Jump to content

Kuran herşeyi açıklıyorsa milyonlarca kitap neden yazıldı?


Recommended Posts

Bu malum kitabın bir şeyleri açıkladığı falan yok. Bu malum eser, birilerinin o devirdeki bilinen bilgi kırıntılarını, mitleri, masalları ve o zamana ve o yöreye yansıyan kültürü ve yaşam biçimini kör topal yazıya aktarmaya çalışma girişimidir. Kör topal diyorum, çünkü ne sonu ne de başı bellidir ve ne de konu bütünlüğü vardır. Buna nazaran bol bol tekrarlar mevcuttur, dolayısıyla isterseniz önden arkaya doğru yada arkadan öne doğru okuyun veyahut hoplaya zıplaya pasajları atlayak okuyun, farketmez. Sonuç hep aynıdır; bu kitap öyle gökten zembille kafamıza düşmedi.

 

Hatice´ye değil de neticeye bakacak olursak, bu somut veriler ışığında hălă körü körüne bu kitabın peşinden gitmeye hevesli olanları, paşa gönülleri bilir. Ancak bu yolda giderken, bu malum eserin içindeki  ve yüz kızartıcı "hür - köle - kadın" sıralamasını heeç akıllarından çıkarmasınlar.

 

tarihinde kavak tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
2 saat önce, M3CSL yazdı:

Herşeyi açıklaması o kitap üzerine yazı yazılmaması yahut bilim yapılmasına engel değil.Ayetleri birbirinden kopararak doğru anlam çıkmaz.

Kuran’dan esinlenilip bulunmuş bir şey var mı? Herşeyi açıklıyorsa bir çok bilim, hukuk, tıp kitabının öncülüğünü yapmalıydı. Bu kitaplarda kurana bol atıf yapılmalıydı. Var mı? Tabi ki yok.

Link to post
Sitelerde Paylaş
2 saat önce, kavak yazdı:

Bu malum kitabın bir şeyleri açıkladığı falan yok. Bu malum eser, birilerinin o devirdeki bilinen bilgi kırıntılarını, mitleri, masalları ve o zamana ve o yöreye yansıyan kültürü ve yaşam biçimini kör topal yazıya aktarmaya çalışma girişimidir.

 

Çok doğru, malum ilkel kitapta 7. yüzyılda henüz bilinmeyen ve yazarlarının beyninde zaten mevcut olmayan hiç bir bilgi kırıntısı yok.


Hammurabi kanunları, apokrif hristiyan metinleri, tevrat, islam öncesi şiirler, putperest ritüeller vs. hepsinin bir araya getirilip harmanlanmasından ibaret bir saçmalıklar curcunası önümüze kutsal diye konmuş, durum bundan ibaret.

Link to post
Sitelerde Paylaş

atasözleri ve deyimler şiirler dahi kendilerinden daha çok kelime ile sayfalarla açıklaması yapılıyor neden?

zira atasözleri deyimler kelamı kibarlar şiirler mananın yoğunlaştırıp konsantre edildiği az kelamla çok mananın ifade edildiği özel kalıplardır

bu kalıplar öyle her kes üstün körü bakıp anlayamıyor uzmanlarınca bilenlerce açıklanıyor

açıklandıkça da doğal olarak çoğalıyorlar 

eski islam öncesi ve islam dönemi  arap şiirlerine bakıyoruz  o kadar yoğun mana barındırıyorlar ki

lafız olarak baktığında hiç bir şey anlaşılmıyor

sonra açıklamalarına baktığında hayret ediyorsun

arapça bu yönden gerçekten olağan üstü bir yeteneğe sahib

Kur'an  belağatı ise kıyas kabul etmez
misal:

20:21 " قَالَ خُذْهَا وَلَا تَخَفْ۠ سَنُع۪يدُهَا س۪يرَتَهَا الْاُولٰى"
" Allah, şöyle dedi: “Tut onu. Korkma! Biz, onu yine eski durumuna döndüreceğiz."

Kur'an eski suretine demiyor siretine diyor.bu çok ilginç
suret dış görünüştür. siret içi özü demektir.
asa yılana dönüşüyor ancak bu dönüşü adeta suretendir 
aslı sireten olanda kuru bir ağaç parçası
yani aslında korkma sureten yılandır ama aslı kuru ağaçtır tut onu.
iade edeceğiz.geri çevireceğiz.
ayın halleri içinde kullanılır insanın aslı olan toprağa iade edilmesi sonra ordan yeniden çıkarılması da bu iade ile kullanılır.iade avdet den gelir geri gelme geri dönme
malum ay şekilden şekile girer sonra aynı ilk haline gelir ve evreler tekrar eder.
bir reklamda ekrandaki görüntülerin sahiciliğini vurgulamak için ekranda peynir gösteriliyor  ekrana yaklaşan bir fare onu yemeye çalışıyor
veya farenin ekrandaki kediyi gerçek sanıp kaçması gibi
veya peynirden  fare yapılsa kedi gelip yese sureten fare sireten peynirdir.yediği peynirdir
asa sureten yılan ancak sireten değnektir aslı öyledir.
burdan şunu anlıyoruz ki hz musaya gösterilen korkusunu gidermek için adeta tadbikat yaptırıp  asanının yılana dönmesi suretendir ancak firavun karşısında gerçek ejderha olmuştur.hem sireten hem sureten .

zira hz musa ya tatbikat mahiyetinde anlatlırken sanki yılan gibi manası verilir ancak firavun karşısınd apaçaık yılan oldu der ayetler.
imdi sadece küçük bir ayette bütün bu manalar ortaya çıkmıyor.tüm ayetleri aynı anda okunduğunda hakikat ortaya çıkar. o yüzden Kur'an Kur'anı tefsir eder.bütünlük esastır
müminler Kur'anı okurken bütün ayetleri Kur'anı bir arada düşünüp okurlar
inkarcılar ise cımbızlayıp bağlamından koparıp bir ayeti getirirp ahanda burda bu diyor derler
bu yüzden onların anlayışı bütüncül değil yarım yamalaktır.
 

***

ahan bende kısa bir ayeti açıkladım çoğaldı uzadı

mecburen  çoğalır.

Link to post
Sitelerde Paylaş
On 28.05.2019 at 11:37, HATEM said:


Başlık parası İslâm da yoktur.
Mehir, kadının şahsına âid olan bir paradır, Miktarını evlenen kadın belirler, isterse veyâ sevdiği adam fakirse hiç mehir almamayı tercîh edebilir.
 

 

Yani, am parası...

 

Bu arada, kadının sevdiği gibi bir olay dinen caiz değildir. 

 

Ve ayrıca, kadının o am ücretini alması da mecburidir. Hatta, bir asgarisi vardır ve mesela bizde diyanet belirler. Al, am ücretinin zorunlu olduğunun fetvası:

 

https://kurul.diyanet.gov.tr/Cevap-Ara/808/mehir-ne-demektir-

 

Eh, demiyor muyuz, islam amsatanlık dinidir diye, kadınlarınız, analarınız, bacılarınız, mehir alıp amını satmak zorunda olan şeyler işte, inkar edilemez bir şekilde.

 

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.

×
×
  • Yeni Oluştur...