Jump to content

Allah neden kendisine tapmamız için yarattı?


Recommended Posts

Müslümanlara soru: Allah neden böyle bir ihtiyaç hissetti. Hiç yaratmasaydı zaten ne dertlerimiz olurdu, ne de varlığımızdan haberimiz olurdu. Buna rağmen bizi yaratıp kendisine her gün ibadet etmek boş vakit kaybı değil midir? Bunun yerine bilime önem vermemizi sağlayıp, insanlara kutsal kitabında bilimsle ipuçları verebilirdi. Neden herkesi bu kitaba inanmamızı istiyor? Ha bir de ortalıkta neden yok? Sınav olduğunu söylersiniz siz şimdi, peki ya o zaman neden bize varlığını bildirmeyi düşünmüş. O zamanlardaki insanlara resmen torpil geçmiş. Allahınıza diyoruz ki ortalığa çıksın, göstersin kendisini. Ama utangaç bebe gibi ortalıkta gözükmüyor. Ayroca kendisine inanan insanların cennet girmesi, inanmayanların sonsuza kadar azap fikri sanki pek merhametli olduğu söylenemez. Peki neden kendisini merhametli olarak tanımlıyor? Amacı ne? Sınav desen, adaletsiz, eşitsizlik, acımasızlık, kaos birarada. Bir dd bu dünyanın cehennemi varsa daha da kötü. Peki 1400 yıl önce kendisine peygamber diye tanıtan deliyi neden dinleyip sonsuza kadar yakılacağımızı düşünelim. Ne insanlar gitti tahtalı köye. O insanlarla aynı ortama giricez, bu benim vicdanımı rahatlatıyor. Peki bu yobazların gittiği cennete gitmeyi neden çok istiyorsunuz?

Ayrıca sizi tehdit eden bir tanrıya inanmak pek mantıklı değil gibi. Ama siz yinede mantıklı bulduğunuz ne varsa anlatın islam hakkında. Bilgi paylaşıldıkça çoğalır. Sizin düşüncenizi de dinleyelim.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 48
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

20 dakika önce, agresifagnostik yazdı:

Müslümanlara soru: Allah neden böyle bir ihtiyaç hissetti. Hiç yaratmasaydı zaten ne dertlerimiz olurdu, ne de varlığımızdan haberimiz olurdu. Buna rağmen bizi yaratıp kendisine her gün ibadet etmek boş vakit kaybı değil midir? Bunun yerine bilime önem vermemizi sağlayıp, insanlara kutsal kitabında bilimsle ipuçları verebilirdi. Neden herkesi bu kitaba inanmamızı istiyor? Ha bir de ortalıkta neden yok? Sınav olduğunu söylersiniz siz şimdi, peki ya o zaman neden bize varlığını bildirmeyi düşünmüş. O zamanlardaki insanlara resmen torpil geçmiş. Allahınıza diyoruz ki ortalığa çıksın, göstersin kendisini. Ama utangaç bebe gibi ortalıkta gözükmüyor. Ayroca kendisine inanan insanların cennet girmesi, inanmayanların sonsuza kadar azap fikri sanki pek merhametli olduğu söylenemez. Peki neden kendisini merhametli olarak tanımlıyor? Amacı ne? Sınav desen, adaletsiz, eşitsizlik, acımasızlık, kaos birarada. Bir dd bu dünyanın cehennemi varsa daha da kötü. Peki 1400 yıl önce kendisine peygamber diye tanıtan deliyi neden dinleyip sonsuza kadar yakılacağımızı düşünelim. Ne insanlar gitti tahtalı köye. O insanlarla aynı ortama giricez, bu benim vicdanımı rahatlatıyor. Peki bu yobazların gittiği cennete gitmeyi neden çok istiyorsunuz?

Ayrıca sizi tehdit eden bir tanrıya inanmak pek mantıklı değil gibi. Ama siz yinede mantıklı bulduğunuz ne varsa anlatın islam hakkında. Bilgi paylaşıldıkça çoğalır. Sizin düşüncenizi de dinleyelim.

ibadete  ihtiyacı  olan  o  değil  biziz; doktor  hastaya  ilaçları  al  deyince  hasta  ilaçları  içse  veya  icmese  nitekim  doktora  bir  zararı  yok  yani  doktorun  ihtiyacı  yok  buna aynı  Allahta  böyle.  Dediğiniz  gibi  görünmemesi  imtihandır. Görünse  herkes  iman  eder  ve  gayretsiz  değersiz  insanlarda  sınavı  geçerdi  haksızlık  olurdu. 

Link to post
Sitelerde Paylaş
3 dakika önce, agresifagnostik yazdı:

Cevabın için teşeklürler ama müslüman olmam için daha yaratıcı olmalısın. @akılsızşuursuzatom

Kendisine  inananlara  cennet  inanmayanlara cehennem  fikri  pek  merhametli  değil  demişsiniz  ama  merhamet  sıfatı  yok  ki  sadece  allah'ın adalet  sifatida  var  gazap  edici  sifatida  var.Elbette  hak  edene  hak  ettiğini  vermektedir.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Allah bir gün tahtında otururken  çok sıkılmış. Demiş ki ya ben bir evren yaratıyım , sonra onun içinde bir toz tanesi bile olmayan bir galaksi yaratıyım, onun içinde de yine yoz tanesi kadar olmayan bir gezegen yaratıyım  içinide minicik yaratıklarla doldurayım.Tabi bu aralarda hep milyarlarca yık beklemiş e yorucu iş tabi. Daha sonra  bu yaratıklarımın bir kısmı birbirini yesin  beni eğlendirsin demiş. Allah sonra demişki ya ben bu büyük yaratıklardan sıkıldım onları bi göktaşıyla yokediyim ve yerlerine insanları yaratıyım demiş....Arada da yine beğenmediği milyonlarca tür hayvanı yok etmiş tabi...  Allah yine milyonlarca yıl beklemiş ve yine sıkılmış demiş ki bu sefer '' Ya ben bunlara sürekli farklı din gönderiyimde aralarında iyice sorun çıkarıyım ve birbirlerine saldırtıyım demiş '' İçlerinde de istediğime hidayet veriyim istemediğimide saptırıyım ki durum iyice kızışsın.....Bu insanlardan da en son versiyon olan dinime inanmayanlarıda sonsuza kadar işkence edeyim demiş.Bu dinden haberi olmayanlarıda sonsuza kadar yok ederim haberi olsalardı banane demiş.  Tabi araya   ölümcül hastalıklar , sakat doğumlar serpiştiriyim  demiş. Bunların hepsi imtihan işte napaaaarsın...

tarihinde lawrenceKrauss tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
Bir saat önce, lawrenceKrauss yazdı:

Allah bir gün tahtında otururken  çok sıkılmış. Demiş ki ya ben bir evren yaratıyım , sonra onun içinde bir toz tanesi bile olmayan bir galaksi yaratıyım, onun içinde de yine yoz tanesi kadar olmayan bir gezegen yaratıyım  içinide minicik yaratıklarla doldurayım.Tabi bu aralarda hep milyarlarca yık beklemiş e yorucu iş tabi. Daha sonra  bu yaratıklarımın bir kısmı birbirini yesin  beni eğlendirsin demiş. Allah sonra demişki ya ben bu büyük yaratıklardan sıkıldım onları bi göktaşıyla yokediyim ve yerlerine insanları yaratıyım demiş....Arada da yine beğenmediği milyonlarca tür hayvanı yok etmiş tabi...  Allah yine milyonlarca yıl beklemiş ve yine sıkılmış demiş ki bu sefer '' Ya ben bunlara sürekli farklı din gönderiyimde aralarında iyice sorun çıkarıyım ve birbirlerine saldırtıyım demiş '' İçlerinde de istediğime hidayet veriyim istemediğimide saptırıyım ki durum iyice kızışsın.....Bu insanlardan da en son versiyon olan dinime inanmayanlarıda sonsuza kadar işkence edeyim demiş.Bu dinden haberi olmayanlarıda sonsuza kadar yok ederim haberi olsalardı banane demiş.  Tabi araya   ölümcül hastalıklar , sakat doğumlar serpiştiriyim  demiş. Bunların hepsi imtihan işte napaaaarsın...

İşin ilginci, bütün dinleri ortadoğuya göndermiş. Kendisinden habersiz bir sürü insan var. Tutarsız kitaplar, bilmem neler. Ama korkutarak da sonuca gidebilior. İnsanları korkutuyor ve korkmayanları yakıyor. O kadar merhametli işte, ne dersin. Adaletli de bir de, pehh. Ayrıca eşitlik te vermiş ha, düzenli bir evren yaratmış. İnsanlardan sonsuz kat büyüklükte birisi ama nedense kadınların saçlarına göz dikmiş. O kadar güçlü ki, köleliği kaldırsa ayağa kalkarlar diye köleliği de kaldırmamış canım tanrım. Vay be, ne kadar merhametli, köleler kim ki. Önemli olan soylu, zenginlerin rahatlığı. Onlar olmasa islam gelişemezdi. Onlara borçlu koskoca tanrımız, işte öyle. Napalım, biz de köleliği kabul edicez. Tanrıya şükretmeliyiz, sevap kazanmalıyız. Allahın sevgisini almalıyız. Niye? Çünkü huri var, hem de 72 tane yaw. Ayrıca sınırsız cariye sahibi de olabiliriz. Kölelerimiz olur. Oh ne güzel lan. Tanrım sne ne kadar merhametlisin. Bizi düşünüyorsun. Aferin sana. Böyle ol işte. Hahahaha, yaşasın tanrım.

Link to post
Sitelerde Paylaş
3 saat önce, lawrenceKrauss yazdı:

Allah bir gün tahtında otururken  çok sıkılmış. Demiş ki ya ben bir evren yaratıyım , sonra onun içinde bir toz tanesi bile olmayan bir galaksi yaratıyım, onun içinde de yine yoz tanesi kadar olmayan bir gezegen yaratıyım  içinide minicik yaratıklarla doldurayım.Tabi bu aralarda hep milyarlarca yık beklemiş e yorucu iş tabi. Daha sonra  bu yaratıklarımın bir kısmı birbirini yesin  beni eğlendirsin demiş. Allah sonra demişki ya ben bu büyük yaratıklardan sıkıldım onları bi göktaşıyla yokediyim ve yerlerine insanları yaratıyım demiş....Arada da yine beğenmediği milyonlarca tür hayvanı yok etmiş tabi...  Allah yine milyonlarca yıl beklemiş ve yine sıkılmış demiş ki bu sefer '' Ya ben bunlara sürekli farklı din gönderiyimde aralarında iyice sorun çıkarıyım ve birbirlerine saldırtıyım demiş '' İçlerinde de istediğime hidayet veriyim istemediğimide saptırıyım ki durum iyice kızışsın.....Bu insanlardan da en son versiyon olan dinime inanmayanlarıda sonsuza kadar işkence edeyim demiş.Bu dinden haberi olmayanlarıda sonsuza kadar yok ederim haberi olsalardı banane demiş.  Tabi araya   ölümcül hastalıklar , sakat doğumlar serpiştiriyim  demiş. Bunların hepsi imtihan işte napaaaarsın...

 

Belki size saçma gelecek ama böyle bir tanrının gerçek olduğunu düşünüyorum. Olmadığına da ikna olamıyorum. Boş boş düşünüyorum böyle devamlı. 

 

Bir tanrı neden yaşam koşullarını oldukça zor yapar ki. Hasta mıdır nedir artık. 

 

Belki de ahlak sadece insana özeldir. Bundan dolayıdır. 

 

Hiç bir şey bilmiyorum... 

Link to post
Sitelerde Paylaş
On 18.01.2019 at 02:40, illusion_ yazdı:

Belki size saçma gelecek ama böyle bir tanrının gerçek olduğunu düşünüyorum. Olmadığına da ikna olamıyorum. Boş boş düşünüyorum böyle devamlı. 

 

Düşünmeniz çok mantıksız ama aynı zamanda da çok normal,

çünkü doğar doğmaz aileniz ve çevre tarafından beyin yıkama süreciniz başlatıldı.

 

Belki doğar doğmaz dakika bir gol bir kulağınıza ezan okuyarak başladılar, sürekli ağızlarda sakız bir allah, bismillah..

Çevre, okul, tv, her yerden 7/24 din pompalandı, dini söylemlerin mutlak gerçek olduğu sürekli beyninize bombardıman edildi.

 

Küçüklükte yaşanan travmalar insanın kişiliğine kazınır, misal köpek ısırır veya korkutur, tüm hayatınız boyunca bu korku artık sizinledir, pırasa vb. yemekten tiksinirsiniz, tüm hayatınız boyunca bu yemekten nefret edersiniz, vs.

 

Bir çocuğun beyni ıslak kil gibidir, maruz kalınan etkilerle şekillendirilir. Büyüdükçe beyne işlenmiş bilgiler katılaşmaya başlar, kök salar.

Artık silip atmak çok güçleşir. Bu sebeple henüz gerçeklik algısı oturmamış küçük beyinlere din pompalamak çocuk istismarıdır.

Tanrı fikrinden ve dinlerden kurtulmak bu yüzden zordur.

 

Dinler kesinlikle insan uydurmasıdır, buna en ufak bir şüphe bile yok.

Hadi diyelim ki yaratıcı bir güç veya gelişmiş medeniyet & ırk var. (ki bu ırkın kökeni sorusunu doğurur.) desek bile yaratıcı ve tanrı kavramları birbirinden bağımsızdır.

 

Dinlerin anlattığı şekilde bir tanrı, kendisine tapması için aciz varlıklar yaratmaz, yaptığı adalet vaadi dahi sadece intikam almaktan ibaret.

Böyle insanlığın çocukluk çağından kalma saçma sapan bir anlayış ancak ilkel ve cahil ilk çağ insanlarının aklından çıkabilir.

Dışarıdan objektif bir gözle bakabilen insan için her şey okadar berrak ki, dinlerin yalan olduğu kabak gibi ortada, fakat insanlar bunu için için bilse de yukarıda bahsettiğim sebeplerden dolayı kendine itiraf etmek ve görmek istemiyor.

Link to post
Sitelerde Paylaş

ilk tanrıların haşmetli vasıflarını, allah'ın buyurgan vasıflarını günümüzde devlet yöneticilerinin sıfatlarında görmemiz, devlet yöneticilerin allah'ı temsil ettiğinin işaretidir. bu durumda allah, bizi kendisine tapmamız için yaratmadı, devlet yöneticileri, içinde yaşadıkları toplumu ikna edici yetkilerle yönetmek için allah'ı yarattılar.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Neden, tapınmamız için Allah yaratıldı...?” dersek daha doğru olur...;

 

Zuhrûf 45: Senden önce gönderdiğimiz elçilerimize sor: Rahmân’dan başka kulluk edilecek ilâhlar var etmiş miyiz?

 

Demek ki birilerine kul olmak veya tapınmak gibi bir ihtiyacımız varmış !

 

 

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
On 17.01.2019 at 23:31, akılsızşuursuzatom yazdı:

ibadete  ihtiyacı  olan  o  değil  biziz; doktor  hastaya  ilaçları  al  deyince  hasta  ilaçları  içse  veya  icmese  nitekim  doktora  bir  zararı  yok  yani  doktorun  ihtiyacı  yok  buna aynı  Allahta  böyle.

Ona gelsinler diye insanları hasta eden bir doktor nerede görülmüş?

Hastaların doktora ihtiyaç duyması, en başta neden hastaların olduğunu açıklamaz. Ayrıca bu "hasta" benzetmesi de saçmalık. Tanrısızlık, ibadet etmemek, bir insanı hasta etmez. Tam tersi, hayatına anlam yükler. Çünkü görevi tapınmak olan bir köle değildir. Hayatın keyfini çıkarmak bile tek başına bir amaç olarak insana yeter. Sadece, hayat keyfi çıkarılabilecek kadar kolay değildir, tek sorun bu. Gerçekte insan ibadete ihtiyaç duymaz. Tanrıya ibadet acı için bir tesellidir sadece. Gerçekte ihtiyaç duyulan şey, acının dinmesidir, tanrı değil. Kutsal kitaplardaki tanrı gerçek olsaydı, insanların kendisine ihtiyaç duyduğunu zannedecek kadar zavallı bir varlık olurdu. İnsanların ihtiyaç duyduğu şey gerçekte tanrı değildir, onun vaadettikleridir.

“Şayet cennet ve cehennemi yaratmasaydım, ben yine de ibadet ve itaat edilmeye layık bir İlah değil miydim?” (İhya, IV/297-298)

Bu konuda kendisinden o da şüphe ediyor olsa gerek, ne dersin?

Habire nurcu argümanları yapıştırmaktan vazgeçip biraz düşünsen, cevaplara kendin de ulaşırsın. Zira saçmalığın saçmalık olduğunu farketmek o kadar da zeka istemiyor.

Özet: insanların tanrıya ihtiyaç duyduğu iddiası doğru bile olsaydı, neden kendisine ibadet etmesi için insanları yarattığını açıklamazdı.

"İnsanlar ibadete ihtiyaç duyduğu için, tanrı onları ibadet etsinler diye yaratmıştır."

Yani, "Hastaların ilaca ihtiyacı olduğu için, doktor onları hasta etmiştir.".

Yahu, böyle saçmalık mı olur?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Çok basit ve kolay bir soru.

Allah' ın yaptığı en iyi şey yaratmaktır. Ve özelliği neyse onu yapıyor. Messi' nin en iyi yaptığı şey futbol oynamak özelliği neyse onu yapıyor. Futbol oynamaması saçma ve yanlıştır. Allah' ın da özelliği yaratmaktır. Özelliği neyse onu yapıyor. Anlamışsındır umarım..

Link to post
Sitelerde Paylaş
4 saat önce, skeptikal yazdı:

Ona gelsinler diye insanları hasta eden bir doktor nerede görülmüş?

Hastaların doktora ihtiyaç duyması, en başta neden hastaların olduğunu açıklamaz. Ayrıca bu "hasta" benzetmesi de saçmalık. Tanrısızlık, ibadet etmemek, bir insanı hasta etmez. Tam tersi, hayatına anlam yükler. Çünkü görevi tapınmak olan bir köle değildir. Hayatın keyfini çıkarmak bile tek başına bir amaç olarak insana yeter. Sadece, hayat keyfi çıkarılabilecek kadar kolay değildir, tek sorun bu. Gerçekte insan ibadete ihtiyaç duymaz. Tanrıya ibadet acı için bir tesellidir sadece. Gerçekte ihtiyaç duyulan şey, acının dinmesidir, tanrı değil. Kutsal kitaplardaki tanrı gerçek olsaydı, insanların kendisine ihtiyaç duyduğunu zannedecek kadar zavallı bir varlık olurdu. İnsanların ihtiyaç duyduğu şey gerçekte tanrı değildir, onun vaadettikleridir.

“Şayet cennet ve cehennemi yaratmasaydım, ben yine de ibadet ve itaat edilmeye layık bir İlah değil miydim?” (İhya, IV/297-298)

Bu konuda kendisinden o da şüphe ediyor olsa gerek, ne dersin?

Habire nurcu argümanları yapıştırmaktan vazgeçip biraz düşünsen, cevaplara kendin de ulaşırsın. Zira saçmalığın saçmalık olduğunu farketmek o kadar da zeka istemiyor.

Özet: insanların tanrıya ihtiyaç duyduğu iddiası doğru bile olsaydı, neden kendisine ibadet etmesi için insanları yarattığını açıklamazdı.

"İnsanlar ibadete ihtiyaç duyduğu için, tanrı onları ibadet etsinler diye yaratmıştır."

Yani, "Hastaların ilaca ihtiyacı olduğu için, doktor onları hasta etmiştir.".

Yahu, böyle saçmalık mı olur?

Tabi yapilan ibadetleri istemesinin sebebi bizi duşunmek olabilir.Onun ihtiyaci degil bizim vardir cunku ibadetlerin orn; namaz oruc haccin bireysel biyolojik ve toplumsal faydalari vardir

Link to post
Sitelerde Paylaş
23 dakika önce, akılsızşuursuzatom yazdı:

Tabi yapilan ibadetleri istemesinin sebebi bizi duşunmek olabilir.Onun ihtiyaci degil bizim vardir cunku ibadetlerin orn; namaz oruc haccin bireysel biyolojik ve toplumsal faydalari vardir

Öyle sallamakla olmaz, ortaya nesnel verilerle geleceksin.

Namaz, oruç, hac gibi ibadetleri yapan ile yapmayan toplumların karşılaştırmasını sayılarla ifade edeceksin. Ateist, budist Japonya ile müslüman Bangladeş’i karşılaştır, eni sonunda geleceğin yer “gerçek islam bu değil” olacak, senin gibileri çok şükür tanıyoruz.

Link to post
Sitelerde Paylaş
15 hours ago, akılsızşuursuzatom said:

Tabi yapilan ibadetleri istemesinin sebebi bizi duşunmek olabilir.Onun ihtiyaci degil bizim vardir cunku ibadetlerin orn; namaz oruc haccin bireysel biyolojik ve toplumsal faydalari vardir

 

Bunların hiçbirinin ne bireysel, ne toplumsal bir faydası vardır. Belki hac için bir nebze bir şey diyebilirsin en fazla. Onun dışında, namazda oruçta mesela, sağlık açısından örneğin, ciddi şekilde zararlıdır. 

Link to post
Sitelerde Paylaş
32 dakika önce, anibal yazdı:

 

Bunların hiçbirinin ne bireysel, ne toplumsal bir faydası vardır. Belki hac için bir nebze bir şey diyebilirsin en fazla. Onun dışında, namazda oruçta mesela, sağlık açısından örneğin, ciddi şekilde zararlıdır. 

namaz ve orucun zararları nelerdir örneğin; oruç vücudu  yenilemez mi dinlendirme vs.?

Link to post
Sitelerde Paylaş
On 17.01.2019 at 23:08, agresifagnostik yazdı:

 Ayrıca sizi tehdit eden bir tanrıya inanmak pek mantıklı değil gibi. Ama siz yinede mantıklı bulduğunuz ne varsa anlatın islam hakkında. Bilgi paylaşıldıkça çoğalır. Sizin düşüncenizi de dinleyelim.

 

On 18.01.2019 at 02:40, illusion_ yazdı:

Bir tanrı neden yaşam koşullarını oldukça zor yapar ki. Hasta mıdır nedir artık. 

 

 

İnsan, bir şeyi kusurlu görüyorsa, kusur, bakışında da olabilir.

 

Senin, evrende ya da hayatında olup biteni yorumlaman senin bakışının eseri ve ürünüdür. Yorumlayanın bakışı düzelirse ve gerçeğe tabi ve teslim olursa her şey düzelir. Hepimiz için bu geçerlidir. Memnuniyet ya da memnuniyetsizliğin, rıza,şükür ya da şikayet ve bunalımın maddi zorluklarla ya da acılarla ilişkisi yoktur. Ego ile alakalıdır. Zengin ya da fakir, sağlıklı ya da hasta, güçlü ya da zayıf her türlü insan halinden şikayet eder. Annesinden, babasından, eşinden, işinden, patronundan, çocuğundan, bedenininden vb. Çünkü hepsi egosunun penceresinden olaylara bakar. Bu bakış açısı yüzündeki bir sivilceden dolayı hayatı insana zehir edebilen bir bakış açısıdır. Peki  yüzdeki bir sivilce hayatı zehir etmesi gereken bir şey midir?

 

Tanrı bizi neden yarattı, kendisi bilir. Ama tapmak dediğin şeyin aslı kul olmaktır. Kul olmak nedir? Kendine verilenden razı olmaktır. Seni koyduğu yerde durmaktır. Haddi aşmamaktır. Egonun ayartmalarına hayır diyebilmektir. Bunu yaparsa insan günden güne, yavaş yavaş olgunlaşır ve sonunda neden var olduğunun sırrı açığa çıkar. Bunu, dünyada yapma fırsatı insana verilmiştir. Dünyadaki çileyle terbiye olmayanları öte tarafta daha ağır çilelerle terbiye edecekler. Herkesin varlığında bir hikmet, bir sır ya da sırlar vardır. Ama bu sırrın dünyada aşikar olabilmesi için insanın kendini tanıması, egosunu terbiye edip gerçeğe tabi ve ondan razı kılması gereklidir. Yani islam, iman ve ihsan. 

 

Tanrıdan geldik ve yine Ona döndürüleceğiz ama bu döndürülme bizim kaprislerimize ya da zanlarımıza göre olmayacak. Bu,  "Melekler ve Ruh, ona miktarı elli bin yıl olan bir günde yükselir." ayetinin işaret ettiği gibi elli bin yıllık bir yoldur. Biz kendimize bakalım. Kendimizi teraziye vurduğumuzda her gün bir önceki güne göre bir adım ileriye gidebiliyor muyuz? Nefsimize ve kendimize daha fazla söz geçirebiliyor muyuz? Yoksa şekeri alınan bir çocuğun ağlaması gibi elimizden giden dünyalıklar bizi altüst mü ediyor? İncir çekirdeğini doldurmayan meselelerden çatışan 3-5 yaşındaki çocuklar gibi eşimizle, ailemizle, arkadaşımızla sürekli çatışıyor muyuz? Vahşi hayvanlar gibi nefsimiz ısırıyor ve tepiyor mu? Öyleyse nerede kaldı insanlığımız, nerede kaldı terbiye olmak, nerede kaldı yükselmek?

 

Evet, dünya ve dünya hayatı mükemmelikten uzak ve aşağı bir yerdir. Bizim malzememiz de ondan olduğu için bizde de aşağılıktan bir pay vardır. Ama içimizde mükemmellik ve yücelikten de bir pay vardır. Öyle olmasa mükemmelliği ve yüceliği arzulamaz, Tanrıya bunu yakıştırmayız. Kalbimizdeki bu mükemmeliği inanç temsil eder. Kalbimizdeki o mükemmellik ve kusursuzluk inancıyla, basit, gündelik, sıradan hayatımızı yaşarsak bir süre sonra o mükemmelliği yaşamaya başlarız.

 

Ama öyle olmuyor işte. Şüphesiz insan çok hırslı ve sabırsız olarak yaratılmıştır.

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...