim. (Josh Billings)

 

Kendimi 80 yaşında hissetmiyorum. Aslına bakarsanız öğlene kadar hiçbir şey hissetmiyorum. Sonra da şekerleme vaktim geliyor zaten. (komedyen Bob Hope)

 

Yazma kabiliyetimin olmadığını anlamam tam 15 yılımı aldı ama artık bırakamazdım çünkü bu süre içinde fazlasıyla ünlenmiştim. (ABD'li romancı, Jaws'un yazarı Peter Benchley)

 

Yerçekiminin olması iyi bir şey. Çünkü diğer türlü, kuşlar öldüklerinde havada asılı kalırlardı. Avcıların kafası ne fena karışırdı. (Steven Wright)

 

Bir tane yer fıstığı yedikten sonra durabilen insan kadar iradeli biri yoktur dünyada. (Channing Pollock)

 

Nasıl oluyor da başımıza gelen en önemsiz şeyi hatırlıyoruz da, onu aynı kişiye kaç defa anlattığımızı hatırlamıyoruz? (La Rochefoucauld)

 

Alzheimera yakalanmak gibi bir şey, şöhret... Siz kimseyi tanımıyorsunuz ama herkes sizi tanıyor. (aktör Tony Curtis)

 

Ünlü kişi, hayatı boyunca herkesçe bilinmek için bir sürü çaba sarfeden, sonra da kimse tarafından tanınmamak için siyah gözlük takan insandır. (Fred Allen)

 

Yalnızlık insana bütün televizyon programlarını ezberletir. (Bill Vaughan)

 

İçinde yaşadığı odanın tam bir krokisini çizen bir adam düşünelim. Bu çizimine, şimdi çizdiği krokiyi de dahil etmesini isteyelim. Her kroki içinde sonsuz sayıda daha küçük ve daha da küçük krokiyi kapsayan bu ödevi, yerine getiremeyeceği ortadadır. Krokiye eklediği her çizgiyle, çizilmesi gereken ama daha çizilmemiş yeni bir nesne daha yaratmaktadır. Kendi kendisinin de krokisini kapsayan bir kroki tamamlanamaz. (Karl Popper)

Link to post
Sitelerde Paylaş

Şu vecizeyi maymun düşmanı olan çıplak maymunlara hediye ediyorum:

 

Şu  kibir, ahh şu kibir yok mu?!
Uçsuz bucaksız kainattaki kocaman bir galaksinin kıyısındaki küçücük bir gezegendeki şu çıplak maymunlar, harbiden herşeyin sadece kendileri için yaratıldığına inanıyorlar.

Ah şu kör olasıca kibir yok mu?!   
 
- Kim demişse, iyi demiş -

 

tarihinde kavak tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Üç çeşit insan vardır: sayabilenler ve sayamayanlar. (George Carlin)

 

Dünyada on çeşit insan vardır: ikilik sistemi bilenler ve bilmeyenler. (Johnny Ball)

 

Dünyada iki sınıf insan yaşar: insanları iki sınıfa ayıranlar ve ayırmayanlar. (Robert Benchley)

 

İnsanlara nesne muamelesi yapmamalı. Çünkü insanlar o kadar değerli değil. (P. J. O'Rourke)

 

İyi bir insan sarrafıyım, bu yüzden çoğu insandan nefret ediyorum. (Roseanne)

 

Annenin "Sana bir tavsiyede bulunayım mı?" sözü, sadece formalitedir. "Evet" ya da "Hayır" demeniz fark etmez. O tavsiyeyi her halükârda duyarsınız. (Erma Bombeck)

 

Annem çok ihtiyatlıdır. Mesela 1954 yılında bir bardak kırmıştım ve evi 1985 yılında satarken annem evin yeni sahiplerini "büyük parçaları topladık ama küçük parçalara dikkat etmeniz gerek" diye uyarmıştı. (Elayne Boosler)

 

Annem, birinin onu nehrin ortasına kadar kayıkla götürüp ardından onu suya itince yüzme öğrendiğini söylediğinde, "Anne, onlar sana yüzme öğretmeye çalışmıyorlardı" demiştim. (Paula Poundstone)

 

Çocukken hiç arkadaşım yoktu. Bu yüzden ne zaman tahterevalliye binmek istesem bir taraftan diğerine koşmak zorunda kalıyordum. (Rodney Dangerfield)

 

Çocuk büyütürken size asla söylemeyecekleri bir şey vardır: Hayatınız boyunca, tereddütsüz, çocuğunuzun adını ve yaşını bilmek zorundasınız. (Erma Bombeck)

 

Çocuklarımı her yere götürüyorum. Ama her zaman eve dönüş yolunu buluyorlar! (Robert Orben)

 

Çocuklarınıza her zaman iyi davranın, çünkü gideceğiniz huzurevini onlar seçecek. (Phyllis Diller)

 

Kızım her şeye burnumu soktuğumu düşünüyor. En azından günlüğüne öyle yazmış! (Jenny Abrams)

 

Çocuklarınız size cevapları olan sorular sormaya başladıkları zaman büyüdüklerini anlıyorsunuz. (John Plomp)

 

Yetişkinliğin tek üstünlüğü, tatlını yemeden önce tabağındaki bütün sebzeleri bitirmek zorunda olmamaktır. (Lisa Alther)

 

Ergenken her cumartesi akşamı babamdan arabanın anahtarlarını istediğimde bana "Pekâlâ evlat. Ama anahtarları sakın kaybetme, çünkü bir gün bir araba alırız belki" derdi. (Yakov Smirnoff)

 

Para size dostluk getirmez, ama daha kaliteli düşmanlarınız olur. (Spike Milligan)

 

Bir adam düşmanlarını seçerken çok da dikkatli davranamaz. (Oscar Wilde)

 

Elinizde bir fincan dolusu kahve varken hapşırmaya başladığınızda ne kadar çaresiz hissettiğinizi biliyor musunuz? (Jean Kerr)

 

Yapamayacağımı düşündüğümde pozitif düşünmeye çalıştım. Şimdi pozitifim ve hâlâ yapamıyorum. (Sammy Shaw)

 

Başkaları soğukkanlılığını kaybederken siz kaybetmiyorsanız, büyük olasılıkla durumun vehametini anlamamışsınızdır. (Jean Kerr)

 

Çok az şey iyi bir örneğin verdiği rahatsızlığa katlanmak kadar zordur. (Mark Twain)

 

Samimi bir tavsiye için herhangi birini gece üçte arayın. (Steve Martin)

 

Her zaman bir çift iyi ayakkabınız ve iyi bir de yatağınız olsun, çünkü birinin içinde değilseniz diğerinin içinde olursunuz. (Joan Collins)

 

Yarından sonraya ertelenebilecek şeyleri asla yarına kadar ertelemeyin. (Mark Twain)

 

"Tetiği çekecek cesaretin yok" demek neredeyse her zaman söylenecek en kötü şeydir! (Russell Bell)

 

Hedefi vurduğunuzdan emin olmak için önce ateş edin ve neyi vurursanız ona hedef deyin. (Ashleigh Brilliant)

 

Güçlü patlayıcı kullanılınca çözülmeyecek çok az sorun vardır. (Merv Price)

 

Hakkındaki düşüncelerimi beğenmiyorsan, her zaman düzeltebilirsin. (Ashleigh Brilliant)

Link to post
Sitelerde Paylaş

Benimle ilgili yeterince konuştuk sanırım. Haydi biraz da seninle ilgili konuşalım. Ne düşünüyorsun hakkımda? (Bette Midler)

 

İnsanların sizi ne kadar az düşündüklerini bilseydiniz, hakkınızda düşündüklerinden endişelenmezdiniz. (Olin Miller)

 

Küçük bir çocuğun kalbi var bende... Onu masamın üstündeki bir kavanozda saklıyorum. (Stephen King)

 

Köpekbalığından hızlı yüzmenize gerek yok. Yanınızdaki adamdan hızlı yüzerseniz yeter. (Peter Benchley)

 

Bir ödlek yüzlerce kez ölür, cesur bir adamsa sadece bir kere. Ama bir kere de yeterli, değil mi? (Harry Stone)

 

Tilki avı güzel bir spor olabilirdi. Tabii eğer tilkinin de silahı olsaydı... (W. S. Gilbert)

 

İki cins insan vardır: Salona girip "İşte buradayım!" diyenler ve salona girip "İşte oradasınız!" diyenler. (Frederick Collins)

 

Doğru insanlarda olsaydı, aşağılık kompleksi bir lütuf olurdu. (Alan Reed)

 

Görgü kuralları sadece basit insanlar içindir. Güzeller, paçayı her şeyden sıyırabilir. (Evelyn Waugh)

 

Günümüzün sorunu, insanların rezil birinin davranışlarına bile dik dik bakmamaları. (Quentin Crisp)

 

Beni hayrete düşüren şey, insanların sümkürdükten sonra mendili açıp içine bakmaları... Ne bulacaklarını düşünürler ki? Gümüş çeyreklik filan?? (Billy Connolly)

 

Konuşmasına "sonuç olarak" lafını ekleyen konuşmacıya dikkat edin! Çünkü tartışmayı yeniden başlatıyordur. (Robert Morley)

 

Bir adamın kendine asla hizmet etmeyecek birine saygı göstermesi, centilmenliğin son testidir. (William Lyon Phelps)

 

Sadece üzgün olduğunu söyle. Kimse gerçekten öyle olmanı istemiyor. (Jeff Green)

 

Nabza göre şerbet vermekle nezaket arasındaki fark: Nezaket, bir adamın banyoya girip çıplak bir kadınla karşılaşınca "Özür dilerim!" demesi; nabza göre şerbet vermek ise "Özür dilerim bayım!" demesidir. (Hermione Bute)

 

Birinin bana iltifat etmesi beni daima utandırır. Çünkü beni asla yeterince övmediklerini düşünürüm. (Mark Twain)

 

İyi bir iltifatla iki ay yaşayabilirim. (Mark Twain)

 

Bazı insanlar iltifat beklediklerinde iltifat ederler. (Kin Hubbard)

 

Eğer misafirleriniz gereğinden fazla kalmaya başlarlarsa onlara aileden biriymiş gibi davranın. Buna rağmen gitmezlerse asla gitmeyeceklerdir. (Martin Ragway)

 

Hayatım boyunca bana verilen en iyi öğüt, babamın 21. doğum günümde "Oğlum al sana bir milyon dolar ve onu sakın kaybetme!" deyişiydi. (Larry Niven)

 

Bu gece yarın sabah pişman olacağınız bir şeyi yapmak üzereyseniz geç uyuyun. (Henny Youngman)

 

İnsanların bilge olduğunuzu düşünmelerini istiyorsanız onlarla aynı fikirde olduğunuzu söylemeniz yeter. (Leo Rosten)

 

Sigara içtiğini duyduğuma sevindim. Bir adamın her zaman bir meşguliyeti olmalı. (Oscar Wilde)

 

Yaptığım en kolay iş, piyano satan bir mağazada güvenlik elemanlığıydı. (Rainer Hersch)

 

Her sabah uyanıp Forbes'in en zenginler listesine bakarım. Eğer adım en başta değilse, çalışmaya giderim. (Robert Orben)

 

Yaşamak için mobilya satardım. Ama sorun şu ki, sattığım mobilyalar benimdi. (Les Dawson)

 

İşsiz kalmak için çok basit bir plan: İş görüşmenize takunya giyerek gidin. (Alan Davies)

 

Mesleğin adı uzadıkça önemi azalır. (George McGovern)

Link to post
Sitelerde Paylaş

Adınız işyerinizin binasında yazılıysa zenginsinizdir; çalıştığınız masanın üstünde yazılıysa orta sınıftansınızdır; tişörtünüzün üstünde yazılıysa fakirsinizdir. (Rich Hall)

 

Bana herhangi bir şeyi görev olarak yapmamı söylediğinizde içimde başka bir şey yapmaya dair uyanan arzu hayal bile edilemez. (George Bernard Shaw)

 

Siz başka bir şeyle uğraşmaya başlamadıkça hiçbir şey doğru gitmeyecektir. (J. M. Barrie)

 

İdareciliğin büyük bölümü, insanların işlerini yapılamayacak kadar zorlaştırmaya dayanır. (Peter Drucker)

 

Zaferleriniz ne kadar görkemli ya da yenilgileriniz ne kadar acıklı olursa olsun, bu durum yaklaşık 1.5 milyar Çinli'nin zerre umrunda değildir! (Abraham Lazlo)

 

Kendisi yapmak zorunda olmadığı sürece hiçbir adam için imkânsız yoktur. (A. H. Weiler)

 

Denemek, başarısızlığın ilk adımıdır. (Homer Simpson)

 

Her konuda başarısız olsanız bile her zaman kendinizi suçlayabilirsiniz. (Conan O'Brien)

 

Ciddi spor, öldürmeyi çıkarırsanız, savaştır. (George Orwell)

 

Asla hakemlere yorum yapmam ve bu ahmak için bir ömürlük alışkanlığımı bozmayacağım! (teknik direktör Ron Atkinson)

 

İki türlü teknik direktör vardır: İşten atılanlar ve işten atılacaklar. (Ben Philip)

 

Yorgunluk ve rahatsızlık nedeniyle koçluktan ayrıldım. Taraftarlar benden yorulmuş ve rahatsız olmuşlardı. (John Ralston)

 

Kayak sporunun tek ilginç tarafı, birini şiddetli kaza yaparken görmektir. (Denis Leary)

 

Geçenlerde bir satranç şampiyonuyla öğle yemeği yedik. Tuzluğu uzatması yirmi dakikayı bulunca satranç şampiyonu olduğundan emin oldum. (Eric Sykes)

 

On yıl sonra nasıl görüneceğinizi bilmek istiyorsanız, maraton koştuktan sonra aynadan kendinize bakın. (Jeff Scaff)

 

Büyük bir deniz kabuğu koleksiyonum var, dünyanın her yanındaki kumsallarda dağınık tutuyorum. Belki görmüşsündür? (Steven Wright)

 

Diğer bütün hobileri doğal olarak alt eden bir hobim var benim: Tembellik. (Granni Nazzano)

 

Hasta olmak, dünyanın en büyük zevklerinden biridir; çok fazla hasta olmamak ve iyileşince çalışmak zorunda olmamak şartıyla... (Samuel Butler)

 

İnsanlar, yaptıkları şeyden başkasının mahrum olduğunu bildiğinde, ondan daha çok keyif alır. (Russell Baker)

 

Bildiğim en büyük zevk, bir şeyi gizlilikle yaparken kaza eseri ifşa olmaktır. (Charles Lamb)

 

Yapmayı gerçekten sevdiğim şeyler ya yasadışı, ya ahlâkdışı ya da çok fazla kilo aldırıyor. (Alexander Woollcott)

 

Alışveriş, erkekler için de sekse benzer. Sadece beş dakikasına dayanabilip sonra yoruluyorlar. (Jeff Green)

 

Seviyenizin altında gördüğünüz bir yerde alışveriş yaparken, müşterinin sizi çalışana benzetmesinden daha utanç verici bir şey var mı? (Denni Miller)

 

Her şeye sahip olamazsın. Demek istediğim, nereye koyacaksın ki? (Steven Wright)

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bizi hayvanlardan ayıran tek şey vardır: elektrikli süpürgeden korkmamamız. (Jeff Stilson)

 

Böcekler dünyayı ele geçirirlerse, umalım da onları pikniklerimize beraber götürmemizi minnetle hatırlasınlar. (Jim Koser)

 

Kuşların tüyden gıdıklandığını düşünsenize... Bir sürü kuşun uçarken, histerik bir şekilde güldüğünü görürdünüz. (Steven Wright)

 

Yarış atı, binlerce insanı aynı anda yanıltabilen tek hayvandır. (Herbert Prochnow)

 

Penguenler ömür boyu tek eşle kalırlar. Açıkçası bu beni şaşırtmaz çünkü hepsi aynı görünür. Daha iyi görünen bir penguen bulma şansları yoktur. (Ellen DeGeneres)

 

En sevdiğim hayvan, biftektir. (Fran Lebowitz)

 

Daha önce hiç bir odaya girdiğiniz ve o odaya neden geldiğinizi unuttuğunuz oldu mu? İşte köpekler hayatlarını bu şekilde geçiriyor. (Sue Murphy)

 

Bir adam köpeğini kaybeder ve gazeteye ilan verir. İlanda "Buraya, oğlum!" yazmaktadır. (Spike Milligan)

 

Köpeğinizin size olan hayranlığını, mükemmelliğinizin bir kanıtı olarak saymayın. (Ann Landers)

 

Köpeğin insanların en iyi dostu olduğu söylenir. Buna inanmıyorum. Kaç yakın arkadaşınızı kısırlaştırdınız? (Larry Reeb)

 

Bana kedilerin eğitim aşamalarının zor olduğu söylendi. Bence değil. Benimki beni iki günde eğitti. (Bill Dana)

 

Domuzlara hayranım. Köpekler bize hürmet gösterir, kediler bizi hor görür, domuzlarsa bizi kendileriyle eşit görür. (Winston Churchill)

 

Kötü hava, pencereden bakıldığında her zaman olduğundan beter görünür. (John Kieran)

 

Kar küreme aracını kullanan kişi, işine sabah erkenden nasıl gider? (Steven Wright)

 

Havanın karar vermesini sağlayabilecek yollardan biri de, çamaşırlarınızı asmaktır. (Marcelene Cox)

 

Ne zaman insanlar benimle hava hakkında konuşsalar, onların başka bir şey kastettiklerinden emin oluyorum. (Oscar Wilde)

 

Eğer Beethoven 22 yaşında bir uçak kazasında ölseydi, bu olay müzik tarihini değiştirirdi; tabii havacılık tarihini de! (Tom Stoppard)

 

Erkek arkadaşım "kadınlara yönelik" dediği hiçbir filmi izlemez. Bununla kastettiği, kadınların konuştuğu her filmdir. (Maura Kennedy)

 

Savaş filmlerinde, sevgilisinin fotoğrafını beraberinde taşıyan biriyle aynı siperi asla paylaşmayın. (Del Close)

 

Filmlerdeki barmenler hep ellerindeki bir bezle bardakları siliyor olurlar. (David W. Smith)

 

Korku filmlerindeki gece bekçilerinin hayatı sadece 12 saniyelik bir bekleyişten ibarettir. (Sam Waas)

 

Bir cüce kısa olmayı nasıl iyi oynayabilecekse, Marilyn Monroe da aptalı öyle iyi oynuyordu. (Clive James)

 

Ünlü olmanın güzel yanı, insanları sıktığınız zaman bunun kendi suçları olduğunu düşünmeleridir. (Henry Kissinger)

 

Annem sizin hakkınızda bir şeyler duymadığı sürece ünlü değilsinizdir. (Jay Leno)

Link to post
Sitelerde Paylaş

Herkes televizyondaki şiddetin sokağa yansıdığını söylüyor. Peki, televizyonda bir sürü de komedi programı var. Onlar sokakta komediye neden oluyor mu? (George Carlin)

 

Başarı insanı canavara dönüştürür mü? Çoğu, başarılı olmadan önce de canavardır zaten. (Bette Davis)

 

Günde altı saat televizyon izlerim. Eğer iyi bir şeyler varsa yedi saat izlerim. (Bart Simpson)

 

Hakkınızda olmadığı sürece, kötüleyen bir eleştiri yazısı her zaman mükemmeldir. (John Gielgud)

 

İngilizcedeki en ürkütücü kelimeler: "Hükümetteniz ve yardım için geldik" (Ronald Reagan)

 

Herhangi birisi kamuya açık bir alanda telaffuzunuzu düzeltmeye çalışıyorsa onun burnunu yumruklama hakkına sahipsinizdir. (Heywood Broun)

 

Yeterince büyük bir sözlüğünüz varsa hemen her şey için bir sözcük olduğunu görürsünüz. (Dave Barry)

 

Bir sözlüğü ilk defa okuduğumda onun her şey hakkında yazılmış bir şiir olduğunu düşünmüştüm. (Steven Wright)

 

İyi sözcüğü, birçok anlama gelir. Örneğin, bir adam kayınvalidesini 500 metreden vurabilmişse buna iyi atış demeniz gerekir, ama iyi adam demeniz şart değildir. (G. K. Chesterton)

 

Bence "Dünya küçük bir yer" ifadesi, "Hâlâ katlanamadığım insanlara rastlıyorum" ifadesinin bir örtmecesidir. (Brock Cohen)

 

Bir yazarın yapması gereken ilk şey, geçinmek için başka bir kaynak yaratmaktır. (Ellen Gilchrist)

 

İnsanların başka insanların okuduğunu düşündüğü yazarlardanım. (V. S. Naipaul)

 

Bana en kazançlı yazma biçimini her sorduklarında, fidye notu yazmak olduğunu söylüyorum. (H. N. Swanson)

 

Bütün edebi eserler, Faust'un dipnotudur. Bununla ne demek istediğim hakkında en ufak bir fikrim bile yok! (Woody Allen)

 

Dünya üzerinde siz istemeden size ödünç kitap vermeye çalışan insanlardan daha baş belası bir insan grubu yoktur. (Robert Lynd)

 

Ayraç almak için neden bir dolar ödüyorsunuz ki? Bir doları ayraç olarak kullanın. (Fred Stoller)

 

En sevdiğim şiir, "Eylülde otuz gün var" dizesiyle başlayan şiirdir. Çünkü size açıkça bir şeyler söylüyor. (Groucho Marx)

 

Şairler, peynir konusunda gizemli bir şekilde suskun kalmışlar. (G. K. Chesterton)

 

Dünyanın her yerinde insanlar gazede okudukları haberlerle gerçek haberleri birbirine karıştırır. (A. J. Liebling)

 

Metroda bir gazetenin üstünde otururken bir adam yanıma yaklaşıp "Gazeteyi okuyor musunuz?" diye sordu. Ne söyleyeceğimi bulamayınca sadece "Evet" dedim ve ayağa kalkıp gazetenin bir sayfasını çevirip tekrar oturdum. (David Brenner)

 

Dünyada üç çeşit insan vardır: Picasso'ya dayanamayanlar, Raphael'e dayanamayanlar ve bu ikisinin adını bile duymamış olanlar. (John White)

 

Buluş, ilk günah gibidir. İkisi de siz doğmadan ve sizin asla tanışamayacağınız insanların başına gelmiştir. (Fran Lebowitz)

 

Einstein'ınki gibi bir beynin var... 1955'ten beri ölü. (Gene Perret)

Link to post
Sitelerde Paylaş

Köpek dışında insanın en iyi dostu kitaptır. Köpek içinde ise, ortam kitap okunamayacak kadar karanlıktır! (Groucho Marx)

 

Birbirlerine öpücük yollayan insanlar, korkunç tembeldirler. (Bob Hope)

 

Tercihen yalnızım... Ama benim tercihimle değil. (Orny Adams)

 

Hamilelik inanılmaz bir şey. Sadece evdeki şeylerle bir insan yaratılabileceğine inanamıyorum. (Shang)

 

Bir anne-baba için çocuğunun dikkatini çekmenin en hızlı yolu, oturup sakin görünmektir. (Lane Olinghouse)

 

İki mükemmel çocuğum var. Beşte iki hiç de kötü bir oran değil! (Henny Youngman)

 

Kadınların bebeklerini herkesin önünde emzirmelerinden nefret ederim. Çünkü bebeğin kafası manzaramı kapatır. (Sean Meo)

 

Bir öğretmen öğrenciyi tam ismiyle çağırıyorsa, bu, sorun demektir. (Mark Twain)

 

Bir ankete göre, insanların en büyük birinci korkusu, topluluk önünde konuşma yapmak, ikincisi ise ölümmüş... Yani bir cenazede insanlar konuşma yapmaktansa tabutta olmayı tercih ediyorlar. (Jerry Seinfeld)

 

İyi bir anlatım(vaaz), mini etek gibi olmalı: dikkati çekecek kadar kısa, esası kaplayacak kadar uzun. (Ronald Knox)

 

Siz bölmeye çalışırken iki kişinin konuşmaya devam etmesi kadar gıcık bir şey yoktur. (Mark Twain)

 

Tek konuşan olmayı severim. Bana zaman kazandırıyor ve tartışmaları engelliyor. (Oscar Wilde)

 

Konuşmanın zıddı dinlemek değildir. Konuşmanın zıddı beklemektir. (Fran Lebowitz)

 

Fiziğin asıl hedefi, evreni açıklarken aynı zamanda bir tişörte sığabilecek kadar küçük bir formül ortaya atabilmektir. (Nobel ödüllü ABD'li fizikçi Leon Lederman)

 

Peki, karanlığın hızı nedir? (Steven Wright)

 

Eğer evren gerçekten genişliyorsa, ben neden park yeri bulamıyorum? (Woody Allen)

 

Dünyada yaşamak pahalı olabilir, ama güneşin etrafında yıllık tur bedava. (Asleigh Brilliant)

 

Spekülasyon diye bir şey var; abartılı spekülasyon diye bir şey var; bir de evrenbilim var... (Martyn Harris)

 

Diğer gezegenlerde akıllı yaşam olduğunu düşünmüyorum. Onlar bu gezegenden neden farklı olsun ki? (Bob Watterson)

 

Çözülememiş en büyük bilimsel problem: Nasıl olur da ıslak bir havlunun üzerinde yarım saat oturup, ayağa kalkana kadar durumu fark etmeyiz? (Patrick Murray)

 

Yeterli büyüklükte bir taşla vurarak çalışmasını durduramayacağınız bir şey yok. (Russell Bell)

 

Zekice bir tamirin birinci kuralı, tüm parçaları kurtarmaktır. (Paul Ehrlich)

 

Bilgisayarlar sıçmaz, osurmaz, sevişmez, gülmez ve ironiyi fark edemez. Bunlar, insanlığın ayırt edici özellikleri. (Eric Idle)

 

Eskiden yanıtı olmayan bir sürü sorumuz vardı. Şimdi, bilgisayar sayesinde, sorusu henüz akla gelmemiş yanıtlarımız var. (Peter Ustinov)

 

İnternet ağı insanları bir araya getiriyor, çünkü ne tür cinsel mutant olursanız olun, orada bir sürü ahbabınız oluyor. Mesela, "Yanan keçilerle seks yapan insanları bul" yazın, karşınıza şöyle bir şey çıkacaktır: "Hangi tür keçi?" (Richard Jeni)

 

İnternetle ilgili sıkıntı şu ki, boş vakit aktivitesi olan mastürbasyonun yerini almaya başladı. (Patrick Murray)

Link to post
Sitelerde Paylaş

Araba sürmeyi öğrenene kadar küfretmeyi öğrenmemişsiniz demektir. (Robert Paul)

 

Park sorununu park halinde bir araba satın alarak çözdüm. (Henny Youngman)

 

Hakikaten sıkıldıysam, şehre inip arabayı çok güzel bir park alanına çekip içinde oturarak kaç kişinin bana "Çıkacak mısınız?" diye sorduğunu sayıyorum. (Steven Wright)

 

Karım eve geldiğinde bana arabayla ilgili bir iyi bir de kötü haberi olduğunu söyledi. Ben de "İyi haber nedir?" diye sordum. "Hava yastığı çalışıyor!" dedi. (Roy Chubby Brown)

 

Bir treni yakalamanın en sağlam yolu, bir önceki treni kaçırmaktır. (G. K. Chesterton)

 

Uzmanlar, karşıdan karşıya geçerken ölme ihtimalimizin, uçarken ölme ihtimalimizden daha fazla olduğunu söylüyor. Fakat bu beni uçmaktan daha az korkutmak yerine karşıdan karşıya geçmekten korkutuyor. (Ellen DeGeneres)

 

Her zaman uçağın kuyruğuna binerim, çünkü uçağın geri geri giderken bir yere çarpması gibi bir ihtimal yok. (Tommy Cooper)

 

Eski mektupları okumanın güzel bir yanı da, cevap yazmaya gerek olmamasıdır. (Lord Byron)

 

İnsanların en derin duygularından açıkça söz ettikleri mektupların onda dokuzu gece 10'dan sonra yazılmıştır. (Thomas Hardy)

 

Bir kadın, gerçekten aklında olan şeyi mektuptaki not kısmından başka yere nadiren yazar. (Richard Steele)

 

Gerçek aşk mektubu, gönderen ve alıcı hariç, herkese gülünç gelir. (Myrtle Reed)

 

Aşk mektubu yazarken, ne yazmaya çalıştığımızı bilmeden başlamalı ve ne yazdığımızı bilmeden bitirmeliyiz. (Jean Jacques Rousseau)

 

Epostam, çağrı cihazım, telefonum ve faksım var. Telesekreterim, evde üç telefon hattım, çantamda ve arabamda birer telefonum var. Yani, size dönmemek için tek nedenim, sizi sevmiyor olmamdır! (Alicia Brandt)

 

Cep telefonundan beklediğim teknolojik gelişme "Sadede gel!" düğmesi. (Alicia Brandt)

 

Evde telefondasın, arabada telefon görüşmesi yapıyorsun, işe gittiğinde "Bana mesaj var mı?" diye soruyorsun. İnsanlara sana ulaşamamaları için biraz şans vermelisin! (Jerry Seinfeld)

 

Cep telefonları, erkeklerin en küçüğünün kimde olduğuna dair böbürlendikleri tek konudur. (Neil Kinnock)

 

İletişimdeki her gelişme, can sıkıntısını daha beter hale getiriyor. (Frank Moore)

 

Lütfen istifamı kabul edin. Beni kabul eden hiçbir kulübe üye olmak istemiyorum! (Groucho Marx)

 

Bir şey ne kadar zararsız olursa olsun, onu hukuk yasaklıyorsa insanlar onun kötü bir şey olduğunu düşünür. (W. Somerset Maugham)

 

Derler ki: "Silah adam öldürmez, adam adamı öldürür". Bence silahlar da yardımcı oluyor. Olduğunuz yerde durup BANG! diye bağırırsanız çok kişiyi öldürebileceğinizi zannetmiyorum. (Eddie Izzard)

 

Sizi öldürmesi en muhtemel kişi, yine sizsiniz. (Jack Young)

 

Öyle bir çağda yaşıyoruz ki, pizza evinize polisten önce geliyor. (Jeff Marder)

Link to post
Sitelerde Paylaş

Ne zaman "barış gücü" lafını duysam hep şunu düşünürüm, eğer gerçekten barışla ilgiliyseler neden güç kullanıyorlar? (George Carlin)

 

Hayatta hiçbir şey size açılan ateşten sonuç alınmaması kadar heyecanlandırıcı değildir. (Winston Churchill)

 

Atom bombasına karşı en iyi savunma, patladığında orada olmamaktır. (Winston Churchill)

 

Savaş, kimin haklı olduğuna değil, kimin sağ kalacağına karar verir. (Bertrand Russell)

 

Barış, hiç kimsenin ateş etmemesidir. Adil barış ise, sizin tarafınızın istediğini elde etmesidir. (Bill Mauldin)

 

Din savaşına girmek, insanları kimin hayalî arkadaşının daha iyi olduğuna karar vermek için öldürmek demektir. (Richard Jeni)

 

Bir savaşı bitirmenin en hızlı yolu, kaybetmektir. (George Orwell)

 

Ticaretin ilk kuralı: Diğerlerine onların sana yapacaklarını yap. (Charles Dickens)

 

Yöneticilik sanatı, başkasının işinden kendine pay çıkarma sanatıdır. (Germaine Greer)

 

İş dünyasında, yönetici her şey hakkında bir şeyler bilir, teknisyen bazı şeyler hakkında her şeyi bilir, santral memuru her şeyi bilir. (Harold Coffin)

 

Dünyada daha kötü hale getirilip daha ucuza satılmayacak çok az şey vardır. (John Ruskin)

 

Para aynen seks gibidir. Sahip olmadıkça hep onu, sahip olunca başka şeyleri düşünürsünüz. (James Baldwin)

 

Dünyadaki en önemli şey para değil sevgidir. Çok şükür ki, parayı seviyorum! (Jackie Mason)

 

Para insanı mutlu etmiyor. Mesela benim 50 milyon dolarım var ve 48 milyon dolarım olduğu zamanki kadar mutluyum. (Arnold Schwarzenegger) 

 

Kredi kartım çalındı, ama iptal ettirmedim. Çünkü her kim çaldıysa karımdan daha az harcama yapıyor. (Henny Youngman)

 

Para biriktirmek iyi bir şeydir, özellikle de ebeveynleriniz sizin için yapmışsa... (Winston Churchill)

 

Her ay az miktar para biriktirin. Yılın sonunda ne kadar az para biriktirdiğinize hayret edeceksiniz. (Ernest Haskins)

 

Eğer fiyatını soruyorsanız, paranız yetmiyor demektir. (J. P. Morgan)

 

Vergi dairesi, vergi formunu kolaylaştırdı. Gidişat şöyle: a) Geçen yıl ne kadar kazandın? b) Geriye ne kadarın kaldı? c) Gönder (Henny Youngman)

 

Eğer ekonomistler işletme konusunda azıcık iyi olsalardı, zengin insanlara akıl hocalığı yapmak yerine kendileri zengin olurlardı. (Kirk Kerkorian)

 

Çok üzücü koşullar altında doğdum. Annem de üzgündü, babam da! (Norman Wisdom)

 

Paranızı ikiye katlamanın en güvenli yolu, ortasından ikiye katlayıp cebinize sokmaktır. (Kin Hubbard)

Link to post
Sitelerde Paylaş

Yabancı adam: "Lütfen efendim, bu fakir, talihsiz, aç, işsiz adama yardım edebilir misiniz? Tek varlığım, şu tabancam." (Martin Latham)

 

Bir evsiz bana "İki gündür hiçbir şey yemedim" dedi. Ben de ona dedim ki: "Keşke o irade bende de olsaydı." (Roy Chubby Brown)

 

Evsizlere hep para veririm. Arkadaşlarım da bana "O parayla gidip sadece alkol ve sigara alacak" diye çıkışıyor. Ben de onlara diyorum ki: "Sanki ben almayacaktım." (Kathleen Madigan)

 

Başınız dertte olduğunda derdinizi paylaşmak için arayan herkes, aslında daha fazla ayrıntı peşindedir. (Edgar W. Howe)

 

Ülken için ne yapman gerektiğini sorma, o sana zaten bunu söylemekle yükümlüdür. (Mark Steinbeck)

 

Bir ülkenin önemi, milli marşının uzunluğuyla ters orantılıdır. (Allen Otter)

 

İtalya'da Borgias'ın hükümdarlığında 30 yıl boyunca savaş, terör, cinayet ve katliam yaşandı. Sonuç olarak Michelangelo, Leonardo da Vinci ve Rönesans'ı ürettiler. İsviçre'de 500 yıl boyunca kardeşçe yaşam, demokrasi ve barışın sonunda ne üretebildiler? Guguklu saat! (Orson Welles)

 

Manzaralardan nefret ederim. Kötü ressamlar için yaratılmışlardır. (Oscar Wilde)

 

Bir insanı sevdiğinizi ya da ondan nefret ettiğinizi anlamanın en kesin yolunun o kişiyle tatile çıkmak olduğuna karar verdim. (Mark Twain)

 

Doğrudur. Paris'te dışarıda oturup küçük bardaklarda kahve içebilirsiniz ama anlamadığım şey, bu neden içeride oturup büyük bardaklarda viski içmekten daha havalı? (P. J. O'Rourke)

 

Dünyanın en sakin yeri, paraşüt paketleme fabrikasının şikâyet departmanıdır. (Jackie Martling)

 

Saçma diyaloglar ve kötü ışıklandırma; işte hayatın sorunu... (Elizabeth Taylor)

 

Hayatın klavyesinde bir parmağınız her zaman ESC tuşunda olsun. (Scott Adams)

 

Umarım hayat büyük bir şaka değildir. Çünkü ben anlamadım. (Jack Handey)

 

Hayat, maliyetinin yüksekliğine rağmen, hâlâ popüler olmaya devam ediyor. (Kathleen Norris)

 

İnsanlara, evrende 300 milyar yıldız var dediğinizde inanırlar. Fakat bir bankın daha yeni boyandığını söylediğinizde emin olmak için elleriyle kontrol ederler. (Herb Cohen)

 

Adama bir balık verirsen onu bir gün doyurmuş olursun. Adama bir din ver ki, açlıktan ölene kadar balık için dua etsin. (Timothy Jones)

 

Yahudi olmanın en avantajlı yanı, açık açık Yahudi karşıtı olabilmek diye düşünüyorum. (aktör Kirk Douglas)

 

Katolik olmak, sizi günah işlemekten değil, bundan zevk almaktan alıkoyuyor. (Cleveland Amory)

 

Papa'ya hayranım. Bir albümü olmadan tura çıkabilen birine saygım sonsuzdur. (Rita Rudner)

 

Eğer reenkarnasyon diye bir şey varsa, şansımı bildiğimden söylüyorum, yine ben olarak dünyaya gelirdim. (Rodney Trotter)

Link to post
Sitelerde Paylaş

İsa'dan önce 700 yılında yaşayan insanlar, İsa'dan önce 700 yılında yaşadıklarını bilmiyorlardı. (Joseph Heller)

 

Karım beni dine döndürdü. Onunla evlenmeden önce cehenneme inanmazdım. (Hal Roach)

 

Konu para olunca herkes aynı dine mensuptur. (Voltaire)

 

Eğer üçgenler bir tanrı icat etseydi, tanrıları üç kenarlı olurdu. (Baron de Montesquieu)

 

Bir kavanoz dolusu karalahananın içindeki kurt, cennette olduğunu düşünür. (Yahudi Atasözü)

 

Yağmurlu bir pazar ikindisi ne yapacağını bilmeyen milyonlarca insan, ölümsüzlüğü arzular. (Susan Ertz)

 

Ölülerin dirildiğine inanmıyorsanız herhangi bir ofisin paydos vaktine bakın. (Robert Townsend)

 

Sonsuza kadar yaşamaya niyetlendim. Şimdiye kadar fena sayılmam. (Steven Wright)

 

Ya sonsuza dek yaşarım ya da onu denerken ölürüm. (Joseph Heller)

 

Cennette İngilizler polis, Fransızlar aşçı, Almanlar mühendis, İtalyanlar âşıktır ve her şey İsviçreliler tarafından organize edilir. Cehennemde İngilizler aşçı, Fransızlar mühendis, Almanlar polis, İsviçreliler âşıktır ve her şey İtalyanlar tarafından organize edilir. (John Elliot)

 

Hayatınızı zor zannediyorsanız, bir de tarih kitaplarını okuyun. (Bill Maher)

 

Lise öğrencilerinin yüzde 90'ı, İÖ'yü "İnternetten Önce" zannediyor. (Argus Hamilton)

 

Belki de zamanla sözüm ona Karanlık Yıllar, bizim yıllarımız da dahil olarak düşünülecek. (Georg Christoph Lichtenberg)

 

Bırakın başkaları antik çağları övüp dursun, ben şimdi doğduğum için memnunum. (Ovidius) (M.Ö. 43 - M.S. 18)

 

Bu günler mutlu eski günler, bekleyin de görün. (Steve Turner)

 

Hiçbir yüzü unutmam ama senin için bir istisna yapabilirim. (Groucho Marx)

 

Sadece sığ insanlar diğerlerini görünüşlerine göre yargılamazlar. (Oscar Wilde)

 

İnsanlar atın üstündeyken normalde olduklarından daha iyi, arabanın içindeyse normalde olduklarından daha kötü görünüyorlar. (Marya Mannes)

 

Her kadın büyüleyici olabilir. Tek yapmanız gereken, olduğunuz yerde durup aptal görünmek. (Hedy Lamarr)

 

Kimse kulağa Marilyn Monroe kadar sarışın gelmemiştir. (Billy Wilder)

 

Kel olmakla ilgili tek güzel şey: derli toplu durması. (Milton Berle)

 

Her zaman dövmesi olan bir kadın ararım. Dövmesi olan kadın gördüğümde kendi kendime "İşte bu kız sonradan pişmanlık duyacağı şeyler yapma kapasitesine sahip" diyorum. (Richard Jeni)

 

Anında yirmi yaş daha genç görünmek için ne yapılmalı: Daha uzakta durun. (Jeff Green)

 

Mirasa konan her kadın güzeldir. (John Dryden)

 

Güzelliğin sorunu, zengin doğup sürekli fakirleşmeye benzemesi. (Joan Collins)

Link to post
Sitelerde Paylaş

En büyük komplo teorisi, aslında bir komplo olmadığıdır. Kimse seni öldürmeye çalışmıyor. Senin ölmen veya yaşaman kimsenin umurunda değil. Şimdi daha rahat mısın? (Dennis Miller)

 

Ter neden güzel kokmuyor? Güzel koksaydı, dünya bambaşka olurdu. Kirli çamaşırlarınızı sepete koymak yerine vazoya koyabilirdiniz. Dikiz aynasına astığınız ter süsleriniz olurdu. Ayrıca özel bir gecede, göğüs cebinizden çıkan küçük iç çamaşırınızla sevgilinize ne kadar önemli olduğunu gösterebilirdiniz. (Jerry Seinfeld)

 

Kadınların elbisesi, dikenli tel gibi olmalı: amacına hizmet ederken manzaraya engel olmamalı. (Sophia Loren)

 

Bir erkek çıkarmak istemediği sürece, bir elbisenin hiçbir anlamı yoktur. (Françoise Sagan)

 

Bence smokinin çıkış noktası kadınların, "Erkeklerin hepsi aynı, onlara aynı kıyafeti giydirmeliyiz" düşüncesidir. (Jerry Seinfeld)

 

Bir ceket ve beyaz kravatla herkes, bir borsacı bile, medeni olduğuna dair isim yapabilir. (Oscar Wilde)

 

Bizi hayvanlardan ayıran özelliğimiz, aksesuar takma kabiliyetimizdir. (Lily Savage)

 

Eldivenin tekini kaybetmek yeterince üzücüdür. Fakat hiçbir şey, eldivenin tekini kaybedip sonra onu, ikinci teki çöpe attıktan sonra bulmanın acısıyla kıyaslanamaz. (Piet Hein)

 

Doktoruma "Şöyle yapınca acıyor" dedim. O da bana "Öyleyse yapma" dedi. (Henny Youngman)

 

Astım, yakınlarımda köpek ya da puro olmadığı sürece beni pek rahatsız etmiyor. Demek ki beni en çok rahatsız edecek şey, puro içen bir köpek olur. (Steve Allen)

 

Kokainde hiç mutlu son yoktur. Ya ölürsünüz, ya hapse girersiniz ya da kokaininiz biter. (Sam Kinison)

 

İçen insanları kıskanıyorum, en azından sürekli suçlayabilecekleri bir şey var. (Oscar Levant)

 

Dünyada alkolden daha iyi şeyler var, ama alkol onların yokluğunu telafi ediyor. (Terry Pratchett)

 

Dediklerine göre alkol kullanmak yavaş zehir gibiymiş. Kimin acelesi var ki? (Robert Benchley)

 

İnsanlar sigara bağımlılarına çok kötü davranıyorlar. Halbuki ölmekte olan birine daha iyi davranmalarını beklersiniz. (Roseanne)

 

Sigara içmeyi bırakırdım ama ben hiçbir işi yarıda bırakmam. (Jo Brand)

 

Ben sizin dediğiniz gibi tiryaki değilim. Günde sadece iki çakmak bitiriyorum. (Bill Hicks)

 

Bir restoranda sigara içmemem gerektiği söylendiğinde o kişiye sadece şunu söylüyorum: "Affedersiniz, bağnaz olmayı bırakır mısınız lütfen. Bağnazlık yüzünden 6 milyon Yahudi öldü!" (Stephen Fry)

 

Hiç kimse sigarayı henüz bırakmış bir adam kadar iğrenç ölçüde kendini beğenmiş değildir. (Sydney J. Harris)

 

Kahve içerken gözleriniz acıyorsa, bir de fincandan kaşığı çıkararak içmeyi deneyin. (Norm Crosby)

 

Muz yerken insan ne yana bakacağını şaşırıyor. (Peter Kay)

 

İstiridye yemem. Çünkü yemeğimi ölü severim. Hasta veya yaralı değil, ölü... (Woody Allen)

 

Bir restoranın yemeklerinin kalitesi, yemeklerin görünüşünün kalitesiyle ters orantılıdır. (James Beard)

 

Menü okumanın altın kuralı: Eğer telaffuz edemiyorsanız almaya paranız yetmiyor demektir. (Frank Miller)

Link to post
Sitelerde Paylaş

Hayatta hiçbir şey beni bir diyetin ilk dört saatinin boş umutları kadar heyecanlandırmıyor. (Nora Ephron)

 

Nasıl bir diyet uygularsanız uygulayın, sevmediğiniz yemeklerden istediğiniz kadar yeme hakkınız vardır. (Walter Slezak)

 

Zayıf görünmenin tek bir yolu vardır: şişman insanlarla takılmak. (Roseanne)

 

Giyim mağazasındaki çalışana, "Beni zayıf gösterecek bir şey var mı?" diye sordum. Bana "Etiyopya'da bir haftaya ne dersin?" dedi. (Roseanne)

 

Evli insanların egzersize ihtiyacı yoktur. Çünkü tutum şudur: "Beni nasılsa çıplak gördü ve seviyor." (Carol Montgomery)

 

Eğer kocanız uyumada zorluk çekiyorsa "İlişkimiz hakkında konuşmalıyız" demek yardımcı olabilir. (Rita Rudner)

 

Her insanın günde uyuması gereken süre, beş dakika daha fazladır. (Max Kauffman)

 

Kimse kendisi uyanıkken başkasının yatakta olmaya hakkı olduğu görüşünde değildir. (Robert Lynd)

 

Otuz, kadınlar için güzel bir yaştır. Özellikle de gerçekte kırk yaşındaysalar. (Phyllis Diller)

 

Yarı yaşınızda biriyle seks yapıyorsanız ve bu yasalsa, yaşlanmakta olduğunuzu bilirsiniz. (Dan Savage)

 

Yaşlanmakla ilgili bir sorun da, sizin yaşınızdayken önemli olmayan tarihi karakter bulmanın gittikçe zorlaşmasıdır. (Bill Vaughan)

 

Kadın, kırkına yaklaştığını söyledi, ben de hangi yönden yaklaştığını merak etmekten kendimi alamadım. (Bob Hope)

 

Bir kadın, kahvaltıdan önce göründüğü kadar yaşlıdır. (Ed Howe)

 

Yaş, siz ancak peynir olsaydınız önemi olmayan bir şey olurdu. (Billie Burke)

 

Orta yaş, yaşınızın kendini vücudunuzun orta yerlerinde göstermeye başlamasıdır. (Bob Hope)

 

Orta yaş, evde otururken çalan telefonun sizin için olmadığını ümit etmektir. (Ogden Nash)

 

(Yaşlandıkça) İlk olarak isimleri unutuyorsunuz, sonra yüzleri. Daha sonra fermuarınızı çekmeyi unutuyorsunuz, en sonundaysa fermuarınızı indirmeyi. (George Burns)

 

Güzel genç bir bayana doksan yaşlarında bir adam olarak tanıtıldım. "Doksan yaşların başı" diye ısrar ettim. (George Burns)

 

102 yaşında olmanın tek güzel yanı var: akran baskısı olmaması. (Dennis Wolfberg)

 

Erkekliğin üç aşaması vardır: gençlik, orta yaş ve "iyi görünüyorsun". (Red Skelton)

 

Papa gözüme genç görünmeye başladığında ben yaşlandığımı fark etmeye başladım. (Billy Wilder)

 

Kır saç mükemmel bir şey. Kel olan herhangi bir kişiye sorun. (Rodney Dangerfield)

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...