Jump to content

En büyük sır henüz çözülmedi


Recommended Posts

8 hours ago, Yeni Üye said:

 

Dede, ne dediğin anlaşılmıyor ama saçmaladığın anlaşılıyor.

 

Bu, varlık ve gerçek aslında çok basit, x y z falan kullanarak açıklanabilir iddialarından vazgeçmezsen bir gün bunlardan sorguya çekileceksin. İspat etmen istenecek.

 

Kurbağa, kertenkele ya da maymun kendine verileni küçümsemiyor. Bilakis herşey payına düşenle mutlu ve memnun. Ama sen üzerindeki nimetleri inkar ederek, onları hor ve basit görerek büyük bir nankörlük örneği sergiliyorsun. 

 

Senden Tanrının yokluğunu falan ispatlamanı istemiyorum. Mesela sadece atomun ince bir ayar gerektirmeden var olabileceğini, böylece madde dediğin her şeyin de mümkün olabileceğini bilimsel literatürden desteklerle göster yeter. Yüzyıllardır, doğal, doğal diye yutturmaya çalıştığınız şeyin ne kadar ince bir ayar üzerine kurulduğunu bizzat en yüksek fizik ve matematik keşfetti. Sonra da bunu açıklamakla uğraşıp duruyor.

 

Bir de madem her şey bu kadar basit, rüya gören bir robot ta yapıver sana zahmet.

 

 

 

 

Siz embesillerin ilk öelliği, bir bok bilmeden herşeyi bildiğinizi sanmanızdır. Hangi hayvanın payına düşenden memnun olduğunu gördün, nerde gördün, bırak onu, sen hayatında hayvan gördün mü, vahşi dünyada yaşayan?

 

Safi kıçından sallamışsın. Böyle zortlamadan evvel, otur bir izle bakalım, kim payına düşenden memnun:

 

 

 

Bir bıok bildiğiniz yok, kuru fasulye yiyip gaz yapınca, her bir boku bildiğinizi sanıp uyduruyorsunuz böyle, utanmaz arlanmaz mahluklar..

 

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 455
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

7 hours ago, sağduyu said:

 

Bir de kurbağanın, kertenkelenin ya da maymunun ne hissettiğini nereden biliyorsun?

 

Sallayın şu bir bok bildiğini sanan rezil pespayeleri... Neymiş, efenim şunlar payına düşenle memnunmuş:

 

Bölgeyi paylaşamayan kurbağalar:

 

 

Kertenkeleler:

 

 

Maymunlar:

 

Her zamanki bildiğimiz dincilerin malum götüm var uydururum vakası işte, hepsi bu.

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
39 dakika önce, teflon yazdı:

Ayrıca bizlerin bir şeyi yapabiliyor ya da yapamıyor bir mertebede oluşumuz, başka bir şeylerin varlığına dair kanıt değildir. Kanıtı bırak, referans bile değildir. Biz kimiz ki? Tanrılığı isbat mertebesi miyiz? Biz yapabiliyorsak tanrı yok, yok yapamıyorsak eğer, mutlaka tanrı yapmıştır o mereti? Dayanaksız, mesnetsiz, referanssız ve haliyle ilişiksiz bir kıyas. Hayır bir de bu işin zaman boyutu var. Bugün yapamıyoruz, ama yarın? Yarına kadar bekleyecek misin peki o zaman? bu argüman senin beklemeni, bekleyip sonunu görmeden önce de bir çıkarımda bulunma selahiyetini ortadan kaldırıyor bir kere. Uçan bir şey yapamıyoruz.  O zaman tanrı. E yaptık ya sonra?!

 

 

Biz yeryüzünde Tanrı'nın halifesiyiz. Yeryüzünde Tanrı bizi kendine temsilci seçmiş. Tanrı diyor ki sen, yeryüzünde bensin, biz diyoruz ki ey Tanrı neredesin. Nerede olacak, Kendimizi bulduğumuz yerde bulacağız Tanrıyı.

 

Bir şeyleri yapamamızı Tanrının varlığına delil olarak sunmuyorum. Apaçık olana delil sunmak gibi bir hataya düşmem. Zaten o şeyi yaptığımızda da biz yapmış olacağımız için doğal! bir süreç değil bir tasarım olacak işte. Ama mesele o değil. Mesele şu. Tanrı diyor ki, sizin varlığınız benim kudretimin, ilmimin, sanatımın işaretlerinden birisi. Bunun dışında hem kendi nefsinizde ve varlığınızda hem kendi dışınızda bana dair bir çok işaret bulacaksınız. Bu işaretleri görmezden gelmeyin, önyargısız bir şekilde takip edin ve anlamaya çalışın. Böylece kendinizi de, beni de, gerçeği de anlamaya daha çok yaklaşacaksınız. Evrimse evrim, ölümse ölüm, sevgiyse sevgi, rahmetse rahmet, şiddetse şiddet. Ne varsa beni anlamanıza yardımcı olacak. Zaten böyle bir derdiniz yoksa siz bilirsiniz. Sizi derdinizle baş başa bırakırım.

 

Sonra birileri çıkıyor diyor ki, Ne Tanrısı, ne halifesi kardeşim. Tanrı da uydurma, insana göklerden verilmiş bir şeref olduğu da. Dahası Ahlak ta, Bilinç te, Estetik te, Anlam da, O da Bu da. Maddenin sonsuzluğu, basitliği ve hareketi dahilinde her şey olmuş, oluyor işte. İşte biz burada haklı olarak şunu soruyoruz. Bu kadar işareti yok ya da uydurma sayıyorsun. Her şeyin kendiliğinden de olabileceğini söylüyorsun. Mesela bir bebeğin anne rahminde teşekkülünü  herhangi birinin yapmasına ya da planlamasına gerek yok diyorsun. Bunu yaparken neye dayanıyorsun? Delilin ne?

 

Aslında bu iddiaya delil sormak ta akıllı işi değil. Adamın uydurma ve tesadüf üzerine kurduğu bir varlık açıklamasında delilin ne anlamı olabilir? mantığın ne anlamı olabilir? Ama Tanrının size rahmeti o kadar büyük ki, yaptığınız şeyin hakikatini size yaşatmıyor. Bir nevi sizi ciddiye almıyor. Çoğunuz çatlak olduğu için de bunu yapıyor olabilir tabi. Anlam dünyanızdan Tanrıyı çıkarıp, yerine başka açıklamalar getirmenizin absürtlüğünün farkına vardırmıyor sizi. Yok yaşam biyolojik vaka, yok ahlak toplumsal gereklilik, yok bilim şu bu yuvarlanıp gidiyorsunuz işte. Tanrı yoksa hayat ne lan, bilim ne, toplum ne. Hepsinin temelini yıkmışım zaten, binasının ne anlamı var demiyorsunuz.

tarihinde Yeni Üye tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
54 dakika önce, Yeni Üye yazdı:

 

Senden Tanrının yokluğunu falan ispatlamanı istemiyorum. Mesela sadece atomun ince bir ayar gerektirmeden var olabileceğini, böylece madde dediğin her şeyin de mümkün olabileceğini bilimsel literatürden desteklerle göster yeter. Yüzyıllardır, doğal, doğal diye yutturmaya çalıştığınız şeyin ne kadar ince bir ayar üzerine kurulduğunu bizzat en yüksek fizik ve matematik keşfetti. Sonra da bunu açıklamakla uğraşıp duruyor.

 

İnce bir ayar, tanrı tek tek atomları ayarlamış gibi düşünüyorsun. Bunca insan doğmaya devam ediyor, tanrı tek tek hepsinin üzerinde uğraştığı için mi? Ortada bir sistem var, her şey sisteme göre kendi kendine oluşuyor. Evrim bir sistemdir, tanrı bu sistemi yaratmış olabilir ama insan bu sistem sayesinde oluşuyor. Atomların oluşması da bir sistem sayesinde oluyor. Ortada ince bir ayar yok, sistemler var.

Link to post
Sitelerde Paylaş
1 dakika önce, Nuri Kara yazdı:

İnce bir ayar, tanrı tek tek atomları ayarlamış gibi düşünüyorsun. Bunca insan doğmaya devam ediyor, tanrı tek tek hepsinin üzerinde uğraştığı için mi? Ortada bir sistem var, her şey sisteme göre kendi kendine oluşuyor. Evrim bir sistemdir, tanrı bu sistemi yaratmış olabilir ama insan bu sistem sayesinde oluşuyor. Atomların oluşması da bir sistem sayesinde oluyor. Ortada ince bir ayar yok, sistemler var.

 

Maalesef bu argümanlar eski ve maddeyi açıklamadan uzak argümanlar, üstad. İnce ayar tabi ki var. Bilinmeyen bir şey de değil. Varlığı, evreni, atomun teşekkülünü, yıldızları, galaksileri mümkün kılan bir çok ince ayar var. Doğallıktan! uzak bu duruma bir açıklama getirmeye çalışıyorlar ama yokluğunu kimse iddia etmiyor.

 

Senin maddeyi görmen ve açıklaman senin algı seviyenle ve beyninle ilgili. Gerçekle ilgili değil. Dün başka idi, bugün başka. Ben kendi gerçek algımdan ya da açıklamamdan bahsetmiyorum ama Bilimin bugünkü algısı ve seviyesi 30- 40 yıl öncesinden bile çok farklı. 

Link to post
Sitelerde Paylaş
42 minutes ago, Yeni Üye said:

 

Biz yeryüzünde Tanrı'nın halifesiyiz. Yeryüzünde Tanrı bizi kendine temsilci seçmiş. Tanrı diyor ki sen, yeryüzünde bensin, biz diyoruz ki ey Tanrı neredesin. Nerede olacak, Kendimizi bulduğumuz yerde bulacağız Tanrıyı.

.....

 

Gerçeğe şirk koşmak diye işte ben buna derim.

 

17 minutes ago, Yeni Üye said:

Maalesef bu argümanlar eski ve maddeyi açıklamadan uzak argümanlar, üstad. İnce ayar tabi ki var. Bilinmeyen bir şey de değil. Varlığı, evreni, atomun teşekkülünü, yıldızları, galaksileri mümkün kılan bir çok ince ayar var. Doğallıktan! uzak bu duruma bir açıklama getirmeye çalışıyorlar ama yokluğunu kimse iddia etmiyor.

 

Senin maddeyi görmen ve açıklaman senin algı seviyenle ve beyninle ilgili. Gerçekle ilgili değil. Dün başka idi, bugün başka. Ben kendi gerçek algımdan ya da açıklamamdan bahsetmiyorum ama Bilimin bugünkü algısı ve seviyesi 30- 40 yıl öncesinden bile çok farklı. 

 

Yokluğunu kimse inkar etmiyor??! Ben henüz göremedim, hani nerede? En az 10 tur geriden geliyorsun.

 

Ayarsız bir evren nasıl olur? "İnce" ayarsızı nasıl olur? Hatta bu bakış açısına göre ayarsız bir evren olabilir mi....? Çok fazla yazıldı, bu topa bir bir daha girmek istemiyorum ama, girişi bu olsa gerek. Bunun bir de gelişme ve sonucu var. Ha bir de "ayar neden yapılır, bunun bir de incesine kadar neden girilir" diye sormak lazım. 

 

Ayar mayar yok velhasılı. Aç bak göreceksin ki, en kabadayısı bile en fazla "ayar gibi" diyebilmiştir. Ötesi yok. Olamaz da zaten. 

tarihinde teflon tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
24 minutes ago, Nuri Kara said:

İnce bir ayar, tanrı tek tek atomları ayarlamış gibi düşünüyorsun. Bunca insan doğmaya devam ediyor, tanrı tek tek hepsinin üzerinde uğraştığı için mi? Ortada bir sistem var, her şey sisteme göre kendi kendine oluşuyor. Evrim bir sistemdir, tanrı bu sistemi yaratmış olabilir ama insan bu sistem sayesinde oluşuyor. Atomların oluşması da bir sistem sayesinde oluyor. Ortada ince bir ayar yok, sistemler var.

 

Evet, senin kutsal dediğin kitaplara göre her şey üzerinde tek tek düşünüyor, her şeyi biliyor ve her şeyi o yapıyor, sistem dediğin şeyi de o yapıyor. Ayrıca her insanın peşine de iki melek takıyor, bunlar insanın iyi ve kötü amellerini kayda alıyor, bir rapor halinde senin puta iletiyor. Daha putunu tanımıyorsun.

Link to post
Sitelerde Paylaş
35 dakika önce, teflon yazdı:

Ayarsız bir evren nasıl olur? "İnce" ayarsızı nasıl olur? Hatta bu bakış açısına göre ayarsız bir evren olabilir mi....? Çok fazla yazıldı, bu topa bir bir daha girmek istemiyorum ama, girişi bu olsa gerek. Bunun bir de gelişme ve sonucu var. Ha bir de "ayar neden yapılır, bunun bir de incesine kadar neden girilir" diye sormak lazım. 

 

Bu tartışmayı yaparken Tanrı yı bir kenara bırakıyorum. Çünkü, zanna ve yoruma dayalı bilgilerle konuşacağız ama şurada bir kaç açıklama var.

Bugün hakim teori olan Standart modeldeki değerlerin doğallıktan! uzak olmasıyla alakalı. Sen bakıver. Ben de sonra özetlemeye çalışırım.

https://www.quantumdiaries.org/2014/02/01/the-higgs-boson-a-natural-disaster/

https://profmattstrassler.com/articles-and-posts/particle-physics-basics/the-hierarchy-problem/

https://profmattstrassler.com/articles-and-posts/particle-physics-basics/the-hierarchy-problem/naturalness/

 

 

 

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
3 minutes ago, Yeni Üye said:

Bu tartışmayı yaparken Tanrı yı bir kenara bırakıyorum. Çünkü, zanna ve yoruma dayalı bilgilerle konuşacağız ama şurada bir kaç açıklama var.

Bugün hakim teori olan Standart modeldeki değerlerin doğallıktan! uzak olmasıyla alakalı. Sen bakıver. Ben de sonra özetlemeye çalışırım.

https://www.quantumdiaries.org/2014/02/01/the-higgs-boson-a-natural-disaster/

https://profmattstrassler.com/articles-and-posts/particle-physics-basics/the-hierarchy-problem/

https://profmattstrassler.com/articles-and-posts/particle-physics-basics/the-hierarchy-problem/naturalness/

 

Bunlarla ilgili açıklamalar da var. Onlara da bak her zaman. Bari sen tek taraflı getirme. Ayrıca perspektifin hala yanlış. Ne olduğunu bilsem de, ben seninkilere bakarım o ayrı.

Link to post
Sitelerde Paylaş
22 dakika önce, teflon yazdı:

Ayrıca perspektifin hala yanlış.

 

Benim perspektifim doğru mu yoksa bana yazmamanın başka sebepleri mi var? Seninle tartışmayı çok derin noktalara taşıyıp kimsenin giremediği kadar detayına girip tartışabiliyorduk. Ne oldu bir kusur mu işledikte konunun o kadar farklı noktalarına temas etmeme rağmen beni sığ, yüzeysel bir adam olarak gören çapulculara yem olduk. Olmadım aslında ama onlarda sorduğum soruların kalitesini ve derinliğini anlayacak ne zeka ne de derin düşünme yetisi var. Neyse gerçekten benim yazılarıma verecek cevabın olmadığından mı yoksa kaale almadığın için mi yazmıyorsun? Bunu bilmek istiyorum. Daha önce çok şiddetli bir münakaşamız olmamasına rağmen böyle olması beni üzüyor. Ben sağduyu'yu bile affedecek kadar yüce gönüllü bir insanım seni de öyle gördüğüm için tüm bunların nedenini merak ediyorum. Yazdıklarım boşa gidiyor.

tarihinde John_Ahmet tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Ayrıca bir husus daha var:  tanrı bizi peydah olduğumuzdan beri ~250.000 sene geçtiği halde hala çözemediğimiz, ya da 250.000 yıl sonra çözebildiğimiz verilerle mi sınıyor?!

Sayısız nesil haşat oldu o zaman. Sınav bizler için var sadece.

 

Onlar için başka bizim için başka diye bir dünya da yok. Eğer hal böyle ise, bu meselelerin üzerine lakırdı edemeden, ötesi üzerine yargıda bulunmak da yok. Ki dediğim gibi, tamamiylen algı problem bu aslen.

 

tarihinde teflon tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
1 saat önce, Yeni Üye yazdı:

 

Maalesef bu argümanlar eski ve maddeyi açıklamadan uzak argümanlar, üstad. İnce ayar tabi ki var. Bilinmeyen bir şey de değil. Varlığı, evreni, atomun teşekkülünü, yıldızları, galaksileri mümkün kılan bir çok ince ayar var. Doğallıktan! uzak bu duruma bir açıklama getirmeye çalışıyorlar ama yokluğunu kimse iddia etmiyor.

 

Senin maddeyi görmen ve açıklaman senin algı seviyenle ve beyninle ilgili. Gerçekle ilgili değil. Dün başka idi, bugün başka. Ben kendi gerçek algımdan ya da açıklamamdan bahsetmiyorum ama Bilimin bugünkü algısı ve seviyesi 30- 40 yıl öncesinden bile çok farklı. 

Maddenin başlangıcı olduğunu düşünmüyorum ama evrenimizin başlangıcı var. Bu yüzden tek bir evren olduğunu veya son evrenin bizimki olduğunu düşünemem. 

 

Eğer ince ayardan kastın evrenimizin başlangıcındaki düşük ihtimallerin gerçekleşmesiyse, şunu söyleyebilirim: Küçücük bir ihtimalin bile sonsuzda gerçekleşmeme imkanı yoktur.

tarihinde Nuri Kara tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
15 dakika önce, teflon yazdı:

Sen kusurunu biliyor olmalısın. Ayrıca ve daha önemlisi, dengesiz bir yanın var. Bugün böyle yazıyorsun ama, yarın kalkıp ne diyeceğin de belli değil. 

 

Hayır bilmiyorum. En son münakaşamızda tatlı bir atışmamız olmuştu yada ben öyle görüyorum. Çünkü oradan nasıl görünüyor bilmiyorum ama ben art niyetleri olan bir insan değilim yada tartışmayı kazanmak için her şeyi mubah gören biri hiç değilim. Elbette kime yazacağın konusunda bir özgürlüğün var fakat bana yazmaman için çok geçerli bir nedenin olduğunu mu düşünüyorsun? Bunu çok merak ettim. Ayrıca yazılarımda ne gibi bir tutarsızlık gördün? "dengesiz", "Bir gün öyle bir gün böyle"?

tarihinde John_Ahmet tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
39 minutes ago, Yeni Üye said:

Bu tartışmayı yaparken Tanrı yı bir kenara bırakıyorum. Çünkü, zanna ve yoruma dayalı bilgilerle konuşacağız ama şurada bir kaç açıklama var.

Bugün hakim teori olan Standart modeldeki değerlerin doğallıktan! uzak olmasıyla alakalı. Sen bakıver. Ben de sonra özetlemeye çalışırım.

 

Son bir şey daha ekleyeyim: Nihai teori elde edilmeden, ortada bir ayar vardır demek kimsenin haddine değildir. Çünkü zaten eksik ve tamamlanmış bir model ya da matematiksel sistem üzerinden olasılık hesabı yapılmaz. Olmuş olanın olasılığı da "1" dir ve geriye dönük bir bilgi vermez. İşin daha enteresan tarafı, vardır demek için nihai teori gerekli, ama yoktur demek için böyle bir zorunluluk yok. Çünkü olay daha en başta genel bir perspektif yanlışlığı. Hesap ne çıkarsa çıksın, "özel" değil bir kere.

 

Nihai teori ortaya çıktığında, o tek tek çarparak ucube olasılıklar elde ettiğiniz değişkenlerin her birinin aslen birbirini belirlediği, bir şekilde determine ettiği ortaya çıkarsa eğer(ki bugün bir çok teorinin öngörüleri bu yöndedir), o vakit tüm bir olasılık hesabınız asılsız duruma düşüp, tuzla buz olur.

.......

 

@John_Ahmet

Tatlı bir atışma anlayışlarımız farklı. "Ben ahmet değilim, şabanım.."kısmı da. Ama duruma göre bakarız. Kendimi ağırdan satmak gibi algılama bunu. Nasıl icap ettiğini düşünüyorsam öyle davranıyorum. 

Link to post
Sitelerde Paylaş
12 dakika önce, teflon yazdı:

İşin daha enteresan tarafı, vardır demek için nihai teori gerekli, ama yoktur demek için böyle bir zorunluluk yok.

 

Olabilir yada "olmasına yönelik şüphe uyandıran bir çok konu bulunmaktadır" noktasında sunduğumuz verilere neden bu  kadar ketumsunuz? Bunu da yazın. Dolayısıyla varlığına yönelik şüphelerin en önemlisi kompleks sistemler ve gönderme yaptığı canlılar dışındaki bilinçtir ki bu noktada en önemli bilgileri bir biri ardına sıraladım. Belli ki karşı çıkamıyorsunuz ve yazacak konu bulamayıp ağır abiyi oynamak işinize geliyor. Kabul edin bu gerçekleri tanrıyı bilimsel temelde tanımlamaya gerek yoktur. Bilincin gerekli olabileceği her türlü düzene yapılan göndermelerde biz kendisinden bahsetmesek bile yine de siz varlığını sorgulamanız gerektiğinin farkında değilseniz size daha fazla söyleyecek sözüm olamaz.

tarihinde John_Ahmet tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
2 saat önce, sağduyu yazdı:

 

Evet, senin kutsal dediğin kitaplara göre her şey üzerinde tek tek düşünüyor, her şeyi biliyor ve her şeyi o yapıyor, sistem dediğin şeyi de o yapıyor. Ayrıca her insanın peşine de iki melek takıyor, bunlar insanın iyi ve kötü amellerini kayda alıyor, bir rapor halinde senin puta iletiyor. Daha putunu tanımıyorsun.

18.Rablerini inkâr edenlerin yapıp ettikleri, fırtınalı bir günde rüzgârın savurduğu kül gibidir. Kazandıkları hiçbir şeye yaramaz. İşte bu derin sapkınlıktır.

19. Allah'ın gökleri ve yeri hak ile yarattığını görmüyor musunuz? Dilerse sizi giderir-yok eder ve yeni bir halk getirir.

Allahın dolaylı olarak yarattığını ve bir şeylere müdahale ettiğini düşündüğümü söylemiştim. 

 

Şimdi ben bir insanı öldürmek için bir düzenek kursam(bir sürü sebebi olan, büyük bir düzenek), o insan öldüğünde onu ben öldürmüş olurum.

Link to post
Sitelerde Paylaş
1 saat önce, teflon yazdı:

Ayrıca bir husus daha var:  tanrı bizi peydah olduğumuzdan beri ~250.000 sene geçtiği halde hala çözemediğimiz, ya da 250.000 yıl sonra çözebildiğimiz verilerle mi sınıyor?!

Sayısız nesil haşat oldu o zaman. Sınav bizler için var sadece.

 

Onlar için başka bizim için başka diye bir dünya da yok. Eğer hal böyle ise, bu meselelerin üzerine lakırdı edemeden, ötesi üzerine yargıda bulunmak da yok. Ki dediğim gibi, tamamiylen algı problem bu aslen.

 

10.Resulleri, "Gökleri ve yeri yaratan Allah hakkında bir şüphe mi var? O, günahlarınızı bağışlamak için size bir çağrıda bulunuyor ve size belli vakte kadar da süre veriyor" dediler. Onlar, "Siz de bizim gibi sadece insansınız; bizi atalarımızın tapmış olduğu tanrılardan uzaklaştırmak istiyorsunuz. O halde bize, açık bir delil getirin!" diye cevap verdiler.

11.Resulleri onlara şöyle dediler: "Doğrusu biz de sizin gibi sadece insanız; fakat Allah kullarından dilediğine lutufta bulunur. Allah’ın izni olmadan bizim size bir delil getirmemiz mümkün değildir. Müminler ancak Allah’a dayansınlar.

Bir şeyler değişmiyor.

Link to post
Sitelerde Paylaş
2 hours ago, Nuri Kara said:

10.Resulleri, "Gökleri ve yeri yaratan Allah hakkında bir şüphe mi var? O, günahlarınızı bağışlamak için size bir çağrıda bulunuyor ve size belli vakte kadar da süre veriyor" dediler. Onlar, "Siz de bizim gibi sadece insansınız; bizi atalarımızın tapmış olduğu tanrılardan uzaklaştırmak istiyorsunuz. O halde bize, açık bir delil getirin!" diye cevap verdiler.

11.Resulleri onlara şöyle dediler: "Doğrusu biz de sizin gibi sadece insanız; fakat Allah kullarından dilediğine lutufta bulunur. Allah’ın izni olmadan bizim size bir delil getirmemiz mümkün değildir. Müminler ancak Allah’a dayansınlar.

Bir şeyler değişmiyor.

 

Çok az değişiyor, hala insanlar bu deli saçmalarına inanıyorlar. Komik değil mi, özellikle bu dinciler o kadar övünürler, biz insanız, hayvanlardan farklıyız, akıllıyız, şerefliyiz falan diye ama bu deli saçmalarına inanmaya da devam ederler.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...