Jump to content

Mutlu Köleler Mutlu Patronlar


Recommended Posts

Bir köleyi en verimli şekilde çalıştırmanın yolu ona kaderine razı olmayı öğretmektir.  Sabır ve şükür ile ona canını bağışlayan tanrısına dua etmesini öğretmektir. Aldığı her nefesin bile tek tek hesabı sorulacağından her dakka çalışmalı yada yalvarmalıdır.


İşte böyle yaparsa çok merhametli tanrısının onu bağışlayıp cennetine koyacağını öğrettiğinizde hiç isyan etmeyen bir köle sistemi olşuturursunuz.


Bu yüzden islamın ilk yıllarında düşman olarak görülen  mevcut siyasetin en temel güç kaynağı olan kölelere karşı merhamet vurgusu yapılmıştır.  Gelişen olaylarla birlikte köle gücü çoğunlukla mülümanların tarafına geçtiğinde ise hiçbir şekilde ''kölelik yasaktır'' diye bir ibare konmamış tam tersine köle hukuku olarak yeniden düzenlenmiştir. Bu durum eski kölelerden oluşan yeni müslümanların da hoşuna gitmiştir. Çünkü eski efendileri onların ganimetleri olarak görülmiştir.

 

Medinede daha bir yerleşik düzene geçildiğinde ise işler tamamen zenginlerin lehine çevrilmiş ve yine mülsüman köleler ve cariyeler hortlamaya başlamıştır. Neredeyse patronlar için tasarlanmaya başlayan hicret sonrası yeni bir din haline dönüşmüştür.  Ne zaman sözde kutsal bir laf söylense hemen ardından güç yetiremeyenler için para ile bağışlanma hükme bağlanmıştır.  Parası olmayanların ise zaten çoğunluğu yine müslüman  kölelerdi..


Zina çok büyük günah olarak yaklaşılması bile yasaklanmışken Zenginler için 4 kadın ve hediye cariyeler verilmiş fakirlere ise sabretmeleri söylenmiştir.  Bu sayede kadın sosyal çevreden uzaklaştırılık korumasız bırakılarak tamamen sermaye çevrelerinin beğenisine sunulmuştur.  Zaten dinin geldiği bu aşamada bütün kabile reisleri  topyekün islama girmişlerdir.  Zenginler için büyük menfaatler helal görülürken köleler için bir kibrit çöpünün hesabı bile hukuken hükme bağlanmıştır.

 

Bu toplumsal zıtlaşma kısa zamanda müslüman köleler arasında yeniden bir rahatsızlığa sebep olmuş ve daha 20 yıl öncesinde Paylaşma , merhamet , bağışlama diye yola çıkan dinin geldiği nokta kölelerin yeni bir siyasi oluşmun içine itilmesine sebep olmuştur.  Böylece siyasi çekişmeler mülüman efendiler arasında yeniden alevlenerek günümüze kadar köle siyasetinin devam etmesini sağlamıştır. Bu aşamada kölelerin bir lokma bir hırka  gibi zırvalarla saraylı efendilerine itaatkar olması öğretilmiştir. Kuranın kendiyle çelişmesine karşın tefsir ve hadis ilmi ( sözde ilim) uydurulmuş ve aslında anlamların öyle değil başka türlü olduğu falan açıklanmaya çalışılmıştır.

 

İşte bu zaman içerisinde sürekli olarak  razı edilen köleler efendilerini daha da zengin etmek için tanrı aşkıyla çalıştılar ve çalışmaya devam ediyorlar.  

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.

×
×
  • Yeni Oluştur...