Ebu Kafir 0 Mayıs 18, 2019 gönderildi Raporla Share Mayıs 18, 2019 gönderildi 5 saat önce, kirec yazdı: Erdem nerde. .. Çoğunluğun çıkarlarının bireyin çıkarlarından üstün tutulmasında bulabilirsiniz. Erdeme dayalı ahlak şahsi çıkarlara dayanmaz, lakin dinlerin nihai vaadi bireyin şahsi çıkarlarına dayanır. Gerçek ahlağın yolu şahsi çıkar arayışına girmeden, doğaya ve her türlü canlıya saygı & hoşgörü göstermekten geçer. Bunları tanrıyla pazarlık konusu yapıp istediğini elde edene kadar "mış" gibi davranmaktan değil. Link to post Sitelerde Paylaş
teflon 0 Mayıs 18, 2019 gönderildi Raporla Share Mayıs 18, 2019 gönderildi 8 hours ago, kirec said: Erdem nerde. .. Bak kireç, eğer görebiliyorsan imza ekledim kendime. Kendisi ilk imzam olur. Ha, "erdem nerde" derken, bir yerde mi olması gerekiyor? Ahlak ne ise o. Sana yazılan da o. Link to post Sitelerde Paylaş
kirec 0 Mayıs 18, 2019 gönderildi Raporla Share Mayıs 18, 2019 gönderildi 6 hours ago, Ebu Kafir said: Çoğunluğun çıkarlarının bireyin çıkarlarından üstün tutulmasında bulabilirsiniz. Erdeme dayalı ahlak şahsi çıkarlara dayanmaz, lakin dinlerin nihai vaadi bireyin şahsi çıkarlarına dayanır. Gerçek ahlağın yolu şahsi çıkar arayışına girmeden, doğaya ve her türlü canlıya saygı & hoşgörü göstermekten geçer. Bunları tanrıyla pazarlık konusu yapıp istediğini elde edene kadar "mış" gibi davranmaktan değil. Sürünün çıkarıni düşünmekte sonuçta bir çıkarcılıktır ... Link to post Sitelerde Paylaş
Ebu Kafir 0 Mayıs 18, 2019 gönderildi Raporla Share Mayıs 18, 2019 gönderildi 3 saat önce, kirec yazdı: Sürünün çıkarıni düşünmekte sonuçta bir çıkarcılıktır ... Soya karşı faydacılık, evrim sürecinde genlerin gelecek kuşaklara aktarılmasını garantileme mekanizmasıyla gelişmiş olsa bile, gelinen noktada şahsi çıkar gözetmeden canlılara, doğaya, topluma, karşı saygı ve faydacılık amacı güden bir ideal ahlak şekillenmiştir. Objektif olarak bakarsan, dinin şahsi çıkarlar etrafında şekillenen sözde ahlak yapısının sahte ve şekilcilikten ibaret olduğunu net olarak görebilirsin. Link to post Sitelerde Paylaş
kirec 0 Mayıs 19, 2019 gönderildi Raporla Share Mayıs 19, 2019 gönderildi 7 hours ago, Ebu Kafir said: Soya karşı faydacılık, evrim sürecinde genlerin gelecek kuşaklara aktarılmasını garantileme mekanizmasıyla gelişmiş olsa bile, gelinen noktada şahsi çıkar gözetmeden canlılara, doğaya, topluma, karşı saygı ve faydacılık amacı güden bir ideal ahlak şekillenmiştir. Objektif olarak bakarsan, dinin şahsi çıkarlar etrafında şekillenen sözde ahlak yapısının sahte ve şekilcilikten ibaret olduğunu net olarak görebilirsin. Ahlakın temelinde hem bireyin hem toplumun çıkarının olduğu farkediliyor. .. Bunu birbiriyle karşılaştırma yapıp birini kötülemeye gerek yok... Toplum içinde birey içinde en faydalı olan davranış biçimi ahlaki olarak seçilmiş ve dinler de bunları öğütlemiş yüceltmiş ödül ve cezayla ilişkilendirmiş... Ahlak da zamanla evrimleserek oluştuğu gibi halende bu evrimine devam etmekte... Toplumun faydasına olan şeyler onu oluşturan bireylerin de sonuçta faydasınadır... Çıkarsız edim olmaz... Link to post Sitelerde Paylaş
bayşapka 0 Mayıs 20, 2019 gönderildi Raporla Share Mayıs 20, 2019 gönderildi On 12.05.2019 at 15:01, akılsızşuursuzatom said: durup dururken inanmayanlari öldürün diye bir ayet getirin o halde hiç bir şey yokken. İnanmayanları öldürün diye ayet olması yeterli. Sebebi önemli değil. Link to post Sitelerde Paylaş
Ebu Kafir 0 Mayıs 22, 2019 gönderildi Raporla Share Mayıs 22, 2019 gönderildi On 19.05.2019 at 05:14, kirec yazdı: Ahlakın temelinde hem bireyin hem toplumun çıkarının olduğu farkediliyor. .. Bunu birbiriyle karşılaştırma yapıp birini kötülemeye gerek yok... Toplum içinde birey içinde en faydalı olan davranış biçimi ahlaki olarak seçilmiş ve dinler de bunları öğütlemiş yüceltmiş ödül ve cezayla ilişkilendirmiş... Ahlak da zamanla evrimleserek oluştuğu gibi halende bu evrimine devam etmekte... Toplumun faydasına olan şeyler onu oluşturan bireylerin de sonuçta faydasınadır... Çıkarsız edim olmaz... Öncelikle dinler ve yerelde islam bize asla yeni ve daha önce mevcut olmayan ahlaksal kazanımlar sunmaz. Benzer şekilde, muhammed çağının ve yaşadığı çevrenin (birçoğu antik hammurabi kanunlarından alıntı) ortalama ahlakını ayetlere yansıtmış, devrimsel en ufak şey yok. Bir mafya örgütü de aynı şekilde hırsızlık mallarını adaletli paylaştırın, diğer üyelerin kadınlarına sarkmayın, lüzumsuz adam öldürmeyin, vs. kendince ahlak kuralları barındırır. Böyle kurallara sahip olması mafyanın iyi bir şey olduğu anlamına gelmiyor elbet. Dinin ahlakını savunmak, insanlar arasına nifak tohumları ekip onları inanan/inanmayan, bizden/ bizden olmayan olarak ayırmaya ve senden olmayanlara yaşama hakkı bile tanımayan bir zihniyeti savunmaktır, ben bunu ahlakla falan bağdaştıramıyorum maalesef. Link to post Sitelerde Paylaş
Mindsurfer 0 Mayıs 22, 2019 gönderildi Raporla Share Mayıs 22, 2019 gönderildi Dinlerde insanlar iyiyi kötüyü kendileri belirleme hakkına sahip değildirler. Kendisine dayatılan neyse ona göre davranmak zorunda hisseden insan, bir süre sonra din adamlarının kölesi haline gelir. Link to post Sitelerde Paylaş
Rhodium 0 Mayıs 22, 2019 gönderildi Raporla Share Mayıs 22, 2019 gönderildi Burada öncelikle kural ve kanun var. Kural veya kanunu, mafya, din, ateizm, sürü vb. Oluşturuyor. Bu kurallar öncelikle ahlak değildir. Kurallara uymamakda ahlaksızlık değildir bu aykırılıkdır. Suç ve ceza ilişkisi barındırır. Sürü kuralına uymayan birey sürünün dışına atılır. Ateist olanın cehennemde yanması anlayışı da yine kural çiğnemdir. Suçlarla ahlaksızlığı karıştırmamak gerekiyor. Aynı durum edepsizlik içinde geçerli. Örneğin herkesin içinde osurmak edepsizlik olabilir ama ahlaksızlık değildir. Bunu bir örnekle anlatalım, bir işveren deli gibi çalışan bir personelinden çok iyi para kazanıyorken ısrarla asgeri ücret veriyorsa bu ahlaksızlıktır. Kanuna uygun davranmıştır. Edepsizlik yapmıyordur. Ama yinede ahlaksızdır. Görüldüğü üzere ahlak, serbest davranışın olumlu ve olumsuz halidir. Burada işveren yaptığı davranışın haksızlık olduğu "bilgi" sine sahip değilse ahlaklı davranamaz. "bilgi" sine sahip ise ahlaklı da veya ahlaksız da davranabilir. Burada ahlaklı davranışı seçme eylemi ise "erdem" li olmaktır. Özetle ahlaklı olmak için öncelikle bilgi gereklidir. Erdeme bilgi olmadan olamaz. Erdemde ahlakı oluşturur. Bu sebeple pozitif bilimleri referans almış milletler ahlaklı toplumlar oluşturur. Link to post Sitelerde Paylaş
Recommended Posts