Jump to content

Evrim var. Kur'an apaçık bunu açıklıyor.


Recommended Posts

2 hours ago, HATEM said:


Mühendisim ama, Matematik ve fizik konusunda Bildiklerimi Unuttum diyebilirim.
Üniversitede Matematiğim ve Fiziğim iyi değildi. Kimyâ yı güzel kavradığımı söyleyebilirim. Unutmadan önce :)


 

Allah, kitap, cin, peri gibi şeyleri karistirmadigin sürece buyur bilim forumunda yaz. Ben kendi adıma oranın da burası ve cafe gibi faal olmasını isterim. Sadece o bölümün kuralları biraz daha katı. Bunu belirttim.

 

 

2 hours ago, HATEM said:


Evrim ile mevcûd evrim teorisi arasındaki farkı Net'ten araştır iyi öğren. Sonra gel, beni yorma.
Evrim Kur'ânda var, Ba'zı islâm ârif ve âlimleri evrimi onaylamıştır. Biraz vakit ayır, Bu konuya da net'ten ulaşabilirsin.

Çok az bir açıklama yapayım sana,
Ben Evrim teorisindeki bilimsel kanıtları inkâr etmiyorum, etmem. Değişim ve dönüşümü ve evrimleşmeyi Yep yeni türlerin evrimleşme yoluyla ortaya çıkışını kabûl ediyorum.
Evrim yoluyla yeni türler yaratmayı, Allah'ın yaratması olarak kabûl ediyorum.
Evrim Teorisi ise Yaratışı Allah'a bağlamaz, bağlayamaz da. Nasıl bağlasın ki Allah'ı tanımıyor.

Hatem, evrimci islam bir ucubedir. Genelde hadis inkarcilari tarafından savunulur. Dolayisi ile senin gibi geleneksel müslümler için bu daha da zordur. O topa bence hiç girme. Adem ve kaburgasindan devam et.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 413
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

26 dakika önce, karamsarhuman yazdı:

islamda ewrim var işte ispatı(ağır ironi içerir)işte doğuştan mümin hayvanlar hepsi kuranı okumuş yutmuş varlıklardır.

aralarında ademle havvada var bakalım bulabilicekmisiniz?

2-3-4 basarili, digerlerinde blurry calismamis.

Bu resimlerdeki canlilar dindarlarin israrla görmek istedigi ara gecis formlari.

Link to post
Sitelerde Paylaş
4 dakika önce, deadanddark yazdı:

2-3-4 basarili, digerlerinde blurry calismamis.

Bu resimlerdeki canlilar dindarlarin israrla görmek istedigi ara gecis formlari.

blurry olması, benim hatam, şoplarken, tavus kuşunun kafasını silip  ve devenin boyun kısmını birazcık uzattım, sonrada aradakı kusurları silmek yerine, bulanıklaştırdım... 

tarihinde karamsarhuman tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
35 dakika önce, karamsarhuman yazdı:

islamda ewrim var işte ispatı(ağır ironi içerir)işte doğuştan mümin hayvanlar hepsi kuranı okumuş yutmuş varlıklardır.

aralarında ademle havvada var bakalım bulabilicekmisiniz? :0_80cbc_37a71a73_L:?

 

 

Image result for photoshop hayvanlarImage result for photoshop hayvanlarImage result for photoshop hayvanlarImage result for photoshop hayvanlarImage result for photoshop hayvanlarImage result for photoshop deve

 hahaha. :)

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
20 hours ago, HATEM said:

Çok hayvânî çok sınırlı bir vizyona sâhipsin. Sana laf anlatmak zor.

 

Ad hominem. Kusura bakma ama cahilliğinden ötürü bu yorumunu doğal karşılıyorum. Geçiniz. 

 

Quote

Sen sapık öğretiyi hazırla, içine de üç-beş erdemli söz yerleştir.
Ben sizin gibi mantık ayarları bozulmuş, temyîz kâbiliyeti olmayan bir hayvânlar gibi davranamam ki, önüme geleni külliyen inkâr edeyim.
Sapık fikirleri kâbul etmem. Erdemli sözleri kâbul ederim.

 

Ha şunu bileydin be HATEM! Ne külliyeni, ne inkar etmesi?..Ne alaka? Yaptığın şey millet adına niyet okuması yapıp, sonra gerçek zannettiğin bu delüzyonlar üzerine yorum yapmak, başka bir şey değil. Mesele şundan ibaret: İnkar edilen şey kuranın kutsallığı ya da ilahiliği iddiasıdır. İçindeki her şey değil. İçinde iyi şeyler olan her kitap tanrısal olmadığı gibi, tanrısal değilse eğer, tamamı geçersiz ya da kötü olmak zorundadır da diyemezsin. Ok? (Eğitime devam)..Kafana girene kadar aynı satırları tekrar edelim bakalım. (Yalnız aradaki farkı idrak edecek kadar eşik bir zekaya sahip olman gerekiyor bunun için. İnşallah sorunumuz bu değildir!

 

Quote

Ben sizin normal bir insân olmadığınızı normal çalışan bir mantığınızın olmadığını herkese göstermeye çakışıyorum ve amacıma da ulaşıyorum.
Size bir şey yutturmaya çalışmıyorum. Hele Kur'ânı külliyen tasdîk etmenizi de beklemiyorum.
Sürekli tekrâr ettiriyorsunuz, Size ateistlik yakışıyor diyorum. Mevcûd mantığınızla ve ahlâkınızla ve birikimlerinizle uyum içinde bir inanca sâhipsiniz

 

Eğer mantıktan anladığın şey senin, üstte yanıtını verdiğimiz garabetine benzer bir şey ise, aman bırak bizimkisi normal çalışmasın HATEM.. Hatta seninkisi gibi cahillikle birleşmiş hali bizden külliyen uzak olsun.. Bizim adımıza bir şeyler üretip üretip mantık diye pazarlıyorsun sadece. Sen kafandaki yel değirmenleri ile savaşıyorsun ateizm diye, gerçeklerle değil. Gerçek kısmı zor ve ağır geldiği için böylesine kurgusal bir yolu seçmiş olabilirsin, ama bize metazori mal etme bunları. 

 

Ve ben de her zaman söylerim; size de teizm yakışıyor, üzerinize cuk oturuyor. Beyninizi bir kitaba ipotek etmek yöntemi. Bu kafayla ve böylesine bilgi eksikliğiyle başka bir şey olamazsınız zaten.

 

Quote

Bak ben şimdi yukarda extra bir şey yazmadım, Bunları daha önceden defalarca yazmıştım. Ama sizde Kronik İdrâk yolu bozukluğu var, lâfı doğru anlayamıyorsunuz.
Sürekli bunu tekrâr etmek zorunda kalıyorum, Sizde bir Kavrama problemi var.

 

Tıpkı bizim daha önce defalarca kere yazdığımız, senin işine gelmeyen yerleri pas geçmen gibi. Tekrar edip durduğum dediğin şey ise kurgusal, fiktif, delüzyonel bir hezeyan. Hal böyle iken sürekli tekrar yazıyorum şeklinde laf ebeliğine girmen bir mana ifade etmiyor ki..Canın isterse et, istemezse etme. Ben karşımdakinin kafasının çalışıp çalışmadığına ve ne kadar bilip bilmediğine bakarım. 

 

Quote

Daha insân sözünü anlamıyorsunuz ve Kâinât sizin Allah'ın kelâmını anlama yoluna girmenize izin vermiyor.
Kâinât, Size burda durun demiş. Ve bulunduğunuz yerde solucan gibi kıvranıp duruyorsunuz.

 

Ha mantık(!) dediğin de bunlar işte. 

 

Quote

İnternet Ortamında girdiğim hemen hemen bütün tartışmalarda karşı taraflar hep yazdıklarını silmişlerdir.
Ezikliğe dayanamayan Bir admin burdaki yazılarımın tümünü uçurmazsa,, Burada yazışanların kendi yazılarını silememeleri çok güzel bir özellik.

 

Bir kendi kendine gelin güvey olması vakası daha. Hayır öyle bir özellik olsa, milletin senin yazdıkların karşısında kendisininkileri sileceğini falan mı zannediyorsun? Islak egomanyak hayallerinde başarılar dilerim sana.

 

Ha kendi yazdılklarını silmek derken mesela:

 

Quote

Peygamberim hakkında böyle konuşan adamın cezâsı ölümdür.
Üslûbuna hâkim olmazsan, Allah izin verir de fırsatım olursa ben seni öldürebilirim. Üslübunu muhafaza ederek kendine dikkat et.

 

Şöyle birşeyden mi bahsediyorsun?

Ya da:

Quote

 

Bir fikre karşı fikirle mücâdele etmek gerekir. Hakâret ise, Zât'a kasdetmektir. (İslâm'a göre, zât lar, hayvanlar, varlıklar muhteremdir. İslâm, zât'larla değil kötü sıfatlarla mücâdele eder.
Fikir sâhibini öldürmek ile ya'nî zât'ını ortadan kaldırmak ile fikrini öldürmüş olmazsın.
Hakâret eden kişinin öldürmeye çalışan kişiden bir farkı yoktur.
Hakâret eden kişi hele kutsal değerlere kastediyorsa tek bir hakâretle O inancın bütün müntesiplerinin zât'ına (canına) kasd ve hücûm etmektedir..
Ve Hakâret eden kişi bu hakâreti yaymak amacındaysa, (medyâda neşrediyorsa) cinâyet eylemini, herkesin gözü önünde işlemek istemektedir...
Medyâ yoluyla işlenen bu gibi cinâyetler ve yalan haberler daha büyük toplumsal cinâyetlerin de hazırlayıcısıdır.
Dolayısıyla şâir Ka'b Bin Eşref'in katledilmesi câizdir.

Kutsallarımıza Hakâret ederlerse, evet savaş sebebidir de...
Düşüncelerine güveniyorlarsa münâzara yolu açıktır.

 

 

Böyle bir garabetten? 

 

Silme özelliği olsa bunlara ne ederdin HATEM efendi..?

Ben söyleyeyim, sanırım soluksuzca silerdin!

Zira diğer başlıktaki ilgili mevzuya trene bakar gibi bakakalmandan, suratına flaş patlamış tavşan misali, dut yemiş bülbüle dönmenden mütevellit aşikar bu durum.

Geçmiş olsun. İbret olsun. Bundan sonra önce düşünür, sonra yazarsın belki..
 

Quote

 

Herkes okusun da hissesini alsın.

Fikriyle gelene satır satır cevap vermek âdetimdir ama

Çoğu ıvır zıvır konuşmaların gerçekten cevâba değmez.

 

Deyip de, bunları yazmak için harcadığın 5 paragraf ~20 satıra ne demeli?

Verebileceğin bir cevap olsa, onun için kullanırdın bu kontenjanı de mi..

Ama sana anca böyle  ayak yapmak düşüyor işte bundan sonra..Yersen tabi..

 

20 hours ago, HATEM said:

Keşke Ahlâkı sen/ siz kaçıraydınız da bi üzerinizde görseydik.
Dînler ahlâkı kaçırdı da stok mu ettiler. Dînler senin ahlâka ulaşmana mânî mi oluyorlar?

 

Mevzuyu neredeyse zerre anlamadığın işte şu yukarıda yazdıklarından açıkça belli.

Gasp etmekten kasıt bu mudur? :0_80cbc_37a71a73_L:

Ha aklın sıra mani olmaya çalışan da sensin bu arada. Onu reddersen şunu..da redderdersin garabetinden mütevellit..

 

19 hours ago, HATEM said:

HIzır âleyhisselâm iyilik yapar, insânlara yardımcı olur, Bağışlanmaları için Türlü stratejilerle görev yapar.
Karışıklık, Kaos oluşturmaz, kan dökülmesine ve cinâyetlere sebebiyet vermez. Allahu a'lem.

 

Hızırı geç, onu topunuz gelseniz toplayamazsınız da;

Allah'ın karışıklık, kaos, kan ve cinayete sebebiyet vermemesi de nasıl oluyormuş, onu de..

 

19 hours ago, HATEM said:

Darwin'den Bin sene evvel İslâm âlimleri Evrim'i tartışıyordu.
Muhyiddîn Arâbî hazretleri sekiz asır önce, Hz. Âdem'den evvel yüzbin Âdem'in yaratıldığını öğreniyor.
Öğreten kişi de Bizim takrîbi yedi bin sene önceki Âdem'den daha önce yaratılmış bir insân veyâ insânımsı...

Dolayısıyla sen yukarıda haksız bir iddiâda bulunuyorsun.

 

Bak sana konunun özetini vereyim hatem:

 

Biri sana gelip "aga bu güncel bilimsel bilgiler ve biyoloji ile kuranda yazanlar uyuşmuyor gibi, ne dersin?" dediğinde

Evet uyuşmuyor diyeceksin. Kuran mevcut bilgiler ve paradigmayla çelişiyor diyeceksin.

Çünkü sizinkisi evrim teorisi değil, evrim falan da değil, olsa olsa "zevrim" falan olur bu haliyle.

Ve güncel bilimle de net olarak çelişiyor.

Geçmiş olsun.

 

tarihinde teflon tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
8 saat önce, Düşünen Hayvan yazdı:

Evrimci İslam , ol dedi ve oldu ilkesine aykırıdır.

 

@teflon un cevaplarında hiçbir iddiâ göremediğim için ıvır zıvır yazılarına cevap vermeye lüzum yok.
Bu mesajın ise cevâbı verilmeli, aynı anda bir kroşe ve aparkat denemesi gelmiş. Vereceğim cevap, aklını (zekâsını) işletmesini bilenlerin ilgisini çekebilir.

Kur'ân'da zannediyorum beş yerde zikredilen Bu âyet (Kün feyekûn), Evrime bir delîldir.
Evrim yoluyla yaratmak, Allah'ın genel yaratış usûlüdür demiştim.
Evrim yoluyla tedrîci yaratmanın dışında Allah'ın bir çok, akıl almaz ve hayâl edilemez yaratış şekilleri de var demiştim.
Çoğu müslümânın anladığı şıp diye hızlı yaratmak da elbette Allah'ın bir yaratma şeklidir.
Dikkat et,
Kün fe yekûn âyeti, Allah'ın hızlı yaratmasının bile evreli, süreçli bir yaratılış olduğunu gösteriyor.
Nasıl mı?
Vehmettiğiniz hızlı yaratışın tek belirleyicisi Allah (c.c.) olsa Yaratılan varlığın yaratılışta hiçbir etkinliği ve hiçbir fonksiyonu olmasa idi,,
Âyet-i kerîmeler şöyle gelmeliydi.
Bir şey yaratmak istediğimde "Ol" demem yeterlidir.
Bir şey yaratmak istediğimde ancak "Ol" derim.
"Ol emri ile her şeyi yarattım"

Fakat çok ilginçtir ki Tekrârlanan bu âyet hiç bu ve benzer şekillerde indirilmemiştir.
Her seferinde yaratılan için "olur" eki veriliyor.
Yaratılanın işi Olmak tır. âyetlerde her seferinde tekrârlanan husûs; Yaratılanın, yaratılışta pasif olmadığıdır.
Dolayısıyla yaratılan mahlûk, işlevsiz değildir. Oluşmak işlevi yaratılanın eylemiyle gerçekleşir.
Emir Allah'tan karrşılığında imtisâl etmek ve oluşmak, kendini emir istikâmetinde oluşturmak mahlûk'tandır.
Yaratılış Tek taraflı değildir. Yaratılışta mahlûk da pay sâhibidir.

Kün feyekûn, Kur'ân'da evrim olmadığına hiçbir şekilde bir delîl teşkîl etmez.
Aynen Evrim yolu ile yaratılışın,, Allah'ın yokluğuna zerre miktâr bir delîl teşkîl edememesi gibi...

Bir kitap hacminde îzâh edilebilecek Muhteşem bir konudur. Bu kadar yeter size fazla bile.
 

8 saat önce, Düşünen Hayvan yazdı:

Ayrıca evrimde mükemmellik yoktur. Her evrim bir öncekinin eksikliğine göre ilerler.


Her yaratılış, o ân için," en mükemmel yaratılıştır.
 

8 saat önce, Düşünen Hayvan yazdı:

Bu yüzden evrimci İslam Pinokyo masalidır.


Değildir,
Bilim adamlarının Evrim olarak bildiği,, doğal süreçlerle Türlerin oluşumu,, Allah'ın genel yaratış biçimidir. Allah'ın sayısız, çok farklı ve  özel yaratış usulleri de vardır.
Bütün bu yaratışların temeli, Allah-u a'lem, belki sâniyenin yirmi binde birinde sürekli yenilen ve tasavvuf ehlinin "halk-ı cedîd" diye bildiği temel bir yaratılışa dayanır.

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
8 saat önce, HATEM yazdı:

 

@teflon un cevaplarında hiçbir iddiâ göremediğim için ıvır zıvır yazılarına cevap vermeye lüzum yok.
Bu mesajın ise cevâbı verilmeli, aynı anda bir kroşe ve aparkat denemesi gelmiş. Vereceğim cevap, aklını (zekâsını) işletmesini bilenlerin ilgisini çekebilir.

Kur'ân'da zannediyorum beş yerde zikredilen Bu âyet (Kün feyekûn), Evrime bir delîldir.
Evrim yoluyla yaratmak, Allah'ın genel yaratış usûlüdür demiştim.
Evrim yoluyla tedrîci yaratmanın dışında Allah'ın bir çok, akıl almaz ve hayâl edilemez yaratış şekilleri de var demiştim.
Çoğu müslümânın anladığı şıp diye hızlı yaratmak da elbette Allah'ın bir yaratma şeklidir.
Dikkat et,
Kün fe yekûn âyeti, Allah'ın hızlı yaratmasının bile evreli, süreçli bir yaratılış olduğunu gösteriyor.
Nasıl mı?
Vehmettiğiniz hızlı yaratışın tek belirleyicisi Allah (c.c.) olsa Yaratılan varlığın yaratılışta hiçbir etkinliği ve hiçbir fonksiyonu olmasa idi,,
Âyet-i kerîmeler şöyle gelmeliydi.
Bir şey yaratmak istediğimde "Ol" demem yeterlidir.
Bir şey yaratmak istediğimde ancak "Ol" derim.
"Ol emri ile her şeyi yarattım"

Fakat çok ilginçtir ki Tekrârlanan bu âyet hiç bu ve benzer şekillerde indirilmemiştir.
Her seferinde yaratılan için "olur" eki veriliyor.
Yaratılanın işi Olmak tır. âyetlerde her seferinde tekrârlanan husûs; Yaratılanın, yaratılışta pasif olmadığıdır.
Dolayısıyla yaratılan mahlûk, işlevsiz değildir. Oluşmak işlevi yaratılanın eylemiyle gerçekleşir.
Emir Allah'tan karrşılığında imtisâl etmek ve oluşmak, kendini emir istikâmetinde oluşturmak mahlûk'tandır.
Yaratılış Tek taraflı değildir. Yaratılışta mahlûk da pay sâhibidir.

Kün feyekûn, Kur'ân'da evrim olmadığına hiçbir şekilde bir delîl teşkîl etmez.
Aynen Evrim yolu ile yaratılışın,, Allah'ın yokluğuna zerre miktâr bir delîl teşkîl edememesi gibi...

Bir kitap hacminde îzâh edilebilecek Muhteşem bir konudur. Bu kadar yeter size fazla bile.
 


Her yaratılış, o ân için," en mükemmel yaratılıştır.
 


Değildir,
Bilim adamlarının Evrim olarak bildiği,, doğal süreçlerle Türlerin oluşumu,, Allah'ın genel yaratış biçimidir. Allah'ın sayısız, çok farklı ve  özel yaratış usulleri de vardır.
Bütün bu yaratışların temeli, Allah-u a'lem, belki sâniyenin yirmi binde birinde sürekli yenilen ve tasavvuf ehlinin "halk-ı cedîd" diye bildiği temel bir yaratılışa dayanır.

 

 

 

O zaman insan akli Allah'ın tasarım ve görüşünün üzerinde kalıyor. Örneğin bazı şeylere bakıp keşke şöyle olsaydı böyle olmasaydı dediğimiz çok kez olmuştur. 

 

İstediği gibi yaratabilen birinin kendini kusurlarla kısıtlaması da bizi imtihan etmek için mi?

 

Örneğin hastalanmayan vücut , binlerce yildir beklenmekte ama yaratılmamaktadır. Tamam ölelim sorun yok kabul... Peki niye hastalanıp , ihtiyarlayip oluyoruz.. 100 yaşına kadar zımba gibin kalıp da olarak daha iyiydi ..

 

Kimseye muhtaç kalmadan onuruyla yaşayıp olurdu insan.

tarihinde Düşünen Hayvan tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
1 saat önce, Düşünen Hayvan yazdı:

O zaman insan akli Allah'ın tasarım ve görüşünün üzerinde kalıyor. Örneğin bazı şeylere bakıp keşke şöyle olsaydı böyle olmasaydı dediğimiz çok kez olmuştur. 

 


Varlık, Bizde bir emânettir. Varlık bizden çok Allah'a âiddir. Dolayısıyla kul,, Rabb'inden bağımsız bir varlık değildir, olamaz.
Çünkü Varlık (Vücûd: Mutlak varlık) Allah'ın Zât'ının ta kendisidir.
İnsânın maddî varlığı (bedeni), hayâlî bir varlık seviyesinde olsa da,  Allah'tan bütünüyle ayrı olamayacağı gibi, İnsânın duyuları ve aklı da Allah'tan ayrı olamaz.
Dolayısıyla Bir bir Endüstri Mühendisi bir ürün tasarlamış ve şirket yönetiminden onay almış ve fabrikada üretilmişse ve bu ürün insânlara kolaylık sağlıyorsa,
Bu ürünün satışa sunulmasından önceki bütün süreçler ve mühendisin aklı,, Allah'tan, Allah'ın yaratmasından bağımsız değildir.
İnsân için Asıl mes'ele, Hakk Teâlâ ile Kâinat/lar, varlıklar arasındaki  bağın mâhiyetini çözmektir.

 

2 saat önce, Düşünen Hayvan yazdı:

İstediği gibi yaratabilen birinin kendini kusurlarla kısıtlaması da bizi imtihan etmek için mi?


Dünyâ vatanı, sayısız hikmetlerle yüklü mükemmel bir imtihân vatanıdır.
Muhtelif (birbirine karşıt) İsimlerinin ve farklılıkların ortaya çıkabilmesi amacına uygun olarak yaratılmış mükemmel bir vatandır.
Cennet teki yaratılış bu Dünyâ'da olsa,, Ya'nî Cennette kulların rahâtı, mutlluluğu ve zevkinin amaçlandığı yaratılış,, sana göre daha mükemmel bu yaratılış Dünyâ'da olsa,
Allah'ın isimlerinin ve farklılıkların kâmilen açığa çıkartılması mümkün olmaz ve imtihân ortamının mükemmelliğine zarâr gelir. Hikmete de muhâlif olur.

 

3 saat önce, Düşünen Hayvan yazdı:

Örneğin hastalanmayan vücut , binlerce yildir beklenmekte ama yaratılmamaktadır. Tamam ölelim sorun yok kabul... Peki niye hastalanıp , ihtiyarlayip oluyoruz.. 100 yaşına kadar zımba gibin kalıp da olarak daha iyiydi ..


Hastalanmayan beden, Cennet te yaratılacak. Çünkü oradaki insânların hastalanmaması gerekiyor.
Bu Dünyâ'daki insânların hastalanmaması istenmiyor. Çünkü buradaki vatandan amaçlanan işler çok başka...
Burada hasta olacak ki, Doktor da olabilsin. Öğrenci olacak ki öğretmen de zuhûr edebilsin. Zulüm olmalı ki Rahmet açığa çıkabilsin.

 

3 saat önce, Düşünen Hayvan yazdı:

Kimseye muhtaç kalmadan onuruyla yaşayıp olurdu insan.


En Önemlisi, Bu Dünyâ vatanı bir hayâl vatanıdır. Varlık düzeyi hayâlî dir, gerçek değil...
Dünyâ vatanı bir algı ve rü'yâ vatanıdır. Ahiret yurdu ise Uyanıklık ve gerçeklik (yarı gerçeklik) yurdudur.
 

Bu Dünyâ'da İnsânların algıladığı "Onur" çoğunlukla gerçek onur değildir.
Bu Dünyâ'daki güzellikler, mevkîler, akrabalıklar, üstünlükler vb. gerçek değildir. Ve Gerçek güzellik, üstünlük vb. değerlerin,, çoğunlukla doğrudan bir yansıması da değildir.
Rü'yâda görülenlerin gerçek bir varlığı olmadığı gibi Dünyâ hayâtının da gerçek bir varlığı yoktur. Dünyâ da aslında bir rü'yâdır, insânlar da uykudadır.
Rü'yâda görülenler gerçeğe (Dünyâya) işâret ettiği gibi Dünyâ'daki hâdiseler de Gerçeğe (âhirete) işâret eder.
Velâkin, bu işâret ve sembolleri doğru te'vîl etmeyen, doğru tâbîr edemeyenler hakikatlere intikâl edemez, yolun sonunu göremezler.

 

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
1 dakika önce, HATEM yazdı:


Varlık, Bizde bir emânettir. Varlık bizden çok Allah'a âiddir. Dolayısıyla kul,, Rabb'inden bağımsız bir varlık değildir, olamaz.
Çünkü Varlık (Vücûd: Mutlak varlık) Allah'ın Zât'ının ta kendisidir.
İnsânın maddî varlığı (bedeni), hayâlî bir varlık seviyesinde olsa da,  Allah'tan bütünüyle ayrı olamayacağı gibi, İnsânın duyuları ve aklı da Allah'tan ayrı olamaz.
Dolayısıyla Bir bir Endüstri Mühendisi bir ürün tasarlamış ve şirket yönetiminden onay almış ve fabrikada üretilmişse ve bu ürün insânlara kolaylık sağlıyorsa,
Bu ürünün satışa sunulmasından önceki bütün süreçler ve mühendisin aklı,, Allah'tan, Allah'ın yaratmasından bağımsız değildir.
İnsân için Asıl mes'ele, Hakk Teâlâ ile Kâinat/lar, varlıklar arasındaki  bağın mâhiyetini çözmektir.

 


Dünyâ vatanı, sayısız hikmetlerle yüklü mükemmel bir imtihân vatanıdır.
Muhtelif (birbirine karşıt) İsimlerinin ve farklılıkların ortaya çıkabilmesi amacına uygun olarak yaratılmış mükemmel bir vatandır.
Cennet teki yaratılış bu Dünyâ'da olsa,, Ya'nî Cennette kulların rahâtı, mutlluluğu ve zevkinin amaçlandığı yaratılış,, sana göre daha mükemmel bu yaratılış Dünyâ'da olsa,
Allah'ın isimlerinin ve farklılıkların kâmilen açığa çıkartılması mümkün olmaz ve imtihân ortamının mükemmelliğine zarâr gelir. Hikmete de muhâlif olur.

 


Hastalanmayan beden, Cennet te yaratılacak. Çünkü oradaki insânların hastalanmaması gerekiyor.
Bu Dünyâ'daki insânların hastalanmaması istenmiyor. Çünkü buradaki vatandan amaçlanan işler çok başka...
Burada hasta olacak ki, Doktor da olabilsin. Öğrenci olacak ki öğretmen de zuhûr edebilsin. Zulüm olmalı ki Rahmet açığa çıkabilsin.

 


En Önemlisi, Bu Dünyâ vatanı bir hayâl vatanıdır. Varlık düzeyi hayâlî dir, gerçek değil...
Dünyâ vatanı bir algı ve rü'yâ vatanıdır. Ahiret yurdu ise Uyanıklık ve gerçeklik (yarı gerçeklik) yurdudur.
 

Bu Dünyâ'da İnsânların algıladığı "Onur" çoğunlukla gerçek onur değildir.
Bu Dünyâ'daki güzellikler, mevkîler, akrabalıklar, üstünlükler vb. gerçek değildir. Ve Gerçek güzellik, üstünlük vb. değerlerin,, çoğunlukla doğrudan bir yansıması da değildir.
Rü'yâda görülenlerin gerçek bir varlığı olmadığı gibi Dünyâ hayâtının da gerçek bir varlığı yoktur. Dünyâ da aslında bir rü'yâdır, insânlar da uykudadır.
Rü'yâda görülenler gerçeğe (Dünyâya) işâret ettiği gibi Dünyâ'daki hâdiseler de Gerçeğe (âhirete) işâret eder.
Velâkin, bu işâret ve sembolleri doğru te'vîl etmeyen, doğru tâbîr edemeyenler hakikatlere intikâl edemez, yolun sonunu göremezler.

 

 

 

O zaman Allah'ın derdi ne?

 

Bir adam vardı canı sıkılan, ademi yarattı tüm sıkıntı bitti...

 

Bu durumda Allah'ın da bize ihtiyacı oluyor. Yani yok edemiyor ceza veriyor. İyilestiremiyor ceza veriyor.

 

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
3 dakika önce, Düşünen Hayvan yazdı:

O zaman Allah'ın derdi ne?

 

Bir adam vardı canı sıkılan, ademi yarattı tüm sıkıntı bitti...

 

Bu durumda Allah'ın da bize ihtiyacı oluyor. Yani yok edemiyor ceza veriyor. İyilestiremiyor ceza veriyor.


"Bu Helikopter nasıl yapılıyor?" Diye sorabilirsin fakat Helikopterin nasıl yapıldığını öğrenebilmen için.
Önce ilk ve orta öğrenimini tamamlaman. Sonra da doğru bir fakültede yüksek öğretim alman gerekir.
Ancak o zaman helikopterin nasıl yapıldığını anlarsın.
İlk okula da ancak insânları kabûl ediyorlar.

Link to post
Sitelerde Paylaş
1 dakika önce, HATEM yazdı:


"Bu Helikopter nasıl yapılıyor?" Diye sorabilirsin fakat Helikopterin nasıl yapıldığını öğrenebilmen için.
Önce ilk ve orta öğrenimini tamamlaman. Sonra da doğru bir fakültede yüksek öğretim alman gerekir.
Ancak o zaman helikopterin nasıl yapıldığını anlarsın.
İlk okula da ancak insânları kabûl ediyorlar.

 

Başından beri sen diyorsun ki , Allah bizi mükemmel yaratmadığı için cehenneme koyacak...

 

Ben de diyorum ki , o zaman mükemmel yaratsaydi , kendi kendine çelişiyor .

 

Bu yüzden de evrim ile , ol der ve hemen olur, cümlesi tutarsızlık gösterir.

 

Allah evrimle yaratıyorsa henüz evrimleşmiş insanı niye imtihan ediyor. Bir çok eksiğimiz var halihazırda.

 

Ayrıca cennetteki adem hikayesin ise , mükemmel yarattığı insan örneğini imtihan ediyor, orada haklı. Ancak haksızlık bize yapılıyor.

 

Zaten evrim ile de adem hikayesi mantıksız kalıyor. Özetle evrim Kur'an'a uymuyor.

Link to post
Sitelerde Paylaş
22 hours ago, HATEM said:

 

@teflon un cevaplarında hiçbir iddiâ göremediğim için ıvır zıvır yazılarına cevap vermeye lüzum yok.
Bu mesajın ise cevâbı verilmeli, aynı anda bir kroşe ve aparkat denemesi gelmiş. Vereceğim cevap, aklını (zekâsını) işletmesini bilenlerin ilgisini çekebilir.

 

Yüzsüz, haysiyetsiz ama akıllıca bir hareket. Fellik fellik kaçacaksın tabi. Bu forum adamı işte böyle yapar. Daha doğrusu buraya naralar atarak gelen teistlerin sonu genellikle budur. Silme özelliği olmadığından, daha yazmadan sildirir adama işte böyle. Her genç teistin başına gelir yani merak etme. Alışırsın. Lüzum yok ayağına eziklenmeye de devam edebilirsin ama bizim için fark etmez. Biz öğretmeye, hakettiğinizce giydirmeye, dut yemiş bülbüle döndürmeye devam ederiz itinayla, değişmez. Ahlak vb. türlü konuda zır cahilsin, biz de yüzüne vurduk, ağzının payını verdik; sen de susacağın yeri idrak ettiğine göre, o konu kapandı. 

 

Quote

Kur'ân'da zannediyorum beş yerde zikredilen Bu âyet (Kün feyekûn), Evrime bir delîldir.
Her yaratılış, o ân için," en mükemmel yaratılıştır.

 

Delili falan geç. Sen "kuranda kesin olarak evrim vardır, bu hususta allah adına, onun neyi kast ettiğine kesin olarak karar veriyorum" diyebilir misin? Kurandan yine bir hüküm çıkararak allah adına karar vermek yani..Küfre düşme ihtimali de var neticede bu işin sonunda..Gidip Allah'a ya da muhammed e mi sordun yoksa? Bu kadar rahat ve emin şekilde hüküm verdiğine göre..

 

Her yaratılış, o ân için," en mükemmel yaratılıştır.......Bu ne demektir, bir açsana bakalım? Cevap verdiğin adam evrim konusunda eksik ve de yanlış bilgili olduğu üzere, sen de onun yanlış yorumu üzerine tüy dikmişsin..Çünkü sen ondan da cahil birisin.

 

Quote

Değildir,
Bilim adamlarının Evrim olarak bildiği,, doğal süreçlerle Türlerin oluşumu,, Allah'ın genel yaratış biçimidir. Allah'ın sayısız, çok farklı ve  özel yaratış usulleri de vardır.
Bütün bu yaratışların temeli, Allah-u a'lem, belki sâniyenin yirmi binde birinde sürekli yenilen ve tasavvuf ehlinin "halk-ı cedîd" diye bildiği temel bir yaratılışa dayanır.

 

Yine allah adına atmış tutmuş, onun adına karar vermişsin burada. Emin misin bundan? Kesin olarak "öyledir" diyebilir misin? 

Bilim adamları ve biyolojinin güncel paradigmaları, kuranla (kurandaki evrim dediğiniz deli saçmasıyla örneğin) net olarak çelişmektedir. Bunu seve seve(!) kabul edecek, üzerine bir bardak su içeceksiniz.

 

9 hours ago, HATEM said:

Dünyâ vatanı, sayısız hikmetlerle yüklü mükemmel bir imtihân vatanıdır.
Muhtelif (birbirine karşıt) İsimlerinin ve farklılıkların ortaya çıkabilmesi amacına uygun olarak yaratılmış mükemmel bir vatandır.
Cennet teki yaratılış bu Dünyâ'da olsa,, Ya'nî Cennette kulların rahâtı, mutlluluğu ve zevkinin amaçlandığı yaratılış,, sana göre daha mükemmel bu yaratılış Dünyâ'da olsa,
Allah'ın isimlerinin ve farklılıkların kâmilen açığa çıkartılması mümkün olmaz ve imtihân ortamının mükemmelliğine zarâr gelir. Hikmete de muhâlif olur.


Hastalanmayan beden, Cennet te yaratılacak. Çünkü oradaki insânların hastalanmaması gerekiyor.
Bu Dünyâ'daki insânların hastalanmaması istenmiyor. Çünkü buradaki vatandan amaçlanan işler çok başka...
Burada hasta olacak ki, Doktor da olabilsin. Öğrenci olacak ki öğretmen de zuhûr edebilsin. Zulüm olmalı ki Rahmet açığa çıkabilsin.

 

Üfürüp durduğun düşük zekalı insansı yanılgılar içerisinden şu ikisi örnek olarak kalsın.

Şu çok hikmetli falan zannederek yaptığın yorumların; allahın kadiri mutlak ve kısıtsızlığını ıskaladığını, onu aciz ve kısıtlı bir insan düzeyine çekerek, antropomorfik bir çerçeveye aldığının farkında mısın?

 

Şöyle olsa böyle olmazdı, yok efendim şu olsa bunu anlamazdın..Öğrenci-öğretmen...vb..Tanrı örneğin kısıtlı ve aciz bir öğretmen mi ki, bu tarz koşullu şartlı amaç-erek içeren eylemlere ihtiyaç duysun? Amaçlamak dahi acizliktir, kısıtlılıktır, eksikliktir.. İstemek... Bunlar hep kısıtlı insanlara dair edim ve duygulanımlardır. Tanrı da sizin bir uydurmanız olduğu üzere, onu kısıtlı insansı bir tasvirin içerisine hapsediyorsunuz.

 

Bu verdiğin örnek, analoji ve benzetmelerin hepsi geçersiz! Çünkü senin tanrın alimi ve kadiri mutlak, kısıtsız! Şimdi bir daha dene. Ha ben bunu o kalın kafana öyle veya böyle, er ya da geç sokarım. Seni "cevap vermeye lüzum yok" noktasına getirdiğimiz vakit anlarız ki, ehlileştin. ;) 

 

9 hours ago, HATEM said:


"Bu Helikopter nasıl yapılıyor?" Diye sorabilirsin fakat Helikopterin nasıl yapıldığını öğrenebilmen için.
Önce ilk ve orta öğrenimini tamamlaman. Sonra da doğru bir fakültede yüksek öğretim alman gerekir.
Ancak o zaman helikopterin nasıl yapıldığını anlarsın.
İlk okula da ancak insânları kabûl ediyorlar.

 

Şunu da bir açsana bakalım. Ne demektir bu? He evet bu dediğin insanlar için gereklidir ama, biz tanrıdan bahsediyoruz? İnsanların kısıtı, bu tanrıyı da mı bağlıyor yoksam?

Doğrusu öğretildiği zaman kıvırmaman için açman gerekiyor önce. Sende ciddi bir kaypaklık ve aymazlık sezdim, kusur bakma.

 

6 hours ago, HATEM said:


Müslümânların iktidâra gelmesiyle birlikte Savunma sanayimizde üretilen hava ve kara savunma araçlarımız,
Yüzde ne kadar yerliyse sen de yüzde olarak işte o kadar, senin değiminle o oranda kesin kerizsin.
Yüzde olarak ne kadar dışarıya bağımlıysak da en az o oranda hâinliğinle övünebilirsin.

 

Çomar alert!

 

4 hours ago, HATEM said:

Çomar (amerikan çomarı) gibi yorumlar yapan ben değilim ki sensin. Herkes senin gibi it olsa rahatlayacan mı?
 
Tayyibin Anası Babası Belli.
Malta Eriği nin belli değil.
Benim de ismim cismim belli Facebook adresim hepsini burda paylaştım.

Yanına Orospu Amerika'yı alıp da mı gelmeyi düşünüyorsun? Yerli işbirlikçilerin iktidârı ele geçirmelerinden sonra mı gelmeyi düşünüyorsun?
Beklerim Korkak tavuk beklerim.

Kan içmek Kansızlığına çâre olmaz, bilesin.

 

Adam bildiğin, has "aktroll" çıktı rıza baba..

Şaşırdık mı? Hayır tabii..

 

Her zaman ne deriz?

Müslüman+cahillik+az biraz yüzsüzlük = Aktroll.

 

Ulan ne de güzel kekliyorlar sizi. Adamlar ülkenin anasını bellerken, bi de size alkışlattırıyorlar kendilerini...

Neden ve nasıl peki?

İşte bu "din" denen melanet sayesinde. Din denen afyon.

 

Ha sadece din yeter mi, yetmez. Çift gerektirmeli olarak aynı zamanda mutlaka cahil ve bir miktar da saf olmanız gerekiyor.

Bu formülasyon netice olarak HATEM gibileri veriyor işte. Ülkeyi peşkeş çekenlere alkış tutan gaflet içerisinde ki Madie33'ün torunlarını..

tarihinde teflon tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
  • 7 months later...

Tartışırken Atlamış, söylememiş olabilirim,
Eksik olmasın burada yazayım. Konuyu kendi açımdan tamamlayayım.

"Biz her canlıyı SU dan yarattık" âyet-i kerîmesinde,
Suyun temelinin Hidrojen atomu olduğunu söylemiştik.
1450 sene önceki "Su" lafzının, Günümüz insânları için Hidrojene en iyi işâret,, olduğunu belirtmiş, Ve isbatlamıştım.
Hidrojene daha iyi işâret edebilen ve 1450 sene önceki topluma söylenebilecek "SU" dan daha iyi bir madde bulamadınız, bulunmaz.
Aslında Suyun Hidrojen ile bağlantısını gözardı etsek bile Canlılığın temelini açıklayan "SU"dan daha iyi bir madde ve açıklama yoktur?
Niye Yoktur'a geçmeden önce, şimdiye kadar Yazdıklarımı biraz özetleyeyim.

Bütün Kâinâtın, Hidrojen atomu formasyonlarından ibâret olduğu bugün anlaşılmış bir gerçektir.
Ya'ni Her şey Hidrojenden yaratılmıştır.
Varlığın sâhibinin Allah olduğunu biliyorsak, Allah'ın, mutlak varlığın kendisi olduğunu biliyorsak,,
Her şeyin hidrojenden yaratılmasıyla, Hidrojenden Evrimleşmesi arasında bir fark olmadığını da biliriz.
Evrim yolu ile yaratılış, Allah'ın Genel olan yaratış şeklidir. Allah'ın Akla sığmayan, Evrim dışında çok özel yaratışları da vardır.

Aslında Allah'ın bütün yaratışlarının temeli, Her ân Tekrarlanan (Halk-ı Cedîd) yaratışıdır ki. Bütün Kâinâtın, sanîyede en az 20 bin kere yaratılmasıdır.
Saniyedeki bu sayısız yok oluş ve yaratış, tekâmülü ve evrimi zorunlu kılar. Çünkü Allah'ın yaratışında aczi gerektiren tekrâr yoktur.
Allah'ın yaratışında tekrâr olmadığı için, Allah'ın varlığında hiçbir şey ve hiç bir ân,, birbirinin aynısı değildir. Ve Kâinât her sâniye binlerce kez değişir. Değişim, Evrimin temelidir.

Bunları belirtmiştik, Gelmek istediğim yere gelmeye çalışıyorum.

Âyet-i Kerîmedeki ifâde: "Her şeyin Su dan (Hidrojenden) yaratıldığı" şeklinde değildir.
Âyet-i kerîmedeki ifâde. "Her canlının SU'dan (Hidrojenden) yaratıldığı" şeklindedir.
Âyet-i Kerîme, bu şekilde geldiği için,  canlılığın sâdece bitkilere ve hayvanlara özel olmadığı,
Maddenin, Elementlerin, atomların, Her şeyin canlı olduğunu anlıyoruz.Çünkü hareket ettiğini biliyoruz.
Elbette, Hayvânî Rûh ve canlılık, Bitkisel Rûh ve canlılık, Madensel rûh ve canlılık, İnsânî rûh ve verdiği canlılık farklı canlılık mertebeleridir Lâkin,
Madde de canlıdır.
O sebeble Her canlı su dan yaratılmıştır. Su molekülünde baskın olan Hidrojen atomu olduğu için "Su", aynı ânda Hidrojen e de işâret etmektedir.

Bunları belirtmiştik, Yazmayı atladığım konu ise şu;
"Biz her canlıyı SU dan yarattık"
İfâdesi, SU' dan (ve Hidrojenden) yaratmayı söylediği gibi

Bitkisel yaşam ve üstündeki yaşam formları için
Su İçinde yaratmayı da  anlatıyor.
Âyet-i kerîmede, Hayvânî yaşamın temeli olan Bitkisel canlılığın,
Suyun içinde, Su ortamında başladığı da açıklanmış oluyor.

O halde bütün canlılar Hem Sudan,
Hem suyun içinde
Hem de Suyla Yaratılmıştır.
Ve ancak sürekli sulu kalarak canlılıkları devâm ediyor.
Bu yüzden, farzı muhal, 1450 sene önce Hidrojen atomunu insânlar bilseydi bile,
Âyet-i Kerîmede Hidrojen yerine SU'yun zikredilmesi daha doğru olurdu.

İşte Kur'ân mu'cîzesi...

"O inkâr edenler görmüyorlar mı ki...  Her canlı şeyi "SU"dan yarattık.  Hâlâ inanmayacaklar mı?" (Enbiyâ 30)

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...