Jump to content

Tanrı neden ahlaklı olsun?


Recommended Posts

7 hours ago, illusion_ said:

 

Tanrı "Nötr" de olabilir. Bu da güçlü bir seçenek. 

Nötr tanrı bizimle ve bizim başımıza gelenlerle ilgisizdir...

 

Bizi iyiymisiz kötüymusuz onu ilgilendirmez umursamaz ...

 

O zaman bizim de onu umursamamizin bir anlamı ve gereği olmaz...

 

Ama bizden farklı bir ahlak anlayışı var olabilir..

 

 

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 179
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

4 saat önce, kirec yazdı:

Nötr tanrı bizimle ve bizim başımıza gelenlerle ilgisizdir...

 

Bizi iyiymisiz kötüymusuz onu ilgilendirmez umursamaz ...

 

O zaman bizim de onu umursamamizin bir anlamı ve gereği olmaz...

 

Ama bizden farklı bir ahlak anlayışı var olabilir..

 

Bu varsayımdan yola çıkarsanız, hali hazırda piyasadaki bütün tanrıların, kitaplarının ve elçilerinin ne olduğu anlamına geliyor ? :D

tarihinde kavak tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
1 saat önce, Düşünen Hayvan yazdı:

Tanrı zaten ahlaksizdir nereden mi biliyorum, ona inananlara bakınca hemen anlaşılıyor da ondan.

Ama onlar birbirlerine bakarken gururlanıyor. Son zamanlarda her iki tarafta(teistler ve inançsızlar) yozlaşmaya uğruyor ama önemli olan bu değil, birbirlerine karşı yarışıyorlar; saçma. Rahat ver de istediklerine göre ahlaklı olsunlar, bunu aklından çıkarma insanlarla yarışmak, kötülemek sürü işidir. YİN YANG.

tarihinde İbn'iahit tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
21 dakika önce, İbn'iahit yazdı:

Ama onlar birbirlerine bakarken gururlanıyor. Son zamanlarda her iki tarafta(teistler ve inançsızlar) yozlaşmaya uğruyor ama önemli olan bu değil, birbirlerine karşı yarışıyorlar; saçma. Rahat ver de istediklerine göre ahlaklı olsunlar, bunu aklından çıkarma insanlarla yarışmak, kötülemek sürü işidir. YİN YANG.

Nasıl bir rahatsızlık vermişim ki dincilere. Örneğin Yahudiler kendi batıl inançlarında üstün olduklarına inanırlar ve diğer insanları köle olarak görürler. Şimdi rahatsızlık nereden kaynaklanıyor diye düşünme zamanı...

Link to post
Sitelerde Paylaş
Şimdi, Düşünen Hayvan yazdı:

Nasıl bir rahatsızlık vermişim ki dincilere. Örneğin Yahudiler kendi batıl inançlarında üstün olduklarına inanırlar ve diğer insanları köle olarak görürler. Şimdi rahatsızlık nereden kaynaklanıyor diye düşünme zamanı...

Eski ahiti okudun mu bilmiyorum ama, eski ahitteki yahudiler ile şimdikiler arasındaki fark; dini reform. Yoldan takım elbiseli yahudiye mi korkarsın? yoksa yoldan geçen cübbeli müslümandan mı? Peki soruyu şöyle değiştireyim. Kendi değerlerini yaratan bir inançsızdan mı? Yoksa, dincilerden farkı kalmayan bir inançsızdan mı? 

Link to post
Sitelerde Paylaş
2 saat önce, İbn'iahit yazdı:

Eski ahiti okudun mu bilmiyorum ama, eski ahitteki yahudiler ile şimdikiler arasındaki fark; dini reform. Yoldan takım elbiseli yahudiye mi korkarsın? yoksa yoldan geçen cübbeli müslümandan mı? Peki soruyu şöyle değiştireyim. Kendi değerlerini yaratan bir inançsızdan mı? Yoksa, dincilerden farkı kalmayan bir inançsızdan mı? 

Yahudiler kendilerini inançsız görmezler.  Onlarda kutsal şeyler uğruna kan akitirlar. Bu yüzden kendi değerlerini yaratan inançsız kısmına dahil değiller çünkü onlar bir cemaattir ve kişinin özel hayatına karışacak kadar katı kuralları vardır. Bu durumda kendi değerini yaratmış olmaz dayatmış olur.

 

Sizin inançsız dediğiniz ateistler sizin kutsal zirvalariniza inanmadıkları için yine dinciler tarafından inançsız olarak görülmektedir.

 

Aradaki fark şudur ki kendi değerini yaratan bir insan bu değeri dayatmaz sadece önerir. Bu yüzden dayatmaci yobaz kısmına dahil olan ve birbirine çok benzeyen iki gurup vardır birisi Müslümanlar diğerleri ise Yahudilerdir. Hristiyanlıkta ise dayatmaci yobaz gurubu mezhebe göre değişir.

 

Kendi değerlerini yaratanlar kısmına Yahudiler dahil değiller..onlar da tıpkı diğerleri gibi doğan çocuklarına seçme hakkı vermez sadece dayatir.

 

Bir kişinin kimle evleneceğinden tutun da  saçını nasıl tras ettirmesi gerektiğine kadar karışan bir sistem başkasının değer üretmesini hosgormez. Ve zaten böyle de oluyor.

 

tarihinde Düşünen Hayvan tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
2 saat önce, Düşünen Hayvan yazdı:

Yahudiler kendilerini inançsız görmezler.  Onlarda kutsal şeyler uğruna kan akitirlar. Bu yüzden kendi değerlerini yaratan inançsız kısmına dahil değiller çünkü onlar bir cemaattir ve kişinin özel hayatına karışacak kadar katı kuralları vardır. Bu durumda kendi değerini yaratmış olmaz dayatmış olur.

 

Sizin inançsız dediğiniz ateistler sizin kutsal zirvalariniza inanmadıkları için yine dinciler tarafından inançsız olarak görülmektedir.

 

Aradaki fark şudur ki kendi değerini yaratan bir insan bu değeri dayatmaz sadece önerir. Bu yüzden dayatmaci yobaz kısmına dahil olan ve birbirine çok benzeyen iki gurup vardır birisi Müslümanlar diğerleri ise Yahudilerdir. Hristiyanlıkta ise dayatmaci yobaz gurubu mezhebe göre değişir.

 

Kendi değerlerini yaratanlar kısmına Yahudiler dahil değiller..onlar da tıpkı diğerleri gibi doğan çocuklarına seçme hakkı vermez sadece dayatir.

 

Bir kişinin kimle evleneceğinden tutun da  saçını nasıl tras ettirmesi gerektiğine kadar karışan bir sistem başkasının değer üretmesini hosgormez. Ve zaten böyle de oluyor.

 

Her inançsız kendi değerlerini yaratabilecek kadar yobazlığı bırakabilir mi? Yahudilere duyduğum saygı veya onları onayladığım konu (bu arada savaşı desteklemiyorum); dini reform. Şuan yahudiler eski ahite göre hareket etseler veya etselerdi geriliğe ve savaşa dahil olacaktılar. Yahudiler eski ahitle ilerledikleri yılları biliyorsunuz; sefalet, eziyet, savaş. O yüzden reform veya yaratmak yobazlığı kapının dışına atacaktır.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Yeni Yahudiler savaşmiyor mu?

 

Kendi değerini yaratan onu başkasına dayatmaz dedim ya işte... Eğer dayatirsa inanıyordur.  Bu yüzden inançlı inançsız ayrımını buradan kolayca yaparız.

 

İnananlar neden dayatirlar?

 

Çünkü kendisinin en iyisini bildiğine inanır başkasına saygısı olmaz. Herkesin de bu eniyiye itaat etmesi gerektiğinde gerçek mutluluğu elde edeceğine inanır.

 

Ama inanmayan insan bunu yapmaz çünkü kendi değeri kendisine göredir. Sadece paylaşır , dayatmaz.

Link to post
Sitelerde Paylaş
On 20.01.2019 at 22:01, Düşünen Hayvan yazdı:

Yeni Yahudiler savaşmiyor mu?

 

Kendi değerini yaratan onu başkasına dayatmaz dedim ya işte... Eğer dayatirsa inanıyordur.  Bu yüzden inançlı inançsız ayrımını buradan kolayca yaparız.

 

İnananlar neden dayatirlar?

 

Çünkü kendisinin en iyisini bildiğine inanır başkasına saygısı olmaz. Herkesin de bu eniyiye itaat etmesi gerektiğinde gerçek mutluluğu elde edeceğine inanır.

 

Ama inanmayan insan bunu yapmaz çünkü kendi değeri kendisine göredir. Sadece paylaşır , dayatmaz.

Güzel demişsin inançsızlar dayatma yapmazlar sadece fikirlerini belirtirler, ben buna katılıyorum fakat; dinci kesimden çıktıysak, dinci kesimle değilde bilimle, sanatla, sporla yarışmamız lazım. Niçe'nin aforizmasıdır " Hayat, kendisini alt edenindir". Hayat çok kısa o yüzden dincileri bırakıp, kendimizi geliştirmemiz lazım. Onlar herhangi bir yanlış yapıyorsa veya kendi mantığına uymuyorsa onlarla yarışmak yerine bataklıktan çıkmak daha mantıklı. Dincilerle yarışamazsın bu arada; "imtihan", "Tanrı'nın sopası yok" ... gibi argümanlarla seni ezmeye çalışacaktır. Zamanında ailem dahil tüm dincilerle tartışmam ve kavgaya giden süreçleri yaşamış olarak hiç gerek yok. Bir şey kazanmadım kaybettim; zaman.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Güzel arkadaşım doğru söylüyorsun ama ailenden bahsetmissin , yakın çevre demişsin. İnsan bu yakın çevresinden kopması zor oluyor. Türkiye gibi dinci ülkelerde kayıp bir nesil var. Bu gün İstanbul'un en rahat semtinde oturanlar bile bu durumdan rahatsızlık duyuyorlar. Ben  o dincileri biraz daha uyandırmayı deniyorum. 

 

Onlar seni kendi aralarında kâfir , Fasik diyerek almıyorlar ama işlerine gelmeyince de özgürlük , eşitlik diyerek senin arana zorla girmeye çalışıyorlar. Bugün İstanbul'un elit semtleri bile artık adap edep bilmeyen bu tiplerle tanışmaya başladı.  Namaz kılmayan semte zorla cami yapıp da hoparlör un sesini sonuna kadar açmak gibi adapsiz eylemlerle bile rahatsızlık veriyorlar. Ramazan ayında oruç tutmayan semtlere gidip edepsizlik yapıyorlar. Bu ayilara aynısını Avrupa'da yapsalar insan hakları diyerek mağdur sıfatına bürünüyorlar.

Link to post
Sitelerde Paylaş
On 18.01.2019 at 03:46, akılsızşuursuzatom said:

peki  deizmi  kanıtlar  mı  dedikleri  deizm  tanrısını?

 

Deizmin, ineğe tapmaktan ne farkı var?

 

Hıfzı beşer nisyanla maluldur, yani insanlık unutmakla sakattır. Unuttuk ineğe tapılan zamanları. Tevratın meşhur hikayesi, altın buzağı falan filan, onlar bile unutmamızı engelleyemedi. 

 

Hani nerden mi çıktı? Bugün semavi diye bilinen zırvalıklar, ortadoğudan geldiler ya. Ortadoğu da iki ayrı akım olarak dinler gelişti ve her ikisinin de başlangıcı ineklerdi. Daha çok yazıp çizmeye meraklı mısır akımı, ineklerin dinleri nasıl başlattığını belgelemiş, şansımıza. 

 

Evet, ineğe tapmakla, bir tanrıya tapmak veya onun var olduğunu kabul etmek arasındaki fark ne, ki biz insanlar her ikisini de büyük bir gururla yaptık zamanında.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Tanrı'nın ahlakı mahlakı... La havle...

 

Ne, neyin ahlakı? Bugün biz, temel olarak aynı DNA'ya sahip bir tür olarak, kendi aramızda aynı ahlak kurallarına sahip değilken, ne demeye tanrı ahlakı gibi abes, absürt bir zırvalık ile uğraşıyoruz ki? 

 

Gidip bir kertenkelelerin ahlakına bakın. Lezbiyenlik yapmasa nesilleri tükenecek olanlar var ya, onlar. 

 

Gidip bir balıkların ahlakına bakın. Dur lan deyip erkeğe dönüştükten sonra kendi doğurduğu yavrularını döllemek için terör estirenlere bilhassa...

 

Balık ve kertenkeleden itibaren, ahlak öngörüsü bambaşka olurken, gidip birde bir masal kahramanının ahlakını sorgulamaktan daha abes bir şey olur mu? en nihayetinde onun ahlakını, masalı anlatan masalcı belirleyecektir, hepsi bu, daha ötesi olamaz. Eh, günümüzde herkes kendince kolayca masalcı olabiliyorken, elbette bu salaklığı tartışmak yerine, kendi masalını yazıp, kendi masal kahramanın tanrıyı ortaya koymak, bu tanrıya da bir ahlak biçmek olası tek şey olacaktır.

 

Mesela benim tanrım zöttürüdür, en mükemmel yarattığı da süper zencidir. Şüphesiz bunu yapması da onun süper güzel ahlağına delalet eder. 

 

Amma velakin, nedense en süper ahlak timsali olan süper zenciyi ben ne zaman terennüm etsem, ahlaksız ve inkarcı kitleler amanda ahlaksız diye zortlamıştır hep, o halde?

 

Senin kıçından uydurduğun x tanrısı ve onun süper ahlakı ki, kıymeti en fazla kıçından çıkan malum diğer şeyler kadar olabilir, neden benim en bir şukela tanrım zöttürü ve onun mükemmel yarattığı süper zenciden daha iyi olsun.

Link to post
Sitelerde Paylaş
On 23.01.2019 at 12:33, anibal yazdı:

Tanrı'nın ahlakı mahlakı... La havle...

 

Ne, neyin ahlakı? Bugün biz, temel olarak aynı DNA'ya sahip bir tür olarak, kendi aramızda aynı ahlak kurallarına sahip değilken, ne demeye tanrı ahlakı gibi abes, absürt bir zırvalık ile uğraşıyoruz ki? 

 

Gidip bir kertenkelelerin ahlakına bakın. Lezbiyenlik yapmasa nesilleri tükenecek olanlar var ya, onlar. 

 

Gidip bir balıkların ahlakına bakın. Dur lan deyip erkeğe dönüştükten sonra kendi doğurduğu yavrularını döllemek için terör estirenlere bilhassa...

 

Balık ve kertenkeleden itibaren, ahlak öngörüsü bambaşka olurken, gidip birde bir masal kahramanının ahlakını sorgulamaktan daha abes bir şey olur mu? en nihayetinde onun ahlakını, masalı anlatan masalcı belirleyecektir, hepsi bu, daha ötesi olamaz. Eh, günümüzde herkes kendince kolayca masalcı olabiliyorken, elbette bu salaklığı tartışmak yerine, kendi masalını yazıp, kendi masal kahramanın tanrıyı ortaya koymak, bu tanrıya da bir ahlak biçmek olası tek şey olacaktır.

 

Mesela benim tanrım zöttürüdür, en mükemmel yarattığı da süper zencidir. Şüphesiz bunu yapması da onun süper güzel ahlağına delalet eder. 

 

Amma velakin, nedense en süper ahlak timsali olan süper zenciyi ben ne zaman terennüm etsem, ahlaksız ve inkarcı kitleler amanda ahlaksız diye zortlamıştır hep, o halde?

 

Senin kıçından uydurduğun x tanrısı ve onun süper ahlakı ki, kıymeti en fazla kıçından çıkan malum diğer şeyler kadar olabilir, neden benim en bir şukela tanrım zöttürü ve onun mükemmel yarattığı süper zenciden daha iyi olsun.

 

Tanrıyı bir hayal kahramanından farksız görüyorsunuz fakat nedenini anlayamıyorum.

 

Tanrı bu yahu, insanlığın tüm geçmişi bunun üzerine kurulu. Asırlardır yazılıp çizilmiş. Herkes onu düşünüp durmuş. Ortada dünya gerçeği var. 

Link to post
Sitelerde Paylaş
16 hours ago, illusion_ said:

 

Tanrıyı bir hayal kahramanından farksız görüyorsunuz fakat nedenini anlayamıyorum.

 

Tanrı bu yahu, insanlığın tüm geçmişi bunun üzerine kurulu. Asırlardır yazılıp çizilmiş. Herkes onu düşünüp durmuş. Ortada dünya gerçeği var. 

 

 

Tam olarak bir hayal kahramanı da ondan. Farksız falan değil, bir hayal, bir masal, sadece ve sadece.

 

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
12 hours ago, illusion_ said:

 

Tanrıyı bir hayal kahramanından farksız görüyorsunuz fakat nedenini anlayamıyorum.

 

Tanrı bu yahu, insanlığın tüm geçmişi bunun üzerine kurulu. Asırlardır yazılıp çizilmiş. Herkes onu düşünüp durmuş. Ortada dünya gerçeği var. 

 

Sana binlerce yıl Süpermenin insanları kurtarıp dünyaya yerleştirdiğini anlatmış olsalar...

şimdi burda sen Süpermeni savunuyor olacaktın ?

 

 

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
On 18.01.2019 at 02:46, illusion_ yazdı:

Etrafında başkaları mı var? Veya hesap vereceği biri? 

 

Ahlak insana özel değil midir? Yaşamda düzen sağlamak içindir. 

 

Tek başına duran ve güçlü bir varlık neden ahlaklı olsun? 

 

Zaten dünya da bunu gösteriyor. Hayvanlar karnını doyurmak için birbirini yiyor, kuraklık, hastalıklar, sakatlıklar... Ne ararsan var... 

 

Ha birde çiçekleri de aynı tanrı mı yaratıyor? 

 Çünkü insanlar öyle istiyor. Eğer sıkıntıdaysan, seni anlayan kimse olmadığını hissetmiyorsan ve ahlâki tarafı belli olmayan bir yaratıcıya inanıyorsan neden o yaratıcıda kendini bulmayasın? Ahlâki olarak nötr ve insanlara sevgi vermeyen bir tanrı sana avantaj sağlamaz, ama ahlâki olarak pozitif -ahlâki anlayışın neyse- ve insanları seven bir tanrı sana mutluluk ve ahlâki şeyleri yapmak için daha fazla neden verir. Bu olay bilinçaltında gerçekleşir ve özellikle stress verici zamanlarda çok daha hızlıdır. Ahlâki olmayan bir tanrının insana vereceği bir şeyi yoktur.

 

Ama eğer tanrıyı "evreni yaratan bilinç" olarak alırsak, kendi ahlâki kurallarına bağlı olabilir belki. Fakat bence, eğer varsalar, bu ahlâki kurallar bize yüksek ihtimâlle bir hayvanın ahlâki kuralları kadar uzak gelecektir. Zirâ farklı koşullar altında farklı tür davranışlar seçilme konusunda avantaj kazanır.

tarihinde Natüralist Ateist tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Ne ahlaka göre tanrı, ne de tanrıya göre ahlak temellendirilmesi yapılabilir. O yüzden bu yaklaşım ya da muhabbetlerin hepsi beyhude ve çıkmaz sokak. Nuri Kara'nın diğer başlığında şu ana kadar yazılmış olanlar bir yana, Natüralist Ateist'in şu yazdığı bile yeterli bunun için: "..farklı koşullar altında farklı tür davranışlar seçilme konusunda avantaj kazanır."

 

Seçilim değeri dinamik ve değişkense eğer, ahlak da bir yerlerde sabit durmayacak, genel geçer olamayacaktır. Daha varoluşu öznel ve edilgen olan bu meretin, sonrasından ne bekliyorsunuz ki? 40 kere yazıldı şurda, bütün bir insanlığın inanmadığı bok kalmamış ki zaten..Halen de öyle. Bütün insanlık ve dünya, evrende bir nokta bile değil. Sen buradan yürü.

tarihinde teflon tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
2 saat önce, teflon yazdı:

Ne ahlaka göre tanrı, ne de tanrıya göre ahlak temellendirilmesi yapılabilir.

 

Mevcut verilerle mi demek istiyorsun? Belki yakın gelecekte fizik yasaları ve herhangi bir bilincin sahip olabileceği erdemler konusunda ilişkisel ve tüm varoluşa temel olabilecek bir şeyler keşfetsek yine de yapılamaz mı? Belki de bunu keşfetmiş birileri var ve sunumunu yapmak için uygun zamanı bekliyordur. İşte postmodernizmin gayesi, amacı ve felsefesi bu düşünce üzerine kuruludur. Pek tabî ahlakın, erdemlerin de bilimsel temeli oluşturulabilir ve bence bu bilinç konusunu çok daha iyi anlamamızla başlayan bir süreç olacaktır. Bilincin fiziksel gerçeklik üzerinde bazı etkilerinin olduğu biliniyor. Su kristallerinin pozitif düşüncelerden etkilenerek daha simetrik bir yapıya dönüştüğünü, negatif düşüncelerin yoğun olduğu ortamlarda ise daha fazla deforme olup yapısını değiştirdiğini anlatan en az bir makale okuduğunuzu varsayarak böyle bir şeyin gerçekliğinin pozitif düşünce, ahlak, erdem gibi konuların bilimsel temellerini oluşturabileceğimiz bilimsel alanın oluşmasına yardımcı olabileceğini düşünebiliriz.

 

Konuyla ilgili Dr. Emoto ismini ve deneylerini sorgulatabilirsin. Yine Türkçe bir makale için şu paylaşım başlangıç için faydalı olabilir. 

 

http://www.gonuldergisi.com/ilginc-deneyler-ve-insana-dair-gercekler-dr-mehmet-ozturk.html

 

Böyle bilgilere yaklaşırken sahip olduğunuz mevcut bilgilerin örüntüsünü deforme ediyor diye rica ediyorum, lütfen yanlı yaklaşmayın. Ben kesinlikle öyle olduğunu iddia etmiyorum. Zira konuya yeni bir boyut getirip ahlak, erdem gibi konuların bilimsel temelde açıklanabilir olup olmadıkları ile ilgili basit anlamda fikir yürütmeye çalışıyorum. Bu konun aslı varsa bunu yapmamıza olanak tanıyabilir. Belki de gerçek gücün ahlak ve erdem sahibi olanın elinde olacağı şekilde evrilmiş bir bilinç yapısına sahip olduğumuz gerçeğiyle karşılaşacağız. Yine merdiven altı konulardan olan Nina Kulagina, Wolf Messing gibi örnekler bu gizemleri çözmemiz için bize pek çok ipucu sağlayabilirler. Tüm bunları tanrı kavramıyla nasıl içe içe bir örüntüde açıklayabileceğimiz konusunda bu yazı çok yavan kaldı ise benim diğer paylaşımlarıma da temas etmeyi deneyin belki bunun için de konuya yeni bakış açıları getirebilecek fikirler daha önce söylenmiştir ve bunları tartışmak için nedenlerimiz oluşur.

tarihinde John_Ahmet tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
15 minutes ago, John_Ahmet said:

Mevcut verilerle mi demek istiyorsun? Belki yakın gelecekte fizik yasaları ve herhangi bir bilincin sahip olabileceği erdemler konusunda ilişkisel ve tüm varoluşa temel olabilecek bir şeyler keşfetsek yine de yapılamaz mı? Belki de bunu keşfetmiş birileri var ve sunumunu yapmak için uygun zamanı bekliyordur.

 

Belki ilerde keşfedilebilir diye saçma sapan varsayımların üzerinden çıkarım mı yapılır, böyle saçma sapan varsayımlar üzerinden akıl mı yürütülür, geri zekalı? Herife bak, doğmamış çocuğa don biçiyor.

 

Bir de "Mevcut verilerle mi demek istiyorsun?" diye soruyor, yok mevcut olmayan verilerle. İnsan tabii ki mevcut verilerle düşünür, mevcut veriler üzerinden akıl yürütür, mevcut olmayan bir veri üzerinden nasıl akıl yürütecesin, salak herif?

 

35 minutes ago, John_Ahmet said:

Bilincin fiziksel gerçeklik üzerinde bazı etkilerinin olduğu biliniyor. Su kristallerinin pozitif düşüncelerden etkilenerek daha simetrik bir yapıya dönüştüğünü, negatif düşüncelerin yoğun olduğu ortamlarda ise daha fazla deforme olup yapısını değiştirdiğini anlatan en az bir makale okuduğunuzu varsayarak böyle bir şeyin gerçekliğinin pozitif düşünce, ahlak, erdem gibi konuların bilimsel temellerini oluşturabileceğimiz bilimsel alanın oluşmasına yardımcı olabileceğini düşünebiliriz.

 

Bok biliniyor, bir kaç şarlatanın kıçından salladığı palavralara da ancak senin gibi mallar inanır.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...