Jump to content

Kafir Anne Baba Ve İslam


Recommended Posts

Bundan yaklaşık 4 sene önce hidayete erdim. Ailem sosyal demokrat düşünceye yakın, Atatürkçü, çağdaş insanlar. Bense İstanbul’da üniversite kazanmıştım. Okulu bıraktım, şimdi evdeyim. Hep cemaatlerin içinde boğuldum ve nihayet hepsinden kurtulup tevhidi düşünceyi buldum elhamdülillah. ailem onlara göre Müslümanlar, anıtkbrin dibinde oturuyoruz ve muhit berbat, insanlarda öyle. Kapalıya öcü gibi bir bakıyorlar, bi tane sakallı göremezsiniz. bi dönem ailem beni psikologlara götürdü, dayanamadım ve evden ayrıldım. Fakat yine çaresizlikten eve döndüm, çünkü ahir zamanda hiç kimseye güvenemiyorsunuz. Önceden örtüyü kabul etmeyen ailem, evden ayrılıp döndükten sonra mecburen korkudan kabullendiler. Fakat ailede İslami yaşantıya dair hiçbirşey yok. Çıldırcam, ne yapcağımı bilemiyorum. Kalmalımıyım yoksa gitmelimi bu evden, hiç dönmesemiydim bilmiyorum. Elimden gelen tek şey dua, birde bu sıkıntılarıma düşünce alemimdeki bulanıklar eklendi. Haremlik selamlık yok, evinizde ne yediğinizden şüphe ediyorsunuz. Böyle hayat mı gecer diyorum kendime. Lütfen birisi ilmi olarak bu konuya açıklık getirebilirmi?

Şimdiye kadar danışdıklarımın nefsinden konuştuklarına inanıyorum,kimse bana ayet veya hadisle gelmedi. Çok zor durumdayım....


Bu ve bu gibi sorulara islami sitelerin verdikleri cevaplar:

hhttps://www.islam-tr.net/konu/kafir-olan-anne-babamla-iliskilerim-nasil-olmali.12100/

 

ttps://sorularlaislamiyet.com/anne-baba-fasik-gunahkar-ise-onlara-itaat-nasil-olmalidir-anne-ve-babaya-itaatte-sinir-ne-olmalidir

 


Ve Kuranda yazan:
Tevbe Suresi 23. Ayet
Ey iman edenler! Babalarınız ve kardeşleriniz, eğer imana karşı inkârı seviyorlarsa, onları dostlar edinmeyin. İçinizden onları dost edinenler zalimlerin ta kendileridirler.

 

 

Bir çocuk annesine müslüman, hristiyan, yahudi diye mi bakacak? Deist, agnostik, ateist diye mi bakacak?
Çocuğu anne babasına, kardeşi kardeşe düşman eden bir dindir bu GİZLENEN DİN, İSLAM!

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 58
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

4 saat önce, poiuz yazdı:

Bundan yaklaşık 4 sene önce hidayete erdim. Ailem sosyal demokrat düşünceye yakın, Atatürkçü, çağdaş insanlar. Bense İstanbul’da üniversite kazanmıştım. Okulu bıraktım, şimdi evdeyim. Hep cemaatlerin içinde boğuldum ve nihayet hepsinden kurtulup tevhidi düşünceyi buldum elhamdülillah. ailem onlara göre Müslümanlar, anıtkbrin dibinde oturuyoruz ve muhit berbat, insanlarda öyle. Kapalıya öcü gibi bir bakıyorlar, bi tane sakallı göremezsiniz. bi dönem ailem beni psikologlara götürdü, dayanamadım ve evden ayrıldım. Fakat yine çaresizlikten eve döndüm, çünkü ahir zamanda hiç kimseye güvenemiyorsunuz. Önceden örtüyü kabul etmeyen ailem, evden ayrılıp döndükten sonra mecburen korkudan kabullendiler. Fakat ailede İslami yaşantıya dair hiçbirşey yok. Çıldırcam, ne yapcağımı bilemiyorum. Kalmalımıyım yoksa gitmelimi bu evden, hiç dönmesemiydim bilmiyorum. Elimden gelen tek şey dua, birde bu sıkıntılarıma düşünce alemimdeki bulanıklar eklendi. Haremlik selamlık yok, evinizde ne yediğinizden şüphe ediyorsunuz. Böyle hayat mı gecer diyorum kendime. Lütfen birisi ilmi olarak bu konuya açıklık getirebilirmi?

Şimdiye kadar danışdıklarımın nefsinden konuştuklarına inanıyorum,kimse bana ayet veya hadisle gelmedi. Çok zor durumdayım....


Bu ve bu gibi sorulara islami sitelerin verdikleri cevaplar:

hhttps://www.islam-tr.net/konu/kafir-olan-anne-babamla-iliskilerim-nasil-olmali.12100/

 

ttps://sorularlaislamiyet.com/anne-baba-fasik-gunahkar-ise-onlara-itaat-nasil-olmalidir-anne-ve-babaya-itaatte-sinir-ne-olmalidir

 


Ve Kuranda yazan:
Tevbe Suresi 23. Ayet
Ey iman edenler! Babalarınız ve kardeşleriniz, eğer imana karşı inkârı seviyorlarsa, onları dostlar edinmeyin. İçinizden onları dost edinenler zalimlerin ta kendileridirler.

 

 

Bir çocuk annesine müslüman, hristiyan, yahudi diye mi bakacak? Deist, agnostik, ateist diye mi bakacak?
Çocuğu anne babasına, kardeşi kardeşe düşman eden bir dindir bu GİZLENEN DİN, İSLAM!

 

sitelerde ne gibi  problem  var  hürmetli  olun  saygı da  kusur  etmeyin  demiş 

 

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bu kafayı bir zamanlar ben de yaşamıştım...

 

Müzik çalıyor diye minibüste olay çıkartıp yariyolda inmistim...

 

Çünkü o hadisi arapcasiyla beraber hatırlıyorum...

 

İstimaul melai masiyetun...

 

Müzik dinlemek günahtır...

 

Vel  culusu fiha fiskun...

 

Onunla oturmak fasikliktir...

 

Ve ttelezzezu biha kufrun...

 

Ondan lezzet olmak küfürdür...

 

İşte bu sözler i öğrenmiştim İstanbul'da bir Kur'an kursunda ....

 

Ve bindiğimiz minibüste sanırım Orhan Baba'nın güzel bir parçası çalıyordu...

 

Hadi diyorum günaha fasikliga katlanirim....

 

Ama mereti dinlemek hoşuma gidiyor lezzet alıyorum demek küfre giriyorum...

 

Bir kişi küfre girdimi bütün ibadatleri boşa gidiyormuş diye öğrenmiştim...

 

Sabah akşam ibadet edilen bir yerde kalan biri olarak iki dakikalık zevk için bütün yaptıklarının boşa gitmesini nasıl kabul edeyim...

 

Bunları düşününce kalktım şoföre kapat şu müziği falan diye ayarladım...

 

Adam da yaw arkadaş nereden çıkıyor bunlar da anlamadık filan diyor...

 

Neyse ben inicem o zaman deyip indim bir yerlerde gece vakti...

 

O kadar ibadeti kurtarmanın coşkusuyla yayan yürüyüp gittim ...

 

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
On 29.12.2018 at 18:20, akılsızşuursuzatom yazdı:

sitelerde ne gibi  problem  var  hürmetli  olun  saygı da  kusur  etmeyin  demiş 

 

 

On 30.12.2018 at 13:36, akılsızşuursuzatom yazdı:

sorularla islamiyette  peygamberin  hadisinden  yola  çıkarak  sonuç  çıkarmış  ne  güzel  ne  var  bunda?

 

Poiuz da onu diyor zaten. Kur'an'ın kafir anne babaya nasıl davranılması gerektiği konusundaki yaklaşımı Tevbe Suresi 23. ayetle açık ve sabitken, İslami siteler bundan hiç söz etmeyip hadis ve alakasız ayetlerle yanıt vermiş. O yüzden "GİZLENEN İSLAM" demiş. Yoksa İslami sitenin, kıza "Ana baban kafir oldukları için senin düşmanındır, onlar zalimdir, boyunlarını kesmek gerekir" dememesi insani bakımdan elbette iyi. Takva takılmaya başlayan o kızın kafa epeyce bir gitmiş olduğu için Kur'an'ı referans alarak kıza yanıt vermeleri tehlikeli olabilir, çünkü kafir dediği insanlar için basbayağı cinayete azmettiricidir Kur'an. 

 

Keşke başlık yazılarını okusanız da ondan sonra yorum yapsanız...

Link to post
Sitelerde Paylaş
30 dakika önce, Türk Ateist yazdı:

 

 

Poiuz da onu diyor zaten. Kur'an'ın kafir anne babaya nasıl davranılması gerektiği konusundaki yaklaşımı Tevbe Suresi 23. ayetle açık ve sabitken, İslami siteler bundan hiç söz etmeyip hadis ve alakasız ayetlerle yanıt vermiş. O yüzden "GİZLENEN İSLAM" demiş. Yoksa İslami sitenin, kıza "Ana baban kafir oldukları için senin düşmanındır, onlar zalimdir, boyunlarını kesmek gerekir" dememesi insani bakımdan elbette iyi. Takva takılmaya başlayan o kızın kafa epeyce bir gitmiş olduğu için Kur'an'ı referans alarak kıza yanıt vermeleri tehlikeli olabilir, çünkü kafir dediği insanlar için basbayağı cinayete azmettiricidir Kur'an. 

 

Keşke başlık yazılarını okusanız da ondan sonra yorum yapsanız...

dost  edinmeyin  diyor  sadece.Yine  evlatlık  vazifeni  ve  hürmetini  gostereceksiniz. Sıkı  fıkı olmamaktan  bahsediyor. Yoksa  kes  öldür  demiyor 

.

Link to post
Sitelerde Paylaş
On 30.12.2018 at 13:36, akılsızşuursuzatom said:

sorularla islamiyette  peygamberin  hadisinden  yola  çıkarak  sonuç  çıkarmış  ne  güzel  ne  var  bunda?

 

Poiuz tam olarak "gizlenen islam'a" vurgu yapan, yani kurana göndermede bulunan bir başlık açmış ve buna tevbe 23'ü tanıklık ettirmiş.

Arkasından  bir_akil_insan üstüne bir de  tevbe 123'ü getirmiş..

Sense karşılık olarak peygamberin hadisinden yola çıkarak beyanında bulunmuşsun. Tam evlere şenlik. Poiuz'un dediğini tasdik etmişsin işte. 

Link to post
Sitelerde Paylaş

Kehf 74: Yine yola koyuldular. Nihayet bir erkek çocukla karşılaştıklarında, adam onu öldürdü. Mûsâ, “Bir cana karşılık olmaksızın suçsuz birini mi öldürdün? Andolsun çok kötü bir iş yaptın!” dedi.

 

Kehf 80: “Çocuğa gelince, anası babası mü’min insanlardı. Onları azgınlığa ve küfre sürüklemesinden korktuk.”

 

Bu ayetlerde verilen mesaj: Bir insanı, mümin yani iman etmiş bir insanı imandan çıkaracağından korkarsanız öldürebilirsiniz, o insan çocuk dahi olsa. İslam sevgi, barış, hoşgörü ve huzur diniydi değil mi? Madem öyle bu ayetler de neyin nesi? Ne işi var böyle ayetlerin sevgi, barış, hoşgörü ve huzur dininde?

 

 

Link to post
Sitelerde Paylaş

İnsana da, anne babasına iyi davranmasını emrettik. Annesi, onu her gün biraz daha güçsüz düşerek karnında taşımıştır. Onun sütten kesilmesi de iki yıl içinde olur. (İşte onun için) insana şöyle emrettik: “Bana ve anne babana şükret. Dönüş banadır.”

Eğer, hakkında hiçbir bilgi sahibi olmadığın bir şeyi bana ortak koşman için seninle uğraşırlarsa, onlara itaat etme. Fakat dünyada onlarla iyi geçin. Bana yönelenlerin yoluna uy. Sonra dönüşünüz ancak banadır. Ben de size yapmakta olduğunuz şeyleri haber vereceğim.”

 

Siz kimsiniz İslam'ın anne- babaya sevgi, itaat ve hürmet konusundaki emirlerini ve konumunu anlayıp eleştirmek kim. Siz gidin anne babasını bakım evine verip, senede bir kez ziyarete giden modern batılı cahiliyeyi ve hayat tarzını örnek alın kendinize.

 

Savaş suresinde ve çoğunlukla savaşa ait hükümleri bildiren pasajlarda geçen ifadeleri cımbızlayarak mı İslamı eleştireceksiniz. Mesele belli, savaş halinde anne baban ya da çok yakın bir akraban, arkadaşın düşman saflarında ise onları sırdaş görüp müslümanların sırlarını onlarla paylaşırsan, bu bilgiler düşmanın eline geçer ve müslümanlar aleyhine kullanılır. O yüzden, bu durumlarda onlarla, iyi niyetle ve safça düşünüp herhangi bir sırdaşlık yapma. Müslümanları zaafa düşürecek bir bilgiyi onlarla paylaşma.

tarihinde Yeni Üye tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
2 saat önce, akılsızşuursuzatom yazdı:

dost  edinmeyin  diyor  sadece.Yine  evlatlık  vazifeni  ve  hürmetini  gostereceksiniz. Sıkı  fıkı olmamaktan  bahsediyor. Yoksa  kes  öldür  demiyor 

.

 

tevbe 123ten haberiniz yok

Ey inananlar, önce kâfirlerden yakınınızda bulunanlarla savaşın(kâtilû), onlar, sizde bir şiddet ve azim bulsunlar ve bilin ki Allah, hiç şüphe yok, çekinenlerle berâberdir.

katilu - katl - katil - katletmek-katliam(katl-i âm) bunlar hep aynı şeyi anlatır ve anlamı savaş değildir.

Link to post
Sitelerde Paylaş
33 minutes ago, Yeni Üye said:

İnsana da, anne babasına iyi davranmasını emrettik. Annesi, onu her gün biraz daha güçsüz düşerek karnında taşımıştır. Onun sütten kesilmesi de iki yıl içinde olur. (İşte onun için) insana şöyle emrettik: “Bana ve anne babana şükret. Dönüş banadır.”

Eğer, hakkında hiçbir bilgi sahibi olmadığın bir şeyi bana ortak koşman için seninle uğraşırlarsa, onlara itaat etme. Fakat dünyada onlarla iyi geçin. Bana yönelenlerin yoluna uy. Sonra dönüşünüz ancak banadır. Ben de size yapmakta olduğunuz şeyleri haber vereceğim.”

 

Siz kimsiniz İslam'ın anne- babaya sevgi, itaat ve hürmet konusundaki emirlerini ve konumunu anlayıp eleştirmek kim. Siz gidin anne babasını bakım evine verip, senede bir kez ziyarete giden modern batılı cahiliyeyi ve hayat tarzını örnek alın kendinize.

 

Savaş suresinde ve çoğunlukla savaşa ait hükümleri bildiren pasajlarda geçen ifadeleri cımbızlayarak mı İslamı eleştireceksiniz. Mesele belli, savaş halinde anne baban ya da çok yakın bir akraban, arkadaşın düşman saflarında ise onları sırdaş görüp müslümanların sırlarını onlarla paylaşırsan, bu bilgiler düşmanın eline geçer ve müslümanlar aleyhine kullanılır. O yüzden, bu durumlarda onlarla, iyi niyetle ve safça düşünüp herhangi bir sırdaşlık yapma. Müslümanları zaafa düşürecek bir bilgiyi onlarla paylaşma.

 

Bu senin yaptığın bir pedofiliyi yahu bu kişi çok güzel konuşuyor, güzel öğütler veriyor, falan okula, filan yardım kurumuna devamlı yardım yapıyor diye savunmana benziyor.

Link to post
Sitelerde Paylaş
1 hour ago, Yeni Üye said:

İnsana da, anne babasına iyi davranmasını emrettik. Annesi, onu her gün biraz daha güçsüz düşerek karnında taşımıştır. Onun sütten kesilmesi de iki yıl içinde olur. (İşte onun için) insana şöyle emrettik: “Bana ve anne babana şükret. Dönüş banadır.”

Eğer, hakkında hiçbir bilgi sahibi olmadığın bir şeyi bana ortak koşman için seninle uğraşırlarsa, onlara itaat etme. Fakat dünyada onlarla iyi geçin. Bana yönelenlerin yoluna uy. Sonra dönüşünüz ancak banadır. Ben de size yapmakta olduğunuz şeyleri haber vereceğim.”

 

Siz kimsiniz İslam'ın anne- babaya sevgi, itaat ve hürmet konusundaki emirlerini ve konumunu anlayıp eleştirmek kim. Siz gidin anne babasını bakım evine verip, senede bir kez ziyarete giden modern batılı cahiliyeyi ve hayat tarzını örnek alın kendinize.

 

Savaş suresinde ve çoğunlukla savaşa ait hükümleri bildiren pasajlarda geçen ifadeleri cımbızlayarak mı İslamı eleştireceksiniz. Mesele belli, savaş halinde anne baban ya da çok yakın bir akraban, arkadaşın düşman saflarında ise onları sırdaş görüp müslümanların sırlarını onlarla paylaşırsan, bu bilgiler düşmanın eline geçer ve müslümanlar aleyhine kullanılır. O yüzden, bu durumlarda onlarla, iyi niyetle ve safça düşünüp herhangi bir sırdaşlık yapma. Müslümanları zaafa düşürecek bir bilgiyi onlarla paylaşma.

 

sayın yeni üye,

 

Öne sürülmüş ya da kritik edilmekte olan bir ayeti, o ayeti genel itibari ile pas geçip, başka bir ayetle savunmak adetini bir kenara bırakmak lazım artık. Hal odur ki; bu tip savunular aslen kurandaki tutarsızlık ya da onu yazan kişinin yeri geldiği vakit, yeri geldiğince kafasına göre mi yazdığı intibası da uyandırmıyor değil insanda. Şimdi üstteki ayet nedir; tevbe 123 nedir, tevbe 23 nedir ve en içlerinde bence en ayıplısı olan mesela, Kehf 80 nedir? Bunlar birbirini nesh mi etmiştir? Yoksa çelişkili midir? Aynı anda her biri birden nasıl geçerli olabilir. Af buyurun; biri kalk gidelim derken, öbiri bok yeme otur diyor bir nevi.

 

İkinci olarak şu şavaş savunusunu da bir kenara bırakmak lazım. Nasıl bir kitap ki bu, her taşın altından savaş çıkıyor sürekli? Savaş olsa dahi, yakınınızda bulunanlarla savaşın ne demektir? Sen örneğin başka bir kabile ile, sırf kafir olduğu gibi abes bir nedenle savaşıyorsan dahi, "hazır onlarla savaşıyorken, önce yakınımdakilere, anaya babaya dalmalıyım mı demeliyiz" demektir bu? Ne alaka? Onlar karşı saftaysa.. şeklindeki yaklaşım sadece sizin öznel bir yorumunuzdan ibaret. Sırdaşlık falan filan..yorum üstüne yorum. Ayet gayet düz oysa ki..Senle aynı inançta olmadığı için şiddet göstermek, insanlığa ve vicdana sığar mı peki? (Savunma savaşını duyar gibiyim..İspanyaya kadar savuna savuna girmiş bunlar herhalde..) Tevbe 123'ün dahi savaşla ilişkili direk bir bağlamı yok. Abes ve de sakil duruyor bu haliyle. İlişkiliyse ve gerçek anlamda "savaşı" kast ediyorsa eğer, daha da beter. Tevbe 23'de ise savaşla ilgili bir bağlam dahi yok. Kehf 80 ise bütün bir islam aleminin 1400 senelik inanırı, alimi-uleması ile birlikte gelse dahi altından kalkamayacağı bir ayet bence. 

 

Madem bir yorum yazmak niyetine girdiniz, o vakit öne sürülen ve kritik edilen ayetlere, o ayetler üzerinden cevap vermeniz uygun olur. Hem bağlam dışı, hem de kendisi de ayrıca bir çelişki yaratan başka bir ayetle değil.  Bir yerde dost tutma demiş, bir yerde savaş ve şiddet göster, öbüründe onlarla iyi geçin...? Bunları yazanın ya kendinden haberi yok, ya da araya bir kaç kişi daha girmiş yazım esnasında..

 

Bir de bir_akil_insan'ın belirttiği husus var:

 

Quote

 

Ey inananlar, önce kâfirlerden yakınınızda bulunanlarla savaşın(kâtilû), onlar, sizde bir şiddet ve azim bulsunlar ve bilin ki Allah, hiç şüphe yok, çekinenlerle berâberdir.

katilu - katl - katil - katletmek-katliam(katl-i âm) bunlar hep aynı şeyi anlatır ve anlamı savaş değildir.

 

 

tarihinde teflon tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
54 dakika önce, teflon yazdı:

 

sayın yeni üye,

 

Öne sürülmüş ya da kritik edilmekte olan bir ayeti, o ayeti genel itibari ile pas geçip, başka bir ayetle savunmak adetini bir kenara bırakmak lazım artık. Hal odur ki; bu tip savunular aslen kurandaki tutarsızlık ya da onu yazan kişinin yeri geldiği vakit, yeri geldiğince kafasına göre mi yazdığı intibası da uyandırmıyor değil insanda. Şimdi üstteki ayet nedir; tevbe 123 nedir, tevbe 23 nedir ve en içlerinde bence en ayıplısı olan mesela, Kehf 80 nedir? Bunlar birbirini nesh mi etmiştir? Yoksa çelişkili midir? Aynı anda her biri birden nasıl geçerli olabilir. Af buyurun; biri kalk gidelim derken, öbiri bok yeme otur diyor bir nevi.

 

İkinci olarak şu şavaş savunusunu da bir kenara bırakmak lazım. Nasıl bir kitap ki bu, her taşın altından savaş çıkıyor sürekli? Savaş olsa dahi, yakınınızda bulunanlarla savaşın ne demektir? Sen örneğin başka bir kabile ile, sırf kafir olduğu gibi abes bir nedenle savaşıyorsan dahi, "hazır onlarla savaşıyorken, önce yakınımdakilere, anaya babaya dalmalıyım mı demeliyiz" demektir bu? Ne alaka? Onlar karşı saftaysa.. şeklindeki yaklaşım sadece sizin öznel bir yorumunuzdan ibaret. Sırdaşlık falan filan..yorum üstüne yorum. Ayet gayet düz oysa ki..Senle aynı inançta olmadığı için şiddet göstermek, insanlığa ve vicdana sığar mı peki? (Savunma savaşını duyar gibiyim..İspanyaya kadar savuna savuna girmiş bunlar herhalde..) Tevbe 123'ün dahi savaşla ilişkili direk bir bağlamı yok. Abes ve de sakil duruyor bu haliyle. İlişkiliyse ve gerçek anlamda "savaşı" kast ediyorsa eğer, daha da beter. Tevbe 23'de ise savaşla ilgili bir bağlam dahi yok. Kehf 80 ise bütün bir islam aleminin 1400 senelik inanırı, alimi-uleması ile birlikte gelse dahi altından kalkamayacağı bir ayet bence. 

 

Madem bir yorum yazmak niyetine girdiniz, o vakit öne sürülen ve kritik edilen ayetlere, o ayetler üzerinden cevap vermeniz uygun olur. Hem bağlam dışı, hem de kendisi de ayrıca bir çelişki yaratan başka bir ayetle değil.  Bir yerde dost tutma demiş, bir yerde savaş ve şiddet göster, öbüründe onlarla iyi geçin...? Bunları yazanın ya kendinden haberi yok, ya da araya bir kaç kişi daha girmiş yazım esnasında..

 

Bir de bir_akil_insan'ın belirttiği husus var:

 

 

savaş zamanı  inen  bir  sure  olduğu  için  yeni  üye  savaş  zamanı  ayetleri demiş  anlasilmayacak  ne  var  bunda  ki? 

Link to post
Sitelerde Paylaş
49 minutes ago, akılsızşuursuzatom said:

savaş zamanı  inen  bir  sure  olduğu  için  yeni  üye  savaş  zamanı  ayetleri demiş  anlasilmayacak  ne  var  bunda  ki? 

 

Ha bula bula bunu mu buldun? Diğer kısımlar ne oldu peki? Ayrıca sana kırk kere dedim ki, tek bir satır yazmak için tüm metni alıntılamana gerek yok diye..

 

Savaş zamanı inen derken, ayet inerken orada mıydın..? Ha bir önceki ayette topluca gitmeyin savaşa falan demiş. Evet demiş ve o bağlamı o ayette bitirmiş. 120'den itibaren okuyunca zaten konunun bağlamı ve nerede başlayıp bittiği anlaşılıyor. Muhtemelen  bunların başına yine bir iş gelmiş ki, böyle bir uyarıda bulunup kulaklarını çekmeyi uygun görmüş yazar. Şu, "kazandığınıza emin olmadan ganimete dalmayın.." benzeri bir ayet vardı, işte ona benzer bir durum.

 

Ben o ayete bakınca "savaş sırasında, yakınlarınızdan karşı tarafa, düşman saflarına geçen olursa.." falan şeklinde bir ibare göremiyorum? Ayet tek başına, önceki ayetin bağlamından kopuk olarak değerlendirildiğinde de bir anlam ifade de edecek şekilde sunulmuş. (Neden?) ..Hani cehaletle savaşa önce yakınlarınızdan başlayın gibi..Tabi sertlik(!) ayrı mesele..Cehalet ayrı da, kafirse kafir yakının, sana ne?! Direk yakınınızda olanlarla, en yakınınızda olanlardan başlayın demiş, ötesi yok bunun.

 

Savaş esnasında en yakınında olanlar ne demek ki ayrıca? Meydanda karşılaşınca, aradan göz ucuyla en yakınında olanları, akrabalarını ananı babanı falan seçip, önce onları mı kılıçtan geçirecen manyak gibi? Madem "bildiğin savaş" bu? Neresinden tutsan elinde kalıyor. Ayrıca tevbe 23'de savaş nerede? Onu bırak, rezilliğin daniskası olan Kehf 80'de savaş nerede..??! Kurandaki insanlığın topunu birden tek başına çöpe götürür bu kehf 80! ne tevbe 23 kalır ortada, ne 123, ne de 1023...!

 

Benim tonton annenanem masum bir inanırdı ve kandillerde falan beraber el açıp dua ederdim onunla beraber, sırf o mutlu olduğu, onla birlikte ben de mutlu ve huzurlu olduğum için. Bir bana bak, bir de anayı babayı kardeşi sırf farklı düşünüyor diye birbirine düşman eden kurana..!! Yakınımdaki bir insan ister ateist, ister teist, ister satanist olsun benim için hiçbir önemi ve önceliği yok. O, onun iç dünyasındaki kendi meselesidir. Değil kurandakine benzer şekilde dalmak savaşmak falan, mutlu mesut yaşar giderim, insan gibi.

 

Bu ayetin günümüzdeki karşılığı, faydası nedir ayrıca? Her allahın günü anamız babamız dayımız karşı tarafa geçip de kafirler adına savaş falan mı eyliyor?? 

Link to post
Sitelerde Paylaş

Kehf 74: Yine yola koyuldular. Nihayet bir erkek çocukla karşılaştıklarında, adam onu öldürdü. Mûsâ, “Bir cana karşılık olmaksızın suçsuz birini mi öldürdün? Andolsun çok kötü bir iş yaptın!” dedi.

 

Kehf 80: “Çocuğa gelince, anası babası mü’min insanlardı. Onları azgınlığa ve küfre sürüklemesinden korktuk.”

 

Bu kıssadaki Musa'nın karşılaştığı adam Allah tarafından rahmet ve ilim verilmiş bir adam yani Allah bu adamı özel olarak seçmiş ve bilgi ve rahmetle donatmış. Musa da bu adamın bilgisinden yararlanmak istiyor, ona tabi olup olgunlaşmak istiyor, Musa bir peygamber. Peki bu iki adam ne yapıyor? Birisi yolda karşılaştığı masum bir çocuğu katlediyor, Musa cılız bir şekilde itiraz ediyor, adam da onu hemen susturuyor, Musa da bu adam bana ilim öğretecek diye masum bir çocuğun katledilmesine seyirci kalıyor. Müslümanlar buradaki korkunç manzarayı algılayamıyorlar herhalde. Tekrar edeyim, Allah'ın rahmet ve ilim verdiği adam masum bir çocuğu katlediyor, Allah'ın peygamber olarak seçtiği Musa da bu sahneye seyirci kalıyor.

 

Müslümanlar imtihan, sınav diye bik bik konuşurlar, madem sınav var, Allah bu çocuğu neden ana babasını dinden çıkarır diye korkup öldürtüyor? Neden çocuğun sınava girmesine engel oluyor? Bazı müslümanlar da Allah dünya hayatına müdahale etmez diyorlar, masum bir çocuğu adamına öldürtmek müdahale etmek olmuyor mu?

 

Kuran'da böyle bir hikayenin olması insanlığa nasıl bir mesaj veriyor acaba? Bu hikayeden insanlık nasıl bir ders çıkarmalı?

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
12 saat önce, Yeni Üye yazdı:

Siz kimsiniz İslam'ın anne- babaya sevgi, itaat ve hürmet konusundaki emirlerini ve konumunu anlayıp eleştirmek kim. Siz gidin anne babasını bakım evine verip, senede bir kez ziyarete giden modern batılı cahiliyeyi ve hayat tarzını örnek alın kendinize.

 

 

 

Savaş suresinde ve çoğunlukla savaşa ait hükümleri bildiren pasajlarda geçen ifadeleri cımbızlayarak mı İslamı eleştireceksiniz. Mesele belli, savaş halinde anne baban ya da çok yakın bir akraban, arkadaşın düşman saflarında ise onları sırdaş görüp müslümanların sırlarını onlarla paylaşırsan, bu bilgiler düşmanın eline geçer ve müslümanlar aleyhine kullanılır. O yüzden, bu durumlarda onlarla, iyi niyetle ve safça düşünüp herhangi bir sırdaşlık yapma. Müslümanları zaafa düşürecek bir bilgiyi onlarla paylaşma.

 

İlkelsiniz, ki işaretlediğim yerlere yorum yapmanın bir anlamı yok. İlkelsiniz; hem siz hem tanrınız.

Savaşma, seviş.

Bu kadar net. Biz buyuz, kapiş ?

Var mı, bu cümleye o herşeye gücü yeten tanrınızın bir itirazı ?

Yok. Olamaz da. Ancak bu mesaj kendisine ait değildir. Bunu bir zahmet kendisine iletiniz...

Hayret doğrusu....

Son günlerde bu cümleyi gri hücreleri sulanmışlara bu kadar tekrarlamak zorunda kalacağım hiç aklımın ucundan geçmezdi.

 

tarihinde kavak tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
17 saat önce, teflon yazdı:

Kehf 80 ise bütün bir islam aleminin 1400 senelik inanırı, alimi-uleması ile birlikte gelse dahi altından kalkamayacağı bir ayet bence. 

 

9 saat önce, sağduyu yazdı:

Kuran'da böyle bir hikayenin olması insanlığa nasıl bir mesaj veriyor acaba? Bu hikayeden insanlık nasıl bir ders çıkarmalı?

 

 

15 saat önce, teflon yazdı:

Bu ayetin günümüzdeki karşılığı, faydası nedir ayrıca? Her allahın günü anamız babamız dayımız karşı tarafa geçip de kafirler adına savaş falan mı eyliyor?? 

 

Kur'an bir mana okyanusudur. En büyük alim de olsak ondan  bizim hissemize düşen ise bir kaç damladır. Allah bana ya da başka bir kimseye Kur'anı oku, oradan anlam çıkar, çıkardığın anlamı başkasına dayat, o anlama dayanarak birilerine savaş ilan et, dini kurtarmaya çalış vb. bir misyon yüklememiş. Hatta bu yönüyle din bir fitnedir(imtihandır). Yani dini nasıl anladığı ve yaşadığı da insanlar için bir sınavdır. Bu diğer dinler için de geçerlidir. Vahşi olan vahşet çıkarır, merhametli olan rahmet ve sevgi. Ötekileştirmek isteyen de ünsiyet ve yakınlık kurmak isteyen de ondan bir hisse alır.  Bütün insanlığa sevgi ve merhamet öğretmenliği yapan Mevlana da Kuran okur ve ondan ilham alır, herkesi kafir ilan eden, herkese savaş ilan eden, herkesi köleleştirip satmaya niyetlenen Boko Haram da. Metnin kendisi bir aynadır. Herkes Kurandan kendini görür ve kendini anlar.  Dolayısıyla İslamın yaşanması ve anlaşılmasında esas ve temel olan metin değil temiz bir niyet ve örnek bir insandır. Peygamberler, evliyalar, azizler, salihler merkezdedir. Önce iyi insan olma ya da olgunlaşmaya niyet edeceğiz,  o yolda cehd ve gayret edeceğiz, sonra niyetimiz salih olursa metin bize kendini açar. Kuran ölü bir kitap değildir. Yaşayan ve en yüksekte duran bir kitaptır, ama biz yükselmeden Kurana erişemeyiz. Eriştiğimiz şey içimizdeki vahşet, dar bakış açısı, taassup olur.  

 

Zaten spesifik tarihsel olaylar için inmiş ayetler öncelikle ve bizzat peygamberi ve o olayların muhataplarını bağlar. Peygamber bu ayetleri anlamış ve uygulamıştır. Bizim açımızdan tarih tekerrür edemeyeceği için bu ayetleri bire bir uygulamak değil anlamak ve ders çıkarmak önceliklidir. Yani sadece bizim peygamberimiz değil, bir sürü peygamberin yaşadıkları ve kıssaları anlatılır kuranda. Bunlara bizim yaklaşımımız alalım bu kişilerin yaptıklarını kopyalayalım değil, bu olayları anlamaya ve ibret almaya çalışalım ve buradan dersler ve ibretler ve hikmetler edinelim kendi hayatımızda ve şartlarımıza göre bunlara ihtiyaç duyarsak uygulayalım diyedir. Yani peygambere savaş emri de geldi, barış emri de geldi. Savaş emri var diye hep savaşılmaz, barış emri var diye de hep barış içinde yaşanılmaz. Şartlar, nefis için, ganimet için ya da ırkın için değil de Allah için ya da haksızlığa uğradığın için savaşı gerektirirse insan gibi savaşırsın ve savaş ayetleri rehberin ve kılavuzun olur. Değilse, barış içinde insan gibi yaşarsın.

 

Kitap ortada. Savunulmaya ihtiyacı yok. Benim böyle bir niyetim  yok ama her şeyi birbirine o kadar karıştırıyorsunuz ki azıcık bilgimle yazmadan, bu başlıklar altına not düşmeden yapamıyorum. Bunu da açıkçası sizin için değil belki yargılamak değil de anlamak isteyen birileri olur diye yazıyorum. Bu kehf suresindeki olaya da bir sonraki iletide değineceğim. Bu konu biraz kötülük meselesiyle biraz kaderle de ilişkili. Daha önce @yüpyücecik te bu konuda yazmıştı sanırım. Ben, haşa bu meseleyi ve sırrı çözdüm demiyorum ama bu kıssa üzerinden İslam alimlerinin ve ariflerinin bu konudaki bazı mülahazalarını da yazacağım. 

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...